24 Kasım 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
6 ŞUBAT 1987 DIŞ HABERLER CUMHUR/YET/3 r FKÖLibya temasları ABD Doğu Akdeniz'deki deniz gücünü azalttı rablusgarp (a.a.) FKÖ yunetiminde Arafat'tan sonra ikinci adam olarak bilinen Halil Vezir, Libya lideri Muammer Kaddafi ile 4 buçuk saat süren bir görüşme yaptı. Görüştnenin havasını "mükemmel" olarak tunımlayan Halil Vezir, görüşmede Lübnan 'daki "kamplar savaşı" üzerinde durulduğunu belirtti. Ebu Cihad adıyla da tanınan Halil Vezir 'in Kaddafi ile yaptığı görüşme, Libya'nın 1983 yılında FKÖ içindeki aynlıkçı hareketleri desteklemesinden sonra yapılan ilk yüksek düzeydeki FKÖLibya teması oldu. FKÖ yetkilileri, bir aydır sürdürülen gizli temaslann sonucu olan bu görüşmeyi "en yüksek düzeyde" temaslann izleyeceğini belirttiler. Sinir savaşı hafifliyor SUUDI ARABISTAN ÜRDÜN DUN^ADA BUGIJN ALt SİRMEN Gür Bir Ses Tahliye haberlerini gazetelerde okumuştuk. Bütün koğuş sevinç içindeydi. Sağmalcılar C16'da, "kaçakçı"lar İle siyasiler bir arada bulunuyorlardı. Kısa süre öncesine kadar, yargılanan sendikacılar da vardı koğuşta. Ama artık onlar tahliye edilmişlerdi. 1984 yılının ağustos ayına gelindiğinde, DİSK'in yöneticilerinin tahliye haberi bomba gibi patladı. Bütün yöneticileri bırakıyorlardı. Bir tek onun dışında. O da bulunduğu Metris Cezaevi'nden alınmış, o sıralarda Askeri Yargıtay aşamasında buiunan Barış Derneği Davası sanıkları bizlerin de bulunduğu Sağmalcılar C16 koğuşuna getirilmişti. Abdullah Baştürk, Istanbul Hilton'a girer gibi, şen şakrak keyifli geldi koğuşa. Ne herkesi bırakıp onu tutmuş olmalarına aldırıyordu ne de orada daha ne kadar yatacağını umursuyordu. Tüm güç koşullara karşın neşesini de iyimserliğini de yitirmiyordu. Baştürk ile biz barış sanıkları ve değerli avukat dostumuz Alp Selek, kısa süren, ama yoğun bir dostluğu yaşadık, ktsa bir süre de olsa aynı yazgıyı paylaştık. Metris'ten sonra geldiği Sağmalcılar'ı, hani neredeyse yarım tahliye sayabilecek durumda olan Baştürk ile çaylarımızı yudumlarken konuşuyor, şakalaşıyor, zaman zaman da ülkenin içinde bulunduğu koşultarı, demokrasinin çetin yolunu ve işçi sorunlarını tartışıyorduk. Baştürk, 12 Eylül'ün çetin koşulları içinde kendini kanıtlamış bir işçi önderi olmanın bilincindeydi, ama bu onun alçakgönüllüğünü ortadan kaldırmıyordu. Alçakgönüllü, güler yüzlü ve kararlı bir kişiydi damda dostluğu geliştirdiğim Baştürk. Dünkü Cumhurivet'teki demecinde de Baştürk aynı kararlılığı sergiliyordu. önümüzdeki hafta bugün, yani 13 şubat perşembe günü, DİSK'in kuruluşunun 20. yılı dolayısıyla Pera Palas'ta bir kokteyl verileceğini ve buna birçok yabancı konuğun da katılacağını açıklayan Baştürk, demokrasi savaşımında temel görevin yine işçinin olduğunu vurguluyor. "Türk halkının siyasal yaşam biçimi olarak seçmiş olduğu demokrasinin doğup geliştiği Batı Avrupa'ya baktığımızda, demokrasiyi omuzlayan ve bugünkü yerine taşıyan ve yaşayıp geliştirenlerin işçiler ve emekçiler olduğunu görüyoruz" diyen Baştürk, Türkiye'de demokrasinin mihenk taşının sendikal haklar olduğunu söylüyor ve "Bize göre sendika özgürlüğü ve sosyal hakların en geniş anlamda varlığı, bir demokrasinin varlığının gerçek ölçüsüdür. Çünkü sendikal haklar sınıf içerikli haklardır. Bu hakları tanıyanların, diğer hakları tanımaması mümkün değildir" diyor. "Sosyal demokratların işçi sınıfı ile birlikie örgütlenerek ülkemizin geleceğinde önemli bir siyasi etkinliğe" sahip olabileceklerini belirten Baştürk'e göre DİSK'in kapatılması, birşeyi değiştirmeyecektir. Çünkü demokrasi ile ekmeği arasındakl ilişkiyi en iyi fark eden işçi sınıfı, yeni DİSK'ler kuracaktır. Baştürk'ün tok sesi, demokrasi savaşımına güç katıyor. Başlangıcından bu yana, siyasal dorukların, sürekli demeçlerle, açıklamalarla anayasanın 138. maddesini de hiçe sayarak müdahale ettikleri DİSK duruşmaları sırasında, dirençle, titizlikle demokrasinin tok sesinin sözcülüğünü yapan Baştürk'ün açıklamalarına katılmamak elde mi? Bugün işçilerin, emekçilerin, aydınların Türkiye'deki demokrasi savaşımındaki öncü yerini göz ardı etmek olanaklı mı? Bugün, Türkiye'de demokrasiye ulaşmanın önkoşulunun sendikal haklar olduğu kadar, sosyal demokratların geniş çalışan kesimlerle yapısal bağlarını engelleyen yasakların kaldırılması da değil mi? Bu yasakların kaldırılması için, gücü elinde tutan bazı kişilerden ya da sermayenin sözcülerinden yardım beklemek boşunadır. Bu yasaklar, ülkemizde demokrasinin öncüleri olan emekçilerin, aydınların kararlı tutumu ve istenci sayesinde kaikacaktır. Bugün demokrasi savaşımında yeni yeni alanlar ka^ zanılması zorunludur. Sosyal demokratlar, işçiler, emekçiler ile yapısal bağlarını kurup pekiştirme yolunda, yasakları zorlayarak gözü pek atılımlar yapmak zorundadırlar. Sosyal demokratlar, işçiler ve emekçiler ile birlikte olduğunu açıklıkla söylemekle kalmamalı, ama aynı zamanda girişimleriyle kanıtlamayı göstermeli, fiilen gerçekleştirmelidir. 14 şubat günü SHP'nin düzenleyeceği sendikal haklar ve demokrasi paneli, işte bu gelişmenin bir kanıtı olmalıdır. Bütün sosyal demokratlar, 13 eylül günü Türkiye'de emekçinin onurlu savaşımını sürdüren, Abdullah Baştürk'ün çağrısına koşmalı ve bu birlikteliği, beraberliği herkese göstermelidirler. Varsın yasakçılar öfkelensinler. Demokrasi, ona inanmış olanların kararlı savaşımı ile yasakçılara karşın kurulacaktır. Baştürk'ün gür sesi de bu olguyu kanıtlayan olaylardan biridir ABD Savunma Bakanlığı kaynaklan deniz gücünü azaltmanın, Lübnan'a askeri harekât düzenleneceği söylentilehni hafifletmek amacı taşıdığım bildirdiler. RÂÎL İran Başbakanı, ABD'nin bir psikolojik savaş yürüttüğünü ve bir askeri müdahalenin karştlıksız kalmayacağmı ileri sürdü. tran 'ın BM'deki temsilcisi ABD'ye pazarlık önerdi. özel temsilci Terry Waite'in tran'a daha fazla silah sağlanması yolunda verdiği sözü yerine getirmediği için kaçınlıp tslam Mahkemesi'nde yargılandığı öne sürüldü. M Dış Haberler Servisi ABD'nin, Doğu Akdeniz'deki deniz gücünü azalttığı, ancak Lübnan'daki gergin durum nedeniyle bölgede bir düzineden fazla geminin hâlâ alarmda tutulduğu bildirildi. Savunma Bakanlığı kaynakları, yedi savaş gemisi ve 1900 deniz piyadesi taşıyan üç gemiden oskova (a.a.) Sovyetler oluşan bir anfibi görev kuvvetiBirliği, paüama yoluna nin, son 24 saat içinde "batıya başvurmadan da nükleer doğru" hareket etmekte olduğusilahlannı deneyebileceğini nu ve Akdeniz'i terkcdeceğini iddia etti. Ingiliz BBC söylediler. Kaynaklar, Reuters Radyosu 'na bir demeç veren ajansına bu manevranın ABD'Sovyet üışişleri Bakanlığı nin Lübnan'a askeri harekât düSözcüsü Gennadi Gerasimov, zenleyeceği söylentilerini hafifABD'nin Nevada'da yeni letmek amacını taşıdığım bildirgerçekleştirdiği nükleer denemeden sonra, kendilerinin diler. Aynı kaynaklar Akdeniz'e salı de artık nükleer deney günü giren 1900 piyadelik bir yapmakta serbest olduklarım başka görev gücünün doğuya söyledi. Sovyeller'in yeni doğru ilerlediğini ve Lübnan teknolojik gelişmeleri açıklarında diğer Amerikan gedenemek amaayla nükleer testler yapabileceğini belirten mileriyle biraraya geleceğini bildirdiler. Gerasimov, ancak, mevcut nükleer stokları denemek için ABD'nin Lübnan'da "bir asmutlaka ' 'patlama'' yoluna keri operasyon" bile yapsa, debaşvurmaya gerek olmadığmı niz piyadelerinin karaya çıkarıliddia etti; mevcut stokların masının küçük bir ihtimal oldudenenmesi için geliştirdikleri ğu da aynı kaynaklarca dile ge"patlamasız yöntem"e ilişkin tirildi. bilgileri Amerika'ya vermeye ABD Savunma Bakanlığı hazır olduklarım da sözlerine (Pentagon) yetkilileri de Doğu ekledi. Akdeniz'deki deniz gücüyle ilgili yeni açıklamalar yaparken, Kennedy uçak gemisinin Beyrut'un sadece 100 km. güneyinde bulunan Hayfa Limanı'na demirleyeceğini kaydettiler. Uçak gemisinin ne kadar süreyle burada kalacağı bilinmiyor. Iran Başbakanı Hiiseyin Mu Patlamasız nükleer deneme savi de dün yaptığı açıklamada ABD'nin Müslümanlara ve Lübnan halkına psikolojik savaş açmış olduğunu söyleyerek ABDnin herhangi bir mildahalesinin bir milyar Müslüman tarafından karşılıksız bırakılmayacağını iddia etti. Musavi, "ABD, dış polilikada gevmişte yaptıgı halaları gidcrmek için yeni oyunlara hazırlanıyor" dedi. Iran'ın BM'deki temsilcisi Re cai Hurasani ise ABD'nin ülkesine yönelik düşmanlığa son vermcsi ve dondurduğu İran varlıklarını geri vermesi halinde Lübnan'daki Amcrikalı rehinelcrin kurtarılmasına yardımcı olabileceklerini söyledi. Ingiltere Kilisesi'nin özel temsilcisi olarak 9 ocaktan beri Lübnan'da teröristlerle temas ederken iki hafta önce ortadaıı kaybolan rahip Tcrry Waite'in duru nıuna ilişkin söylentiler sürüyor. Son olarak Beyrut'taki güvenlik yetkilileri, NVaitc'in İran yanlısı tcröristlerce kaçırıldığını ve bir "tslam Mahkemesi"nde yargılandığını öne sürdüler. Mahkemede, VVaitc'in lran'a daha fazla silah temini yolunda verdiği sözü yerine getirmemekle suçlandığı belirtildi. VVaite'i kaçıranlar ile Dürzi lider Velid Canbolat'ın yakınları na düzenli olarak bilgi veren aracı kişinin de, geçen hafta sonundan beri kayıp olduğu bildirildi. lyi haber alan kaynaklar, kimliği açıklanmayan aracının, geçen cumartesi günü ortadan kaybolmadan önce, NVaite'i kaçıranların, "rehinenin hayatına kefil olduklarım, ancak hareket özgiirlügii konusunda bir giivence veremeyeceklerini bildirdigini" belirttiler. ORTA DOĞU BUNALIMINDA KİM KtMDtR? Lübnan'da relıin tutulan yabtiııcılurm kaçırılmau sontmlulufcunu Ustlenen öı^tıi lere, yeni bir arup ektendi. U.X \ewsand H'orld Report dergisinin değertendir»if>ı ne göre. t'ilistin'in Kıırtulusu İçin Islami Cihad adındaki bu yeni örgüt, ortalığı ktı rıştırnıak için uydurulmus bir "telefon i.\mi"nden başka bir sey değil. ferör gruplarının, hnleın olınası aııicı ayfa bazcıı yeni ısinılcr kullandıklannı hc lirıfn dfriii, çeytli isıihburuı kuyııaklannu thıyundırdıjüı yontmundo, hölgede tıduı rhın söz fdilcıı teror lıiarc/cnıı çok a:, sn yula terörisıtcfi oluştugunu, birbirlerıııı hiııulıklanııı ve haııu bağlanıılı okhıkhı rını belirtiyar. Derginin, başroliı ovtıamtı örgiiıter ve kapsııınlurtyla İIKİİİ degcrh'iı dinııi'sı şoyİK Hittbuilah IXıh,t çok Sii ıcrorist gruplanna \fiiliMi bir (••im. Tel A\ i\ (Jnivmiiesi Pıolcsıiru Ariel Merari, "Allah'ııı purlisi" Hi/bullah'ın bir ıii!>iıı olnuulıt'inı, bir hatvkıt ol tİLij.'iııııı s ı > y l ı ı \ ( i ı M L ' i a r ı ' y c g o ı c, i, cıııirkoınııiu /ıııciıi vcya rollerin ve risklerin kesin rol dağılımı yok. Ruhani lideri ise, Lubnan'daki rolü, Iran'ın Humeyni'si ile özdeileştirilen Şeyh Hııse>in l'adlallah. Hi/bullah içinde, Lübnan ve İran'daki ınollalar tarafından yönlcndirilcn kişilerin olusturduğu hücreler, birbiılerinden bağımsız olarak eylem yapıyorlar, ancak birbirlerinden kesin sıınıl.t avnlınaları da oldukça ?or. İSİHIIIİI'JIICİ Hübcyin Musavi liderliğindeki örgiıtiın, 1983'tc 241 Amerikan deniz piyadesinin olumuslc s(Hiuç)anan bombalı saldından soınnılu olduğu sanıhyor. Haber alma kaynaklan. örgutün 1000 üyesi olduğunu \c 350 İran Devrirıı Muhafı/lan u/munı laralıııtlaıı cğüildikletini. ayrıca l.übnan'ın Bekaa Vadisi'ndc bulunduklarım belirtiyorlar. l l a ı ı u ı d i <>ııılııı Haıııadilcr aıaMiıda aılc ııycltgi, liin VL> idcolojidt'n daha öncmli. Şum'a u/anaıı yol cıralındakı bölgeyi kontrol allında tulan Hamadiler'den biri, Hizbullah'ıa üst düzeyde buiunan Abdüi Hamadi. AbdUl Hamadi'nin iki kardeşi geçen haltalarda terörisı laaüyetleri nedeniyle F. Almanyada tutuklanmışlardı. Bir kaynak, "Genişlemiş Hamadi ailesi. büyük bir polilik organizasyon gibidir" diyor. I m a m lliİN4> in İ n l i h u r K o m i l e * l İnıam Hüseyin takipçilcri intihar cylemleri gerçeklestiriyorlar. Ki>isel olarak Israil ve Güney Lübnan Oıdıısu biılikleıine intihar eylemkrini destcklcycıı Suriye Devlet Ba^kanı Hafız Esud'daıı etkileniyorlaı. i I l»a ve ' ~~ 1950'lerde Iraklı ^jiılcı tarafından olıı^turulan bu grubun Lübnan, İran ve Irak'ta üyeleri bulunuyor. Kuveyt merkezli kolunuıı I984'tc Kuveyt'teki Batılı elçiliklere saldın düzenlediği sanılıyor. Tüm gruplann ortak bağlantısı olan ana güç ise Tran. Merari: "Kger Humeyni rehinclerin srrbe^l bırakılmalarını emredersc, erlcüi güıı salıverilirlcr" diyor. Gorbaçov, Kissinger ile görüştü Bağdafta füze dehşeti İran, Irak'ın düzenlediği hava saldırılarına misilleme olarak Bağdat'a füze fırlattı. ABD basını, Iran'ın Basra'yı almadan ve sürekli ateş altında tutarak kenti kontrol edebileceğini, bunun Irak için politik, askeri ve psikolojik bir yenilgi olduğunu belirtiyor. Dış Haberler Servisi İran, Irak'ın başkenti Bağdat'ın çok yoğun saldmlara hedef olacağını ve kentin " h e m e n " boşaltılması çağrısının ardından, Bağdat'a füze saldırısı düzenledi. Bağdat sakinleri, karadan karaya uzun menzilli İran füzesinin, çok büyük bir duman ve toz bulutu kalkmasına neden olduğunu söylediler. Füzenin çıkardığı gUrUltünün, başkentin her tarafında duyulduğu ve birkaç km ötedeki binaların sarsıldığı bildirildi. Tahran radyosu, füzenin, Irak'ın İran kentlerine düzenlediği hava saldırılarına misilleme amacıyla atıldığını duyurdu. Radyo, hedefin, Bağdat'ın merkezindeki askeriekonomik bir tesis olduğunu savundu. 1987 yılı ocak ayından bu yana Bağdat'a atılan karadan karaya füzelerin sayısı 27'yi buldu. Iran'ın, kentlerine düzenlenen Irak saldırılarına etkili bir misilleme yapması kararının son Irak hava saldırılarından sonra alındığı belirtiliyor. İran, pazar günkü Irak hava saldırısında Doğu Azerbeycan bölgesindeki Mianeh'te 2 okulun tahrip olduğunu, 68 kız öğrencinin öldüğünü ve 150 öğrencinin de yaralandığını duyurmuştu. İran'ın Bağdat'a yoğun bir saldın başlatacağı yolundaki açıklama, ülkenin orta bölgesindeki Isfahan ve kuzeydeki Tebriz kentlerinin, Irak jetleri tarafından bombalanmasının hemen ardından yapıldı. İran geçen üç hafta içinde Irak'ın 25 iran kentine düzenlediği saldırılarda 2000 sivilin öldüğünü ve 7000 sivilin de yaralandığını bildiriyor. Bu saldırılar hem Tran, hem de Irak tarafından 1985 yazından bu yana gerçekleştirilen en yoğun saldırılar olarak tanımlanıyor. Irak, 7 yılına giren Körfez savaşında, İran kentlerini hedef alan hava saldırılarını, Iran'ın cephenin güneyinde Basra'ya doğru 9 ocakta başlattığı "Kerbcla5" saldırısından sonra daha da arttırdı ve uluslararası gözlemcilere göre, hava üstünlüğünü ortaya koydu. Bu arada İran Başbakanının savunma işleriyle görevli yardımcısı Hasan Firuzabadi, önceki geceki televizyon yayınında halka, hava saldırılarına karşı sığınaklann nasıl oluşturulacağını gösterdi. İran Savaş Enformasyon Karargâhı sözcüsü Kenıal Harrazi de Tahran radyosuna telefon eden dinleyicüerle yaptığı konuşmada, hükümetin, kcntleri boşaltmak yerine sığınaklar inşa ettirme politikasının korkuyu deftil, direnci simgelediğini söyledi. Dinleyicilerden bazılarının, lrak'a yöneltilen misilleme saldırılarının yetersiz olduğu konusundaki yakınmalarına cevap veren Harrazi, Iran'ın saldın kapasitesinin Irak'ınkinden daha sınırlı olduğunu, bu yüzden bu kapasitenin çok akıllıca kullanılması gerektiğini bildirdi. öte yandan ABD'de IranIrak savaşıyla ilgili tediıginlik sürerken, Amerikan basınında ilk kez Irak'ın İran'ın yarattığı hasarı, politik, askeri ve psikolojik olarak kaldıramayacak durumda olduğu haberleri yer almaya başladı. Hem ABC televizyonunun hem de New York Times ve VVashington Post gazetelerinin geniş yer verdiği haberlerde, Iran'ın Basra'yı ele geçirmeye ihtiyacı dahi olmadığı görüşüne yer verildi. Tahran yönetimi, Bağdat halkını uyardı ve saldırdı Kıbrıs sorunu Cuellar'ın temsilcileri devrede M oskova (a.a.) Sovyet lideri Mihail Gorbaçov, "ABD Dış tlişkiler Konseyi" adlı kuruluşun gönderdiği ve aralarında ABD'nin eski dışişleri bakanlanndan Henry Kissinger'ın da bulunduğu heyeti kabul etti. Kremlin 'de yapılan görüşme, karşılama töreni ve fotoğraf çekiminden sonra basına kapalı olarak sürdürüldü. Toplantıyla ilgili herhangi bir açıklama yapılmadı. Ancak fotoğraf çekimi sırasında Gorbaçov, Kissinger 'ın, '' 70 'li yıllarda detant gibi bazı politikalur başlattığını", ancak şimdi bu politikalardan kendisinin de katküarıyla vazgeçilmeye çalıştldığını söyledi. Denktaş'la görüşen özel temsilci, BM Genel Sekretehnin 29 tnart belgesinin hâlâ masada olduğunu teyit etti. İZZET RIZA YALIN Filipinler'de gerillalara çağrı M anila (anka) Filipinler hükümeti, komünist gerillalara barış için tanıdığı 60 günlük sürenin pazar günü dolacağmı hatırlatarak, süre bitiminden önce komünist gerillaları yeniden görüsmeye çağırdı. Görtişmelere hükümet adına katılan heyetin baskanı Teoflsto Guingona hukümetin ateşkesin ihlal edilmesi dunımunda bile Komünist Ulusal Demokratik Cephe liderleriyle görüşmeleri sürdürme yanlısı olduğunu bildirdi. LEKKOŞAKıbrıs sorunuyla ilgili olarak Kıbrıs'a gelen BM temsilcileri, dün (perşembe) önce Rum yönetimi lideri Spiros Klpriyanu, daha sonra da KKTC Cumhurbaşkanı Rauf Denklas ile ayrı ayrı görUjtü. "Ziyarellen, Genel Sekreterin iyl niycl çalısmaları ferçeve9İnde iki tarafla temaslarda bulunmanın amaçlandıgım" söyleyen Goulding, "Uenklas'la, sorunun genel vönleri konusunda görüş alışverişinde bıılunduklannı, çrtzüm konusunda her zaman olumlu umutlan hulundu^unu" ifade etti. Görüşme sırasında, BM yetkililerinin, "Perea; de Cuellar'ın 29 marl belgesinin masada olduğunu (eyil ettikleri" de öğrenildi. Bu yöndeki bilgileri doğrulayan Denktas, "BM Genel Sekrelerinin, 29 mart belgesinin bir virgUlünUn bile degişmeyeceginl Kuveyl'te teyil ellitinl" belırtirken, "Temasların da, bu belgeyi canlı ve işler duruma getirmeyi ve hareketlilik yaralmayı amafladıgını" vurguladı. 'Perez de Cuellar'ın Kuveyt'leki konuşmasına Kumlarca tepki gösterildigi" ammsatılan Denktaş, "Onlar her seye lepki Köslerirler. Riz hayaltayız diye de tepki gösterirler. Buna kulak asntamak la/ım. Onlann isi yalan ve propagandadır. Bizim Işimiz ise gerçek ve hurrlvi'l mücadelestdir " dedi. Yunan hükümeti 3. kez değîşti ATİNA Yunan Başbakanı Andreas Papandreıı, 198? seçimlerindc ikinci kez iktidara geldiğinden bu yana hükümet kabincsini üçüncü kez değiştirdi. Papandreu, 198I seçimlerinde ilk kez ikııdura gcldiği dönemden bu yana hukümet kabinesinin daimi Uyelerinden ve çeşitli bakanlık görevleri yapmış olan üç bakanın ve aralarında oğlu Yeorgios Tapandreu olan iki bakan yaıdınuısını kabineden çıkardı. Dün akşam açıklanan yeni hükümel kabinesinde gerek bakan gerekse bakan yardınıcıları sayısında önemli değisiklik olmadı. Bakan sayısı 2l'den 22'ye yüksellilirken, bakan yardımcısı sayısı 23'ten 20'ye indirildi. Yeni hükümel kabinesini yine 43 üyc olusiuracak. Yeni kabineye gelirilen yeni bakanlık ise sandalycsiz bakan Alhanassios Fillipopulos, Kalamata kentindcki dcpremzedelerin sorunları ile ilgilenecek. Bu arada yeni hükümel kabinesine, dördü bakan dördıı ise bakaıı yardımcısı görevine getirilen 8 yeni üye kalıldı. Başbakan Papandreıı bu yeni kabine değişikliğinde, Devlet Bakanı Akis Cohacopuulos'un yerine, düne kadar Eğilim Adalel Bakanı olan Apuslolos Kaklamanis'i gelirdi. Içisleri Bakanlığı'na, kabineye ye ni kalılan Kmmanuil Papastefanakis'i gelirdi. Saglık Bakanlığı'na 1981 dönenıinin Adalet Bakanı Aleksandros Mangakis'i getirdi. Bu de ğişikliklerle 198I yılından bu yana PASOK hükümelindeçeşitli bakanlık görevleri yapmış olaıı Akis Cohacopulos, Manios Kulsogeorgas ve Yeorgios Yenimallas'a yeni kabine G.Afrikalı çift îspanya'ya sığındı Atina'da suikast STELYO BERBERAKİS ATİNA Yunanistun'duki "17 Kasım" terör örgütü önceki gece iıl keııiıı cıı itıılü beyin vc sinir operalörü Zahariyas Kapsalakis'e (57), suikasi girisimindc bulundu. Uoklor Kapsalakis vc eşi Dinıilra, sahibi olüuklurı "Kngel'alos" ö/.cl kliniğinden önceki gecc v'ikarlarkcn tabaııcalı iki kişinin saldınsına uğradılar. Doktor Kapsalakis "Cadillac" marka otosuııa bınmek u/crc kapısııu açarkcn yaııına yaklasan iki genı; kendisine önce Ingili/ce olarak "Mr. Kapsalakis siz misiniz?" sorusunu yönelttiler. Dokloııııı olunılu yanılından sonra. labancalaıını çıkaran iki genc, Kaps.ı lakis'in ayaklanna 5 kurşun sıklılaı. Kursımlardan ücil cloklorun iki ayağına ve eline isabei etti. Olay yerinde buiunan bildiriler, 1975'len bu yana Yunanistan'da 11 siyasi cinayeti Usılencn "17 Kasım" adlı leroı örgülünün iın/a ve damgasını laşıyordu. Adını, 1973 yılında Albaylar C'unlası'na karşı ortaya cıkan öğrenci harekelinden alan "17 Kasım" örgütil, bildirilerinde, "Doktoru kaslen a>aklarından yanıladıklarını, bu eylemin biitiin Yunan doktorlarına bir uyarı olduğunu ve Yunanlı hastalar adınu bu u>unyı yapmak zorunda kaldıklarını" hclırllilcı. Aynı hildiridc. Yunanlı doktorları scr: sckilde eleşliren öıgiit, "ledavi yu da amrliyal ücreli dışında /arf ivinde para kabul eden doklorlara karşı hukunulin aci/ kaldıgını ve lıasluların doklorlar larafından somürüldügünü" yazıyor. Çtantander (anka) Irkçı i 3 beyaz azınlık yönetimindeki Güney Afrika Cumhuriyeti'nden kaçan zenci karı koca, Ispanya'dan siyasal sığınma hakkı istedi. tspanyol Kızıl Haç sözcüsünün açıklamasına göre, ırkçı yönetimin baskılanndan kurtulabilmek amacıyla ülkesinden kaçan zenci çift, Afrika Ulusal Kongresi üyesi bulunuyor. Beyazfaştırıcı cilt kremi T yon (anka) Deriyi MJ beyazlattığını öne sürdüğü bir kremi Fransa 'da yasalara aykın olarak hazırlayıp gizlice ülkesine gönderen Kongolu tıp öğrencisi tutuklandı, Lyon Hastanesi'nden boş reçete çalarak, kremi hazırlamak için gerek li "Diprosone" adlı ilacı elde eden Françoise Lonongo N'Sail adlı Afrikalı tıp öğrencisi, Kongo'daki kız arkadaşlarına gönderdiği krem tüplerinin ortaya çıkarılması üzerine 8 ay hapis ve 5 bin frank (625 bin lira) para cezasına çarptırıldı. Kamerun'un Bafya bölgesi UNICEFve çeşitU uluslararası yardım örgütUrinln girlşimi İle suya kavustu. Tanmda tarlalann sulanmasmda kullamlarak açlık sorununa bir çözüm gttirecek olan yeni su tesisatı, bölgedeki köyUrin salgın hastalıklardan korunması anlamına dageliyor. Nijerya 'mn Goure bölgesindeki bu küçük kız da, bölgedeki çok sayıda köyün suya kavuşturulmasma katkıda buiunan UNICEFVn fotoğrafçısinagülümsüyor. Yardım kuruluslannm çabalan sayesinde Afrika 'da geçen yıl sulamacılığın gelişmesi ile rekor düzeyde bir tahıl rekoltesieldeedlldi. Ancak Angola, Botswana, Etiyopya, Lesoto veMozamblk buyıldaacilgıda yardımına muhtaç. Afrika'ya hayal suyu ^ içinde yer vermedi. Yeni kabine değişikliğinde Ege Bakanlığı'na YUksek Yargıtay Avukatı ve PASOK milletvekili Pelros Valvis' getirildi. Papandreu 'nun oğlu Yeorgios Papandreu KUItür Bakan Yardımcısı iken, yeni kabine içinde kendisine yer verilmedi. Aynı şekilde Başbakanın soy ismi ile salt isim benzerliği taşıyan Sanayi Bakanı yardımcılarından Vassos Papandreu'ya da yeni kabine içinde yer yok. Ancak Başbakan Papandreu, yeni kabinede yer vetmediği 3 bakan ve iki bakan yardımcısının, Panhellenik Sosyaiist Harcketi' (PASOK)nin yönelim kurulu üyesi olnıalarını önerdi. PASOK harekelinin önemli kurucu Uyclcrindcn sayılan ve yeni kabinede kendilerine yer verilmeyen Cohacopulos, Yenimallas ve Kulsogeorgas'ın yönetim kuruluna geçmeleriyle, Papandreu'nun hükümet ile PASOK hareketini birbirinden ayırmak için attığı adımlardan biri olarak niteleniyor. Yeni hükümeı kabinesinde Dışişleri, Savunma, Maliyc, Ulusal Ekononıi gibi bakanlıklarda hiç bir değişiklik yapılmadı. Eski Ege Bakanı Kozmas Sflrtyu ise lvişlcri Bakanlığı'na geıirildi. Başbakan Andreas Papandreu,yeni lıükünıet kabinesini açıklarken, hükümetin gerek PASOK'tan gerekse lıalktan gvtcklı mesajları alması üzerine dinamik bir hükümetin kurulması için söz konusu değişikliklerin yapıldığını belirlti ve bundan böyle halkın istediği hedeflere ulaşmak amacıyla gelişme yolunda atılan adımların hı/landırılacağııu vaat etti. SUZAN KAVAL (PÜREMİŞ) ile arkadaşımız ŞEFİK KAVAL evlendiler. Mutluluklar dileriz. 5 Şubat Fatlh/tstanbul CUMHURİYET ÇALIŞANLARI
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle