22 Mayıs 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
10 MART 1987 HABERLER CUMHURİYET/7 Ecevit döndü stanbul (a.a.) Geçen / hafta ölen Norveç Dışişleri Bakanı Knut Fregdonland'm cenaze törenine katürnak üzere Oslo 'ya giden eski başbakanlardan Bülent Ecevit, dün uçakla yurda döndü. Bülent Ecevit, Atatürk Havalimanı'nda gazetecilerle görüşürken, ölen Norveç Dışişleri Bakanı Fregdonland'm gerçek bir Türk dostu olduğunu ve kendilerinin hükümette bulundukian dönemde özellikle ekonomik ilişkilerde, Türkiye'ye yardıma olduğunu kaydetti. ANAP'ta barış yok Büyük kongrenin yaklaşması ile birlikte parti içi çekişmenin hızlandığı ANAP'ta birbirine küskün olan parti yöneticileri arasındaki çekişmeyi özal'ın Houston'da geçirdiği bypass ameliyatı bile durduramadı. CANAN GEDİK ANKARA Basbakan Turgut Özal'ın ameliyatı ile birlikte, iktidar grubunda, birlik ve bütünlük içerisinde olma kararı almmasına karşın, uzun süredir küskünlükleri devam eden ANAP'lıları barıştırmak mümkün olamadı. Bakanlar, milletvekilleri ve parti üst yönetimindeki çelişkiler, Özal'ın yokluğunda sadece perde gerisine itildi. Basbakan Turgut Özal'ın yurda dönüşünden sonra, Bakanlar Kurulu, grup ve parti yönetiminde değişiklik beklentisi ve ANAP"ın ikinci olağan büyük kongresinin yaklaşması, iktidar grubundaki çelişkileri yeniden hızlandırdı. ANAP grubunun yarıya yakın bölümünün bakanlar ve parti yöneticileri ile küskün oldukları belirlendi. Bazı milletvekilleri, bu kırgınlıklarını Meclis kulislerinde açıkça ifade ederlerken, aynı ildeki ANAP'lı milletvekilleri ve parti yöneticileri arasındaki çekişmeler de üst yönetime kadar yansıtılmaya başlandı. Bakanlar arasında Sanayi ve Ticaret Bakanı Cahit Aral, ANAP üst yönetiminde de Genel Başkan yardımcılarından Mehmet Keçeciler, grubun şimşeklerini üzerlerinde toplamaya devam ediyorlar. Aral'dan sonra, Sağlık ve Sosyal Yardım Bakanı Mustafa Kalemli, Devlet Bakanları Vehbi Dinçerler ve Mustafa Tınaz Titiz, çeşitli eğilimlerin hedefleri olma niteliklerini siirdürüyorlar. ANAP Genel Başkan yardımcılarından Mehmet Keçeciler, milletvekilleri ile partililerin en çok eleştirilerine hedef olan yönetici olarak dikkati çekiyor. ANAP içinde kırgınhkları süren grupların başında, ANAP'a sonradan katılan MDP kökenli 50 kadar milletvekili geliyor. Bu grup içerisinde çok azı ANAP grubu ile kaynaşmayı sağlarken, MDP kökenli ANAP'lılann kulislerde ANAP milletvekillerinden ayrı oturmalan, daha çok kendi aralarında beraberliklerini sürdürmeien dikkati çekiyor. ANAP'ta küskünlüklerini sürdürenler şöyle sıralanıyor: Mehmet KeçecilerBedrettin Dalan: Parti içerisinde liberal eğilimin temsilcisi olarak tanınan Dalan, ara seçimden sonra Keçeciler'e sert eleştiriler yönelterek, Keçeciler'i partiye dinci bir görünüm vermekle suçlamış, Özal'a "ya ben ya o" diyerek, Keçeciler'in görevden alınmasım istemişti. Mehmet KececilerMustafa Taşar: ANAP Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Keçeciler, Genel Sekreter Mustafa Taşar ile parti kurulduğundan bu yana iki ayrı eğilimin temsilcisi olarak çekişiyorlar. Taşar, Keçeciler'i teşkilatta yaptığı bazı düzenlemeler nedeniyle eleştiriyor. ANAP kongresi sırasında Keçeciler'in, hareketçi eğilimdeki Mustafa Taşar ve arkadaşlarımn karşısında çalışması ve ayrı liste hazırlıkları içinde yer alması, iki ANAP yöneticisinin aralarının daha da açılmasına neden oldu. Mehmet KeçecilerHaydar Özalp: ANAP'ın liberal eğilimdeki Grup Başkan Vekili Haydar Özalp de Bedrettin Dalan gibi, Keçeciler'i "partiyi dinci eğilime kaydırmak"la suçladı. Mehmet KeçecilerHalil Şıvgın: ANAP'ın eski Genel Başkan yardımcılarından Halil Şıvgın ile Genel Sekreter Mustafa İaşarın küskünlükleri de ilk kongreden bu yana devam ediyor. Şıvgın, görevden alındıktan sonra aynı eğilimdeki Mustafa Taşar'ı, "kendisine sahip çıkmamakla" suçlamış, sonra da Genel Sekreter Taşar'ın yetersiz kaldığını kulislerde anlatarak muhalefeti başlatmıştı. Halil Şıvgın'ın bu eleştirileri, Mustafa Taşar'ın yardımcılan Alpaslan Pehlivanlı ile Rüştü Yücelen ile de aratarında kırgınlık doğmasına neden olmuştu. Bülent AkarcalıŞükrü Yiiriir Şükrü Yürür'ün basından sorumlu Genel Başkan Yardımcılığı'na getirilmesi ve ANAP'ın yayın organı Petek Gazetesi'nin sorumluluğunu üstlenmesi, Bülent Akarcah'yı küstürdü. Şükrü Yürür'ün Özal'ın ameliyatı sırasında basın toplantısı furyası başlatması da ANAP yönetimince hoş karşılanmadı. Veysel AtasoyVehbi Dinçerler: tki ayrı eğilimin temsilcisi durumunda olan Dinçerler ve Atasoy da birbirlerine küskünlükleri süren ANAP'lılardan. Atasoy, Dinçerler ile karşılaşmamaya özen gösteriyor. Çok zorunlu durumlarda ise konuşmamayı yeğliyor. Mustafa TaşarVehbi Dinçerler: Harekeıçi eğilimin temsilcilerinden Mustafa Taşar, dinci eğilimdeki Vehbi Dinçerler ile aynı ilin milletvekili olmalarına rağmen anlaşamıyorlar. Dinçerler ile Taşar çatışması son günlerde öylesine arttı ki, Dinçerler, 1988 genel seçimlerinde Gaziantep dışında bir ilden adaylığını koymayı düşünüyor. Mustafa KalemliAhmet Ekiei ve Mustafa Ener: Sağlık ve Sosyal Yardım Bakanı Mustafa Kalemli de seçildiği ilin milletvekilleri ile cekişmede. Kütahya miHeivekilleri M. Uğur Ener ile Ahmet Ekici, Kalemli'nin il ve ilçe yönetimlerine karışmasını eleştiriyorlar, bakanın kongrelere müdahalesini ise ANAP Genel Merkezi'ne şikâyet ediyorlar. Parti yönetiminde küskün kanatlar arasında çekişme sürüyor DlfYDUK/GORDUK Y4LÇIi\ PEKŞEİV Paket Postanesi'nde neler oluyor? "Paket Postanesi'nde../' başlıklı ve "mevzuat hazretleri"nin ne durumda olduğuna dair yazıma Posta Gümrük Müduru Ruhi Bayazıt bir açıklama gönderdi. En yetkili ağızdan, Paket Postanesi'nde neler olduğunu bir kez daha görelim: "18.2.1987 günkü Cumhuriyet gazetesinin 9. sahifesinde köşe yazarı Yalçın Pekşen'in Duyduk/Gbrdük köşesinde, "Paket Postanesi'nde..." başlığı ile kaleme alınan yazı müdürlüğümce incelenmiştir. Yazıda; "Yurtdışından adresinize bir paket gönderilmişse ne yaparsınız?" şeklinde bir soru soruluyor ve sayın yazar basından geçtiğini varsaydığı olaylan anlatmaktadır. Konunun gümrüğümüzü ilgilendiren bölümlerini aynen arzediyorum. Yazının 1,2, 3,4 nolu paragraflarında 'haber kâğıdı" üzerinde adres olmadığı, müracaat memurunun ilgili servısı gösterdiği, iki mühür iki imza ve bir numara ile birlikte sizi veznedara gönderir... denilmektedir. Haber kâğıdı, Tebligat Kanunu ve izahnamesi'ne göre tanzim edilmektedir. Matbu örnekte adres bulunmamaktadır. Müracaat memurunun ilgili memura veya servise göndermesinden tabii bir şey olamayacağı açıktır. İki mühür iki imza meselesi yanlış bilgiye dayanmaktadır. Tahakkuk kâğıtlarının tescili kanun emridir. Üzerinde mühür, numara ve imza bulunur, ancak bunlar müracaattan önce tescil memurlarınca hazırlanmaktadır. Mükellef, onların hazırlandığını görmemektedir. Müdürün veya müdür muavinlerinin son olarak yapılan işlemi vezneye havale etmeleri yönetmelik emridir. Aldığımız tedbirlerle muameleler asgariye indirilmiş, yurtdışından gelen koliler kanun ve yönetmeliğimize uygun olarak geimiş ise, ışlemlen üç beş dakikada bitirilmektedir. Sayın yazarınızın belirttiği gibi kırtasiye, bürokrasi yok hizmet var. 23 kadro ile günde 500600 kolinin giriş, 700 civarında kolinin de çıkış yaptığını söyledığimizde, herhalde konu daha iyi anlaşılır Aksi halde bu kadar koiinin işleminin bitmesi mümkün değildir. Yazanmıza yanlış bilgi verilmiştir. Teslim kâğıdı verilmesi işlemin bittiğini göstermektedir, takip eden vatandaşımız ambardan "teslim kâğıdı" ile kimliğini ibraz ederek kolisini almaktadır. Yazarımızın yazılarında bahsedildiği gibi işi bitmiş paketi kimse açamaz, ticari olmayan hiçbir paket bekletilmemekte vatandaşlarımıza azami kolaylık gösterilmektedir. Durumu takdirlerinize arzediyorum." nkara (a.a.) kamuoyunda "hülle partisi" diye bilinen eski Halk Partisi davasmda partinin avukatı Hasan Bıyıklı, Anayasa Mahkemesi Başkanlığı'na Vezirköphi'den gönderdiği telgrafta, esas hakkındaki Başsavcılık mütalaasına ilişkin görüşlerini verebilmeleri için süre istedi. Hülle partisi davası Cemal Nadir hakkında 27 şubatta bu köşede Cemal Nadir'in 40. ölüm yıldönümü içinTFfTnin hazırladığı anma programının öyküsü yayımlanmıştı. Selma Emiroğlunun iddiaları üzerine TV prodüktörlerinden Sunar Kural'ın açıklaması aynen şöyle: "Geçenlerde sütununuzda şahsımı kullanarak TRT'ye yönelen bazı eleştiriler yayımlandı. Yazımzda, Cemal Nadir Güler'i anma programında Selma Emiroğlu'nu Almanya1 dan çağırdığımı ve programda kendisine yer verilmediğini öne sürüyorsunuz. Böylelikle bir programda gerekli araştırma yapmadığımı ve ciddi olmadığımı kastediyorsunuz Oysa bana yönlendirdiğiniz suçlamaya neden olan davranışın aynısını kendiniz de göstermeyip, bana danışsaydınız işin aslının böyle olmadığını fark edebilirdiniz. Eleştirdiğiniz TRT içinde oldukça profesyonel çalışan ve bana verilen programları herkese danışarak ve en iyi şekilde hazırlamaya çalışmaktayım. Hakkımda yazı yazan kişiden aynı profesyonel tutumu beklemek en doğal hakkımdır Program için Cemal Nadir1 in kızı Gönül Tunaman aracılığı ile Selma Emiroğlu'na haber gönderdiğim doğrudur. Ancak sizin farkında olmadığınız ve araştırmadığınız Selma Emiroğlu'ndan bana gelen yanıttır. Selma Emiroğlu bana şu tarihte Türkiye'ye geleceğini söyledi. Ve ben Ankara'dan bir hafta kamera alarak İstanbul'a geldim ve bekledim. Emiroğlu söz verdiği tarihde gelmedi. Sonra bana haber yollayarak bir ay sonra geleceğini bildirdi. Yine Ankara'dan kamera asistanı, sesçi ve ışıkçı arkadaşlarımla gelerek Sayın Emiroğlu'nu kendisinin belirttiği tarihte bekledim. Yine gelmedi. Ben programımı onsuz çekerek montajını tamamladım ve yayına teslim ettim. Bütün bu işler bittikten sonra Emiroğlu gelerek hazır olduğunu söyledi. İş işten geçmişti ve bunu kendisine bildirdim. Fark edemeyeceğiniz gibi bir televizyon programının çok aşamaları vardır ve daktiloya kâğıt takarak masa başında gerçekleşmez. Bir gazeteci olarak bu programda, Cumhuriyet'in sahibi ve başyazarı Nadir Nadi'nin ve birinci sayfa karikatüristiniz Ali Ulvi'nin yer aldığını tark bile edemediniz. Bana yönlendirdiğiniz suçlamayı kendiniz gerçekleştirerek hiçbir araştırmaya gerek duymadan masa başında, kulaktan dolma yazınızı yazıverdiniz." DYP'den suç duyurusu A nkara (Cumhuriyet /~X Bürosu) DYP, Basbakan Turgut Özal'ın ABD'den uydu araalığıyla katıldığı Bakanlar Kurulu toplantısınm TV'den yayımlanması ile ilgili olarak Cumhuriyet Savcılığı 'na suç duyurusunda bulunacak. Partili hukukçular tarafmdan hazırlanan suç duyurusunda, teleşov yayını ile televizyonda ikinci kez lcraatm tçinden programı yapıldığı, TRT'nin propagandaya alet edildiği görüşü yer alıyor. SHP'nin SEIAatağı Cüneyt Canver'in SEİA ile ilgili genel görüşme önergesi Meclise veriliyor. SHP, Güneydoğu olaylan ile ilgili genel görüşme açılması için Danışma Meclisi'ni bugün toplantıya çağmyor. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) SHP, 19 martta ABD'de imza edilecek olan Savunma ve Ekonomik îşbirliği Anlasması(SEtA)'mn bir genel görüşme önergesi ile Mecliste tartışıîmasını isteyecek. SHP grubu, aynca Güneydoğu olaylan ile ilgili olarak ttta partilerin katıhraıyla bir genel görüşme açılması için Danışma Kuruîu'nu bugün toplantıya çagırıyor. özal iktidannda zenginleşen birtakım kimselerin iktidar çevreleri ile ilişkilerinin araştınlması amacıyla hazırlanan Meclis araştırması önergesi de grup tarafmdan TBMM'ye sunulacak. SHP Grup Başkan vekilieri CahH Tutum ve Seyfi Oktay, dün aksam üzeri TBMM'de düzenledikleri basın toplantısında grup yönetim kurulunda ahnan kararlan açjkladüar. Cahit Tutum, grup yönetim kurulunun hayat standardı esasına göre vergilencürmeyi getiren yasa önerisi ile il vc ilçe trafık komisyonlannda Şoförler ve Otomobikiler Federasyonlan temsilcilerinin de bulunmalanna ilişkin yasa önerisinin TBMM Baskanlıgı'na sunulmasınm kararlaştırüdtgım söyledi. Hapishanelerm durumlarmı incelemek üzere kurulacak komisyona 2 üye seçiminin de bugünkü grup toplantısında yapılacağmı anlatan Tutum, Cumhurbaşkanı'nca veto edilen, ancak Meclisin aynen benimsediği yasanın seçimlerde paralı propagandayı öngören maddesi ile bazt maddelerinin iptali için Anayasa Mahkemesi'ne başvuru konusunda bugün gruptaa yctki tsteneceğjrü bildirdi, SHP Grup Başkan Vekili Seyfi Oktay ise, Güneydoğu'daki olaylann yıllardır çözümİenemediğini belirterek, bu ulusal sorunun Mecliste görüşülmes' ve almacak ötuemierin birlikte saptanması amacıyla tüm partüerin katılacağı bir genel görüşme açılması için bugün Danışma Kuruîu'nu toplantıya çağıracaklarını anlattı. Bu konuda 5 kişilik bir komisyon oluşturduklannı belirten Oktay, bu komisyonun ön hazırlık yapacağmı söyledi. Cöneyt Canver'in verdiği ve grup yönetim kurulunda "flke" oiarak benimsenen genel görüşme önergesinde, Savunma ve Ekonomik tşbirliği Aıılaşması'nm (SEÎA) Türkiye aleyhinde birçok hükümter içerdiği savunuldu ve Reagan yönetimi, sona erinceye kadar imzalanmamasmı istedi. Canver, "Türkiy* ncura giunektedir. Bunun önteomesi için anlaşma inızalanmadan önce mutlaka Mecliste ete almmaiıdır" dedi. Milli Piyango dün çekildi Milli Piyango'nun dün Ankara'da yapılan 9 Mart çekilişinde ikramiye kazanan numaralar: 100 Milyon: 153328 50 Milyon: 237740 30 Milyon: 392884 20 Milyon: 178961 10 Milyon: 830214 8 Milyon: 465516 6 Milyon: 979945 4 Milyon: 378021 690734 2 Milyon: 183918 407608 716614 927882 951575 1 Milyon: 018969 151429 252457 326532 335126 336255 462630 766830 798902 957811 500 Bin: 306459 407384 446877 474367 498957 551530 590310 622923 629532 644393 648561 670881 675468 726053 741276 796221 834072 870736 886609 912067 400 Bin: 007940 053107 105604 156679 248701 257129 348512 421693 446025 489949 515562 581152 593703 594848 603452 647775 737546 760526 781919 783557 820454 832142 970313 978020 993578 300 Bin: 018023 032975 073765 101113 1357% 185844 198336 293324 384686 391433 424607 434990 438862 456800 486190 520533 556540 569537 575136 617382 638436 674999 691140 694119 707843 742923 752392 781127 888928 898333 915005 932200 957038 962171 990525 200 Bin: 020874 057092 081041 098860 118272 137509 186338 189722 203426 235225 239020 246299 290206 297327 385996 442350 454501 472354 476857 482931 492331 522256 537269 560043 663921 6 9 9 5 % 699750 722664 739423 769290 771419 775823 783251 788737 858311 867061 906075 907316 912147 930121 956910 %3323 982257 993726 997066 100 Bin: 018504 019863 033364 126876 142705 147097 157005 163940 171834 179282 181052 198863 223362 230344 251695 266032 266093 267034 294608 356255 386491 401147 435850 438906 459553 471045 475362 485709 486959 487500 527598 533684 536521 543807 562485 572492 603440 647947 672866 679270 686656 687668 695991 738270 758778 765373 787139 795646 814288 817319 829605 837124 862533 900010 916468 927316 935695 967680 978701 997692 50 Bin (Son 5 Rakamı): 05692 07301 1 0 1 % 10642 11192 12251 14797 19369 24796 24797 29883 31267 36730 37100 3 7 % 6 39047 39102 42087 43856 45565 62758 67189 67430 81035 81192 84221 85529 86443 88284 88817 90377 98119 20 Bin (Son 4 Rakamı): 1704 2204 2311 2408 2886 3345 3593 3900 4227 4353 4943 5071 5471 6992 7593 8631 6 Bin (Son 3 Rakamı): 022 238 398 526 530 578 915 947 4 Bin (Son 2 Rakamı): 04 19 21 80 Amorti: 3 6 MÇP'de opemsyon ANKARA TVSI Yaklaşık öO kişinin çalıştığı, bir yılda 3 bin 500 ameliyat, 10 bine yakın doğum gerçekleştirilen Konya Doğum ve Çocuk Bakımevi'ne mescit açılmış. Problemli çocuklar için servisi bulunmayan, buna karşılık 15 metre yakınında Kemal Önsun Camii bulunan bu kuruluşta mescit açılması yorumlara neden oldu. Bazıları, bu yoğun başvuruları zamanında cevap verebilmek için personelin camiye gidip gelerek vakit kaybetmesini önlemeye yönelik bir tasarruf derken, bazıları da daha çok odaya ihtiyaç duyulduğunu söyledikleri doğumevi için "şimşir tarak" tanımının geçtiği atasözünü anımsatmakla yetiniyorlar. Doğumevi Başhekimi Dr. Zeki Sayman'a biz sadece yorumları aktarıyoruz. İlgisine ve bilgisine. Baykalcıların ve sol grubun umudu İnönü'de SHP'de önsöz kavgası HAKKI ERDEM ANKARA SHP MKYK'de programa önsöz yazılması için başlayan tanışraalar, Genel Başkan Erdal İnönü'nün bu işi yüklenmesi ile kesildi. Önsöz konusunda geçen hafta MKYK'de uzun lanışmalara giren genel merkezdeki "sol grup" ile "Deniz Baykal'a yakın olanlar" şimdi İnönü'nün hazırlayacağı önsöz metnini bekliyorlar. "Dcmokratik, uretken yeni bir Türkiye için temel ilkeler" başhğını taşıyan 6 sayfalık metnin görüşüldüğü MKYK toplantısında yer yer ilginç görüşler ortaya atıldı. Bugüne dek alışılagelenin dışında geçen MKYK toplantısında, Tevfik Çavdar, Ismail Cem. Yakup Kepenek ve Mustafa Gündeşlioğlu tarafmdan hazırlanan öneriye Baykal'a yakın olarak bilinen MKYK uyeleri karşı çıkarken, "sol grup"da yer alan MKYK üyeleri savundular. Önsöz önerisi tarlışılırken MKYK'de şu görüşler dile getirildi: Turgut AtaUy: Öneride yanhşlıklar, noksanhklar var. Örneğin halk kitlelerinin siyasal denetimi ve yönlendirilmesine açılacak kilit sektörlerden amaç hangileridir, belli değil. Halil Akyiiz: Bu metin önsöz niFikret Ünlü: Bu önerge öğrenci ve gençlik derneklerinde kongre öncesi secim için yayımlanan bildirilere benziyor. Siyaset maceraları sözü ile eski siyasetçilere hücum ediliyor. 12 Eylül yönetiminin siyasiler için söylediği sözler paylaşılıyor. Metin sosyalist ve komünist ilkelere göre hazırlanmış. Ayrıça sermayeye şirin görünmek için de bölümler eklenmiş. Ne olduğu belli değil. Emeğin kitle partisi olmaz. Ya emek partisi olur ya da kitle partisi olur. Aydın Güven Gürkan: Metin genelde iyi hazırlanmış olmasına karşın, sakıncalı yönleri var. Örnegin sosyal demokrasinın sınınnı iyi lanımlamak gerekir. Biz Batı dünyasını reddetmiyoruz, onun içinde yer almak istiyoruz. Bu nedenle metinde yer alan "Türkiye, Kurtuluş Savaşı öncesinde olduğu gibi yeniden emperyalizmiıı kıskacı içine alınmakladır. Ekonomik ve politik bagımsızlığını yitirmekledir" sozleri yanlıştır. Böyle bir metinde bunlann yer almaması gerekir. Tevfik Çavdar: Feyzioğlu gibî konuşmalar yapıhyor. Emeğin kitle partisi deyimi yerindedir. Bundan niye sıkıntı duyuluyor? Bir yandan Sosyalist Enternasyonal'e üyelik, bir yandan buna karşı çıkmak olmaz. PalMKYK'de bugüne dek alışılagelmişin dışında ve yer yer "diplomalik" üsluplar kullanılarak yapılan bu tartışmaları Genel Başkan İnönü, şu sözlerle noktaladı: "MKYK'de belki de ilk kez benim de çok vararlandığım güzel bir tartışma oldu. Ancak. bugüne kadar program görüşmelerinde yapılan önerilerden hiçbiri oylanrnadı vt burada ortaya çıkan göriişlere göre yeniden düzenleme için komisyona gönderildi. Program için bir önsöz gerekiyorsa bunu da ben yazayım, yazarken bu öneriyi dikkate alacağım ve buradaki tartışmalarla ortaya çikan görüşlerden yararlanacağım. Tiizük bana böyle bir önsözü >azma yetkisi veriyor. İstenirse bu öneriyi oylatınm. Ama, o zaman öneri programın bir parçası olmaktan çıkar ve bildiri olur." İnönü'nün bu önerisi her grup tarafından da olumlu karşılandı ve varılan sonuç memnuniyetleriyle karşılandı. Öneriyi hazırlayanlar isteklerinin MKYK'de benimsendiğini, karşı çıkanlar ise önerinin oylanmaması isteklerinin kabul edildiğini savundular. Bu arada, öneriye karşı çıkanlardan Nail Gurman, dün yaptığı açıklamada, metni hazırlayanların CHP'yi inkâr ettiklerini öne sürerek, "Örgüt ve kamuoyu, fiyakalı önsöz değil somut önsöz istiyor. Programa karşıysalar sadece önsöz nevi değiştirecek. Önsöz programın yerine geçecekse 3 aylık program tartışmalannda neredeydiler. CHP inkârcılığı ile, Eceviivari reddi miras ile kime hizmet edildiğini anlamak güç degildir." KETENCİNİN AÇIKLAMASI 12 SHP MKYK üyesine ait ortak önerinin hazırlayıcılarından Ahmet Gülyüz Ketenci, 12 arkadaşı adma yaptığı açıklamada "Metninde olmayan anlamlan ona verip eski politikacılara karşıtlıkla, öneriyi suçlayan, şahsiyet yapıp, tehdit savuran sosyal demokrat olmayı suç ilan edenlerin telaşı partililerimiz tarafmdan ibrctle izleniyor. Bizim dedikodu ve karalama kulvarında koşulacak yarışımız yoktur. Isteyen kendine ait bu konularda tek başına koşmaya devam eder" dedi. Ketenci'nin açıklaması şöyle: SHP'nin ilke temellerini sağlamlaştırmak ve pani bütünlüğünü güçlendirmek amacını taşıyan, siyaseti kişisel kavgadan uzaklaştırıp, düşünce zeminine çekmek, halkın beklediği çözümleri hızlandırmak işle\ini hedefleyen bir önerinin küçük de olsa bazı çevreler tarafmdan ağır ve haksız şekilde suçlanması düşündürücüdür. SHP'nin büıünlüğünü güçlendirmek ilkeli politikalarla mümkündür. ilkeli politika, bazı çe\relerin alışılmış siyaset oyununu ve hesaplarını bozduğu için telaşa kapılanlar olabilir, düşünce ile düşünceyi düşünce ile cevaplandırmak yerine kişisel suçlama yolunu seçebilir. MÇP'nin istifa eden Genel Başkanı Ali Koç, ANAP ve DYP içindeki yandaşlarının oyununu bozma çabast içinde olduğunu açıklayarak, "Gelmek istiyoruz, ama yönetim almıyor diyenlere hodri meydan diyoruz" şeklinde konuştu. BETÜL UNCULAR ANKARA Ali Koç'un genel başkanlıktan istifasıyla MÇP'de başlayan "hareket"lenmenin 19 nisandaki olağanüstü kongreye kadar sürmesi bekleniyor. "Partinin güçlenme ve kuvvetlenmesi" olarak nitelendirilen bu yeni harekette, ANAP ve DYP'deki "miUiyetçilerin" payı bulunduğu öne süriiİüyor. İstifa eden MÇP Genel Başkanv Ali Koç'un, ANAP ve DYP'deki sözde MÇP "sempatizanlannın" oyunlarını bozma çabasında olduğunu belirterek, "Biz MÇP'ye gelmek istiyoruz, ancak yönetim buna engel oluyor" biçiminde yakınan ANAP ve DYP'lilerle eski MÇP'lilere, "hodri meydan" dedi. Ali Koç, bunlann partiye gelmeme gerekçelerinin ortadan kaldırılmasının amaçlandığını sözlerine ekledi. MÇP'yi yıpratma, güçlenmesini önleme amacıyla ANAP ve DYP'nin gerek yönetici, gerekse örgüt düzeyindeki çabalannın partide huzursuzluğa neden olduğu öne sürülürken, Genel Başkan Ali Koç'un görevinden istifası, "sürpriz" biçirninde niteleniyor. Geçen pazar günü MKYK'de görevinden aynldığını açıklayan Ali Koç, Cumhuriyet muhabirine, "Son iki aydır partimize gelmek isteyenler var da biz engcl olmak istiyormuşuz gibi bir hava yaratılmak istendi. Bih engel gibi görenlere, genel başkanlık arzusu du>anlara bir fırsal, bir imkân tanımak amacıyla kongre karan aldırdım ve istifamı verdim" Koç, "MHP'lilerin içlerinde olduğunu, o bakımdan bir sıkıntılan bulunmadığını" soru üzerine açıklarken, arkadaşları ısrar ettikleri takdirde olağanüstü kongrede yeniden genel başkanlığa aday olabileceğini anlattı. Kongrede tüzük değişikliği yaparak, MKYK'deki üye sayısını 6O8O"e çıkarmayı düşündüklerini anlaıan Koç, "hodri meydan" dedi. 55 Ude örgütlenmesini tamamlayan MÇP'nin 1988 seçimlerine katılmaya haar durumda bulunduğu da ügililerce dile getiriliyor. MKYK üyesi Muharrem Şemsek sorularımızı yanıtlarken, 19 nisanda olağanüstü kongrede partilerini daha da güçlendireceklerini belirtti. Şemsek, "genel başkanları Ali Koç'un tahmin edilmeyen kimselere fırsat tanımak amacıyla görevinden aynldıgını" bildirdi. Ancak, bu tahmin edilmeyenler hakkında bilgi vermedi Kongrede Koç'un yeniden aday olabileceğini kaydeden Şemsek, MÇP'nin Türk miDiyetçiHğini iktidar yapacağmı savundu. MKYK üyesı Sababatün Çankaya, bu hareketle partinin daha da güçlendirilecegini bildirdi. Çankaya, pa'tiye gelmek isteyenlerin bulunduğunu belirterek, "Bu fikre inanan herkes gelebüir" dedi. Gerek Koç, gerekse diğer yöneticiler, istifa ve kongre kararını MHP davasımn karar aşamasıyla birlikte değerlendirmenin yanlış olacağını da sözlerinc eklediler. Kel başa şimşir tarak DPT'ye göre Kazım Oksay 4 yaşında DEVLET Bakanı Kazım Oksay'ın doğum tarihi son günlerde Başbakanlık çevrelerinde espri konusu oldu. Oksay'ın bazı çalışma arkadaşları, "Kazım Bey 6 Kasım seçimleriyle Bolu'dan bir güneş gibi yeniden dogdu" derlerken, pek de haksız sayılmazlardı doğrusu. Gerçekten Kazım Oksay 50 yaşında mıydı, yoksa 4 yaşında mı? Bu soruyu DPT Yayın Temsil Dairesi'nce hazırlanan albümde açıklık getirildi. Yayın Temsil Dairesi'nin hazırlayıp kurum personeline 13 bin liradan sattığı albümde, eski ve yeni müsteşar ve daire başkar.larıyla, personelin birer fotoğrafı ve kısa özgeçmişieri yer alıyor. Kazım Oksay'da 1980'den sonra Sosyal Planlama Dairesi Başkanlığı yaptığı için, Oksay'ın özgeçmişi de albümde Oksay Yeni yaşgünunü ne zaman kutlayacak? eski başkan olarak yer aldı. Oksay'ın yaşıyla ilgili tartışma da zaten bu albümde yer alan küçük bir baskı hatasından kaynaklandı. Albümde Kazım Oksay'ın 1983 yılında Bolu'da doğduğu kaydedildi. Türk Henkel Kimyevi Maddekr Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketinden Tasarruf Sahipkrine Duyuru SHP'de sol grubun ortaya attığı önsöz önerisinin ardından şimdi gözler, önsözü yazmayı üstlenen Genel Başkan Erdal İnönü'ye döndü, MKYK'de yapılan tartışmalarda birbirlerini sert biçimde suçlayan gruplar, tartışmadan kendilerinin galip çıktığını savunuyorlar. telığinde değil, bir emrivakidır. Hızjpçilik isimcilik gibi kavramların böyle bir metinde yer almaması gerekir. 1980 öncesinin siyaset maceralan sözü ile kimler kastediliyorsa açıkça söylensin. Bu sözlerle, eski siyasilere konsey gözti ile bakılmış oluyor. 1980 öncesinde olduğu gibi 80 sonrasında da siyaset maceralan var. Önerge ile kurultay öncesi bir adım öne geçmek amaçlanıyor. Nail Gurman: Siz CHP'yi reddediyorsunuz. Bu yapılan bir sol şovdur. Özgürlüklerin örgütsel kullanımmdan ne amaçlanıyor? Düşünce özgürlüğünü özgürlük düşmanlarına da tanıyacak mısınız? Siz önce CHP'yi kabul edip etmediğinizi açıkça ortaya koyun. Böyle bir önsöz gerekiyorsa bunu genel başkan yazmalıdır. Alilla Sav: Bu önerge parti içinde bir hizip harekâtıdır. Bir kanat oluşturulmak kurultaya zemin hazırlamak isteniyor. Programın öteki bölümleri gibi MKYK ve komisyonlarca hazırlanmarruş, kapalı kapılar ardında ha2irlanmıştur. Demoktaıik alışkanlıklarımıza aykırı. Ayrıca, yerel yöneıimlerin guçlendirilmesi ilkesi ile üniler devlete zarar verici. Bu metin ancak bildiri olabüir. me se Brandt bile "Biz sosyalisüer" diye konuşurlardı. Demokrat ve çoğulcu olmak koşuluyla biz niye Fransa, Ispanya, Portekiz'deki sosyalist partiler çizgisinde olmayalım? Hem biz eski CHP değiliz. Yepyeni bir sosyal demokrat partiyiz. Buna göre ilkelerimizi hedeflerimizi belirlemeliyiz. İsmail Cem: Öncelikle söylemek gerekir ki sosyal demokrasi bir ideolojidir ve soldur. Bizim soldaki sınırımız çoğulculuk ve parlamentarizm, sağdaki suurımız deraokratlıktır. Pani içinde kişisel çatışmalara, hizip görüntülerine son vermek için ilkeler çevresinde mücadele yapmak zorunludur. Tersi durumda, hiziplerin çekişmelerinin ön planda olduğu bir görünüm içine düşülür. Yakup Kepenek: Bu ilkelerin yazılmasına gerek du>lulmasının nedenlerinden birisi partinin hiziplerden ve isimler çerçevesindeki lartışmalardan kurutulmasıdır. 24 Ocak Kararlan ve 12 Eylül, insanlarımızı bireyciliğe itti, örgütsel mücadeleden kopardı. Biz örgütlü hak arama yollannı açıp, kitle örgütlerine, meilek örgüılerine olanak sağlamak durumundayız. Bu amaçlarımızı da programın gırişinde açıkça ortaya koymalıyız. Şirketimizce azami brüt % 11,15 oranı üzerinden iskonto edilmek suretiylc ihraç edilecek A tipi 90 gün vadeli I.ci Tertip 500.000.000 Tl tutarındaki fınansman bonolan 10.3.1987 tarihinden itibaren 7 gün süre ile sanşa araalık eden Yapı ve Kredi Bankası A.Ş. tarafmdan aşağıda adresleri belirtilen yerde sanşa sunulacaknr. Bu Finansman Bonolannın halka arzı, Sermaye Piyasası Kurulu tarafından 2499 sayıb Kanun ve 86/11130 sayılı Bakanlar Kurulu Karanna dayanılarak çıkanlan Seri III, No.4 sayıb Tebliğ uyannca verilen 3.3.1987 tarih ve FB. 1/T. 1 sayıb izne dayanmaktadır. Ancak bu izin, Finansman Bonolarımızın ve ortakbğımızın Kurul ya da Kamuca tekeffiilü anlanuna gelmez. 1 Ortakbğuı Ödenmiş Sermayesi: 2.465.000.000,TL 2 İzahnamenin tescil tarihi ve yayınlandığı T.Ticaret Sicil Gazetesinin Tarih ve Numarası:6.3.1987;9.3.1987,1719 3 Finansman Bonolannın Ödenmesini Garanti Eden Banka: Yoktur 4 Finansman Bonolannın Vade Tarihi: 8.6.1987 5 Saüş süresinin birinci günündeki satış fıaü: 4.498.425,TL (5.000.000,TL nominal değerdeki küpürler için) 6 Saoşın yapıldığı yerler: Yapı ve Kredi Bankası Menkul Değerler Müdürlüğü Halaskargazi Rumeli Cad. No. 85 K.2 Osmanbeyİstanbul ve şubeleri. 7 Diğer Hususlar: A) Küpürler 5.000.000,TL değerindedir. B) I.ci Tertip Finansman Bonolanmız Sermaye Piyasası Kurulunun Finansman bonolannın ihracına dair esaslar konulu Seri 3 No.4 tebliğinin gecici maddesi hükmünden yararlanarak esas sözkşmede hüküm bulunmaksızın Yönetim Kurulu Karan ile ihraç edilmektedir. C) Geri Ödemenin Yapılacağı Yer: Yapı ve Kredi Bankası Menkul Değerler Müdürlüğü Halaskargazi Rumeli Cad. No. 85 K.2 Osmanbeyİstanbul
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle