19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
25 TEMMUZ 1987 DIŞ HABERLER CUMHURİYET/3 Sovyetler''de nükleer deneme MOSKOVA (ANKA) Sovyetler Birliği, Kuzeydoğu Sibirya'da yeni bir nükleer deneme daha gerçekleştirdi. Sovyet Resmi Haber Ajansı TASS, söz konusu denemenin 20 kiloton gücünde ve askeri değil, ekonomik amaçh olduğunu bildirdi. Deneme, Moskova'mn şubat ayı içinde 18 ay boyunca uyguladığı tek yanlı moratoryumu sona erdirmesi üzerine gerçekleştirilen 4 'üncü ekonomik amaçh deneme oluyor. Tfershing 1 Alar sökülmesin' Bonn 'da Helmut Kohl adına yapılan açıklamada, 72 tane Pershing 1A füzesinin, yapılacak bir anlaşma kapsamma almmasına karşı olunduğu belirtildi. Dış Haberler Servisi Federal Almanya Başbakam Helmut Kohl, Sovyet lideri Görbaçov'un Asya'dan orta menzilli füzelerin sökülmesi önerisine verdiği cevapta, bu anlaşma.kapsamına ülkesindeki Pershing1A füzelerinin de dahil edilmesine ve PershinglA'lann sökulmesine karşı olduğunu açıkladı. Federal Almanya Başbakam Kohl adına hükumet sözcüsü tarafından yapılan açıklamada, son Sovyet önerisinin uçüncü bir Reagan Gorbaçov zirvesinin düzenlenebilmesi için önemli bir adım olduğu belirtildi, ancak Federal Almanya'daki Pershing IA füzelerinin silahsızlanma görüşmeleri kapsamı dışında kalması yoludaki göruş tekrarlandı. Gözlemciler, Sovyet lideri Mihail Gorbaçov'un dünyadaki tüm kısa ve orta menzilli füzelerin sökülmesini görüşmeye hazır olduklanm açıklamasıyla doğan iyimserliğin, Federal Alman Başbakam Kohl'un çıkışı ve PershinglA'lar knusundaki gorüş ayrılıkları nedeniyle azalmaya başladığını belirtiyorlar. Federal Almanya'da muhalefetteki Sosyal Demokrat Parti ise yaptığı açıklamada, hukümetin tutumundan vazgeçruesinin külmüş olur, sıfırlanz. Böyle bir riski göze alamayız" dedi. Kampelman, Sovyetler Birliği lideri Gorbaçov'un fuzelerin sökülmesi konusunda ordusu ile de bir sorunu olabileceğini kaydederek, " A B D yönetimi, Gorbaçov'un önerisine mümkün olan en kısa zamanda cevap verecektir" dedi. ABD Başkanı Ronald Reagan'ın yeni Ulusal Güvenlik Danışmanı Frank C. Carlucci de duzenlediği bir basın toplantısında, "Öneriyi inceliyoruz, aynntıları da yeterli bulursak, önemli ve olumlu bir öneriyle gelebiliriz" dedi. E Almanya Başbakam Kohl, Gorbaçov'un önerisini beğenmedi DUNYADABUGUN AU SIRMEN Basın Özgürlüğü Siz, hiç güçlü kuvvetli, sağlığt yerinde bir kişinin eğer narsist veya öldürme sanatının gediklisi, vücudunun ve kaslannın tutkunu, buyurgan bir "benmerkezci" değilse, sağlığından sürekli söz ettiğini duydunuz mu? Masmavi bir kıyıda, tertemiz havayı, iyot kokularını genzinize getiren deniz rüzgârını, kişinin her nefes alışında "OoohF' diye içini çektiğine tanık oldunuz mu? . Ancak, suyun altında dayanma gücünün son kertesine gelmiş, neredeyse ciğerleri paralanacak gibi olan kişi, son anda yüzeye çıktığında derin bir soluk alıp "Ooh!" çeker. Sağlık, ancak tehlikeye girdiğinde ya da elden gitmeye başladığında sürekli bir tekerlemeye dönüşür. Gençlik, gençlikte konuşulmaz, yaşanır. Gençlik, ancak yaşlılığın özlem şarkısmın nakaratıdır. Evet var olan, pek fark edilmeden yaşanır, sözü edilen, tehlıkeye girmeye başlayan ya da yok olandır. İşte bu yüzdendır ki, bizim toplumumuzda, çokça sözü edilir demokrasınin, barışın, özgüriüğün. İşte bu yüzdendir ki, yeni gelişmekte olan ya da yeterince gelişemeyen ülkelerde birçok kurtarıcı, birçok kurtuluş bayramı vardır. Bir toplumun kurtuluş bayramları ne denli yak;n tarihli v3 kurtancıları ne denli canlı ya da yakın geçmişin birer parçasıysa, o toplum o denli geri kalmış demektir. Ve işin daha kötüsü de, o kurtuluş bayramlarının bir bölümü boş, kurtarıcıların çoğu ise kof, kofun da ötesınde gerçekte birer baskıcıdırlar. Çok uzaklara gitmeye gerek de yok. Kendi ülkemizden örnekler görmek olası. İşte 24 Temmuz Gazeteciler Bayramı bunlardan biri. Neredeyse seksen yıl önce, sansürün, Prof. Çetin Özek hocamızın da dünkü Milliyet'teki yazısında belirttiği gibi, basının kendi direnişiyle kaldırılması olayı, geleneksel bir bayrama dönüştürülmüş ve her yıl, "Gazeteciler Bayramı" olarak kutlanmaya başlanmış. Gerçekte, basının ve basın emekçilerinin bugün içinde yaşadığı koşullarda Gazeteciler Bayramı'nın kof, içi boş bir kavram olduğunu söyleyebiliriz. Gerçi Türkiye'de basın, 24 Temmuz 1981'e, 24 Temmuz 1982'ye, 24 Temmuz 1983'e va hatta 1984'e oranla bugün neredeyse kıyaslanmayacak kadar daha iyi durumdadır. Çünkü sözünü ettığimız tarihler, sansürün her türlüsünün, hem de telefon emriyle uygulandığı, hatta meteorolojiyle ilgiii haberlerde öküzün altında buzağı arandığı dönemlerdi. Şimdi o günleri, halkın istenci, demokratık kuruluşların ve basının hiç değilse bir bölümünün çabasıyla aşmış bulunuyoruz. Ama şu anda da Türkiye'de basın özgürtüğünün olduğunu soylemek olanaksız. Anayasadaki, Ceza Yasası'ndaki kısıtlamalar, Basın Yasası'nın kendisi, Muzır Yasası ve 2969 sayılı yasa gibi yasalar, basın özgüriüğünün bu ülkede tam anlamıyia tüm kurumlarıyla var olduğunu söyleyebilmemizi engelliyor. Bu yasal engellemeler kadar önemli olan bir başka nokta da, yöneticilerin ve politikacıların basına bakış açılarıdır. Gazetecinin olanı yazdığmı ve yorumladığını unutanlar, basının görevinin topluma ve olaytara ayna tutmak olduğunu görmezden gelip, gerçeğe uymayan bir tablo çizdiğini sanıyorlar. Bu yanlış kanının yanı sıra. bir de politikacılarımız ya da sivil olan veya olmayan görevlilerimiz, basının düzeysizliğinden yakınıyorlar. Haklı olabilirler, zaman zaman biz de onların düzeysizliğinden yakınıyoruz. Hiç kuşku yok, bir toplumun çeşitli alanlannı oluşturan tüm kurumlar veya kişilerin hepsi aynı düzeyde değillerdir. Bu gerçek basın için de geçerlidir, politikacı için de, öğretim üyesi için de, asker için de. Orneğin Türkiye'de aymazlarla dangalaklardan başka hiç kimse, Cahit Arf ile İhsan Doğramacı'yı aynı düzeyde tutmaz. Oysa ikisi de profesördür. Ancak tüm bu farklıhklara karşın, bütün kurumları oluşturan kişilerin toplamının düzeyinden çıkan ortalama bir düzey vardır ki, işte orada bileşik kaplar kuralı geçerli olur O zaman da, basının düzeyinden yakınan vali, kaymakam, mılletvekili ya da bakan veya bir başka buyurgan, hemen şunu düşünmelidir: Eğer eleştirdiğı basın bugün olduğu düzeyin üstünde olsaydı, o zaman onun oturduğu yerde de ondan daha üst düzeyde birinin oturmuş olması gerekmez miydi? Bu yüzdendir ki, basının düzeyini ileri sürerek, onun özgürlüklerini kısıtlama eğilimi gösterenler, gerçekte kendi düzeyteri dolayısıyla, bir gün kendi özgürlüklerinin de kısıtlanabileceğini düşünmelidirler. Basın özgürlüğü konusunda bir başka yanlış da, bu özgüriüğün basında çalışanlara özgü bir hak ya da ayncalık olduğunun sanılmasıdır. Gerçekte tüm öbür özgürlüklerin ayrılmaz bir parçası ve demokrasinin "olmazsa olmazı" olan basın özgüıiüğü, halkın haberalma özgürlüğüdür. Başka bir deyışle basın özgürlüğü basın emekçisınin değil. toplumun özgürlüğüdür. Basın emekçisi çalışması sırasında o özgürlüğü gerçekleştiren, kâğıt üzerinden yaşama geçiren bir araçtan öte bir anlam taşımaz. Bu gerçeklerin görülmesi, basın özgürlüğü konusundaki yanlış düşüncelerin düzeltilmesi atılması gereken ilk adım olacaktır. Yıllarca bu adımı bir türlü atamadığımız içindir ki, günümüzde asıl tartışılan konu olan basının sermaye karşısındaki özgürlüğü kavramını, enine boyuna tartışma olanağına bile henüz kavuşabilmiş değiliz. Bu durumun bir rastlantı olmadığını söylemeye gerek var mı? Çağımızın en önemli ve en yararlı buluşlarından biri olabilecek olan televizyonu, bir budala kutusuna çevirip ona "muktedir olmayıp da yalnızca müstebit olan iktidarların" borazanlığı görevini yükleyenler, "Fecaatın içinden", "icraatın içinden" diye yutturmaya kalkanlar, ellerine çok etkili bir silah geçirdiklerini sanıp, o kutuda kurt ulutup ayin yaparicen, özgür basının kendilerine çatlak gibi gelen sesinden rahatsız olurlar. Oysa yanılmaktadırlar. Bugün kendi ellerinde etkili sandıkları silah, yarın, öbür gün ters teper ve kendilerine karşı döner O zaman haklannı aramaya kalktıklarında yanlarında özgür basını görürler. Örnek mi istiyorsunuz? İşte size Süleyman Bey. Eğer Süleyman Bey saplantılı bir özgürlük düşmanı ve yasakçı olmasaydı. bu gerçekleri teker teker açıklar ve eline ilk olanak geçtığınde basının önündeki tüm engelleri ve üstündeki tüm baskılan kaldıracağını söylerdi. Çünkü yaşadığı deney, onu bu konuda yeterince deneyimli kılabilirdi. Tabii eğer Süleyman Bey... Şu "eğer" ne hınzır sözcük değil mi? Frankfıırt sosisi 500 yuşında FRANKFURT (a.a.) F.Almanya'nm ünlü Frankfurt sosisi, bu yıl 500. yıldönümunü kutluyor. Frankfurtlu tarihçi Achilles Lersner tarafmdan ilk kez 1487 tarihli bir metinde sözü edilen Frankfurı sosisi, tüm dünyada biiyıik ilgi görmesinin yanı sıra, özellikle ABD'de çok miktarda tüketiliyor. Frankfurt sosisi, 1919 yılından beri Federal Almanya'da 4 büyük fırma tarafmdan üretilerek diinya pazarlarına sunuluyor. En büyük sosis fabrikasına sahip olan Hans Wirth Kg firması, günde 3 ton sosis üreterek, üretimin yüzde 10'unu Japonya ve AET ülkelerinde satıyor. Yunanistan'ın tepkisi Yunanistan hükümeti tarafmdan yapılan bir açıklamada ise, Sovyet lideri Gorbaçov'un Asya'dan tüm orta menzilli füzelerin sökülmesi önerisinin memnunlukla karşılandığı belirtildi. Hükumet sözcüsü Sotiris Kostopoulos, gazetecilere yaptığı açıklamada, "Yunanistan, bölgesel veya genel bir silahsızlanmayla ilgili her yapıcı öneriyi alkışlıyor" dedi. Kostopoulos, ayrıca son Sovyet önerisinin, Yunanistan Başbakam Andreas Papandreu'nun da katıldığı uluslararası antinükleer kampanyanın giderek daha etkili olmaya başladığını gösterdiğini söyledi. Kostopoulos, "ÖyJe görünüyor ki, nükleer silahlanma karşıtı liderler ve yarattıkları baskılann meyveleri toplanma>a başlandı" dedi. Iran açıkladı: Federal Almanya Başbakam Helmut Kohl'un PtrshingIA füzeleri konusundaki çıkışı, Avrupa'daki iyimser havaya gölge düşürdü. bir anlaşmaya vanlmasmı engelleyebileceğini kaydetti. Sovyetler Birliği Komünist Partisi Genel Sekreteri Mihail Gorbaçov'un, Avrupa ve Asya'daki tum orta menzilli nükleer fuzelerin kaldırılması önerisi üzerine bir açıklama yapan, silahsızlanma görüşmelerinin ABD heyeti başkanı Max M. Kampelman, önerinin orta menzilli fuzelerin kaldınlması konusunda olumlu bir adım olduğunu belirterek "Yine de So\yetler Birliği'nin, Federal Alman>a'daki PershingIA füzeierinin sökülmesi Lstegi önemli bir sorun oluşturabilir" dedi. Orta menzilli fuzelerin Asya'dan sökülmesi önerilerinin; ABD'nin Çin, Japonya ve Guney Kore'ye yöneÛk füzelerte ilgili endişesini ortadan kaldıracağını belirten Kampelman, "Bu gelişmeden çok memnunuz, ama yine de önemli sorunlar var" dedi. Kampelman, Washington ve Bonn'un, PershingIA füzelerinin sökulmesine karşı çıktıklarını anımsattı. Federal Almanya'da 72 tane PershingIA fuzesi bulunuyor. Sovyetler'in fuze sayısı açısından ABD'den önde olduğunu belirten Kampelman, "Eşit sayılarda fiize sokerek ilerlersek, onlardan önce lüm fiizelerimiz sö İRANGATE SORUŞTURMASI George Shultz: Kandırıldık Kaddajî, Mısır'ı kurtaracak BEYRUT (a.a.) Libya lideri Muammer Kaddafı, Arapların, Mısır'ı, ABD ve îsrail'in baskısından kurtarmak için mücadele etmeleri gerektiğini söyledi. Libya Haber Ajansı JANA, Kaddafı 'nin önceki gün Mısır devriminin 35. yıldonümü dolayısıyla yaptığı konuşmada, "Mısır'ı kyrtarmak Arapiann ulusat görevidir. Mısır'ı, ABD ve Israil egemenliğinden ' kurtarmak için çarpışmaya hazır olmahyız" dediğini bildirdi. ABD Dtşişleri Bakam, Irangate Soruşturma Komisyonu önünde verdiği ifadede, ABD Başkanı Reagan ile kendisine silah satışı ve para transferi konusunda bilgi verilmediğini söyledi. WASHINGTON (AP) ABD Dtşişleri Bakanı George Shultz, önceki gün Irangate Skandalı Kongre Soruşturma Komisyonu'na verdiği ifadede, Başkan Reagan'ın tran'a silah satışından elde edilen gelirlerin, Nikaragua'daki Contra gerillalara aktarılması konusunda en yakın yardımcıları tarafmdan kandmldığmı söyledi. "Başkan'ı hiç bu kadar çıldırmış görmemiştim" diyen Shultz, Reagan'ın olayı öğrendiğinde çok sinirlendiğini de kaydetti. Shultz, Kongre Soruşturma Komisyonu önünde verdiği ifadede, kendisinin olaylar hakkında bilgisi olmadığını ve duyduğunda "midesine yumruk yemiş" gibi olduğunu söyledi. Daha önce doğrudan İrangate olayı ile bağlantılı olmasa bile üç kez istifa ettiğini, ancak her defasında istifa talebinin Başkan Reagan tarafmdan reddedildiğini belirten Shultz, "Eğer işinizi yapamıyorsanız, elveda diyebilmelisiniz" dedi. Kendisinin ve Savunma Bakanı Casper NVeinberger'ın 1985 yıh aralık ayında, İran'a silah satışına karşı olduklanm Başkan Reagan'a açıkça belirttiklerini belirten Shultz, konuyu ilk kez gazetelerden öğrendiğini kaydetti. 7 saat boyunca ifade veren Shultz, konuşmaları sırasında Nikaragua'daki Contralar'a yardım yapılmasından yana olduğunu, ancak bunu, "Yalanlarla, kandırarak >a da anayasaya aykın biçimde yapılmasından yana olduğum şeklinde yorumlamamak gerekir" dedi. Shultz'dan once komisyon önünde ifade veren, İran'a silah satışlarının ve Contralar'a gizli yardım operasyonunun kilit adamı Yarbay Oliver North, Dışişleri Bakanım'nın İran'a silah satışlanndan ve Contra'lara para transferinden haberdar olduğunu söylemişti. Filistinli gazeteciyibiz öldürmedik EDtP EMİL ÖYMEN LONDRA Londra'da çarşamba günu sokak ortasında silahlı saldırıya uğrayarak ağır yaralanan Filistinli karikatüristle ilgili soruşturma sürüyor. Tanıkların ifadelerine dayanarak polis, saldırgamn eşkalini belirledi. Iran'ın Londra Büyükelçiliği ise, Iran'ın olayla hiçbir ilişkisi bulunmadığmı öne sürdü. Humeyni yönetimini alaya almasıyla tanınan Ali Naci Awad El Adhami'ye düzenlenen saldırının İran kaynaklı olabileceği ileri sürülüyor. Ancak Scotland Yard, saldından Filistinlilerin de sorumlu olabileceği görüşünde. El Adhami, son zamanlarda bazı Filistinli gruplan da karikatürlerine konu etmişti. Filistin Kurtuluş Örgutü'nden de tehdit mesajı aldığı, çok sayıda çevrenin kendisine diş bilediği yakın arkadaşlarınca açıklandı. Kadın ETA \ miütanı öldü ; MADRİD (UBA) • Ispanya'da Bask bölgesinin bağımsızlığı için savaşan ETA örgütüne bağlı militanlarla güvenlik kuvvetleri arasında '. çıkan çatışmada bir kadın \ militan öldürüldü, iki militan ; da tutukiandı. Polis '• yetkililerinden ahnan bilgiye . gö're, Pasajes kentinde ' meydana gelen olayda güvenlik kuvvetlerinin bir evde arama yapmak istemesi üzerine evde bulunan • militanlar polise ateş açtı. ,' Yetkililer, bu sırada çıkan ' çatışmada Lucia Urigoitia Ajuria adındaki bir kadın . militanın öldürüldüğünü, diğer iki militanın da sağ olarak ele geçirildiğini • bildirdiler. 7saat süren ifadesinde Shultz, İran'a silah satij, ,. lar'a transferi konusundan haberi olmadığını söyledi Yurt istiyorlar Bangladeş'te polis 10 kişiyi öldürdü s Göstericilerin duzenlediği yürüyüşte, "Başkan Erşad devrilsin", "Katiller cezalandmlsm" sloganlan attldı. Polis, 500 kişinin tutuklandığını açıkladı. Dış Haberler Servisi Bangladeş'te 8 muhalefet partisinin, Devlet Başkanı Huseyin Muhammed Erşad'ın istifasını sağlamak için kararlaştırdıkları 54 saatlik genel grevin, son saatlerinde hükumet karşıtı protesto gösterileri düzenleyenlere, polisin ateş açması sonucu 10 göstericinin öldüğü bildiriliyor. Dün öğleden sonra biten grevin sonunda, başkent Dakka'da yaklaşık 10.000 kişinin katıldığı büyuk bir yürüyuş duzenlendi. Muhalefet liderlerinin ve kadın muhalefet lideri Şeyh Hasina'mn da katıldığı yürüyüş sırasında göstericiler "Başkan Erşad devrilsin", "Katiller cezalandınlmalıdır" gibi sloganlar attılar. Görgü tanıklan, polisin taş ve sopalarla çatışmaya giren göstericilerin üzerine ateş açtığını belirtiyorlar. Ajansların muhalefet Iiderlerine dayanarak verdikleri haberlere göre, çatışmalar başkent Dakka'nın yanı sıra ülkenin diğer kentlerinde de sürüyor. Son 54 saatlik genel grevin sonunda 10.000 kişiyürüyüş düzenledi Tatarlar Moskovada österi 9VUk nine dağın : zirvesine tırmandı ; OYAMA (a.a.) Hulda \ Crooks adında 91 yasmdaki > bir Amerikalı, Japonya 'nın '• Fujiyama Dağı 'nın zirvesine '. tırmanmayı başardı ve böylece i Japonya 'nın en yüksek dağına • çıkan en yaslı kadın unvanına \ sahip oldu. Californialı Bayan j Crooks, 3.776 metre •yüksekliğindekr Fujiyama'nm '. zirvesine dün sabah ulaşıı. ' Fujiyama 'ya çıkan en yaşlı bayan unvam, 90 yasmdaki nine Yajima adlı bir Japon • kadına aıtti. Yajima, 1985'te J dağa tırmanmıştı. tFujiyama'ya tırmanan en yaslı l insan unvam ise, geçen yıl 1 zirveye ulaşan 99 yaşındaki • Teiichi tgarashi'ye ait i bulunuyor. MOSKOVA (UBA) Memleketlerine donmek isteyen Tatarlar, Moskova'da Komünist Partisi binası önünde gösteri yaptı. 100 kadar Tatarın 6 temmuzdaki gösterilerini KGB ajanlannın ve sivil güvenlik kuvvetlerini de izlediği bildiriliyor. Gösteride Tatarlar isteklerini iletmek amacıyla Sovyet lideri Mihail Gorbaçov'la görüşmek istediklerini belirten pankartlar taşıdılar. Karadeniz bölgesinde yaşayan 400 bin Tatar, İkinci Dünya Savaşı sırasında Nazilerle işbirliği yaptıkları için Stalin'in emri ile Orta Asya ve diğer Sovyet bölgelerine sürülmüşlerdi. Bu arada Sovyetler Birliği'nde Tatarların bir yurt verilmesi yolundaki isteklerini incelemek üzere Devlet Başkanı Andrei Gromiko başkanhğında bir komisyon kurulduğu bildirildi. 10.000 kişinin katıldığı protesto yürüyüşünde göstericiler, taş ve sopalar kuüandılar. Polisin açtığı ateş sonucu ise 10 kişi öldü. çatışmalarda, muhalefet ölü sayısının 10 olduğunu söylerken, Içişleri Bakanlığı dün yaptığı açıklamada, ikisi Dakka'da olmak üzere 5 kişinin öldüğünü bildirdi. Dakka polisi, 500 göstericinin de tutuklandığını duvurdu. Bangladeş'te muhalefetin çağrısı üzerine başlayan 54 saatlik genel grevden önceki günlerde küçük protesto gösterisi şeklinde gelişen olaylar, grevin başlamasından sonra sokaklarda çatışmaya dönüştü. Çıkan çatışmalarda yaralanan dört kişi hastaneye kaldınlmış, 50 kişi de taş ve sopalarla çeşitli yerlerinden hafif yaralanmışlardı. Muhalefet grevin son saatlerinde polisin göstericilere ateş açmasını kınadı ve Erşad'ın istifasına kadar benzer eylemlerin süreceğini açıkladı. Yunanistan'da sıcaklardan 100 kişi öldü ATİNA (a.a.) Yunanistan'da altı gündür siiren büyük sıcak dalgasında en az 100 kişinin öldüğü bildirildi. Atina'nın bazı çukur semtlerinde dün 48 dereceye kadaı yükselen ısının, 1946 yıbndan bu yana temmuz ayında kaydedilen en yüksek sıcaklık olduğu meteoroloji tarafmdan haber verildi. Büyük sıcak dalgası, Atina, Pire ve Güney Yunanistan'daki diğer şehirlerde hayatı felce uğratırken, Atinalılar deniz kıyılarına ve ormanhk sayfiye yerlerine akın ettiler. Meteoroloji, kavurucu sıcak dalgasının hafta sonunda da etkili olacağını bildirdi. Sağlık Bakanlığı, radyo ve televizyondan sürekli olarak halkı uyaran ve sokaklarda dolaşılmamasını öğütleyen bildiriler ile sıcağa karşı doktor tavsiyeleri yayıınladı3ugünkü Atina gazetelerinden bazıları, ölu sayısı konusunda kendi kaynaklarına dayanarak 140'a varan rakamlar ^e^dile^. ATİNA "Türk tehdidi"ne karşı strateji saptanıyor ATİNA (a.a.) Kıbrıs Türk Barış Harekâtı'nın 13. yıldönümü dolayısıyla Atina'da düzenlenen gösteri ve toplantılar devam ediyor. Atina'nın Aya Paraskevi semtinde açık havada yapılan, "Türk Tehdidi ve Bu Tehdidin Yarattığı Sorunlan ile İlerisi İçin Tahminler" konulu konferansta, bazı Yunan gazeteciler ile Atina Haber Ajansı (ANA) Genel Müdüru Andreas Hristodulidis ve Atina'daki Kıbns Rum Elçiliği Basın Ataşesi Kostas Yenaris katıldı. Atina Haber Ajansı Müdüru Hristodulidis, Türk tehdidi iddiasını tekrarlayarak, bu durumun önlenebilmesi için izlenmesi gereken Yunan stratejisini anlattı. Hristodulidis, şöyle konuştu: "Askeri ve politik alanda desteklenecek bir milli cephenin kurulması, Turk yayıimacı planlanna engel olabilir. Bunun yanı sıra Türk planlannın engellenmesi için Yunan halkı da gerekli şekilde bilinçlendirilmelidir. Milli cephe ve Yunan halkının hazır olması, Yunanistan'daki ve bölgedeki banşın korunabilmesi için izlenebilecek yegâne politikadır." Atina'daki Kıbns Rum Elçiliği Basm Ataşesi Kostas Yenaris de Türkiye'nin izlediğini öhe sürdüğü yayıimacı politikanın "başarılı olduğunu" bildirerek, bütün Elenizmin bu durumdan endişe etmesi gerektiğini söyledi. Yenaris, Türkiye'nin bu başarısının, istekleri söz konusu olduğunda ülkede birliğin sağlanmasından, dışarıda propagandasını iyi yapmasından, uluslararası alandaki stratejik ve politik yeri ile günden güne değişen şartlardan faydalanmasıru iyi bilmesinden kaynaklandığım savundu. E Almanyu'da yubaıncı askerler BONN (a.a.) Federal Almanya Başbakam Helmuth Kohl, ülkede yaşayan yabancılarm Alman Ordusu'nda askerlik yapmalarının "kabul edilemez" olduğunu savundu. Başbakan Kohl, Bakanlar Kurulu 'nun yaz tatiline girmeden önce düzenlenen son toplantısında, böyle bir girişimin, yetkilerini aşacağım söyledi. Frankfurter Rundschau gazetesi, Başbakan KoM'un, bu görüşünün Savunma Bakanı Manfred, Worner de dahil olmak üzere tüm kabine üyeleri tarafından uygun bulunduğunu bildirdi. SRI LANKA TamiUere özerkük tanınıyo\ KOLOMBO (a.a.) Hindistan ve Sri Lanka'nın, Tamil sorununun sona erdirilmesini öngören bir plan üzerinde anlaşmaya vardıkları bildirildi. Sri Lanka Ulusal Güvenlik Bakam Lalith Athulathmudalı, Hindistan Başbakam Rajiv Gandi'nin anlaşmayı imzalamak üzere gelecek hafta Kolombo'ya geleceğini açıkladı. Sri Lankalı Bakan, anlaşma uyannca Tamil azınhğın yaşadığı ülkenin kuzey ve doğusundaki bölgelere özerkük tamnacağını belirtti. Bu bölgelerde oluşturulacak yerel konsey, iç işlerinde özerk olacak, ancak Sri Lanka hükümeti, dış işleri ve doğudaki stratejik öneme sahip olan Trincomalae limanının yönetimi gibi konularda denetimi elinde tutacak. Sri Lanka'da muhalefetteki Özgürlük Partisi lideri Sirima Bandranaike, anlaşmamn ulusal egemenjik oluşturan Sinhallerle Müslümanlar için bir felakete yol açabileceğini söyledi. Sri Lanka hükümeti, daha once, kuzey eyaletinde çoğunlukta bulunan Tamillerin, Sinhaller, Muslumanlar ve Tamillerin eşit 6ayıda yaşadığı doğu eyaletiyle birleşme yolundaki isteklerini kabul etmemişti. 50 milyon Tamil nüfusa sahip olan Hindistan, Sri Lanka'daki Tamil sorununun çözümu için arabuluculuk girişimlerinde bulunuyor. Sri Lanka'da Tamil gerillaların ayrı bir devlet kurmak için başlattıkları silahlı mucadelede 6 bindeıı fazla kişi ölmüştu. '
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle