21 Mayıs 2024 Salı English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
'HURÎYET/4 ı^VİZYON İO Açıköğreüm rel Hukuku. "Tuccar Yardımcılan, Para ve Banka", "Ticari Bankaiarda Kaydi a Yaratımı ve Aklif Pasif YOnetimi" KÜLTÜRYAŞAM 30 ARALIK 1987 tstanbul TV'siyapımcılanndan Kasapbaşoğlu ileyılbaşı programı üzerine Karikatür 8.00 Günaydın Türkiye iaberler, kadmtara yönehk pratık btlgiler, Jımnastık, çizgifilm film (Asilzadeler), çeşitli muzik. (Frtd Basset/, dıv Türkiye genelini düşünüyoruz' TRT'nin 13 yıllık yapımcısı ve aynı zamanda tstanbul Televizyonu YayınlamaPlanlama Sorumlusu olan Namık Kasapbaşoğlu, yılbaşı programına Batı bakış açısıyla bakmayan büyük bir zümre olduğunu belirterek, "Bazı hassasiyetler var ulkemizde. Bu yüzden çok da yüklenmemek lazım. Sadece herhangi bir eğlence yerine gidemeyenleri eğlendirecek bir program diye bakmak lazım. Bence kişiler beğenecekleri programlan seçerek seyretsinler" diyor. LALE FtLOCLU Yılbaşı gecesi için hazarlanan özel programlar, TRTnin, her yıl tekrarlanan bir sorunu haline gelmistir. Assolistin kim olacağı, hangi dansözde karar kılınacağı, arabeske yer verilip verilmeyeceği haftalar, hatta aylar önce belirlenir. Bu arada sanatçılann kıyafetlerinin rengi, dekoltesi de ayn bir olay haline gelir. Ne var ki, bunca gurültü, patırtı, yeni yıla girildiği dakikalarda yerini hoşnutsuzluğa, yakınmalara bırakır. Yeni yıl programı için yine milyonlarca lira harcanmış, ancak kimseye beğendirilememiştir. Parodiler yine güldürmekten uzak kalmıs, şarkılar, türküler de, uyunmayacak bir gunde seyircileri uyutmuştur. Bdki de TRTnin ilk yılbaşı programından bu yana tekrarlanan izleyici yakınmalannı, TRTnin 13 yıllık yapımcısı ve aynı zamanda tstanbul Televizyonu YayınlamaPlanlama Sorumlusu Namık Kasapbasoglu nasıl değerlendiriyordu? 10.00 15.00 15.01 15.15 Kapamş Açdış Haberler Öğleden Sonra Gülsüm Ana Raik Alnıaçık (Ayrmıılı bıtgı yandaki sutunlarda) 17.00 Haberler 17.15 Ne Nedir Sasıldır? Geztgenimzın enerjıye olan ıhuyaa ve bunun nentkrden elde edilebuecegi. Fosil yapuUm olarak adlandıntan komiır ve petrol aniatılıyor. 17.30 Az Gittik Uz Gitük Denizlı ve Burdur ıllenmiz. çocuklara onlann gozüyle tanıııtıyor. YOrenin larihi yerlen, ılgi çekıcı Ozellikleri, e/sanesı ve çocuk oyunları. Evlıya ve Kuheylan yine çocuklarla bırlikıe ohıyor. 18.00 Akşamın Getirdikleri Ballıkpmar Köyu, "Yenı Bır Hayat" adlı oyun, Tavukçuluk. Su urünieri (Alabalık), hayvan ürunieruıde kalıte konulu fihnter, çizgı film, Bır Konu, Bır Mektubunuz Var, Sajlık ve Sohbeı köşelen, Tlirk halk müzıjL Devlet Tîyatroları sıçrama yapamadı ANKARA (ANKA) Devlet Tiyatroları Genel Müdürü Raik Alnıaçık, dün düzenlediği basın toplantısmda "Turkiye, son yıDanla oncmli ölçade ileri gilti ve sıçrama vaptı, ana Devlet Tiyatrolan sıçnma yapanuHtı" dedi. Raik Alnıaçık Devlet Tiyatrolan'run bugünkü durumuna elde bulunan oyuncu ve teknisyen kapasitesi ile gelındiğıni en basit "efekt cihazlannın" bile bulunmadıjına dikkat çekti. AJnıaçık'ın verdiği bilgiye göre Ankara'da "Çajdaş SahmT olarak bilinen sinema ve gösterim salonu Emekii Sandığı'ndan kiralanarak, restore edilmeye başlandı. lstanbul Bakırköy Belediyesi'nin katkısıyla 14 Ocak 1988 tarihinde yeni bir Devlet Tiyatrosu'nun faaliyete geçeceğini de açıklayan Alnıaçık, bu tiyatrodan özel ve amatör topluluklann da yararlanabileceğini söyledi. Raik Alnıaçık, Devlet Tiyatrolan yasasının çıkmasını beklediklerini kaydederek "Bu yasadan sonra imkâDİanmu daha iviyt gidebilecektir. Maddi konuiardaki sıkıntılar belirii olçulerde azalacaktır" dedı. İZMİR (AA) Izmir Diş Hekimleri Odası'nm yurt çapında düzenlediği "Ağız ve Diş Sağlığı" konulu karikatür yarışmasmda derece alanlar belli oldu. 600 lise uğrencisinin katıldığı karikatür yarışmasında, birincilik ödülünü, hmir Çeşme Ertan Lisesi'nden Murtaza Albayrak aldı. tstanbul Kabataş Lisesi Oğrencisi Hakkı Uslu'nun ikincilik ödülüne değer görüldMğü yanşmada, tzmir Anadolu Ticaret Lisesi'nden Engin Vurgun da üçüncü oldu. Yanşmada ödül alanların eserleri ile ağız ve diş sağlığı konusunda yapılan diğer karikatürler, Büyükşehir Belediyesi Sanat Galerisi'nde sergilenecek. yarışmasını kazananlar 19.30 Altın Kızlar Dorothy ıs anmaktadır. Blanehe onu, müzede birlikie çalısmaya ikna eder. Ancak Dorothy ışe girdikten sonra arvlarında kıskançlık başlar. KeçiörerCde çocuk tıyatrosu ANKARA (AA) Keçiören Belediyesi Çocuk Tiyatrosu, çocuklara yönelik tiyatro hizmetini sürdürüyor. Geçen oğretim yılında dört çocuk oyununu sergileyen tiyatro, yeni sezonu "Mahallede Şenlik Var" adlı müzikalle açtı. Keçiören Belediye Başkanı Melih Gökçek, geçen sezon Güçsüzler Yurdu Sinema Salonu'nda faaliyetini sürdüren Çocuk Tiyatrosu 'ndaki oyunları, yaklaşık 40 bin çocuğun izlediğini bildirdi. Keçiören Belediyesi Çocuk Tiyatrosu 'nda, 198788 öğretim yılı boyıAıca üç oyun sergilenecek. Oyunlar, hafta sonlan dışında öteki giinler ikişer kezoynanacak. Tiyatroyu izlemek isteyen oğrenciler, Keçiören Belediyesi'nce tahsis edilen belediye otobüsleriyle okullardan almacaklar, oyun bitiminde yine aynı otobuslerle okullarma btraktlacaklar. 20.00 Haberler ve Hava Dunımu 21.00 Yeni Yıl Şarkısı Son Yunetmenlığmi: Clive Donner'm yaptıfı fılmde, George C Scott, Nigel Davtnpon. Frank Fmlay, Ducy Guttenge, Susannah York, Michael Gough ve David Woodword rol alıyorlar. Filmin konusu kısaca şöyle: Kendısınden başka hiç kımseyi duşunmeyen yaşlı bır zengın, Noei sırasnda elrafında zor şartlar içinde yaşayan ınsanlan gorüp onlara yardım etmeyt karar venr. 22.00 Ben Bilirim Kanlanlar. Nevra Servzlt, Selim Naşit, Suat Sungur. Olkii Duru, Semra Savaf, Tbnk Papuççuoğlu, Yasemın Yalçın, Rasim Oztekin, Ugur YüctL, Demel Akbağ. Ahmel Öğurlu, Koksal Engur, Alpay tzer, Hıkmeı Karagöz, Ayşen Yelauna, Sezaı Aydın, Erem Beydag, Gül Seiçuk, Buienı Aksoy, Cenk Koray, Bülenl Ozveren, Asuman Gürel ve Canan PtkkoL Baflangıçu "BEN BtL/RIM" yanşmasında her fey yerli yehndedir. Ozveren, yanfmaalar, seyircıler, hostesler ve dekor. Seyirci koltuklannda oturmakla olan sanatçüar, özveren'tn açıs konuşmasının ardmdan smyla sOz alarak progromı eleşlirirler, bazı Ğnenlerde bulunurlar. Bu Oneriler, yanşmamn admdan baflayamk, dekora, yenfmacı seçımıne değin surup gider. CAI AÇMJkCAK, Az KAPANACAK TV 1. Kanal'da bu yıtoaşı Sibel Can'ı (solda) izleyeceğiz. Can, fotoğraftaki kadar kapalı bir elbise giymeyecek. 2. Kanal'da izleme olanağı bulacağımız Nilufer Oz ise, yine fotoğraftakinin aksine kapanacak. Ûz, Kasapbaşoğlu'nun dediğine göre kendı isteğiyle bacakJarını kapatarak çekime çıktı. Bu yakmmalan ycrinde buluyor muydu? KASAPBAŞOCLU Ben 10 yüdır her yübası programının içinde bulunuyorum, bu yuzden olayı başka gözlerle değerlendiriyorum. Gerek halk, gerek magazin basını yılbaşına çok iddialı hazırlanıvor. Halbuki sanatçı yine aynı sanatçı. Elinizde sadece un ve su varsa iyi ekmek değil, sadece ekmek yaparsınız. Yalruz, yılbaşı gecesi yenilen çkmeğın hamur olmaması, yanmaması gerekır. Bu yüzden halkın ve basının bakışı biraz insafsız oluyor. Ancak TRT de iddialı nanrlanıyor yılbaşı gecesine. Neden sadece yılbaşında arabeske ve dansoze yer veriliyor? TRT bir gece için de olsa kendi ekran yasagını delmiş olmuyor mu? bilirsiniz. Sanki dansöz ovnatmak günahmış, kötü bir şeymiş gibi bir K A S A P B A Ş O C L U Hakiı ola 23.00 Quincy Leventhal bır aruba kazastnda ötur Ona çarpan avukat Claymore'âur. Ve afin aerecede alkollıtdür. O güne kadar hiç içkı ıçmeyen Claymore'un alkollü amba kullanması Quıncy'nin dıkkalim çeker ve anftırmaya başlar 23.45 Haber DosyasıKapanış İKİNCİ KANAL 18.58 19.00 19.10 19.35 Açdış ve Program Haberler Merhaba Çocuklar Dünden Bugüne Musikimiz Türk musıkısınde ıcra şekillen. Konuşmacv I.T. Üniversıtesi Türk Musikisi Devlet Konservaıuvan öğretım görevlısi Necdet Vaml, Konservatuvar Gençlik Korosu ve Orkestmsi, 20.00 Medeniyet Son Brunel Emsteın ve Edıson gıbı aimlerin ifiğında 19. yy'm bilim atılmu. Sir Kenneth Clark "medeniyet" kavmmı üzerıne konufuyor 20.40 Perihan Abla Şakir'ut paironu yeni bır iş dalına el atar. Bır manken ajansına ortak olur. Bu munasebetle yapılan lanışma sımsında gazeiedler mankenlerie fotoğra/lannı çekerler ve buyuk aşk diye yayımlortar. Ashnda bunu plantayan, ajansın diğer Orlağıdır. Resım gazetelerde çıkmca patronun karısı kızıp evı lerk eder. Şakir patronunu tesetlıye çalışır. Birlıkte Kuzguncuk'takı meyhaneye gıderier. Orada nışanlısıyla bozusan Ismel ve Sandıklı Münevver ıle danimif olan Hidayet amca ıle karşdaşırlar. Erkek erkeğe denlesirler ve içerler. Onlara mahalle esnafından bazılan da ka'.ıhr. Sonunda patron bir plan yapar. Bu ptan sonucu hem yeni ış orıağma ders verecek, hem de eşi ıle barısmayı sağlamış olacaktır. Patron ıstediklerim elde eder. Ama dığerlerinı ummadıklan bır surprız beklemektedır. 21.30 Haberler 22.10 Diinya Sinemalanndan: Le Rapt Yönetmenligını Pierre Korainikin yaptığı fılmde Pıerre Clementi Daniela Silveria, Heınz Bennent rol alıyorlar. Fümin konusu kısaca şuyle: Freemon bir başka kuyden kız kaçıramk koyüne getirir ve evlenir. Ancak hem ailesi hem de köy halkı kıza karsı cephe almıslardır. Gülsüm Ana / Yönetmen: Memduh Ün / Senaryo: Tanju Gürsu, Safa önal / Görüntü Suriye kuzeyindeki kazılar yönetment Çetin Tunca / sırasında kilden yapılmış Müzik: Cahit Berkay / 1100 çivi yazılı tablet Oyuncular. Fatma Girik, bulundu. Tabletler Ozlem Onursal, Alev arasında casus takası gibi Sayın, Günay Girik, Hayati faaliyetlerin o çağda da var Hamzaoğlu, Kadir Savun, olduğunu gösterenlere Tanju Gürsu, Reha rastlandı. Yurdakul, Bülent Bilgiç, NEW YORK (AA) Suriye'nin Hüseyin Kutman, Asuman kuzeyinde bulunan çivi yazılı tabletArsan, Diler Saraç, Talat ler, 3700 yıl önce, günümuzde var Gözbak, Erdinç Akbaş, olan diplomatik ilişkilere çok yakın Dinçer Çekmez. Figen Han ilişkiler kurulduğunu kanıtlıyor. Suriye'deki arkeolojik araştırmayı / 1982 yapımı / SüresL 85 yapan ekibin başkanı Harvey Heiss, dakika. ABD Arkeoloji Enstitüsü yıllık toplantısında buluntulan tanıtırken, kilden yapılmış 1100 levhamn şimdılik yalruzca 300'ünun okunabildiğini belirtti. Çivi yazılı levhalar arasında, Kuzey Mezopotaraya'daki kralların birbirine gönderdiği mektuplar da yer alıyor. İdari belge niteliğindeki bazı levhalann da bölgede 3700 yıl önce yuksek düzeyde ilişki kurduklan anlaşılan "çok gıiçlii" devletlerin varlıgını orta>a koyduğu bildirildi. Geçen eylül ve ekim aylannda Suriye'nin Türkiye ve Irak'la olan sınırına yakın Tell Leylan kentinde butunan levhalann bronz çağına ait olduğu ve Milat'tan Önce 17401725 yıllarına doğru Akad dilîyle yazıldığı belirlendi. Tabletler arasında, günümuzde casus takası gibi faaliyetlerin o çağda da var olduğunu gösterenlere rastlandı. Belgelere gore, bu çağda da krallar karşılıkh olarak ajan çalıştınyorlardı ve ajanlarından bıri yakalandığı zaman fidye karşılığı geri verilmesini ongören anlaşmalar yapılmıştı. Kültür Servüi Kan davasından kaçmak için köyden kente göç eden üç çocuklu dul bir kadının yaşam öyküsü. Yönetmenliğini Memduh Ün'ün yaptığı "Gülsüm Ana" filminde büyük kente uvum saglayamayan bu ailenin, gelişen toplumsal sorunlann etkisiyle parçalamşı aniatılıyor. 1982 yapımı film, melodram boyutlan içinde toplumumuzdaki çelişk ileri de alıyor, aslında yabanası olmadığımız bir konuyu işliyor. 1972'de yönetmenliğini Halit Refığ'in yaptığı "Falma Bacı" ad ve kimlik değıştirerek yeni baştan çekilip "Gülsöm Ana" oluvermiş. İlk filmdeki Yıldız Kenter'in rolünü şimdikinde Fatma Gi'dk üstlenmiş. Oykünün temel direği dul kadının cocuklanrun rol dağılımı şöyle: Leyla Kenter'in rolünü özlem Onursal, Fatma Belgen'in rolünü Alev Saym, S<ftan Acar'ın rolünü de Günay Girik oynuyor. Yönetmen Memduh Ün uG8Ssöm Ana"da köyden kente gelenlerin uyum sağlayamadıkları yeni yasamlannda kendilerini bekleyen tehlikelere ışık tutmaya çalışıyor. Yıllann deneyimli oyuncusu Fatma Girik ba$tan sona 3700 yd öncekı diplomatik ilişkiler 1. KANAL / OĞLEDEN SONRA Köyden kente göç ve sorunlar 23.45 Haberler Kapamş RADYO T R T I 05.00 Açılış, program ve kısa haberler. 05.05 Ezgı kervanı. 05.30 Solistlerden birer şarkı. 06.00 Köye haberler. 06.10 Günaydın. 07 J 0 Haberler. 07.40 GOnttn ıçinden. 09.40 Arkaa yann. İOJMI Kasa haberler. 10.05 Reklamlar. 11.00 Kısa haberler. 11.05 Okul radyosu. 12.00 Kısa haberler. 12.05 Reklamlar 12.10 TUrkçe sözlü hafıf muzık. 12.30 Türk halk muzığı özel programı 1235 Reklamlar ve radyo programlan. 13.00 Haberler. 13.15 Muzık 13M BOİgesel yayın ve reklamlar. 14.45 Türküler. 15.00 Kısa haberler. 15.05 Ojleden sonra. 16.00 Kısa haberler. 16.05 Okul radyosu. 17.00 Kısa haberler. 17.05 Koyümüz köylümUz. 17.25 Bölgcsd yayın ve reklamlar. 18.00 Çocuk bahçesı. 18.15 Haftarun «ocuk şarkısı. l ( J 0 Hicazkâr faslı \tS» Hafıf müzik ve reklamlar. 19.00 Haberler ve olaylann ıçinden 20.00 Yurttan sesler. 20J0 Kadın besıekârlarımız. 20J0 Hafıf müzik 21.00 Kısa haberler 21.02 Radyo tıyatrosu. 22.00 Turkuler geçıdi. 22J0 Küçük konser. 22.40 Şarküar. 23.00 Haberler. 23.15 Gecenin içinden. 00J5 Gonün haberlerinden özeıler. 01.00 Program ve kapanıs. 01.0505J» Gece yayını. T R T I I 07.00 Açıhş ve program. V1SI2 Soüstlerden seçmeler. 0730 Haberler. 07.40 Turtuler ve oyun havalan. OMO tki solistıen $arkılar. 0&30 Sabah konserı 09.00 Türküler 09.15 Çocuk bahçesı. 09J0 King Cnmson Topluluju calıyor/söyluyor 10.00 Şarkılar. 10.20 Turkuler ge;ıdı 10.40 Bir cser incdeyehm. 11.00 Kadırüar lopiulugu. 11J0 Turkuler. 11.45 Menemen olayı özel programı. 12.00 Şarkılar. 12J0 Şan Sololan. 12.45 Sezen Aksu söyluyor. 13.00 Haberler. 13.15 Hafıf muzik. 13J0 Caz sanatı. 14.00 Erkekler topluluğu. 14J0 Yabancı dil dersi. 15J0 Oda müzjğı. 16.00 Şarkılar 16J0 Arkası >arın 16.40 Turkuler geçidı. 17.00 Segâh faslı. 17.30 Edebıyatımızdan Seçmeler. 18.00 Yurttan sesler kadınlar topluluğu 1SJ0 Bıüm ve teknolojide veni ufuklar. UJ50 Çocuklar sarkı söyluyor. 19.00 Haberler ve olaylann içinden. 20.00 Beraber ve solo şarlolar. 20J0 Yabancı dU dersi. 21J0 Hafıf muzik. 21.45 Solıstler geçıdi. 22.15 Hafıf müzik. 22.30 Bir roman / bir yazardan hikâyeler. 22.45 Turküler. 23.00 Haberler. 23.15 Beraber ve solo şarkılar. 23.40 Hafıf müzik. 2335 Müzigi ya^uanlar. 0035 Program ve kapamş. T R T I I I 07.00 Acıhş ve progtam. 07.02 Hafıf müzik. 0739 Sabah konseri. 0S.00 Sabah icın rrluzık. 09.00 Haberler. 09.15 Miizıkli dakikalar. 10.00 Tempo. 11.00 ögieye doğnı. 12.00 Haberler. 12.12 Günün konseri 13.00 Kadınlar topluluğu. 13.30 Türküler geçidı. 14.00 Konser saatı. 15J0 Solistler geçidi. 1535 Iki solistten turküler. 16.25 Haftanın çocuk şarkısı. 16J0 Caz duygusu 17.00 Haberler. 17.15 Sizler ıçin. 18.00 Stüdyo FM 19.15 Muzik dunyasından. 20.80 Her hafıa sizlerle. 20J0 Muzik rüzgân. 21.00 Gece Konseri. 22.00 Haberler. 22.15 Gecenin getirdikleri. 23.00 Bir konser. 00JO Gece ve müzik. 01.00 Program ve kapamş. KflYDEI KEİTE GELEN liSAKUR "Gülsüm Ana" daha önce. yönetmenliğini Halit Refiğ'in yaptığı "Fatma Bacı" adlı filmin ad ve kimlik deflişÖrerek yaptlmış yeni çekjmı Filmde' Gülsüm Ana" rolünü Gatma Rrik (sajda) oynuyor. Köyden kente gelen insanların uyumsuzlukJannın konu edildiği film, 1985 eylülünde TV'de yayımlanmıştı. başanlı bir Gülsüm Ana tipi çiziyor. "GoJsöm Ana"mn 1985 eylülünde TV'de yayımlandığını anımsatalım. Gülsüm Ana'nın (Fatma Girik) kocası lsmail (Tanju Gursu), topraklarına göz koyan Htdır Aga (Hayati Hamzaoğlu) tarafından gözlerinin önünde vurularak öldttrülür. Üç küçük çocuğuyla dul kalan Gülsüm Ana da varını yoğunu satıp lstanbul'a gelir. Hemşenleri Adem'in (Kadir Savun) aracılığıyla hava parası ödeyip, bir apartmanın kapıcılığını alır. Kapıcıhk yaparak çocuklanru büyütür. Aradan on beş yıl geçmiş ve Gülsüm Ana yaşlanmıştır. Ancak buyük kent yasamına uyum saglayamayan Gülsüm Ana ailesini çeşitli tuzaklar beklemektedir. Büyük kız Zeliha (özlem Onursal) çalıştıği butikte tanıdığı demir tüccan Rıza'mn (Reha Yurdakul) kapatması olur ve hamile kalır. Akademi'de okuyan Elif (Alev Sayın) kapıcı kızı olmaktan utanıp, kendini zengin kızıymış gibi tanmrken, arkadaşlannın gittiği seks partilerinin içine düşer. En küçükleri Hasan (Günay Girik) tamirci olarak çalışarak biriktirdiği parayla, hapisten çıktığı gün babasının katili Hıdır'ı vunnak için bir ubanca satın almıştır. ımaj yaratılıyor. Halbuki diğer özel günlerde, bayramlarda da çıkabilir. O zaman dansöz tabu olmaktan kurtulur. tkınci bir etken daha var tabii. Yılbaşına Batı bakış açısıyla bakmayan buyuk bir zümre var. Türkiye genelini duşündüğünüzde bazı şeyleri fazla üsteleyemezsiniz. Bazı hassasiyetler var ulkemizde. Bu yüzden çok da yüklenmemek lazım. Sadece herhangi bir eğlence verine gidemeyenleri eğlendirecek bir program diye bakmak lazım. Böyle olduğunda hayal kınklığı da olmaz. Bir de dansözler ekrana çıkacaklannda ustlerini başlannı örtüp kıyafeilerinde degisiklikler yapıyorlar. KASAPBAŞOĞLU Biz onları kapatmıyoruz, kendileri kapanmak istiyorlar. örneğin Nesrin Topkapı'>ı açmak için göbeğimizi çatlatmıştık. Kendisi kapanmıştı. Çünkü dansözlerimizin vücutlan estetik açıdan da çok da düzgün değil. Basın bunu da eleştirdi, "dansözleri kapatıyorsunuz" diye. Örneğin NUiifer Oz de bu yıl bacaklannı kapatarak çekimlere çıktı. Bunu kendisi istedi, bizden kaynaklanmıyor. Bizde bir estetik dansöz vardı, onu da kaçırdık; bu yıl assolist oldu. Her yeni yıl programının ardından seyirci şikâ>etlcte baslıvor. Peki siz yılbaşı gecesi T\ se> rettiginizde boşnul kalıyor musunuz? KASAPBAŞOCLU Zaman za man diyetoilirim. Türkiye'de program yapmanm en büyük zorluklarından biri farklı kültür seviyesindekilere aynı anda program yapma zorunluluğudur. Bence, kişilerin beğenecekleri programlan seçmeleri gerelcir. Mesela ben dansöz seyretmekten hiç hoşlanmam. Ama en çok dansöze önem veriliyor. Bu yuzden, dansöz en seyredilebilir saate konuldu. Eğer üçdön kanallı bir tele/izyon olsaydı işimiz çok daha kolay olurdu. Yılbaşı programlan için gereksiz para harcandığı sovleniyor. Geçen yıl 200 milyon lira narcanmıstı. KASAPBAŞOĞLLi 200 milyon lira aslında TV programlan için leblebi çekirdek parası kabul edilmeli. Yılbaşı gecesi için yaklaşık 700 milyonluk reklam alımyor. Yapımcüar, sürekli degişik sanatçılar bulmakta güçlük çektikJerini söylüyorlar. Gerçekten böyle bir sıkıntı var mı? KASAPBAŞOCLU Aslında bu sıkıntı butün sene var, sadece yılbaşında değil. Sanatçılar birbirlerinden önce çıkmak istemiyorlar. Örneğin Emei Sayın çıkacaksa Mnazzez Abacı yılbaşı gecesi çıkmak istemiyor. Halbuki Avrupa'da sanatçılar birbirlerine vokalistlik yapryorlar. Bizde assolistleri arka arkaya getiremezsinız büe. Nan Freeman konferanslan Kültür Servisi Marmara Üniversitesi Guzel Sanatlar Fakültesi'nde gerçekleşen Nan Freeman 'ın "Amerikan Sanatı" konulu konferanslan sürüyor. Fakültenin Kadıköy Acıbadem'deki B Salonu'nda bugün saat 16.00'da "1960'larda Soyut Resim, Frank Stella ve Biçimci Eleştiri" başlıkh konferans izlenebilir. Bir süredir sunulan kon/eranslar dizisi 6 ocak çarşamba günü saat 16.00'da verilecek olan "Minimalizm, Robert Morris ve Temel Nesne" konulu konferans ile sona erecek. Üstündağhn sergisi Kültür Servisi Gırgır Dergisinde yetişen, bir yılı aşkın bir süredir de Limon'da karikatür ve şiirleriyle beğeni toplayan Metin Üstündağ, ilk kişisel karikatür sergisini şiirlerine de yer vererek 40 Ambar SahafGaleri'de 931 ocak tarihleri arasında sergileyecek. 12 renkli karikatürden oluşan serginin adı "Langadak". Çeşitli yaşam alanlarmı içeren karikatürlerin ana izleğini "hit" oluşturuyor. Satışa açık olacak olan karikaiurlerin renkli kartonlara yapılan siyahbeyaz fotokopi baskıları, özel bir elyazması mühürle damgalanıp numaralanacak. Tümü 18 adet olan özel baskılar, satışa sunulacak. Metin Üstündağ, 16, 23, 30 ocak cumartesi günleri saat 1314.00 arası sergide izleyicileriyle görüşmek için hazır bulunacak. Sergi 9 ocak cumartesi günü saat 15.3018.00 arası bir kokteytle açılacak. 40 yıl önce kurulan edebiyat topluluğu: Grup 47 Aimaıı edebiyatının eliüeri MARTIN WAGNER M. Enzensberger, l. Bachmann, U. Johnson, P. VVeiss Grup47'siz, grup da onlarsız duşunulemez. Bu kuralın, eleştirmen Hans Mayer. Ualler Jens ve Rekh Ranicky için de söz konusu olduğunu vurgulamak gerelcir. Grup47 bu arada 20 yıl boyunca kendinden sürekli söz ettirdi. Neden? Ve neden Richter 1968'den sonra başka oturumlara artık çağn yapmaktan vazgeçti? Bu bitişin olası nedenleri ashnda yeterince çok... Birçoklan arasında bana göre en önemli görünen, yıllar boyunca grubun kendi içindeki çelişkinin giderek daha belirgin biçimde ortaya çıkmış olmasıdır. tlk oturumlann örgütlenmesinin baş nedeni, yazarların yapıtlarımn politik nedenlerden yayımlanamaması idi. Çünkü o zaman iktidarı yönetenlerce bu grubu kuranlann sanatedebiyat anlayışlan hiç de hoşgörülecek türden değildi. Sartre'ın Httentor engagee olarak adlandırdığı tür, söz konusu grubun genç katıhmcıları için de edebiyatın idealini oluşturuyordu: Yazmak ve.yazarak toplumu etkilemek istiyorlar dı... Bu gudülenmenin yanı sıra, bir başka olay da perişan edilmiş Alman dilinin yeni etkinlikleri yaşayabilir olması, yeni biçimleri deneyip sürdürebilmesi gerekliliği idi. Bu konuda politik nedenlerin yanıbaşında estetik olanlar da vardı. Görünen o ki Grup47 bütun bu olup bitenlerin çok yanlı öğreticiliğinin yeterince üstesinden gelemedi. Kapitalist toplumun yabanıl gelişmesine karşı çıkmak için 1%8'de oğrenciler sokağa dökulduklerinde, grubun yazarları kimi bildirilerle prolesto gösterilerinden ileriye gidemediler. Bu durumla eşzamansal olarak grubun ele aldığı estetik eleştiri olçüleri de, Örneğin o sırada yeni bir içtencilik oluşturmadaki Peler Handke gibi bir yazara, anık işe yaramaz görünüyordu. Bugün için Grap47 bir tarihsel aşama oldu artık. Çevresindeki güncel polemik dindi. Fakat geriye dönüp bakıldığında, Grup47'nin sesi dolaysız olarak duyulmaz olalı beri geçen 20 yıldan sonra, şimdi gene de etkisi süren bir hizmet yaptığı yadsınamaz. Kültür yaşamı belirli bir merkezden yoksun olarak ve o zamana değin hiçbir aşamada olmamışcasına yoğun taşralılıkla sönukleşmek tehdidi altında iken, Federal Alman Cumhurıyeti'nin en üst düzey yazar yeteneklerini bir araya getiren ortamı oluşturmuştur; belirgin duzeyde algılanabilir bir ses geliştirerek, kendini kabullendirmekte olan politik restorasyonu güçlü biçimde açığa çıkarmıştır; ve de dinleyip algılamaya hazır ve yetkin olanlarda eleştirel bilincin uyanık tutulmasmı sağlamıştır. SANAT KULtSİ Tekand'dan oynadığı filme eleştiri Yıldız Üniversitesi'nde yapılan "Sinema ve Eleştirmenler" konulu açıkoturumda Ali özgentürk'ün "Su da Yanar" adlı filmı bir kez daha gundeme geldi. tşin ilginç yanı eleştiriler, bu kez filmin oyunculanndan Şahika Tekand tarafından yapılmıştı. Tekand, film için "Anlaşılmaz hale gelmesinin nedeni birçok şeyı anlatmaya çahşması ve bunları bırbirine karıştırmasından ileri gelıyor" diyordu. "Taze oyuncu" Tekand, açıkoıurumdan sonra da filmle ilgili açıklamaiarda bulundu. Tekand'a göre kamera çok iyi kullanılmışlı, ancak ışıklandırmada hatalar vardı; korku filmlerine Ozgü bir ışıklandrrma yapılmıştı. Üstelik filmdeki oyuncular da aslında biraraya gelemeyecek kişilerden oluşuyordu. BULMACA SOLDAN SAGA: 1/ Gemilerde iskeleden çıkarken tutulan halat. 2/ "Uluslararası Çalışma örgütü"nün simgesi... Dağdan inen sel. 3/ Evlerin önüne oturmak için taş ve çamurdan yapılan set... Teşhis. 4/ Içel ilinde bir ilçe... Mısır'ın plaka işareti. 5/ Bir nota....Görevden alma. 6/ Hayvanlara vurulan damga... Bir çeşit et ya da ciğer yemeği. II Bir uyaktan sonra yinelenen aynı anlamdaki sözcük ve eklere verilen ad... Kalın su borusu. 8/ Namzet... Veri. 9/ Herhangi bir bilim dalında yazılmış olan yazı ya da yapıtların tümü. YUKARIDAN AŞAGlYA: 1/ Amiralden bir rütbe küçük deniz subayı. 2/ Herkesin gözü önünde yapılan ... tcraat. 3/ Kokulu bir bitki... llgeç. 4/ tnsan aklmın yetersiz olduğunu ileri sürerek, aklın iman ile desteklenmesi gerektiğini savunan görüş. 5/ Bir renk... Eli ışe yatkın. 6/ Gerçek ve karmaşık sayıların dikdörtgen biçiminde tablosu... Su. 7/ Avuç içi... Tahtadan şişe biçiminde yapılmış bir jimnastik aracı. 8/ Itırlı bir bitki... Balerinlerin geleneksel kostümu. 9/ Mozole. DEVREN GRAFlK BÜROSU Telefonlu, çalışmaya hazır. Tel: 526 39 28 Cajaloğlu 1727 yaşlarında bayanlar jngiltere'de çocuğa bak karşıhğında İngilizce öğren 158 53 42 1947 güzünde, birkaç genç yazar birbirlerine yapıtlarını okumak için buluştular. "Der Ruf" ("Çağn") adlı edebîsiyasi dergiye katılımlan kısa süre öncesinde Amerikan işgal makamlarınca engellenmişti. (Dergi de bunun uzerine çarçabuk batü zaten!) Şimdi bu gençleri birbirine bağlayan ne idi? Her şeyden önce, burjuva külturiınün de yok olmasına yol açtığını gözledikleri Nazi barbarbğımn dehşet verıci deneyiminden sonra yeni bir toplum yapısında Alman edebiyatına yeni bir başlangıç sağlamak yönündeki ortak isteğin yaru sıra, burjuva baskıcılığının da umut kıncı deneyimi etkiliyordu onlan. İşgal makamlannm engelleyici önlemlerinin nedeni ise, "Der Rnf" dergısinin sayılannda giderek daha belirginleşen Amerikan reedukasion programına, bir başka deyişle Almanları kapitalisı burjuva dünyasının kucağma geri döndürmeyi sağlayacak programa, bu yazarların yaptığı eleştirilerdi. Grubu oluşturan, birbirine destek olarak toplanan bu insanların çoğunluğu, beklentilerinin boşa çıkmışlığının göstergesinde, kısa sure önce savaştan ve tutsaklıktan dönmüş askerler ve de antifaşistlerdi; üstelik ilk kez savaştan sonra değil, çok öncesinden bılinçlenmiş olanlardı. Bu buluşma, Alman dilinin yazarlannı 20 yıl boyunca yan yana getiren bir dizi toplantının ilki olacaktı. Içlerinden birinin, Hans Werner Richter'in çağrısı ile yılda iki kez ve genellikle genç yazarlar, çoğunlukla da oldukça sapa yerierde buluşuyorlardı. Töreselleşen bu okuma saatleri giderek çok unlendi: Okuyucuyazar ufak bir masada otururdu; yanında yönetici olarak Hans Werner Richter; karşısında da eleştiriye ve katkıya teşne meslektaşlarından oluşmuş dinleyiciler... Katılım değişkendi. Öyle ki gitgide Grup47 denilen topluluğun bir sonra gerçekleşecek oturumuna Hans Wemer Richter tarafından kimin çağnlacağında kımsenin güvencesi yoktu. Kimi yazarlar o yüzden, meslektaşlararası alışılagelmiş eleştirilere dayanamayıp, çağrıya karşın, bir sonraki oturuma katılmadılar. (İlginçtir, çağnların hep tekdüze yazılmış posta kardarıyla yapılması da zaman boyunca ünlenmişti.) Oniardan geri kalanlar, bir başka deyişle bu oturumlara az çok düzenli olarak katılanlar, gene de Grup47 adının geçerliliğini sağlayacak sayıdaydılar. Denebilir kı 50 ve fifl'lı yıllann Alman Edebiyatının üst düzeyi idıler. Fakat bana sorarsanız Grup47'nin önemi bakımından asıl değerli olan, onlarca onemsenmiş ve de ödüllendiriimiş uiaıı y<uaıi<>ıdır: Heinrich Böll, G. Grass, H. Kemal Gökhanhn sergisi Kültür Servisi 40 Ambar SahafGaleri'de 5 aralıkta açılan Kemal Gökhan'm "Eskici" adlı karikatür sergisi 8 Ocak 1988 cuma gününe kadar uzatıldı. 11 renkli karikatürden oluşan sergide Atilla tlhan'ın 'thtiyarlar Baladı" adlı şiiri de Gökhan'm kaligrafîsi ve resimlemesiyle yer alıyor. Dia gösterileri Kültür Senisi IFSAK ile tstanbul Teknik Üniversitesi Gemi tnşaatı ve Deniz Ürünleri Fakultesi'nin ortaklaşa düzenlediği dia gösterileri, tTÜ Taşhşla binası 109 nolu odada gerçekleşecek. Dia gösterilerinden ilki 5 ocak salt günü Ali öz'ün "tstanbul Festivali", 6 ocak çarşamba günü tlteriş Tezer, Celal Yılmaz, Sedat Tosunoğlu'nun "Portreler, Insan Manzaralan, Doğa Fotoğrafları" konulu gösterileri var. 7 ocak perşembe günü Baytekin Kara, Celal Deniz ve Faruk Akbaş'ın "Semt Pazarlan" adlı dia gösterisi izlenebilecek. 8 ocak cuma günü ise Mehmeı Demiröz'ün, "Doğa ve tnsan" konulu dia gösterisi gerçekleşecek. Gösıeriler her gun saat 12.45'te başlayacak. Ümit Ünal'ın itirafları "Sinema ve Eleştirmenler" konulu açıkoturum sık sık konuşmacılann "itiraflar"ına sahne oluyordu. Bu ıtirafçılardan biri de açıkoturumun en sessiz sedasız katılımcısı Ümit Ünal'dı. Genç senarist henüz sinema üunyasını ortaya koymamıştı. Sadece yaşça kendinden bujuk yönetmenlerin dünyalarına kaıkıda bulunmuşıu. Örneğn "Hayallerim, Aşkım \e Sen" adlı filmin senaryosunu yazarken Turkan Şora\'m nasıl bir imaja sahip olması gerektiğini göz önünde bulundurmuşıu. Yine bazı senaryolarını da sırf para kazanabilmek için yazrmşt: Ancak Ünal jine de umutluydu, ileride muılaka kendi venaryosunu yazacaktı.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle