Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
CUMHURİYET/2 ÖLAYLAR VE GÖRÜŞLER olmadığıdır Ilerıcılık >a da gerıcılık sosvoekonomık ve sıvasal duzeyle ılgılı kavramlardır ve bu konuda dm vaklaşımı oldukça yetersız kalır Çok dındar bırının "ılerıcı" olması pek olası değıldır, ama dındar olmavan bınıun "gerıcı" olması pekâla mumkundur lerın yonetılenler tarafından belırlenmesı, vonetım de hıç kımsenm bir ayrıcalığı olmadığına ınanıl ması demektir Yanı ulusal ıradeye ınanılma^ı demektir Bunun ardında yatan yaklaşım, araların dakı cınsıvet, fızık ve zekâ farkları ne olursa ol sun, insanlar arasında salt ınsan olarak doğmuş olmaktan kavnaklanan bir "eşıtlık" olduğuna ınanm<ıktır Bovle bir ınancın yokluğu demek, insanlar fTasında dereceleme yapmak demektir Insanların kendı çıkarlarını kollayamayacakları, çıkarlarının bılıncınde olamayacakları ve bu çıkar lar doğrultusunda bılınçlı bir bıçımde davranama yacaklanna ınanmak demektir Bu ınanç ve anlayış ınsanı ılk e!de "elıtıst" bir vonetım bıçımıne goturur, ardından da ne geleceğı bellı olmaz \aşanan toplumda bovle bir bılınçsızlığın gozlenmesı, bu ınancı haklı çıkaramaz Bir ılerıcının vapması gereken, bu olguyu bir kader olarak kabul etme yıp değıştırılmesı yonunde çabalamaktır Zaten "ılerıye doğru değıştırılebıleceğıne ınanç" olmaksızın ılerıcı olmak da mumkıin değıldır Ekonomık bağlamda ele alındığında ılerıcı olmak, toplumdakı kaynakların en etkın bir bıçım de kullanılması ve yaratılan urunun en hakça bir bıçımde paylaşılması demektir Yanı hem ekonomık buyumevı ve hem de dengeh boluşumu sağlamak gerekır Bu ıkı hedeften bırı oburunun yerını alamaz Eğer bu ıkı hedeften bın oburune yeğlenırse, yeğlenen hedef hangısı olursa olsun "gen" bir çızgıye duşulmuş olunur Toplumsal bağlamda ele alındığında ılerıcı olmak, kahtımsal ve sınıfsal ayrıcalıkların olmadı ğı bir duzeni hedeflemek demektir Sınıf farklarının kalmadığı bir duzeni ozlemek demektir Kendını, ıçınde yaşadığı duzenın ve o duzenın ınsanlannın ustunde goren, başkalarında olmavan nıteiıklerın kendinde olduğunu "vehmeden" insanın ılerıcı olması çok zordur Aynen bılınç konusunda olduğu gıbı, elbette her toplumda insanlar arasında kultur, eğıtim, zekâ vb farklılıkları bulunacaktır Ancak bu farklılıkları doğal bir olgu olarak "verı" kabul etmeyenler, bu farklılıkların ortadan kaldırılması ıçın savaşım ıçınde olanlar ılerıcı olabılırler 14 TEMMUZ 1987 tlerici Olmak ya da Olmanıak llerici olmak, kahtımsal ve sınıfsal ayncalıkların olmadığı bir duzeni hedeflemek demektir. Sınıffarklarının kalmadığı bir duzeni özlemek demektir. Kendini, içinde yaşadığı düzenin ve o düzenin insanlarımn üstünde gören; başkalarında olmayan niteliklerin kendinde olduğunu "vehmeden" insanın ılerici olması çok zordur. Aynen bilinç konusunda olduğu gibi, elbette her toplumda insanlar arasında kültür, eğıtim, zekâ vb. farklılıkları bulunacaktır. PENCERE Mucize?.. Oınsel ınanışa gore, doğa yasalarını hıçe sayan olaya mucıze denır Mucize kavramı neredeyse ınsan duşüncesı kadar eskıdır, totem çağmdan başlamış, kutsal kıtaplara yansımış, peygamberlerın ıçınde kımısı babasız doğmuş, kımısı asasıyla denızı bolmuş, kımı, ölüyü dırıltmış Ama ınsanlık mucize çağını çoktan gerıde bıraktı. • Pekı "Kore mucızesı" ne oluyor? Kuzey Kore'den söz açmıyorum, orası komünist; öyle Olke lerde mucize olmaz Buna karşın Guney Kore sureklı mucize yaratıyor Şımdıye değın "ekonomık mucıze" günöemtieydı, artık "demokrası mucızesı"ne sıra geldı Dunku Cumhunyefte arkadaşımız Sedon Hatay, Kore olayını güzelce derleyıp toparlamıştı. Yazısının başlığı da Batı basınından aktarılmıştı: "G Korefde demokrası mucızesı!. Halk sokaklara döküldü, önlem paketınden askeri müdahale yenne, demokratık reformlar ve genel af çıktı." Nasıl olmuştu bu ış? Yazının ıçınde yanıtı var "ABD yönetimı, Seul'e gönderdıği özel temsilcısi Dışışlen Bakanlığı Yardımcılanndan Gaston Sigur aracılığıyla asken müdahaleye kesınllkle karşı olduğunu' G. Kore yonetımıne" ıletmıştı Kapıtalıst dunyada asken darbeler trafığıni yoneten Vaşıngton, kırk yıldır dıktatöriukle yönetılen Güney Kore'de bu kez müdahaleye gerek görmuyor, ama öyle görunüyor kı Vaşıngton bugünkü Cumhurbaşkanı Chun Doo Hwan'm askeri okuldan arkadaşı olan Roh Tae Wo&yv güdümlu bir seçımle ıktıdar koltuğuna oturtmak ıstıyor Bu "yumuşak ınış"\e Güney Kore'de patlama noktasına gelmış olaylar bir süre yatıştınlabııır, Güney Kore'de soluksuz kalmış rejım, bıraz açılarak ve halk tabanına az buçuk yaslanarak sürdürülebılır. • Insanlık tarihine kuş bakışı bir göz atılınca, demokrasının sanayı kapttaltzmıyle bırlıkte gündeme gırdığı görülüyor. Batıda demokrasının kuruluşu kolay olmadı Bir yandan somürgeler alabıldığıne yağmalandı ve soyuldu, öte yandan metropoldekı emekçı halk somürüldü Bu ıkı yanlı çark ışledıkçe, endüstnnın bacaları tütmeye başladı Ekonomık yapı bir yandan gelışıyor, bir yandan ışçı sınıfının dırenışlenyie adım adım sağlanan haklar demokrası dosyasını oluşturuyordu 20. yüzyılda bu çarkın dışlılerı Batıdakı sıyasal demokrasılerı sosval demokrasıye dönüştürdü Avrupa'da bir tarıh oluşturan bu süreç, Guney Kore'de kırk yıl mı sürdü? Gerçekten "Pastfik kapitalızmı" ılgınç bir gelışme gösterıyor Uzakdoğu halklarının olağanüstü dısıplını ve feodal göreneklerın baskısı altında yürutulen sermaye düzenlerı, ayrıca ıncelenmesı gereken bir alan yaratıyor Yıne de askeri dıkta altında ya da mılıtarızmin koyu renklennde yaşanan kalkınma sureçlen sonunda gundeme gıren ne Demokrası1 Pekı, demokrasının ardından ne gelecek? Sakın sosyalızm gündeme gırmesın? • Tanhte ve toplumbılımde mucize olmadığını söylemeye bılmem kı gerek var mı? Insanlık "daha çok özgüriük, daha az sömuru"yQ doğru yüruyor Gıdışatın belırsız olduğunu ve geleceğı saptamanın olanaksızlığını ılerı süren çevreler de eksık değıldır, ama ne yapalım kı olaylar toplumda uyanış ve bılınçlenmenın belırlı sureçlerde somutlaştığını kanıtlıyor Bugün Güney Kore'de ABDnın oyunları ne kadar geçeriı olursa olsun, gençlığın ve halkın uyanişı da elle tutulur gerçektır Tanhın dıyalektığı zaten ıkı yanlı ışlemez mı 9 Yazımı noktalarken bir kez daha yıneleyeyım Mucızeve inanmayalım, bılıme güvenelım Ileri bir loplumsal duzen için Yıne kavramlar arasında fazla kavbolmadan şunu sovlevelım kı, ılerı bir "sosyoekonomık ve sı vasal duzen" tanımlanması fazla zor olmayan bir olgudur Toplumsal, ekonomık ve sıyasal duzen Ierı tek tek ele alırsak, konu çok daha kolay açıklanabılır Fırsat eşıthğının olduğu ve katmanlar arasında geçış serbestlığı olan, avrıca kahtımsal avııcalık ların olmadığı bir toplumsal duzen, ılerı bir top lumsal duzendır Fırsat eşıthğının olmadığı, kat manlar arasında geçış serbestlığı olmayan ve kalıtımsal ayrıcalıkların kırılamamış olduğu toplumsal duzenler ıse "gen" duzenlerdır Ulusal geiır paylaşımının en hakça yapıldığı, ekonomık fırsat eşıtlığının var olduğu, ınsanların ıstıhdam ve aelecek guvencesı ıçınde bulunduğu bir ekonomık duzen, ılerı bir ekonomık duzendır Alt ve ust gelır grupları arasında uçurumlar olan, koşebaşları tutulmuş ve ınsanlara guvence vermeyen bir ekonomık duzen, gen bir ekonomık duzendır Sıvasal olarak en ılerı duzen, sıyasal katılımın en vaygın olduğu duzendır Yonetıcılerın. yonetılenler tarafından belırlı sureler ıçın seçıldığı, ozgur ve durust seçımlerın tam bir fırsat eşıthğı ıçınde gerçekleştığı, her turlu duşunceye ıktıdar yollarının açık tutulduğu ve genel oy ılkesının kısıntısız bir bıçımde uygulandığı bir duzen Vukarda saydığımız toplumsal, ekonomık ve sıyasal ozellıklerı her verde kolavca bulmak elbette mumkun değıldır Ancak "ılerıcı" olmak. bunların amaç edınılmesıvle mumkun olabılır Dındar olmanın ya da olmarnanın bunlarla hıç ılgısı yoktur. Ancak yonetme yetkısının Tann'dan geldığı ne ınanan, rızkına rıza gosteren ve toplumsal yaşamın kurallarının da Tann'nın kıtaplanyla belırlendığıne ınanan bir kışının "ılerıcı" olması oldukça zordur Yonetme yetkısının Tann'dan geldığı ne ınanmayan, rızka rıza gostermeyen, çağdaş bir toplumsal duzen goruntusu arzulayan herkes "ılerıcı" mıdır'7 Elbette hayır Ilerıcı olmanın koşullannı, yukanda ele aldığımız bağlamda ayrı ayrı ınceleyelım Prof. Dr. TOKTAMIŞ ATEŞ Bugunlenmızden gozlerırruzı gerı>e doğru çevırdığımız zaman, 20 >uz\ılın başlarında sı>asal sıstem ya da sı>asal ıdeolojı olarak, oldukça net şeyler gozJenebılıvordu Fransa Devrımınden ve Fransa Devrımı Kurucu Meclısınden nalan siyasal bir mıras olarak, mutlak monarşıden yana olmak, "tutuculuk" (muhafazakârlık)'tuve kurucu meclıs kursusu karşısında alınan yere gore "sağcılık" olarak adlandırılıyordu Mutlak monarşıye karşı olanlar ıse, aralarında ne denlı bu\uk farklar olursa olsun "solcu' ıdıler O donemde, halk tarafından seçılen bir meclısın denetımındekı bir monarşıden yana olanlar, genellıkle "meşruıyetçı" olarak adlandınhvordu Monarşılerı tumuyle ortadan kaldırmak ıste>enler, "cumhurıyetçıler"dı Işçı sınıfı hareketı ıçınde \er alanlar, genelükle "ıhtılalcı" olarak adlandırılıyordu lsier monarşıst olsun ıster meşruıyetçı ve ısterse cumhun>etg, kendı ulus devletlerını kurmak ıçın savaşım ıçınde olanlar "ulusçular" >a da "yurtseverler" olarak adlandırılıyordu Yırmıncı >uz>ılda vıllar ılerledıkçe bu kavramlar karışma>a başladı Zaten on dokuzuncu yuzyılın sonlarında karışıklık başlamıştı Ozellıkle ışçı sınıfının bir çığ gıbı bu>u>en orgutlenmesı ve ıdeolojısı, eskı dunvanın oldukça net kavramlarını alt ust ettı II Enternasyonal ıçınde azınlıkta olan "ıhtılalcı yol", bıraz 1 Dun>a Savaşı koşullarının sonucu olarak, bıraz da lıderı Lenın'ın sezgılerıyle Rusya'da ıktıdara geldı II Enternasvonal ıçınde etkın olan "sosval demokratlar", kendı ulkelerınde etkın olmak ıçın, daha bir sure bekleyeceklerdı Rusya'da çok abartılmış bir jaı.obenızm çerçevesınde "ozgurluk ortamını kurmak ıçın" ve 'Sosyalıst devletın kurulması uğruna" eskı morıarşılerı aratacak sertlıkte bir totalıtenzm uygulamasına geçıldı Sovvet Sosyalıst Cumhunvetlen Bırlığı'nın yapısı ve vuce amaçlan elbette Çarlık Rusvası ıle karşılaştırılamazdı, ama Marks'ın ongorduğu "cennet"e benzer bir tarafı da \oktu Avnı donemde Almanya ve Italya gıbı ulkeler de kendılerını faşızmın "sert" kollarına terk etmışlerdı 1 Dunya Savaşı'nı sona erdıren anlaşmalann ortava çıkardığı paylaşım, pek çok ulkejı mutlu etmemıştı M.Kemal'in yarattığı model Kıtle haberleşmesının ve ıletışımın hızla arttığı bir dunvada, emperyalızmın sultası altında bulunan ulkelerde de kıpırdanmalar başlamıştı Adı ko nulsa da konulmasa da "ulusal demokratık devnm" modelı ılk uvgulamasını Turkıve'de, Mustafa Kemal'ın onderlığınde bulmuştu O donemın somurgelen, somurge ulkelerının a>dınları tarafından hevecanla benımsenen bu model, daha sonra Mao'da, sosvalızmın bir aşaması olarak venıden kotarılacaktır Her ne kadar Lenın de "ulusal sorun"a eğılmışse de, sorunu ele alış bıçımı burada çok farklıdır Ve yıne a>nı donemde ılgınç bir bıçımde, kapıtalıst Avrupa'nın sosyal demokratları, kendılerı ıçın ıstedıklerı ozgurluklerı, soz konusu somurge emekçılerı ıçın bıraz luks buluvorlardı Avnen lıberallerın, ozgurluklerı salt kendılerı ıçın ıstemelerı gıbı Aslında bu vazı çerçevesinde amacımız, belırlı kavramlann son ellı >ıl ıçınde geçırdıklerı anlam değışıklıklerının uzerınde durmak değıl Bo>le bir amaç çok daha genış bo>utlu bir vaklaşım gerektırır ve belkı de gazete okuvucularının çoğu ıçın fazia ılgınç de olmaz Bızım buradakı amacımız, gunumuz dun>asında, daha doğrusu gunumuz Turkıvesı'nde >anlış kullanıldığına ınandığımız bazı kavramları ırdelemek olacak Bu konuda oncelıkle vurgulamamız gereken husus, "ılerıcı" ve "gerıcı" kavramlarının Turkıv.e1 de genellıkle anlaşıldığının tersıne salt dınle ılgıJı Sonuç Dunvanın hıçbır yerınde yukaıda sergıledığımız bıçımlerıyle, her açıdan ılerı bir duzen kurulamamıştır Ozellıkle kurulu duzenlerın ayrıcalıkların dan yararlanan egemen azınlıklar buna engel ol muşlardır Ve ınsanlık tarıhı bovunca ılerıye doğru atılan her adım nıce kan ve can pahasına atılabılmıştır Ilerıcı olmak, ışie bu guç koşulları bıle rek savaşımı suıdurmek demektir Insan erdemıne yakışır bir kavganın huzur ve mutluluğu ıle Tam bir katılım... Sıvasal bağlamda ele alındığında ılerıcı olmak, tam bir katılıma ınanmak demektir En ufak bı rımden başlavarak ulke yonetımıne dek, voneten HESAPLAŞMA BURHAN ARPAD OKURLARDAN Gömeç Sokağı kurtarılmalı Oomeç Sokak; Kadıkoy Merkezine 5 dakıka, uzunluğu 250 m., uzerinde 6 toplu konutta yaklaşık 500 dairenin yer aldığı Koşuyolu ile Acıbadem arasında yer alan şanssız bir sokak. Imar planma girdığinden bu yana belediye hizmetlerinin layık gorulmediğı bu sokakta; çevrede kanalızasyonun da yeryuzune çıkan noktası bulunmakta ve de\amlı sokağa akmaktadır. Boylece her yonu ile çeı re sağlığını surekli tehdit eden bir durum olusmaktadır. Buna ilaveten bir tek sokak lambası bile olmayan bu unutulmuş sokakta, yolun da asfalt olmadığı bugun acı bir gerçek olarak ortadadır. Su şebeke sistemmın yeiersızlığınden kaynaklanan, su sıkıntısı ıse tablovu tamamtayan son noktadır. Çeşıtlı zamanlarda konularla ılgilı tum kuruluşlara yapılan resmi başvuıvlar (kı bunlarm ıçınde II Sağlık Mudurluğu'nun Çe\re Sağlığı 4çısmdan Tehlıkelidır raporu dahil) bugune kadar herhangi bir olumlu gelişmeyı sağlay amamıştır. Başta hadıkoy Beledivesi (Bağdat Caddesi'nin kaldınm taşlarının renk ayırımından arta kaian zamanında) olmak uzere. İSKI ve Istanbul Buyuk Şehir Beledivesi 'nin Gomeç Sokağı kurtarmak uzere acilen harekete geçmesini bekliyor, gosterişlerın değil, fakat gerçek ihtıyaç le sorunların çozumunun onceliklı olduğunun kanıtlanmasını ıstıy oruz. ORMEKSADIKA SABA\'CIPI\'AR SITELERt SAKtNLERİ basında, Cağaloğlu'ndan inerken sağda kalan duvara şoyle bir tabela asıldığı gorulur: "DVY4RA YAKLAŞMAY1S TEHLlKELtDtRr Bu leyhayı kim asmıştır, belediye mi yoksa duvarm sahibi mı bilinmez. Asan kim olursa olsun, ortada bir gerçek var: O da duvarm tehlikeli oluşudur. Peki, levhayı duvar sahibi asmışsa, niçin yıllardan beri bu duvarı onarmaz? Belediye niçin yıllardan beri asılı duran bu levhayı gorup de buradan geçen vatandaşların canlarını tehlikeden uzaklaştırmaz? /Ile de duvarm yıkılıp oradan geçmekte olan birkaç kişinin olmesı mi bekleniyor? Belediye yetkilileri, lut/en ilgilenir mi? BİR VATANDAŞ "Göksu'ya Ağıt!.." Azgın saldırılarla her yanı kusatılmış "Guzel Istanbul" can çekışıyor ve Istanbul'da yaşayan mılyonlarca ınsan bunu buyük bir soğukkanlılıkla, daha doğrusu ılgısızlıkle seyredıyor Tek bir Çelık Gulersoy buna karsı çıkıyor Kalemıyle ve uygulamalarıyla Gulersoy "Göksu'ya Ağıt" adını uygun gorduğu son kıtabını şoyle sunuyor Mavı masmavı akarken sular bir yerden sonra, once bıraz yeşıle sonra da yemyesıle donuverır mı? Hızlı, çırpıntılı. ruzgârlı akıntılı, çoğu gunler çok tatlı, kımı günler de korkulu, kocaman bir denızden, uç beş kurek darbesıyle bambaşka bir dıyara, sessız mı sessız ıssız mı ıssız kendi başına bir dunyaya, bir anın ıçensıne kayılır ve geçılır mı kı' Rüyalarda olur böyle bir şey Ya da surrealıst bir ressamın, bir ıkı renkten oluşan tuvalınde gorülur, fırçasının şoyle bir akışı gıbı Bir uçta masmavı sular, guneyden esmekteyse ruzgâr, bıraz camgobeğıne yakın Yılın buyuk bolumunde, guneşın altın ışıklarıyla yıkanan, yakamoz yağmurları ve platın yıldızları ışıldayan bir mavılıktır Boğaz " Anadoluhısarı'nı geçenlerde bırlıkte gezdık Çocukluk yıllanmın en guzellerını yasadığım Guzelcehısar'ı boşuna arandım Oysa 19151918 sureklı, sonraları kısa ya da uzun aralarla yasadığım Anadoluhısar'ı son otuz yılda ne denlı tahrıp edılmış olsa bıraz bir seyler bulabılıyordum 1987 ılkyazının ılık ve ışıklı bir oğleden sonrasında hıçbır şey bulamadım Adı Guzelhısar olan mavımsı yeşılımsı mucevher en kuçük parçalara, kırıntılara varıncaya değın unufak edılmıştı Boğaz ve Guzelhısar yoktu Her yanıyla sılınmıstı Bir Boğaz sabahında hıkâyemı karıştırdım Kayık, Bogaz'ın daraldığı bir koyda, kıyının yakınındaydı Boğaz'ın ıkı kıyısı yer yer sılınmıstı sıs vardı Dereağzından Boğaz'a açılan ılk balıkçı kayıkları bir gorunup bir kayboluyordular Yamaçların arkası aydınlanmaya başlamıştı Karşı kıyılar, yamaçlar, yalılar, korular, koşkler, balıkçı kayıkları ıslattıkca ortaya çıkan kocaman bir çıkartma gıbı ağır ağır behrıyordu Haiıl Ağa, guneş doğmadan cıkmıştı Deredekı koprunun ayaklarına bağladığı kayığını cozerken gunun ılk turkusünu dınlemıştı bir sure, sayısını unuttuğu yıllardır yaptığı gıbı Kırların, derenın, mısır tarlalarmın, sazlıklann, soğutlerın uyanış turkusune tutkundu Çıtırtılar, sırıtlılar, hışıltılar, fısıltılar karışımı bir turkuydu Insan seslerının karışmadığı bir turku İnsanlar uykudayken uyanıveren guvercınierın, renk renk kuçuk kuşların, kumruların, kurbağaların, kertenkelelerın, kaplumbağaların, kırpılerın turkusuyle balığa cıkmak, dunyanın butün dertlerıyle baş edecek gucu verırdı Sağ yamacın koyu yeşıl karaltısı arkadan doğru morumsu bir hızla renk değıştırmış, sonra altun sarısı aydınlıkla bezenmıştı Boğazda sabah başlıyordu Dereden balıkçı seslerı gelıyordu Kayık Dereağzına suruklenıyordu Ihtıyarın kolları kureklere uzandı, kıyıda, ağaçlann gölgeledığı saraya yoneldı Saraya yakın yerde her sabah bir sure kalırdı Balık olsun olmasın oralarda dolasırdı Kımselerın olmadığı Kucüksu çayırına, sarayın demırparmaklıklarına, korunun ağaçlıklarına doya doya bakardı Baktıkça gerılere uzanır, çocukluk gunlerını yakalayıverırdı Unutmadığı çocukluk gunlerını" Guzelhısar'ın tahrıbı, Bırıncı Savaş yıllarında yakıt dıye kullanmak ıcın o guzelım korunun kesılmesıyle başladı. 'Gıdelım Göksu'ya bir âlemı âb eylıyelım' sarkısıyla musıkı dunyamıza gırmış Goksu Deresı kıyısına halat fabrıkası kondurulmasıyla azgınlaştı 1950'de yonetımı ele alan Demokrat Partılılerın dağları taşları, bostanları, çayırları ve derelerı dıleyen dıledığını yağmalasın, polrtıkasıyla, guzel ne kalmışsa sılıp supurdu Guzelcehısar'da son, fakat en korkunç cınayet Kuçuksu cayın orneğı bırdoğa guzellığının para karşılığı beledıyece yabancı köpruculere verılmesıyie surmekte Bir benzerı olmayan Kanlıca körfezının doğası ve en son guzelım yalıların tepesınden kopru ayaklarının geçmesı acı gerceğı gıbı llkel toplumlar ınsanı yıtırdığı değerın arkasından yakınır, ağıt yakar Celık Gulersoy haklı fakat sadece Goksu ıcın mı 9 Butun IstanbdJ 'cın ANAP lı beledıyenın yaptıkları ıçın sonsuzluğa dek bir AGIT gerekmez 7 Bu duvar tehlikelil Cağaloğlu 'ndan Cemal Nadir Sokağı'na men yokuşun adı "Hakkı Tank Us" Sokağt'dtr. lki sokak birbırine merdivenle bağlanır. Bu merdivenlerin DEVLET SANAYİ VE ÎŞÇÎ YATIRIM BANKASI A.Ş. SEVAVLÂ UZMAN YARDIMCISI VE UZMAN ALENACAKTIR 1 UZMAN YARDIMCISI OLARAK: Malı Analıstler, Ekonomıstler, Makine, Gıda ve Kimya Mühendislerı, a) Konularında en az 4 yıl yüksekoğrenım yapmış, b) Sınava girış tarihinde 30 yaşını doldurmamış, c) Daha önce açılmış bulunan Bankamız Uzman Yardımcılığı sınavına bir defadan fazla gırmemış olmak şarttır 2 UZMAN OLARAK: Elektrik, Bılgısayar, Metalurjı, Makine, Gıda, Inşaat, Endüstrı, Tekstil ve Maden Mühendislerı, a) Kalkınma ve Yatırım Bankacılığı konusunda faalıyet gosteren kurumlarda veya herhangi bir sınaı tesıste en az 5 yıl çalışmış olmak, b) Yabancı dıl sınavını kazanmak, c) Sınav tarihinde 40 yaşını geçmemış olmak, şarttır. Uzman Yardımcılığı Sınavı (Malı AnalıstEkonomıst) 2425 AĞUSTOS 1987 Uzman Yardımcılığı Sınavı (Mühendısler) 26 AĞUSTOS 1987 Uzmanlık Sınavı 27 AĞUSTOS 1987 tarıhlerinde Ankara Hukuk Fakültesı'nde yapılacaktır. Postada ÖSS belgeleri yazısına cevap Gazetenizin 9.6.1987 tarihli nushasımn 16. sayfa 9. sutununda yer alan "POSTADA ÖSS BELGELERİ" başhklı yazı incelenmistir. Yazmıza konu olan OSS belgelerinin adayların ellerine ulaşması hususunda belgelerin sevk ve dağıtımı titizlikle yaptınlmakta ve merkez mudurlerinden dağıtıcısma kadar butun gorevlüerimiz tarafından gereken duyarlık gosterilmektedir. Aynca, bugune kadar sozkorusu belgelerin kaybıyla Ugili olarak Ankara'da gerek OSYM, gerekse şahıslardan yazılı hiçbir muracaatın bulunmadığı anlaşılmıştır. Bilgilerinizi arz ederiz. PTT GENEL MÜDÜRLUĞU OTOMARSAN ELEMANLAR ARIYOR Şırketımızın Istanbul ve Nığde/Aksaray'dakı fabrıkalarının çeşıtlı bolumlerınde gorevlendırılmek uzere elemanlar aranmaktadır • • • • • • MAKİNA MÜHENDİŞLERİ KONSTRUKTÖR MÜHENDİSLER SATIŞ MUMESSİLLERİ KİMYA MÜHENDİŞLERİ KONSTRÜKTÖRLER SEKRETERLER Otomotıv Sanayıınde tecrube ve Almanca dıl bılgısı tercıh nedenıdır Adayların fotoğraf ve ozgeçmışlerını ıçeren muracaatlarını aşağıdakı adreslerden bırıne gondermelerını rıca ederiz Şanhurfa'ya açılmalı ev MERCEDESBENZ Adayların Bankamız Personel Yonetmelığı'nde belırtilen genel şartları taşımaJarı ve erkek adayların askerliğını yapmış veya erteletmış olmaları gerekmektedır Sınava gıriş şartlarını ve sınav konularını gösterir broşur İzmır Cad. No 43 Kızılay/ANKARA adresımızden temin edilebılır. İlgılenenlerın dılekçelerinı 2 fotoğraf, ayrıntılı özgeçmış ve gereklı dığer belgelerle birlıkte en gec 17 AĞUSTOS 1987 mesaı bıtımıne kadar DESIYAB Personel Mudürluğu'ne elden getırmelerı veya aynı tarıhe kadar belırtilen adrese ulaşacak şekılde postalamaları duyurulur. Basın 25045 Gençlerin imza açtıklan Şanlıurfa 'da genelev yapılmasma dair kendim kanuni şekilde en buyuk mulki amir Şanlıurfa Valiliği'ne kanuni şekilde muracaat etmiş bulunmakla yer gosterilmesini isterdim. Bugune kadar muspet veya menfı bir yazı tarafıma tebliğ edilmedi. Sayın Belediye Başkanı ise mevcut yapılmış binanın açılma ruhsatını iki yıl ertelemiş. Anayasanm ongorduğu tuzukler faslında, açılmasına dair herhangi bir kısıtlama yoktur. Yalnız Şanlıurfa ve Mardin ile Malatya şehirlerine uygulanmaktadır. Şanlıurfa'da gençlerin feryatlarına ve E5 karayolunda trafiğin yoğun olmasından, buradaki gençlerin komşu vilayetlere gitmeleri fuzuli harcamalar ve trafik kazalarına sebep olmaktadır. Şanlıurfa'da genelevin açılabilmesi bakımmdan yer gosterılmesi ve musaade edılmesı için kanuni içerlik ve bu husus için i'gililere ivedihkle emrin verilmesini saygıyla arz ve talep eylerim. Bir grup GE\'Ç OTOMARSAN DAIMLER BENZ AG Mamullen Turk ye Uretıcısı \« Genel Mumessılı P K 2 TOPKAPI ISTANBUL veya P K 19 AKSARAY NIGDE Turkey's fourth biggest international trading house is looking for a DATA PROCESSING DEPT. MANAGER We require: • Ûualıfıcatıon ın System Analysıs, Programmıng RPG II and Cobol • Mınımum fıve years' experıence (two of whıch should be ın IBM S36) • Good knovvledge of Englısh MUHTELİF MALZEME SATEV ALEVACAKTIR BAŞSAĞUĞI Üyemız, sıyasal bilgiler fakültesı mezunu ÖZER GÖK'ü kaybettik Ailesıne, Tarsus Kurtçukuru köyu halkına, uyelerımıze, T.C. Malıye ve Gümrük Bakanlığı Hesap Uzmanlan Kurulu'ndakı meslaktaşlarına ve dığer dostlarına bassağhğı dılerız. MÜLKİYELİLER BİRLIĞİ VE MÜLKİYELİLER BİRLİĞ1 VAKFI 1) Aşağıda cıns ve mıktan yazılı malzemeler kapaü teklıf usulü ıle satın alınacaktır. Dosya No. Cıns ve mıktan: Şartname bedelı (TL): 8747MA26 2700 Ad. sokak lâmbası armatürü, 250 ~ Ad. balast, 3300 Ad. cıva buharlı ampul 10.000.8747MA27 270 Ad. tnfaze kontaktör 1.000.8747MA28 18 kalem ış güvenhgı malzemesi 3.500.2) Ihaleye katılmak için şartname almak mecbundir. Şartnameler TEK S.S. Meram Elektrik Dağıtım Müessesesı Makıne Ikmal ve Satmalma Müdürlügü, Hükümet Meydanı Mıhcızade Işhanı Kat: 2 No. 12 Tel: 24609 KONYA adresinden ücreti (KDV hariç) mukabılinde alınabılir. 3) Teklifler 8747MA26 ve 87^7MA27 grubu için 28.7.1987 tarihine kadar, 8747MA28 grubu ıse 29 7.1987 günü saat 12.00'ye kadar, Alaaddın Cad. Mümtaz Konı Pasajı Kat: 2 KONYA adresındekı Müessesemız Muhaberat Servısine verılmelıdır. 4) Kururaumuz 2886 sayıü Devlet thale Kanununa tabi olmayıp, ihaleyi yapmamakta veya dıledığine kısmen veya tamamen vermekte serbesttır. Basın 24864 Weprovide7 • Salary commensurate wıth experıence and qualıfıcatıon Applıcants should vvrıte to the address belovv refernng code "DATA", enclosıng full C V and a recent photo ' mam. PAZARLAMA A S Hüsrev Gerede Caddesı No 126 Teşvık ye 80200 ISTANBUL AEDPA