28 Aralık 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Cumhuriyef Sahibi: Caahurljct Matbaaolık ve Cazetecîkk TOrk Anonim Şirketi adına Naflr Nadl C Genei \byın MOdürü: H m Ceaai, Müessese MOdOrfl: Entee Uşakbgl, Yazı lşlen MOdOru: Ok*r G t a a 4 % • Haber Merkezi MddOrü: ¥ • ! ( • Bİocr, Sayfa DOzeni YöneUneni: A l Aar, • Jtmaialer ANKARA D o £ n , IZMİR: Hiknet ÇetUcoa, ADANA. Cdal lstanbul Haberleri: Ertmn AkjıJdız, Dı$ Haberler: E f g u M o , Ekonomı: O m Utaf»y, KMtür: CcU Ü«er, Spor Duu$manı: Abdtlkadlr Yücetmam, Düzefcme: Rcfik DflriMf, BihmEJitim: ŞaUa Alp*f, IjSendika; Ş i k n a Krtnd, Yun Haberlen: Nccdet D o f B , Dizi ifcoUr: b m Ç * j t « , Eızurum: " ı f c T t Cütekfa, Bursa: Lrmıl GeapH, • Koonücalör A k w ( K o n h v , • Mali tjkr: Eral EıfcaC, • Reklam: An* TotnEk Yfymlan Hity» AkjoJ • Idarc Hibeyla Girer. ljjeüne: Owkr Çdik, Bilgilşiem: Nal t n L A o n »r Howr r i h a l j ı ı MubuoU vc Guettahk T.A.Ş. Tnrt Ocatı Cad. J9/4I C^akjhı. 34334 IJL, PK. 246Uttnbul, 1)± 512 O 0] (20 bat). lUeı 22246 Fu. 0) S26 «0 72 V S Ajkm: Ziy> Gelulp Blv. intalıp S. No: 19/4, Td; 133 1 4147, IUBI 42344 Fte (4) 1 133 «2 64 • t s f e H Zıyt Biv. 1351 S. 2/3,1H: 13 12 30, THtt 52399 Ftt (St) 13 12 30 # ) lnflno Cıd. 119 S. No: 1 KJI I. Ttt 1455019731. THoc «2155. Fte (711) 21 05* TAKVİM 24 EKİM 1987 lmsak: 4.53 Güneş: 6.18 öğle: 11.53 Ikindi: 14.49 Akşam: 17.19 Yatsı: 18.38 'Neve Şalom katliamı 9 Suriye'de planlandı ABD Kongresi'ne sunulan raporda, ABD'nin kontrterorizm konusunda yardım sağladığı 40 ülke arasında Türkiye'nin de adı geçiyor. ABD 'nin A tina 'ya verdiği bir notada Abu Nidal'in Yunanistan 'a, Türkiye'yekarşı ortak eylem teklif ettiği öne sürülüyor. UFUK GÜLDEMİR WASHINGTON ABD Dışişleri BakanlığVnın 15 ekimde Senato Dış llişkiler Komitesi Terorizm Alt Komitesi'ne sunduğu kontrterorizmraporunda,"Neve Şalom katliamının Suriye'de planlandığı, sorumJularının da Suriye'de eğitildiği" ileri sürülüyor. Kontrterorizmden sorumlu Büyükelçi Paul Bremer tarafından Terorizm Alt Komitesi'ne sunulan raporda, "uluslararası terorizm" sözcükleri ile anılan siddet olaylannm 1986'da yüzde 6 orarunda düşme kaydettiği, 1987'nin ilk on ayında da düşüşün yüzde 10 düzeyine ulaştığı belirtiliyor. Raporda, ad verilmeden bazı Batı ülkelerinin "terörün kendi topraklanna sıçramasının önüue geçmek için bazı terörist örgütlere bannak sağladığı" resmen açıklanıyor ve teröristlerle "de lomatik kuryeleri ile nakledfliyor", teröristler, "parcalar halinde içeri sokulan silahlan yine el.çilik binalannda bir arayn getiriyor." Raporda, adı verilmeden Ankara'daki Libya Halk Bürosu Sekreteri Abdülmalik, "Amerika'da Kaddafi aleyhtan Libyalılara karşı suikast girişimlerine katılmakla" suçlanıyor; "Kaddafî'nin hfllâ terorizmi bir dış politika aracı olarak kullanma egiliminde olduğu" iddia ediliyor. Raporun Suriye ile ilgili bölümünde, bu ülkenin 198386 yıllan arasında "birçok terorizm olayına kanşüğı" ileri sürülüyor ve Şam'ın Abu Nidal örgütünü Ürdün'e yönelik emellerinde kulABU NİDAL Raporda, Ne iandığı iddia ediliyor. Raporda ve Şalom baskımnı Abu Nidal' ayrıca, Suriye topraklarında fain (üstte) gerçekleştirdiği öne aliyet gösterdiği dönemde Abu sürülüyor. Nidal örgütünun Neve Şalom baskımnı gerçekleştirdiği öne stifacto" yapıldığı ileri sürülen anrülürken, "eylemin Suriye'de laşmalarla bu ülkelerin menfaatlerine halel gelmemesinin sağlan planlanıp sorumlulannHi Suriye topraklarında egiüldigi"ne işaret dığı kaydediliyor. ediliyor. 21 sayfalık raporda, müttefik "askeri örgütleri ve istihbarat Bu arada AA'nın haberine göajansiannın" bu konuda "taktik, re, Abu Nidal'in Yunanistan hüistibbarat ve fıkir" değiş tokuşu kümetine, Türkiye'ye karşı oryaptıgı belirtüerek, bundan "ber tak eylem teklif ettiği, ancak bukesin faydalandıgı" vurgulanı nun reddedildiği öğrenildi. Yuyor. Raporda, ABD'nin, arala nanistan'da yayımlanan nnda Türkiye'nin de bulunduğu "Pondiki" dergisi ABD'nin Yuöğrenilen 40 üikeye "kon«r nanistan'a verdiği protesto noterorizm" yardımı yaptığı kayde tasının tam metnini açıkladı. dildikten sonra, ABD'nin "taraf ABD notasında Abu Nidal örgülat etküi olamadıgj, işbirtigi sağ tünün Yunanistan'daki faaJiyetlaoamadığı ya da şartlaruı bir or leri hakkında bilgi verilirken, örtak harekâtın koordine edilme gütün geçen yıl ekim ayında Yusine elvermedigi" durumlarda nanistan ile yaptığı müzakerelertek yanlı olarak inisiyatif aldığı de Türkiye'ye karşı ortak eylem açıklanıyor. önerisinin Atina tarafmdan redRapora göre, saldın ve suikast dedildiği, ancak parasal yardıaraçlan ise, "bazı elçiiDüerin dip mın kabul edildiği belirtiliyor. iBD Dışişleri'nin terorizm raporunda yer alan iddia Yeşiüer İzmit'e yürüyor tstanbul Haber Servisi Kocaeli gazetesinin başlattığı "Çevre Kirliliğini Protesto" kampanyasma destek olmak amacıyla, Yeşil Dayanışma Grubu ve kurulmakta olan Radikal Parti'den bazı üyeler tzmit'e yürüyecekler. Yeşil Dayanışma Grubu dün yaptığı bir basın toplantısında, "Kokunun dayanılmaz boyutlara ulaştığı, yeşilin sarardığı, sudaki canlıların ölüme terk edildiği Izmit Körfezi'nin yok oluşuna seyirci kalmamak için Marmara'yı Izmitlilerle paylaşan Istanbullu Yeşil Dayanışmacılar olarak biz de oradayız" denildi. Yarın tzmit'e gidecek olan Yeşil BİZANS KAVGASI Yunanistan 'da Ortodoks Kiüsesi'ne ait maUartn 1987mart ayı içinde Papandreu hükümeti tarafmdan kamulaştıDayanışmacılar bugiin Spon ntmak istenmesi ' 'külst kavgası' 'nın başlangıcı oldu. Ortodoks papazlar çeşitti gösteriUriyle hükümeti ktnadılar. ve Sergi Sarayı'nın önünden saat 12.00'de, Radikal Parti üyeleri ise, Kartal E5 karayolundan saat 10.00'da yola çıkacaklar. Yunan Ortodoks Kilisesi Yönetim Kurulu Kutsal Sinod, kilise servetini yönetmekle görevli ve çoğu hükümet tarafmdan atanan komisyonun 7 üyesini ikişer yıl dini ibadetten yasaklayarak aforoz etti. STELYO BERBERAKİS ATtNA Yunanistan kilisesi ile Sosyalist Pasok hükümeti arasındaki aniaşmazlıklar yeniden canlandı. Kilisenin yönetim kurulu Kutsal Sinod, önceki gün aldığı yeni bir karar ile kilise servetini yöneten ve çoğunluğu hüfcumet tarafmdan tayin edilen komisyonun (OPEP) yedi üyesini ikişer yıl dini ibadetlerden men ederek bir tür 'aforoz' uyguladı. Kutsal Sinod'un aldığı bu karara, hükümet şiddetli tepki gösterdi. Yunanistan Başbakanı AtiııaVla aforoz Andreas Papandreu, dün için planlanan kilise Başkanı Başpiskopos Serafim ile görüşmesini iptal etti. Hükümet sözcülüğünden yapılan açıklamada kilise ile hükümet arasında ilan edilen karşılıklı tahriklerden kaçınma anlaşmasının, kilise tarafmdan ihlal edildiği belirtildi. Kilise ile hükümet arasındaki anlaşmazlıklara çözüm bulunması amacıyla yapılmasına karar verilen PapandreuSerafim görüşmesinin ne zamana ertelendiği konusunda ise hiçbir bilgi verilmedi. Bu arada dunya Ortodoks kiliselerinin mhani lideri, tstanbul Fener Patriği Dimitrios'un 13 kasımda Atina'ya yapacağı resmi ziyaret öncesinde kaydedilen bu gelişmeler, siyasi çevrelerde tedirginlik yaratıyor. Sosyalist Pasok hükümetinin, kiliseye ait arazilerin işlenmeleri üzere kamuya açılmasını öngören yasası, kilise yönetimi tarafından kabul edilmiyor. Yasayı çıkaran eğitim ve din işlerinden sorumlu bakan Andonis Tritsis'e kilise 'Persona non grada' yani 'istenmeyen adam' gözüyle bakıyor. Ancak son gelişmeler, ne kilisenin ne de hukümetin bu konuda geri adım atmak istemediğini gösteriyor. Bu gelişmeler çerçevesinde kaydedilen tek önemli olay, Papandreu ile Serafim'in bundan Yunanistan'da hükümetkilise kavgası yine alevlendi 84 Süryuni daha iltica etti FRANKFURT (AA) Türkiye'den Federal Almanya'ya giden 84 Suryani'nin daha, dün sığınma talebinde bulunduğu bildiriliyor. Edinilen bilgiye göre, tstanbul Frankfurt seferini yapan THY uçağıyla dün Frankfurt'a gelen Suryaniler, sığınma talebinde bulunmalan üzerine, yaklaşık 5 saat havalimamnda uygun bir yere çekilen THY uçağt içinde bekletildiler. THY yetkilileri, F.Almanya'dan sığınma talebinde bulunan Süryanilerin, daha sonra 5 'er kişilik gruplar halinde uçaktan almarak, polis gözetiminde transit salonuna getirildiklerini bildırdiler. bir ay önce görüşmüş olmalan. Bu görüşmeden sonra kilise ile hükumetin 'moratoryum'u andıran bir anlaşma kaydettiği izlenimleri doğmuştu. Ancak kilise yönetiminin önceki gün aldığı bu karardan sonra, taraflann oldukları yerde bulunduklarını gösterdi. Kilisenin tehditleri geçerliliğini koruyor. Bunların arasında Yunan kilisesinin otosefallığını kaldırıp, Istanbul Fener Patrikhanesi'ne yeniden dönüşü yer alıyor. Bu arada Yunanistan1 ın "en zengin müessesesi" olarak bilinen kilisenin nakit serveti Yunan milli bankasında bulunuyor. Kilise, bu bankadaki yaklaşık 2 milyar drahmi değerindeki nakit parayı çekmek ve Özel bankalara yatırmak gibi tehditlerde de bulunmuştu. Fransız rehber Caraminot: Türkiye'den, yargıyatMş diye kaçtun SABETAY VAROL PARtS Diyarbakır DGM'sinde "milli duyguları zayıflatmak" maddesinden yargılanan Fransız rehber Michel Caraminot Türkiye'yi terk etme nedeninin sadece yargının yavaşhğı olduğunu iddia ederek, "tlç buçuk aya yalun bir siire hapis yattım. 5 ekimde serbest bırakıldıktan sonra duruşmam 3 kasıma frtetenmişti. Gerek avukatım Turgut Kazan gerekse Fransız Büyükelçiliği, belirtilen tarihte davanın görüJebileceği konusunda bana hiç iimit vermediler. Yargüanmalan sıiren kişUerin iki iiç yıl beklediklerini görünce umutsuzluğa kapddım. 3 kasımda karar verilecegini bilsem kesiniikle beklerdim" şeklinde konuştu. Türkiye'yi, yöntemini açıklamaktan kaçındiğı bir şekilde terk ederek geçen perşembej gunü Fransa'ya gelen Caraminot, Türkiye'de yargılanmaktan kaçmadığını tekrarlayarak, "Diyarbakır DGM'nin davayı bir kerede sonuçlandıracağından emin olsam Tiirkiye'ye dönerim" dedi. Türkiye dönüşü ailesinin yanında birkaç gün geçirdikten sonra Paris'e gelen Michel Caraminot, 'Tiirk rehber önce gayet aormal davramyor ve profesyonei bir rehber gibi hareket ediyordu. Aocak son gunlerde tutumu değişti ve gerginlik yaratmaya başladı. Polisçe götürüldiikten sonra savcının karşısına çıkanlmadan tutuklandım. Bazı kisDer adeta Gdneydogu Anadolu bölgesinde turizmi baltalamak amacıyla bu işi provoke etti gibi bir izlenime sahibim" dedi. Bîlgisayarın adı var, projesi yok ÜLKER GÖKTÜRK Türkiye'de beş yıl içinde 48 bin ilkokul ile yaklaşık 3 bin lisede bilgisayar destekli eğitime geçileceği, bu amaçla 1 milyon bilgisayann okullara yerleştirileceği yolunda açıklamalar yapılırken bu konudaki projenin henüz hazırlanmadığı ve hazırlık aşamasında bile olmadığı öğrenildi. Bilgisayar üreticisi firmalar, üniversiteler ve eğitimciler bilgisayar destekli eğitim projesinin yeterince açıklığa kavuşturulmadığını ve projeden bir şey anlamadıklarını savunurken, Devlet Bakanhğı'ndan konuyla ilgili bir yetkili, 'olmayan bir projeyi tabü anlayamadar" diyerek şöyle konuştu: "Henüz yapılmış bir şey yok. Şu anda amaçlanan, böyle bir proje >apma>a ımetimiz olduğunu tüm dunyaya duyurmak. Bu konuda firmalar, çalışmalarını yapabilsinler diye biz Istanbul1 da bir konferans diizenledik ve Esin AtıVın konferansı Kültür Servisi Doğu ve tslam Sanatı uzmanı Dr. Esin Atıl Amerika'da üçüncusü açılan muhteşem Stileyman Çağı sergisiyle ilgili olarak dün slayd gösterisi de yapılan bir konferans verdi. Dr. Esin Atıl bu yılın başında Wash'mgton'da daha sonra da Chicago ve New York kentlerinde açılan sergi hakkında ayrıntılı bilgiler verdi ve bu sergileri nasıl hazırladığmı renkli bir dille anlattı. Dr. Esin Atıl'ın konferansı ardından düzenlenen kokteylde Kültür ve Turizm Bakanı Mesut Yılmaz da hazır bulundu. Başbakan özal'ın açıkladığı 'okullara 1 milyon bilgisayar projesi'nin gerçekte mevcut olmadığı, fırmalarla yapılan toplantı ve çalışmaların böyle bir projeyi hazırlamaya yönelik olduğu bildiriliyor. Bir bakanlık yetkilisi, bilgisayar projesinde açıklığa kavuşturulması gereken noktalara ilişkin sorular üzerine, "Henüz yapılmış bir proje yok. Şu anda amaçlanan, böyle bir proje yapmaya niyetimiz olduğunu dünyaya duyurmak." dedi. bn işi yapmak isteyenler buyursun gdsin dedik. Firmalardan biri yazılımcı, biri donanımcı, biri ithalatçı, biri de uretici ise amaç, bunların birbirleriyle temasa başlaraalannı sağlamak. Yani ilerde gerçekleştirilecek proje için hazuiık yapabilmeleri. Yoksa ortada bir proje yok." Başbakan Turgut Özal ise tstanbul'da düzenlenen konferansta video konferans aracıhğıyla bir açış konuşması yapmış, 650 milyar liralık bir projeyle beş yılda okullara 1 milyon adet bilgisayar verleştirileceğini açıklamıştı. Proje belli olraadan bu sayıların nasıl ortayaçıktığım sorduğumuzda devlet bakanlığında konuyla ilgilenen yetkiliden şu yanıtı aldık: "Biz hazırladığımız dokümanda, kaç sene zarfında, kaç okulda gibi sayılar vermedik. Bunlan Sayın Başbakanımız söyledi. Biz de bunlan bize verilmiş bir talimat olarak aldık. Ama her şey proje hazırlanınca ortaya çıkacak. Projenin maliyeti için verilen 650 milyar lira da kaba bir tabmin. Biz şu anda yapılması düşüniilen işleri tarif eden bir doküman hazırladık, hatta bu dokümanı bile yayımlarken tereddiit ettik. Sonra, böyle dediler, böyle yaptılsr denmesin diye. Devlet Bakanımız Tınaz Titiz, bir iki arkadaşıyla fikir çalışması içinde. Daha projenin nasd yapılacağına dair esaslar tartışılıyor. Bilgisayar destekli eğitim için hazırlanan tek yanlı dokümanda ise şu bilgiler yer alıyor: "Tiırk hükümeti, gelecek bir kaç yıl zarfında, ilk ve ortaokullan ve kolejieri kapsayan temel ögretim düzeyinde bilgisayar destekli eğitim uygulamasını başlatarak, öğrenmeyi öğretme metoduyla, ocnıir boyu öğrenim denilen öğrenim kavramını Turk eğitim sjstemine yerleştirmeyi amaçlamaktadır. Hiikümetin karşısında çok sayıda firma bulunduğu için gerek firmalarla hükümet arasında, ge rek firmalann kendi aralannda koordinasyon sorunları doğmaması için projenin az sayıda konsorsiyumlar kanalıyla yürütiilmesi öngorülmüştür. Her konsorsiyum; donanım, yazılım veya kurs materyali ve sistem yönetimi fonksiyonlannı iistlenecek firma ya da firmalann bir lider firma tarafmdan toplanmalan ve lider tarafmdan temsil edilmelerinden oluşacaktır. Birinci safhada pilot uygulama yapılacak, bu, esas uygulama hacminin yüzde 20'si olacaktır. Bu safhada belli şartlan yerine getiren firma gruplanndan pilot uygulamanın gereklerini yapmaları istenecektir. lkinci safha esas uygulama safhası olup, birinci safhada olumlu not almış olanlann katılabileceği bir ihale yapılacaktır. lkinci safhaya geçiş için pilot uygulama dışında kalan yerlerde gerekli asgari eğitim şartlarının sağlanması gerekir." LİNO VENTURA Sicilya'da başlayan yolculuk ÖSytlsürdü. Lino Ventura öldtt SABETAY VAROL PARIS Fransız sinemasının buyük isimlerinden oyuncu Lino Ventura, önceki gece Paris yakınlanndaki SaintCloud'daki evinde oldu. 68 yaşındaki sanatçının bir kalp krizi sonucu hayata veda ettiği açıklandı. Asıl adı Lino Borrini olan Ventura, Jean Gabin'ın ölumünden sonra Fransız sinemasının "sert tabiatlı, ama gerçekte iyi yürekli" tiplerini canlandıran son temsilcilerinden biri kabul ediliyordu. Sicilya'da doğan ve ltalyan bir göçroenin oğlu olarak küçük yaşta Fransa'ya gelen Ventura, son filrainde Mafya'nın kurşunlarına hedef olan bir jandarma generali rolu oynamışlı. 1954 yılında ın yan bir "C«lch" güreşçisi iken sinemaya geçen Ventura otuz üç yıllık sinema yaşamuıda 70'ten fazla fılmde oynadı. Gangster, sivil polis, kavgacı genç, serseri kabadayı, Mafya babası rolleriyle şöhrete kavuşan Lino Ventura, 60'ü yülann "popüJer" Fransu fıunlerinin vazgeçilmez adamı olmuştu. Çogunlugu izbe dekorlarda çekilen, argonun ve kabadayı ağızlannın bolca kullanıldığı bu fılmler piyasaya çıktıkları devirde büyuk gise başarısı sağlamıştı. Hemşire, kanıyla hayat kurtardı TRABZON (AA) Trabzon SSK Hastanesi hemşirelerinden Oya Malkoçoğlu, 1,5 yaşındaki Hüseyin Yılmaz'a ameliyat sırasmda kan vererek, hayatının kurtulmasım sağladı. 2 çocuk annesi 9 yıllık hemşire, olayı şöyle anlattı: "Sürmene'nin Armutlu köyündeki evlerinin merdivenindĞn düşerek hastanemize getirilen Hüseyin Yılmaz'a, beyin kanaması teşhisi konuldu ve ameliyata alındı. Ameliyat sırasmda doktor, kan gerektiğini, aksi takdirde çocuğun kurtulmasmın mucize olacağını söyledi. Kan grubum tutuyordu. Hemen kan vererek küçük Hüseyin'in hayata dönmesini sağladım. Bu da beni çok mutlu etti." THY'de huzursuzluk sürüyor THY çalışanları uygulamayı eleştirirken, yönetimi "adam kayınnak" ve adaletsizlikle suçladılar. Alt yönetim kadrolanndaki yöneticilerin bazılan da THY'nin üç ayn şirkete aynlmasımn yarar yerine zarar getirdiğini öne sürüyorlar. THY'nin "Airbus" projesbden 350 milyon dolar borca girdiğini kaydeden ilgililer, şirketin üçe aynlması ile gelirlerin "HAVAŞ" ve "Boğaziçi Havayollan" kasasma girdiğini, borç ödemeleri taahhüdünün de THY'de kaldığını belirttiler. Halen, borç öder durumda olan THY'nin, önümüzdeki gunlerde bu nedenle mali sıkıntılar içerisine düşeceğini ve borçlannı ödeyemez duruma geleceğini belirten THY ilgilileri, yan şirketlerin THY'nin kâr getiren bölümlerini bünyelerine katmak istediklerini de öne sürdüler. Bu arada adının açıklanmasını istemeyen bir THY üst yöneticisi, Boğaziçi Havayollan'nın "kargo" ve tDRİS AKYÜZ Gelişen özel havayolu şirketlerine kalifiye elemanlannı kaptırmamak amacıyla teknik personeline bir süre önce "tek taraflı" zam yapan THY'de, istilcrar beklenirken, huzursuzluk daha da geniş bovutlara ulaştı. Bu arada idari kesimden istifalar başladı. Ote yandan THY'nin parçalanarak Uç ayn şirkete aynlması hizmetlerin aksamasına ve verimliliğin düşüşüne neden oluyor. THY işvereni tarafmdan, toplu sözleşme ikinci yıl zammı öncesi yapılan Ucret ayarlamaları, personel arasında " h o ş " karşılanmadı. Yapılan ek zammın, daha çok teknik ve uçucu ekip sınıfına yansıması, diğer kesimlerde çalışanları hoşnut etmedi. Bu kesimlere yüzde 200'e varan zammın yanında idari hizmetlerde çalışanlara sadece yüzde 25 orarunda artış sağlanması bazı istifalar a da neden oldu. Bu durumda şikâyetçi olan bazı "charter" taşımacılığı, HAVAŞ'ın da "apron" ve "yer hizmeüeri" işlevlerini THY'nin elinden aldığını, "bilet sabş" ve "trafik" hizmetlerini de bünyelerine katma çahşmalan içerisinde olduklannı söyledi. Aynı yönetici "Bu gidişle THY'nin elinde sadece uçaklar kalacak ve pilotiar dolmuş şoförleri gibi kontak açıp kontak kapatacaklar" dedi. Bir başka görüşe göre de Başbakanhk Yüksek Koordinasyon Kurulu'nun uyguladığı "kâr eden kamu kurulusbn"nın satılması politikası doğrultusunda HAVAŞ ve Boğaziçi Hava Yolları'nın, THY'nin kâr getiren bölümlerini bünyelerinde toplayıp bu şekilde satılmalannın sağlanması şeklinde yürüyecek. Ağırhk kazanan bu görüş THY üst yönetimi tarafmdan olumlu karşılanmıyor. Bu nedenle HAVAŞ'ın satılmasından vazgeçildiği belirtiliyor. Banker Bako yurgılandı Pekin kongresinde reform kavgası Dış Haberier Servisi 46 milyon üyeli Çin Komünist Partisi'nin 13. Kongresi yann Pekin'de başlıyor. Bu kongrede Deng Siao Ping önderliğindeki "reformcular" ile eski kuşaktan "Maocu muhafazakâriann" partideki kilit noktalan ele geçirmek için çekişeceği belirtiliyor. Newsweek dergisinde yer alan habere göre reformcular halen parti içinde önemli bir ağırlığa sahip olmalanna rağmen, reformlara karşı çıkan muhafazakârlar da tamamen tasfiye edilmiş değil ve bazı noktalarda güçlerini koruyorlar. Reformcular son yıllarda piyasa ekonomisi denemeleri ile tarımda ve küçük işletmelerde "özelleştirme" konusunda önemli adımlar attılar. Ancak son dönemde ortaya çıkan "enflasyon, fiyal yiiksdmesi ve karaborsa" gibi Çin için "yeni olguiar" muhalefetin tepkisini arttırdı. Buna öğrenci gösterileri ve Tibet'teki ayaklanma da Çin Komünist Partisi'nin 13. Kongresi'nde reformcularla, Maocu muhafazakârlar kilit noktalan ele geçirmek için büyük bir mücadele içinde. Reformcu Zao Ziyang'm parti genel sekreterliğine getirilmesi bekleniyor. eklenince reformcular "daha dengeii ve yavaş" bir reform çizgisi izlemeye yöneldi. Son zamanlarda başlatılan "sosyalist ideolojiye ağırlık verelim"kampanyalan bunun bir sonucu ve Zao Ziyang'm daha önce Sihuan'da parti sorumlusuyken yaptığı bir uygulamanın devamı olarak değerlendiriliyor. Zao, o dönemde bir yandan köylüleri tanmda özel üretime teşvik etmiş, öte yandan muhafazakâr kanadın eleştirilerine hedef olmamak için her yana Maocu sloganlar astırmıştı. 83 yaşındaki Deng'in bu rakmayacağı öne sürülüyor. Çin'de uygulanmak istenen ekonomik reform politikasının uzun vadeli ve oldukça zor bir süreçten gececeği belirtiliyor. Çin'de yayımlanan Halkııı Günliiğii gazetesinde yer alan bir haberde 1987 yılının ilk altı ayınDengSiao (83) Zao Ziyan (69) da bazı devlet fabrikası yetkiliReform lideri. 'genç' reformcu. lerinin daha yüksek fiyatlarla kara borsaya hanımadde satarak 90 milyon dolarlık haksız kazanç kongrede 69 yaşındaki Zao Zi elde ettikleri öne sürülüyor. Gıyang'ı parti genel sekreterliğine da maddeleri fiyatlarının denegetirerek, reform çizgisini garantimsiz yükselmesi de halkın hoştiye almak istediği belirtiliyor. 82 nutsuzluğuna neden oluyor. Son yaşındaki ekonomist Chen Yun 6 ayda Çin'in 29 büyük kentinile 85 yaşındaki Peng Zhen re de sebze fıyatlannın yüzde 17.8, forma karşı çıkan eski kuşak diğer gıda maddelerinin de yüzMaocuların önde gelen isimleri de 14 yükseldiği belirtiliyor. arasında. Chen, Deng'den boşaMuhafazakâr kanadın "kapilacak Danışma Konıisyonu Baştalizme döniiş" olarak eleştirdiği v kanlığına Peng de Disiplin Ko ekonomik reformların yo laçtığı mitesi Başkanlığına aday göste diğer bir sonuç da özellikle kırriliyor. Deng'in ise bu aşamada sal alanlarda, serbest piyasa uy"Askeri fşler Komisyonu gulaması sonucu bazı köylülerin Başkanlığı" gibi ordu ile hükü "hızla zenginleşmesi" ve "sosmet ve parti arasındaki dengeyi yal eşitsizlik" göruntülerinin gisağlayan hassas bir koltuğu bı derek artnıası. Ventura'nın öluraü üzerine bir açıklama yapan Fransu Kültür Bakanı François Leotard, "Lino Ventura da Jean Gabin gibi güçlü kuvvetli yapıya sahip bir oyuncuydu. Bu yapıdaki o\uncular her zaman için populer bir statii elde ettUer" dedi. Ventura Fransız sinemasının Henri Fooda'sı olarak da görüluyordu. Reagan'a darbe: Bork seçümedi WASHINGTON (AA) ABD Senatosu, Başkanı Ronald Reagan'a bir darbe daha vurarak, Reagan'ın Yüksek Mahkeme'ye aday gösterdiği Robert Bork'un üyeliğini reddetti. Aşırı tutucu olduğu gerekçesiyle adaylığı Amerika'daki liberal çevrelerin tepkisine yol açan Bork'un yüksem mahkeme üyeliği, senatonun dün yaptığı oylanıada 42'ye karşı 58 oyla reddedildi. Liberal çevreler, kürtaj, kişisel ozgurlukler, kadın ve azınlıkların haklan gibi önemli sosyal konuiardaki tutucu fikirlerinden dolayı Bork'un Yüksek Mahkeme'ye girmesinin, "mahkemenin sağa yonelmesine" yol açacağı gerekçesiyle, Bork'a karşı kampanya açmışlardı. tstanbul Haber Servisi Kamuoyunda Banker Bako diye bilinen Baki Cengiz Aygün ve Yusuf Mavituna'nın Halk Bankası'nın Kurtuluş şubesinden sahte evrakla 1.5 milyar lira kredi kullanmak suçundan yargılanmalarma dün başlandı, tstanbul 2. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki dünkü duruşmada sorgusu yapılan Baki Cengiz Aygün, suçlamaları reddetti. BESA pazarlama şirketinin damşmanı olmaktan başka olayla ilgisi oimadığını öne sürerek, "Ben bankadan kredi çekmiş, ya da kullanmış değilim." dedi. "Kâgıt sıkıntısı kalmayacak" tstanbul Haber Servisi Kültür ve Turizm Bakanı Mesut Yılmaz, çok ktsa süre içinde kültürel yayımların kâğıt ihtiyacı için beklentileri aşan kolaylıklar getirileceğini söyledi. Yılmaz dün Atatürk Kültür Merkezi'nde surmekte olan 1. Milli Kitap Fuarı'nı gezdi. Yayınevlerinin temsilcilerinden bilgi alan Yılmaz, bu kolaylıkların geçici değil kalıcı bir çozüm olacağını ve çok yakında ayrıntıları ile açıkianacağmı bildırdı.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle