Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
75 TEMMUZ 1987 KÜLTÜR YAŞAM CUMHURtYET/5 MUZIK FtLİZ ALİ HAYVANLAR tSMAÎL GÜLGEÇ Her türlü ahval ye şerait altında piyanist İdil İdil Biret gibi her türlü ahval ve şerait altında konser vermeyi tevekkülle kabul edecek sanatçılanmız var oldukça, ilgililer uygun koşullarda bir salon yapmaya girişmeyecek ve piyanolan yine akort etmeyi beceremeyecekler herhalde. Festivalin üçüncü haftasına, günden güne yükselen sanat grafiği ve coşkusuyla girmiştik. önce Moskova Devlet Senforü Orkestrası ve solistleri, derken Miscba Maisky, Viktoria Mullova gjbi günün "star"lan, Penderecki'nin "Requicm"ini kendi yönetraesi, Orpheus Oda Orkestrası ve kemancı Gidon Kremer'in unutulmaz yorumlan.hroPogotıöcfc'inbüytilü diınyası, öte yandan Willem Breuker Kollektief, Chkk Corea ve Gary Burton beraberliği, Ray Charies, Oregon gibi caz ve pop tanımlamalannın sınırlannı aşan üst düzey müzik olaylanyla şenlenen 15. Uluslararası lstanbul Festivali'nin sanatseverlere sunduğu programlar gerçekten koltuk kabartıcıydı Türkiye açısından. Oçüncü haftanın heyecanla beklenen konserlerinin başında Berlin Senfoni Orkestrası ve Berlin Siemens Korosu'nun yorumlayacağı Cari Orffun "Cannina Burana"sı geliyordu. Yağmur ve sel dolayısıyla izleme olanagı bulamadığımız bu konser hakkında basmda övücü yazılar çıktığıru duyduk. 7 temrauz tarihinde yine aynı orkestra ve koronun yorumladığı Benjamin BriCtcn'ın "St Nicolas KantatTnı dinledikten sonra baa insanlann pek çok konuda olduğu gibi müzikte de güzelle çirkin, iyi ile kötü arasında pek aynm yapamadıklannı gördük. Orpheus Oda Orkestrası gibi bir orkestrayı dinledikten sonra, örnek daha sıcak iken, Berlin Senfoni Orkestrası'run düzey düşüklüğünü duymamak olanaksız gibi geliyordu bize. Siemens Korosu'yla ilgili en doğru eleştiriyi de festivali sürekli izleyen raüziksever dinleyiciler yaptılar aslında. Almanya'nın herhangi bir kasabasındaki amatör korolardan hiç farkı yoktu Siemens Korosu'nun. Sesleri Aya trini gibi akustiği koro için kusursuz olan bir mekânda bile tınlamayan, Mekân konsere elverişsiz, piyanonun akordu bozuktu PtKNtK PtYALE MADRA BAZEM BU KEklDİMİ FAZLA HİSSEPİ>OBUM DLMYADA ÇİZGİLİK KÂMtL MASARACl BtRETtS RAHMANtNOV YORUMU Ptyanist İdil Biret, Berlin Senfoni Orkestrası eşüğinde Rahmaninov'un yapıtlannı yorumladu Ancak salonun elverissizUği ve akortsuz piyano, konseri epey etkUeyen öğelerdL (Fotoğraf: MEHMET AKlF) ruhsuz ve bozuk entonasyonlu bu koroyu dinleyeceğimize yine tümüyle amatörlerden oluşan TRT Gençlik Korosu'nu dinleseydik keşke. 9 temmuzda piyanist tdil Biret, WolfDieter Hauschild'in yönettiği Berlin Senfoni Orkestrası eşliğinde Rahmaninov'un Op. 43 "Paganini'nin Bir Teması Üzertne Rapsodi"sini yorumladı. Bu kez mekân Hilton'un Büyük Toplantı ve Sergi Salonu'ydu. Konser vermeye ve dinlemeye bu derece elverişsiz ve aykın bir başka mekân düşünülemezdi. Biz, Spor ve Şergi Sarayı'na itiraz ederken başımıza bir de Hilton Salonu çıktı. İdil Biret gibi her türlü ahval ve şerait altında konser vermeyi tevekkülle kabul edecek sanatçılanmız var oldukça, ilgililerimiz biz lstanbul dinleyicisine dünya standartlanna uygun koşullarda bir konser salonu yapmaya girişmeyecekler ve piyanolan yine dünya standartlarına uygun biçimde akort etraeyi beceremeyecekler herhalde. Zaten baştan bozuk olan akort, sanatcımn bis olarak çaldığı Rahmaninov'un Kreısler'in Bir Valsi Üzerine Transkripsiyonunda artık dayanılmaz boyutlara ulaşmış, western filmlerinin aJameti farikası "saloon" piyanolanna dönüşmüştü. Berlin Senfoni Orkestrası ise vasat bir orkestraydı. Şef Hauschild, dış görünüşü iübariyle bir müzisyenden çok toplama kampı kumandanına benziyor ve biraz da o goreve yakışır katılık ve sertlikle yönetiyordu orkestrayı. Uzun sözün kısası, Berlinli konuklarımız Türkiye'deki konser dinleyicisinin büyuk bir bölümünün iyi ile kötü arasındaki ayrımı pekâlâ yapabileceğini hesaba katmamışlardı gibime geldi. AĞAÇ YAŞKEN EĞİLİR KEMAL GÖKHAN Tarihle caz Perugiada buluştu Vmbria Caz Festivali'nin . ikinci günü Perugia Stadyumu'nu dolduran 40 bin kişi, 1987'nin belki de en önemli müzik olaylanndan birini yaşadı ve yaşattı. Police grubunu ^ dağıttıktan sonra caza * yönelen ünlü şarkıcı Sting, Gil Evans Orkestrası eşliğinde olağanüstü güzellikte bir konser verdi. YAVUZ BAYDAR ^ 5 • ' PERUGİA Nefes aldırmayan bir sıcak. tnsan sellerinin doidurduğu geçit vermez sokaklar. Bilet kuyrukları, araba kuyrukları, yemek kuyrukları. Çim alanlan örten çadırlar. Saksofon, klarnet, ~ trompet sesleri. Çakı, çakmak, ay'». na, tarak, makas, lastik satanlar. *• Köşebaşlarında muzik sohbetleri: Caz, caz ve yine caz. 2 Birkaç yıl içinde Avmpa'nın en • önemli caz olaylarından biri haline gelen Urobria Caz Festivali'nin Perugia içi ve çevresindeki genel görünümü bu. Kentin insanı sarhoş eden ortaçağ güzelliğini de unutmamak gerek. Bir taşla iki kuş: Tarih ve caz burada buluşuyor. Ama caz günlerinde doğal olarak tarih biraz geri planda. Her köşesinde bir sır saklayan Perugia, 19 temmuza kadar cazın dekoru, fonu. Festivalin açıhş zili her gün sa Sting'in konserini Perugia Stadyumu'nda 40 bin kişi izledi TARİHTE BUGÜN MÜMTAZ ARIKAı\ 1953'7B BUGÜ/J, EN> AZ 6 KAPIUIN tcATiLi OIAM JVHAJ RS6IHALO HALLIPAY CH/ZlSpE, IA/GiL7&ZE'De IÛAM BÜİLOİ. LOUDGA'MN BATyS'MDAtCr ISJLUUGTDM PLACe'OE HMUMAÜAU e\/E YEHf RfW>M/ Blü KİK.ACI IAAUTJ*4KTA ÛUVAR. KAĞIPIYCA K4PLI <S<UJ SiR. POLAP SULMUfTV. MPAĞl AÇtNCA, ÇıPLAK <AOM C£S£7tEie/yL£ KABŞtLAŞT). fŞİU >L6/A/Ç YAMt, bOĞAL gi/S HAi/A AK/totUfN OLDUĞU OOLAPTAN P/ŞA/Sf KOKJU SfZMAAMSIYOl. POUSİM YAP7TĞI A&AŞTIR.MA SOfJUCU, BAHÇEye GÖMÜUİ SA2/ KADW CESE7LE& De BULUNPU. SS YAŞINDAICİ SSKr KieACl CH&STİE g// S.ÜRE SONRA MKALAHIP yAS6/LAfJMfr/. KATİL , So&K KAOtULAfîlUI KlHALIYOd,ÖLC>ÜRpÜnrEAİSOKIISA TECA 15 Temmuz MUTFAKTAKI CESETLERf. vuz eoiyoız&u lcM&sTtE'Hiu taiK.BAhJLAe.moAU BifZİ DE KARISlYDl. UZMAmAR., KATiL'tH g/fS PSİKOPAT CL&U&UUU SÖYLEhiiÇrh 50 YIL ÖNCE Ccjmhurivet Nazilli yepyeni şehir oluyor bir Nazilli (Hususi) Nazilli dokuma fabrikasmm beraberinde getirdiği yenilikler, imar ve medeniyetler aynı zamanda nüfus kesafetile günden güne güzelleşip büyümektedir. Bugün, artık eski harab Nazillinin yerinde müterakki büyük bir kasaba canlanmaktadır. Basma fabrikasmm esas kısmmdaki insaat bitmek üzeredir. Montaj işleri de büyük bir hızla devamdadır. Tahmine nazaran, montaj, üç ay içinde bitihlecektir. Fabrika içindeki bütün yollar, parke ile döşenmeğe başlanmıştır. Yollar bitince, bahçe ve parklarm tarh ve tanzimi başlıyacaktır. Fabrikanın karşısmda amele apartmanlarına tahsis olunan kısımda da artık temeller atılmıştır ve duvarlar gittikçe boy göstermektedir. Nazilli Belediyesi, istasyondan fabrikaya kadar büyük bir bulvar açmaktadır. tsümlak isi bitirildiği gibi, toprak tesviyesi de bitirilmek üzeredir. Fabrikanın bulunduğu aşağı Nazilli kısmtnda, vilayet meclisinin yaptığı 20 bin liralık yardımla bir ilkmekteb daha kunılmaktadır. Bu 15 Temmuz 1937 itibarile doları andırmaktadır. 100 ve 500 liralıkların basılması bitmiştir. Yakmda tedavüle çıkarılıyor. 19371987 neticeler" ismile muazzam bir de eser neşretmişlerdir. BOB GELDOF'LA BlRLtKTE Umbria Caz Festivali'nde olağanüstü bir konser veren Sting (soldan ikinci), geçen yıl Bob Geldof (soldan üçüncü) ile birlikte dünya çapında düzenlenen "yardun konserleri"ne de katılmıstı. Sting'in ttalya'daki son konserini 40 bin kişi izledi. at 12.00'de çalıyor. Konserler ve gösteriler için yalnızca kent alan ve parklan değil, 60 bin kişi alan Curi Stadyumu da kapatılmış durumda. "Geceyansı sulannda" bir zamanların Greenwich Village'ini yıllar sonra yeniden yaşamak mümkün: Blue Note, Village Vanguard ve Sweet Basil gibi adlar taşıyan kulüplerde müzik, gece ikiye kadar sürüyor. Stadyum, caza olağanüstü ilginin bir ölçüsü: Büyük isimler burada konser veriyor. Umbria Caz Festivali'nin gerçek anlamıyla "açılışı" da bir gun gecikmeyle bu stadyumda gerçekleşti. Bir gun gecikmeyle. çunkü 10 temmuz gecesi Terni'de oldukca sönuk geçen bir açıhş konseri yaşandı. Kent meydanında toplanan yaklaşık 10 bin kişi, YVynton Marsalis ve Carlos Beaavent'in konserlerinden pek coşku duyamadılar. Tekniği ön plana çıkaran Marsalis "soguk", VVeather Report "sesini" yakalamaya çalışan Carlos Benavent fazla iddialıydı. Gecenin ilginç ismi Tete Montoliu'nun solo piyano konseri ise çok kısa 3 parça sürdü. Festivalin 2.günü Perugia Stadyumu'nu dolduran 40 bin kişi, 1987'nin belki de en önemli müzik olaylarından birini yaşadı ve yaşattı. Police'i dağıttıktan sonra caza yönelen ünlu şarkıcı Sting, Gil Evans Orkestrası eşliğinde olağanüstü güzellikte bir konser verdi. Haftalardır büyük ilgiyle beklenen konser, "dünya galası" olması ve Umbria'da seyirci rekorunu kırması açısından da tarihe geçti. Unutulmayacak olan, elbetıe ki müzikti. Sting'in Törontolu caz dehası Gil Evans'la Londra'da Ronnie Scott's caz kulübünde üç yıl kadar önce başlayan dostluğunun ürünu olan konser, bir bakıma, cazın yeni olan her türlü müzik türüne ne kadar açık olduğunu gösteriyordu. Yeni bir "sound", yeni bir sentez, yeni ufuklar... Konserin büyük bölümü, Stingin tanınmış bestelerinden oluşuyordu. Gil Evans'ın eşsiz aranjmanlarıyla adeta yeniden yarattığı "Shadovvs in the Rain ", "Consider Me Gone", "Murder by Numbers" ve "RoxaBne", 40 bin kişiyi dev bir koro haline getirdi. Konserin doruk noktası, Sting'in Billie Holiday ve Nina Simone yorumlarından farklı da olsa, özgün biçimde seslendirdiği "Strange Fruil" oldu. Cazrock buluşması "Message in the Bottle" ile noktalandı. Sadece Sting için gelen binlerce genç, yaşlı bir Kızılderili reisini anımsatan Gil Evans ile saksafoncuları Branford Marsalis ve George Adams, basçı Marfc Egan, davulcu Dan Gottlieb ve tromboncu George Lewis'i sahne kararırken çılgınlar gibi alkışlamaktaydılar. Umut verici bir şenlik Vfak tefek aksakhklara karşın 1. Uluslararası îzmir Kültür ve Sanat Festivali umut verici, sevindirici bir başanyla gerçekleştirildi. tkinci festival için bugünden hazırlıklı olmanın gerekliliği de, lzmirlilerin gösterdiği büyük ilgi ve coşkuyla ortaya çıkmış oldu. ÜNER BtRKAN 10 haziranda başlayan "Birinci Llnslararası İzmir Kültür vt Sanat Festivali", 11 temmuz gunü son buldu. 32 gün boyunca lzmir'e ve yakın çevresine sanatın mutluluk ve dostluk havasım getiren, gerçek, renkli bir şölendi bu. Festival süresi içinde, müzik, opera ve dans etkirüikleri ile ilgili görüşlerimi aralıksız olarak okurlarıma iletmeye çahştım. Bugün de, geriye doğru, festivalin genel değerlendinnesini kısaca sunma çabasına girişeceğim. n 1 Festival 'Müzik", "Opera", "Ba)e/dans , "Caz", "Tiyatro", "Geneleksd sanaüar" olarak, belli başlı altı bölüm içinde düzenlenmişti. Gösterilerin toplam sayısı 12idi. 2 Gösteriler, belli başlı iki yerde düzenlendi: 7 gösteri, Kültürpark Açık Hava Tiyatrosu'nda, 5 gösteri de Efes'teki Antik Tiyatro'da verildi. Arada, Karşıyaka'da yeni açılan Açık Hava Tiyatrosu da bir tiyatro gösterisine sahne oldu. 3 Festival, Kültürpark Açık Hava Tiyatrosu'nda 10 haziran günü, Adaan Saygun'un Yunus Emre Oratoryosu ile açıldı. Açık Hava Tiyatrosu'ndaki akustik elverişsizliğin ve çevre yakışıksızlığının, bu ilk gösteri için alınan sıkı önlemlere karşın, festival için önemli bir handikap olusturduğu gözlendi. Kültürpark'ın, adına ve yıllar önceki kuruluş amacına uygun olarak, sessiz, rahatlatıcı, yeşil bir "kültür" parkı biçiminde yeni baştan düzenlenmesi geregi, bir kez daha ortaya çıktı. ("Ulnslaransı Fnar" alanının, fuar mevsimince, düzeysiz ve yavan gazino eglencesine aynlması gerçeği karşıanda, bu dileğimizin ne ölçüde gerçekleşeceğini düşünmek bile yersiz ol\ıyor!) 4 Festivalin en gösterişli etkinlikleri, Efes'teki Antik Tiyatro'da yer alan "Moskova Devlet Senfoni n Orktstna ve "Ray Charies" konserleri oldu. Bu etkinliklerin her birini 10.000 ile 20.000 arasında değişen sa 1. Uluslamrası İzmir Kültür ve Sanat Festivali yıda dinleyici izledi. Efes'in, lzmir'e uzak ounası dışında, festival için son derece uygun bit mekân olduğu, gösterilerde çok iyi anlaşıldı. Izmir'le Efes arasında ulaşım kolayhğının Buvoık Şehir Belediyesi'nce sağlanmış olması, övguyle karşılanan bir davranıştı. 5 lstanbul Devlet Opera ve Balesi'nin "Binbir Gece" ve "Karyağdı Hatnn" gösterileri, festivale bu devlet kuruluşumuzun (Yunus Emre ile birlikte) değerli bir katkısını oluşturdu. Bu iki gösteriyi izleyenlerin sayısı, her temsil için, yaklaşık 2.000 kadardı. 6 Festivalin "Tiyatro" bölümünde, tstanbul Belediyesi Şehir Tiyatrolan'nın "Anlonius ve Kleopatra"sı sunuldu. İki temsili Kültürpark'ta, bir temsili Karşıyakada gerçekleştirilen bu Shakespeare tragedyası, gelecek yıllarda tiyatro etkinliklerinin daha doyurucu, halkımıza daha yakın sahne yapıtları içinde ele ahnması gerçeğini ortaya çıkardı. suretle fabrika amelesi çocuktarmın ihtiyaçlarına cevab verilecektir. Hükümet, Nazillinin kalkmmasmı bir kül halinde mütalea ederek, burada yeni bir hükümet binası inşaası için 30 bin lira ayırmıştır. Merkezden gelen fen memuru, binanm inşa edîleceği arsa üzerinde etüdlerine başlamıstır. Bu suretle şehirde darmadağmık bir halde bulunan muhtelif daire teşekkülleri bir çatı altında toplanmış olacaktır. Kasabanın bu vaziyeti, civar vilayet ve kazalarla olan kültürel ve gençlik temaslannı da arttırmışttr. Fabrikamn kuvvetli bir takımı vardır. Sık sık civar kasaba ve şehir gençlerile temaslar yapılmaktadır. Son günlerde Aydın Halkevi temsil kolu da Nazilliye gitmis, fabrika sahnesinde iki eser temsil etmişür. Trakyada hafriyat devam ediyor Türk Tarihi Tetkik ve Arastırma Cemiyeti namma Asarı atika Müzesi müdür muavini Arif Müfidin riyasetinde Trakyada yapılmakta olan hafriyata devam edilmektedir. Halen hafriyat yerinde 50 amele çalışmaktadır. Bu seneki hafriyat Lüieburgazın şarkmdaki Umurca höyüklerinde yapılmaktadır. Bulgarlar da birkaç seneden beri Trakya'da hafriyat yaptırmaktadırlar. Hafriyat yapılan höyüklerde ekseriyetle kablettarihi devirlerden Romahlar zamanına kadar, bu sahalarda yaşamış olan muhtelif kavimlerden kalma bir takım steleler ve mezarlar çıkmaktadır. Fakat bu mezarlarda insan iskeletile beraber büyük bir tarihi kıymete malik ziynet, sanayi, ziraat eşyası zuhur etmektedir. Bunlardan kısmı azatm altından yapdmıştır. Hatta Bulgarlar "Jrakya hafriyatı ve bu hafriyattan alınan Rus taYyurecisi Amerikaya vardı Londra 14 (Hususi) Kutub yolile Amerikaya gitmek üzere Moskovadan hareket eden Sovyet tayyaresi bugün öğleyin San Fransiskodan geçerek Kaliforniyada Los Angelosun 8 mil şimalindeki Sanyasito şehrine muvasalaıla oradan Kaliforniyada San Diegoya hareket etmişlerdir. Bu suretle Sovyet tayyarecileri hiç durmadan 62 saat 20 dakika havada kalarak dünya uzun uçuş rekorunu 1000 mil üzerinden kırmışlardır. Fransız sosynlistleri Marsilya 14 (aM.) Blum'un Sosyalist kongresindeki müdahelesi derin bir tesir bırakmıştır. Blum filhakika, Halk cephesinin iktidar mevkiine geldiği zamandanberi yapılan işleri tehlikeye koyacak kararlar ittihaz ettiği takdirde kongrenin ağır bir mesuliyet allına gireceğini ispat etmiştir. Sosyalist Kongresi, sosyalistlerin hükümete iştirakini 1966 reye karşı 3484 reyle kabul etmiştir. Yeni paralar Ankara 14 (Telefonlaj Bir, beş, on, elli ve bin lirahkların yeniden ve yeni şekillerle basılmasına Londrada bugünlerde baslanacakür. Bunlar tedavüldekilere nazaran daha iyi kağıd üzerine basılacaktır. Şekilleri de ebad 7 "Geleneksel Sanattar" bölümünde lznürüler, "Manolo Sanlucar Flamenco Toplulugu"nu, "Törk Klasik ve Tasavvuf Müzigi'ni, "Sema Gdsterileri"ni, "Devlet Halk Danslan Topluluğu"nu izlediler. Bu gösterilerin her biri, kendi turii \e rengi içinde, ügi, beğeni ve merakla izlendi. 8 "Dans" bölümünde yer alan "Hollanda Dans Tiyatrosu Gençler Gnıbu", canlı, günümuzun temposuna uygun modern dans gösterileriyle göz doldurdu. 9 Festivalin düzenlenmesıne, başta devlet olmak uzere, İzmir Büyuk Şehir Belediyesi ve özel kuruluşlar değerli maddi katkılarda bulundular. Valiliğin ve Belediye'nin yardımlan ve desteği, özellikle övguye değer düzeyde idi. lzmir kentinin yöneticileri, festivalin, İzmirin adına yakışacak düzeyde gerçekleştirilmesi için her turlü çabayı göstermekte geri kalmadılar. 10 "tzmir Kültür, Sanat ve Egitim Vakfı", lstanbul'daki vakfın da desteğiyle, amatör ruh ve coşku içinde, canla başla çalıştı. Festivalin profesyonel çaba ve deneyim gerektiren çalışmalarımn, ilerideki yıllarda, kadro açısından desteklenecek bir profesyonel yönetim anlayışı içinde yürütülmesi zorunlulugu da açıklıkla belirdi. Sonuç olarak; ilk deneyim olmanın getirdiği, ufak tefek sayılacak aksakhklara karşın, "Birinci lzmir Kültür ve Sanat Festivali", umut verici, sevindirici bir başarı ile gerçekleştirildi. "tkinci" festival için bugünden hazırlıklı olmanın gerekliliği de, İzmirlılerin bu festivale gösterdikleri büyük ilgi ve coşku dolayısıyla ortaya çıknuş oldu. T.C. İZMİR 4. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ E. 986/911 K. 987/468 Davacı Melahat Güvenç tarafından, davalı Erdoğan Güvenç aleyhine açılan boşanma davası sonunda: lzmir Bornova, Kazımdirik mahallesi cilt 003/01, sayfa 73, kutap 67'de nüfusa kayıtiı bulunan 1939 doğumlu Erdoğan Güvenç üe 1949 doğumlu Melahat Güvenç'in geçimsizlik nedeni ile BOŞANMALARINA, M.K.'nun 142. maddesinin uygulanraasına yer olmadığına, Taraflann müşterek çocukları 1975 doğumlu Murat ile 1977 doğumlu Nuri ve 1980 doğumlu Serap'ın velayetlerinin davacıya verilmesine, aynı yerde bulundukları takdirde her hafta pazar günleri ile dini bayramlann ilk günü saat 10.00'dan 18.00'e kadar ayn yerlerde bulunmalan halinde her sene ağustos ayında 1 ay süre ile davalımn bu çocukları yanına aldırması sureti ile ana ve baba ile çocukları arasındaki şahsi münasebetlerin bu şekilde düzenlenmesine, davalının ayda 7500'er lira, toplam 22.500 lira ayhk iştirak nafakasının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, 1500 lira harç, 10.700 lira masrafın davalıdan alınarak davacıya verilmesine dair verilen karar tatkikat, davalının gıyabında bitirildiğinden tebliğ yerine kaim olmak üzere ilanen tebliğ olunur. Basm: 25003 BAŞBAKANLIK TOPLU KONUT VE KAMU ORTAKLIĞI İDARESİ BAŞKANLIĞINDAN lstanbul 1. Boğaziçi Köprüsu Gelir Ortaklıgı Senetlerinin gelir payı ödemeleri hakkında duyuru Boğaziçi Köprüsu "A" ve " B " tertibi Gelir Ortaklıgı Senetlerinin beşinci altı ayhk gelir paylannın ödenmesine 13 Temmuz 1987 tarihinden itibaren Turkiye lş Bankası'mn bütün şubelerinde başlanacaktır. Dördüncü altı ayda "A" tertibi senet sahiplerine 2.356.819.838. lira " B " tertibi senet sahiplerine 2.094.950.967. lira olmak üzere toplam 4.451.770.805. lira gelir payı ödenecektir. Böylece beşinci altı ayda "A" tertibi senet hamilleri net yuzde 47,13 ve " B " tertibi senet hamilleri ise net yüzde 41,89 oranında gelir payı almış olacaktır. Buna göre; bir önceki altı ayhk dönemde dağıtılan gelir paylan ile birlikte Boğaz Köprüsu A tertibi senetleri için yıluk yüzde 86,3 ve " B " tertibi senetler için yüzde 76,6 oranında net gelir vermektedir. 1. Boğaziçi Köprüsu Gelir Ortaklıgı Senetlerinin 5. dönem gelir payı ödemeleri tertip ve kupürleri iübariyle aşağıdaki gibidir. A TERTİBİ B TERTİBİ Gelir Payı Gelir Payı Köprii (TL) Miktan (TL) Köprii (TL) Miktan (TL) 50.000 23.568 50.000 20.949 100.000 47.136 100.000 41.899 500.000 235.681 500.000 209.495 1.000.000 1.000.000 471.363 418.990 Basm 24717