19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
JBAT 1987 HABERLER CUMHURİYET/13 iarış mücadelesi insanlık ödevi' ıbul 2 Numaralı ri Mahkemesi'nde len Barış Derneği sının dünkü ımuna, 18 csuz sanık ile 4 at katıldı. nbul Haber Servisi İsI 2 Numaralı Askeri Mahi'nde görülen Barış Derneasında 14 sanık savurçma uiuksuz sanık ile 4 avukatıldığı dünkü oturumda ilk mayı yapan Rasim Öz, bu la yargılanan kişiler olma, barış, demokrasi, insan rının yargılandığını belirt., "Barış mücadelesini her baskı ve zindan tehditlerirşı, terkedUmez, ertetenmez joluş ve insanlık ödevi olaöruyoruz" dedi. Hukukçu insa siyasi davalarda hukuvunma yapmanın sonucu tirebileceğine inanmamn slduğunu vurgulayan Öz, makamının tüm beyanlabir anayasa suçu olduğunu sürdü. »m Bezircioğlu, dunyada düşüncesi ile örgütünun saandalyesine oturtulduğu tek nin Türkiye olduğunu vuryarak şunları söyledi: Vlahkemenin >ereceği beraırarı, yalnızca geciken adagerçekleşmesini saglamaya12 Eylul'den sonra dunya uoyunda oluşan kara bululdağıtma, Türkiye'de düşünrini açıkiamaktan ötiırii ayann cezatandınlmadıgını dıurma yolunda atılmış kiiçük, ı olumlu bir adım olacaktır." hmet Yıldız da, barış uğraşla kimi dönemlerde kapitaerin, kimi dönemlerde de ^alistlerin öncelik vermesinin ış kavramını ve amacını deirmeyeceğine değindi. Komalan nedeniyle suçlandığıhiçbir eylemde bulunmadığını söylemesinden sonra savunma yapan İlhan Alkan, Barış Derneği davasının 12 Eylül koşullarının ürünü olduğuna değindi. Alkan, demokratik işleyişin egemen olduğu toplumsal yapılarda bu tür davalann açılamayacağını vurguladı. Savcılığın göriişünde Sovyetler Birliği'nin suçlandığını belirten Alkan, "Nükleer silahların tüm canlılan tehdit ettiği çağımızda, barış ve silahsızlanmaya yönelik girişimler kimden gelirse gelsin bunlara omuz vermeyi görev saymalıyız" şeklinde konuştu. Tezer Eraslan da nükleer savaşın engellenebileceğine inandığını, gelecekteki çocuklara daha iyi bir dünya bırakmak için Barış Derneği'ne üye olduğunu söyledi. Mustafa Yılmaz Kurtonay, barışın, gelecekten korkan, nükleer savaşı özleyenlerin değil, insanlann mutlu geleceğine inanan toplumlann ve insanlann çabaBartf Derneği davasmm dünkü oturumunda savunma yapan sinema sanatçısı Tank Akan, banşa inandığı larıyla kazanabileceğine değineiçin derneğe üye olduğunu ve yasal olmayan hiçbir eylemde bulunmadığını söyledi. rek, "Nükleer savaş özieyen birlakım hasta güçler nasıl hepimizi nı hatırlatan Yıldız, konuşmala perdelcmek değil, elinden gelirMedeniyetin, bilimsel dünya gö hiçbir aynm >apmaksızın yok etrında suç ögesi bulunmadığını, se oymak hevesindedir. Görülürüşüniin yeryüzünden silinme meyi hedefleyebiliyorsa, buna uygar bir ulkede, İrete Türkiye yor ki, bu açık tavn, bu dar gösinden korkuyorum. Bir ntikle karşı koyma ve banşı kazanma Cumhuriyeti'nde ktmuşmaları rüşüyle savcı Cumhuriyet'in, er savaş salgınından sonra dün çabasına da tüm insanlann aynın suç sayılamayacağını, ancak devletin savcısı değil, belli bir yanın kara bir delik haline gel nm gözetmeksizin bir ortak çaekonomik çizgi üzerine ülkeyi övülebileceğini vurguladı. mesinden korkuyorum." ba olarak bakabilecegine inaVedat Türkali de, dünyanın yağmalatan iktidar felsefesinin Nezahat Gündoğmuş da, da nıyonım" dedi. yeni bir donem yaşadığını, en savcısıdır." vada mahkumiyet kararı verilGiindiiz Gözeo, savcılığın göönemli sorunun sosyalizm olduFerruh Yavuz, davanın banşmesini gerektirecek bir neden, rüşünde sanıklara düşmanca ğunu belirterek, egemen güçlerin severleri baskı altına almak, korbir kanıt bulunmadığını belirtü. baktığıhı, hukuk açısından ne ile Türkiye'de isteğinin halkın sol kutmak olduğuna değinerek Gündoğmuş, "İnsanoğlunun suçlandığının belli olmadığını gözünu dünyaya kapatması ol şunları söyledi: var olması ya da topyekun yok öne sürerek, "Hukuk açısından olması seçeneklerinde, yapılacak değil politik açıdan ne için yarduğunu kaydetti. Askeri savcı"Doğrusunu isterseniz ben de tercih, savaşı mı yoksa banşı mı gılandığımı biliyorum. Hukuk nın iddialanyla salt bir yasa gö korktum. Ama şunun iyke bilinfelaket sayma değeriendirmesine kurallanna gore zor olan, uygurevlisi durumunda olmadığını, mesini istiyorum ki, fiziksel vargöre degişebilir. Ama secenek lamaları anlatmaktır" şeklinde olaylara tenıel bir felsefeye da lığım için korkmadım \e korklerden birisini biitiin insanlığın konuştu. muyorum. Korktuğum için deyanarak yaklaştığını ileri suren yok olmasının oluşturduğu bir ğil, kaçtığı için korkar duruma Türkali, şunları söyledi: Ali Şen, haksız suçlamalar geikilemde, sonuçta kazanan veya tiren zihniyetten davacı olduğu"Savcı, bu yağma, vurgun dü gelmekten korkuyorum. Aydınzenini en demokratik yoldan de ların yılgınlığa duşmesinden, da kazanılanın da olmayacagı keza nu belirterek şunlan söyledi". bir seçenektir" dedi. ğiştirmeye kaikışacaklara da sal gılntasından korkuyorum. Ço"Bir savaşın önlenmesine katdırmak için gönüllü biçimde fır cuğuma, lorunuma, yarının büTank Akan'ın bir kım olacaksa çaba göstermem yüklerine yaşanılası bir dünya sat kollamaktadır. Yani milletin rak banşa inandığı için j bir insanlık geregidir. Barış, tüm verememekten korkuyorum. dünyaya bakan sol gözünu salt uye olduğunu ve yasal olîiteyan dünya halklannın ortak malıdır. Bu anlamda barış, vatan hainliği için arkasına sıgınılamayacak kadar kutsaldır. Ben ulkemi ve halkımt çok sevdigini için banşçıyım ve yurtseverim." Osman Nurettin Çavdargil, 2. Dunya Savaşı'nın acılı yoksul günlerini yaşadığı için savaşa karşı olduğunu, banştan yana olduğunu söyledi. Anayasa ve yasalar çerçevesinde Barış Derneği'nin yeniden kurulması halinde tekrar üye olacağını bildiren Çavdargil, 'Çtinkü ben banşı ve banştan yana olan insanları çok seviyor, ülkemiz ve dünya barışına katkısa olan insanlara saygı duyuyoram" dedi. Mehmet Okçuoglu'nun bir hekim olarak banştan yana olduğu için derneğe üye olduğunu, böyle bir derneğe uye olmanında suç sayılamayacağını belirtmesinden sonra duruşma sanık savunmalarına devam edilmek üzere 20 şubat tarihine ertelendi. ış davasında 14 savunma daha Ağca'nın ailesi YatikanVla Mehmet Ali Ağca'nm annesi ve kardeşi kendisini ziyaret etmek amaayla Roma'ya gitti. Ağca'mn ailesi, Papa'yı da ziyaret ederek olaydan duydukları üzüntüyü söyleyeceklerini açıkladüar. Haber Merkezi 1981 yılıııda Papa II. Jean PauPe suikast girişimi nedeniyle Italya'nın başkenti Roma'da ömürboyu hapis cezasına çarptırılan terörist Mehmet Ali Ağca'nın annesi ve erkek kardeşi, kendisini ziyaret etmek üzere Roma'ya gittiler. Ağca'nın annesi ve kardeşinin Papa'yı da ziyaret ederek, olaydan üzüntü duyduklarını söyleyecekleri bildiriliyor. Associated Press ajansının haberine göre Ağca'nın annesi Müzeyyen Agca (50) ve kardeşi Adnan Ağca (28), dün tstanbul'dan Roma'ya geldiler. Beraberlerinde Ağca'nın amcası olduğunu söyleyen 55 yaşındaki Celal Arif Çetin'le birlikte Roma'nın Leonardo Da Vinci Havaalanı'nda gazetecilerin sorularını cevaplayan Ağca'nın yakınları "Mehmet Ali'yi ziyaret etmeye çalışacagız. Ayrıca bir randevu ayarlayabilirsek Papa Jean Paul'u de ziyaret edip ondan bağışlama dileğinde bulunacagız" şeklinde konuştular. 13 Mayıs I981'de Vatikan'ın St. Peter meydanmdaki ayin sırasında Papa'ya suikast girişiminde bulunarak yaralayan Mehmet Ali Ağca, bu eylemi nedeniyle İtalya'da yargılanarak ömur boyu hapis cezasına çarptırılmıştı. Papa II. Jean Paul, suikast girişiminden 5 gün sonra hastanede, Ağca'yı bağışladığını açıklamış, bundan 2 yıl sonra da 1983 yılının aralık ayında Mehmet Ali Ağca, Rebibbia Cezaevi'ndeki hücresinde Papa'yla gizli bir goruşme yaparak af dilediği açıklanmış, ancak Ağca ile Papa'nın ne konuştukları basına açıklanmamıştı. Salih Demir Türbanı destekledi 10 aya mahkum oldu İstanbul Üniversitesi'nin kapısına türbanlı öğrencileri desteklemek için siyah örtü asan Mehmet Salih Demir önce 10 aya mahkum oldu, sonra tahliye edildi. »rotesto lavası mşladı M4KARA<AN1ÜW> Ü ı u •sitelerdeki bazı uygulamalar Yüksek Öğretim Kurulu'nu jtesto amaayla düzenlenen çeii eylemler sonrasında gözaltıalınan ve haklannda dava açıı 5 öğrencinin yargılanmasına .şlandı. Ankara Devlet Güvenlik Mahtmesi'nde, yapılan ilk duruşmaı iddianamesini okuyan AskeSavcı Üikii Coşkun, samklar [ehmet Ömer. Salih Bilgin Erıglı, Aykut Cingir, Murat Şahin «al ve Ege Altun'un yasadışı rgütlere üye olduklarını öne sü:rek TCK'nın 141/5 maddesi yarınca 5 yıl ile 12 yıl arasında apis cezasına mahkum edilme:rini istedi. İddianamenin okunmasından onra sorgulamaları yapılan saıiklardan Mehmet Öner, iddialamede yer alan "TKPİGD adı yasadışı örgiite üye olmak" uçlamasını reddederek emniyet fadesinin işkenceyle aJındığını ve >erçekleri yansıtmadığım söyleii. Kasım ayı içinde yapılan İsanbul Ankara öğrenci yürüyü>ünün sona erdiği sırada polis tarafından gözaltına alındığını biliiren Mehmet Öner, gözaltına ılınmadan önce YÖK binasına bir grup arkadaşıyla birlikte siyah çeîenk bıraktığını belirtü. Mehmet öner, DGM Savcılığında verdiği ifadenin de emniyette gördüğü baskı nedeniyle gerçeğe dayanmadığını söyledi. Sanık Salih Bilgin Erdağlı da, emniyette soğuk su ve elektrik işkencesi uygulanarak ifadesinin alındığını belirterek gerek emniyet gerekse de savcılıkta verdiği ifadelerin doğru olmadığını açıkladı. Aykut Cingir de, Türkiye lşçi Partisi ile herhangi bir ilgisi olmadığını, yasadışı herhangi bir faaliyete kanşmadığmı anlatarak Öğrenci Postası dergisinin bir dönem sahipliğini yaptığmı bildirdi. Sanık Mehmet Şahin Öcal da, gerek 12 Eylül öncesi gerekse sonrasında hiçbir yasadışı faaliyette buhınmadığmı, evinden alınan kitaplann görevi nedeniyie kendisine lazım olduğunu ve bu nedenle bulundurulduğunu belirtti. Sanıklardan Ege Altun'un sınavı nedeniyle gelemediği duruşmada sorguların tamamlanmasından sonra da söz alan Askeri Savcı Ülkü Coşkun, sanıkların ifadelerine tepki göstererek "Devletin polisi, savcısı, tıâkimi gerçek dışı evrak düzenliyor, bir tek samklar doğruyu söylüyor gibi bir hava yaratılmak isteniyor. Bu hususu dikkatinize sunuyonım" dedi. Öte yandan, DGM'de görülen başka bir davada da, kasım ayı içinde Ankara'da açlık grevi yapan Kubilay Yılmaz ve Sedat Karaduman isimli iki öğrencinin röK'ü TKP: Türkiye'de süahh eylemlere girişeceğiz T K P Genel Sekreteri îbrahim Seven, Atina'da düzenlediği basın toplantısında, 'Şimdi sıra bizde, eylemlerimizi göreceksiniz' dedi. ATİNA (a.a.) Yasa dışı Türkiye Komünist Partisi Birlik (TKPB) Genel Sekreteri İbrahim Seven, örgütunün Turkiye'de yeni silahlı eylemlere girişeceğini söyledi. Atina'da düzenlenen bir basın toplantısında konuşan İbrahim Seven, Türkiye'deki hapishanelerde ışkence yapıldığı yolundaki iddialarını tekrarlayarak, "Şimdi sıra bizde. Eylemlerimizi yakında göreceksiniz" diye konuştu. Seven, TKPB'nin ikinci kongresinin geçen yıl sonunda yabancı bir ülkede yapıldığını, Türkiye'nin önemli merkezlerinden gelen 50 delegenin de katıldığı bu kongrede 40 dolayında Çakıcı rarnsı aavası ^ ^^ . soruşturması bul DGM'de yargüanmasma devam edildi. Durusmada esas görüşünü büdiren savcı, sanıklardan Kemal Bilget, Sinan Çiftyürek, M. Habip Çınar ve Remzi BUget hakkmda en az 10 yıl olmak uzere hapis cezası isterken, Emel Çiftyürek, Münire Çetin ve Cafer Çağlar için de beraat istedi. Sanıkların avukatsürüyor lannın savunma için mehil istemeleri üzerine duruşma 3.3.1987 tarihine ertelendi. Pnrtisi fhtttnsi 7 "«r*f>* Komünist Emek rarnsı ne ve Kuzey KürParturne üye obt ak 7kifinin istan distan Adanada açhk grevi ADANA (Cumburiyet Güney tlleri Bürosu) Adana Cezaevi'nde "müşahede" altında bulundunılan 61 siyasi tutuklu, dün sabah saat 09.00'da açlık grevine başladı. Açlık grevine başlamaları nedeniyle dün cezaevi yönetimine verdikleri dilekçede, cezaevi yönetimini protesto etmek amacıyla bu eyleme giriştiklerini bildiren tutukluların, sorunlarım ilgili yerlere aktararak böyle bir eyleme girişeceklerini, daha onceden duyurduklan öğrenildi. 61 kişinin cezaevinde açlık grevine başlamasının, görüş günlerindeki kısıtlamaiar, müşahede altında bulundukları oUaların nemli olması ve havalandırmaya çıkarılmama gibi nedenleraen kaynaklandığı bildirildi. Açlık grevinin başlamasının ardından dün gazeteleri ziyaret eden tutuklu aileleri, SHP Genel Başkanı Erdal İnönü'nun geçen ay Adana'ya yaptığı gezi sırasında il merkezinde kendisine verilen bir mektupla cezaevinde bulunanların içinde yaşadıklan güç koşulların kamuoyuna duyurul İLAN ERFELEK İCRA TETKİK MERCtİ HÂKİMLİĞİ'NDEN BİLDİRİLMİŞTİR Bir otobüs alım satımından dolayı tstanbul Mengerler Ticaret A.Ş.'tine borçlu Erfelek Tekke köyünden Metin Bozyel vekili Av. Durrnuş Bozkır tarafından Erfelek lcra Tetkik Mercii Hâkimliğı'ne venlmiş olan 4.2.1987 tarihli iki aylık konkordato mehli verilmesi ile ilgili dilekçenin yapılan incelemesi sonunda: Adı geçen borçlu Erfelek Tekke köyünden Metin Bozyel'e ltK'nun 287 ve 288, 289. maddeleri dikkate alınarak iki ay muhlet verilmesine karar verilmiştir. 7 gün içersinde ilgililerın itiraz edebilecekleri ilanen duyurulur. 11.2.1987 Basın: 1602 fstanbul Haber Servisi Yeraltı dünyasının ünlü isimlerinden Alaattin Çakıcı hakkındaki soruşturma sürdürülüyor. Çakıcı ile birlikte yakalanan Şenol Turan (25), dün yapılan sorgulamasında Suadiye Oteli sahibi Ahmet Sadıkoglu'nu Çakıcı'nın emriyle yaraladığı yolundaki iddiaları reddetti. Tukarar alındığını söyledi. ÎNCt BABA ran, Ahmet Sadıkoğlu'nu çok yakın bir arkadaşını dövdurttüİbrahim Seven, bu kararlar ğü için yaraladığını öne sürdü. arasında, TKPB'nin silahlı müYakalandıktan sonra Asayiş Şucadeleye girişmesi ve bu alanda faaliyet gosteren orgütlerin des besi Cinayet Masası'na getirilen Şenol Turan şunlan söyledi: İstanbul Haber Servisi Inteklenmesinin de bulunduğunu "Çakıcı'nm adamı olduğum ci Baba adıyla tanınan yeraltı kaydetti. şeklindeki iddialar gerçek dışı. dünyasının ünlü adamı Mehmet Kınkkale Silah Fabrikası'nda Alaattin Çakıcı ile birlikte yaka Nabi İnciler. polis tarafından ki sabotajı, TKPB'nin yaprna lanmamızın nedeni, Sadıkoğlu' arandığı yaklaşık 1.5 aylık süre dığını söyleyen Seven, yakalanan nu kurşunlayanın benim oldugu içinde iki devlet ihalesi işini ta8 kişinin kendileriyle alâkası olmu bilmesi ve beraber teslim ol mamlayarak Antalya'da tedavi madığını, bu kişileri hiç tanımamamızı istemesidir. Zaten biz olduğunu söyledi. d\klannı sozlerine ekledi. teslim olmadan önce polislerin Yılın ilk günlerinde ortaya çıyaptığı operasyon sonucu Kayış kan "Levent'teki kırmızı köşkdagı'nda yakalandık. Alaattin te çatışma" olayından sonra poÇakıcı ile herhangi bir samimi lis tarafından aranmaya başlayetim yok. Onun adamı falan nan Ankaralı kabadayı Mehmet degilim. Sadece ismen tanıyo Nabi İnciler'in önceki gun vakarum kendisini." landığı bildirilmişti. Mehmet duğunu belirttiler. Tutuklu aileSadık Şenol Turan, 22 Kasım Nabi İnciler ise teslim olduğunu leri, dün cezaevinde başlayan aç 1986 tarihinde Suadiye Oteli sa ileri sürdü. Yüksek şeker tedavisi lıkgrevine ilişkin olarak şu açık hibi Ahmet Sadıkoğlu'nu 3 el gördüğü Amerikan Amiral Brislamayı yaptılar: ateş ederek yaralamıs ve olaydan tol Hastanesi'nin 131 40 50 nusonra kaçmıştı. maralı telefonunun 314 iç nunıa"Erdal Beye verdiğimiz açık mcktupta, cezaevindeki baskılan anlatmış ve bunların sürmesi halinde açlık grevine gidileceğini belirtmiştik. Bunu gazeteler yazdıgı halde, baskılar sona ermeYerli aşımn etkisinin tartışıhr olması üzerine kuduz aşısı di. Şikâyetimizi ihbar kabul eden Cumhuriyet Savcılıgı'nın incele ithalini gerçekleştiren fırma, şimdi de tetanos, kızamık, me yapmasından sonra yemek kızamıkçık, kabakulak ve difteri aşısı ithal etti. Aşüarın lerde biraz düzelme olmuş, o ka fîyatı 750 ile 8 bin 675 lira arasında değişiyor. dar. Ama çocuklarımız hâlâ İZMİR (Cumhuriyet Ege Bü siz kalmasıyla aşı ithalatının başnemli odalarda bulunduruluyor, rosu) Kuduz aşısından sonra ladığını açıklayan Agâh Özdegiineşe çıkarılmıyorlar." Türkiye'ye ithal edilen tetanos. mir, Sağlık Bakanlığı'nın izniyTutuklu aileleri, görüşe gittik difteri, kızamık ve kabakulak le Fransa'dan getirtilen tetanos, lerinde çocuklarının gozleri ka aşıianmn satışı başladı. Fransakızamık, difteri, kızamıkçık, kamaşarak kendileriyle konuştuğu daki VastforMervex firmaiarınbakulak aşılarının İstanbul. İznu, baskıların her gün artarak dan ithal edilen aşılann fiyatlamir ve Ankara'da satışının yapılsürdüğünü, bazı ailelerin Türk rı 750 lira ile 8.675 lira arasında dığını açıkladı. Özdemir aşı ithaçe bilmediğinden rahatça görüş değişiyor. latıyla ilgili olarak şunları söyleme yapamadığını ve bu tür gödi "Türkiye'de aşı ithalatı Sağlık Izmir'de ithal aşılann satışım rüşmeierin sık sık kesildiğini anBakanlığı'nın i/nine bağlıdır. gerçekleştiren Çağdaş Eczanesi lattılar. Daha önce boyle bir ithalata izin Cezaevi yöneticileri, açlık gre sahibi Âgâh Özdemir, Türkiye'verilmiyordu. Bu yuzden birçok vini doğrularken, durumun sav de aşı sorununun kuduz olayıyla gundeme geldiğini açıkladı. aşı kaçak olarak ulkeve girivor ve cılığa iletildiği, grevin süresinin Yerli aşılann kuduza karşı etkifahiş fiyatlarla satılıyordu. Anuzun olabileceğini belirttiler. İstanbul Haber Servisi İstanbul Üniversitesi'nin ana kapısına vürbanlı öğrencilerin derslere alınmamasını protesto etmek amaayla üzerine başörtu iliştirilmiş siyah bir örtu asan Mehmet Salih Demir, İstanbul DGM'ce 10 ay hapis cezasına çarptırıldı. Ancak yaklaşık 1 ay hapis yatan Demir, tahliye oldu. İU Hukuk Faküllesi 3. sınıf oğrencisi olan Mehmet Salih Demir, sorgulaması sırasında kapıya örtüyü astığını kabul ederek şöyle dedi: "Bunu yaptım, ama oradaki türbanlı kız arkadaslanmızla al*5 eden, hakaret eden bir gruba kumi'jlım. Olayın kapıda biriken kalabalıkla >a da bir grubun işbirliği ile ilgisi >ok. Gelenek, göreneklerimizden olan lurbanla alay etmelerine sinirlendim. boyun eğemedim. Bu hareketim kimse>e \önelik değil. Inandığım ilkelerie ala> edenleri protesto etmek amaayla yaptım." Demir, yargicın bu olavdan biraz da pışman değil misin, şeklindeki sorusunu, "bunu kişiliğime yakıştıramıyorura" şeklinde yanıtladı. Demir, evindebulunan, Ey Muslüman, YevmUI Ehed ve Zaman gazetesine yazdığı mektupla ilgili olarak sorulan soruya da, "Hukukçu olmam için dakttto ögrenmem lazım. Daktilo çalışırken aklıma gelenleri jazdım. Bunlar onlardır" şeklinde yanıt verdi. Duruşma savcısı ise, kamu hizmetine tahsis edilmiş olan üniversite kapısına yetkili mercilerden izin almadan siyah turban asılmasının TCK'nin 537/2. maddesine muhalefet olduğunu belirtti. Demir'in avukatı Necati Dinler de savunmasında, olayın hiçbir sivası ve ideolojik bir yanı olmadığını belirterek, "Mii>ekkilimin beraatini istiyorum, eğcr ceza verilecekse bunun S37/2. maddesinden değil 537/8. maddesinden >erilmesi gerekir" şeklinde konuşıu. DGM Hâkimi Suheyl Deliorman, Demir'in 537/2. maddesine muhalefetten suçlu bulunduğunu, bunun cezasının I yıl hapis \e 5000 lira para cezası olduğunu sovledi, ancak pişman ve başarılı bir öğrenci olmasından dolayı cezasının 10 ay hapise indirildiğini, a>rıca 4100 lira para ve 3 av 10 gun Kutahya'da gozeıim altında tutulma cezası verildiğinı belirtti. Samğın pi^man olması goz onune alınarak tahliyesıne karar verildi. YÜKSEL Tahliye istemediğini,flkirlerinintemite çıkmasını lstediğini söyledi. 'Ilginç Sorular9 adh kitap yargdanıyor İstanbul Haber Servisi "İlginç Sorular" adh kitabında devletin sosyal, siyasal ve ekonomik düzenini dini esaslara uydurmak amacıyla laikliğe aykırı propaganda yapmakla suçlanan Edip Yuksel, İstanbul DGM'de yargılanıyor. Durusmada Yüksel'in avukatı Doç. Zeki Hafızoğulları bilirkişi raporunu kabul etmeyerek muvekkilinin tahliye ve beraaüni istedığini söyledi. Yüksel ise bilirkişinin, kitabını "ilmi" bulmadığını belirterek, "Bu durumda tahliye olsam da ne olacak? Ben avukatımın tahliye istemine katılmıyorum, fikrimin temize çıkmasını istiyorum" dedi. Yargıç Süheyl Deliorman ise "Senin fikirierine göre teokratik devlet olur" biçiminde konuştu. Duruşma, yeni bir bilirkişi heyeti oluşturulması kararı ile ileri bir carihe ertelendi. Duvar' fîlmine takipsizlik BURSA (Cumhuriyet Bürosu) Bursa Fotoğraf ve Sinema Amatörleri Derneği (BUFSAD) tarafından gösterilirken polis tarafından incelemeye alınan ve Cumhuriyet Savcılığı'na gönde' rilen Alan Parker'ın "The Wall" (Duvar) isimli fılmiyle BUFSAD yöneticileri hakkında takipsizlik karar verildi. Edinilen bügüere göre polisin, "filmin izleyici kitlesinin tamamen orta ve yüksekögrenim ögrcncilerinden oluştugu, filmin egitici ve öğretici hiçbir yanının bulunmadığı gibi, konu olarak bazı sabnelerinde dehşet, ırkçılık ve şiddetin işlendigi bu nedenle orta ve yüksekögrenim oğrencisi olan seyircilerin bundan olumsuz yönde etkilendiği" gerekçesiyle incelemeye aldjğı Duvar filmi, yanndan itibaen de Uludağ Üniversitesi Gösteri Sanatlan Etkinligi Sinema Kolu tarafından vizyona konulacak. Olayla ilgili olarak görevlendirilen Bursa cumhuriyet savcı ; yardımcılanndan Şeref Türkmen, kendi incelemesi ve bilirkişi raporundan sonra verdiği kararda, fümde müstehcen bir unsur bulunmadığını savundu. "Aranırken devlete îş yaptıın rasından göruştüğümüz Inci Baba, teslim oluşunu ve kaçaklık günlerini şoyle anlattr. "Kaçtığımın ilk gunleri yine sekerim >ükseldigi için önce Antalya'da, sonra da Ege ktvılannda iki hastanede tedavi olup dinlendim. Daha sonra da bittnemiş işlerimi bitirdim. Tokat Artova'da bir gölet vapıyorduk devlete, oıtu bitirdim. Sonra Adapazan'ndaki TF.k binasını tamamladım. Bir ara dağda bayırda kaçak oldıım. Perşembe günu Ankara'daki arkadaşlarıma, 'Ben İstanbul'a hastaneye gidiyorum, polise telefon edin, tedavitn bittiğinde teslim olacağım' dedinı. Sağolsunlar soylemişler. Polis de beni buldu. w İthal aşı, eczanelere girdi Kaçmanıza neden olan köşk olayında rolünüz nedir? Bizim bir ilgimiz yok ki. Buranın sahipleri Hale Ince ile İlkim İnce. İlkim. Hale'nin kocası oluvor ve benim yanımda yüksek mühendis olarak çalışıyor. İlkim. sonra Libya'ya gidi>or işleri için. Bir gün Kaddafi bunu hapsedivor. Hale zor duruma düşüyor. buravı Hasan Bora'va kirava veriyor. Bu arada da vakıflara ipotek ediyor köşkü. Sonra biz 40 milyon lira hava parası veriyonız Hasan Bora'ya, biz kiralıvoruz. Bu iş için İbrahim Tallıses araya girivor. Kardeşim de köşkü artık biz kiraladık ya, tutuvor boş duracağına Fezail'lere veriyor. Bunlara çıkmalannı sövlüyoruz. 15 gün müsaade istivor bizden. Me ğer bu süreyi, elrafı tokatlamal için istemiş. Bu Fezail gider. me sela Sakıp Sabancı adına hesaı cak Sağlık Bakanhğı Türkiye'de açar, sonra da karsılıksız çeklı üretilen aşılann yetersiz olduğu o hesabın 100 katını tokatlar. İş kanısına vardı ve ithalata izin te, çık divoruz, çıkmıyor. Hak verdi. Böylece kuduz aşısından sız iktisap yapıyor. Biz de bi sonra Türkive'ye ilk kez getirilen şevler vapıvoruz. tetanos. difteri. kuamık, kaba Ne yapıyorsunuz? kulak gibi aşılar. öncesine oran Hani işte o gazetelerde fa la 56 kat ucuz fiyatla satışa su lan vazdınız. nuldu. Neden polise bildirmedini Alınan bilgiye göre istanbul, de çatışmaya girdiniz? Eh işte. bizim biraz karal İzmir ve Ankara'daki çeşitli eclerimiz yani, kendi işimizi keı zanelerde satışa sunulan ithal dimiz görürüz. Buradan çıkınc aşılann fiyatları şoyle: "Tetanos usısı 750 lira. tetanos size bunları tefrika gibi anlat: antitoksini 1859 lira, difteri teta cağım yani. Hapse girmeyeceğinize t nos karması 800 lira, kızamık aşısı 3.222 lira, kızamık, kıza kadar emin misiniz? Nevim var ki benim. ke mıkçık ve kabakulak karması 8.675 lira. kabakulak aşısı 6.197 di işimizi kendimiz gördük. s dece bu işte." lira, kızamıkçık aşısı 2.975 lira."
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle