16 Mayıs 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
{ 3 EKÎM 1987 DIŞ HABERLER ı ujvın u KI ı JC ı / a Fransa'ya cesa LONDRA (AA) Fransa, Çevre Korumaa Örgül Greenpeace'in "Rambow Warrior" adlı gemisini, 1985 'te gizli servis elemanlanna sabotaj düzenleterek batırdığt için, 8.1 milyon dolar tazminat ödemeye mahkum edildi. Greenpeace 'in Londra 'da yayımladığı bildiriye göre, tazminat cezasıyla ilgilı karar, Cenevre'de kurulan özel bir mahkeme tarafından verildi. Özel mahkeme, Fransa'nın da onayı ile bir Fransız, bir hviçreli, bir de Yeni Zelandatt 3 üyeden oluşuyor. Greenpeace, Fransa'nın 8.1 milyon dolarlık tazminatı bir an önce vereceğini umut ettiklerini bildirdi ve bu paranın, Pasifik bölgesinin temiz ve nükleer silahlardan arındırılmış bir bölge haline getirilmesi için harcanacağını kaydetti. Greenpeace sözcüsü, mahkemenin söz konusu kararım "büyük bir zafer" olarak nitelendirdi. Sîlah ambargosu onaylanacak Dışişleri Bakanı, BM Güvenlik Konseyi'nin 5 daimi üyesinin ve diğer 10 üyeden en az 4'ünün ateşkese uymaması . durumunda tran'a silah ambargosu uygulanmasım destekleyeceklerin i söyledi. Dış Haberler Servisi lran hUcumbotlarının dün sabah Basra Körfezi'nde bir Hint tankerine saldırmalarıyla bölgedeki "tanker savaşı" kızışırken, ABD Dışişleri Bakanı George Shultz Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nin 5 daimi üyesinin ve diğer üyelerden 4'ünün, ateşkese uymaması durumunda Iran'a silah ambargosu uygulanmasım onaylayacaklarını savundu. George Shultz, New York'ta dün düzenlediği basın toplantısında, Güvenlik Konseyi'nden çıkacak silah ambargosu kararının tran'ın savaşma kapasitesini büyük ölçüde etkileyeceğini söyledi. tran'a ambargo kararının alınabilmesi için Güvenlik KonseBölgedeki denizcilik kaynakları, 17,470 tonluk "Spic Emerald" adlı tankerde yangın çıktığım bildirdiler. Saldırının, Dubai cmirliğinin 15 mil açığında uluslararası sularda meydana geldiği haber verildi. Irak askeri sözcüsü de radyodan yaptığı açıklamada dün Körfe/'de iki tanker vurduklarını, ayrıca tran'ın guneybatısındaki petrol lesıslerınc iki saldırı dıı7enlediklerinı bildirdi. iki süper tankerinin saldırıya uğramasından sonra Japonya, Körfez'de güvenlik sağlanana kadar tankerlerinin ve diğer ticari gemilerinin bolgede seferc çıkmamasını kararlaştırdı. Basra Körfezi'nde dün Hindlstan bandıralı bir tankerin vurulması ile "tanker savaşı" kızışırken, Shultz, Iran'a silah ambargosu kararının Güvenlik Konseyi'nden geçeceğini söyledi. yi'nin 5 daimi üyesinin ve diğer 10 üyeden en az 4'ünün onayı gerekiyor. Ancak BM kaynakları önceki gün, BM Güvenlik Konseyi'nin, Körfe/'de ateşkes konusunda lran'ın görüşünü desteklediğini öne sürmüşlerdi. ABD, SSCB, Çin, Ingiltere ve Fransadan oluşan 5 daimi üyenin, savaşta önce resmi olmayan fiili ateşkese gidilmesi, tarafsız bir kurulun savaşın sorumlusunu belirlemesinden sonra da resmen ateşkes ilan edilmesi yolundaki lran görüşünü destekledikleri beIirtilmişti. Ancak Irak böyle bir konuyu görüşmeye bile yanaşmayacağını açıklamıştı. lran hücumbotları dün sabah Basra Körfezi nde seyreden Hindistan bandıralı bir tankere saldırdı. tran Meclis Başkanı Haşimi Rafsancani, Körfez'in güneyinde yakın gelecekte muhtemelen ABD'yle bir çatışmaya gireceklerini söyledi. Rafsancani, cuma namazında yaptığı konuşmada, "Fazla uzak olmayan bir gelecekte, iilkenin güney kıyılannda büyük bir ihtimalle bir çatışmaya gireceklerini ve bu nedenle, kuvvetlerinin bir kısmını bunun için ha/.ırlamaları gerektigini" söyledi. Şımdiye kadar ulkenin batısındaki cephede Irak'la savaştıklarını ve fazla askere ihtiyacları olmadığını kaydeden Rafsancani, şimdi kuvvetlerinin bir böliımünü Basra Körfezi'ne yerleştirmeleri gerektigini belirtti. Rafsancani, askeri eğitim gören, ancak şimdiye kadar savaşa katılmayan tüm genclere hazırlanmalan ve cepheye gilmeleri çağrısında bulundu. lran Meclis Başkanı ayrıca, ABD'nin geçen hafta lran Arj adındaki gemiye saldırmasına misillemede bulunulacağını da bildirerek, "Bu davranışlara hâIfl devam edip edemeyeceklerini görecekler" dedi. Shultz, Iran'a yaptınm konusunda kesin konuştu: DUNYADABUGUN ALI SIRMEN Milliyet'in geçen günkü sayısının 7. sayfasında üç tümcecik küçük bir haber "Türkiye ile AT Ilişkılerı düzeliyor." Haberi okuyorsunuz, Ali BozerClaude Cheysson görüşmesınde, "demokrasi ve insan hakları konusuna" bu kez hiç değinilmediğınden söz ediliyor ve Türkiye ile AT arasındaki ilişkilerin normalleşme sürecının 1 ocaktan itibaren Almanya'nın dönem başkanlığıyla hızlanacağının ortaya çıkacağı görüşü ileri sürülüyor. Doğrusu TürkıyeAvrupa ilişkilerinin nasıl iyileşebileceği sorusunu kaygıyla sormamıza neden olacak o denli olay oluyor ki ülkemizde, bu tür öngörüleri her kez kuşkuyla karşılıyoruz. Kuşkusuz, Cheysson ile Ali Bozer görüşmesinde demokrasi ve insan hakları konusuna değinılmemiş olması, Sayın Bozer'i oldukça rahatlatmıştır. Çünkü eğer bu soruna değinilmiş olsaydı, Cheysson'un bir Fransız yurttaşının ülkemizde baş'na ge \ lenlerden söz etmemesi olanaksızdı. Olayın kahramanı Michel Ceraminot bir Fransız yurttaşı.tarıhçi ve rehber, 20 kişilik bir Fransız grubu ile birlikte Türkiye1 ye gelmiş. Daha önce de birkaç kez Türkiye'ye gelmiş olan Ce' raminot'nun rehberliğindeki grup Ankara, Amasya, Trabzon, Erzurum, Kars, Van, Diyarbakır, Urfa ve Antakya yolunu izleyecektir. Gezi 6 Haziran 1987 günü başlar. Her gezide olduğu ı gibi, bu gezide de bir de Türk rehber bulunmaktadır. Türk reh j ber, Konya Üniversitesi öğrencilerinden Nihat Vehbi Güldoğan1] dır Gezinin 13 gününde Urfa'ya gelindiğinde, Nihat Vehbi Güldoğan vali yardımcısını arayıp, Michel'i şikâyet eder ve Urfadaki tarihsel yerler hakkında yanlış bılgiler verdiğini, eserleri Ermeni yapıtı olarak gösterdiğini söyler. Eğer Michel "cezalandırılacaksa" yardımcı olmak istediğini bildirir. Hemen bir müracaat tutanağı tutulur. , Olay üzerine iki MİT görevlisi de kafileye katılır. Michel'in kol nuşmaları banda alınır. Sonra da Urfa Emniyeti Vehbi ile Mic] hel'in ifadelerini alır. Urfa Savcılığı da aynı işlemi yapar İlk müracaat tutanağında Michel'i yalnızca Urfa'daki tarihl' eserler hakkında yanlış bılgiler vermekle suçlayan Nihat Vehbi, emniyet ve savcılıkta Trabzon günlerine döner ve sanığın "Ermeni devleti kurulmalıdır", "Kürt devleti kurulmalıdır" deJ diğini de ileri sürer. Ama savcılık 20 Fransızdan birinin bile ifadesini almaz. Michel, Urfa'da haziranın üçüncü hattası içinde tutuklanır. Diyarbakır Devlet Güvenlik Mahkemesi'nde 30.6.1987 günü dava açılır. ilk dtıruşması 28.7.1987 günü yapılacaktır. Ne var kı, o gün geldiğinde, DGM'nin askeri yargıcı raporlu olduğu için duruşma yapılamaz. Diyarbakır'a atanmış olan Askeri Yargıç Hk.Yrb. Aydın Toraman Askeri Yüksek İdare Mahkemesi'nde dava açmış ve yürütmeyi durdurma kararı almıştır. Kendisi ile ilgili atama işleminı iptal ettirmeye uğraşmaktadır, raporludur. Duruşma 25.8.1987 gününe bırakılır. Ceraminot'nun Fransa1' dan gelen ailesi şaşkınlık içındedir. 25.8.1987 günü yapılan ilk duruşmada ise Fransa'dan gelen tanıklar iddiaları reddederler. Ne var kı, Ceraminot tahliye edilemez, çünkü ihbarcı Nihat Vehbi'nin Konya'dakı DGM tarafından ifadesi alınması için yazılan talimat yerine getirilememiştir Çünkü henüz Konya DGM kurulamamıştır. Konya DGM, sanığı ancak 2.9.1987 günü dinleyebileceğinı belirtmiştir. Savcının da avukatların tahliye talebıne katılmasına karşın soruşturma tamamlanamadığı için Ceraminot'nun tutukluluk hali sürer. Ama 2.9.1987 günü de Nihat Vehbi bulunamaz ve itadesi ancak 17.9.1987 günü alınır. 22.9.1987 günü Michel Ceraminot'nun ailesi ve Le Monde muhabirinin hazır bulunduğu mahkemede yine duruşma açılamaz, çünkü askeri yargıç yine raporludur. Duruşma 5.10.1987 gününe bırakılır. Bu arada, MİT görevlilerinin Ceraminot'nun konuşmalarını banda aldığı soylenmışse de, bu bantlara vençözümlerine dosyada rastlanmaz. . >'>'Si Ayrıca belırtmeyı unutmuştuk. Michel Ceraminot 20 Franiı. za, Fransızca konuşarak, mıllı duyguları zayıflatmak suçunu ışledığı için tutuklanmıştır. Bu madde ile ilgili olarak A.R Gözübüyük'ün TCK açıklaması cilt 1. Sh. 550'de (Ankara 1976) yazdığı gerekçe şöyledir: "Bu fıkradakı milli duygudan maksat vatanseverlik kavramına giren bütün fikir ve duyguların bütünüdür. Bu bakımdan Türkiye'nin ülke ve siyasal bütünlüğüne bağlılık, dünya milletlerı arasında memleketımize ait haklar konusunda şuur, insanın mensup bulunduğu vatana karşı birtakım ödevleri olduğuna sahip inancı milli duyguyu ifade eder" Dava görülmekte olduğundan bu konuda herhangi bir görüş ileri sürecek değiliz. Ancak bizim demokrasiye aykırı bulduğumuz, Türk yurttaşlarına bile uygulanmasının sakıncalar doğuracağını düşundüğümüz (çünkü vatanseverliğin ölçüsünü kim saptayacaktır?) bizımle aynı mıllı duyguları paylaşmak zorunda da olmayan bir Fransıza uygulanıp uygulanmayacağına mahkeme karar verecek. Olayın bu yanına dokunmuyoruz. Görülen davanın özü nusunda görüş ileri süremeyiz. Ancak üç aydır tutuklu bulunan Michel Ceraminot'nun dı rumunu ki bütün Fransız gazetelerinde yer almıştır olay Cheysson'un gündeme getirmemiş olmasının Ali Bozer'i oldukça rahatlatmış olacağını düşündüğümüzü belirfmekle yetiniyoruz. Ve kendi kendimize kaygıyla hep soruyoruz: "Türkiye'nin AT ile bütünleşmesı nasıl gerçekleşebilecek acaba?" Nasıl Olacak? Sovyet önerisine ret Irak, Körfez savaşında ateşkes ilan edilmesiyle birlikte "savaşı kiınin başlattı&ını belirlemek için bir komisyon kurulması" yolun daki Sovyet öncrisini reddcttı. BM Genel Kurul loplantısına katılmak ü/.erc New York'ta bulunan Irak Dışişleri Bakanı Tarık Azu, geçen hafta Sovyet meslektaşı Şevardnadze tarafından gctirilen bu önerinin BM Güvenlik Konseyi'nin savaşın sona crdirilıııesi için aldığı ateşkes karanna aykırı olduğu göruşunü savundu. tsrail 3 Filistinliyi öldürdü GAZZE (UBA) tsrail askerleri işgal altındaki Gazze Şeridi'nde üç Filistinliyi öldUrdü. tsrail askeri sözcüsü bir otomobildeki Filistinlilerin tsrail askerlerinin karayoluna kurduğu barikatta (dur) ihtarına uymamaları Uzerine ateş açıldığını öne sürdü. Sözcü üç Filistinlinin otomobilden kaçmaya çalışırken vurulduklarını belirtti. ölen 3 Filistinlinin kimliği ise açıklanmadı. Fijfde ırkçı bîr yönetime doğru DARBECt ALBAY Albay Rabuka "kerli ferll", "oturaklı" bir görünümden uzak olmasına karşın Fiji'de silah zoruyla da olsa devlet başkanlığı koltuğuna kurulmayı başardı. (Fotoğraf: REUTER) LONDRA (Cumhuriyet) Fiji'de, askeri darbe lideri Albay Sitiveni Rabuka, Ingiltere Kraliçesi'nin müdahalesine rağmen kendini devlet başkanı ilan ederek Ingiliz Uluslar Topluluğu'ndan çıkarılmayı göze aldı. Bir süre kararsızlık geçiren Rabuka'nın, sonunda aşırı sağcı milliyetçi grupların baskısına boyun eğerek bu yola girdiği ifade ediliyor. Adaya yüzyıl kadar önce Hindistan'dan getirilen işçilerin şimdi nüfusun çoğunluğunu oluşturmaları ve geçen nisandaki genel seçimde bir Hint kökenlinin başbakanlığa getirilmesi, yerli Fijililerin öfkesine neden olmuştu. "Gerçek sahipler" anlamına gelen "Taukei" adlı sağcı bir' tedhiş örgütunün, Hint kökenlilerin işyerlerine ve evlerine saldırdığı, onlara gözdağı verdiği, sindirme eylemlerine giriştiği belirtiliyor. Kendisi "Taukei" üyesi olmamakla birlikte Rabuka'nın da "Fiji Fijililerindir" görüşünü benımsediği, "Fijililer burada 3 bin yıldır yaşıyor. Yüz yıldan beri ise PORTRE SİTİVEINİ RABUKA Guney Pasifik ülkesi Fiji'de, Malenez kökenli bir Fijili iki kez darbe yaptıktan olan Rabuka, cğitimini sonra önceki gün kendini Kraliçe Victoria okulunda devlet başkanı ilan eden yaptı. Albay Sitiveni Rabuka, Rabuka'nın ideolojik kendisini "Ben sıradan görüşünün tcmelinde, köy insanların haklarını kökenli gelenekler ve yerel korumaya çatışan basit bir şeflerin otoritesi yatıyor. askerim" diye tarif ediyor. Amaçlarına, uğrunda ölümu Adını ilk ktv. beş ay önce göze alabilecek kadar bağlı ülkedeki Hinılilcrc oranla olduğunu belirten Rabuka, a7inlıkta kalan yerli Fijilileri korumak için Fijililerin parlamentoda yaptığı darbelerden sonra Ustünluğu korumaları için soydaşlarınca bir yaptığı darbeyle duyuran 39 "kurtarıcı" olarak yaşındaki Rabuka, 1948'dc gorulmesine, "Bana başkent Suva'nın kurtarıcı demeyin, sadece kuzeyindeki Drekenivvai Tanrı böyle adlandırılabilir" köyünde dünyaya geldi. diyerek karşı çıkıyor. kendi ülkelerinde a/ınlık durumundalar. Buna karşı çıkıyorum" şeklindeki konuşmasıyla belli. Ancak Rabuka, "Ben ırkçı degilim. Yaptıgım, Hintlilere karşı değildir. Sadece Fijililerin dogal haklannı gözetiyurum" dedi. Hint kokenlilerin, ancak yüzdc 10'unun başanlı işler kurdukları, geri kalanlann hâlâ kırsal kesimde işçi olarak çalıştıkları biliniyor. Siyasal gözlemciler, "Fiji Ulusal Günii" olarak kutlanan 10 ekimde cumhuriyet ilan edilebileceğini, oluşturulacak askeri konseyde, "Taukei" grubunun etkili olmasından korkulduğunu ifade ediyorlar. Bu durumda ülkede Hint kökenlilere karşı silahh saldırıya girişilmesi olasılığı üzerinde duruluyor. tngiltere Kraliçesi'ni temsil eden Genel Vali Ratu Sir Panaia Ganilau'ya sadakatlarını ifade eden Yüksek Mahkeme yargıçları, yeni yönetime karşı çıkacaklarını açıklamışlardı. Bu durumda Rabuka'nın yeni siyasal düzen için nasıl bir hukuksal gerekçe bulacağı merakla bekleniyor. "Ben basit bir askerim Yugoslavya ''daki mali skandal büyüyor BELGRAT (AA) Yugoslavya 'da bir firmamn piyasaya karşılıksız tahvil sürmesiyte patlak veren mali skandalla ilgili olarak, bu olaya adı karıştığı için geçen ay istifa etmek zorunda kalan eski Devlet Başkan Yardımcısı Hamdija Pozderac 'ın yeğenlerinden birı tutuklandı. Polis, skandala yol açan tahvilleri basan Agrokomerc firmasına ait bir fabrikanm yöneticilerinden olan Malik Pozderac'ın, dün "kamu malını yağmalamak'' süçundan tutuklandıgıhı bildirdi, ancak aynnlılı bilgi vermedi. Peru'da saldırı LtMA (A A) Peru 'da iktidardaki Apra Partisi'nin yöneticilerinden Pozo Garland (42) ile koruma görevlisi dün başkent Lima'da "Aydınlık Yol" örgütüne uye bir grubun saldırısı sonucu hayatlannı kaybettiler. Polisin verdiği bilgiye göre, Garland ile fedaisi, TSİ 15.00 sıralarında bir kadtn 5 kişi tarafından otomobiline binmeye hazırlanırken vurularak öldürüldü. Saldırganlar olaydan sonra ortadan kayboldular. Orta menzilli füzeler kaldırılırsa silahlanma harcamaları yüzde 4 artacak Füze anlaşması silah tüccarlarına yaradı Wall Street'in askeri yatırım uzmanlarına göre, INF (orta menzilli füze) anlaşması, konvansiyonei ve diğer güçlerde harcamaların artması için itici güç olacak. ŞEBNEM ATİYAS NEW YORK Orta meıvilli nükleer fuzelerle ilgili anlaşmayı imzalamak üzere daha ABD Devlet Başkanı Ronald Reagan ve Sovyet lideri Milıail Gorbaçov masaya oturmadan, Amerikan mali dünyasının kalbi Wall Street'te hesaplar yapılmaya başlandı. Anlaşma silah sanayiini nasıl etkileyecek, hisse senedi piyasasında ne gibi çalkantılar başlayacak, ne gibi yeni kâr alanları açacak gibi soruları cevaplamak için bilgisayarlar 24 saat çaIışıroldu. Füzelerin kaldırılması ile ilgili olarak yapılan tüm hesaplar umıılnıadık bir şekiide silah tuccarlarının yu/ıınu gııldurdü. Nükleer silahlann a/altılmasıyla ortaya çıkan dengesi/liğin giderilmesi için savunma sistemlerinin konvansiyonei silahlara yönclcceğini saptayan silah ya pımcıları, daha pahalı olan bu sistemlerle kâr marjlarının fırlayacağını öğrenince çok sevindiler ve birdenbire antintıkleer gruba katıhverdiler. ABD'de geçen hafta borsa ile ilgili tclevizyon habcrlcrınin yoğunlaştığı konu INF anlaşması ile piyasada meydana gelebilecek değişikliklerdi. Ayrıca New York Times ve Business Revievv bu konuya ağırlıklı olarak yer verdıler. Yapılan saptamalar Amerikan nükleer silah sanayiinde bir yılda uretilen sAahların ve bunları taşıyacak gemi ve uçakların toplam değerinin 35 nıilyar dolar civarında olduğunu gosteıiyoı. Antinükleer bir grup olan "Nüclear Free America"ya göre 1986'nın pazarını paylaşan silah ııreticileri ailesinde ilk 10'un içine General Dynamics, McDonnell Doııglas, Ruckvvell Internatiunal, Luekheed, General hltctric, Westinghouse, Boeing, Katon, Litton ve United Technologies giriyor. Wall Street'in askeri yatırım uzmanlarından biri, New York Times'a, bu şirketler için INF'nin nasıl bir anlamı olacağını şoyle anlatıyor: "INF anlaşması konvansiyonei silahlar başta olmak uzere nükleer silah BASLICA FUZE PROGRAMLARI Cinsl Mıdgetman Trident 2 MX füzesı Cruise fuzesı (deni2den fırlatılan) Cruise füzesi (yerden fırlatılan) Pershıng 2 81B bombardıman uçağı Oretlci flrma Martın Marıetta Martın Marıetta Lockheed Corp McOonnell Douglas General Dynamics Mc Oonnell Douglas General Oynamıcs Martin Marietta Rockvvell Int. Corp. Tutan (dolar) 44 73 mılyar 36 52 mılyar 22 02 mılyar 11.82 mılyar 3 597 mılyar 2.566 mılyar 27 29 mılyar senetleri için labii ki kötü haber oldu" diyorlar. Mevcut NATO harcamalarını gözonünde tutarak hesap yapan go/lemcileı oıta men/illi nükleer silahlann kaklııılması soıırasında Kuzey Atlantik tttifakı ile Varşova Paktı arasındakı dengesızliğın gıdcnlnıesi için haıcamalarda yılda en az yuzde 4 gibi bir artışın gerekli olduğunu bclirliyorlar. Yeni butçedc askeri haıeamalardakı arlısı goruşnıeye ha/ırlanan Amerikan Kongrcsı Dcınokrat ııyelerinden Sam Nunn "silahsızlanmanın" askeri harcamalara getirdiğı artı yük ü/erine şunları söyluyor: "Silahsı/lanına anlaşması olduğu /aman herkesin ilk merak etliği şe> askeri harcamalarda meydana geleeek a/almanın ne kadar olacagı idi. Şimdi görüyoruz ki gerçek lam lersi, a/alına olacagına artış olacak. (, ıınku bııyük para nııkleer siluhlarda degil, lam lersi nükleer olma\an silahlarda dönüvor." larda ve diger güçlerde harcamaların artması için itici güç olacaktır." Hatta bu lOşirketin şimdidcn, NATO içindeki hangi ülkelerin konvansiyonei silahlarla ilgili dengesizlikten en fazla etkilenip ilk önce silah alışına yelteneceğini, hangi silahtan ne kadar almasının muhtemel olduğu hesaplarını bile yaptığı söylcntilerı dolaşıyor. Bilindiği gibi Türkiye de bu ülkelerin arasında, ustelik Şevardnadze Arjantiri'de BUENOS A1RES (AA) Sovyetler Birliği Dışişleri Bakam Eduard Şevardnadze, beş günlük bir ziyarette bulunmak üzere Arjantin'e geldi. Brezilya'ya yaptığı üç günlük ziyareti tamamladıktan sonra Arjantin'e gelen Şevardnadze, Ezeiza havaalanında yaptığı konuşmada, ülkesinin nükleer alanda silahsızlanmaya gidilmesi yolundaki isteğini dile getirdi. Ancak havaalanında düzenlenen protesto gösterileri nedeniyle kısa bir süre sonra ayrıldı. konvansiyonei silahlarla ilgili dengesizlikten duyduğu tedirginliği sık sık dıle getiriyor. Öte yandan INF anlaşmasının imzalanacağının açıklanmasından sonra silah piyasası hıssc senetlerinde duşmc başladı. Uu duşmeyi tamamen psikolojik nedenlerle açıklayan U/manlar, düşme eğiliminin devam edeceğini belirtcrck "Anlaşma pa/ar açısında bakıldığında 'iyi haber' olmasına ragmen savunma hisse Gorbaçov: Fiyat reformu kaçınılmaz MOSKOVA (AA) Sovyet lideri Mihail Gorbaçov, fiyatlarda köklü reformların kaçınılmaz olduğunu, ancak bu konuda bir uygulamaya gidilmeden önce halka danışacaklarını söyledi. Gorbaçov'un önceki gece Murmansk kentinden, televizyonda halka hitaben yaptığı konuşma, ekmek, şeker, et ve sebze gibi temel gıda maddelerinin fiyatlarına zam yapılacağı konusundaki görüşleri güçlendirdi. Gorbaçov, bazı malların ABD, Fransa, tngiltere, Macaristan vc Sovyetler Birliği'ndeki fiyatlarını tek tek karşılaştırarak, yabancı ülkelerdc fiyatların birkaç kal daha yüksek olduğunu söyledi. Fiyatların yükseltileceğini açıkça söylemcyen Gorbaçov, ancak toptan ve perakende fiyatlarda düzenleme yapmanın kaçınılmaz olduğunu ve bu değişikliğin, ekonomik kalkınmayı hızlandırmak, millı gelırı arttırmak ve daha yüksek bir yaşam standardını tutturmak için gerekli bulunduğunu savundu. Sovyet lideri, sö? konusu fiyaı değişikliklerinin öncelikle, tartışılmak uzere halka göturuleceğini de kaydetti. Bürokrasiye de değinen Gorbaçov, ulke ekonomisini idare eden kuruluşlara yılda 40 milyar ruble (54 trilyon TI.) harcandığını belirıerek, işletme konusunda tutumluluğun özendirilmesi gerektigini belirtti. Gorbaçov, ışİetmeciliğin verimli hale getirilmesinin, ekonomik reformun başlıca amaçlarından biri olduğunu söyledi. Tibet'te kaıılı gösteriler Çin Halk Cumhuriyeti'nden bağımsızlık isteyen 2 bin Tibetlinin polisle çatışması ve binaları ateşe vermesi sonucu 6 kişi öldü. CHENGDU (AA) Çin Halk Cumhuriyeti'nin yönetimindeki Tibet'te bağımsızlık isteğiyle gösteri yapan bir grup rahipten 8'inin polis tarafından tutuklanmasını protesto eden yaklaşık 2 bin Tibetli polisle çatıştı ve bir karakolla bazı resmi araçları ateşe verdi. Çatışmalarda 6 kişi öldü, 19 polis de yaralandı. Tibet'in başkentı Lhasa'dan dönen Batıh görgü tanıklan, önceki gun meydana gelen çatışmalar sırasında polisin açtığı ateş sonucu bir çoğunun öldüğünü, iki kişinin de yaralandığını belirttiler. Amerikan CBS Televizyonu, Tibetli rahiplerin geçen hafta sonu düzenlediği gösteriler sırasında bazı Batılı turistlerin de bir süre gözaltında tutulduktan sonra serbest bırakıldığını haber verdi. Tibet'teki gösteriler sırasında kaç kişinin tutuklandığı konusunda bilgi alınamadı. Çin Halk Cumhuriyeti, 1.2 milyon kilometre kare yüzölçümüne sahip Tibet'i 1950 yılında topraklarına katmıştı. Ülkenin yöneticisi olan Dalay Lama, Çin aleyhtarı bir ayaklanmanın 1959 yılında bastırılmasından sonra ülkeyi terk etmişti. POUTIKADAİ IEKONOMIVtl • DEMOKRASİ MUCADELESI VE SEÇİMLER • "EVET'LER, "HAYIR'LAR VE OZALIN HESABI • SOL PARTI: ERDAL ATABEK İLE SOYLEŞI • GENEL AF KAMPANYASI • "MUHAFAZAKÂR MARKSISTLER VE MARKSİST MUHAFAZA... • TV DOSYASI • UNIVERSITELER AÇILIRKEN • NÜKLEER SILAHSIZLANMA GORUŞMELERINDE BARIŞA DOĞRU • ATLETIZM: ÖLÜMSÜZ ŞEHİRDE UÇ BÜYUKLER A Y L I K D E RG Keşmir'de çatışma tSLAMABAD (AA) Pakistan, Keşmir bölgesinde 24 ve 25 eylül günlerinde, Hint birlikleri ile Pakistan birlikleri arasında meydana gelen çatışmalarda, Hint birliklerinin ağır kayıplar verdiğini bildirdi. Pakistan Savunma Bakanı Rana Naim Mahmut Han, parlamentoda yaptığı konuşmada, 6 bin metre yüksekliğindeki Şiasen buzulu çevresinde iki ülke birlikleri arasında "ciddi çatışmalar" olduğunu doğruladı ve Hint birliklerinin saldırılarına karşı Pakistan askerlerinin mevzilerini kahramanca savunduklarım söyledi. MtLLt SAVUNMA BAKANLIĞI DIŞ TEDARtK DAİRE BAŞKANLIĞINDAN 1. T.S.K.leri gereksinimi için 20 adet Lr70 Top ve Radar JeneratörU 2886 sayılı kanunun Sl/P maddesi gereğince yurtdışından satınalınacaktır. 2. lhalesi 18 Kasım 1987 güntlsaat lO.OCda M.S.R DışTkd. D.Bşk.lığı'nda yapılacaknr. Şartnameler yurtiçindc ANKARA, İSTANBUL, IZMİR Iç Tedarik Bölge Başkanlıklarından, yurtdışından VVashington Silahh Kuvvetler Ataşeligi Paris, Londra, Roma, Madrit, Oslo, Ottowa, Tokyo Askeri Ataşelikleri ile Koblcnz Türk Askeri Irlibat Heydti Başkanlıklarından dilekçe ve temsilcilik belgesi veya yetki belgesi karşılığı ücrctsız temın edilir. 3. Telgraf ve ya/ı ile yapılan başvurulara cevap verilmeyecektir. 4. Usulüne uygun teklifler en geç 16 Kasım 1987 günü saat 17.00'ye kadar M.S.B. Genel Evrak Müdürlüğü'nde bulundurulacak, postadaki gecikmeler dikkate alınmayacaktır. Basın: 30712 Bayunlar, çocuk bukarak Ingili/.ce ögrenıncyi ancak AuPaırlık yupatak g c H t s lıısıııı/. 158 53 42 EĞİTİM KONUSUNDA VASİYETİMDİR Aziz Nesin • Ahmet Kaçma? • Mehmet Aka • Sabahattın Kerım • Halım Togan • Zaler Üskul • S Barış • Sadun Aren • Omer B Canatan • Sureyya Orgen • Mahmut Talı Ongoren • Tomrıs Uyar • Zeynep Avcı • Aydın Aybay • Kemal An • Ayşe Sarı • Izzettın Onder • Çagatay Anadol EKİM'87 1727 yaşlarında bayanlar ingiltere'de çocuğa bak karşılığmda tngili?ce öğren. 158 53 42
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle