21 Mayıs 2024 Salı English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
19 KASIM 1987 KÜLTÜRYAŞAM HAYVANLAR İSMAIL GÜLGEÇ CUMHURİYET/5 YAYIN DÜNY\SINDA İNCELEME ARAŞITOMA • YÖNETEN ŞAHİN ALPAY lüahudiliğin geçmişi ve bugünü Yahudi Dünyast / Nicholas de Lange, Çev. Sevil veAkın Atauz, tletişim Yayınları, Atlaslı Büyük Uygarlıklar Ansiklopedisi, Cilt 4, 1987. tSHAK REYNA Kitap yazmak, zorlu bir eylem. Hele böylesi bir atlaikitabı yazmak... Yapıtta ilk fark edilen de, Nicholas de Lange'ın bu zorlukları yaşadığı; ancak bunlan yer yer son derece başanlı olarak aştığı. De Lange'ın bu başan zeminini kuran unsur hemen başta, önsözde yer alıyor. Bir din adamı olan yazar, burada kendi yaklaşımını açık yüreklilikle belirtirken, yaklaşırnlann çokluğunu da hissettiriyor: "Yahudiliğin durumu üstüne herhangi bir değerlendinne bugün bir ölçüde öznel olmak zonuıdadır. tnançlı bir Yahudi olarak, benim kendi görüş noktam iyimserlik ve iman üzerine kurulmuştur" (vurgular bizim). Böylece onun yaklaşıımna katılmasanız da De Lange kendi görüşünü gerçekliğin bütünsel algılanışıymış gibi sunan, buna uymayan olgulan hasır altı eden yaklaşımlan aşıyor. "Fakat var olan gerçek kuşkulan ve düş kınklıklannı geçiştinneye çabalarsam, okuyuculanma yanlış bir hizmette bulunmuş olacağımı düşünüyorum" vurgusu ile de demokratik tavnnı belirlemesi, "başan"sının bir diğer önemli boyutunu oluşturuyor. nnm her biri gerçekliğin farklı boyutlanna karşı oldukça kapalı ve sekter, ne yaak ki. O yüzden de yapıtın ilk zorluğu "kaçınılmazP Yapıt, bir başlangıç atlası (albümü, rehberi) yapısı ile; tarihselden bugüne hemen her şeyi içine doldurmak, dökmek zorunda kalmış. Bu yapı bazı kavram ve konulann açıklanmasını belirsizleştiriyor; derinleşmeyi ve vurgulamayı engelleyerek, onları sıradan kıhyor. Diğer bazı konulardaki gereksiz doldurmalarla da butünun daha iyi bir düzeyde olmasını önlüyor. Nitekim De Lange'm üslubu da bazen vüzeyselliğe düşmenin ise biraz Yahudi dünyasının çeşitlüiğinden kaynaklanan, ama yine de dağıruk olan "Yahudi kimliği" ile başhyor. Diğer alt bölümler olan "Yahudi yaşarru", "dini", "dili ve edebiyatı" vs. yetersiz bir şekilde işlenmek zorunda kalmış. Soy kırimın etkilerinin sanatlara yansıması, laik bir kültür kavramı üzerinde derinleşme, yemek kültürü, ibadet davranışIan gibi konularda da bölüm derinleştirmelerini anyor insan. Üçüncü aynm, "Bugünün Yahudi Dünyası" da, her ülkeyi tek tek venneye çalışırken; her şeyi anlatma zorunluluğunun kötü etkisini iyice hissettiren bir aynm. Bu aynmdaki "Israil" bölümü ise, "Israil'in Yahudi Olmayan Nüfusu" ve "IsrailDiaspora Ilişkileri"nde biraz üstünkörü tan'dakî Yahudi nüfusu 100.000 olarak (s. 167) verildikten sonra "bu ülkelerde kalan birkaç bin Yahudi" deniyor (s. 189). Hessi in kitabını Dreyfus davasından sonra 1896'da yayımladığı söylehdikten sonra (s. 65), üst resimde dava tarihi 1899 olarak belirtiliyor. "Köttiltik odaklan" Son olarak da kitabın ve konunun Türkiye açısından önemine değinmekte yarar var: örneğin Kuran kaynaklı bir yaklaşım (Bakara ve Nisâ sureleri) Yahudilere karşı aynmcı ve düsmancadır. tslamcı kaynaklar, "Dünyanın kötülük odaklan: / Yahudi" gibi yaklaşımlarla "kahtsal kötülük/günah" kavramlanm toptan bugüne taşırlar. Ya da Yahudiliği komünizm, kapitalizm, siyonizm ve masonluk gibi çeşitli muzırlığ) dünyaya musallat eden bir "cin" şeklinde düşünebilirler. Bunlann yanı sıra, Cumhuriyet'in resmi ideolojisi ve bir de kültürel çoğulculuğu savunan yaklaşımlar var. Ancak, Türkiye Yahudiliği üzerine ne Osmanlı dönemi konusunda çevrilmiş bir kitap bulunuyor ne de Türkiye Yahudilerinin içinden artık aşılması gereken Galante^ ninki dışında bir inceleme çıkmıştır. Türk Yahudiliğinin dününün ve bugününün konuşulmadığı bir cemaatte/ulkede, öncelikle Türk Yahudileri kendi içlerinde farklı bakış açılan olduğunu tartışarak bütün yönleriyle ortaya koymah. Çünkü resmi tarihe yaslanmış cemaat içi iktidann ideolojisi aşılmadıkça, çeşitliliğin anlaşüması imkânsızlaşır; şikâyet edilen sekter yaklaşımlann yayılmasına ise mahkum olunur. Eleştirel ele alış olmaksızın Türk Yahudiliğinin kendini tanıması ve geliştirmesi de raümkün olmaz. Işte, "Yahudi dünyası"na çeşitLliği içinde değinebilen bu yapıt, ola ki, Türk Yahudilerini kendi içlerindeki çeşitli yaklaşımlan tartışmaya; ve kendilerine yönelik çeşitli bakışlarla diyaloğa girmeye iten bir teşvik olur. Umanm. • tshak Reyna, tstanbul Ü. tktisat Fakültesi'nde araştırma görevlisidir. KİM KİME DUM DUMA BEHtç AK StU Bi2,arwenfe Sana Ultff/ 2/tMHff/OA 3£N... T / Diaspora Metin, bazı noktalardaki celişkileri dışında oldukça tutarh. Yerel yerleşim farklılıklannı belirtse de l.ö. Kuzey Afrika ve Yunan topraklarındaki yerleşmeleri "diaspora" (gurbet; sürgün) diye nitelemesi, kendi yaklaşımını zorlamasına bir ömek. Bu kavramı kullanışındaki tutarsızlık, s. 200 ve 211'de gözleniyor. "Arap milletlerinin içinde bulunduklan kötü durum sadece yabancılaşmtş bazı Yahudi aydınları değil, baza dinsel önderleri de etkilemiştir" (s. 134) gibi vurgulamalarda ise kendi yaklaşınunın ideolojisi dilin kullanımına kadar yansıyabiliyor. "Yahudi Dünyası" çeşilliliği içinde, Yahudi olan ve olmayanlann farklı yaklaşımlarıyla algılanmakta. Ama bu bakış açıla içlerindeki çeşitli yak bir teşvik olur." izlerini taşıyor. Konular üzerine derinleşemediği zaman, "buna rağmen...", "ama" gibi "bağlantılarla" netleşmeyen açıklamalar; zaman kullanımı açısından tutarsız cümlelerle sürebiliyor. "Türkiye Yahudiliği üzerine ne Osmanlı dönemi konusunda çevrilmiş bir kitap bulunuyor ne de Türkiye Yahudilerinin içinden artık aşılması gereken Galante'ninki dışında bir inceleme çıkmıştır. Ola ki bu yapıt Türk Yahudüerini kendi tartışmaya kalsa da yapıtın başanh bir parçası. Bu arada yapıt, "din içi iktidar", "dini misyon" gibi kavramlar ekseninde de okunmah. Aynmcılık, bunun Yahudiler tarafından kabullenilişi, "seçilmiş halk" ve "kahtsal günah" kavramknnın Yahudi olan ve olmayanlarca ele almışına işaret edilmesi de yapıtın başanlı yanlanndan. Sondaki sözlük, kaynakça ve özellikle de kullanılan görsel maizeme gerçekten yararlı. Ancak yapıt, Türkçe basımında, ansiklopedik bir çahşmada hiç olmaması gereken hatah dizgi ve diğer dikkatsizlikleri içeriyor. Yalruzca birkaç örnek: Sayfa 187220 arasındaki görsel maizeme nedense resim lıstesinde yer almıyor. 1980 yıhnda Yunanis P İ K N İ K PİYALE MADRA Külttirel temel "Tarihsel temel" adlı ilk aynm, "Yahudüer ve Tarihleri" adh başanlı bir açışdenemesi ile başlamasına, son derece yetkin ve önemli "Çağdaş dünyaya geçiş" bölümüyle sürmesine karşın, diğer bölümlerde vasat. "Son yüzyıl" hızla geçilen yapısı ile birçok şeyi açmaktan uzak. "Eski dünyada Yahudiler" ise her şeyin bir atlaskitaba mutlaka doldurulmasının tipik bir kurbanı. tkinci aynm "kültürel temel" HIZLI GAZETECİ NECDET ŞEN 0PA9NPAN &\ MEKTuP AlPlM. MLKTuPJA KISAKISA UĞUR MUMCU 12 EYLÜL ADALETİ gellediği yolunda pek çok söyıenti yıllar boyunca yinelenmiştir. Oysa bu savları kanıtlayacak belgeler şimdiye kadar ortaya konamamıştır." Asiye Uysal / TÜRK BASININDA MUHABİR, Gazeteciler Cemiyeti Yayını, Istanbul 1987, 151 S. Asiye Uysal'm Gazeteciler Cemiyeti'nin 40. kuruluş yüdönümü dolayısıyla düzenlenen yanşmada üçüncülük kazanan araştırması, Cemiyet Yaymlan arasında basıldı. Üç haber ajansı ve 12 değişik gazetede çalışan 24 muhabir ile uzun mulakatlara ve kendi deneyimlerüıe dayanarak kaleme aldığı çahşmada Uysal, "Türk basınında muhabir kimdir, düzeyi nedir, neden o düzeydedir, hangi koşullarda çalışır, istemleri nelerdir?" gibi sorulara ışık tutmaya çalışıyor. Basının içinden basın hakkında ilginç bir değerlendirme. Uğur Mumcu / 12 EYLÜL ADALETİ, Tekin Yayınevi, Istanbul 1987, 141 s. 12 Eylül döneminde Ankara Sıkıyönetim Savcılığı görevinde bulunan Nurettin Soyer, bu görevde iken tanık olduğu olaylan Uğur Mumcu'ya anlattı. Cumhuriyet'te21 Eylül2Ekim 1987 tarihleri arasında "12 Eylül Adaleti" başlığı ile yayımlanan tmlar aynı adla kitap olarak basıldı. Cetıgiz Orhonlu / OSMANLI İMPA RA TORL UĞ U 'NDA AŞİRETLERİN İSKÂNI, 2. Basım, Eren Yayıncılık, tstanbul 1987, 152 s. Profesör Dr. Cengiz Orhonlu'nun tstanbul U. Edebiyat Fakültesi Yayınları arasında 1963 yıhnda yayımlanan Osmanlı Imparatoriuğu'nda Aşiretlerin Iskânı Teşebbüsü adlı kitabı ile Törk Kültürü Araşbrmalan dergisinde basılan "Osmanlı Imparatorluğu'nda Aşiretlerin tskânı" adh makalesi (1976) bir kitapta bir araya getirildi. Prof. Dr. H. Dursun Yıldız'ın Orhonlu üzerine bir yazısıyla sunulan kitapta, Orhonlu'nun tüm eserlerinin listesi de veriliyor. Muammer Yaşar /1960: ACILI GÜNLER, Tekin Yayınevi, htanbul 1987, 159 s. Aydın Menderes'in gazeteciyazar Muammer Yaşar Bostancı'nın kendisiyle yaptığı uzun söyleşide dile getirdiği babası Adnan Menderes ile ilgili amları kitap halinde yayımlandı. Orhan Koloğlu / BASIMEVİ VE BASININ GECİKME SEBEBLERİ VE SONUÇLARI, Gazeteciler Cemiyeti Yayını, lstanbul 1987, 124 s. Orhan Koloğlu'nun yeni incelemesi, Batı'ya nazaran Türkiv e'de basımevlerinin ve basının • ortaya çıkışının nedenlerini ç ve bunun yol açtığı sonuçlan tartışıyor. Koloğlu şöyle diyor: "TürkOsmanlı yönetiminin basımevi ve basılmış kitaba karşı gayet sert davrandığı, idam cezalan ve ele geçen ürünleri denize dökerek yaygmlaşmasını en Mustafa Sönmez / KIRK HARAMİLER: TÜRKtYE'DE HOLDtNGLER, Gözlem Yaymcılık, Ekim 1987, 364 s. tktisatçı Mustafa Sönmez'in yeni araştırması, Türkiye'de büyük sermayenin anatomisini ortaya koymayı araaçlıyor. Büyük holdinglerin ekonominin çeşitli sektörlerindeki ağırlıklı yerlerinin saptandığı ve büyük sermayenin nasıl örgütlendiği sorusunun araştınldığı inceleme, çeşitli sermaye gruplannın tek tek analizini de kapsamakta. Sönmez, çahşmasına yazdığı önsözde şöyle diyor: "Farkında olalım olmayahm, Türkiye'yi sayüarı elli dolayındaki aile ya da sermaye grubu yönlendiriyor. Ve her geçen yıl bu aile egemenliği pekişiyor. Ekonomiden siyasete, kültürel yaşamdan dış politikaya kadar 52 milyonun kaderini çizen kararlara büyük aile ya da holdingler damgalarını vuruyor... Çok değil, sadece iki devin yılbk satışlanndan kasalanna giren para Türkiye bütçesinin üçte ikisine ulaşıyorsa "Nereye?" sorusunu sormanın zamamdır." Sönmez'in önemii incelemesi ile ilgili bir değerlendirme yazısıru ileride yayımlayacagız. Server Tanilli'nin Strasbourgda kaleme aldığı yeni kitabı, günümüz Türkiye'sinin demokrasi sorunları üzerine. Tanilli kitabını sunarken şöyle diyor: "Bu kitap, Türkiye'de demokrasinin yeniden kurulması kavgasında, temel doğrulann altını bir kez daha çizmek için yazıldı. Toplum olarak kendimize özgü sorunlanmız var; onları da belirtmeye çalıştık. 'Gerçeğin şimşeği, düHaluk Şahin / GECE GELEN şüncelerin çarpışmasından MEKTUP, CepKitaplan, Istan doğar' diyor şair. Ona katkıda bul 1987, 135 s. bulunabilecekse söylediklerimiz, ne mutlu bize!" Haluk Şahin'in ABD Başkanı Lyndon Johnson'ın Başkan Nezih Neyzi / PENDİK: Ismet lnönü'ye gönderdiği 5 HaDEVLETÇİLİK, KARMA ziran 1964 tarihli ünlü mektubun EKONOMİ, ÖZEL SEKTÖR, ve bu mektuba verilen yanıtın Peva Yayınları, tstanbul 1987, perde arkasını belgelere ve tanık222 s. lara dayanarak aydınlatan araşNezih Neyzi kitabında "Pentırması, mektuplann tam metindik tersanesi örneğiyle ilk Ataleriyle birlikte kitap olarak basıldı. Haluk Şahin'in Türk Ol türk kuşağı olan 192339 doğumlulann içinde bulunduğu atmosmak Kolay Değil adh önceki kiferi yansıtmayı deniyor. Yazar tabı tletişim Yayınları arasında "ilk Atatürk kuşağı olan kendi çıkmıştı. neslinin, hem Cumhuriyet döneM. Ali Aybar / NEDEN SOSminin ilk yıUannı yaşadığını hem YALtZM, 2. Basım, BDS Yade Osmanlı döneminin son kuyınlan, Kasım 1987, 200 s. şağı olan aileleri tarafından eğitildiği"ni vurgulayarak anılanyM. Ali Aybar'm ilk basımı, la bir döneme tanıklık ediyor. geçen ağustos ayında yapılan son CUMHURİYET KİTAP KULÜBÜ'NDEN HABERLER AY1N EN ÇOK SATAN KİTAPLARI 20.10.1987 17.11.1987 Sıra: Kod: KiUbın Adı/Yazan: 1 027.072 Ziverbey Köşkü/İlhan Selçuk 2 011.031 Kadının Adı Yok/Duygu Asena 3 027.010 Yol Kesen Irmak/Hıfzı Veldet Velidedeoölu 4 038.035 Artık Demokrasi İsteyin/Erbil Tuşalp 5 117.188 Kelepçeli Yazılar/Ali Sirmen (S.Lütfu) 6 021.289 Dünya Değişirken/Zulfu Livaneli 7 027.034 Düşünüyorum öyleyse Vurun/İlhan Selçuk 8 027.066 insan Sıcağı/Dr. Erdal Atabek 9 294.002 '68 Ûğrenci Ayaklanması/Derleme 10 117.036 Sakıncalı Piyade/U()ur Mumcu Fallaci'nin gazetesi L'Europeo için son yüzyılın kaderini etkileyen kişilerden bazılanyla yaptığı söyleşileri kapsayan kitap dilimize kazandırıldı. Aralannda Henry Kissinger, Nguyen Van Thieu, General Giap, Golda Meir, Yaser Arafat, Indira Gandi, Zülfıkâr A.Butto, W.Brandt ve Rıza Pehlevi'nin yer aldığı ondört siyaset adamı ile söyleşileri tarihe ışık tulmak açısından olduğu kadar, gazetecide çağdaş bir tarzın örnekleri olmak bakımından da son derece ilgi çekici. kitabı yeniden basıldı. Aybar, iki bölümden oluşan bu kitabında Türkiye için "Neden sosyalizm?" ve "Nasıl bir sosyalizm?" sorulanrun yanıtlannı veOriana I^llaci riyor. Yalçın Küçük / FATİH SULTAN MEHMET, Tekin Yayınevi, Ekim 1987, 315 s. lı Doç. Dr. Yalçın Küçük'ün yeni kitabının tam adı 21 Yaşında Bir Çocuk: Fatih Sultan Meh£SOJ met. Küçük, bu sonuncu eseri ile ilgili olarak şunlan söylüyor: 1 0dl "Henüz 'yeni' sözüm olduğunu düşünüyorum. Bu, henüz yazİ maya başlamadığım anlamına geliyor. So\7etler Biriiği'nde Sos«1 valizmin Kuruluşu çalışmamda 'yeni' olmasa bile 'yeniye yakın' sözlerim var; bu çalışmamda ilk Oriana Fallaci / TARİHLE kez 'yeni' sözlerim olduğu izleSÖYLEŞİLER, Çev. Gökçin Taşkın, Can Yayınları, Istanbul nimine kapıbyorum. Belki de bir rastlantı değil; bu çahşmam da 1987, 493 s. bir başka kuruluş uzerinedir. Ünlü ttalyan gazeteci Oriana TARİHLE SÖYLEŞÎLER 'Pu frafta iâız ve oış SA6uâ\ UAFTASi 0u konuda t>ı şeyter yazıpçizer misiniz ? Btlk\ halkımız dişlen/te daha faıla ılgilüvne/e Paşlar " YANı ÇOK VALLA.. ANKA^A'Öakı AOAM OTuRMuŞ, SıZıN PÜŞ'UI<JÜYO •• PE/Cı' SİZ NıİE KENOÎ PişiNıZı .7 KOİKOCA 0U YAŞfAN SONRâ SİZE NASİÜAT M\ ÇEKıCBEZ 9ENİ 0! PAUA SÖYLET 00 KâVAKVARthi 17 r ** • 1 1 »Wfc ÇİZGtLÎK KÂMtl MASARACI • Server Tanilli / NASIL BİR DEMOKRASİ İSTİYORUZ? Amaç Yayıncılık, Ekim 1987, 219 s. rNtşov Vrt jn J KEMAL % GöKtuy AĞAÇ YAŞKEN EĞtlİR TARİHTE BUGÜN MÜMTAZ 188Z İ32A Tkcmas H. I ARIKAN 19 Kasım SlNEMANIN ÖNCÜ YÖNETMENLBRİNDBN. 192f'rE BUGÛM, ÛNLÛ Ö*JCULE&»JD£M INCE (IHSB*), 42. YAÇlNDA ÖC&Ü ÖZSLLİKLE, İÇ SHVAÇt 'A// VE KOVSOYLAHl KOMU ALAN FlLMLBR/YLE TANINAAl lAICE, StNEMA ÜĞ&AŞINA CİDDİYET VE DiSrPLiAJ GEp/ZEN SAYILi ICİŞİLEIS.OEN Bi&YOİ. 19İO 'DA, ÜAILİJ YÖNETMEfJ 7/v srupyosuMD/* Aicröe VE YÖMETMEN MBSLBGE GiRJuliŞ, ORAOA 5 YIL ÇACIfMfÇTT İLK KOVSOY KAH/iAMAN IVILUAM S. HART'l OA O SfKALAR LAfJS£ ETMiÇri. 1915'TS, İKİ ÜA/Lü yöfJ£mEN,MACJC SEMNET n PM/A&C G£/FFITH İLE "71ZI/MJ6LE ADL< FıLM ÇİEJCETİNİ Ka/eAAJ INCE, 8(J TA&H7VN YAPlMCt OLAiBAK DA ÜM 19 Kasım 1937 Ayrıca nısahiye, doğum ve operasyon paviyonlarile hastanede sıaj gören talebelere ders takriri için 300 kişilik geniş bir anjl binası yapılmaktadtr. Bu paviyonları birbirine bağlayan yollar ve pavivonlarm etrafındaki Fiyatı: 1500.22501000.1980 2100 2000. 1300. 1000.1470. 1260. 50 YIL ÖNCE Cumhuriyet 1937197 bahçeler muntazam bir şekilde olacaknr. Bunlardan kulak, burun ve boğaz paviyonu 80 bin, nısahiye paviyonu 49 bin ve staj gören talebeler için yapılmakta olan anfı şeklindeki paviyon da 46 bin liraya mal olmaktadır. Üniversitede inşaat Bu sene üniversitede bir çok yeni inşaat goze çarpmaktadır. Bu meyanda Guraba, Haseki, Cerrahpaşa hastanelerine yeniden paviyonlar ilave edilmektedir. Bu sene yapılmasına başlanan muhtelif paviyonlar şunlardır. Guraba hastanesinde kulak, burun ve boğaz paviyonu yapılacak, cerrahi paviyonu inşaaıı ikmal edilecektir.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle