28 Aralık 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
24 EKİM 1987 DIŞ HABERLER CUMHURİYET/3 Papandreu ve eşi A TtNA (AA) Yunanistan Başbakanı Andreas Papandreu 'nun, uzun bir aradan sonra ilk kez önümüzdeki günlerde eşi Margaret ile birlikte kamuoyu önüne çıkacağı öne sürüldü. Yunan gazetelerinde yer aian haberlere göre Papandreu, 3 kasımda babası Yorgos Papandreu'nun ölüm yıldönümu dolayısıyla yapılacak dini törene eşi Margaret ile katılacak. Söz konusu haberlere göre Papandreu bu kararı, lideri olduğu PASOK Partisi'ndeki guçlü çevrelerin baskısı sonucu aldı. Yunan gazetelerindeki haberlerde ayrıca, Papandreu'nun bir süredir kamuoyunu meşgul eden Dimitra Liani ile olan beraberliğine son vermeyi kararlaştırmış olabileceği de i/ade edildi. Pazarlıkta uyuşamadılar ABD 'nin"Yıldız Savaşları"projesi iki ülkenin anlaşmasına en büyük engel olmakta devam ediyor. ABD'nin projeden vazgeçmemesi üzerine Gorbaçov, İVashington 'a gitmeyi kabul etmedi. Orta menzilli füzeler konusunda da hâlâ pürüzlü noktalar kaldı. Dış Haberier Servisi Amerika Birleşik Devletleri Dışişleri Bakanı George Shultz'un Moskova'da Sovyet yetkililerle iki gündür yürüttüğü maraton görüşmeler başarısızlıkla sona erdi. Orta menzilli nükleer füzelerin kaldırılmasıyla ilgili anlaşma konusunda hâlâ bazı pürüzlerin kaldığı; ABD yönetimi, uzayın silahlandırılmasına ilişkin "Yıldız Savaşları" projesinden vazgeçmediği için SSCB lideri Mihail Gorbaçov'un VVashington'da Başkan Ronald Reagan ile yeni bir zirve gorüşmesi yapması olasılığının suya düştüğü anlaşıldı. Sovyetler Birliği ise moratoryum önerdi. Dün Mihail Gorbaçov'Ia dört saat süren görüşmesinin ardından bir basın toplantısı düzenleyen ABD Dışişleri Bakanı Shultz, ilk günkü görüşmelerde kaydedilen ilerlemelerden sonra uyanan anlaşma umudunun sönmesini silahsızlanma konusunda yeterince ileri adım atılamamış olmasına bağladı. AP'nin haberine göre, Shultz, "Orta menzilli füzeler konusunda bazı çetin noklalarda ileriemeler kaydellik ancak anlaşmanın denetlenmesiyle ilgili olarak daha çalışmamız gerekiyor" dedi. iki ülke arasında anlaşmaya varılmasının önündeki en büyük engelin ABD'nin "Yıldız Savaşlan" projesi olarak da anılan "Stratejik Savunma Girişimi" planı olduğu bir kez daha gözlemlendi. Shultz, Sovyet lideri Gorbaçov'un kendisine, "tki ülke arasında özellikle uzayın silahlandınlmaması konusundaki göriişmelerin gidişatından memnun olmadığım" söylediğini belirtti. Shultz, Gorbaçov'un bu koşullarda ABD'ye yapacağı bir ziyarette "kendisini rahat hissedemeyecegini" ifade ettiğini de söyledi. Sovyet liderinin, yakında Beyaz Saray'a bir mektup yazacağını duyuran Shultz, bu mektubun ABDSSCB heyetleri arasında Moskova'da yapılan son görüşmelerde kaydedilen mesafeden daha ileri bir noktaya gitmeyi amaçlayacağını açıkladı. ABD Dışişleri Bakanı Shultz, dün akşam Muskova'dan aynldı. Shultz'un bugün Belçika'nın başkenti Brüksel'deki NATO merkezinde NATO üyesi ülkelerin dışişleri bakanlanna Moskova'daki temaslanyla ilgili bir brifing vermesi bekleniyor. Türkiye'yi toplantıda geçen defaki gibi NATO nezdindeki daimi temsilcinin temsil edeceği bildirildi. ABD Dışişleri Bakanı Shultz'un Moskova'daki temaslan bekleneni vermedi DUNYADABUGTJN ALİSÎRMEN Çıkar... Sovyet önerisi ABD Dışişleri Bakanının basın toplantısından sonra Sovyet Dışişleri Bakanı Eduard Şevardnadze de bir basın toplantısı duzenleyerek bilgi verdi. Şevardna'dze, orta menzilli füzeler konusunda 1 kasımdan başlayarak "moraloryum ilan edilmesini" önerdiklerini açıkladı. Sovyet Dışişleri Bakanı, Antibalistik Füzeler (ABM) Antlaşmasına ters düştüğünü ileri sürdüğü radarların yapımını durdurma önerisinde bulunduklarını da ekledi. Yıldız Savaşları projesi ve kıtalararası füzeler konusunda ABD tarafının yapıcı bir çaba harcamak konusunda isteksiz davrandığını söyleyen Şevardnadze, "Her şeye ragmen, görüşmelerde bazı olumlu sonuçlar elde edildiğini" de vurguladı. Shultz ve Gorbaçov, dün Kremlin'deki Catherine Satonu'ndagöruştüler. Moskova radyosu görüşmede, "dünyamn en önemli konulanntn" ele alındığını bUdirdi. (Fotoğraf: REUTER) Yunan Başbakanı, BüyükelçiNazmiAkıman'la beklenmedik birgörüşmeyaptı KohU Doğu AUnanya^ya gidecek BONN (UBA) Batı Alman Başbakanı Helmut Kohl'un kasım ayında Doğu Almanya'ya özel bir gezi yapacağı bildirildi. Basın ve Enformasyon Bürosu 'ndan yapılan açıklamaya göre Kohl, Doğu Almanya'ya yapacağı ziyaret sırasında Goethe, Schiller ve Nietzsche'nin mezarlarının bulunduğu Weimar kenti ile unlü besteci Johann Sebastian Bach'ın doğum yeri olan Eisenach kasabasını gezecek. Başbakan olmadan önce birçok kez Doğu Almanya'ya giden Kohl'un bu gezisini Doğu Alman lideri Honecker'in daveti üzerine yaptığı belirtildi. Papandreu, OzaPdan haber sordu Türk iç politikasındaki son gelişmelerin yanı sıra, Türkiye'nin ÎranIrak savaşına ilişkin tutumu da Yunan Başbakanı'nın Türk büyükelçisinden öğrenmek istediği konular arasındaydı. STELYO BERBERAKİS ATİNA Yunanistan Başbakanı Andreas Papandreu, dün ansızın Atina Büyukelçisi Nazmi Akıraan'ı parlamentodaki bürosuna davet ederek yaklaşık bir saat süren bir gorüşme yaptı. Gerek elçilikten gerekse Yunan hükümet sözcülüğünden yapılan açıklamaya göre, Papandreu, Akıman'dan, Türkiye'de seçim öncesınde kaydedilen iç gelişmelerle ilgili bilgi istedi. Papandreu'nun aynca, lranIrak savaşı konusunda Türkiye'nin görüşleri hakkında da ayrıntılı bilgi edindiği belirtildi. Ancak TürkYunan ilişkilerine değinilip değinilmediği bildirilmedi. Papandreu'nun Türkiye'nin iç siyasal gelişmelerine önem verdiğini gösteren bu görüşme Atinadaki diplomatik çevrelerin de dikkatini çekti. İki ülke arasmdaki anlaşmazlıkların geçen mart ayı sonunda had safhaya ulaşmasından sonra hükümetler arasında başlayan mesaj alışverişinin "iiriin vermeye başladığı" şeklinde değerlendirmeler yapılıyor. Türkiye'de yapılacak genel seçimler, Atina'yı da yakından ilgilendiriyor. Turgut Özal hukümeti ile üç yıldan bu yana diplomatik ilişkilerini sürdüren Atina, bu seçimlerden sonra yeni bir hükümetin gelmesi olasılığı karşısında şimdiden bilgi edinmeye çalışıyor. Ancak, geçen mart ayı sonunda iki ülkeyi savaşın eşiğine getiren olaylar, Papandreu ile özal'ın ilk kez bu denli yakınlaşmasına yol açmış ve mart ayından bu yana iki ülke arasındaki ilişkiler bir "moratoryum"u yaşama sürecine getirmişbulunuyor. D1Ş BASINDAN Economist TIH Balkan zirvesine doğru duba tsuufsu sajan" Arnavutluk'un da katılma kararım "siirpriz" olarak niteliyor. Balkan Konferansı'nın henüz belli bir gündemi olmadığını kaydeden "Economist", Yvgoslavya'nm, konferansı "îükeleri boimekten çok, Irirteştiren" konulara yöiıeltmek istediğini, bu arada "Balkanlann nükleer sUahlardan anndırılmaa"nın da ele almabileceğini kaydediyor. 'Türkiye'nİB, Türkiye ve Yunanistan'daki Bökleer silaMan ortadan loüdınnsya yöndik. ancak karşüıgıoda kiçbir şey vermeyen bu girişimi Sovjelkr'ce luşkntılaB bir plan olarak görüyor ve dddi çekiaceteri olduğu büiniyor' diyor. "Turklerin, Bulgarisüm'daki Törk «ziBİıgJO zorla Bolgartsştırılması konusano ortaya atmamak icin kendüeriai çok tntmalan gerekir" diyen "EcoHomist", Yunanistan'ınsa Ege ve Kıbns konulannda Türkiye'yi suçlamaktan "kendİBİ alamayaaıgıaı'* belirtiyor. Balkan ulkeleri arasındaki diğer sorunlara da değinerek, yorumunu "Yngoslavya bütün ba uyBşmaz komşalan bir araya gelmeye ikna ettiği için kendini kutlamalı" diyerek bitiriyor. Genscher TirarCda BONN (AA) Federal Almanya Dışişleri Bakanı HansDietrich Genscher, güvenlik ve insan haklan konulannda görüşmelerde bulunmak üzere dün Arnavutluk'un başkenti Tiran'a geldi. F. Almanya Dışişleri Bakanlığı 'ndan yapılan açıklamada, Genscher'in Tiranda, Arnavutluk Başbakanı Adil Carcani ve Dışişleri Bakanı Reis Mobile ile görüştüğü bildirildi. Açıklamada, Arnavutluk'u ziyaret eden ilk Batılı Dışişleri Bakanı olan Genscher 'in, görüşmelerinde, Helsinki İnsan Haklan Belgesi ve Avrupa Güvenlik Konferansı 'nın faaliyetleri hakkında Arnavut tarafma bilgi verdiği ve Arnavutluk'u bu konularda işbirliği yapmaya davet ettiği belirtildi. LONDRA (CmnhuriyeO Haftaiık "Ecoaomist" dergisi, Balkan ülkele.i dışişleri bakanları arasında yapılması Öngörülen toplantı hakkındaki yorumunda, "40 yıldso fazl» süren karşüıkb kusltadan ve sörekJi propaganda MvaşiBdan sonra, Balkanlardaki altı «Ike de bir araya geterek görüş aynlıklannı gidenneye htza" diyor. "EcoBomisf, söz konusu ulkeleri. 'iki Varşovs Paktı ' öyesi, biriririsden aefret eden İki NATO Syesi ve aiç de iyi komsaluk itiskisi içİBde ohaayan iki Urafsız ülke" olaxak tanımlıyor ve "Kendisini tsviçre'dtn de Denktaş: Maraş'ı açmamak hataydı tZZET RIZA YALIN LEFKOŞA Kıbrıs Rum yönetiminin bağlantısız devletler aracılığıyla Maraş konusunu Birleşmiş Milletler genel kuruluna yeniden getirnrek istediği haberİeri üzerine bir açıklama yapan KKTC lideri Rauf Denktaş, "Rumun Maraş üzerinde söz hakkı bulunduğunu kabul etmiyoraz. Ancak Maraş'ı daha baştan yerleşime açmamak hataydı" dedi. Kuzey Kıbns Türk Cumhuriyeti'nde yayımlanan "Birlik" gazetesine bir demeç veren Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş, "Türk tarafı olarak Maraş konusunda ne yapılması gerektiğinin bilindiğini" belirtti. Denktaş şöyle konuştu: "Bizim için Maraş'ı başlangıçta açmamak büyük bir hataydı. Bugün bu hatanın ortaya çıkardıgı politik bir kabuk vardır. Bu kabuğu simdilik muhafaza etmeyi kendi ulusal çıkarlarımız açısından yegliyoruz." "Maraş'ı açtık açıyoruz, ne olursa açacagız" yönündeki vaklaşımlann Kipriyanu'ya konuyu istismar edip "alevhte propaganda fırsatı verdigine" işaret eden Denktaş, 'Bu fırsatın verilmemiş olması ve RumJann Maraş'ı kendiliklerinden konuşmıış olmalan halinde çok gülünç dunıma düşmüş olacaklanna" dikkati çekti. "Maraş'ın KKTCnin bir parçası olduğunu ve toprak sorunu ile birlikte alınacağım" vurgulayan Denktaş, "Maraş'ın 29 mart belgesinde de bö>le mütalaa edildigini, bir paket içinde olduğunu" arumsatarak, "Verilip verilmeyeceği ve>a ne kaditnnın hangi şartlarda verileceğinin 29 mart belgesi çerçevesinde görüşülmesi gereken konulardan biri olduğunu" vurguladı. Kipriyanu'nun "Maraş'ın BM'ye devredilmesine ilişkin isteği" konusunda görüşlerine başvurulan Denktaş, "Kıbns sorununda Rumların kazan kaynatmak için ellerinde bulunan birkaç konudan birinin Maraş olduğuna" işaret ederek, "Maraş'ı geçmişte Rumlara teklif edip karşılığında Lefkoşa Hava alam'nın ortaklaşa açılması istendiğinde bunu derbal reddettiklerini" anımsattı. Oraya, tahtaperdenin önüne yerleştirdikleri masanın yanın. daki sandalyelere oturmuşlar. Biri erkek biri kadın, iki kişi... Nuruosmaniye'deki Bi?ans sarnıcının yıkımını önlemek için imza toplamaya çalışan Yeşiller bunlar. Cağaioğlu'nun o akılalmaz, sinir bırakmaz trafiğine ulaşmak sağlığım için tehlikeli olmasa hemen imza vermeye koşardım. Ve de biraz uzaktan izlerdim onları. Kimbilir kimler önlerinden ilgisizce geçiyor? Milli Piyango, Toto ve Loto'ya umut bağlamış olanlar, onlara kimbilir hangi anlamaz gözlerle bakıyorlar? Kimbilir hangi köşedönücüler, havaların serinlemeye, yağmurun çiselemeye başladığı şu günlerde kafayı Bizans sarnıcına takmış olanlara gülerek, nasıl çatlak diye bakıyorlar? Belki de bir çocuk, elini tuttuğu annesine ne olduğunu soruyor ve anlamadığı bir yanıtı alıyordur Ve belki de o çocuğun belleğine düşen bir tohum orada yeşerecek, yıllar sonra doğamızın, geçmişimizin, tarihkültür varlığımızın yılmaz bir savunucusunu yaratacaklar. Neden olmasın? Ve bu arada, bu amansız yaşam kavgasının, görünce algılanması olanaksız trafik cehenneminin içinde günün savaşını sürdürenlerin bir bölümü gidip, bildiriyi imzalıyorlar. Kampanyanın ilk gününde 700 imza toplamış "Yeşiller". Onların kampanyasına ilginin artması ülkemiz için bir umut ışığı olacak. Garip bir toplumuz. Nice karanlıklenn içinden, en umulmadık zamanlarda, küçük de olsa umut ışıkları parlıyor. Doğrusu Yeşiller, kadınlar ile birlikte bu umut ışıklarını çokça yakar oldular son zamanlarda. Bir de bakıyorsunuz ki, bir fabrikanın önünde, yok ofmaya yüztutmuş doğanın ortasında piknik yaparak ve de yöre halkının katkısını da sağlayarak dikkatleri çevre kirlenmesine çekiyorlar. Bir gün onları Nuruosmaniye'de görüyorsunuz; bu kez de tarih ve kültür zenginliklerimizi koruma savaşındalar. Kadınlar da öyie... Bir yandan feministler dayağa karşı gösterideler, bir yandan sosyal demokratlar kadın haklan konusunda köktenci çözümleri öneren somut programlar oluşturrr.ada ve siyasal karşıtlarını da kadın sorununa eğilmeye zorlamadalar. Hatta her iki grup kadınlar çeşitli kesimlerden erkeklerin desteğini sağlamayı da beceriyorlar. Toplumda çoğu kışi kendi bulunduğu mahalleden ya da bölgeden çok uzaktaki çevre kirlenmesine karşı çıkan ınsanlaria, hiç dayak yememiş kadınların, dayak yiyen hemcinsleriyle dayanışmadaki çıkar ilişkisini anlamakta güçlük çekiyordur. Nitekim, önceki gün çevre esnafından biri kendi çıkarlarını kurnazca korumak amacryla, kampanyacıların yanına yaklaşıp, imza toplamaktan vazgeçmeJeri karşılığında 500 bin lira önermiş. Önerisinin geri çevrilmesi karşısında da söylenmiş: Mutlaka bir çıkarınız var, yoksa burada oturmazsınız. Küçük kafalı kurnazın hâlâ orada oturan iki kişinin bu işten ne çıkarlan olduğunu düşündüğünden kuşkunuz olmasın. Yine hiç kuşkunuz oimasın ki, küçük küçük köşeleri dönüp, büyük çıkmazlara düşmesi kaçınılmaz o donuk kafa bu sorunun yanıtını hiçbir zaman bulamayacaktır. Yeşillerin de görece rahat koşulda olan kadınların da ilk bakışta yakın çevrelerini ilgilendirmiyor sanılan olaylara tepki gösterip, direnmekte çıkarlan olduğu doğru. Ama sözü edilen çıkar "iş bitiricinin" dar çerçeveli, küçük çıkan değii; içinde yaşadığımız toplumun, eninde sonunda bizi de etkilemesi kaçınılmaz olan ortak çıkarıdır. Toplumun üyesi olduğu, orada tek başına yaşamadığının bilincinde olan birey, o toplumun koşullarının kendisini de ortak düzeye ya da ortama ister istemez çekeceğini bilir. Dayak yemeyen kadın, dayak yiyen kadınların toplumunda tek başına kurtulamayacağını, ancak kurtuluş avuntusu içinde yanılgıya düşeceğini bildiğinden, daha ilerlemesi ve yükselmesi için toplumun tümünün gelişmesindeki crtak çıkan sezdiği için gösteridedir. Çevreci Yeşiller, kendilerinden uzakta başlayan ya da ilk anda tek tük gibi görünen çevre yıkımının ya da tarihsel, kültürel zenginlik yağmasının genişieyeceğini tüm doğal ve kültürel zenginliklerimizi yok edip, bizi geçmişinden kopuk, gününde soluyamaz, yannı da büyük tehlike altında bir toplumun bireyleri • haline getireceğini çoktan anladığı için oradadır. O çevreci bilir ki, "doğa bize (tıpkı kültürel zenginliklerimiz gibi) atalarımızdan miras kalmış değildir. Biz onları çocuklanmızdan ödünç almışızdır." Bu tür çıkarın bilincinde olan kişi, ortak çıkan da korurken toplumun itici gücünü oluşturur. Çıkarınız için; çocuklarınızın, torunlarımzın çıkarlan için gidip bir imza verin Yeşillere. Kültürel ve tarihi zenginliklerimizle birlikte doğamız da yok olmasın diye... "Bunca sorun arasında şimdi bunun da zamanı mı?" demeyin. Yarın çok geç olacaktır. Evet, şimdi zamanı. GUNEY KIBRIS Başkan adaylaruıa eşit söz hakkı LEFKOŞA (Cumhuriyet) 1988 şubatmda Güney Kıbrıs'ta yapılacak başkanlık seçimlerine katılacak türn adaylar, Rum radyo ve televizyonundan eşit şekilde yararlanacak. Yüksek Idare Mahkemesi'ne Hükümetin başvaırarak radyoTV'yle ilgili yadirenmesine sanın anayasayla bağdaşıp rağmen Rum bağdaşmadığım" sormuştu. Temsilciler Meclisi, Yüksek Mahkeme, yasanın tüm bakan adaylannın açıkotutüm başkan adaylarının radyo ruma çağnlması maddesi dışında anayasaya uygun olduğu kave TV'den eşit rarına varırken, "RadyoTV'de ölçüde açıkoturum çagnsının dolaylı zorlama ve konuşma özgürlügüyararlanmasım nün italali olduğunu" belirterek, kararlaştırdı. bu maddenin iptalinden sonra nu da, yasayı meclise geri göndererek yeniden ele alınmasını istemişti. Rum meclisinin yasayı yeniden onaylaması üzerine, Kipriyanu, Dışişleri Bakanı Türkiyeye gelecek Ziyaret konusunda Moskova ile Ankara'nın anlaştığı ve tarih üzerinde görüşüldüğü öğrenildi. ANKARA (Cumhuriyet) Sovyet Dışişleri Bakanı Eduard Şevardnadze'nin Türkiye'yi resmen ziyaret etmesi için Moskova ile Ankara arasında ilke olarak mutabakata varıldığı öğrenildi. Güvenilir kaynaklardan edinilen bilgiye göre, taraflar şu aşamada ziyaretin gerçekleşeceği tarih üzerinde görüşmeleri sürdürüyorlar. Şevardnadze'nin ziyaretinin gerçekleşmesi halinde Sovyetler Birliği'nden son 12 yıldan bu yana ilk kez bir Dışişleri Bakanı Türkiye'ye gelmiş olacak. Türki ye'yi son olarak ziyaret eden Sovyet Bakanı 1975 yılında Ankara'ya gelen şimdiki Sovyet Devlet Başkanı Andrei Gromiko'ydu. Son yıllarda iki ulke arasında gerçekleşen üst dflzey ziyaretlerden ilki Sovyet Başbakanı Tikonov'un 1984 yılında Türkiye'ye yaptığı resmi ziyaretti. Başbakan özal da 28 Temmuz 1 Ağustos 1986 tarihleri arasında Moskova'yı ziyaret etmişti. Dazlaklar yine saldırdı LUBECK (AA) Federal Almanya'mn Lübeck kentinde 20 kadar Dazlak, bir grup TOrk gencine saldırdı. Lübeck'in Kucknitz semtindeki Gençlik Evi'nin diskoteğinden çıkmakta olan 15 Türk genci, önceki gece 20 kadar Dazlağın saldırısına uğradı. Olay sırasında, iki Türk gencinin hafıf yaralandığı, gözaltma alman 10 Dazlağın ise kimlik tespitinden sonra serbest bırakıldığı açıklandı. Rum Yüksek Mahkemesi, Rum Temsilciler Meclisinin "Radyo ve TV'nin, başkanlık adaylanna, seçimlerinin başlamasından altı a> önceden eşit uygulamada bulunması" yönünde kabul ettiği yasanın "anayasaya uygun olduğuna" karar verdi. Rum Temsilciler Meclisindeki üç muhalefet partisi radyoTV'nin bugünkü başkanı Spiros Kipriyanu lehine "tercihli mua Kipriyanu, Klerides. melede bulunduğunu" ileri sürerken, Kipriyanu'nun Demokratik Partisi, "Öngörülen yasanın Kıbns Rum Radyo Yayın Kunımu'nun bağımsızlığına müdahale ettiğini" savunmuş, Kipriya yasanın yürürlüğe konulabileceğini kaydetti. Mahkeme karanna göre, yasa uyannca, parti lideri olsun veya olmasın bir başkanlık adayı parti lideri gibi muamele görecek. Öğretmen MÜCADO&NM ÖZGÜRLÜK SAVAŞIMINDA arkadas demokrat • I "Bugim gençliğin önünde çttın bir mucadtlt tureci uardtr. Kuşku$ux boylt bir liireç, yeni kazemmlar, geri çekilmeler, hatta mtvzi kaybetmeler, ama taıt bir eolukla ve yeniden ileri doğru atıtacak adunlarla turup gidecehtir. Mücadeleyı bu inU) ve çıhu}larıyla bir bütün olarak gormek zorundayu." MÜCADELE DEVAM NAİM ÇAVUŞ'u BILGESU ERENUS yitirdik. Anısı önünde saygıyla eğiliyoruz. BORNOVA KÖRLER OKULU ÖĞRETMENLERİ P ÇELİK ÇOMAK MI... BİLGİSAYAR MI? , CEVABIMIZ BİLGİSAYARSA Haydı okullar goreve Cağdaş bılım ve teknığın gerektırdığı her tur aracla donatalım okullanmızı Doncrtalım kı yarının cağdaş teknolojısını olusîuracak bılım adamlannı yetıştırecek ortam ve sansı verelım çocuklanmıza Her ıkısı de bırer 'oyun olabılır cocuklanmızıçın Ama hangısıyle 'oyncryacaklan cocuklarımızın ve toplulumuzun varohıs kadennı etkıleyecektır Cengiz GOLER I Tahtin BERK ! A. Turgay BE\Gt Ertuğrul ERBEKIH. Haluk SA Ğ KA L Sinan YURDAKUL IErtuğrul KÜRKÇÜ Adret: Ticarethane Çıkmazı C'ğur Han 15/2 Cağaloğlu tSTANBUL Gentl Dağıttm. CEMMA Y 527 01 53 EDlYOR !A«INtlS!ı522 Vpt • S' 3ci • ANK ADAMub» (132 42 72i Türkiye'nin yeni ınsanlara, yeni ınsanlann da yeni bir muzığe ıhtıyacı var... Sıvas'ta göçük kazasında yitirdiğımiz, arkadasımız, öğrencimiz JeaMüh. RECAİ PEKYÜREK'in anısı yaşayacaktır. H.Ü. Yerbilimleri Enstitusu Bl ögretim gorevlileri ve ogrenci arkadaşian adına ZEKİ BURTANKOÇ AĞRI DAĞI EFSANESİ 2. Baskı, piyasaya verıldi. Yaşar Kemal yazdı, Tayfun besteledi. Okay Temız (Davul), Tayfun (Pıyano) Meral Taygun (Anlatan), Suleyman Erguner (Ney) ve L. Aberg. H. Hartmann, Talip Ozkan ilk kez bu plakta bir araya geldıler Modern Plak Evı İ M Ç Blok 6 No 6220 522 71 06 Yapım DAMLA Vıdeo Piak Ltd Ştı 524 96 79 524 99 92 3. ULUSLARARASI EĞİTİM ARAÇ VE GEREÇLERİ FUARI 2 7 3 1 EKİJVİ1987 TEKNİK VE BİLİMŞEL EĞÎTİMİN CAĞDAŞ PAKETİNİ SUNAR... Oğretmenler ve Oğrenciler fuarı ücretsiz ziyaret edebilirler Fuar Yeri : Metiha Avni Sozen Kültur ve Ticaret Merkezi OrtaMar Cad. No. 17 Mecidiyeköy, İstanbul \ . Osmanbey Rumelı Cad ZekıbeyAp No 9Z 7 Şı$lı Isl Turkıye •ÛLUSLARARASI FUARCILIK VE TİCARET A S Tll [90/l| 132 9! 06 13291 I I (3291 42 13? 91 51 U . İ Z 7 INTERNATIONAL FAIR ORGANIZATION Tl» 28261 CNRl Tll Fax 13291 36 , Ispanyolca tercüman aranıyor. (19.00'dan sonra) 163 74 22 J
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle