Katalog

11 KASIM 1987 DIŞ HABERLER CUMHURİYET/3 İspanya, savunma anlaşmasını yenilemiyor MADRİD (AA) tspanya, ABD'yle aralanndaki savunma anlaşmasını yenilemeyeceğini resmen bildirdi. tspanya Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Inecencio Arias, anlaşmanın yenilenmesi için Madrid yakmlarındaki Amerikan üssünde bulunan 72 F16 savaş uçağının ve KCI35 ikmal uçaklarının geriye çekilmesi gerektiğini bildirdi. Ispanyol ve Amerikalı yetkililer arasmda süren görüşmelerin, ABD'nin ülkede bulunan askeri varlığını azaltmayı kabul etmemesi nedeniyle çıkmaza girdiği bıldiriliyor. ABD, Ispanya'da 3 hava ve 1 deniz iissü ile 9 haberleşme tesisinde toplam 10.500 asker bulunduruyor. îspanya Ue ABD arasındaki 34 yıllık savunma anlaşmasımn süresi mayıs aymda dolacak. Düşman kardeşler barıştı Amman'daki Arap Zirvesi'nde ikili göruşme yapan Suriye Devlet Başkanı Hafız Esad ve Irak Devlet Başkanı Saddam Hüseyin birbirlerine karşı propaganda kampanyasına son vermeyi kararlaştırdılar. Zirvede FKÖÜrdün ilişkilerinin düzeltilmesi yolunda da olumlu adımlar atıldığı haber verildi. Zirveye yakın çevrelerde iyimserlik egemen olmaya başladı. Amman'da Körfez savaşına ilişkin ortak bir karar çıkarabilmek yönünde çahşmalar da yoğun şekilde sürüyor. AMMAN (Ajanslar) Arap Birliği örgütü'nün Ürdün'ün başkenti Amman'da devam eden zirvesinde Körfez savaşına ilişkin ortak bir karar çıkartabilmek için çabalar sürerken, Suriye ile Irak arasında bir uzlaşma yolu açıldığı da resmen bildirildi. Suriye Devlet Başkanı Hafız Esad ile Irak Devlet Başkanı Saddam Hüseyin'in önceki gece ikili bir göruşme ve ardından da Arap ülkelerinin kilit liderleriyle bir dizi göruşme yapukları bildirildi. Ürdünlü yetkili tarafından basına yapılan açıklamada, iki lider arasında önceki gece yapılan görüşmenin, ikili sorunlann çöve Arafat'ın askeri danışmanı Halil Vezir'i sınırdışı etmişti. Zirveye katılan liderler arasındaki yoğun ikili görüşmeler de devam ederken, Suudi Arabistan Kralı Fahd'ın yaptığı bir açıklama, zirveden başarılı bir sonuç çıkması için harcanan çabalara yeni boyutlar getirdi. Kral Fahd, Amman zirvesinde Arap Birliği üyesi ülkelerin tümünün temsil edilmesini önemli bir aşama olarak nitelendirdi. Suudi Arabistan Kralı'nın zirve topiantısına bizzat katılmak yerine, Veliahd Prens Abdullah Bin Abdülaziz'i göndermesi, Suudi Arabistan'ın zirveden önemli bir sonuç beklemediği şeklinde yorumlanmıştı. Kral Fahd'ın son açıklaması ise Riyad'ın zirvede şimdiye kadar işleyen göruşme sürecinden memnuniyet duyduğunu gösteren bir belirti olarak niteleniyor. Bu arada, zirvenin ne zaman sona ereceği henüz kesinlik kazanmadı. Zirvenin resmi sözcüsü olan Ürdün Dışişleri Bakanı Tahir El Mısri, düzenlediği basın toplantısmda, bir gazetecinin zirvenin uzayıp uzamayacağı konusundaki sorusunu yanıtladı. El Mısri, zirvenin başlangıcı için kesin bir tarih belirlendiğini, ancak bitiş tarihi konusunda hiçbir resmi açıklama yapılmadığını hatırlattı. Bu arada zirveye yakın çevrelerde iyimserliğin egemen olmaya başladığı bildiriliyor. Ürdün basınında yayımlanan haber ve yorumiarda, "Amman zirvesinin, başannak için yola çıktıgı tarihi görevin üstesinden gelecegi" inancı vurgulanıyor. SuriyeIrak ve FKÖÜrdün arasında uzlaşma yolu açıldı ALİ StRMEN Bir Ödül Öyküsö Türkiye'de 12 Eylül rüzgâriannın tüm yoğunluğuyia esip küfürdüğü; emekçisiyle, aydınıyia, genciyle, öğretmeniyie halkı korkuyla titrettiği; banşın suç, güvercinin ajan, okumuşun Vahdettin örneği hain ilan edildtği dönemlerde, Atatürk'ün mirasını çiğneyefek Türkün dilini yasakJayanlar, devtetin teievizyonunda Türkçe'ye sansür koyanlar, dünya kamuoyu önünde görüntülerini duzeitmek amactyla c4dukça kurnaz bir yunteme başvurarak bir "Atatürk Banş ödülu" kgymuşlardı. ödülü ilk kazanan, ödulcülerin düşunce yapısını ortaya çıkarması açtsından çok ilgjnç bir kjşiliğe sahip olan, bir zamanlar Naziler ile flört ertikten sonra gezegenimizin en büyük savaş örgütünün genel sekreteritğine getirilen Joseph Luns oimuştu. Doğrusu ya, seçim, ödülu koyanlann ve seçicilerin kişiliğini ortaya koyrnası açısından yerindeydi. Ne var ki, bu işe Atatürk'ün adının kanştınlması biüyük bir yanlıştı. Eğer Atatürk bu işe kanştınlmamtş oteaydı, kamuoyu seçim karşısında güler geçerdi. Ama öyte olmadı, Joseph Luns'a Atatürk'ün adını taştyan bir banş ödülünün verilmesi büyük tepki ve eleştirilere yot açtı. Eleştiriler, seçiciler kurulunun bu yıl daha dikkatli davranmasına neden oldu. Bu kez, uluslararası alanda prestij sahibi ilginç bir devlet adamı olan F. Alman Cumhurbaşkam Richard von Vveizsaecker'e verildi ödul. Seçiciler, bu davrantslanyla hem kendilerine ve odüllerine değer kazandınp hem de F. Almanya'ya bir jest yaparak bir taşla iki kuş vurmayı planlıyorlardı. İlk başlarda her şey iyi gitti. vbn VVeizsaecker ödülü almak üzere ekim ayında Türkiye'ye gelecekti. Ama özgür düşünceye bağlılığı, demokrasinin ilkeleri konusundaki özeniyte tanınmış VVeizsaecker, Turkrye'ye gelip ödül törenindeki konuşmasını yapınca işler biraz değisti. F. Alman Cumhurbaşkam, konuşmasında diptomatik bir dille, demokrasinin ilkelerine uymak gerektiğini vurguluyor, insan haklarına ve tutuklu ile mahkumlann durumlanna değiniyordu. Konuşmanın, Ankara'daki iktkten hiç de hoşnut etmedtği açıktı. Nrtekim F. Alman yetkililere, konuşma içeriğinin hafrfletilmesi için başvuruda bulunuldu. Ama bu istem doğallıkJa kabul edilmedi. VVeizsaecker, kendisine yüklenmek istenen rolü sezmişti ve bu oyunu oynamıyordu. ödülü belki de Atatürk'ün adına duyduğu saygıdan ve Türk halkına karşı kaba bir davranışta bulunmamış olma düşüncesiyte kabul ediyordu, ama bu davranışının 12 Eylül uygulayıcılarıyia uygulamalannı onayladığı, onlara itibar kazandırmak istediği izlenimini vermemek için de direniyordu. BoylelikJe, banş ödülü seçicilerinin oyunu suya duşmuştü ve yapacaklan bir şey olmadığından, isi kotaranlar durumu sineve çekmekten başka çareler bulamadılar. Işi kotaranlar durumu sineye çektiler ama içlerine de sindiremediler. Nitekim 13 ekim tarihli konuşmayı, propaganda organı Newspot dergisinin 16 ekim tarihli saytsında, F. Alman Cumhurbaşkanı'nın konuşmasını sansür ederek verdiler. Dışişleri Bakanlığı ve Milli Güvenlik Kurulu'na danışarak çıkanlan bu hattaiık dergideki oyunun da ters tepeceğini hesaplamak gerekirdi aslında. Nrtekim girişim kısa bir süre sonra ters tepti de, diptomatik muhabirimiz Semih Idil'in dünkü Cumhuriyet'te yayımlanan haberine göre, tüm büyüketeilikJere gönderilen dergiyi alan F. Alman Büyükelçiliği durumu hemen Bonn'a bildiriyor, Bonn da oradaki Buyükelçimiz Oktay Işçen'i çağırarak, "usulsüzlüğü", "diptomatik ama karariı bir dille" bildiriyor, Türkiye'yi sözlu olarak protesto ediyordu. Bu uyan uzerine de, 30 ekim tarihli Nevvspot'ta Sayın Vveizsaecker'in konuşması bütünüyte kesintisiz olarak yayirnlanryordu. Sorun boy telikJe çozulmuş oluyordu, ama ikttdann defterine bir diptomatik gaf daha da yazılıyordu. ödul çevresinde gelişen olaylar ve kopan fırtına iyi irdelenmeli ve bu gelişmeden gereken ders çıkanlmalıdır. Artık görülmelidir ki hem insan haklarını çiğneyip hem de güvercin kılığına girmek olanaksızdır. Siz bu olanakazlığı görmezden getmeye çalışsanız da olaytar, gerçeği başınıza kakacaktır. 12 Eylülcülerin, banşçı ve demokrat bir kisveye bürünerek, dunya kamucyunu yanırtırken, içeride insan haklarını çiğnemeyi sürdürmeyi kimse yutmayacaktır. Bu tür bir girişim bir yamndan fire verecektir, kaçınılmaz olarak. Va ödülü kuzu kuzu alıp övgüler düzecek olan kişinin kişiltği eleştiri hatta kahkahalara yol açacaktır ya da seçttğiniz itibar sahibi kişi, sizin yükJediğiniz rolü oynamaya yanaşmayacaktır. Olaylar, bu oyunu dileditderi gibi oynamalanna olanak olmadığını ödülün önderlerine artık kanrtlamıştır. Bu durumda bakalım gelecek yıl ne yapılacak, ödül kime verilecek? Bizim atdımıza, ödülu, hiç can sıkrcı bir konuşma yapmadan, büyük bir hoşnutlukla kabul edecek bir ad hemen geliverdi. Kim mi? Sayın Ziya Ül Hak. Olmaz mı dersiniz? Tunus'ta 1992'ye kadar seçitn yok TUNUS (AA) Tunus Başbakanı Hedi Bakkuş, çok partili sisteme geçileceği yolunda söz verdi. Bakkuş, düzenlediği ilk basm toplantısmda, anayasamn "demokratik bir sistem oluşturulması için gözden geçirileceğini" belirterek, ülkedeki fanatik dincilerin de barışçı yollar dahilinde görüşlerini ifade edebilecekleri bir siyasi ortam kurmaya çalışacaklanm ifade etti. Başbakan, bundan böyle cumhurbaşkanlannın demokratik bir şekilde seçileceğini, ancak yeni Cumhurbaşkam Abidin Bin Ali'nin görev süresinin dolacağı 1992 yılına kadar seçim yapılmayacağını belirtti. FKO lıden Yasef Arafat ile Ûrdün Kralı Hüseyin'in Amman'da yaptıklan görüşmenin sonucu, FKÖUrdun anlaşmazlığının gıdenlmesi yolunda umut yarattı zümünde ilk adım olduğu bildirildi. Açıklamada, " İ k i ülkenin birbirleri aleyhinde propaganda yapmaya son verecekleri ve iiişkilerinin normalleşmesinin yalntzca Suriye ve Irak'ın değil tiıra Arap dünyasının yararına olacagı" bildirildi. Bazı Arap çevreleri, Ürdün Krah Hüseyin'in ısrarıyla gerçekleşen ve onun da hazır bulunduğu görüşmede, Saddam'ın IrakSuriye arasındaki petrol boru hattının yeniden açılmasını istediğini ileri süriiyorlar. Bilindiği gibi, her iki ülkede de iktidarda bulunan sosyalist Baas partileri arasında keskin bir rekabet var. Irak tran savaşırun çıkması üzerine Suriye, Iran'ın yanında yer almış, Irak petrolünü Suriye üzerinden Akdeniz'e akıtan boru hattını da kapatmıştı. Saddam Hüseyin ile Suriye Devlet Başkanı Hafız Esad'ın evsahibi Ürdün Kralı Hüseyin tarafından konuk liderlere verilen yemekte aralarında konuştuklan ve hatta şakalaştıklan kaydedildi. Zirvede giderilmesi için çalışılan bir diğer sorun olan ÜrdünFKÖ ilişkilerinin duzeltilmesinde de olumlu adımlar atıldığı bildirildi. Ürdün Kralı Hüşe>in ile bir göruşme yapan FKO lideri Yaser Arafat ikili görüşmenin ardından sorunlann giderilmesi umudunun bulunduğunu ancak Suriye ile olan düşmanlığın giderilmesi yönünde bir hareketin olmadığını bildirdi. Filistin kaynakları, Kral Huseyin ile Arafat'ın zirve boyunca kaldıklan Plaza Oteli'nde görüştüklerini bildirdiler. Söz konusu göruşme iki lider arasındaki 1986'da Israil ile bir banş sağlanması konusunda başansızlıkla sonuçlanan Arap Zirvesi'nden bu yana ikinci buluşma oluyor. Arafat ve Kral Hüseyin bu yılın başlannda Kuveyt'teki İslam Zirvesi'nde de bir araya gelmişlerdi. Ürdun daha sonra Amman'daki FKÖ bürolarını kapatmış Polis, Erşad'ı protesto eden halka ateş açtv 6 ölü, 50yarah var Bangladeş karmakarışık PORTRE ERŞAD Kipriyanu dolandırüdı LEFKOŞA (AA) Kıbrıs Rum Yönetimi Lideri SpiroS Kipriyanu, tngiliz uyruklu Robin Gregson adlı bir uyuşturucu madde kaçakçısı tarafından dolandırüdı. Alithia adlı Rum gazetesinin haberine göre, Robin Gregson, Kiprianu'ya Vietnam 'daki kayıplar konusunda Amerikalılara yardımcı olduğunu ve Rum kayıplan Türkiye'de arayarak kendilerine de yardımcı olabileceğini söyledi. Kipriyanu, kaçakçı Gregson'a bu iş için 100 bin Kıbrıs Lirası (Yaklaşık 200 milyon TL) verdi ve kendisine her yere giriş çıkış serbestisi tanıdı. Ancak Robin Gregson ortadan kaybolunca, Kipriyanu dolandınldığım anladı. Yaralananlar arasında, Milliyetçi Parti'nin kadın lideri Halide Ziya da bulunuyor. , DAKKA (AP) Bangladeş'te, Devlet Başkanı Hüseyin Muhammed Erşad'ın istifasını isteyen göstericiler ile polis arasında çıkan çatışmada 6 kişinin öldüğü, 50 kişinin de yaralandığı bildirildi. Yaralananlar arasında muhalefet lideri Bayan Halide Ziya da bulunuyor. Gösteriyi düzenleyen muhalefet yetkilileri, polisin göstericilere ateş açtığını, söz konusu ölü ve yaralı sayısının, gösterinin ilk dört saatindeki "kurbanlar" olduğunu belirterek, sayının artmasından korktuklarını kaydediyorlar. Polis ise bu konuda resmi açıklama yapmadı. Bangladeş'te, dün sivil yönetime geçiş karannın birinci yılıydı. Bu yıldönümü nedeniyle büyük bir protesto gösterisi ve genel grev düzenleyerek Devlet Başkanı Erşad'ı istifaya çağırmaya hazırlanan muhalefetin bu planı, yönetimin getirdiği yasaklarla engellendi. Bangladeş hükümeti, önceki gün aldığı bir kararla, bir hafta süreyle S kişiden fazla insanın bir araya gelmesini yasakladı. Hükümetin, dünkü gösteri ve genel grevi yasaklayan kararına rağmen muhalefetin çağnsına katılan yaklaşık 4 bin kişi, Dakka'nın en büyük camii "Beitül Makaram" civannda toplandılar. Erşad aleyhinde sloganlar atan göstericilere, polis önce müdahale etmedi. Göstericilerin taş atmaya başlamasından sonra po Otoriter yönetim Bangladeş Devlet Başkanı General Hüseyin Muhammed Erşad, 1982'de askeri bir darbeyle iktidara geldiginden bu yana ülkesini sürekli sıkıyönetimle idare ediyor. 1930 yılında doğan General Erşad, 1978 yılında Bangladeş Genelkurmay Başkanı oldu. 1981'de yine bir darbeyle iktidara gelmiş olan Devlet Başkanı Abdüs Sattar'ı devirdi. Devlet başkanhğına Abdül Muhammed Ashanüddin Çovduri'yi getiren Erşad, Çovduri'nin başkanlığı süresince ülkeyi perde arkasından yönetti. Genelkurmay Başkanı ve Sıkıyönetim Komutanı Erşad, devrik Abdüs Sattar yönetimini yolsuzlukla suçladı. 42 askeri mahkeme kurdu ve eski yönetimde görev yapmış olan 6 bin kişiyi mahkum ettirdi. Daha sonra devlet başkanlığını da üstlendi. Darbeden bu yana genel seçim sözü veren Erşad'ın 1986'da yapılmasına "izin verdiği" seçimler, muhalefet tarafından boykot edildi. Sıkıyönetim bugün de Bangladeş'in yönetim şekli olmava devam ediyor. GÖSTERİCİLERE DAYAK Hükümetin gösteri yasağına rağmen, muhalefetin çağnsına uyan 4000 kişinin katıldığı protesto yürüyüşünde, polis coplarla halkı dövdü ve gösterıcıleri dağıtmak için goz yaşartıcı bomba kullandı lis önce göz yaşartıcı bomba kullandı. Gösterinin ikinci saatinde ise silah sesleri duyulmaya başlandı. Gösteriler nedeniyle başkent Dakka'da trafiğin felç olduğu, daha sonra da eczaneler ve gıda maddesi satanlar dışmda tüm dükkânların kapandığı kaydediliyor. Bu arada başkentin, diğer kentlerle otobüs, tren ve feribot seferlerinin kesildiği belirtiliyor. Bangladeş'te gösteriler muhalefetin işbirliğiyle gerçekleştirildi. Bangladeş Milliyetçi Parti lideri Halide Ziya ve 1975 darbesinde ailesiyle birlikte öldürülen Devlet Başkanı Mncibur Rahman'ın kızı "Avami Birliği Partisi" lideri Hasina güçlerini birleştirdiler. Halide Ziya ise 1981'de öldürülen Devlet Başkanı Ziaur Rahman'ırı dul eşi. Gösteriler sırasında yaralanan Halide Ziya, daha sonra gazetecilere yaptığı açıklamada, gözyaşı bombasının bir parçasıyla bacağuıdan yaralandığım, ancak kendisini iyi hissettiğini söyledi. Gösterilerin yatışmasından sonra iki muhalefet lideri, Halide Ziya ile Hasina'nın 45 dakika süren bir göruşme yaptıklan ve yayımladıklan ortak bildiride Erşad'ı istifaya çağırdıklan bildiriliyor. Görüşmeden sonra gazetecilerle konuşan Hasina, "Halkıma ateş açıyortar, ne kadar demokrasi olduğunu göriiyorsunuz" dedi. Hasina, gösterilere Dakka ve diğer kentlerde bugun de devam edileceğini söyledi. Gösterilerden sonra bir basın toplantısı düzenleyen Devlet Başkanı Erşad, istifa etmeyeceğini belirterek, "Neden edeyim ki? Beni halk seçti" dedi. Muhalefetin boykot ettiği 1986 seçimlerinde, Erşad oylann yüzde 73'ünü alarak seçimi kazanmıştı. Kıbrıs Yunanistan9da öğrencı yürüyüşü ATİNA (AA) Yunanistan'da üniversite öğrencilerinin ekim aymda başlattığı direnişler devam ederken, dün akşam Atina'da buyük bir protesto yürüyüşü yapıldı. Beraberlerinde velileri ve öğretmenleri ile Eğitim Bakanlığı binasına yürüyen binlerce lise ve üniversite öğrencisi, hükümetin eğitim politikası aleyhirıde pankartlar taşıyarak, sloganlar attılar ve eğitim için bütçede ayrılan ödeneğin arttırılmasını istediler. Öğrencilerin, gösterisi sırasında polisin geniş önlemler aldığı görüldü. Gösteri nedeniyle Atina şehir merkezinde trafık uzun süre kesildi. Üniversite öğrencileri ülkenin diğer büyük kentlerinde de çeşitli gösteriler düzenlediler. Insiliz üslerine zehirli gaz depolandı tZZETRIZA YALIN LEFKOŞA Güney Kıbrıstaki tngiliz üslerinde "kim>asal savaş"ta kullamlan tehlikeli gaz depo edildiği ortaya çıktı. Dikelya ve Agrotur üslerindeki depolamamn, Amerikan askeri güçlerinin zehirli gaz kullandıklarını bir kere daha kanıtladığını ileri süren Rum kaynaklan, "Bunun, belgelerle yeniden kanıtlandığım" da işaret etti. Guney Kıbns'ta toksin gazı depolandığına ilişkin haberler, Rum basınının, tngiliz liman makamlarının gizli belgelerini ele geçirmeleri üzerine kesinlik kazandı. Kıbns Rum basını, iki ay önce de "tngilizkrin Limasol limanı yoin ile gaz ithal ettikleri" yönünde haberler vermiş, fakat bu yaymlar, gerek Kıbns Rum yönetimi, gerekse lngiliz Usleri makamlannca yalanlanmıştı. lngiliz Liman Komutanlığı adına Donanma Üsteğmeni R M . Newman'ın imzasuıı taşıyan bel, geler göre tehlikeli gazlar Limasol limanından teslim alınarak Agrotur ve Dikelya üslerinde depolanmış bulunuyor. ABD Başkanı Nikaragua konusunda tutumunu ilk kez yumuşattv Washington'da Amerika Devletleri Örgütü Genel Kurulu'nda konuşan Reagan, Sandinistlerin Conlralar'la resmi göruşme yapması durumunda kendilerinin de Ortega yönetimi ile görüşeceklerini açıkladı. WASHINGTON (AP) ABD Başkanı Ronald Reagan, Orta Amerika'ya ilişkin tutumunu ilk kez değiştirerek Nikaragua'daki karşıdevrimcilerle (Contra'lar) ateşkes konusunda resmi göruşme yapmalan durumunda Daniel Ortega yönetimi ile görüşebileceğini açıkladı. Reagan, Amerika Devletleri Örgütü'nün genel kurul toplantısmda dün yaptığı konuşmada, Sandinist yetkililerle yapacaklan görüşmelerde diğer Orta Amerika ülkelerinden temsilcilerin de bulunması koşulunu öne sürdu. Reagan, Amerika ülkeleri dışişleri bakanlarına hitaben yaptığı konuşmada, Sandinistlerin Contra'larla ciddi görüşmelere başlamaları durumunda ABD Dışişleri Bakanı George Shultzun da Nikaragua dahil olmak üzere 5 Orta Amerika ülkesinin dışişleri bakanları ile ortak görüşme yapmaya hazır olduğunu söyledi. Nikaragua, El Salvador, Honduras, Kostarika ve Guatemala'dan oluşan 5 Orta Amerika ülkesi, gecen ağustos ayında Orta Amerika'da banşın sağlanması yolunda bir anlaşma imzalamışlardı. Amerika Devletleri Örgütü genel kurulunda bugün konusacak olan Nikaragua Devlet Başkanı Daniel Ortega da geçen hafta, Contra'larla bir arabulucu yoluyla ateşkesi göruşebileceklerini açıklamıştı. Daniel Ortega, son kez 1979 eylulunde, Sandinist devrimden iki ay sonra donemin ABD Başkanı Jimmy Carter'ın daveti üzerine diğer Sandinist liderlerle birlikte ABÜ'yi ziyaret etmişti. Reagan: Daniel Ortega ile görüşebîlirim ABD Dışişleri Bakanı George Shultz, Nikaragua'da 48 saat içinde Orta Amerika Banş Planı'nın genel affı ve basın özgürlüğünü öngören maddelerine uyulması durumunda, Washington'da Ortega ile bir göruşme yapabileceklerini söyledi. Daniel Ortega, uluslararası bir gözlemci heyetine Contra'ların artık ABD ve kendilerine üs sağlayan Honduras'tan hiçbir yardım almadıklannı belirlemesi durumunda ülkedeki tüm siyasi tutukluların serbest bırakılacağını belirtti. Ortega yönetimi, geçen hafta kısmi af ilan etmiş ve 981 siyasi tutuklu serbest bırakılmıştı. Geçen ay da muhalif La Prensa gazetesinin yeniden yayımlanmaya başlamasına izin verilmişti. Guatemala'da 7 ağustosta imzalanan Orta Amerika Banş Planı, Honduras, Kosta Rika, Guatemala, Nikaragua ve E! Salvador'un yanı sıra bölgedeki diğer ulkeler tarafından da desteklenıyor. Türk evlerini kundaklaynn NeoNazi'ye 10 yıl HANNOVER (AA) Federal Almanya'nın kuzeyinde bulunan Hannover de, üçunde Turklerin yaşadığı dö'rt binayı ateşe veren bir NeoNazi, 10 yıl hapis cezasına çarptırıldı. Hannover mahkemesı, kararında, kimlıği açıklanmayan NeoNazi 'nin, aşırı sağ göruşlu, "Birinci Sınıf Demir Haç Partisi" Başkanı olduğunu belirtti. ORTA AMERİKA BARIŞ PLANI AnkaraAtina Italya 4anamadde arabuluculuk Hazırlayıası olan Kosta Rika Devlet Başkanı Oscv Arias'a bu önerdi yjlın Nobel Banş Ödulü'nü kazandıran Orta Amerika Banş Planı, şu koşullan içeriyor: • Bölgede iç sa\aş yaşanan ulkelerde gerillalarla askeri biriikler arasında 90 gün içinde ateşkes saglanması. Ateşkes için tanınan bu sure geçen hafta doldu. • Süpergüçlerin bölgeye müdahalesinin son bulması. • Orta Amerika ülkeierinde faaliyet gösteren gerilla örgütlerine dış desteğe ve komşu ülkeler tarafından üs sağlanmasına son verilmesi. • Bölge ülkeierinde demokratikleşme sürecine mz kazandınlması, yeni hür genel seçimlerin yapüması, genel af Çıkanlması, basın özgürlüğünün sağlanması. Nijer Devlet Başkanı öldü PARİS (AA) Nijer Devlet Başkanı Seyni Kuntçe, tedavi edilmekte olduğu Paris'te öldu. Birkaç aydır hasta olan Nijer Devlet Başkanı hafta sonunda PitieSalepetriere Hastanesi'ne kaldırılmıştı. Reagan'ın, Ortega ile görüşebileceğini soylemesi, Orta Amerıka'da banş umudunu doğurdu ATİNA (AA) Italya, Türkiye ile Yunanistan arasında arabuluculuk yapmayı önerdi. İtalyan haber ajansı ANSA ya göre, resmi bir ziyaret için Yunanistan'da bulunan İtalyan Başbakanı Giovanni Goria, Yunanistan Başbakanı Andreas Papandreu ile yaptığı göruşme sırasında "Italya'nın iki NATO uyesi ülkenin aralanndaki sorunlardan kaygı duyduğunu" belirterek, Türkiye ve Yunanistan arasında arabuluculuk yapmayı önerdi. Ajansa göre, görüşmede hazır bulunan ttalyan Dışişleri Bakanı Andreotti, Türkiye ve Yunanistan arasında yakında ilk elden görüşmelerin başlamasımn güçlü bir ihtimal olduğunu belirtti.