Katalog

CUMHURİYET/12 10 HAZİRAN 1987 MUGLA («4U) Güney Ege kıyılan ile Akdenü'de haziran ayında başlayıp eylül sonuna kadar devam eden (mavi yolculuk) yat turlarının bü>ük bir bölümünde rezervasyonlann tatnamiandığ: bildirildi. Seyahat acentaian yetkilileri, yat turizminde önceki yülara oranla belirgin bir canlılığın göze çarpüğını söyleyerek, şöyle dediler: "Bölgede yerli ve yabancı bayrakh çok sayida yat tur duzenlemektedir. Fiyatlar yatların kamara sayısına göre değişmektedir. Geçen yıl Muğla kıyılannr 6 bin 85'i yabancı 5 bin 625'i de yerli olmak üzere II bin 910 yat ziyaret etti," Yat turizmine rağbet 'Geceyarısı Ekspresi'ne engelleme ANKARA (a.a.) Türkiye aleyhtan "Midnight ExpressGeceyansı Ekspresi" adlı fümin Japon televizyonunda gösterilmesi, Türkiye'nin Tokyo Büyükelçüiği'nceengellendi. Piyasaya çıktığı günden bu yana dünyanın birçok ülkesindeki sinemalarda gösterilen ve televizyonlarda yayımianan film, 24 mayısta Japonya'da ikinci kanaldan yayımlanmak üzere programa almmıştı. Ancak film, Türk Büyükelçiliği Kültür ve Tanıtma Ataşesi llhan Oğuz'un, 11 mayısta Japon televizyonu yetkilileriyle yaptığı göriişme sonucunda, programdan çıkarıldı. Okul öncesi eğitim semineri İşSendika Servisi Tek Gıdaİş Sendikası'nın Türkİş ile ortaklaşa düzenlediği "Kreş ve Yuvada Okul Öncesi Eğitim Semineri" Tekel'in Kartal'daki Maltepe Sigara Fabrikası'nda dün basladı. Tekel işletmelerine bağh kreş ve yuvalarda görevli 50 kişinin kursiyer olarak katıldıkları seminerde, çocuk sağhğı ve psikolojisi konularında dersler verilecek. Ülkemizde bu konuda ilk kez bir seminer düzenlenirken, 910 ve 1112 haziranda ikişer gün olarak yapılacak iki seminerde ceşitli üniversitelerden konu ile ilgili öğretim üyeleri eğitici olarak yer alıyor. ANKARA (a.a.) Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin ceşitli b'irimlerinde çaiiştınlmak üzere sınavla 79 kişi alınacak. TBMM BaşkanİjğYnın dün Resmi Gazete'de yayımlanan iianına göre, hizmet açığmın kapatılması için, bilgisayar programcısı, psikolog, sosyal çahjmacı, çocuk gelişimcisi, çocuk eğitimcisi, bilgi giriş operatörü. sekreter dakülo, uzman yardımcisr, bakıcı anne, loder operatörü, aşçı gibi mesleklerde eleman aranıyor. Isteklilerin 19 haziranadek TBMM'ye başvurmalan gerekiyor. TBMM'ye eleman almacak Küçük Dumn'uı dranu pılan, doğuştan sağır ve dilsiz çocuğun kolu kesilecek. Samsun 'un Alaçam ilçesi Kirazören köyünde koyunlannı otlatan 12 yasmdaki Duran Köse, yağmur yağınca, yüksek gerilim hattı taşıyan direğin altına sığındı. Direğin ıslak olması sonucu cereyana kapılan Duran Köse 'nin sağ kolu kömür gibi oldu. Küçük çoban, çevreden yetişenlerin yardımıyla, Samsun Devlet Uastanesi'ne kaldınldı. Tedavisi sürdürülen Duran Köse 'nin sağ kolunun tamamen yandığını bildiren doktorlar, "Kömür haline gelen sağ kolu ameliyatla kesmekten baska çaremiz yok" dediler. AnaokuUan y g g e r i d e b l r a k l y o r Okulöncesinin minikleri, düzenlenen törenlerle "kame" ve "diploma"lannı ahyor. Şirinler Çocuk Kulübü'nün üyeleri, "mezuniyet'Terini OTlAfde düzenlenen törende kutladılar. Minikler, îngüizce ve Türkçe şarkılan büyük bir heytcanla söylediter, ardından folklor ve bale gösterisi yaptılar. Gösteri sonrası yan salona geçip kuklacıyı izlediler. <*» bir etitim v1"" HABERLERİN DEVAMI Politikada Ozlemle Gerçek... (Bastarafi 1. Sayfada) nin inanmasını herhalde bekleyemez. ANAP kurmayian, en çok, ara seçimdeki yüzde 32'lik oy oranını koruduklarını savunabilirler; hepsi o kadar. DYP açısından belli bir yukseliş graftği söz konusu olabilir. Buna karşılık SHP açısından başansızlık ve iniş çok belirgindir. DSP'nin ise seçmen tabanında, günlük deyişle, ne gibi bir kıymeti harbiyesi vardır, henüz kestirilebilmiş değildir. Pazar gunkü mini seçim sonuçlannı esnetme işini bir yana bırakalım. Bir iki gündür seçmen nabzını tutmaya çalışan değişik çevrelerle yaptığımız sohbetleri şu noktalarda özetleyebiliriz: 1) ANAP parti ve hükümet olarak çok yıpranmıştır; kamuoyundaki imajı olumsuza doğru değişmektedir. Hayat pahalıltğı ve enflasyon bu görüntünün daha da bozulmasına neden olmaktadır. özal ailesinin çizdiği tablo; belediyelerde ve başka çevrelerde gittikçe yaygınlaşan rüşvet ve yolsuzluk tddiaları ve "irUca" gibi öğeler de ANAP'ı yipratmaktadır. Gerçekçi sayılabilecek bazı çevreter, ANAP'ın 28 Eylül 1986 ara seçimlerinde aldığı yüzde 32'lik oy oranını ancak koruyabikjiğini, bunun biraz altında ya da üstünde olabileceğini soylemektedirler. Ama hiç kimse çıkıp da ANAP'ın yine tek başına mutlak çoğunluğu kazanabileceğini öne sürememektedir. Kısacası bugün için ANAP iniş graftği çekmektedir. Bu eğilimi Sayın Özal tersine çevirebilir mi, zoru başarabilir mi? Şimdilik bu konuda bir öngörüde bulunmak kolay değildir. Nitekim bu iş ANAP liderinin kendisi için de güç olduğundan, erken seçime bir türtü karar verememektedir; sürekli olarak "yüzde 5050" deyip sıyrılmaktadır. 2) Buna karşılık DYP'nin kamuoyundaki göruntüsü, bu partinin bir yükseliş grafiğı çizdiği yolundadır. Bu durumu sadece Doğru Yolcu'lann propaganda becehsine bağlamak yanıltıcı olabilir. En olmayacak çevrelerde bile DYP'nin sandıktan ANAP'la başa bas çıkması ihtimalinden söz edilebilmektedir. Ozetle DYP, 28 eylül ara seçimlerine göre yukarı doğru kıpırdamaya devam etmektedir. 3) Türkiye'deki siyasal oluşumlan yakından izlemeye çalışan bazı gözlemciler, "Gidiş, Amerika'daki gibi iki sağ partili bir siyasi rejime doğru mu?" sorusunu ortaya atabilmektedirler. Bu sorunun temelinde hiç kuşkusuz sosyal demokratların seçmen tabanındaki gerilemesi yatıyor. DSP'nin seçmen nezdinde bugün için yüzde 10'luk bir ağırlığı bile gözükmüyor; ileride ne olur, şimdilik bilemiyoruz. SHP'nin bugüne değin sergilediği görüntü ise tam bir başarısızlıktır. Oyunu SHP'ye atacaklar arasında, partilerinin iktidar olamayacağına baştan inananların oranı küçümsenemez. Oysa bir sosyal demokrat parti için son derece uygun bir muhalefet ortamı vardır. Demokrasi adına yapılacak dtinya kadar iş gündemdedir; enflasyon ve hayat pahalılığı emekçi kitleleri bunaltmıştır; dört yıllık ANAP iktidarı her açıdan son derece yıpranmıştır. Bütün bunlara rağmen SHP bir varlık gösteremiyorsa, o zaman partide kan ve yönetim değişiminden başka çare yoktur! Şunu hiçbir zârrüTn'ğSzden uzak tütrnayalım: Ülkemizde demokrasinin inşa edilebilmesi, yerteşebilmesi için sol, terazinin bir kefesine ağırtığını koymalıdır. Dileyelim, sosyal demokratlar bu noktanın bilincine vakit geçmeden varabilsinler. Politikada özlemlerie gerçekleri birbirine karıştırmaktan özenle kaçınmamız gereken bir döneme girdiğimizi de lütfen unutmayalım. Misır'dan işbirliğini getiştirme isteği ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) 4 günlük bir resmi ziyaret için önceki gün Türkiye'ye gelen Mısır'ın 2 numarası Mareşal Abu Gbazala, iki ülke arasında yapılacak işbirliğinin sadece Silahlı Kuvvetler'le sınırlı kalmaması gerektiğini söyledi. Mısır Başbakan Yardıması ve Savunma ve Askeri Üretim Bakanı Mareşal Abu Ghazala, dün, Milli Savunma Bakanı Zeki Yavuztürk'ii ziyareti sırasında yaptığı açıklamada, Mısır ve Türkiye gibi iki dost ve kardeş ülke arasında her alanda işbiriiğine gidilmesi ve özellikle Ortadoğu konusunda görüş alışverişinde bulunulmasını istedi. Mısır yönetiminde Devlet Başkanı Hiisnii Mübarek'ten sonra en etkin kişi olduğu bildirilen Mareşal Abu Ghazala, ziyaret programında bulunmamasına karşın, dün öğleden sonra Başbakan Turgut Özal'ı ziyaret etti. Mareşal Abu Ghazala ve Başbakan Özal, görüşmenin başlamasından önce basın mensuplan önünde sohbet ettiler. Mısır'ın 2 numarası Başbakan Özal'a "Mısır'a ne zaman geleceksiniz?" sorusunu yöneltince, Başbakan Turgut Özal da, " Aslında ilkbaharda gelecektim. ama araya ameliyatım girdi. Artık eylül ya da ekimde Mısır'ı ziyaret etmeyi planlıyorum" yanıtını verdi. Mısır Başbakan Yardımcısı ve Savunma ve Askeri Üretim Bakanı Mareşal Abu Ghazala, daha sonra Başbakan Özal'a "Mürted'deki F16 tesislerini gezdim, sabip olduğunuz teknolojiyle gurur duyabilirsiniz" dedi. Mareşal Abu Ghazala başkanhğındaki Mısır heyeti ile Başbakan Turgut Özal arasındaki görüşmede, Milli Savunma Bakanı Zeki Yavuztürk, Savunma Sanayii Geliştirme ve Destekleme Fonu Başkanı Vatait Erdem ile Başbakanhk Dışişleri Danışmanları Özden Sanberk ve Cem Duna hazır bulundular. Cumhurbaşkanı Kenan Evren tarafından da kabul edilen Mısır Başbakan Yardımcısı'run Türkiye ziyareti sonunda, Türkiye ile Mısır arasında askeri eğitim işbirliği anlaşması ve harb akademilerinde subaylarm karşılıkh olarak eğitimini öngören bir mutabakai muhtırası imzalanacak. Türkiye ziyareti sırasında yetkililerle askeri eğitim ve savunma sanayii işbirliği konulannda temaslarda bulunan Mareşal Abu Ghazala, Mürted'deki F16 ve Kınkkale'deki Makina Kimya Endüstrisi tesislerinde de incelemeler yapıyor. Başbakan Yardımcısı Ankara'da ANKARA'dan rıuçiN DO«AN kala anayasa gereğı yapılacak değişiklik sırasma rastlatabilir. Ancak, o zaman da "seçime üç ay kala hükümette bir değisiklikten" ANAP iktidan ne kazanır? Başkentteki kulisler hükümete yönelik bu sorularla yüklü. özellikle bypass ameliyaıı sonrasında davranışlarıyla, sözleriyle belli bir tutarsızltğı sergileyen özal, kafasındaki hesaplan da sürekli değiştirme eğiliminde. Bakarsınız, ononiki gün beklemeden değişikliğe gidiverir, bakarsınız ononiki gün bekler hiçbir değişiklik yapmazt Ya da geniş bir parti hükümet temizliğine girişir! Siyasal yasaklann halkoylamasına sunulması sırasında ANAP'ın takmacağı tavır ANAP grubunun dünkü toplantısında milletvekilleri tarafından^ yeniden dile getiriliyor. "Cizli toplantıda" milletvekilleri özal'ı "referandumda biz nasıl bir tavır takmacağız" diye sıkıştırıyor. özal karşılık veriyor: "Sizlerin vicdanlanna bırakıyorum." Olmuyor, milletvekilleri "net bir vantt" istiyor. Özal devam ediyor: "Eğer çok sıkışırsanız, haytrda hayır vardır, dersiniz." Kısaca, sadece "tek bir konuda" belirlilik var "Referunduma hayır" demekte... Gerisinde belirsizlik diz boyu... Ekonomik Zirvetien karar çıkmadı (Bastarafi 1. Sayfada) süre tanıdığım açıklıyor. Belediye seçimlerinde ağır darbe altında ezilen SHP ile DSP hiç de inandırıcı olmayan sözlerle "günü geçiştirmeye" çalışırken, ANAP kendine yeni bir takvim çiziyor. Bu takvim Özal'ın önümüzdeki günlerde partisine ve hükümete yönelik kararlarım, erken seçime dönük nesaplarını, referandum karşısmdaki tavrını yeniden guzler önüne seriyor. Özal'ın takvimi ya da hesabı şöyle özetlenebilir: Başbakan neden ononiki günlük süreden söz ediyor? Ononiki gün nasıl geçecek? Büyük ölçüde Meclis çal'şmalarıyla geçecek. Meclis çahşmalan ononiki gün sürecek. Bu sürede ANAP TBMM'nin gündeminde bulunan çıkartılması gereken yasalarla, "erken seçimde koz olarak kuüanüacak belli tasanlar" üzerinde duracak. "Erken seçimde koz olarak kullanılacak" tasanlar arasında, örneğin 'İlçe olması düşünülen yerlerin bir an önce ilçe ilan edilmesi"ya da örneğin "üniversite kurulması düşünülen yerlerin yine bir an önce ilan edilmesi'" gibi tasanlar var. Partide ve hükümette değişiklik faslı, sözü edilen ononiki gün sonra gündeme gelebilir. "Mustafa 1asar\n istifasınuı kabulü, Hasan Celal Cüzel ile Vehbi DinçerlerHn göreye devam etmeleri" bu ononiki günün sonunda kesinlik kazanabilir. Ancak, Özal kafasında böyle bir hesapyapmış olmasına rağmen, yine de pek belli olmaz. Bu yönde yaptığı açıklamalann daha sonra yine kendisi tarafından yerine getirilmediğini pek çok kez hep birlikte yaşamadık mi? örneğin, Houston'a giderken "Döndükten sonra hükümette ve parti yönetiminde değişiklik yapacağım" diyen Başbakan Özal, aradan nerdeyse altı ay geçmesine rağmen, ne partide ne de hükümette en küçük bir değişiklik gerçekleştirmedi. Dolayısıyla, şu anda kendisine böyle bir takvim yapmış olabilir, bir bakarsmız daha sonra "takdiri ilahi" bir baska biçimde "tecelli etmiş!" Ozal beklemede (Bastarafi 1. Sayfada) parak, onların "egilim ve izlenimlerini" alacak^ Buürada Özal'ın, ANAP Geneİ Sekreteri Mustafa Taşar'ın istifasını kabul etme eğiliminde olduğu, Taşar ile tartışraaya giren Devlet Bakanlan Hasan Celal Gazd ve Vehbi Dinçerkr'in ise görevlerini sürdürecekleri bildirildi. ANAP kaynaklan, bu gelişmeyi doğrularken, Başbakan Turgut özal, parti ve hükümateki değişiklikler konusunda 1012 gün içinde karar veJecegini söyledi. Özal, erken seçim kararı vermek için "henuz zamanı oMugunu" da belinirken, "Erfcen seyim kışın ortasında da olabilir" de•di Başbakan Özal, erken seçim ihtimalınin halen "yürde 50yüzde 50" olduğunu belirttikten sonra, sozlerini ^öyle sürdürdü: "Erken seçim, kışın ortasında da . «labilir. Bugünkii Turkive'de her Jnevsim seçim yapılabilir. Hatırlıyorum. 1977'de aralık ayında mahalli klare seçimleri >apı)dı. Bugün ulaşım ye haberieşme imkânlan çok daha Beri olan Türkhe'de seçim, kış ortasoda da yapılıbiiir. Bunun mabzunı yoktur. Bunu seçimi o taribte yapacağımız manasına söylemiyorum. Amafaeran için bu karar alınabilir. Arkadaşlanmızla, milleoekillerimizle 3035'lik gruplar halinde göriişerek, intibalannı alacağım. Bu görüşmeieri önümüzdeki 1012 giin içinde tamamlayacagım. Parti ile ilgili değişiklik konusunda da bu göriişmelerden sonra karar vereceğim." Özal, bir soru üzerine erken seçim karan almak için zaman olduğunu belirterek, "Karar, eyHil ayında da alınabilir, Meclisi olağanüstü loplanüya çağuınak için miDetvekillerimizden imza loplamıştık'' dedi. Erken seçim kararı vermek için siyasi yasaklarm oylanmasuıı beklemeyecekJerini belirten Özal, erken seçim ile referandum konusunu karıştırmak istemediklerini dile getirdi. Pani ve hükümette değişiklik yapılması zamamni da açıkiamayan özal, "Büyük bir hüküraeı değişikliği olmayacak demiştim. Ama hiç düşünülmeyen zamanlarda da değişiklik yapmıştım" dedi. Özal, ANAP Genel Sekreteri Mustafa Taşar*ın istifası ile hükümet değişikliği konusunda ki kararını da milletvekilleriyle önümüzdeki 1012 gün içerisinde yapacağı görüşmelerden sonra vereceğıni açıkladı. KONGRELER ERTELENDİ ANAP'ta ilçe kongrelerinin başlangıç tarihi Başbakan Turgut Özal'ın talimatıyla enelendi. Ertelemenin Başbakan Özal'ın erken seçim karannı kolaylaştıracağı belirtiliyor. Başbakan Turgut Özal, partisinin dün yapılan grup yönetim kurulu toplantısında, ilçe kongrelerinin başlangıç tarihinin 15 gün ertelenmesi talimatını verdi. Özal'ın talimatı uyannca 15 haziranda başlaması gereken ilçe kongrelerinin başlangıç tarihi 1 temmuz tarihine alındı. Edinilen bilgilere göre özal, kongrelerin ertelenmesinin gerekçesini TBMM'nin yogun çahşması olarak gösterdi. Başbakan Özal, milletvekillerinin ilçe kongrelerine katılraak yerine, Meclis çalışmalarını izlemeleri için bu ertelemeye gerek duyduklannı belirtti. Anayasa Mahkemesi'nin kuruluş yıldönümü kokteylinde Başbakan Turgut Özal ve Erdal Inönü erken seçimi tartıştı. Anayasa Mahkemesi'nin kokteylinde karşılaşan Inönü ve Özal bir süre havadan sudan konuştuiar. Bir soru üzerine Inönü, "Bjz her zaman seçim istiyonız" deyince, Özal atılarak "Yenilen peblivan eüreşe doymaz" dedi. Inönü de Özal'a "Yenilsek de, kazansak da seçim istiyonız" yanıtını verdi. Özal erken seçim konusundaki kararı sorulunca "belli olmaz" dedi. Özal, ana muhalefet partisinin yeni bir seçime kadar SHP olduğunu ve bu seçim sonuçlanna bakılırsa ilk genel seçimde 300 milletvekiliyle iktidar olacaklarıru söyledi. Özal bir soru üzerine "Bu kadar iyi durumdayken, çoğunluk bizdeyken niye erken seçim yapalım biçiminde de dıışünülebilinir" diye konuştu. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Başbakan Turgut Özal, tatil sonrası ilk çalışma gününde ekonomik sorunlan dinledi. Özal başkanlığında dün düzenlenen "Ekonomik Zirve"den somut bir karar çıkmadı. Başbakanhk Konutu'nda dün saat 16.00sularında Özal'ın başkanlığında bir araya gelen ekonominin kurmaylan, Başbakan'a ekonomik gidiş hakkında bilgi verdiler. Toplantıya Başbakan Yardımcısı Kaya Erdem, Maliye ve Gümrük Bakanı Ahmet Kurtcebe Alptemoçin, Hazine Müsteşarı Yavuz Canevi, Merkez Bankası Başkan Vekilı Zekeriya Yıldınm, Hazine Müsteşar Yardımcısı Yener Dinçmen, Merkez Bankası Başkan Yardımcısı Rüşlü Saracoglu ile DPT İküsadi Planlama Başkanı Ali Tigrel katıldılar. Yaklaşık dört saat kadar süren toplantıdan sonra Özal, Anayasa Mahkemesi'nin kuruluş kokteyline katıldı. Başbakan, faizleri koou alan bir soru üzerine "Karar verdim, ama söylemeyecegim" dedi. UGURMUMCU GOZLEM Genelkurmay Org. Uruğ, 2 temmuzda emekli oluyor ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Erken emekliye ayrılan Genelkurmay Başkanı Orgeneral Necdet Ünıg için 2 Temmuz 1987 günü resmi bir tören yapılacak. Orgeneral Üruğ, bu törenle Genelkurmay Başkanlığı görevini, Kara Kuvvetleri. Komutanı Orgeneral Necdet Öztoran'a devredecek. 2 temmuzdaki törene Cumhurbaşkanı Kenan Evren de katıla'cak. Kara Kuvvetleri Komutanlığına Genelkurmay 2. Başkanı Orgeneral Necip Törumtay atanacak. Ordu yüksek kademesindeki öteki değişiklikler ağustos ayında gerçekleşecek. ma rejimi dejpldir. Demokrarinin di(Bastarafi 1. Sayfada) ger bir özeOigi de uzlasmı rejimi oltakjp edecciiaden ve sonuçta anaya masıdır. Pariameatoda Iküdar vt sanın, toplamnn temel kurumlannı, muhalefet partfleri araandaki yapıtemel hnkuki ilkelerini bclbieyen a tartışmalar ne kadar gerekü ise bu özetUgini kaybedecegindeo dddi bi larttşmalar sonunda bir uzlasmaya çinde endişe duyulması tnlayısla vanlması da o kadar gereklkür. Parkarşılanmalıdır." lamentodan çıkan bir kanunun sadeTBMM'de yasa yapüırken, iktidar ce iktidar partisİDe mensup milletvela muhalefet aras.nda uzlaşmaya va killerinin oylan ile degü, aynı aunannlamamasından ve iptal davalannın da degişen oranlarda da olsa muhayoğunlaşmasından da yakınan Or lefet partilerine mensup miUetvekillerince de desteklenip kabul edildihan Onar, şöyle devam etti: "Demokrasi sadece düşünce ve gini görmek, ülkemizde milli bir Inanç özgüriüğüne dayalı bir tartış özlem haiioe gelmiştir." Anayasa değişiklikleri özal'ın hesaplan arasında ubir baska zamanlama" daha var. Eğer, erken seçime giderse, hükümette Adalet, Ulaştırma ve tçişleri Bakanları anayasa gereği değişiyor. Özal şimdi partide ve hükümette yapacağı herhangi bir değişiklikle "rahatsızhk yaratmak istemeyebiUr." Hükümetteki değişikliği seçimlere üç ay Milli Piyaneo dün çekildi Milli Piyango'nun dün Ankara'da yapılan çekilişinde ikramiye kazanan numaralar şöyle: 200 MİLYON 063955 50 MİLYON 956232 30 MİLYON 874975 20 MİLYON 358162 10 MİLYON 740787 8 MİLYON 187502 6 MİLYON 475991 4 MİLYON 199924 2 MİLYON 623757 881654 1 MİLYON 095923 176489 308227 771934 500 BİN 113561 127393 129676 574061 587151 611028 652623 659242 733017 820599 835641 887708 400 BİN 055846 098651 172609 287590 323096 341120 392557 423608 507604 642925 658230 692104 732828 773382 829717 069324 132833 336129 414606 548797 721865 815478 092271 161249 393297 438094 635579 743008 906236 957814 960430 D a l a n ve Türk bilim adamlannın dünyadaki koruma yöntemleri ve çahşmalan hakkında dialar eşliginde sunduklan bildirilerden sonra alkışlarını esirgemeyen belediye başkanlarımn yeni tasan ile ilgili görüşleri önceki alkışlarına yaraşır nitelikte değildi. Son günlerin turistik yatınmlannın ağırlığı altındaki Akdeniz ve Ege belediyeleri, üzerlerindeki SİT engelinden yeni tasan sayesinde daha rahat kurtulabileceklerini ima ederlerken, Orta Anadolu ve diğer bölgelerin belediye başkanları bddelenndeki SİT ve eski eserler için daha duyarlı tavırlan ile dikkati çekiyorlardı. Koruma bildirilerinden pek hoşnut kalmamış görüntüsü veren Kastamonu Belediye Başkanı Ali Köse, kürsüden, "SİT alanı içinde kalan ytrlerde imar planı yapmamız için kamu yaranna talepler oluyor. Bu talepler Yüksek kunıla geldifinde 'koruma planı yapın' deniyor. Kime yaptıracagım. Ben özellikle seçmenin Lstediğini yapmak zonındayım. Benim için önce otopark gelir. SİT alanı kent merkezinde olduğu için otopark gerekiyor. SİT alanının ortasında bir boşluk \wr, burayı otopark yapmak için imar planı değişikliği yaptık, kamulaştırdık. Mülk sahipleri hemen idare mabkemesinden yurutmeyi durdurma karan aldılar. Yeni tasan ile özellikle mahalli koruma kurullan dosya sayısını azaltacak, bu işler daha çabuk hailedilebilecek" diyordu. tzmir Belediye Başkanı Burhan Özfafura da "SİT'ten yakınarak gerçekten SİT bazı çalışmalanmızı aksatıyor. Türkiye maaksef yıkarak güzelleşiyor. Zaten birçuk eser eski, ama eserdegU. Pislik. mezbelelik yuvası. Yeni yerei koruma kunıllan olumlu. Ama kurul başkanı vali olmalı, çünkü hükümeti vali temsil ediyor" şeklinde konuşuyordu. Kapadokya bölgesindeki Avanos Belediye Başkanı ise gerçekçi bir yaklaşımla yeni yasa değişikliğinin altında n kalkamayacaklarını şu sözlerle dile getiriyordu: "10 bin nüfuslu ilçemde kadrosu 8. derece olduğu için imar müdürlüğümü bir inşaat kalfası yünıtüyor. Türkiye'de SİT planlannı yapacak kaç kişi var? Uygulama planlannı ki. me yaplıracağız? Bizim mütevazi bulçemiz buna yeter mi? Bu tip koruma projderi mutlaka bakanugm demanlannca yapılmalıdır." Çatalca Belediye Başkanı ise koruma amaçlı SİT planlannı hazırlayıp, Yüksek Kurul'da onaylattıklannı belirterek ilginç bir açıklamada bulunuyordu: "Ne yazık ki SlT alanında evi bulunan yurttaşlara koruma planımn tamamlandığını ve istediklerinde buna göre imar durumu isteyebUeceklerini bildirmemize karşın anlatamadık. Onlarsa hâlâ SİT kalkacak biz de ona göre ev yapacağız' diye düşünüyorlar. Lütfen onlara siz anlatın..." Yeni değişiklik tasansının, neden akademisyenlere sorulmadan bürokV ratlarca hazırlandığı sorusunu, toplantıdan çok sonra otelde kaldığı odada açıklayan Kültür ve Turizm Bakanı Mesut Yılmaz, "2863 sayılı yasa değişikliğini kapalı devre yapmak lazım, yoksa kamuoyuna yayarsanız, Tarlabaşı'na döner" şeklinde konuşuyordu. Seminere katılan belediye başkanlannın SİT alanlan ve eski eserler koruması konusunda fazla titiz olmadıklan izlenimi uyandırdığını belirttiğimizde ise Mesut Yılmaz, tasannın belediye başkanlanndan da son ana kadar neden saklandıgını samimi olarak itiraf ediyor ve yeni yasanın riskini ortaya koyuyordu. Nüfus cüzdanımı kaybettim. HükümsUzdür. SELİM AKYILDIZ 485705 333241 619890 774743 192264 391330 620731 695522 964644 093824 179479 399825 484056 701128 763673 932198 300 BİN 053180 114465 230246 400575 543944 721728 794791 (Bastarafi 1. Sayfada) Kurullan'nın akademisyen üyeleri, "yeni tasannın son ana kadar ken200 BİN dilerinden saklandıgını" belirttiler. 046922 053398 143296 161620 Bilim adamlan ve uzmanlar "çok 182090 201651 239829 248882 yanlış bir karar aljndığını" söyledi259523 281392 297181 340533 ler. Kültür ve Turizm Bakanı Mesut 386809 392085 398064 441158 Yılmaz da "2863 sayılı yasa degişik461648 475786 481378 495001 liğini kapalı devre yapmak lazım, 504304 510374 569645 583345 yoksa kamuoyuna yayarsanız Tarla586051 631824 697818 72482.7 başı'na döner" şeklinde konuştu. 731582 732231 734857 737582 Kültür ve Turizm Bakanlığı Müze753702 780581 788877 838512 ler ve Eski Eserler Genel Müdürlü868277 924615 944127 990410 ğü tarafından Uludağ'da düzenlenen "Eski Kent Dokulanmn Planianmaa 100 BİN ve Korunması" konulu seminer, kent 000745 034166 037011 042051 koruması konusunda bilgi vermek 072411 114550 151416 182136 yanında, özellikle 2863 sayılı yasada183217 202448 206578 208465 ki değişikliğinin başkanlara tanıtıl255777 276336 285050 292422 ması amacını taşıyondu. Çağnlı olan 297300 298866 320095 376152 120 belediye başkanmdan 13 il ve 46 386568 428102 441233 441252 ilçe ve beldenin toplam 59 belediye 448082 452964 453192 526464 başkanı Uludağ Grant Yazıcı Oteli'n605220 616331 633781 639147 deki 2 günlük seminerde 4 saat süre 652034 713729 714505 722127 ile yasa değişikliğini tartışırken, de732251 747061 759790 770757 ğişik özellikleri taşıyan yörelerin baş791621 813753 868889 910437 kanlannın tasan ve eski eserlere yaklaşımları ilginçti. 913000 914067 943053 957289 Sempozyuma şu anda işbaşında 983494 996418 olan Yüksek Kurul ve Bölge Kurul50 BİN lan'nın akademisyen üyelerinden sa00428 0344906038 09430 12513 dece Prof. Dr. GÖDÜI Tankut katılır23801 25953 36367 37751 43036 ken, Prof. Tanknl, 1 yıldan beri üze43843 46762 53797 53992 59537 rinde çalışılan tasanyı henüz göreme59862 60723 70268 72707 73901 menin saşkınlığını yaşıyordu. Tankut, 76367 76870 77027 79776 83079 toplantı öncesi dağıtüan yeni değişik83766 87215 88568 89204 90192 lik tasarısını belediye başkanları ile birlikte okuyabildi. 91018 98548 22 Mayıs 1987 tarihinde TBMM'ye 20 BİN 1213 1842 1903 2902 3406 4403 gönderilen ve dün TBMM'nin ilgili 4853 5034 5590 6163 6522 6652 komisyonuna havale edilen değişiklik tasansı üzerinde, belediye başkan7070 7407 7866 7942 larının önerileri doğrultusunda bazı 6 BİN değişiklikler yapılabileceğinin Bakan 000 027 035 224 300 436 447 939 "Mesut Yılmaz tarafından açıkianma4 BİN sı, belediye başkanlarının "Neden bu kadar geç kaidınız" şekündeki yakın07 47 69 99 malarına yol açıyordu. AMORTİ Yasa tartışmasından önce Italyan 0 ve 8 (Bastarafi 1. Sayfada) "Devlet" sözcüğü son zamanlarda iyice moda oldu. Devlet töreni. Devlet sanatçısı. 12 Eylül ile birlikte bir de "devlet yazarlığı" çıktı. Kendilerini "devletin sözcüsü" sayan yazarçizer takımını görmüyor muyuz? Bunlara da tıpkı "devlet sanatçılığı" gibi "devlet yazan" unvanı verilmelidir. Bu konuda geç kalındı bile. Devlet aşağı, devlet yukarı. Menderes, Zorlu ve Polatkan için de "devlet töreni" istenmiyor mu? Ne demek "devlet töreni?" "Askeri ve mülki erkân"m bu protokol gereğince katılacakları cenaze töreni demek. Eski cumhurbaşkanlarından Celal Bayar, böyle bir "devlet töreni" ile gömülmüştür. Bayar, 1960 ihtilalinde Kara Harp Okulu öğrencilerinin katıldıkları bir ihtilal ile devrilmiş; ölümünde düzenlenen "devlet töreni"nde ise Kara Harp Okulu öğrencileri nöbet tutmuşlardı. "Deylet" boylece, Bayar'dan "özür" dilemişti. Devlet, nasıl özür dileyecekti başka? Menderes, Zorlu ve Polatkan için böyle bir "devlet törenr düzenlenecek mi? Bu olasılık gün geçtikçe azalıyor. Sayın Başbakan 't^evlet töreni" yerine "millet töreni" düzenlemeyi düsünüyor. Nasıl iş o? "Devletiyie milletiyle bölünmezlik" ilkesine aykın olmaz rnı bu tören? Devlet "Hayır, ben bu cenazede bulunmam" diyecek, "millet" cenazeye katılacak. Bayar'a "devlet töreni" düzenleyip, bu töreni Menderes1 ten, Zoıiu'dan, Polatkan'dan esirgemenin anlamı ne? Evet ne? Yassıada kararlan geçersiz sayılacaksa kimsenin böyle bir yetkisi yok ya o ayrı sorun o zaman "infaz edilen idam kararlan" ile "edilmeyen karariar" arasında niçin böyle bir ayrım yapılıyor? Sayın Başbakan'ın Menderes, Zorlu ve Polatkan için "devlet töreni" düzenletmeye gücü yetmiyorsa, o zaman, bu güç neye yetmektedir? Bir reklam vardı, anımsayacaksınız: Ceket uymazsa pantolon verelim. Özal'ın ki de öyle işte. "Devlet töreni" olmazsa, bir "teselli mükâfatı" olarak "millet töreni". O da ne demek oluyorsa? Eski İstanbul Emniyet Müdürü Şükrü Balcı'nın oğlunun düğününe "askeri ve mulki erkân" katılmış. Ben Balcı'nın hakkında açılan soruşturma nedeniyle Amerika'dan İstanbul Atatürk Havaaianı'na gelişini gördüm. Bir rastlantı, o gün uçakla Ankara'dan İstanbul'a geliyordum. Karşılama tam bir "devlet töreni" gibiydi. Balcı'nın düğünü de işte böyle 'Wev/ef düğünü" olmuş. Genç evlileri kutlarız. Bu "devlet törenr iyi de, Şükrü Balcı hakkındaki soruşturma aklanma kararı ile sonuçlandığına göre, niçin bir göreve atanmıyor? Biz gazetecilerin kulaklan deliktir Haber kaynaklanmız da eh fena sayılmazl. Balcı'nın Çankırı Valiliği'ne atanmasını içeren kararname Devlet Bakanı Hasan Celal Güzel tarafından nedense imzalanmadı. Bizlere ulaşan haber bu. Sonra da TaşarGüzel fırtınası esiverdi. Balcı'nın oğlunun düğününe "askeri ve mülki erkân" katılıyor, ancak Balcı'nın kararnamesi bir türlü imzadan çıkmıyor. Allah Allah; Allah Allah. Bunca yıldır bu işlerin içindeyim, bu "devlet bilmecesi"ne aklım eriyorsa 'temp" olayım!. haziran yayınevi DİRENtŞ, ÖLÜM VE YAŞAM İBRAHİM ERDOĞAN Devrimci Sol davası samklanndan, ölüm orucu direnişçisi tbrahim ERDOĞAN'm kaleminden... ÇIKIYOR