Katalog

CUMHURİYET/10 HABERLER 17 ŞUBAT 198/ Ozal bu gece ekranda ŞEBNEM ATtYAS HOUSTON Başbakan Turgut özal ameliyatının sekizinci gününde doktorunun izin vermesi üzerine dün kamera karşısına çıktı. özal'ın kamera karşısında yaptığı kısa konuşmanın bugün televizyonda yayınlanması bekleniyor. Bu arada Başbakan Turgut özal'ın eşi Semra Özal, Başbakan'ın Türkiye'ye döndükten sonra çalışma temposunu yavaşlatması gerekeceğini, dönüş tarihinin ise henüz belli olmadığını soyledi. Semra Özal, hayatının en uzun üç gecesini eşinin ameliyatı öncesi, ameliyat günü ve ertesi gün yaşadığını da sözlerine ekledi. Onceki gün gazetecilerle yaptığı çay sohbetinde Semra Özal, Başbakan'ın neler yaptığı konusunda bilgi verirken Houston'daki yaşamlarını anlattı. Semra Özal, önümüzdeki birkaç hafta ve ondan sonraki bir iki ay için Özal'ın temposunu yavaslatmaya çalışacaklannı belirterek, "Biraz yavaşlatıp idare e(meye çalışacağız. Bu zor olacak besbelli, biraz çekeceğiz herhalde" dedi. Semra Özal, Başbakan'ın stresten kaçınması yolundaki doktor tavsiyesine nasıl uyacaklan sorusunu da şöyle yanıtladı: "Normal her insanın stresten kaçınması gerekiyor. Merak etmeyin, belli bir devreyi atiatır atlatmaz sizden, bizden daha sağlam olacak." Donüşleri hakkındaki sorular üzerine de Semra Özal, " D r . de Bakey'e bağlıyız. Efe'nin imtihanlan 25'inde bitiyor galiba. O zaman gelecek. Biz de daha 12 hafta kalacağız anlasılan" diye yanıt verdi. Başbakan'ın yanına şimdiki halde kendisinin dahi yaklaştmlmadığını belirten Semra Özal, kritik deyrede mikrop almaması ve tansiyonunun yükselmemesine özen gösterdiklerini soyledi. Bu arada, Özal'ın nelerle oyalandığı yolundaki bir soruyu yanıtlarken, "Komedi filmleri seyredip kitap okuyor" dedi. §imdiki halde dışarıdan telefon bağlantılarının tümüyle kesildiğini belirten Semra Özal, Özal'ın Süleyman Demirel'le telefon görüşmesi hakkında da, " O zaman bir yanlışlık yaptık" diyerek telefon görüşmesinin Başbakan'ı heyecanlandırdığını hissettirdi. Özal'ın ameliyata son iki gün içinde karar verdiğini belirten Semra Özal, "Türkiye'de Cumhurbaşkanı dısında konuyu bilen yoktu" dedi. Hafulık Gölge Adam'da Başbakan'ın kalp ameliyatı geçireceği yolundaki haberle ilgili olarak da, "Tahmin üzerine uvdurulmuş bir şey" biçiminde konuştu. Semra Özal gelen telgraf ve çiçeklere teşekkür ederken gelen mesajları okuyamadığını, okuyunca ağlamaklı olduğunu soyledi. Bir çok telefonun Anadolu'dan otomatik telefon kulübelerinden edildiğini belirten Semra Özal, bu konuda şöyle bir olayı anlattı: "Doğu illerinden birinden 12 yaşında bir çocuk sokaktaki telefon kulübesinden aradı. Adını sorduk, 'Bırakın benim adımı şimdi, ben zaten kulübeden zor buldum Houston'u. Başbakan 1 ın saglık durumunu söyleyin çabuk', dedi. O kulübeden burayı nasıl arayıp bulmuş; hayret etlik, çok da duygulandık." Semra Özal gelen telgraflan ve mesajları ileride bir kitapçıkta toplayacaklannı da sözlerine ekledi. Bir soru üzerine çok ender ağladığını, bu durumunu da hiç kimseye göstermekten hoşlanmadığını belirten Semra Özal, "Bs>şb^i.. yo^.un bakım odasından alındığında kendımi tutamadım. Herhalde kendimi çok sıkmıştım" dedi. Kendi sağlık durumuyla ilgili olarak da migren ağnları çektiğini belirten Semra Özal, sürekli aldığı ilaçlarla ayakta durabildiğini de anlattı. Semra özal, gelecek yıl Başbakan'ın bir kontrolden geçmek için yeniden Houston'a geleceğini sözlerine ekledi. Başbakan'ın "gelnıeyin" mesajına rağmen Türkiye'den dün de yeni ziyaretçiler geldi. ANAP İstanbul İl Başkanı Eymen Topbaş, Bakırköy ANAP İlçe Başkanı Osman Albayrak ve iki arkadaşı dün oteie yerleştiler. Öte yandan iki gün önce Başbakan'ı özel olarak görmek için Houston'a gelen Özaltın İnşaat T.A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Nuri Özaltın da Özal'ı görmekten umudu kesince otelden ayrıldı. MUSTAFA EKMEKÇİ AJNKARA N0TLAR1 •• İyi ki Geldim İstanbul'a. SEMRA HANIMDAN ÖZAL 'A MESAJ Mîkrop almaması için her türlü teması yasaklanan Başbakan Ozal'a, eşi Semra Haıum, bastn sohbeti arasmda telefonla görüserek gazetecilerin geçmiş olsun 4Oekterini blzzat Uetti. (Fotoğraf: a.a.) 19 Mayıs Üniversitesi Camii'nin temeli 19 mayısta atılacak Universiteye cami Samsun Belediye Başkanı Kemal Vehbi Gül'ün de kurucu üye olduğu 19 Mayıs Üniversitesi Camii Yaptırma ve Yaşatma Derneği, cami temelini, üyelerin de isteği üzerine 19 Mayıs 1987'ye erteledi. ZeynepAsım Ekren döndü Tstanbul (a.a.) Başbakan Turgut özal'ın kızt Zeynep A Ekren ile damadı Asım Ekren ABD'den döndüler. ZeynepAsım Ekren çifti, Başbakan özal'ın geçirdiği bypass ameliyatı için bir süredir ABD'de bulunuyorlardı. Asım Ekren Atatürk Havalimanı'nda, gazetecilerin "rahatsızlığı olup olmadığı şeklindeki" sorusu üzerine "Sağltğım yerinde, • hiçbir şeyim yok" dedi. CEMtL CİĞERİM SAMSUN Samsun 19 Mayıs Üniversitesi'ne yaptınlacak olan caminin temelinin 19 Mayıs 1987 tarihinde atılması için çalışmalar yapıldığı öğrenildi. Başkanlığını Samsun Belediye Başkanı Kemal Vehbi Gül, Başkan Vekilliğini de llahiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ekrem Sankçıoglu'nun yaptığı Samsun 19 Mayıs Üniversitesi Camii Yaptırma ve Yaşatma Derneği tarafından universiteye yaptınlacak olan caminin projesi de tamamlandı. 19 Mayıs Üniversitesi Camii Yaptırma ve Yaşatma Derneft. Belediye işçilerine lojman Tstanbul Haber Servisi Eminönü Belediyesi'nin, işçi ve A memurlanna lojman inşa edeceği bildirildi. Eminönü Belediye Başkanı Tahir Aktaş, kendi bölgesi içinde veya dışında konut ve sosyal tesisler inşası için arsa arandığım, bulunur bulunmaz temel atılacağını bildirdi. Evi yıkılanlara konut stanbul Haber Servisi Tarlabaşı'nda belediye / tarafından ytküacak binalarda oturan miilk sahiplerine Beyoğlu Belediyesi'nce konut tahsis edileceği bildirildi. Kadıköy yakası Içerenköy'de bulunan yeni bitmiş sosyal meskenJerden yararlanmak isteyenlerin bir dilekçe ve bina sahibi olduklannı belirleyecek belgeler ile Beyoğlu Belediyesi'ne başvurmaları gerektiğini söyleyen Beyoğlu Belediye Başkanı Haluk öztürkatalay, "Işlemieri en kısa sürede tamamlayarak vatandaşlarımızın mağduriyetine çözum bulacağız" dedi. universiteye yapılması düşünülen cami ve küjliyenin neleri kapsaması gerektiği konusunda bir çalışma yaptı. Dernek, İstanbul, Ankara, Izmir, Trabzon ve Adana'daki mühendis odalanyla bu alanda isim yapan bazı mimar ve mühendislere birer mektup yazarak kendilerinden birer avan proje hazırlamalannı istedi. Vedat Işbilir ve Sevinç Şahin'in hazırladıklan projelerden mimar Sevinç Şahin'in hazırladığı proje, Yönetim Kurulu tarafından Türktslam karakterine uygun bulundu ve adı geçen mimar ile anlaşmaya varıldı. Projede otopark, okuma salonu, konferans salonu, imam ve müezzin loj manları, kadınerkek abdest alma yerleri, cenaze namazı kılma mahalli ve külliye bulunuyor. Bu projenin yalnız mimarisi 25 milyon lirayamal olacak. Derneğin kurucuları arasında şu isimler bulunuyor: Belediye Başkanı Kemal Vehbi Gül, îlahiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ekrem Sankçıoğlu, Dr. Yaşar Mumcu, Dr. Emin Akıncı, Şerafettin Albayrak, Rıfkı F.miroğlu, Emin Şahin, Mehmet Kara, Ziver Yiiksel, Ahmel Bayraktar, Riiştii İstifoğlu, Rcsul Odabas, Yakup Camadan, Çezmi Yavuz, Kemal Topçu. 19 Mayıs Üniversitesi Camii Yaptırma ve Yaşatma Derneği'nin, cami temelinin bu yılın mart ve nisan ayında atılması konusunda aldığı kararı da üyelerin istekleri doğrultusunda 19 Mayıs 1987 olarak değiştirildi. Ağca'nın arkadaşı adam dövdü enizli (Cumhuriyet Ege Bürosu) Papa'ya suikast girişimınde bulunan terörist Mehmet Ali Ağca'ya silah sağladığı gerekçesiyle uzun süre ttalya'da tutuklu kaldıktan sonra tahliye edilen ömer Bağcı 'nın başı yine derde girdi. ttalya 'dan döndükten sonra Bahadırlar köyüne yerleşen Bağcı hakkında, karşıt görüşlü bir üreticiyi döverek hastanelik ettiği iddiasıyla Çal Cumhuriyet Savcılığı'nca soruşturma açtldı. Iddiaya göre ömer Bağcı, köy muhtan Hasan Akkaya ile Bahadırlar'da sol görüşlü olarak bilinen Hüseyin Ekici'yi fikir aynlığı nedeniyle feci şekilde dövdü. Yaralı olarak Denizli Devlel Hastanesi'ne kaldınlan Hüseyin Ekici, Cumhuriyet Savcılığı'na verdiği şikâyet dilekçesinde Bağcı ve Akkaya'dan şikâyetçi oldu. Bunun üzerine olaya el koyan savcılık, samklar hakkında soruşturma başlattı. Erdem kooperatif yolsuzluğu iddiasını yalanladı ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Kaya Erdem. üyesi bulunduğu Hazine Memurları Yapı Koopeıatifi arsasının halkın kandınlması sonucu alındığı iddialannı yalanladı. Erdem'in, dun bir gazetede yer alan iddialar konusunda yaptığı yazılı açıklama şöyle: "Söz konusu arsa 17 yıl önce noterden satış vaadi senedi ile satın alınraış olup, hukuki ihtilaf nedeni ile tapu ancak 1978 yılında sağlanarak arsa, kooperatife mal edilmiştir. Arsa alındığında SİT alanı olma konusunda bir tereddut olmadığı için inşaat bakımından bir sorun bulunmamaktaydı. Ancak, söz konusu arsa 10.7.1976 tarihinde SİT alanına alınmış ve kooperatifçe Danıştay'a yapılaıı muracaal sonucunda, 58 dönümluk kooperatif arazisinin 12 dönümüne SİT alanı dışına çıkma ve inşaat müsaadesi 1983 tarihinde verilmiştir. Skyros krizi ürü sürüyor Koç: Grevler işi yavaşlattr dan dünyada yıhn işadamı seçilen Vehbi Koç, ödülünü almak üzere gittiği Hindistan 'ın başkenti Yeni Delhi'den dün döndü. Vehbi Koç, Atatürk Havalimanı 'nda gazetecilerin çesitli konulardaki sorularını yamtlarken, bir soru üzerine "Grevlerin olmaması en büyük dileğimdir, çünkü grevler işi yavaşlatır" dedi. Vehbi Koç şeref salonunda yaptığı konuşmada, "Bu ödül bana değil, ülkeme verilmiştir. Türkiye, Allahın bize bağışladığı en büyük nimettir" dedi. Koç, kendisinin Türkiye 'nin imkânlanndan yararlanarak bu duruma geldiğini belirterek, genç işadamlannuı da bu olanaklardan yararlanmalanm tavsiye etti. Koç, Türkiye'nin nüfus planlamasma önem vermesini de isteyerek, bu yoüa kalkınmanın daha hız kazanacağım soyledi. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Yunanistan Savunma Bakanı Yorgo Haralambopoulos'un Ege'deki Skyros Adası'nda inşa edilen askeri tesislerin "Türk tehdkJi"ne göre oluştunılan "yeni savunma kavranu"na bağlı olduğunu açıklamasından sonra Yunan hükümetinin ikinci bir açıklamayla bu tesisleri "NATO projeleri" olarak gösterraesi üzerine Ankara dün Atina'yı "gerçekleri saptırmakla" suçladı. Türkiye ile Yunanistan arasında NATO içinde patlak veren "Skyros krizi", Yunanistan'ın bu adadaki askeri tesisleri NATO altyapı programına dahil etmek istemesi üzerine patlak vermişti. Türkiye, söz konusu tesislerin Türkiye'ye karşı inşa edildiğini, dolayısıyla NATO amaçlanna ters duşiüğünu belirterek, NATO altyapı programındaki bu projelere çekince koymuştu. Yunanistan da bunun Üzerine altyapı programımn Türkiye ile ilgili bölümünün tümüne çekince koymuş, Türkiye de misilleme olarak Yunanistan'la ilgili bütün projeleri bloke etmişti. Hollanda tankeri karaya oturdu ' stanbul Haber Servisi Yeniköy Charlton Oteli / açıklannda dün saat 22.00 sıralannda Hollanda bandralı Flaying Offıcer Nirmal Jit Singh Sekhon PVC adlı bir tanker karaya oturdu. Plastik içerikli kimyevi hammadde taşıdığı öğrenilen tankerin Karadeniz'den yüklü olarak 'Akdeniz'e doğru ilerlediği belirtildi. Yetkililer, henüz belirlenemeyen bir nedenle karaya oturan tankerin kendi çabalartyla kurtulmaya çalıştığını belirttiler. Banka şubesi yandı nkara (Cumhuriyet Bürosu) Türk Ticaret Bankası'mn Siteler Demirhendek Caddesi'nde bulunan şubesi dün akşam saat 21.00 sıralannda çıkan yangın sonucu tamamen yandı. Yanan şubede kıymetli evrak ve paraların bulunduğu çelik kasalarm yangından etkilenmediği sanılıyor. 35 yülık devlet hizmetinde meraur ve bakan olarak daima ön planda mücadele ettiğim, üzerinde önemle ve hassasiyetle durduğum bir konu, ne yazık ki saptınlarak bir gazete tarafından bana isnat ettirilmek ve manşet yapıltnak suretiyle yayımlanmış bulunmaktadır. Bu nedenle çok iiziildüğümü, şerefli basınımızın bu düşüncelerime gazetelerinde yer vererek bana destek ve mücadeleme giiç kazandıracakları inancıyla saygılarunı sunanm." KartaVda ekmek 100 lira İstanbul Haber Servisi İstanbul Kartal Belediyesi sınırları içinde 80 liraya satılan ekmeğin fiyatı 100 lira oldu. İstanbul Fırıncılar Demeği Başkanı Mustafa Özaydın, diğer ilçe belediyelerinde de ekmek fîyatlannın arttınlması konusunda yaptıkları başvurulann incelenmekte olduğunu bildirdi. Özaydın, İstanbul'un tüm ilçelerinde 80 liraya satılan ekmeğin önümüzdeki günlerde 100 liraya çıkabileceğini soyledi. İstanbul'da böylece ilk kez Kartal Belediyesi sınırlan içinde 400 gram ekmek dünden itibaren 100 liradan satılmaya başlandı. Kartal Belediye Başkanı Ali Duranoğlu, Kartal'da fınncılardan gelen talebi onayladıklannı belirterek, Halk Ekmek Fabrikalan'nın çıkarttığı 60 liralık ekmeklerin fiyatlarının arttınlması konusunda da çalışmalar yapıldığını bildirdi. İstanbul'da ilk zamlı ekmek uygulaması Haralambopoulos'un ilk açıklamasında Skyros Adası'ndaki tesislerin yeni savunma doktrinine dayandığını belirtmesi, Yunan hukümetini NATO karşısında güç bir duruma sokunca, Yunan Hükümet Sözcusü ikinci bir açıklamayla Skyros Adası'ndaki tesislerin NATO projeleri olduğunu öne sürmüştu. Yunan hükümetinin bu lutumu üzerine Ankara, dun Atina'yı "gercekleri lahrif etmek suretiyle olayı saptırmakla" suçladı. Dışişleri Sözcü Yardımcısı Nazım Belger dun bu konuda yaptığı acıklamada, "Yunan Hükümet Sozctisü'nün gerçekleri saptırmak amacına yönelik açıklaması malum Yunan lulumunun yeni bir örnegini oluşlurmaktadır. Yunan Savunma Bakanı, 11 şubal tarihinde yaptığı bir acıklamada, söz konusu iki projenin iilkesinin yeni savunma doktrini ile bağlanlılı olduğunu sarahaten bevan etmişti" dedi. Belger, "Bu defa V unan Hukumel Sözcüsü'nce vapılan açıklama iie V unan Savunma Bakanı'nın bevanatında yer alan hususlann sanki Ankara tarafındaa ortaya aülıyormuşçasına takdimi çabalan hiç şüphe^iz kamuoyunun ve bu arada müttefiklerimizin dikkalinden kaçmayacaklır" şeklinde konuştu. Nazım Belger, "NATO'nun temel ilkrlerine ve tehdit değerlendirmelerine lamamen ters duşecek şekilde Tiirkiye'yi tehdit kabul eden V unanislan, gerçekleştirilmesini istediği Skyros projelerini kendi Savunma Bakanı'nın agzından bu çarpık dokIrin ile irtibatlandırnuştır. Bu da tarafımızdan esasen gösterilmiş bulunan tepkinin geçeriiliğinin somul bir delilidir" dı\e ekledi. BURSA'DA FtLM TARTIŞMASI Kızıltepe'de barış V'mltepe (a.a.) Mardin'in Kızıltepe ilçesinde geçen yıl A\ Belediye Başkanı tbrahim özmen 'in öldürülmesiyle başlayan gerginlik, "özmen" ve "Dündar" ailelerinin barışmasıyla sona erdi. Mardin Valisi Alaattin Turhan, aralannda kan davası bulunan bütün aileleri barışa çağtrdı. tki ailenin barışmasım sağlamak amacıyla Mardin Valisi Alaattin Turhan, Jandarma Tugay Komutam Tuğgeneral Cüven Ergenç, eski Adalet Bakanı ve Mardin Milletvekili Necat Eldem ve Belediye Başkanı Ali Ihsan Ensari'nin de aralannda bulunduğu komite, Abdülkadir özmen ile Şemsettin Dündar'ı Kızıltepe Orduevi'nde bir araya getirdi. Abdülkadir özmen ve Şemsettin Dündar, burada bine yakın Kızıltepelinin huzurunda el sıkışıp öpüşerek banştılar. 'Duvar' için ifade verdiler BUFSAD'ın düzenlediği "S'mema Günleri"nde gösterime sunulurken polis tarafından incelemeye alınan Duvar filmi için dernek yöneticiierinin ifadeleri alındı. Film aklanırsa Uludağ Üniversitesi'nde gösterilecek. BURSA (Cumhuriyet Bürosu) Kısa adı BUFSAD olan Bursa Fotoğraf ve Sinema Amatörleri Derneği'nce düzenlenen "Sinema Günleri"nde gösterime sunulurken polis tarafından incelemeye alınan ve savcıhğa gönderilen "Duvar" isimli filmi bu kez Uludağ Üniversitesi gosterecek. Bu arada, BUFSAD Yönetim Kurulu üyelerinin de dun Bursa Cumhuriyet Savcıiığf nda ifadeleri alındı. Ayrıca dernek yöneticilerine, gelirlen alındı belgesine işlemedikleri gerekçesiyle 3'er bin lira usulsüzlük cezası verildi. Uludağ Üniversitesi Gösteri Sanatları Etkinliği Sinema Kolu sorumlusu İlhan Özer'den alınan bilgiye göre, program çerçevesinde iik film perşembe günu gösterime sunulacak. Bugün başlaması gereken etkinliğin, "bürokratik gecikme" nedeniyle perşembe gününe alındığını söyleyen Özer, Eğitim Fakültesi Konferans Salonu'nda ilk olarak Martin Scorses'in "New York New York" isimli filminin gösterileceğini açıkladı. Yıl boyunca sürdürülmesi planlanan sinema etkinlikleri programında, Ulu Grosbard'ın "Geç Kalan Sevgi", Philippe de Broca'nın "Çingenenin Aşkı", Francis Ford Coppala'nın "Sokaktakiler", Mark Lester'in "Tepkj", VValter VVül'in "Muhtesem İkili", Vincente Minelli'nin "Buhranlı Yıllar" ve Volker Şchlondoffun "Sevgiliye Bir Öpücük" gibi filmleri gösterime sunulacak. Bu filmler arasında bir süre önce Bursa'da polis tarafından "bu tür filmlere ek yapılabildiği" gerekçesiyle incele. meye alınan Alan Parker'ın "The Wall" (Duvar) isimli filmi de gosterilecek. Ancak Uludağ Üniversitesi Gösteri Sanatları Etkinliği Sinema Kolu sorumluiarı halen savcılıkta olan filmi, "temize çıkmasından" sonra vizyona sokabileceklerini söylediler. Öte yandan daha önce BUFSAD'ın göruntülediği "Duvar" filminin savcılıkça incelenmesindcn sonra gerek görulurse Mu7ix Yayınları Denetleme Kuruluna gönderilebileceği bildirildi. Pera Palas'ta Erdal Bey'e sordum: DISK'le Türkiş'in birleşmesi, SHP ile DSP'nin birleşmesine ben ziyor mu? Daha zor! karşılığını verdi. Türkiş yağlı kuyruğa yapışmış, DİSK'in yarım milyonun üstündek üyelerini ya da ödentilerini almış, üstüne oturmuş. Suçlamayı surdur melı ki, bir elı baldayken, içi de erinçle (huzurla) dolsun! DİSK'in yırminci yıl kutlamalarının ikinci gününde ev sahibi, SHF idi. Cuma akşamı DİSK kokteylıne gelmeyen Türkİş Başkanı Şevke Yılmaz, SHP'nin seminerine geldi. Bir gece önce Avrupa'dan geler konuk sendikacılar; Kokteyle Ecevit nıye gelmedi? diye soruyorlardı SHP'nin semıner izlencesinde de, Şevket Yılmaz'ın adı yoktu. Ge nel Sekreter Emin Kul'un adı geçıyordu. Söylentilere göre, gerçekt< öncelen bir danışman göndenp, işi öyle savmayı mı düşunmüşlerdi' ICFTU Genel Sekreteri John Vanderveken'in Ankara'ya gelip, oradi Şevket Yılmaz'a uğradıktan sonra istanbul'a geçmesı, Şevket Yılmaz' düşündürmüş, o da kendi kendine "Şevket, artık gıtmezsen ayıp oluıf mu demişti"> Türkİş, ICFTU'nun üyesıydı DİSK ise ASK'ın. Üst duzey dekı kuruluşlar, ıkı düşman kardeşı hoş tutma yoluna gitmekteydilef Bunu konuşmalardan da anlıyordum Orneğin DİSK'İ överken, Türk iş'i de etestirmıyoriardı. (Ali Sirmen'ın cumartesı günkü "Vanderveker Niye Geldi!" başlıklı yazısını okudunuz mu?) Şevket Yılmaz, toplantıya gelip, konuşma yapma zorunda kalınca aynı sırada oturduğu Abdullah Baştürk'ün elini sıktı. Ama az sonrî başlayacak yemeğe kalmadan kaçtı! Yemeğe kalırsa, lokmaların bo ğazına dizileceğinden mi korktu, ne? Erdal Bey, ikinci günü seminere başkanlık ederken yaptığı konuş mada kısaca şoyle dedi: Avrupa işçi lıderleh olarak İstanbul'a akın etmeniztn temel nedeni biliyonım kidun (cuma günü) 20. kuruluş ytldönümü kutlanan ve ETUC un üyesi olan DİSK'in başına gelenler karşısında duygu ve düşüncele rinizi ifade etmek. isçi haklarının korunmasında uluslararası dayamş manın butün gücünu göstermektir. Sosyal oemokrat birparti olarak bii de burada bulunmanızı değerlendirmek istedik. Demokraside sendika larm haktan ve ışlevlen konusundakı gorüştennızi kamuoyuna duyurm için size fırsat verecek bu toplantıyı düzenledik.. Erdal Bey, '.'.. Şimdi yeniden kurmaya çalışttğımız demokrasımizir her eksiğinı, toplumun desteğmı sağlayarak adım adım tamamlamak zorundayız. ve öyle bir ortam içinde bulunuyoruz kı her adımda yeniden bir anarsi dönemı canlandıracak bir hareket yapmadığımızı kamuoyuna kabul ettırmemiz, benımsetmemız gerekiyor Bunlan elbet yapacağız. Anayasadaki ış yasalarındakı gerekiı düzenlemelen bir bir gerçekleştireceğiz Her adımda ayn uğraş verilerek hazırtanacak bu haklar artık bir daha kaybedılmeyecek şekilde yerteşmiş olacaktır" dedi Daha sonra ilk sözü Uluslararası Hür İşçi Sendikalan Konfederasyonu (ICFTU) Genel Sekreteri John Vanderveken'e verdi. John Vanderveken, yumusak konuşuyordu, ama sözterini anlayanlara gülle gıbi gelirdı. Özetle, birkaç tümcesmi aktarayım: DISK'liler ıçendeyken buraya geldim, aileleriyle görüştum. Hükümetle ilişkiler kurdum. Hükümet ne tür hükümet olursa olsun, sendika. haklan tanımak zorundadır Temel sendıkal haklar, demokratık toplum temel koşullanndandır. Sendika kurmak ıçın izın almak gerekmez. Se dikalar, çalışmaktan alıkonamazlar Sendikaların varlığı koruma altmde olmalıdır. Türkiye'de Türkiş'in ne kadar zor çalışma yaptığını anlıyoru DİSK konusunda mahkemenin asıl amacı, DISK'ı ortadan kaldırmaktı. 23 Aralık 1986'da alınan karar haksızdır. Suçlu göstenlen DİSKIıleri, m di, manevi anlamda destekliyoruz. Türkiye'de çok sert bir Iş Hukuku var dır. insan haklan ve sendıkal haklar kısıtlanmaktadır Demokrasiye geçiş çok yavaş. Türkiye uluslararası kuruluşlara üye olacaksa, dıkkatlı hareket etmek zorunda... Daha sonra konuşan Avrupa İşçi Sendikalan Konfederasyonu (ETUC) Genel Sekreteri Mathıas da şoyle dedi: "23 Aralık'tan ben bütün umudumu yıtirdim. Türk hükümeti, poHtık gücünü kuvvetlendırmek için DISK'e vurdu. Bu. Avrupa'daki sosyal demokratların suratına indırilmiş bir tokat gibidir" dedi Ekledi: "1980'den beri insanların can güvenliği arttı Bedelı ne oldu? Baskı arttı, ışçılem alım gücünde yüzde ellı bir azalma görüyoruz Biz, DİSK'in başına gelen olaydan sonra Avrupa'daki bütün hükümetleri haberdar ettik. 23 Aralık 1986'da DİSK'in bütün haklan elinden alındı, malvarhğ na elkondu. Bu durum Avrupa'daki hükumetlerce ılgiyle ızlendı. insan Haklan Konvansiyonu'nun A. maddesine karşın Türkiye vurdumduymaz davrandı. Türkiye. sendıkal haklan vermemekte inat etmektedir Basın özgürlüğü de kısıtlıdır. Sendikal haklar, maaşJann ayarlanmasından, hakkmdan ibaret değıldır Gerçekte, demokratık bir toplumda çalışanlar kesınlikle sıyasal yaşama katılmak zorundadııiar... Dünya Emek Federasyonu (WCL) Genel Sekreteri Jan Kulakovvsky, özetle şoyle konuştu. Türkiye'de altı yıldan beri süren bir baskı vardır. Mahkumiyet ka rarları üzüntü vericidir. DISK'le, Türk ışçileri ile dayanışmayı sürdürüyo ruz. SHP'ye ve onun başkanı Erdal Inönü'ye teşekkür ediyoruz. Dışarı dan gelen bizlere, uzun uzun Türkiye'dekı durumdan söz etmek yakışık almaz Ama hepımiz biliyoruz ki, Türkiye'de sendikal haklar yoktur. Sendikalann örgutlenmelen her yerde aynıdır \asamak VB çalışmak haklarıdır Bir yerde demokrası yoksa, bu haklara da saygı yoktur. Nasıl birreıim olursa olsun, "ızm"le biten hangı re/ım olursa olsun, bu böyledır. DISK'te çalışan tüm kadınlara, erkeklere saygılar sunuyorum. Ozel olarak DİSK'lileh selamlamak ıstiyorum. Onların özgurluklerinı ellerinden almak ıstıyorlar, mallarını almak istıyorlar. Abdullah Başturk, sen dıkacılığın sımgesıdır. Biz, Türkiye'de demokrasinin ve sendikal hakla rın yerteşmesinı ıstiyoruz... Yazının başında soyledım; konuşmalar. eleştırıler çok ağırdı Bir an şöyle duşündüm; Avrupa Topluluğu dediklerı bunlardı işte. Bunlara inandırmadan, Avrupa Topluluğu na girilebılir miydi? Neyse, konuşmalan ızlemeyi surdüreyim. Cumartesı oğleden önce Aziz Nesin de gelip konuşmalan izledi Şevket Yılmaz, bir şeylersöyledı, "Türkİş oy deposu değildiri" dedi. DISK'e hıç değınmedi Hükümeti eleştirdi. Eylemlerden söz ettı. Sonra gitti.. Abdullah Başturk, 12 Eylul'ün getırdığı "toplumsalmaliyeti" anlattı. "Demokrasinin ortadan kaldınlmak istendiğı her yerde, işçi sınıftntn ka zanılmış demokratık hak ve özgühükleri ve sendikalan bunun ıçın öncelikle hedef alınmış, kökten budanmaya çalışılmıştır" dedi DİSK'in ba şına gelenlen anlatan Başturk, "DİSK her şeyden önce, gerçekten demokratık bir sendıkal örgüttü. DİSK ekonomık mucadelenin yanı sıra iş çılerın siyasete katılma hakkını savundu" dedi. Satır arasında Türkİş'i eleştirerek. şöyle sürdürdü konuşmasını: "Dünyamızda neslı tükenmiş bir anlayışla, 'partiler üstu' veya 'partiler dışı' polıtıka teranelenyle ışçiler siyasal yaşamın dışına sürüklenmeye çalışılmış, poiitıkanın ışçi sını ve sendikal örgütleri için yasaklanmasına çanak tutulmuştur. Ulkemizin siyasal yaşamında bugünkü koşullarda gündem konusu olan 'depolıtızasyon' diye adlandınlan olgunun, daha 196O'II yıllardan öaylayarak sahiplığını. bu anlayışın sahibi sendikacılar üstlenır olmuşlard«r Abdullah Başturk, uzun uzun alkışlandt. Avrupalı sendikacılar, DİSK ya da Abdullah Başturk adı geçince heyecanlanıyorlardı. Alman Sendıkalar Birliği (DGB) Genel Başkan Yardımcısı Gerd Muhr özetle şöyle dedi: Özgun bir sendikaya askerin kaba kuvvet kullanarak müdahale etmesı, o denlı korkunç bir olaydır ki, bu uygulamaya dünya çapında tek bir yanıt verilebilir Dayanışma içinde protesto ve kurbanlara dayanısma içinde destek. Umuyorum ki, gerek DGB ve gerekse uluslararası özgür senüıkacılık hareketı, DİSK'lı arkadaşlanmızı düş kınklığına uğratmamışlardır. Yakınmak ve yaraları onarmak kuşkusuz ki yeterlı deği dir. Sendikal haklann ve özgürlüklerin yeniden gerçekleştinlmesini sağlamak, hepimizın uluslararası ortak bir ödevıdir Binlerce DİSK yöneticisi ve üyesi, askerler tarafından tutuklandtğmda, Almanya Federal Cum hunyetı'ndekı ışgucü şok geçirdı. Davanın açılışında askeri savcılığın, DİSK yönetıcılerını ıdam istemiyle yargılama ısteğı, duygutanmızı kızgınlığa dönüştürdü DİSK davasının kasıtlı olarak 6 yıldan daha uzun sürdürülmesi ve bu sürenın önemlı bir kısmını arkadaşlanmızın tutuklu olarak geçırmesı, bızlerın akıl ve mantığımn alabıleceğı bir olay değildır. Yargılama sonucu çıkan karariarın beklenılene kıyasla hafıf düşmesinin rahatlık verdığı yolunda Batı dünyasında yapılan yorumlar, örneği görülmemış bir küstahlıktır. Söz konusu davada, canılehn veya bomba patlatan ihtılalcilerin değıl de, Türk işgücunun çıkarlarını korumak amacıyla odevlennı yerıne getiren kışilenn yargılandığı apaçık ortadadır. Bu nedenle tek bir günün dahi tutuklu olarak geçmesı haksızlıktır, adıl değıldır ve çok uzundur. Salt 23 Aralık 1986 gunu bu kenttekı bir mahkema bu ulkedeki ışgücüne karşı görevlerini yerıne getiren meslektaşlarımıza 6,5 milyon günden daha fazla bir süre hapıs cezası vermıştir. Ben burada bir yumuşama goremiyorum. Egemen güçlerin kaba kuvvetlerinı görüyorum. Bir gazeteciyazar olarak ılgınç bir toplantı ızlıyordum. "İyı kı geldim!" diye geçırdım içımden.. TESTAŞ TÜRKİYE ELEKTRONİK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. GENEL MÜDÜRLÜĞÜ'NDEN 1. Şirketımızın ıhmacı loplanı 13000 takım Taksımetre Kutusu, kalıplan tarat'ımızdan serilmek suretiyle Eııal 150 malzemeden basıiK'h dokum usulu ile dokturulerek imal ettirilecektir. 2. Bu ışe an şartnameler 2.240.TL. (KDV dahil) bedel karşılığında TESTAŞ Genel Müdurlüğu Karanfıl Sokak No: 41 Bakanlıklar/ANKARA adresınden mesaı gunlerı 09.0012.00 \e 14.0016.30 saatleri arasında temin edılebilir. 3. Teklifler en g<\ 2^.2.1987 gunu saaı 16.30'a kadar TESTAŞ Genel Mudurluğu Genel Evrak semsıne gelmiş \e\a elden teslım edilmış olacaktır. Postada me\dana gelebılecek gecikmeler dikkate alınma)acakıır. lhaJe kapalı zarfla leklil alınmak sureıı>le >apılacakıır. 4. Şirkeıimız 2886 sayılı kanuna tabi olmadığından ıhaleyı yapıp >apm<ımcrkta \eya iv dıledığine vermekıe serbesttır. Ba>ın: 12465 Zehirlenme ve düşme: 4 ölii / stanbul Haber Servisi Anadoluhisan'nda iki gencin cesedi bulundu. Arkboyu Çiçekserası arkasındaki bekâr evinde cesetleri bulunan Kastamonulu Nizamettin Baysal (23) ve Mehmet Ak'ın (23) alkollü olarak uyuduktan sonra kömürden zehirlendikleri sanılıyor. Soğanlık A nkara Caddesi Havza Sokak'ta Hüseyin Safı (2) balkondan, Ümraniye Atatürk Mahallesi'nde bir inşaatta çalışan Mevlüt Ersan da '4. kattan düşerek öldüler.