19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SUBAT 1987 EKONOMİ CUMHURİYET/9 n ÜRKIYE'den ISO'daAraUa, hükümete, Dalan'a veryansın edildi ıracata finansman desteği arttı nkara (Cumhuriyet Bürosu) Merkez Bankası, ihracatm fmansmanı için verilen yüzde 35 faizii skont kredisinin kapsamını genişletti. Düşük faizii 'diden, ihracata dönük uretim yapan sanayicilerle rtdışında iş yapan müteahhitler de yararlanabilecek. >rkez Bankası tdare Meclisi'nin dünkü toplantısında alman rarla, bugüne kadar ihracatçılara akreditif tutarının yüzde 'ine kadar açılabilen kredi miktan, akreditif tutarının zde 50'sine yükseltildi. Kredinin geri ödeme kosullannda değişiklik yapıldı. Mevcut uygulamada, kredinin açıldığı reditif karşılığı yapılan ihracatta, gelen ilk parti dövizin nü krediye karşılık mahsup ediliyordu. Yeni zenlemeyle, gelen dövizin toplam akreditife oranı ne darsa kredinin de o orandaki bölümünun mahsup edilmesi görüldü. Bu arada, getirilen başka bir düzenlemeyle de, •acata dönük uretim yapan sanayiciler ihracatı & rçekleştirecek kuruluşla anlaşarak söz konusu düşük faizii ediden yararlanabilecek. Bu durumda dahili akreditif teminin de gündeme geleceği ve sanayi kesiminin, katma ğeri oranında yüzde 35 faizii krediden yararlanabileceği ydedildi. I Sanayicinîn sabm taştı Sabanet: thracat ve dövizle ilgili konularda eskiden işin tek bir sahibi vardı. lyi ya da kötii, muhatabımızm Pakdemirli olduğunu bilirdik. Şimdi karşımızda hem DPT hem Hazine var. Bu iki başlılık, otorite boşluğu yaratabilir. Bodur: Derneklerle, değneklerle bu işi yürütrneye kalkarsak, değnekler kmhr ve iş aksar. Gezgin: Sanayi Bakam'nın hükümet adına konuşurken, bir gün önce ne söylediğini hatırlamadan, ertesi gün bir başka tezi savunması en hafif deyimiyle gayri ciddiliktir. MERAL TAMER îstanbul Sanayi Odası'nın önceki gün yapılan aylık meclis toplantısında sanayicilerin "cesurca" seslerini ytıkselttikleri ve bakanlan, hükümeti, belediye başkanlarını, Hazine'yi kıyasıya eleştirdikleri dikkati çekti Bu eleşürilcrden en fazla nasibini alan kişi olan Sanayi Bakanı Catait Aral "ne söylediğini bilmezlikle" suçlanırken, hükümet ve adı anılmamakla birlikte Başbakan Özal "aernek enflasyonu ysratıldığı ve böl ve hükmet poliükası izlendigi" gerekçesiyle eleştirüdi. îstanbul Belediye Başkanı Bedrettin Dalan'ın sanayicilerle diyalog kurmamak ve bazı deri sanayicilerinin "başını yemek"le suçlandığı toplantıda Ekrem Pakdemirli'den sonra döviz ve ihracat konularında DPT ve Hazine arasında iki başlılık olduğu ve otorite boşluğu doğduğu dile getirildi. Toplantıda söz alan meclis üyesi Sakıp Sabancı, bir ülkede döviz olmadığı zaman sorunlann çığ gibi büyudüğünu hatırlattıktan sonra döviz ve ihracatla ilgili konularda son dönemde Ankara'dan yeterli bilgı alınamadığından yakındı ve şöyle konuştu: "Eskiden işin başında Pakdemirli vardı. Hepimiz ayn ayn gidiyor, gerekli bilgileri abyor, işleri yürütüyorduk. lyi ya da kötii o başka, ama işin tek bir sahibi vardı. Bugün ise dunım faridı. Kararlan Hazine alıyor, uygulamayı DPT Müstesar Yardımcısı Biilent Oztürkmen yürütüyor. Bü>ük gOretler yine sarfediliyor, ama bu durumda bir iki başlılık var. Bu iki başhlığın bir otorite boşluğu, bir otorite zaafı yaratmasından endişe duyanm. Son aylarda döviz rakamlan açıklanmadı, işler iyi mi kötü mu gidiyor bilmiyoruz. lyi gidiyorsa kimi ödüllendirecegiz, kötii gidiyorsa kimi mesul tutacağız, o da belli deJil. Bir işin tek bir sahibi, tek bir muhatabı otfhalı." Toplantıda daha sonrasözatanmeclis üyesi tzzet kuleli, son dönemde gerek hayvan cılıgm, gerekse dericiliğin büyük darbeler yedığini, 3O35^ünlükhayvanlarınbilekesildiğini dile gçtirdi. Deri sanayicisi Cezmi Öztemir sektörün sorunlannı sergilerken, "Belediye Başkam Bedrettin Dalan önce benim başımı yedi, şimdi de Osman Giineş arkadaşınuzın başını aldı" şeklinde konuştu. Tüm konuşmalardan sonra söz alan İSO Yönetim Kurulu Başkam Nurullah Gezgin EKONOMİ NOTLARI OSMAN ULAGAY I Haydi AET'ye Girelim Türkiye, AET'ye tam üyelik başvurusunu yapmaya hazırlandığmı her vesileyle ifade etmekte, olası bir başvuruya destek sağlamak amacıyla çeşitli başkentlerde girişimlerini sürdürmektedir. AET'nin, daha doğrusu Avrupa Topluluğu'nun Türkiye'yi 13. üye olarak kabul etme konusundaki tereddütleri göz önüne alındığında, Türkiye'nin başvuru öncesinde kendisine politik destek sağlama uğraşı içine girmesi doğaldır. Geçmişte Yunanistan'ın tam üyelik yolundaki barajlart aşarak Avrupa Topluluğu'nun 10. ülkesi haline gelmesinde bu tür girişimlerin ve politik manevraların önemli payı olduğunu da hatırdan çıkarmamak gerekir. Ancak Türkiye'nin salt politik girişimlerle ve manevralarla Avrupa Topluluğu üyeliğine giden yolu açabileceği, Topluluk tarafından önüne konacak engelteri aşabilecegi sanılmamalıdır. Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği Başkam Alı Coşkun'un geçen ay bir seminerde yaptığı konuşmada vurguladığı gibi, "AETye giriş, Avrupa ulkelerine yapılacak turistik bir seyahat gibi düşünulmemelidir Bugünden bilmeliyiz ki, AETye tam üyelik konusu, dış politikadan bürokrasimize, sanay/teşmemızden sosyai hayatımıza kadar toplumun bütün kesimierinde çok derin değişikliklere yol açacaktır" Güneş gazetesi başyazarı Mehmet Barlas da farklı ulkelerden diplomatlarla yaptığı görüşmeler sonucunda, "Türkiye, önümüzdeki yıllarda, sade ekonomik açıdan değil, sosyopolitik bakımdan da kendisini daha ckldi biçimde Ortak Pazar'a uyarlamak çabasmda bulunmalı" kanısına vardığını yazmaktadır. Sayın Coşkun ve Sayın Barlas'ın altını çizdiği noktalar, sorunun özünü oluşturmaktadır. Bir kere AET'ye tam üyelik her alanda Avrupa ile bütünleşmeyi, "Avrupalı" olmayı gerektirmektedir. Türkiye bunu bilerek kesin kararını vermek zorundadır. İkincisi, Türkiye'nin Topluluğa katılıp katılmayacağını şu ya da bu ülkenin siyasi desteği ve kösteği değil, kendi performansı belirleyecektir. Türkiye'nin ekonomik alanda ve belki ondan da önce sosyal, politik ve kültürel alanlarda kaydedeceğı gelışmeler, Avrupalı olup olmayacağı yolunda belirieyıci etken olacaktır. Bu alanlarda kimsenin itiraz edemeyeceği biçimde Avrupalı olmaya hazır hale geldiğini kanıtlayacak bir Türkiye'yi salt sıyasal manevralarla Topluluk dışında tutmak ise kolay olmayacaktır. Türkiye'de son zamanlarda yaşanan olaylara ve ülkenin genel tablosuna bakarak Türkiye'nin Avrupalı olma yolunda önemli adımlar atmakta olduğunu söylemek ne yazık ki, oldukça zor. Hasan Cemal'in önceki günkü yazısmda vurguladığı gibi, tonlarca kitabın resmi fırınlarda yaktırıldığı, fikirlerin hâlâ suç sayıldığı bir ülkenin Avrupalılaşmakta olduğunu söylemek olanaksız En küçük siyasi bunalım olasılığında gözlerin komuta kademesine çevrildiği, "türban" ve "laiklik" tartışmalarımn güncelliğint koruduğu, "muztryayın kuru//an"nın ve sansür heyetlerinin canla başla faaliyet gösterdiği bir ülkede yerleşmiş bir çoğulcu demokrasiden, Avrupalı olma yolunda kesin bir tercihten söz etmek olanaksız. Sendikal özgürlüklerin kısıtlandığı, işçi kesımini sindirmek için türlü yöntemlerin kullanıldığı bir ülkede özgür pazarltk sürecinden, örgütlenme özgürlüğünden söz etmek olanaksız. Türkiye'nin Avrupa Topluluğu ile bütünleşme sürecinde her alanda ve her düzeyde görüşme ve pazartıklan sürdürecek bir ekip, bir uzman kadrosu oluşturma açısından da parlak bir tablo sergilediğini söylemek mümkün değil. Oysa tam üyeliği zorlama döneminde böyle bir kadroya sahip olmanın önemi çok büyük. Üst düzeydeki politıkacılann kolay kolay yaratamayacağı olumlu havayı, "Türkler gerçekten de bu işe hazır" izlenımini böyle bir kadronun yaratma şansı oldukça fazla. Bunların ötesinde önemli olan nokta ise Türkiye ile Avrupa Topluluğu arasında zaten büyük olan gelir ve refah düzeyi farklarının 1980'li yıllarda daha da artmış olması, İKV'nin son araştırmasından derlediğimiz şu karşılaştırmalı tablo, bunu açıkça ortaya koyuyor: Kişi başına milli 8eUt (6SYİH) endeksl 1975 1984 100 0 100 0 12 7 17 0 Kişi başına tüketim hatcaması endeksi 1975 1984 100.0 100 0 22 7 13 1 Suçlauanlar Sabanct Otorite boş Gezgin Bakan, ne dediğini bihniyor. luğu var. pekülasyon, doları yukan çekti ~? konomi Servisi Beşler Grubu'nun toplanacağı s yolundaki haberler, borsalarda bir kez daha ekülasyona yol açtı ve altm 392.75 dolara yükselirken, <lar da 1.85 mark düzeyine kadar tırmandı. G5 olarak 'inen, sanayileşmiş 5 Batılı ülkenin (ABD, Japonya, giltere, Fransa, F.Almanya), para birimferine istikrar 'zandırmak amacıyla bu hafta sonu Paris'te bir araya lecekleri haberi, özellikle dolann hızla yükselmesine neden du. Bir süredir 1.811.83 mark düzeyinde işlem gören tlar, 1,85 marka yükselirken, Tokyo'da da 154.80yene ktı. Hafta başmdan itibaren 385390 dolar arasında işlem iren 1 ons altm da dün Avrupa bonalarmda 392.75 dolara •mandı. Önceki gün Tahtakale'de de 788 liradan satılan ilar, dün 791 liraya çıktt. Mark da aynı piyasada 430 adan işlem gördü. î Gayri ciddilik Dalan U stıçlanıyor. kurmuyor. Diyalog yi Bakanı Cahit Aral'a ağır suçlamalar yöneltti. "Türkiye'de bazı komiklikler oluyor ve bu komikliklerden de sanayi zararlı çüayor" diyerek konuya giren Gezgin, bir yıl Sanayi Bakanı Cahit Aral'ın emriyle ve kendine bağlı bir kuruluş olan TSE'nin direktifıyle deterjan üretiminde yüzde 50 DDB kullanılmaya başlandığım hatırlattıktan sonra sözlerini şöyle sürdürdü: "Şimdi Sanayi Bakanı sanki o tebligden haberi yokmuş gibi deterjanın sağlığa aykırı olduğunu sövlüyor ve Avrupa ne yapıyorsa biz de onu yapacağız diyor. Sanayi Bakanı bir gün birşey söylüyor, ertesi gün başka birşey. Hükümet adına konuşurken bir gün önce ne soyledigini hatırlamadan ertesi gün bir baska tezi savunmak en hafif deyimiyle gayri dddilü:tir, mesuliyetsizliktir. Üstüne üstlük, işin garibi, bütün bunlar olurken televizyon reklamlannın yüzde 75'i deterjancılara aynlmış. Bu konuda da tedbir alınmıyor ve üretici zararlı denen deterjanın son sürat reklamını yapmaya de>"am ediyor. Bunu anlamak mümkün değildir.1' "Türkiye'de orman kanunlan uygulandıgı için" canlı hayvanda kaçak alımların da doğal sayılması gerektiğini alaylı bir ifadeyle dile getiren Gezgin, her gün sayıları artan dernekleri eleştirerck, hükümetin "rahmetli İnönü gibi böl ve hükmet politikası" izlediğini ve örgut sayısını çoğaltarak işine geldiğinde biriyle, gelmediğinde diğeriyle diyaloğa girerek işleri kendi istediği doğrultuda yürütmeye çahştığını söyledi. İSO Meclis Başkam İbrahim Bodur da demek sayılannın artmasım ve bazı konularda kimin neyi temsil ettiğinin belirsiz hale gelmesini eleştirerek "Demekkrle değneklerle bu işi götürmeye kalkarsak, günün birinde değnekler kırılıverir ve iş aksar" dedi. Türkiye ekonomisi, IMF Dünya Bankası seminerinde anlatılacak ISO'nun tüm çabalarına rağmen Îstanbul Belediye Başkam Be'Jrettin Dalan'la diyalog kurulı >asının mümiun olmadığını dile getirdi ve ' flu istek tek laraflı olunca diyalog arayışı cclem olarak • alma>"a mahkum oluyor" • dedi. Gezgin, dete iari konusunda ise Sana f ekonomisinin gelişimi tartışılacak. İki uluslararası kuruluşun ilk kez ortaklaşa düzenledikleri bu nitelikteki toplantıda Arjantin konomisi de gözden geçirilecek. 2527 şubat günlerinde Vashington'da yapılacak toplantıda, Türkiye ekonomisinin m yıllardaki gelişmesi Merkez Bankası Başkan Yardımcısı üştü Saraçoğlu tarafından dile getirilecek. üftu Samçoilu Turkiye lonomisini anlatacak. t « fj A nkara (a.a.) Uluslararası XX Para Fonu ile Dünya Bankası'nca ortaklaşa düzenlenen uluslararası seminerde, Türkiye İSO Mecüsinde ağız dcılaşı OdaiarBiriiğiBafkanıABCoşkıın'dan, TİSK Başkam Halit Harin'e, TüStAD Başkam ömf IHnçkök ve TÜSİAl> Yeksek tstişare Konseyi Basıduğu önceki günkü kanı Sfkip Sabancı'ya, bütıin ağır toplar •O&sı'm "sauiviçİSO M clis toplanıısınJa gertç bir Afeclü sahneler yaft dukıânı"na benzetince ISO'da şandı. ırunlart dile gtMeclis üyelerinın teker teker kendi Gezgin'in bu tirdikleri ve ardtndan da Yönetim Kut mtınm sonunda kausorunlara tek tek değinen bir ş \netimi elestiren bir koçuk grubundan genç meclis üyesi Ya (attşmaUın . yapıldliından. nuşmayaptı. Doğan, yönetfmin sıksık „• . . ancak bu muifek çalişmakmın vitrine yansımadıimdan söz ettlftni" haiırlatnktan sonra "Ben bu toplantmm tonurtdg mat/akta güzel bir yemek Ya\uz Doğan yiytcttimUi umnediyordum, ama sandrfçkyttbtmek durumunda kaldtk' Sandviç yemtUt yettntctfjU. dedi k Bu sözter u erme tSO MecHssalonu amdtf&mrisu ve salondan "Burast stmdvlççl düi ânı değii", "Bugüzide tmmlus sbnit satmıyor" gibi sesler yOkselmeye bcfladı. Kıvuz Doğan sadpce bir benzetme yapmak istediğmi, suzlerinin bu s •kiide buyüyeceğini sarınadığım anlaımaya çatıstrken, toplanuyı yöneten Meclis Başkenı tbral m Bodur, kürsüden lafa kanştı « fâytededi; "Bunu Sanayi Odtm. sUkri seviyeU obnaya davet ediyorum. Bir seviyenin aUuıa düsmemeUyü, Eğtr bumn sandviççi dükkânıysa, Yavuz Bey, SİZ dt ptfttmal'. sandMç satan bir atıcı olursunuz, Burast simiı ureten btr yer dtgttdir. 3uma unuyla, hmruruyla, çamunıyla memleket ekonomistnt Mzmtt ***** bir kurutuitur ve sandviççi dükkStuna beniemez, Bifbn arzumuz burada size sandviç değil, saray menüsü Haztrlamak. Ama bu zengin mtnu i:m de iizlerin azık getirmesi gerek. Azık bu kadar oüırsc Ibrahtm Bodur ortaya çtkan yemxk de bu kadar olur." Bums sandviççi ieiO. nkara (a.a.) Destekleme ve Fiyat İstikrar Fonu'ndan primle desteklenerek ihraç edilen mallann yurda geri etirilişi veya ilhalinde, daha önce ödenen primlerin iadesi artı getirildi. Para ve Kredi Kurulu'nun karanna,jLöre ondan yapılan iadeler ödenerek, Türkiye çıkışlı mfitırı 'eniden ithal etmek mümkün olabilecek. Kararın, daha önce trim ödeme teşviklerinden yararlanarak ihraç edilen Türk ramuğunun iç piyasadaki mal darlığı dikkate almaralç.. 'eniden yurda getirilebilmesi için alındığı bildirildi. 4 hraç primini geri ödeyen pamuk thal edebilecek V DUNYA'dan Ford kârda GNTyi geçti FT» konomi Servisi Dünyanıi ikinci büyük Ms otömobil üreticisi Ford'un kârı 1924 yılından bu yana ilk kez General Motors'unkini (GM) geçti. Ford'un 1986 yılında 3.285 milyar dolarla rekor düzeyde kâr elde ettiği açtklandı. Dünyanın bir numaralı otömobil üreticisi General Motors'un 1986 yılı kârı 4 milyar dolardan (1985) 2.9 milyara geriledi. Ford'un dünya çapında otömobil satışlannın 5.9 milyon adeti geçtîği ve cirosunun 67.2 milyar dolara ulaştığı açıklandı. Bu arada, fırmamn Avrupa'da otömobil ve kamyon satışlannın da rekor artış kaydettiği bildirildi. DemirÇelik'te koltıık kavgası Yeni kurulan Îstanbul DemirÇelik ve Demir Dışı Metaller lhracatçı Birliği'nin ilk genel kurulu, bugün yapılıyor. Seçimlerde Çolakoğlu ve Tekfen Dış Ticaret'in basını çektiği liste ile IrdaşÇukurova listesi çekişecek. Kulislerde, oy toplamak için her türlü baskı aracının kullanıldığı ileri sürülüyor. Ekonomi Servisi Yeni kurulan Îstanbul DemirÇelik ve Demir Dışı Metaller lhracatçı Birliği'nin bugün yapılacak ilk Genel Kurulu, büyük çekişmelere sahne olacağa benziyor. 6 arahk günkü Resmi Gazete kararıyla Maden îhracatçılan Birliği'nin patronajı altında kuruluş izni verilen DemirÇelik ve Demir Dışı Metaller lhracatçı Birliği'nin 8 kişilik Yönetim Kurulu'nda yer alabilmek iyin büyük ihracatçı kuruluşlardan büyük üreticüere, küçük sanayicilere kadar tüm taraflar yoğun kulis faaliyeti yürutüyor ve mücadele veriyorlar. Çolakoğlu ve Tekfen Dış Ticaret'in başı çektiği birinci listede Metaş, Borusan, Ekinciler gibi hem büyük üretici hem de ihracatçı olan kuruluşlar, ENKA gibi sadece büyük ihracatcılar ve Türkiye'nin iki büyük kamu kuruluşu Turkiye DemirÇelik Işletmeleri ve Ereğli DemirÇelik yer alıyor. Ereğli Demir Çelik'in rakip listede yer aldığı belirtilirken, ikinci listenin yine buyük demirçelik üreticileri ve ihracatçılan tzdaş ve Çukurova tarafından oluşturulduğu, haddecilerin de bu listede yer aldıkları kaydediliyor. Kulis faaliyetleri çerçevesinde parayla oy satın almadan, "oy vermezsen hammadde alamazsın" gibi tehditlere kadar her türlü baskı aracının denendiği ileri sürülüyor. Bu bağlamda bazı büyük ihracatçı kuruluşlann 300 bin liralık aidatı yatırarak küçük üreticileri birliğe üye kaydettikleri ve bu aidat karşıhğında kendilerinden oy kullanmak üzere vekalet aldıklan belirtiliyor. Bir büyük ihracatçı kuruluşun 380 üyeli DemirÇelik lhracatçı Birliği'nde bu yöntemle tam 90 üyeden vekalet aldığı kaydediliyor. Yönetim Kurulu'nda yer alabilmek için kıyasıya sürdürülen bu mucadelenin Ankara'da bakanlar, Hazine Müşteşarhğı ve üst bürokratlarla daha yakın temas içinde olabilmek, bilgileri daha önceden almak gibi avantajlar uğruna verildiği dile getiriliyor. AET (10'lar) TÛBKIYE Bu ve buna benzer tablolar Türkiye'yi Avrupa Topluluğu dışında tutmak isteyenlerin elinde her zaman bir koz olarak kullanılabilecek, "giderek yoksullaşan ve Avrupa standarOannın gerisine düşen kalabalık bir ülkeyi nasıl bünyemize alınz" diyenler cıkabilecektir. Görülüyor ki "Haydi AETye tam üye olalım" demek oldukça kolay, bu amaca varmak ise bir hayli zordur. Bu zorlukları kavramadan atılacak adımların hüsranla sonuçlanması hiç kimseyi şaşırtmamalıdır. tngiliz bankalanna koruma konomi Servisi Ingiltere'de hükümet bankacılık yasasında önemli bir değişikliğe giderek yabanalarm tngiliz bankalanna ortaklığını sınırlamaya hazırlamyor. Hazine Bakanlığı Müsteşarı Ian Stevvart, tngiliz bankalarımn kendi bankalanna eşit koşullarda ortaklığma izin vermeyen ülkelerin, Ingiltere'de büyük miktarda hisse senedi Ian Stewart Hazine Bakan toplamalarını önleyen bir lığı Müsteşarı. maddenin bankacılık yasasma ekleneceğini açıkladı. tngiliz bankalannı yabanalardan koruyacak bu değişikliğin özellikle Japonya'ya yönelik olduğu bildiriliyor. E\ 1 DÖVİZ KURLARI Dövizin Cinsi 1 ABD Doiarı 1 Avustralya Doları 1 Avusturya Şilıni 1 Batı Alman Markı 1 Belçika Frangı 1 Danimarka Kronu 1 Fransız Frangı 1 Hollanda Florini 1 İsveç Kronu 1 İsviçre Frangı 100 İtalyan Lireti 100 Japon Yeni 1 Kuveyt Dınan 1 Sterlin 1 S.Arabistan Rıyaii Sertest pıyasada Dolar 791 Mark 430 Karaevli: Çelik üretimi artışında dünya birincisiyiz ANKARA (Cunıhuriyet Burosu) Uluslararası Demir \e Çelik Enstitüsü'nün (IISI), ocak ayı verilerine gore Turkiye son altı yılda çelik üretimi artışı bakımından dünya ulkeleri arasında birinci sırada bulunuyor. Türkiye demirçelik sanayiinin 19801986 dönemindeki gelişimine ilişkin olarak dün bir basın toplantısı duzenleyen Devlet Bakanı Ahmel Karaevli, soz konusu dönemde Türkiye'nin ureliminin yuzde 134.9 oranında arttığını kaydetti. Türkiye'nin uretim artışında ABD. So\yetler Birliği, Japonya, Batı Almanya, Fransa, Güney Kore gibi ulkeleri geride bıraktığını anlatan Karaevli, 1986 yılında da uretimin 1985 yılına gore yuzde 20.3 oranında arttığını bildirdi. Karaevli, "Dünyada bir suredir demirçdik sanayiinde yaşanan krize rağmen ulkemizin gerek uretim ıe gerekse pazarlamada uiaştığı bu durum büyük bir başan olarak kabul edilmektedir" dedi. Türkiye'nin çelik üretiminde dunya ulkeleri arasında 6 yıl once 33. sırada iken 1986'da 23. sıraya yukseldiğini bildiren Karaevli. şunlan söyledi: "Karabnk'un devrcye girdiği 1939 yılından 1980'e kadar geçen sure içinde, çelik Ureliminin sıfırdan yılda 2.5 milyon ton sm çelik değerine ulaştığı kabul edilirse. 1980den 1986 sonuna kadar geçen 6 yıl içinde uretim, yaktaşık 6 milyon lona ulaşarak son 40 yılda erisilen mikların yaklaşık 2.5 kalına ulaşmışlır." Karaevli, bu sektorde en buyuk atılımın son 6 yılda uygulamaya konulan ekonomi k tedbırler ve hukümelin iş başına geldiği gunden bu yana izlediği isabetli demirçelik politikası sayesinde gerveklesliğini vurguladı. ^ Uâlt'R BORSA'NIN IÇtNDEN ' &*ceU kapaw« flyvtı 37500 1.980 1.880 5.060 5.000 6.000 13400 6.850 6.600 13.900 11.500 5.700 1.325 1420 5S75 5670 1.680 1.400 1500 2.620 2.790 5500 4.450 4300 5.720 2700 15500 2.470 2.300 3.100 . 1.465 1275 4.600 4500 2400 1.725 4775 4300 3760 3.395 600C 5.575 Efektif Oövız Efektif Döviz Ahş Ahş Satış Satış 768.52 764.70 776.17 764.70 499.10 516.93 509.29 511 84 59.11 58.82 58.82 59.70 415.52 413.45 419.65 413.45 20.12 19.62 20.02 20.32 110 38 109.83 111.48 109.83 124.81 124.19 124.19 126.05 366.06 371.55 366.06 367.89 117.33 116.75 116.75 118.50 492.01 489 56 496.90 489.56 58.49 57.04 58.20 59.07 485.36 502.70 495.27 497.75 2744.74 2758.46 2689.85 2785.91 1164.64 1170.46 1164.64 1182.11 204.97 199.87 207.01 203.95 ÇAPRAZ KUR 1 ABD DOLARI 1.8495 6.1575 2.089 1.562 1313 9 2 154 40 3.7494 1 Sterhn B Alman Markı Fransız Frangı Hollanda Florını İsviçre Frangı İtalyan Lireti Japon Yeni S Arabıstan Rıyalı 1.523 ABD Doları ALTIN GÖMÜŞ Cumhuriyet Reşat 24 ayar külçe 22 ayar bılezık 900 ayar gumuş 1Dıın ,)lımı satmıı yapılan hısse senetletı UçfeMrtO Jüttddv C M I (E) ArçaMt (E) ArtaMı (T) »am MflM M Mnk» flfrt 37500 1930 1840 5150 4500 6000 13500 6.800 6.290 14595 12.650 5.130 1350 1395 5.675 5.110 1.600 1.405 3.450 2.500 2.750 5.225 4.005 3.870 5500 2.690 15.400 2.470 2500 1050 1.450 1280 4375 4350 "S 37500 1.930 1.840 5150 4500 6.090 13500 6.880 6300 15300 13380 5.130 1350 1.400 5.675 5110 1.600 1.405 1450 2500 2 750 5.485 4005 1870 5600 2700 15500 2 470 2 520 3.050 1465 1285 4.375 4.410 2 400 1745 4750 4 450 4.135 1730 6060 5.410 en Nnki «pfc 37500 1.930 1.840 5150 4500 6.090 13500 6.800 6300 15300 13.280 5.130 1350 1.395 5675 5.110 1.600 1.405 1450 2500 2.750 5.485 4.005 3370 5.600 2700 15.490 2 470 2500 3.050 1.450 1285 4375 4.410 t*twn (Hh. Mk. ALIŞ 70 000 95 000 10 180 9 160 154 SATIŞ 71 000 10O000 10220 10000 156 950 300i) 200.0 6050 1500 14890 620.0 5900 3610 4650 150.0 50.0 250.0 bUÜU 1000 100.0 Urtıh Cm (T) Mfinş MvÇhMnta Çrtik HaM (E) ÇMlkHaUt (T) Çakaraa EMrtrik (E) ! ÇakNtm Btftrlk (Y) MMrn$ fcılfıllıy YltlrHi Efjt HmMt Ef«ttkrt{E) E f Mjhr«(T) 6 * 1 H*Mta| ErefN D M * ÇaNk Mhra FaMUan (E) Mbrt Mrfkabfi (Y) NBrnf (E| hacaa (E) İMtMSM (E) KıriMSM (Y) *K HtMjnıJE) İMHM °bTMI b ç TMına (E) M ç VMına (Y) LASSA MtfckM l M u n Ispanyadan AET dersi Ekonomi Servisi Ispanyol işadamları, TUSlAD'a AET'ye giriş dersi verdiler. Tam uyelik başvurusu öncesinde sabırlı olunması gerektiği yolundaki öğütlerini yineleyen Ispanyol işadamlan, son pazarbk görüşmeleri için de "Tüm nutddelerin göruşmesi tamamlanmadan, hiçbir maddeyi kapatmayın. Yoksa goruşmenin imzalınmasına sıra geldiğinde elinizde silab kalmaı" dedıler. Bir suredır Türkiye'de bulunan Ispanyol tşadamlan Organizasyonları Konfederasyonu CEOE heyeti, dün Türk Sanayici ve İşadamlan Derneji TÜSİAD'ı ziyaret etti. TÜSlAD Başkam Ömer Dinçkök'ün Türkiye'de yabancı yatırım ve işbirliği olanaklarını anlatan konusmasmdan sonra, heyet başkam Fernando Jimeno, "Türkiye, bizim için yabancı yatınmlara en uygun ulkelerden biri" dedi. Turizm konusunun, tüm altyapı ve ulaştırma hizmetleriyle birlikte duşünülmesi gerektiğini de ifade eden Jimeno, "Yalnızca yabancı turistleri duşunmek yan'.ıştır, sirin gibi. 52 milyonluk ulkede iç lurizmin çok buyiik önemi vardır" şeklinde konuştu. Daha sonra sözu alan CEOE Dış hişkiler Komiıesi Başkam Jost Luis Plaza, ülkesinin AET'ye girişte yaşadığı deneyimleri ve toplulukta geçen ilk yılı anlattı. Plaza, şu onerilerde buluadu: • Önce, tüm sektörierinizi Urtışmaya açın. • Bu tartışmalan izlcyip, sektörterinizin dunımunu ögrenin. • Yeni kurallars gore çalışmasını ögrenin. • Pazarlıklarda hiçbir maddeyi. tiım maddeler göriişulmeden kapatmayın. • Eger tek lek maddeleri kapatırsanu, imza aşauıasında elinizde silah kalmaz. AET'YE GlRlŞ SORL'N hpanyol heyetinden Jose Luis Plaza (ortada) AET'ye girmede, "az ya da çok önemli sorunlar" olmadığını söyledi. Plaza'ya göre AET'ye girişin kendisi sorun. "Hiçbir ekonomi dışa açılmadan yasayamaz" diyen heyet başkam Jimeno da (sağ başta) bu konuda Türkiye'deki çabalan olurnlu buldu. • >j 500 1500 100.0 100.0 250.0 432.0 600.0 100.0 100.0 700.0 880.0 600.0 250.0 2000 200.0 10000 2000 2250 13000 17250 2132 0 5980 760.0 1000 500 393O0 1000.0 1700.0 • MUŞ OİMfcsa' (E) MMksa(T) •tMW(I) Makffi tıt%wfum 960 T. DMriıMUM (E) T. OMbMkta (Y) T. taMftU« U (Y) T. 1» •ankatı (!) l 1» BMkatı 1 fBJ(. 1800) 0 2 400 1.730 4.700 4430 4.135 3.730 5795 5.410 925 950 850 850 2400 1745 4.750 4.450 4135 1730 6050 5.410 950 850 En son göruşmelerde, imza konusunu son 15 dakikaya bırakın. • Böytece, sıra imzaya gelmce "Biz size şunu verdik, siz de bunu verin" diyebilirsiniz. • Her sekıörun geçiş sureci için ayn ayn pazarlık edin. • ÖzeUikle kriuk sektörieriniz için en az 710 yıllık geçiş sürecinde ısrar edin. • Tüm çalışmalarda, hiikümeıişadamı işbiriigini gerçekleştirin. • Her şeyden once sabırlı olun. Biz tam uyelik başvurusundan sonra tam 10 yıl bekledik. Plaza, daha sonra geçen yılın başmdan iıibaren yaşadıklan AET deneyimlerini anlattı. "Biz, pazariıklar sırasında bir hata yaptık. Çok giıvendigimiz tanm ve otömobil gibi sektorler için geçiş suresi istemedik. Tabii ki, geçen yıl giimruk duvarlanmız iner inmez, ülkemiz diger AET üyelerinin mallanyla doldu. Daha once 322 milyar dolar dış ticarel fazlamız olan AET ulkelerine karşı, geçen yıl 2 milyar dolar kadar açık verdik" diyen Plaza, sözlerini şöyle sürdurdu: "AET'ye tam üye olduktan sonra her şey bitti sanmayın. Biz girdikten sonra, once yabancı mallann islilasına ugradık. Bu arada, AET'nin daha önce yaptığı anlaşmalara uymak zorunda kaldıgımız için, ticaret fazlası verdigimiz birçok Üçuncu Dunya ulkesinden daha çok mal almak, karşılıgında dahn az mal satmak zorunda kaldı. Ama hizmetler sektorumuz nedeniyle yine de 4 milyar dolar ticarel fazlası verdik. Kişi başına düşen milli gelirimiz arttı. Bir yılda 2 milyar dolarlık yabancı yatınm geldi. Üovizrezervlerimiz3 milyar dolar artarak 18 milyar dolara çıklı." Ç P 20 ŞUBAT 1W7 TArirUMDeid DÛVtZ KURLARI Ç J T.C. ZtRAAT BANKASI DÖVİZ ALIŞTL. SATtSTL. ££ DÖVİZİN CİNSİ 1 ABO DOLARI 1 AVUSTRALYA DOLARI 1 AVUSTURYA S İ Ü N İ 1 BATI ALMAN MARKI 1 BELÇİKA FRANGI 1 DANİMARKA KRONU 1 FRANSIZ FRANGI 1 HOLLANOA FLORİNİ 1 İSVEÇ KRONU 1 İSVİÇRE FRANGI 1 0 0 İTALYAN ÜRETİ 1 0 0 JAPON YENİ 1 KANADA D0LARI 1 KUVEYT DİNARI 1 NORVEÇ KRONU 1 STERLİN 1 S. ARABİSTAN R İ Y A Ü EFEKTİF SATIŞ TL 776.17 516.93 59.70 419.65 20.32 111.48 126.05 371.55 118.50 496.90 59.07 502.70 581.40 2785.91 110.25 1182.11 207 01 T.C. ZtRAAT BANI IASI "Guciiıtf erifflracz" 764.70 509.29 58.82 413.45 20.02 109.83 124.19 366.06 116.75 489.56 58.20 495.27 572.81 2744.74 108.62 1164 64 203.95 ALIŞTL. 768.52 764.70 511 84 499 10 58.82 5911 415.52 413.45 20.12 19.62 11O.38 109.83 124.81 124.19 367.89 366.06 117.33 116.75 492.01 489.56 58.49 57 04 497.75 485.36 575.67 561.35 2758 46 2689 85 109.16 106.45 1170.46 1164 64 204.97 199.87
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle