Katalog

Cumhuriyet Sahibı: Cumhuriycl Matbaaulık ve üazetecilık Türk Anonım Şırketi adına Nadlr Nıdl, • Gcnel Yayın MudUrU: Hııın Cemal, MUessese MUdUrU: Emlnc Upklıgil, Yazı Işlerı MudUrU' Okıy Gönrnıln, 9 Haber Mcrkczi MudUrU Vılçın Baytr, Sayla Dtlzenı Yönetmenı All A c m r , 9 Temsıkıler ANKARA Valçın Dojın, IZMlK. Hlkmel Çelinkava, AUANA Cclal Baflugıç. TAKVtM 12 Ş U B A T 1987 tmsak: 5.30 Güneş: 6.55 Isıanbul Habcrleri: Rrha öz, Dış Haberler: Erjun Bakı, Ekonomi: Osmaa Ulagay, Küllür Cclal Ütltr, Magazın. M«hm«t Yaain, Spor Danışmını: Abdttlkadlr Yıkdmao, DUzdtme. Itellk DııriMt, BUımEgılım. Şahln Alpay, Ij Scndika: Şttkraa Kettnd, HaberArastırma: Ufttk GUdcmlr, Yun Habcrleri Necdtl Dogan 0 KoordınaıOr Ahmcl Korulun, • Malı tjler. Erol Erkul, 9 Reklanı Ay»c Tonın tk Yayınlar Hulyı Akyol • Idare: HUttyla GUrer, Ijlelme öadcr ÇcUk, Bılgı Ulem. INall lnal. Ikindi: 15.13 Aksam: 17.41 Yatsı: 19.00 Basan ve Yayan: Cumhuriycl Matbaacılık ve Gazetecilik T.A.Ş. Türk Ocağı Caı 39/41 Cağalcığlu, 14114 Isı , PK 24^hıanbul, Tel 512 05 05 (20 haı), 1elex: 22246 4 BUrolar Ankanu /ıya Gökalg Bulvarı Inkılap Sokak, No: 19/4, Tel' 33 II 414' Telex 42344 • lımlr H Zıya Bulvarı, 1352. Sok. 2/3. Tel: 25 47 0913 12 30, Tele; 52359 • Adıoa: Çakmak Cad. No: 134 Kal 3. Tel: 1455019731. Telex. 6215: ö ğ l e : 12.23 Egzersiz Üftirükçü Sultan Hoca yaşamı çîfte güvenlikle çalışıyor uzatıyor İstanbul'da Zeytinburnu 'nda nefesinin kuvvetiyle tanınan Sultan Hoca, yeşil boyalı bakkal Amerikalı bilim adamlarının yaptığı araştırmaya dükkâmnda bir göre düzenli yapılan egzersizler, yaşatnı 10 yıl yandan sıraya girenleri uzatıyor, depresyonu en az düzeye indiriyor. okuyor, bir yandan da Amerikalı doktorlar, fiziksel açıMagazin Servisi Uzun yabakkaldan alışveriş şamanın sırrı nedir? Kimi kırda dan daha aktif olanlarda bu düyaptlması için emir yaşamanın, kimi yoğurt yemeşüşün daha yavaş gerçekleştiğiveriyor. Müşteriler, nin, kimi de stresten uzak durni ve bunun sonucunda yaşamın manın yaşamı uzattığını savu10 yıl kadar uzadığını belirtiyorherhangi bir baskına nur. Amerikalı bir grup doktor lar. önlem olarak bakkal da düzenli egzersiz yapmanın Ancak uzmanlar, egzersizin dükkânının yanındaki normal yaşama en az bir 10 yıl dozunun çok iyi ayarlanması gedaha kattığını ileri sürüyor. mutfak eşyaları satan rektiğini söylüyor. Egzersizlerin Washington Üniversitesi'nde hareketli, eğlendirici ve kolay olbaşka bir dükkânda araştırma yapan doktorlar, egması gerektiğini, orta yaş ve üzesıralarını bekliyorlar. zersizlerin yaşamı uzatmanın yarindekiler için her gün düzenli yürüyüş yapmanın bile yeterli olacağını belirtiyorlar. Dr. Larsen ve Dr. Bruce, fizik kondisyonu iyi olan kişilerin hastalıklara karşı daha dirençli olduklannı, depresyona daha güç yakalandıklannı söylüyor. Doktorlar uzun yaşamak için egzersiz yapacaklara şu hareketi öneriyorlar: • Saniye göstergesi olan bir saal alıp merdiven başına gidin. En alt basamaga sıçrayın, tekrar inin, sıçrayın, inin... Bu hareketi bir dakikada 24 kez yapmaya çalışın, 3 dakikadan önce durmamaya çalışın. • 2030 dakikalık bir egzersiz soluk alma oranını arllırır. Ancak konuşamayacak, ya da tıkanacak kadar soluksuz kalmamanız gerekir. Kolayla doğum kontrolü JVTt'vv York (anka) 1 V Kola turu içeceklerın hamileliği engelleyebileceği one sürüldü. Yapılan laboratuvur deneylerınde, kolunın spcrmler uzerinde üldurücu etkısı olduğu saptandı. Harvard Üniversitesi Tıp Fakültesi bilim adamlannca da onaylanan deneylerde, kolunın spermler üzerındeki öldurucu etkisınin, yapısındaki gizli forrnülle ilgili olubıleceğı ıfade edildi. A raştırmaalar, spermlerin döl yatağında çok süratli hareket etmesi nedeniyle, kolanın şimdilik doğum kontrol yöntemi olarak kullanılamayacağını belirtiyorlar. olarak "Allah büyüktiir" diyor içini çeke çeke, yüksek sesle. Bir kere, beş kere, on keıe, yirnıi kere... Tam bu sırada 50 yaşlarında bir kadın giriyor içeriye ve dükkânın sahibi olduğu anlaşılan kişiye şunları söylüyor: "Hüseyin Bey, gördünüz mu bugün birkaç kez polisler, dükkânın onünden geçti. Sultan Anne'ye de söyledim. Herhangi bir tehlikeye karsı Sultan Hoca'ya ilerde bir ev hazırladık, oraya taşıyabillriz..." ERKEKLER GELSİN! Mutfak eşyaları satan dukkânda "Allah büyüktür"leri dinleye dinleye bir saat kadar bekliyoruz. Sonra, bakkal dükkânının önündeki çember sakallı giriyor içeri ve "tçerdeki erkekler gelsin" komutunu veriyor. İşte beklediğimiz an. Çıkıyoruz. Yürüyemediği için kollarından tuttuğumuz 14 yaşındaki çocuğu da sürüklüyoruz neredeyse. Bakkal dükkânının içi bir saat önccsinc göre çok daha kalabalık. "Sultan Hoca" tüm haşmetiyle yerinde oturuyor. Uyuyor mu, uyanık mı belli değil. Çocuk karşısına geçiyor. Annesi arka tarafında. Bekliyorlar. Bir ara çocuk sıkılıp hareketlenir gibi oluyor. İşte o anda Sultan Hoca'nın sesini ilk kez duyuyoruz: "Olur yerine..." Oturuyor umarsız. Tezgâhın arkasındaki kadınlardan biri, önce çocuğa, sonra annesine, ardından da bize, içinde Arapça yazılar bulunan bakır bir tasla bir iki yudumluk su veriyor. lçiyoruz. "Sultan Hoca", arada bir mırıldanır gibi oluyor, ama yine uyuklamaya başlıyor. Bekliyoıuz kıbir şeyler söylesın, dualar okusun. Ama uh! Hoca'nın bu suskunluğuna karşın tezgâhın arkasındaki kadınlarda bir hareket bir hareket... Durmaksızın hesap yapıyorlar. Az sonra öğreneccğiz ki Hoca'nın yanına gelenler mutlaka alışveriş yapmak zorundadırlar... Şeref salonuna yeni protokol A nkara (Cumhuriyet JM. Bürosu) Havaalanlarmdaki şeref salonlan artık eski Senato v, Meclis başkanlarma da açüacak. Başbakanlık, havaalanları şeref salonlanyla ilgili protokol listesini yeniden düzenledi. Başbakanlık, TBMM Başkanlığı'nm isteği üzerine protokol listesini yeniden düzenleyerek Meclis Başkanlığı 'na durumu bildirdi. Buna göre, eski Senato ve TBMM başkanlar Türkiye'deki bütün havaalanlannda şeref salonlarından yararlanabilecekler. Eski Senato ve Meclis başkanları için Ankara'dayabancı konuklar şeref salonu açüacak. nı sıra, depresyona yakaianma riskini de düşürdüğünü belirtiyorlar. Doktorlar, uzun yıllar egzersiz yapan kişilerde deprasyona yakalananların oranının çok dUşük ve bunamanın da yok denecek kadar az olduğunu savunuyorlar. "International Herald Tribune" gazetesi NVashington Üniversitesi'nden Dr. Larsen ve Dr. Bruee'ıın çalışmalarında, egzersiz yapan bir insanın vücudunun bir dakikada karbondiokside çevirdiği oksijen miktarını esas aldıklarını belirtiyor. " V O " olarak gösterilen bu oran, kalbin, akciğerlerin ve kasların randımanını gösteriyor. Normal bir insanda bu oran 20 yaşında en Ust seviyeye varıyor. Daha sonra yavaş yavaş düşmeye başlıyor. ESAT PALA Ali thsan Hoca'ya, ya da kendisine gidip gclenlcr arasında anıldığınca, "Sultan Hoca"ya ulaşmak o kadar kolay değil. Kolay olmadığı, kentin neredeyse göbeğinde "lcrayt sanat" eylemesine karşın polis tarafından yakalanamamasından da belli. Zeytinburnu, Nuripaşa Mahallesi 14 Nolu Sokak üzerindeki 21 kapı numaralı, yeşile boyanmış bakkal dükkânmu ulaşmak için giysi sorununu çözmek gerekti. Blucin ve montla "Sultan Hoca"nın karşısına çıkmak ne mümkün! 30 yıllık gar memurunun önerilerine uyup önce eski püskü bir pantolon, her yanı aşınmış bir ceket buluyoruz... Sonra çamurlu, boyasız ayakkabılar... Bu kadarı da yetnıiyor. Erkekler için "okuyupüfleme" saati, sabah 07.00 09.00 arası. Saati biraz geçirdin mi yandın. Ertesi sabaha. Cîünün geri kalan bölumleri bayanlar için. Sabahın 07.00'sinde Zeytiııburnu'ndayız. Vitrininde birkaç supürge ve ıvır zıvır eşyadan başka bir şey bulunmayan, pislik içindeki yeşil boyalı döküntü dükkâna "selamün aleyküm" deyip daldığımızda hayli ilginç bir görüntüyle karşılaşıyoruz. 80 yaşlarında bir ihtiyar, sakalı göbeğinde, yeşil cübbeler içinde, tüm haşmetiyle oturuyor: "Sultan Hoca." Yanı başında tuple çalışan bir soba. 78 yaşlarında bir çocuk, annesinin kucağında avaz avaz bağırıyor. Hava karanlık, buna rağmen ıçcride ışık yakılmamış. Sultan Hoca'nın hemcn yanındaki satış tezgâhının arkasında, yüzleri gözlcrinc ka DARPHANE GİBİ Zeylınburnu'ndaki bu virane dukkân aslında darphane gibi çalışıyor. Sultun Hoca, 12 saat içinde bu dükkâmn içinde hem iifürüp hem de satış yaparak yaklaşık 4050 bin lira kazanç sağlıyor. Nefesi güçlü üfürükçüler İstanbul Haber Servisi BüyücUlük, ufürükçıllük yapılmasını yasaklayan 677 sayılı yasaya karşın, tstanbul'da "hastalıkları ve sorunları okuyup üfleyerek iyileştiren" (!) 450 kadar üfürükçü saptandığı bclirtiliyor. istanbul Emniyet Müdürlüğü Güvenlik Şubesi'nin kayıtlarına göre üfürükçulerin okuyup üfleyerek çözüm bulabileceklerini söyledikleri sorunların başında "karıkoca geçimsi/Jikleri" geliyor. Ikinci sırayı "hastalıklannın iyileşmesini" isteyenler alırken, daha sonra "kaybın bulıınması için üfüriikçülere gidenler", "kısmet açmak, erkegi veya kızı kendine bağlamak istcyenler", "ruhsal bunalımlan olanlar", "rızkın açılmasını, işlerinin iyi gitmesini ve başarı isteyenler" geliyor. Ufürükçülükle ilgili olarak polis dosyalarında rastlanan bilgiler arasında üfürükçulerin yöntemlerinden bazıları şöyle sıralanıyor: "Yıldıznamelere bakmak, su falına bakmak, istihareye(uykuya) yatmak, tütsu yapmak, cinleıi konuşturmak (lel çevirme yöndar kapalı 4 kadın... Içlerinde en yaşlıları gibi görüneniyle bir an göz göze geliyoruz. Ve işte o anda ilk azarımızı işitiyoru/.: "Sıraya gir terbiyesiz..." YAN DÜKKÂNDA BEKLE! Şaşkın bir biçimde, ellerimİ7 göbeğimizin uzerinde kenetli, geri geri çıkıyoruz dışarı. Kapının önünde hemen yanımıza yanatemi.)" Polis yetkilileri, "sahtekfir" olarak nitelendirdikleri üfürükçulerin müşterileri arasında sinema ve sahne dünyasının birçok ünlü üyesinin de bulunduğunu bildirirken, ücretlerin 200300 bin liraya kadar yukselebildiğini belirtiyorlar. Bu işin nasıl çözümlencbileceği konusunda ise sarhoşken yakalanan Beykozlu Salih Varlı'nın sözlerini aktarıyorlar. Beykoz Asliye Ceza Mahkemesi tarafından 677 sayılı yasaya aykırılıktan tutuklanan Salih Varlı'nın, Emniyet Müdürluğü'nde kendisini sorgulayan polislere şunları söylediğini bildiriyorlar: " N e tstanbul'un ahmağı biter ne de bizim gelir kaynaklarımız..." Çünkü, 677 sayılı yasaya aykırılığın cezası en çok 6 ay hapis. İstanbul polisi, bugüne kadar mahkemeye gönderdikleri üfürükçülerden en çok ceza alanın 3 aya hüküm giydiğini belirtiyor. Bu ceza ise paraya çevriliyor ve 2530 bin lira ödenince, bu iş bitiyor. yaşlarında bir çocukla, annesi olduğu belli olan bir kadın iniyor. Giriyorlar içeri. lçeridekilerle birlikte 9 kişi oluyoruz. Bizim dışımızdakilerin hepsi sakallı ve yaşlı. Bir tanesi arka tarafta namaz kılıyor. Yanı başımdaki kişi Ankara'dan geldiğini ve geri /.ekâlı olan torununu, methini duyduğu "Sultan Hoca"ya okutup üflettireceğini söylüyor. Sürekli îlköğretimde okullaşma nkara (Cumhuriyet Bürosu) Milli Eğitin Gençlik ve Spor Bakam Metin Emiroğlu, ilköğretim sorununun çözümlenmesi durumunda Turkiye'nin gelişmesinde büyük bir adım atılmış olacağını belirterek, ' 'tlköğretimde okullaşma oranı yüzde 98.5'a ulaştı" dedi. Emiroğlu, Ankara'nın Mamak ilçesindeki Eski Bayındır Köyü 'nde yapılan ilkokulu dıin açarken, Cumhuriyet Türkiye 'sinde, cehaletle mucadelede Atatürk'ün verdiği hedef doğrultusunda büyük bir adım atıldığını söyledi. şan sakallı biri, yan taraftaki, mutfak eşyaları satan dükkânda beklememizi söylüyor, la havle çekerek. "Allah raa olsun" diyerek bu kez yan taraftaki dükkâna dalıyoruz. Mutfak eşyaları satan bu dükkâmn da "Sultan Hoca"nın bir yakınına ait olduğunu öğreniyoruz kısa siırede. Bu arada kapı önünde duran bir taksiden 14 AIDS'ülerin umudu balık sperminde Ringa bahğının spermlerinden elde edilen AZT adlı ilaç ABD'de ve Avrupa'daki kliniklerde kullanılıyor. Ancak ilacın yan etkileri yaygın kullanımı engelliyor. F. Almanya'da üretilen DDC adlı ilacın AZT'nin işlevini yerine getirdiği ve yan etkilerinin daha az olduğu öne sürülüyor. Magazin Servisi AIDS hastalannın şimdilik tek umudu AZT isimli bir ilaç. Ringa balıklarının spermlerinden elde edilen bu ilaç, sadece ABD'deki 3 bin AIDS'linin tedavisir.Je ve Avrupa'daki birkaç klinikte kullanılıyor. AZT (Azidodeoksitimidin) önceki yıl ABD'de, hastalığın son aşamasında bulunan 145 kişi uzerinde denenmiş vc bunlardan sadece biri hayatını kaybctmişti. Ancak, bugüne kadar AZT ile tedavi edilen hastalarda ilacın önemli yan etkilere sahip olduğu gözlendi. İlaç kemik iliği ve alyuvarlar uzerinde tahribatlara yol açıyor, hastaların büyük bir bölümünde anemi başgösteriyor ve kan naklinin yapılması zorunlu hale geliyordu. AZT'nin uzun sürelerle kullanılması durumunda ne gibi tahribatlara yol açacağı ise henüz bilinmiyor. Virüs bulaşmayan savunma hücrelerinin çoğalmasını sağlayan AZT'nin patenti, lngiliz eczacılık firması BurroghsNVellcome tarafından satın alııı dı. Firma, bir hastanın yıllık te Dünyada davi masraflarının 5 bin doları bulduğunu gö/ önünde bulundurarak, sadece ABD'de yılda 1.3 milyar dolar kazanacağını tahınİTi ediyor. Der Spiegel dergisi, geçen ay sonunda AZT türünden başka bir ilacın lisansının, rakip firma Hoffmann La Rochc tarafından satın alındığını belirtiyor. Doktorlar DDC (Dideoksitidin) isimli bu ilacın AZT'nin işlevini yerine getirmesine karşın yan etkilerinin daha az olduğunu tahmin ediyorlar. Roche sözcüsü John Doorley ise DDC'nin piyasaya ancak yıllar sonra çıkarılabileceğini belirtiyor. DDC bugüne kadar sadece kobaylar uzerinde denendi. Bu arada araştırmacılar da yüzde yüz garantili olmayan kan testlerinin yerini alabilecek yeni bir test geliştirmek için büyük çaba harcıyorlar. Şu anda kullanılan testlerde organizma, vücuda giren AIDS virüslerine karşı antikor adı verilen savunma silahları geliştirdikten sonra sonuç veriyor. Ancak AIDS vakaların ABD Kongresi'nde prezervatif tartışması ABD Sağ/ık Bakam, prezervatif reklamlarınm gerekli olduğunu savundu. Üç büyük televizyon kuruluşu ABC, NBC ve CBS ise ahlaki ve dinsel nedenlerle prezervatif reklamı yayımlamayı reddediyor. WASHINGTON (a.a.) ABD Sağhk Bakam Everell Koop, AIDS hastalığının yayılmasının önüne go,'i!ebilmesı ıçın, halkın prezervatif kullanmaya teşvik edilmesi ve bunun için de lelevi/yonda prezervatif reklamı yapılması gerektiğine inandığmı söyledi. Koop, AIDS konusunu ALIŞVERİŞ YAP ORADAN Bu arada içeriye 50 yaşlarında bir erkek giriyor. Yabancısı olmadığı belli. Ama bir hata yapıyor. "Sultan Hoca"nın yanına oturmak istiyor. Sandalyeyi biraz oynattığında ise, uyukluyor sandığımız "Sultan Hoca" gürleyiveriyor: "Koy onu yerine. Nereye götürüyorsun?.." Yaşlı adam şaşkın, koyuyor sandalyeyi yerine, elpençe divan dikiliyor. Ona da bakır tasla iki yudumluk su uzatıyorlar. Içiyor. "Sultan Hoca" yine mırıldanır gibi oluyor, ama umudumuz çabuk yitiyor. Beş dakika, on dakika... Sonra ansızın yaşlı adama dönüp "Hadi bakdyım, alışveriş yap ordan" komutunu veriyor. Yaşlı adam te/.gâha gidiyor ve kadınlardan peynirle ekmek istiyor. Kadınlar yanına bir de Milli Gazete koyuyorlar. Hesap 1035 lira tutuyor. Yaşlı adam 1000 lira veriyor çıkarıp. Bozukluğu çıkışmıyor ki "Yok" diyor gerisi için. İTtRAZ ETME! İşte bu anda Sultan Hoca eskisinden daha beter bir şekildc gürleyiveriyor: "ltiraz etme. Ne veriyorlarsa al, parasını da 6de." Yaşlı adam gereğini yapıyor ve elleri göbeğinin uzerinde geri geri çıkıp gidiyor dukkândan dışarı. Ardından 14 yaşlarındaki çocuk ve annesi de alışverişlerini yapıyorlar. Tezgâh arkasındaki kadınlar, "Tamam çocugunu gölürebilirsin" diyorlar. Çıkıyorlar onlar da. İşte beklediğimiz an. "Sultan Hoca"yla baş başa yız artık. Bekliyorum ki derdimi soracak. Ama negezer! Dayanamayıp "Ben ilk defa geliyorum" diyoruın. Yine yanıt yok. Ancak bir bardak içindeki demct halınde yeşil küçük kağıtlardan birinı lutuşturuyorlar elinıe. Uzerinde "500 Estagfirullahelazim, 500 Allahümme salli ala Muhamnıedin ve sellim" ya/ılı kâğıda uyarak gündc iki kez, toplam 2 bin olmak uzere tesbihle çekmemi istiyorlar. HADİ DIIRMA ORADA Ardından da beklediğimiz an geliyor. "Sultan Hoca" bir ke/ daha gurluyor: "Hadi, durma orda, alışveriş yap." Umarsız uzanıp tezgâha, 4 çift gözden, bir adet diş fırçası, bir sabun istiyoruz. Zoraki Milli Gazete'yle birlikte 900 liranın üstünde tutuyor hesap. Bin liraya tamamlamak için bir limon, bir kutu da kibrit koyuyorlar. "Okuma iicreti" olan bin lirayla birlikte 2 bin lirayı uzatıp hesabı kapatıyoruz. Kadınlardan biri "Yedi gün üst üste çok erken saatlerde buraya geleceksin. Yedi gün sonra okunman tamamlanmış olacak" diyorlar. "Allah razı olsun" çekip, ellerimiz göbeğimizin ustündc kenetli, geri geri gıdip çıkıyoruz kapıdan dışarı... Gazeteye dönerken kısa bir hesap yapıyoruz. Bizim orada bulunduğumuz saailerde en az 20 (Arkası 13. Sayfada) ubaı (a.a.) Birleşik Arap Emirlikleri'nde gerçekleşen Turk haftasının ıkinci bölümıi Abu Dabi'den sonra Dubai 'de Emır Şeyh Ahmet Bin Said tarafından başlatıldı. Ankara Olgunlaşma Enstitüsü 'nün hazırladığı giysilerin sunulduğu defileden sonra Türk mutfağından seçilen yemekler davetlilere ikram edildi, Türk Sanat Müziği sanatçısı Müşerref Akay'ın konseri izlendi. Türk ekibi, Dubai'deki gösterilerini tamamladıktan sonra Unıman 'a geçecek. Dubai'de Türk hafttası îzmit'te AIDS şüphelisi / ZMİT (OM.) tzmit 'te 2t yaşında bir kadın, AIDS kuşkusuyla tedavi altına alındı. Akyazı'da ishale yakalanan ve ateşi çıkan, ancak tedavisinden sonuç ahnamayan Fatma ömercı, daha sonra tzmit Devlet Hastanesi'ne getirildi. Son uç ayda 30 kılo kaybeden genç kadını muayene eden doktorlar, önce dahiliye servisine, daha sonra da AIDS olabileceği kuşkusuyla ayrı bir koğuşa naklettiler. 10 yıl önce Almanya'da geçirdiği şiddetli burun kanaması üzerine iki şişe kan verilen Fatma ömerci'nin, bu nedenle AIDS virusü kapmıs olabileceği uzerinde duran doktorlar, genç kadının kanını, incelenmek üzere İstanbul Tıp Fakültesi'ne gönderdiler. da antikorlar, virüs vücuda girdikten haftalarca sonra gelişiyor. Hoffman La Roche firması antikorları daha güvenü, daha çabuk ve daha ucuz saptayabilecek yeni bir test türü geliştirmeye çalışırken, Federal Almanyadaki Paul Enrlich Enstitiisii bir adım daha ileri giderek virüsün kendisini ortaya çıkarabilecek bir test bulma çabasında. AIDS'e karşı hâlâ etkili bir ilaç geliştirilememesine karşın, bilim adamları virüsün ilk kez ortaya çıkarılmasından bu yana geçen dört yıl içinde yapılanları başarılı olarak değerlendiriyorlar. Bu süre içinde AIDS virüsünün yapısı, insan vücudundaki tehlikeli etkileri vc bu etkilerin gclişimi saptandı. Diğer virüs hastalıklannın aksine vücutta ya da daha önce alınan kanlarda bir AIDS enfeksiyonu bulunup bulunmadığını ortaya koyabilecek kan testleri çok daha çabuk geliştirildi. Aynı zamanda hastalığın gelişimıni geciktiren ve vücudun savunma sistemini güçlendiren ilaçlar da bulundu. (Arkası 13. Sayfada) Türkiye'de Fransa^da seks yaşamı sürüyor Fransa'da yapılan bir araştırmaya göre, Fransızlar'ın yüzde 96'sı AIDS'e aldırmadan cinsel ahşkanlıklarım sürdürüyorlar. Magazin Servisi Fransa'da 6O'lı yılların cinsel devriminden sonra yaygınlaşan tabusuz cinsel yaşam, AIDS'in heteroseksüeller arasında da yayıldığı yolundaki bütün haberlere karşın hâlâ eski gücünden bir şey kaybetmiş deLe Nouvel Observateur dergisinin yaptığı araştırmaya katılan Fransızların yüzde 96'sı cinsel alışkanlıklannda herhangi bir değişiklik yapmadıklarını, jınckolog doktorlar da hastalarının konuyla çok az ilgilendiklerini belirtiyorlar. Fransa'da buluşma merkezleri olarak kabul edilen diskotek ve barlara prezervatif makinelerinin yerleştirilmesi, şüpheli durumlarda korunmak için yeterli görülürken Liberation dergisinin sorularına cevap veren birçok kişi, AIDS fikrinden rahatsız olmadıklarını, trafik kazalarında ölüm oranının çok daha fazla olduğunu belirtiyorlar. KORKUSUZ FRANSIZLAR Heteroseksüeller arasında şimdilik ciddi bir huzursuzluk sezilmemesine rağmen, uzmanlar tehlikesiz seks için güvenlik tedbirlerinin elden bırakılmaması gereğini vurguluyorlar. Le Nouvel Observateur dergisi, Fransa'da AIDS korkusunun, şimdilik cinsel ilişkilerin sayısına ters orantılı olarak çok yaygın olmadığını, ancak bu durumun yakın bir gelecekte değişebileceğini belirtiyor. Fransa'da daha şimdiden başlayan şüpheleı, henuz cinsel alışkanlıkları değiştirme düzeyinde olmasa bile zihinleri meşgul etmeye başladı. AIDS'Lİ FAHİŞELER Dergi, Fransa'da AIDS'in riskli gruplar olarak tanımlanan homoseksueller ve uyuşturucu kullananlardan heteroseksuel olanlara da yayıldığını ve özellikle fahişeler ve biseksüeller arasında gittikçe daha fazla AIDS vakasına rastlandığını belirtiyor. Paris'in ünlü ınahallesi Pigalle'dc 134 fahişcden 5'inde virüs bulunduğu, tüm travestilerin ise yu7de yüz taşıyıcı oldukları açıklanıyor. Bu sonuçların belirlenmesinden sonra F'astör Enstitüsü'nden Profesör Luc Montagnier, tum fahişelerde sağlık taraması yapılması gereğini kamuoyuna duyurdu. Montagnier, bu önleınin, fahişeleri korumak ve hastalığı yaymalarına engel olmak aınacını taşıdığını bildiriyor. AIDS'te test kargaşası AIDS'te test kargaşasını önleyebilmek için Türkiye'de AIDS merkezleri kurulmasını savunan Prof. Okuyan, Elisa testinin pek güvenilir bir yöntem olmadığını savundu. İZMİR (Cumburiyel Ege Bıirosu) Yurtdışından ithal edılen çeşilli tesllcrin AlDS'le "lesl kar)>a$asına" yol açtığını onc süren Dokuz Eylül Üniversitesi l'ıp Kakültesi Mikrobiyoloji Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Melahat Okuyan, "Testlerin guvenilirligi saplanmadıjtından ki İspanya'da eroinci Türkler L gil (Arkası 13. Sayfada) erida (a.a.) İspanya 'nın kuzeyindeki Lerıda kentinde ortaya çıkartılan eroin kaçakçılığıyla ilgili olarak, ikisi Türk 8 kişinin tutuklandığı bildihldi. Polis yetkilileri, tutuklananların isimlerini açıklamadı. Tutuklananlar arasında dört Kolombiyalı ve iki tspanyol da bulunuyor. Polis, karaborsa değeri 28 milyon dolar olan eroinin dün kentin çeşitli yerlerine yapılan baskınlar sonunda ele geçirildiğini ve ulke tarihınde ilk kez bir defada bu kadar çok miktarda eroine el konulduğunu açıkladı.