Katalog

6 KASIM 1987 DIŞHABERLER CUMHURİYET/3 Sovyet heyeti ABD silah tesisini gezecek WASHINGTON (ANKA) Sovyet yetkililerinden oluşan bir heyet, 1920 kasım tarihleri arasında ABD'deki bir kimyasal silah tesisini ziyaret edecek. ABD Silah Kontrol ve Silahsızlanma Ajansı tarafından yapılan açıklamada, diplomatlar ile kimya uzmanlarmdan oluşacak heyete Cenevre'de faaliyet gösteren silahsızlanma komitesi nezdindeki Sovyet Büyükelçisi Yuri Nazarkin başkanlık edecek. Açıklamada, Sovyet heyetinin Utah eyaletindeki Tooele silah deposuna yapacağı ziyaret sırasmda kimyasal cephane ve kimyasal silah yok etme merkezini gezeceği kaydedildi. Gorbaçov'a saıısür VtYANA (AP) Sovyeüer Birliği Komünist Partisi Genel Sekreteri Mihail Gorbaçov'un, Ekim Devrimi'nin 70. yıldönümü nedeniyle yaptığı son konuşmalar, Doğu Bloku basınında sansür edilerek yer aldı. Doğu Bloku ülkelerinde yayımlanan gazeteler, Gorbaçov'un Josef Staün'e yönelik eleştirilerinden hiç söz etmediler. Sovyetler Birliği içinde Gorbaçov'un reformlarına karşı bir muhalefetin var olduğuna ilişkin açıklamalar ise sadece Polonya ve Bulgaristan basınında yer aldı. P o l o n y a ' d a yayımlanan " Z y c i e Warszawy" gazetesinin dünkü sayısında, "Sovyet yönetiminiıı çeşitli kademelerinde hâlâ var olan muhalefete rağmen, Mihail Gorbaçov, değişikliklerin yerleştirilmesi gereğini uzun süreden beri açıkça ifade ediyor" denildi. Polonya Komünist Partisi yayın organı "Trbuna Ludu" gazetesi ise, yayımladığı yorum yazısında, Gorbaçov'un konuşmasını "diirüst, açık ve geçmişin gerçek görüntüsü" sözleriyle değerlendirdi. Doğu Bloku basını, Sovyet liderinin son konuşmalarını makasladı DUNYADABUGUN AL! SÎRMEN Gorbaçov'un Stalin'i elestiren sözlerine Doğu Avrupa basını hiç yer vermedi. Gorbaçov'un reformlarına gösterilen muhalefetten ise sadece Polonya ve Bulgaristan basını söz etti. Polonya basını, konuşmayı "dürüst, açık ve geçmişin görüntüsü" şeklinde değerlendirirken, Çekoslovakya basınında "Reformlar, yeni sosyal sistem oluşturma yolunda 70 yıllık birikimin sonucudur" denildi. Goffeıçov Yorumda "Otaylar, gerçekler unutulmaz. Stalin, Kruşçev ve diğer liderterin hatalan üzerinde eieştirileri, tarihe katküan konusundaki gerçekleri duyduk" denildi. Bulgaristan Komünist Partisi yaym organı "Rabotnichesko Delo" ise yayımladığı haberde, "Yeniden \aptlanmaya karşı muhafazakâr guçlerin muhalefeti"nden söz etti. Gorbaçov'un planlafıyla Sovyet ekonomik ve politik yapısının esneklik kazanmasının söz konusu olduğunu belirten gazete, "Gorbaçov'un konuşmaları yeniliğin, komünizmde açıklığının yeni bir ifadesidir" dedi. Gazete, yeniden yapılanmanın güvenli ellerde olduğunu ve Sovyetler Birliği Komünist Partisi'nin Ermeni terörist yargdanıyor SIDNEY (AA) Türkiye'nin Melbourne Başkonsolosluğu'nu geçen kasım ayında bombalama girişiminde bulunmaktan sanık Levon Demiryan'ın yargılanmasına devam edildi. Melbourne 'daki duruşmada, savcı Joe Dickson, başkonsolosluğun bombalanmasının bir "intikam hareketi" olduğunu sö'yledi. Savcının yaptığı açıklamaya göre sanık, bombalama girisimi sırasmda terörist Levonyan 'ın ölümüne yol açtığı iddiasım kabul etmedi. Sanık Demiryan, "Türkiye başkonsolosluğunu bombalamayı amaçladıklarını" kabul etti. devrim niteliği taşıyan yenilikleri başaracağına duyuian güveni vurguladı. Çekoslovakya Komünist Partisi yayın organı "Rude Pravo"da ise, Sovyet liderlerinin geçmişe, bugüne ve geleceğe dürüst ve analiz edici bir anlayışla yaklaştığı kaydedilerek, "yeniden yapılanma hareketi, yeni sosyal sistem oluşturma yolunda 70 yıllık birikimin sonucudur" denildi. Macaristan Komünist Partisi yayın organı "Nepszabadsag" da ise Gorbaçov'un son konuşmalarının, "yeni bir diişünce biçimini yansıttığı" belirtilerek, Sovyetler Birliği'nin yönetildiği bu yeni felsefenin, silahsızlanma yolunu da açtığı kaydedildi. Doğu Bloku'nun en tutucu üyelerinden biri kabul edilen Romanya'nın Komünist Partisi yayın organı "Scinteia" gazetesi ise, Gorbaçov'un reform programına fazla yer vermedi, sadece uygulanması düşünülen yeni ekonomik politikalann benzerlerinin 20 yıl önce de denendiğini belirtmekle yetindi. Carlucci Pentagorfu devrald Vlusal Güvenlik Danışmanlığı 'na gelen Colin Powell, ABD'de bu düzeyde bir göreve atanan ilk siyah oldu. WASH1NGTON (AP) ABD Başkanı Ronald Reagan, Savunma Bakanı Caspar VVeinberger'in istifasını kabul etti ve yerine Ulusal Güvenlik Danışmanı Frank Carlucci'yi atadı. Carlucci'nin yerine ise, yardımcısı ABD ordusunda en yüksek mevkilerden birine ulaşmış tek siyah olan, Korgeneral Colin Powell getirildi. Beyaz Saray'ın gül bahçesinde düzenlenen ve tüm ülkede televiz>'onlardan naklen yayımlanan törende, Başkan Reagan atamaları açıkladıktan sonra, Caspar VVeinberger'a teşekkür etti. "Cesaret, sadakat, bağlılık, az bulunan zekâ, karar verme yetenegi ve algılama gücü. Bunlar Caspar Weinberger'ın sadece Savunma Bakanlığı'na değil, tüm yönetime getirdiği özelliklerdir" diyen Başkan Reagan, VVeinberger'ın askerlerini duşünen, ABD tarihinin en iyi Savunma Bakanı olduğunu belirtti. Reagan, Caspar VVeinberger'ın çabaları sonucu Pentagon'un bugünkü düzeyine eriştiğini de kaydetti. Caspar VVeinberger ise daha sonra yaptığı konuşmada, "Size çok teşekkür ediyorum, sadece bugün benim için söylediğiniz Weinberger, ABD Savunma Bakanlığı'ndan çekildi Afganistan Sovyet birUkleri 12 eyaletten çekildi MOSKOVA (AA) Afganistan'daki Sovyet yanlısı yönetimin lideri Necibullah, ulkesindeki Sovyet askerlerinin, 30 eyaletin 12'sinden çekildiklerini bildirdi. "Ekim Devrimf'nin 70. yıldonümü törenlerine katılmak üzere Moskova'da bulunan Necibullah, "Yabancı emperyalisl güçler, ulkemin içişlerine katılmaya son vermedikçe, Sovyet birliklerinin tumuyle çekilmesinden söz edilemez" dedi. Necibullah, Sovyet resmi ajansı TASS'da yayımlanan konuşmasında, Moskova'ya gelen bazı yabancı komünist 'temsilcilerin, Afganistan'daki Sovyet askerlerinin varlığından endişe duydukları yolundaki açıklamalarmı cevaplandırdı. Necibullah, Sovyet askerlerin 12 eyaleti tamamen boşalttığını belirterek, toptan çekilmeden soz etmek için henüz erken olduğunu kaydetti. Konuşmasında daha sona, uygulamaya koydukları ulusal uzlaşma politikasının "düşıindükleri gibi yünımediğini" itiraf eden Necibullah, 15 ocakta ilan ettikleri tek taraflı ateşkese 52 gün uyulduğunu, 30.000 mücahidin silahlarını bıraktığını, 100.000 mültecinin de ülkeye döndüğünü bildirdi. Gorbaçov'dan Arafat'a destek MOSKOVA (AA) Sovyet lideri hfihail Gorbaçov, FKÖ lideri Yaser Arafat'a, ülkesinin, Filistin halkımn çıkarlanm hesaba katarak, Ortadoğu'da barışın sağlanması çabalarım sürdüreceği yolunda guvence verdi. Sovyet Resmi Haber Ajansı TASS, çarlık yönetiminin görevden uzaklaştınldığı Bolşevik Devrimi'nin 70. yüdönümü kutlamaları dotayısıyla Moskova'da bulunan Arafat'ın, Gorbaçov ile kısa bir görüşme yaptığını bildirdi. Arafat'ın, Gorbaçov'dan aldığı destekten memnuniyet duyduğunu açıkladı. DEVİR TESÜM VVeinberger törenle görevi yardımcısı Frank Carlucci'ye devretti. (Ftte#nf: Rwter) nazik sözler için değil, bana sizinle çalışma ayncalığını verdiğiniz için" dedi. Weinberger'in istifasının, Başkan Reagan ile silahsızlanma konularında aralarında beliren görüş ayrılıklarından kaynaklandığı yolundaki yorumlara rağmen dün Beyaz Saray kaynaklan, istifada sağlık nedenlerinin rol oynadığında ısrar ettiler. \Veinberger'ın eşi Jane'in kanser hastası olması ve sağlık durumunun bozulması nedeniyle istifa ettiği son gunlerde hükumet kaynaklarının ileri sürdüğü önde gelen istifa gerekçesiydi. Weinberger'ın yerine, Ulusal Güvenlik Danışmanlığı'nı sadece 11 ay önce, lrangate skandalı nedeniyle istifa eden John Poindexter'dan devralan Frank Carlucci getirildi. Görev teslimi töreninde bir konuşma yapan Carlucci, "Bu büyük bir iş ve Sa>ın Başkanım, sizin Savunma Bakanlığı'na verdiğiniz desteğe devam edeceğinizden eminim" dedi. Frank Carlucci'nin yerine Ulusal Güvenlik Danışmanlığı'na atanan ve bu düzeyde bir göreve gelen ilk siyah olan Korgeneral Colin Powell da, yaptığı konuşmada, VVeinberger'ın aynlması konusunda Başkan Reagan ile aynı duyguları paylaştığını soyledi. Povvell, son üç yıldır, Weinberger'ın en üst düzeydeki askeri danışmanı ve son 11 aydır Ulusal Güvenlik Danışmanı Yardımcısı olarak görev yapıyordu. 50 yaşında olan Powell, Vietnam Savaşı'nda da Amerikan ordusunda gorev yapmıştı. "Deng, Mao'nun yanhşlarını düzelttT PEKİN (AA) Sovyetler Birliği lideri Mihail Gorbaçov'un Stadn'i elestiren sözlerine geniş yer veren Çin basmmda, eski lider Mao 'yu elestiren yorumlar yapılıyor. Çin Halk Cumhuriyeti'nde yayımlanan Outlook adlı bir dergide yer alan yorumda, Mao'nun öğretilerinde bazı yanlışlıklar bulunduğu ve bunların kendisinden sonra gelen Deng Şıao Ping tarafından düzeltildiği belirtildi. Mao'nun 1950'li yıllarda Çin'in durumunu iyi analiz ettiği, ancak daha sonra kendi yargılannın tersini yaptığı belirtilen yorumda, şöyle denildi: "Mao, ülkede temel mücadelenin çalışan sınıfla burjuvazi arasında olduğu şeklinde yanlış bir kanıya vardı. Bu kanı teorik konularda buyiik ölçüde karmaşaya, uygulamada da sıktntılara yol açtı." IKÎPOFTRE WEINBERGER / CARLUCCI Reagan'la anlaşamıyordu Yakla$tk 10 yıl önce büıçe kesintileri konusundaki ısrarı nedeniyle eleştirilere uğrayan, son yedi yılda ise 1 ABD tarihindekî en bu\uk askeri harcamalar için bulçenin arttınlması uğruna çalışan Ca\paı Weinberger'ın, politik yaşamındaki bu iki rol ilk bakıjta bir velişki gibi görünebiiir. Ancak, Başkan Rıchard Nı\on"ın Buiçe Bakanı Weinberger'ın biıtçc kesinlilerini isteme gerekçesi i!e Reagan'sn Sa\unnıa Bakanı Weinbergcr'ın büıçe aruşını savunma gerekçesi aynı: Ülkenin savunma harcama'.armın artnrılması. 70 yaşındaki VVeınlwrger, 1941 yıbnda hukuk alanmdakı efıtiminı tamaınlayarak Harvard Universitesi'nden tnezun oidu. II. Dunya Savaşı'ndan sonra San Francisco'da hukuk alanında çalışırken poiitikaya atttdi. I96S yılında Ronald Reagan eşalet valis» ıken Weinberger'ı fiıunsman direktorlüğune getirdi. 1970 yılında VV'ashmgıon'a gelen Weinb rger, daha sonra Sutçe Bakanı olarak görev aJdı. 1981 yılmda Reagan ydnotioıinin Savunma Bakans oidu. Reagan ve Shuitz çifıi ile uzun yiilara dayanan aile dosıiukları olan VVetnberger'ın zaman zaman bu iki arkada^ı ile göruş aynhkianna düştüğü açskça bıliniyor. Başkan Reagan ile SSCBABD siiahsizlanma görusmeleri ve ABD'nın İran"a silah sarışi konusunda terç düşcn \Veinberger, Shuitz ile de diş politika koıiuiarınd? anla^amıyordu. Dışişlerinden Savunmaya Caspar Weinherger'ın göre^inden ayrılmaiindan sonra, ABD Sa'.unma Bakanhğına getirilen lıalyan asıllı Frank Carlucci, Başkan Reagan'ın Ulu^l Ciuvcnlik Danışman'ı olarak gorev \apt>ordu. 57 yasındaki Carluccı. Princeton UnıverMteM'tıden mezun olduktan sonra 1956 yiiında Dışisleri Bakanlıği'nda calısmaya başladı Afrika ülkelerinde ve Bre/üya'da gorev alan Carlucci 15 yıla yakın disişlerinin çeiilli kademelerinde çahşıt. 197077 döneınmde ise buytikelçılik yaptı. Carter döneminde CIA Başkan Yardımcıhgı, Reagan'ın ba$Wanlık döneminın ilk iks vıtında Savunma Bakan Vardımcjhğı yapan Cariuccı. 1981 ythnda Başkan Reagan tarafından yönetım içinde daha etkin bir \ere getirilmek istendıginde muhafazakâr cumhuriyetg senatörier tarafından eieştirilmiştı. Carter döneminde CIA Başkan Yardfmahğı yaparken ClA'nsn en zayıf dönemîerinden birini yasadığmı ileri suren muhafazakâr senatörlerin muhaJefefi nedeniyle yönetimde yuksclemeyen Carlucci. 198386 dönemtnde özel sektörde çaUsü Reagan'ın Ulusa! Guvertlik Dariısmanı iken Savunma BakanUğı'na getırilen Cartucci. son zamanlarda Sovyetter Bırlîgi ile ABD arannda yürötülen siiahsız'anma göruşmelerinde de Önemîi rol ovnuvor. Türkiye İş Bankası AŞ'den Sayın Ortaklanmıza (C) Tertibi Hisse Senedi Muvakkat jlmühaberlerinin Dagıtımı İle İlgili Duyuru Bankamız sermayesinin 30 milyar liradan 250 milyar liraya yükseltilmesi dolayısıyla, yeni sermayemizin 220 milyar liralık (C) tertibi bedelli ve bedelsiz hisselerini temsil eden hisse senedi muvakkat ilmühaberlerinin dağıtımına Bahçekapı/ İstanbul'da bulunan Menkul Kıymetler Müdürlüğümüzde 12 Kasım 1987 Perşembe gününden itibaren başlanacak, diğer tüm şubelerimiz ise dağıtıma aracılık edeceklerdir. Başvuru sırasmda; 1 Bedelsiz hisselerini alacak ortaklarımızın; Sahibi oldukları hisse senetlerini, Kimlik belgelerini 2 Nakdi sermaye artırımına katılan ortaklarımızın; Birinci apel olarak yatırdıkları para karşılığında kendilerine verilmiş olan makbuzu, Kimlik belgelerini yanlarında bulundurmaları, 3 Tüzel kişi ortaklarımızın ise ayrıca yetki belgeleriyle imza sirkülerlerini ibraz etmeleri, gerekmektedir. Şubelerimiz, yukanda belirtilen hisse senetleri ve/veya makbuzları, makbuz mukabilinde ortaklarımızdan teslim alacaklar ve müteakiben, ortaklarımız adına düzenlenecek hisse senedi muvakkat ilmühaberlerini Menkul Kıymetler Müdürlüğümüzden getirterek en kısa sürede kendilerine teslim edeceklerdir. Saygılanmızla, Duvardaki kendi yapıtı ponreye bir baktı. Sonra yaklaşıp, şöyle bir daha baktı ve: "Yazık" dedi "Bu çatlamış, hemen onarmak gerek." Resmi, apar topar duvardan indiıd bir kâğıda sardı ve koltuğunun altına alıp, şen kahkahalannı oaada bırakarak gitti. On gün sonra koltugunun altında, onarılmış değil. yemlenmiş, yeniden yapılmış yepyeni bir resimle geldi. Kahkahaların duvariarda kalan yankılanna yenilerini ekleyerek hiçbir za'man eksilmeyen delikanh heyecanıyia konuşmaya bırakttğı yerden başladı. Konu, çağ atlamamız ile ıkjiliydi. Aynı zamanda hukuk doktoru olan Rasin, çağ atlamamız masalına gülerken; "özal'a o kadar da kızmayalım. Bu masal yalnız politika alanında değil, her alanda geçerli" dedi. "Yani?" dedim. "Yani" dedi, "İstanbul Kültür Sanat Vakfı'nın düzenlediği Çağdaş Sanat Sergileri'ne bir bak." Sonra konuşmasını sürdürdü: Dtlersen bu sergilerden en çok dikkat çektiğini sandığım ikisi hakkında konuşalım: Aya Irini ve Ayasofya hamam sergileri. Bu iki eşsiz mekânda sergilenen yapıtlar, sanatsal anlatımın bin bir şekle büründüğü günün resminin, yüzeyde gorülen genei eğilimini yansıtmak çabasındalar: Duyulmamış, görulmemiş, bilinmemişi yapmak. Kanıksanma evresine çoktan giren bu eğilim, Batı'da ilginç görünümler aldı: Kendi kendıni yakıp yok eden heykeller, buz üzerine çekilen çizgiler, renkli fişeklerle gerçekleştirilen bir anlık görüntüler, çiğnenip bir kaba tükürülen kitep sayfalan vb. Burada sorulması gereken soru su: Bu gösteri veya anlatımlann sanatsal olaya donmesi, bun* ların, bugünün resminin son halkasını oluşturdukları anlamına gelir mi? Buna kesin yanıt "hayır"dır. Çünkü bu tür anlatım, yani en duyulmamış, en görülmemiş, en yeniyi günün sanatı bilip, yeninin peşinde koşmayı, sanatsal bir yaklaşım sanmak, başlı başına bir yanıigı ve bMinçsizlik örneğidir. Neden? "Karamozof Kardeşler'de İvan, "Ben bu dünyada altın değil, bazı sorularayanıt arıyorum" der. işte bu yanrtı, sözcüklerle değil, doğaya, yaşadıklan çevreye, kendi gibi ölumlülere, iç oluşumlarına bakarak, soyut olsun, somut olsun renk ve çizgiyle arayanlar vardır. Bunlar tarih öncesinden beri vardılar, bugün de varlar, yarın da var olacaklar. Portre (Sokrates'in öğrettsi kendini tanı) dün de yaptldı, bugün de yapılıyor, yarın da yapılacak Resim olayı, insanlık tarihinde. işte bu yanıt arayanların çabalarıyla gerçekleşmiştir. Çünkü gerçek yenılik. şekil ve kalıpta değil, bakış açısındadır. Şekilde deprem, bakış açısıyla gelir. Sanatçı bir sanayıci gibi davranamaz, yeninin peşinde koşmaz; çünkü yeniyi, Pıcassonun deyışiyle, aramaksızın bulur. Bu bir olgudur ve kapitalıst bir düzen içinde, çabuk, hızlı, bol prodüksiyonlu resim pezarlamasının alıp yürüdüğü ülkelerden örnek göstermekle yadsınamaz. Şunu da ayrıca eklemek isterım: Bu en duyulmamış, en görülmemiş, en yeninin peşinde koşanlar arasında gerçek sanatçı hamuruyla yoğurulanları, yani yanıt arayanları varsa bunlar büyük bir olasılıkla, günü geldiğinde, çaresizliğin getireceği şüpheyi, için için yaşamak zorunda kalacaklardır. Nasıl bir çaresizlik? Resimde iki ana öğe vardır: Renk ve çizgi. Renk çokseslidir. Çizgi teksesli. Bir renk tualde ne kadar az yer tutarsa tutsun, çokseshliğinden ötürü, tualin tümüyle iletişimlidır. Desen ise yalnız kendini kapsar. Ama buna karşın resmin yapısını kuran desendir. Çünkü desen beyinsel renk ise sezgiseldir Beyinsel olduğu için de bütün bir ömür boyu yıllar yılı çalışılarak, arındırılmak, dfimıtılmak, kendi mantığı içinde yaratılmak ister. Desen bir kez yadsınıp, zaman da akıp gitti mi, basit, kişiliksiz tekrariardan oluşan, tekdüze bir çizgiye dönüşür. Konuşmamızın başında sözünü ettiğim sanat olaylarında öncülük etmiş Amerikalı ressam Jackson Pollack, 1956'da intihar etti. İntihar ettiği gün, ayık olduğu nadir günlerden biriymiş. Bir sanatçının bilinçli bir anında ölümü seçmesinin bin bir nedeni olabilir. Çaresizliğin verdiği sızı, bunlardan biri olamaz mı? Figürasyon ile soyutu bir arada yürüten sanatçılar da çıkıyor. Bu, sözünü ettiğin tekdüzelikten sıyrılmanın bir yolu değil mi? Sanatsal algılama, beliıii bir bakış açısından olur. Gerçek bir sanatçının ise bakış açısı tektir. Sanat kültüründen yoksun bir ortamda, akan suya göre, somutla soyutun uç noktalan arasında yalpa vuranlar ya sanatçı değillerdir ya da dürüst... Peki, tarihsel yapılaria çağdaş sanat sergisi niye bağdaşmasın? Gerçek bir çağdaş sergi kesinkes bağdaşır, ama bu gerçek çağdaş bir sergi değil ki... Evet, işte böyle Rasin dostumuz, bizi uyarıyor ve diyor ki, "Turgut Bey'e kızarken, çağ atlama ve çağdaşlaşma masalı altında bize bir şeyler yutturanın, yalnız o olmadığını da akıldan çıkarmayalım." Sanat sayfalarında nedense yer alamayan bu konuşmayı, buraya yalnız sanatın değil, günlük toplumsal ve siyasal yaşamımızın önemli bir sorununu da dile getirdiği için aldık. Bakın bir ressam, ülkemizde egemen olan politik yutturmacalar ile kendi sanat alanı arasında nasıl da kolayca koşutluk kurabiliyor. Bir toplumun tüm öğeleri, ne kadar da iç içe değil mi? "Bir Çağdaşlık Yutturmacası Daha" Sri Lanka'da çarpışmatar KOLOMBO (AA) Hint topçusu ve helikopterlerinin Sri Lanka'nm doğusundaki iki köyii bombalaması sonucu en az 15 Tamil sivilin öldüğü bildirildi. Bölgeden kaçan Tamiller, başkent Colombo'nun kuzey doğusundaki Mullaitivu kasabası yakınlarındaki köylerin bombardımanı sırasmda bir okula sığman 10 Tamil ile bir tapınağa sığman 5 kişinin ölduğunü belirttiler. Colombo 'daki Hindistan biiyükelçiliği ise, Tamil gerillalarmı yakalamak için operasyonlanna devam eden Hint barış gücü birliklerinin Mullaitivu bölgesinde sokağa çıkma yasağı ilan ettiğini bildirdi. ttRENCİLER KDKIIN Atina Clnivers(tesi öğrencileri, dün Eğitim Bakanlığı önünde toplanarak yaptıkları göstenlerde, hukumetin eğitim politikasını elestiren sloganlar attilar. Gösteriler sırasmda, polisle öğrenciler arasında küçuk çatışmalar çıktı, başkentte trafik felce uğradı. (Fotojraf: AP) Yunanistaırda öğrenci boykotu STELYO BERBERAKİS ATİNA Yunanistan Öğrenciler Birliği (EFEE), dün başkent Atina'da gösteri düzenledi. Atina ile diğer kentlerdeki üniversitelerde süresiz boykot ilan ettiler. Gösteri sırasında, üniveısite binalan işgal ediltrken, Atina'daki ana yollara barikatlar kuruldu ve yollar taşıtlara kapatıldı. Bu arada bir grup öğrenci, Atina'da metro seferlerinin yapılmastnı engelledi. Yunanistan'da öğrenciler, Milli Eğitim Bakanhğı'nın üniversite ve öğrenciler için ayırdığı bütçenin arttırılmasını istiyorlar. Yunanistan'da hükumet, Milli Eğitim Bakanlığı, Üniversite Yönetim Kurulu ve Öğrenciler Birliği'nden oluşturulan komiteler kanaltyla, isteyen öğrencilere günlük yemek kuponu veriyor. Öğrenciler, bu kuponlarla öğle ve akşam yemeklerini, üniversite ya da öğrenci yurtlanndaki yemekhanelerde yiyorlar. Yunanlı öğrenciler, dün başlayan boykotta, bu kuponların karşılığında daha bol ve daha kaliteli yemek verilmesini istiyorlar. Öğrencilerin diğer bir isteği de, ülkedeki öğrenci yurtlarının yun sayısının ve yatak kapasitesinin arttınlması. Tüm Yunanistan'da yaklaşık 150 bin öğrenci bulunuyor. Öğrenci yurtlarının sayısı ise sadece 13. Bu yurtlardaki yatak kapasitesi 5 bini bulduğu halde, taşradan öğrenim görmek üzere büyük kentlere gelen öğrencilerin tümunü barındıramıyor. Ateşkes için tanınan süre doldu ŞilVde gerilla eylemi SANTIAGO (ANKA) Şili'de solcu gerillaların başkent Santiago da dahil olmak üzere birçok kentte elektrik trafolarına düzenlediği saldırı sonucu, ülkenin tumüne yakın bir bölümü karanlıkta kaldı. Eylemin sorumluluğunu "Manuel Rodriguez Yurtsever Cephesi (FPMR)"adlı örgüt üstlendi. Orta Amerikada barışın ilk gününde savaş Dış Haberier Servisi Orta Amerika'da barışın sağlanması amacıyla geçen 7 ağustosta bölgedeki 5 ülke tarafından imzalanan barış planının yükümlülüklerine uyma süresi dün sona erdi. Bölge ülkelerindeki iç savaşlarda ateşkes ilan edilmesi için tanınan 90 günlük sürenin bitiminde bir açıklama yapan El Salvador Devlet Başkanı Jose Napoleon Duarte, hükümetinin, solcu gerillalara karşı tek taraflı ateşkes ilan ettiğini bildirdi. 5 Orta Amerika ülkesinin hiçbirinde taraflar, 90 günluk sürenin sonunda ateşkesi resmen yurürluğe sokmayı başaramadı. Bu arada, Ekim Devrimi'nin 70. yıldönümü törenlerine katılmak üzere gittiği Moskova'dan dün Managua'ya dönen Nikaragua Devlet Başkanı Daniel Ortega, SoNTetler'den ulkesine askeri yardıma devam edecekleri yolunda teminat aldığmı söyledi.