Katalog

27 HAZİRAN 1987 HABERLER CUMHURİYET. ANKARA'dan YALÇIN DOĞAN Haziran sıcagında üşümek Parti... Parti... SHP'nin dün toplanan kurultayı çok yaşamsal bir soruyu gündeme getiriyor. "Var mı, yok mu?" Ne var mı, yok mu? Ne olacak, parti var mı, yok mu? ANKARA Kurultay var. Hayır kurultay yok. SHP'nin kurultayı toplanıyor. Hayır, SHP'nin kurultayı toplanmıyor. Kursude Inönü konuşuyor. Hayır, kursude tnönu konuşmuyor. Delegeler yerlerini alıyor. Hayır, delegeler yerlerini almıyor. SHP'nin dun toplanan uçuncu olağanustü kurultayı çok yaşamsal bir soruyu güneme getirerek başlıyor: "Var mı?.. Yok mu?.. '•' Ne var mı, yok mu?.. Ne olacak, parti var mı, yok mu?.. Parti... Parti... Bir sosyal demokral partinin boylesıne cansız, böytesine cılız, boylesıne güdük bir kurultayına son onbeş yıldır ılk kez tanık oluyoruz. Bir sosyal demokrat parti duşunün ki, beş bin kişilık spor sarayını bile kurultaymda doluramıyor. "Dinleyicilere aynlan yerürin'' yarısından fazlası boş. Delegelere aynlan yerlerde bile, bölüm böliım boşluklar göze çarpıyor. Gerçi, kurultayın başlama saatinden yaklaşık yarım saat sonra delege sıralarındaki boşluklar azalmaya yuz tutuyor. Ancak, boşluklar gözle görunür olmaktan yıne de kurtulamıyor. Salonun boşluğu, sadece "sıradan dinleyiciden, sokaktaki vatandaşın ugisizüğinden" kaynaklanmıyor. Ya örgutten?.. Delege sıralannı bile tam dolduramayan bir sosyal demokrat partinin "kendi parti kurultayına duyduğu ilgisizliğin" altmda ne yatıyor?.. Delegelere sorunca aldığımız yanıt ilginç: "Biz içi boş bir balona döndük. tnancımızı yitiriyoruz. Oysa, halkta bize karşı müthiş bir potansiyel var. Ama, biz parti olarak bunu değerlendiremiyoruz Parti sağa kayıyor. Parti eylem yapmtyor. Halkta bizimle ilgili çok beklenti var. Ama, biz bunlara sırttmızı dönüyoruz." Delegelerin çoğu bu havada. Yakınma, yakınma, yakınma... Yakınmaların ardından da akıllarına gelen ilk soru "parti yönetimi ne olacak?'" "Nasıl bir parti yönetimi olmalı ki, biz gerçek konumumuza ulaşalım?.." Aslında, bu yakınmaları farketmek için delegelerle konuşmaya pek gerek yok. Salona şöyle bir göz atmak yeter de artar bile. Yer yer boşluklar. Boşluğun dolduğu yerde "donuk insanlar". Ara sıra mikrofondan salona yansıyan "slogana benzeyen'' sözler! Kimsenin kafasını bile kaldırmaya gerek gormedığı, kimsenin katılmadığı mikrofondan kurusıkı yankılanmalar. Yok, olamaz böyle şey. Herhalde ilgi de artar, salon da dolar. Biraz daha beklemek gerek. Negezer?.. tşte, Erdal lnönu salona giriyor. O zaman belki biraz kıpırdanıyor ortalık. Ama, hayır "bir parti genel başkanının, bir muhalefet liderinin salona girişi'' olamaz bu. ''tktidara yürüyen bir parti liderinin " ginşı olamaz bu. Nerede o kitlelerin dalgalanması?.. Nerede o salonun depreme uğraması?.. Hadi, diyelim ki "ayaklanmız yere basıyor, heyecanımıza ha1 kim oluyoruz ". Pekı, nerede o zaman ' 'partiyi iktidara götürecek kadrolar"?.. Nerede o örgut?.. Yoksa, örgüt parti yönetimıni protesto mu ediyor?.. Yoksa, parti tabanı parti yönetimine guvensizlik oyu verdiğini mi ilan ediyor bu tutumuyla?.. Eski CHP'liler tribunlerde "hüzünle" izliyor bu "manzaraı umumi'yi... tnönü salona tum MKYK uyeleriyle btrlikte giriyor. Dün sabah "Pembe Köşk'e" çağırıyor MK YK üyelerini topluca kurultay salonuna gitmek uzere. Ancak, MKYK üyelerinin buyuk bölümu "Pembe Köşk'ün bahçesinde" bekliyor. tçerde Inönü var. Ama, içeri giren MKYK uyesi pek yok. Onlar bahçede. Inönü içerde. Garip mi?.. Ayıp mı?.. Gerçek mi?.. Sabahlara dek süren kulislerde açıkça belli oluyor. Artıkyollar ayrılıyor. Baykalcılar "seyrediyor" ve bellı bir destek venyor Inönü 'nün listesine. Ama "şimdiUk"Baykalcılarsalondaki havayı görünce, "iste biz söylemiştik" diyor ve ekliyor: "Seçim olmasın dedik, bu kurultayda sadece tüzük ve program tartışılsın dedik, ama dinletemedik. tşte sonuç." Aydın Gurkan'ın öncekı akşam Inönu'nün "MKYK üyetiği önerisini" geri çevirmesi uzerine, salonda varolmayan kurultay, kulislere alabildiğine yerleşiyor. tnönü ve Gürkan "ayn ayn listelerle" kurultayın önüne çıkıyor. Gürkan "ilkeli birlikçilerin'' de desteğinı alıyor. Onlarla birlıkte "ortak liste" oluşturuyor. Parti örgütünün karşısına tnonü, "kendi adıyla ve genel başkanhk sıfatıyla" çıkıyor. Kulislerde, her kurultayda olağan olan hareketin dışında bir hareket gözlemyor. Salon ne kadar boş ve ilgisız ise, kulisler o kadar heyecanlı ve belirsiz. Belirsizlik "parti yönetirninin nereye gittiği, partinin nereye kaydığı' * uzenne oturuyor. ' 'tktidardan uzaklasmanm sorumlusu ya da sorumlularının arandığı" bir kulise dönüşüyor. Herkes takkeyi önüne koyuyor ve duşünüyor. "Genel başkanhkla" ilgilı bir gelişme bu kurultaydan beklenmiyor. O çok buyuk bir sürpriz olur. Ama, "genel başkanhk çanlarının çaldığı" bir kurultay olduğu da ortada. Bakıyoruzsalona... Dönüyoruz kulise... "Sosyal demokratların" kurultayı bu öyle mi?.. Efendım iste "sosyaldemokratlarm "... Hani, var ya tşte o "sosyal demokratlann..." Haziran sıcagında üşüyoruz!.. I tNÖNÜ VE MKYK SHP kurultayı dün tüzük ve programdan çok hiuplerin liste savaşuıa sahne olurken, înönü salonda kendisine aynlan ve MKYK üyelennden blraz Uerde bulunan özel koltuğunda oturdu. SHP kurultaymda, Gürkan ve tlkeli Yaklasım Qruplarınm lnönü'nün listesi dışında liste yapmalan kesinleşti. NOTLAR SHPleşemedik, CHPleşelim... sohbet etti. 12 Eylül döneminde Zıncirbozan"da beraber kalan Cindoruk ve Tuzün birbirleriyle kucaklaştılar ve "özlem" giderdiler. lnönu, kurultay salonuna girdiğinde belediye bandosu "Da£ başını duman almış" marşını çaidı. Daha sonra bandonun eşliğıne Istiklal Marşı bir ağızdan söylendi. lnönu, kursüye çıktığında bir ara "Zindanlar boşalsın, işkenceye son" sloganları söylendi. Inönu, konuşmasını surdurürken de Mehmet Öztürk adındaki bir gençkarşısınageçip uzerinde "Komiınistler f abrika yapan degil, yıkanlardır. Partimizde komunistlere yer yok" pankartını açınca kurultay salonu bir anda kanştı. Görevliler, bu genci yaka paşa dışarı çıkardılar. Kurultay salonunda MKYK uyeleri için aynlan yerler de milletvekilleri tarafından doldurulunca bırbaşkakarışıklıkoldu. MKYK uyeleri bu kez iki ayrı bölümde oturmak zorunda kaldılar. Bu durum bir MKYK uyesı tarafından "İnöou'nun yakınında oturenlar listeye girenler, geride kalanlar ise listeye giremejenler" diye değerlendirildı. Inönü, konuşması sırasında Atatürk'e saygısızlık ve laikliğe ay kırı davranışlardan söz edince, Sıdıka Güneşkaya adındaki 75 yaşında bir partili, ortaya fırlamak istedi. lnönü'nün sözlerinedestek olmak için kürsüye atılmak istenen bu yaşlı partili görevülerce güçlukle önlenebildi. lnönü'nün konuşmasında, yeni yönetimde grupla yeterli iletişim kuracak sayıda milletvekiline yer verilmesini istemesi de milletvekillerinin tebessümlerine yolaçtı. MilletvekillerinenTuran Bayezıl ve Ay han Fırat bu durum karşısında "Buolar teknik konu, politik degil" dediler. Erdai lnönü'nün konuşma metni kursuden ındikten kısa bir sure sonra Suleyman Demirel'e iletildı. Konuşma metninin Demirel'e DYP gorevlileri tarafından göturuldüğu bildirildi. DYP Genel Başkanı Hüsamettin Cindoruk, ilgininaz olduğu söylenen kurultayı "nonnal" olarak niteledi. Cindoruk, kısa bir süre önçe aynı salonda yaptıklan ve Demirel'in de katıldığı toplantıyı anımsatarak "Açıkça söylemek gerekirse bizim yaptığımız toplantı gösteriydi. Bir partinin kurultayı ise ancak bu kadar olur" dedi. Genel merkezdeki gruplann dışındaki milletvekilleri, kendilerinin "Calpçi" olarak nitelenmesine karşı çıktılar. Seyfi Oktay ve ldris Gürpınar, bu konuda dün yaptıklan açıklamalarda, SHP ıçinde Calpçi olmadığını bildirerek, kendilerinin hiç hizip ve gruplarla ilgili olmadıklannı, "Calpçi" olmadıklarını söylediler. Aydın Guven Gurkan'ın tnonu'nun listesınde yer almayı reddetmesinden sonra kurultay öncesi son gecede yoğun kulislerle geçti. Gürkan, ayrı liste çıkarma karannı pekiştirirken Baykalcılar ve llkeli Yaklaşım Grubu ayn ayrı toplantılar yaptı. Doğu ve Ganeydoğu Anadolu Bolgesi'nden olan delegeler de onceki gece yaptıkları toplantıda eski MKYK uyesi Turgut Atalay'ın partiden ihracı karannın kaldırılması için kurultaya onerge vermeyi kararlaştırdılar. Kurultay canlı ve heyecanlı başlamadı. Divan Başkanı Paloğlu, konuşmasıyla, salonu canlandırırken, bazı bölümleri boş kalan salonda, "Bırakalım geçmişi, dünü, liderimiz Inönü" pankartı göze çarpıyordu. HAKKIERDEM ANKARASHP'nin seçimli tüzük ve program kurultayı, kulislerde listeler için sürdurülen çalışmalar kadar "canlı ve heyecanlf' başlamadı. Kurultaya ilgınin az olduğu gözlenirken, kurultayın yapıldığı Atatürk Spor Sarayı tam anlamıyladoldurulamadı. Dıvan Başkanı Mustafa Kemal Paloğlu, SHP'nin esin ve güç kaynağının CHP olduğunu belirten konuşmasıyla kurultayı "heyecan"landınrken delegeler, "CHP açılsın" diye bağırdılar. SHP kurultayına bu kez gerek öteki partilerden gerek büyukelçilikleren az sayıda konuk geldi. Geçen kurultayda konuklann tanıtılması sırasında bazı büyukelçilerın alkışlanması geniş tartışmalara yol açtığı için bu kez konuklar da tanıtılmadı. Delegeler gece geç saatlere kadar suren kulis çalışmalarından yorgun duşunce, kurultay salonuna gecikerekgeJdiler. Bazı bölümleri boş kalan salonda, "Güoii gttn etmekten degil, yannlan kurtarmaktan yanayız" pankartı dikkatı çekti. Kurultay salonuna partinin seçim otobüsü "Güneş"le bir saat gecikme ilegelen Genel Başkan Erdal İnönıi ise, "Bırakalım geçmişi, diiDii, liderimiz Erdal tnönii" diye sunuldu. Inönü gelinceye kadar salondakileri coşturmak için Yenimahalle ilçe örgutünden birpartili mikrofondan sık sık sloganlar söyledi. SHP Başkanlık Divanı ve MKYK uyeleri, Inönü'yu Pembe Köşk'ten alarak kurultay salonuna getirdiler. Birgunöncelistesinde yer almayı rededen Aydın Güven Gürkan'da Inönu'yugetirmek için Pembe Köşk'egitti. lnonü ve Gürkan burada bir ara el sıkıştılar. Inonü, kurultay salonuna girdiğinde DYP Genel Başkanı Hüsamettin Cindonık ve yanındaki DYP'liler de SHP Genel Başkanı'nı alkışladılar. Inönü, salonda tur atarken önlerinden geçınce Cindoruk ve arkadaşlan ayağa kalkarak selamladılar. lnönü'de Cindoruk ve arkadaşlanna el salladı. Cindoruk, salona erken gelınce bir ara eskı CHP'li parlamenterlerden Metin Tüzün ile Ozdalga, Evren'i yolsuzluklarla mücadeleye çağırdı DSP Genel Başkan Yardımcısı Haluk özdalga, dün düzenlediği basın toplantısında, "Cumhurbaşkam kendisine bağlı Yüksek Denetleme Kurulu ile yolsuzluklarla mücadele edebilir" dedi. ANKARA (ANKA) DSP Genel Başkan Yardımcısı Haluk Özdalga, Cumhurbaşkam Evren'i yolsuzluklarla mücadeleye çağırdı. Özdalga, "Cumhurbaşkam, yeni anayasa ile geniş yetkilere sahip, kendisine baglı Yuksek Denetleme Kurulu'yla yolsuzluklarla mücadele edebilir" dedi. Haluk Özdalga, dün DSP genel merkezinde düzenlediği basın toplantısında, Cumhurbaşkanı Kenan Evren'in son yurt gezisınde bazı önemli konulara değindiğini, ama izlenmekte olan politikaların, Evren'in düşunce ve önerilerinin gerçekleşmesine elverişli olmadığını anlattı. özdalga şunları söyledi: "Saym Cumhurbaşkanı ögrenim çağındaki gençliği taassupla mücadeleye çagınvor. Oysa taassup bütün egitim kurumlanna el atmış, ders programlarını ele gecirmiş durumdadır. Osmanlı düzeninin Turklüğu hor gordiigünü, Türklerde ulus bilincini önledigini anlaüyor. Oysa Osmanlı duzenini resmen teşvik eden kurumlann başında Atatürk Kiiltür DU ve Tariı Yüksek Kurumu geliyor. Öte yandan Sayın Evren, 'Biz Ataturk'iın vasiyetini kaJdırmadık' diyor. Bu sözlere katılmak mumkun degildir." Ataturk'ün "Her sene nemadan mütebaki miktar yan yanya Türk Tarih ve DU kurumlanna tahsis edilecektir" diyen imzalı vasiyetnaraesinin fotokopisini dağıtan özdalga, bu iki kurumun kapatılarak, Ataturk'ün bu kurumlara vasiyet ettiği gelirin yeni kurulan AKDTYK'ye verildiğıni söyledi. özdalga, konuyla ilgili anayasanın 134. maddesinin ulkede demokrasinin yerleşmesine büyük engel olduğunu bildirdi. Özdalga, Ataturk'un bağımsız olarak varlıklarını sürdurmesini istediği Turk Tarih Kurumu ve Turk Dil Kurumu'nun 12 Eylulden sonra Atatürk'un vasiyeti ve miras hukuku çiğnenerek kapatıldığını bildirdi. Özdalga "DSP, Atatürk'un çiğnenen vasiyetinin ve miras hukukunun gereklerini yeniden getirecek, anayasanın bu konuyla ilgili 134. maddesini, bukuk devleti kurallan içinde kaldıracaktır" dedi. DSP Genel Başkan Yardımcısı, konuşmasının son bölumunde Cumhurbaşkam Evren'in son gezisinde doğru ve güzel düşunceler açıklamasına karşın, eksik bıraktığı noktalar olduğunu bildirdi. Özdalga bu eksikleri şöyle sıraladı: "Son zamanlarda ciddi bir salgın haline gelen yolsuzluklar. Halkın, özellikle de güneydogu koylüsunün can güvenliğinin saglanamaması. Egitimde ve TRT'de görüku geriye donuş, Osmanlıcılık ve laikükten uzaklaşma egilimleri." Berlin Şubesi Londra Şubesi Lefkoşe Şubesi Girne Şubesi Batı Almanya Temsilciliği (FrankKöln Temsilciliği U HamMünih Temburg Temsilcili Stuttgart Temsilciliği silcili .Gelsenkirchen Temsilciliği Hollanda Temsilciliği (Den Haag) CADOEBOSTAN GÜZEL SANATUR ATÖtYE & GAIERİ Guzel Sanatlar Fakültelerı'ne Hazıriık Çocuklara Ftesm Amatörtere Resım Seramık Batık Sureklı Çocuk Resımlen Sergısı 24 HAZİRAN Amatörler Seramık Sergısı Bağdat Cad 256 Tel 358 87 98 Iş Bankası Londra'da 5. yılında! Iş Bankası'nın uluslararası bankacılık hizmetlerindenyalnız yurttaşlarımız değil, Londralılar da yararlanıyor. İş Bankası'nın yiırt dışı etkinliği, gücünden, deneyiminden kaynaklanıyor. İş Bankası Avrupa'da en çok şubesi olan Türk bankasıdır! T.C. ÜSKÜDAR 2. İCRÂ MEMURLUĞU tLANEN TEBLİGAT 1986/2951 BORÇLU HAYRULLAH ÖZAY 1 Şair Ziya Paşa Caddesi No: 24/24 Bereket Han Karaköy 2 Hamamcıoğlu tşhanı Karaköy Alacakh Mustafa Sert'e masrafsız olan 5.3OO.0OO. TL. borcunuzdan öturu Reşadıye köyünde bulunan 124 parsel sayılı 13 750 m1 sahalı gayrimenkulünüz 17.187.500. TL.sı uzerinden 1 açık arttınlması 31.7.1987 gunü Üskudar 2. lcra Dairesi'nde saat 15.0015.30 arasında, 2. açık armrılması aynı yerde aynı saatlerde olmak uzere 10.8.1987 gtlnü icra edilecektir. Adresınizde bulunmadığıruzdan 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 28. maddesi mucibınce satış ilanın tebliğ yerine kaim olmak uzere teblığ olunur. 22.6.1987 Ba»n. 6604