10 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
5 OCAK 1987 • • • • HABERLERİN DEVAMI CUMHURÎYET/13 Güney Komşumuz Suriya. (Baftara/ı 1. sayfada) halkının beynini sürekli olarak yıkıyor. Başkan Esad, öyle anlaşılıyor ki, kendi halkını savaşa hazırlıyor. Uyanık olmalıyız. Savaş değil, banş istiyoruz. Ama savaş olursa da kazantrtz." Dışişleri Bakanı Şimon Peres, kendinden çok emin bir havada, tok sesle, tane tane konuşuyordu. Belti ki politika açıklamalanna kültürel bir boyut kazandırmaktan da hoşlanıyordu. Sorularımızı yan/tlarken birkaç kez "Harp ve Sulh'ien, "Anna Karenina"öan aktarmalar yaptı; Tolstoy hayranıydı. Şimon Peres'e göre, Suriye'de Hafız Esad 16 yıllık ikttdarının en güç dönemini yaşıyordu. israil Dışişleri Bakanı, bu ülkeyi, İran ve Libya ile birlikte terörü. "resmen" destekleyen ülkeler arasında saydı; bu arada Suriye iie "savaş istemedikleri"n\ de sözlerine ekledi, İsrail Dışişleri Bakanlığı'ndan üst düzeyde bir yetkili, Israil'in "kuzeyinde", Türkiye'nin ise "güneyinde", "ne Şii ne de komünist bir ülke olmaltdır" dedi. Aynı yetkili, lafı bir ara punduna getirip, Türkiye'nin Suriye'ye karşı "yumuşak tutumu"na akıl erdiremediklerini de söyledi. israil'in, TürkSuriye ilişkilerini nasıl görmek istediği bir bakıma bu cümfede düğümleniyordu. Bölgede Arapisrail çatışmasına ilişkin olarak Amerikanisrail kaynaklı çözüm planlarının önündeki en büyük engel olarak görülen Suriye'nin Türkîye ile ifişkilerinin kötüleşmesi kuşkusuz İsrail'in işine gelirdi... * Buna karşılık Suriye, arkasma Sovyet desteğini aiarak hızla ve yoğun biçimde silahlanmaktadır. Çünkü Şam yönetimine göre, İsrail ile "stratejik denkük dmadıkça" Ortadoğu'da Araplar lehine bir çözüm olanaksızdır. Bölgede "anahtar ülke" özelliğine sahip olabilmek için Şam, öteden beri Lübnan'ı ve Filistin direnme hareketini de denetimi altında tutma politikası izlemektedir. Suriye rejimi sürekli olarak bir tırmanma, bir gerilim politikası sürdürmekte, fakat uçurumun tam kenarında da genellikle durabilmektedir; bu politikada pek o kadar başansız olduğu söylenemez. Bu çerçevede Başkan Hafız Esad uluslararası politika sahnesinin usta satranç oyuncuları arasında sayılmaktadır. • Güney komşumuzun bütün bu özellikleri İsrail 'i rahatsız etmektedir. Suriye'nin de İsrail'i rahatsız etmesi çok doğaldır; çünkü bu Emeklîye 'patrorf olnıa kavgası lunda bir çalışma vardır. Ama bu bugiin ya da yann olabilecek bir iş değil, belirii bir inceleme ve araştırma sonrasında gündeme gelebilecek bir olay. Bildjğiniz gibi memur ve işçi emeklilerinin primleri ve prim ödeme süreleri farklıdır. Aynca ödenen aylıklar da farklıdır. Benim görüşiime göre işçi ve memur emeklilerinin konumlannın birbirlerine yaklaştınlması ve verilen hizmetlerin birbirlerine yakınlaştınlması temel meseledir. Memur emeklisi hangi haklardan istifade ediyorsa, işçi emekiileri ile BağKur emeklilerinin de aynı naklardan yararlanmalan gerekiyor. Ancak Emekli Sandığı'mn diğer sosyal güvenlik kuruluşlan ile aynı çatı altında birleştirilmesi lüzurosuzdur. Her şeyden once Emekli Sandığı'nın kuruluşu ve işleyişi farklıdır. Ayn ayn olarak çalışmaları daha saglıklı olur." SOSVAL GÜVENLÎK KURULUŞLARI NE DİYOR? tki bakanlığın ihtilafa düşmesine neden olan Emekli Sandığı'ndan bir üst düzey yetkili, sosyal güvenlik kumluşlanmn aynı çatı altında toplanmasının birçok mahsurlarının olacağı göruşünü savundu. Yetkili, birleştirmenin "tevatürde kalması" gereken bir konu olduğunu kaydederek, "Bu bir temenni gibime geiiyor. Birbirinden tamamen farkıi olan bu kuruluşların birleştirilmesi olamaz. Bu. elma ile armudun toplanması gibi bir şey olur" dedi. Aynı yetkili sosya) güvenlik kuruluşlarının aynı çatı altında toplanması görüşünün 1963'ten beri gündemde bulunduğunu da bildirerek, "Sonuç olarak bu bir hükümet politikasıdır. O nedenle böyle bir olay koaosunda bizün dösunceleriıniz ikind planda kalır" dedi. SSK Genel Müdürü Fikret Yağmur da birleştirme konusunun bir hükümet meselesi olduğunu bildirerek, "Bunu Başbakanlık ve bakanlık belirier. O nedenle bizim bu konuda söylenebilecek sözümüz yoktur" diye konuştu. BağKur Genel Müdürü İsmet Atilla ise, Emekli Sandığı'mn bir sosyal güvenlik kuruluşu olduğu göruşünden hareketle, Çalışma ve Sosyal Güvenlik BakanlığVna bağlanması görüşünü doğru bulduğunu söyledi. Atilla, birleştirme konusunda iki farklı yöntemin olduğunu belirterek konu ile ilgili olarak $u bilgileri verdi: "Her şeyden önce bu üç kunıluş birleştirilerek tek bir genel müdürlıik haline mi getirilecek, yoksa yalnızca Emekli Sandığı Çalışma Bakanlığı'na bağlanarak sorun çözüme mi kavuştunılacak? Bizim bildiğimiz, bakanlıkta Emekli Sandığı'nın Çalışma Bakanlığı'na bağlanması yolunda bazı çalışmalar var. Sonuç olarak bizim söykyeceklerimiz pek bir sey ifade etmez, bu konu bir hükümet politikasıdır. Sayın Başbakan 'hepsi bir bakanlığa bağlı olsun' derse konu çözüme kavuşmuş olur." Ozal: Bizde namaz daha (Baştarafı 1. Sayfada) yasağırun kalkmasına ve Doğramacı'mn istifa etmesine ilişkin bir pankart bulunduğu da görüldü. VALİLİKTE BRtFtNG Özal, Çukurova gezisinin dünkü bölümüne Adana Valiliği tarafından verilen brifınge katılarak başladı. MehterMarşı eşliğinde vilayete gelen Özal ve beraberindekiler, Vali Erdoğan Şahinoğlu tarafından karşılandılar. Brifıngte sulama ve ikinci ürün konusuna ilişkin bilgilere önem veren Özal, bir ara ne kadar arazide iki ekim yapıldığını sordu. Sulanan arazilerin yansına yakın bir bölümünde ikinci ürün yetiştirildiğini öğrenen Özal, "Yansı boş mu kalıyor? Hızlı çalışırlarsa iddiaya girerim buğdaydan sonra pamuk da ekilebilir" diye konuştu. FakFukFon çalışmalan hakkında Vali Şahinoğlu'na çeşitli sorular yönelten Özal, ünlü bir Çin atasözünde, "Balık yardınu yapacağına, balık tutmasını da öğret" dendiğini anımsatarak, "Insanlanmızı üretici hale getirmek lazım. Topiumu, devamlı isteyenler haline dönüştümıemeli. Ben zaten beceri kurslannı bu açıdan değerlendiriyorum" görüşünü savundu. ANAP'A KATILIMLAR Brifingten sonra Sürmeli Oteli'nde partisine katılımlarla ilgili olarak düzenlenen törene katılan Başbakan'ı, MDP'den ANAP'a geçen Adana Milletvekili Yılmaz Hocaoğlu, "Dünyada itibann, Türkiye'de istikrann, ANAP'ın güçlü lideri milliyetçi Başbakan Özal", Semra Özal'ı da, "Anavatanlılann hamiyetli annesi Semra Özal hanımefeodl" biçiminde tanıttı. Hocaoğlu, bölücü değil birleştirici, kindar değil dindar, ayyıldızlı bayrak yerine kızıl bayrağı istemedikleri ve minarelerinden ezan sesinin eksik olmamasım istedikleri için anavatana geldiklerini söyledi. Özal, bir grup yurttaşın ANAP'a katıldığı törende yaptığı konuşmada, Türk milletinin biri askerlik, diğerinin çiftçilik olmak üzere iki şeyi çok iyi bildiğini söyledi ve "Maalesef sanayi devrine yetişememişiz. Cumhuriyet kumkluktan sonra biraz da tüccar sanayici olmayı öğrenmemiz lazımdı. Zannediyorum cumhuriyetin en önemli vasfı da buydu" biçiminde konuştu. Türk milletinin örfüne, âdetine bağlı olduğunu uzun uzun anlatan Başbakan, daha sonra Islam ülkelerinde namazın gevsek kıündığına dikkat çekerek, "Bizde namaz daha sıkı, daha disiplinü kılınıyor. Demek ki biz disiplinii bir milletiz" dedi. Avnıpa, daha sosyal adaletin 's'sini bümezken, Türkiye'de sosyal adalette mesafe kaydedildiğini anlatan Başbakan Özal, sözlerini "Bizdeki sosyal adalet, komiinistkrin iddia ertigi gibi fakirlikte eşiUik değildir. Pratikte zaten böyle olmuyor. Eski aristokrasi gitmiş, yerine parti yöneticileri gelmiştir. Onların bizimle sosyal adaletçilik konusunda yanşmaian mümkün değildir" diye sürdürdü. Fakir Fukara Fonu ile ilgili olarak kendilerinden önceki hükümet programlannın tümünde, "Memlekette fakir fukara bırakmayacağız" denildiğini anımsatan Özal, "Lafla peynir gemisi yüriimez. Bu fooda 200 milyar toplanacak, şu anda 100150 bin kişiye yardım yapüdı. Sıkıntıya düşen, işini kaybetmiş. Hatta işinde sıkıntıya düşmüş, parası ohnadığı için okuyamanuş 100150 bin kişiye yardım yapıldı. Bu sayıyı milyona çıkartacağız" şeklinde konuştu. Özal, konuşmasının bir bölumünde kendilerini kavga sahnesine çekmek isteyenler bulunduğunu söyledi, "Bunu söyleyenler kuyudadır, bunu söyleyenler kuyunun içindeyseler çirkef içindedirter. Orada söylemeye devam ederler" dedi. Özal'a bir gazeteci bunun üzerine "kimi kastettiğini" sordu, Başbakan Özal bu soruya şu karşılığı verdi: "Genelde konuştum, kimseyi özel olarak kasietmedim. Adamın birisi size hucum eder, çirkef laflar söylerse, siz de onunla aynı seviyeye iner cevap verirseniz onu kuyudan çıkartmış olursunuz. Benim soylemek istedigim geneldi. Bize hakaret edenler var. Biz onJann seviyesine inip onları kuyudan çıkarmayız." Başbakan özal, Kozan'daki konuşmasında, büyüyen ve gelişen Türkiye'yi anlatırken, "Eskiden biz dişardan kredi isterdik. Şimdi dışandan bize 'aman ihaleyi bize verin' diye teklifler geliyor" dedi. Başbakan, sözü Yunanistan'agetirerek, "Yunanistan bize denk mi? Yabu onu boşverin, benim gözüm daba yüksekte. Biz daba büyük ülkelere yetişmeye çahşıyoruz" şeklinde konuştu. Kozan'dan Kadirli'ye geçen Başbakan, burada bazı tesisleri gezdikten sonra, Adana'ya dönüşünde Sürmel; Oteli'nde onuruna verilen akşam yemeğine katıldı. Özal, bugün de Adana'mn kurtuluş yıldönümü törenlerine katılacak. Hükümet grevciyi cezalandınyor (Baştarafı 1. Sayfada) NETAŞ grevinin uzamasında PTT'nin rolü bulunduğunu beinen İnönıi, Özal hükumetinin şçileri "ezdiğini", devletin "yan ıçık ya da gizü kapakJı olarak işerenleri koruyan" bir tutum çinde bulunduğunu söyledi. SHP Genel Başkanı Erdal nönü dün saat 10.30 dolaylarınla bazı U ve ilce yöneticüeriyle birkte OtomobUlş Ümraniye Şubei'ne geldi. NETAŞ grevine katılan aJabalık bir işçi topluluğunun sevgi gösterileri ve alkışlan ile karşıJanan tnönü'ye, şube lokalinde OtomobilIş Genel Başkanı Uhan Dalkıiıç grev hakkında bilgi verdi. Dalkılıç, anayasa hukümierine karşın, "Hüküraetin işçileri koruraadığını, aksine işçilerin hükümetten korunmak zonında kaldıklarını" söyledi. Özal hükumetinin işçi sendikalanna yönelik uygulamalarını anlatarak eleştirdi. Üretim ve montajını NETAŞ'ın üstlendiği telefon santrallannın grev nede EVREN DEGER ülkenin topraklarını, Golan Tepeleri'ni ilhak etmiş olan ülke de İsrail'in ta kendisidir. Bu ANKARA Hükümetin yedurumda her iki ülkenin de kuzeyinde yer ni yılda ilk atağı olarak nitelenen alan Türkiye'nin tutumu ister istemez önem sosyal güvenlik kuruluşlannın kazanmaktadır. aynı çatı altında birleştirilmesi önerisi iki bakankğı birbirine düİsrail, petrol fiyatlarının düştüğünü, bölgeşürdü. Çalışma ve Sosyal Güvende konjonktürün değişmekte olduğunu, bu lik Bakanhğı, Emekli SandığYnın yüzden Türkiye'nin kendileriyle ilişkilerini geda bir sosyal güvenlik kuruluşu liştirme zamanının artık geldiğini, Arapların olduğundan hareketle, bu kuru"pratik insanlar" olduklan için buna fazla ses iuşun da kendi bünyesinde yer alçıkarmayacaklannı söytemektedir; Suriye'nin masını isterken, Maliye Bakanise bu arada "terörist bir devlet" olduğunun lığı böyle bir birleştirmeye gerek aJtını çizmektedir. olmadığı görüşünü savunuyor. • Bu arada ihtilafa neden olan Emekli Sandığı da sosyal güvenSuriye'ye gelince... lik kuruluşlarının ayııı çatı altınTürkiye ile ilişkileri, tarirrten gelen sorunda toplanmasının mahzurlu olaların da etkisiyte eskiden beri gerilimli ve tatcağını öne sürüyor. SSK, birleşsız bir seyir iztemiştir. Ayrıca Ankara, Şam'ın, tirmenin bir hükümet politikası Türkiye'nin bütünlüğüne ve guvenligine teholduğu göruşünden hareketle, dit oluşturan bazı Kürt ve Ermeni örgütlerini söylenecek sozlerinin bulunmaülkesinde banndırdığını ve desteklediğini bildığını belirtirken, BağKur da mektedir. Bu konuda Ankara'nın bazı istektüm sosyal güvenlik kuruluşlarılerine Sam'dan son zamanlarda olumlu nın aynı çatı altında toplanması tepkiler alınmışsa da durum henüz doyurugöTüşünu benimsiyor. cu olmaktan hayfi uzaktır. Söz konusu teröÇalışma ve Sosyal Güvenlik rist örgütlerin halen Suriye'nin denetimindeki Bakanlığı'ndan bir üst düzey yetLübnan'ın Bekaa Vadisi'nde varlıklarını sürkili, memur ve işçi emeklilerinin dürdükleri bilinmektedir. emekli aylıkları arasındaki uçuBununla birlikte iki ülke arasındaki ilişkirumun giderilmesi ve primlerinin lerde son bir, bir buçuk yıkjır bir düzelme söz dengelenmesi amacıyla Emekli konusudur. Geçen yıl mart ayında Suriye Sandığı, BağKur ve SSK gibi Başbakanı Abdülrauf ElKasım'ın Ankara zisosyal güvenlik kuruluşlarımn yaretini Başbakan özal'ın bu yıl iade etmesi aynı çatı altında birleştirilmesi bekleniyor. görüşünde olduklarını belirtti. Türk Dışişleri'nde Suriye'ye dörtük çok ihMaliye ve Gümrük Bakanı tiyatlı bir iyimserlik havası dikkati çekiyor; bir Ahmet Kurtcebc Alptemoçin ise, yetkili şöyle dedi: Emekli Sandığı'nın gerek kuru"Suriye Başbakanı'nın mart 1986'da yaptı luşu ve gerekse işlevi nedeniyle ğı zjyaretten sonra, Suriye'nin Türkiye'nin hasdiğer sosyal güvenlik kuruluşları ile aynı çatı altında birleştirilsas olduğu konularda daha itinalı hareket mesinin mümkün olmadığını etme lüzumunu hissetöği anlaşılmaktadır" söyledi. Alptemoçin, Emekli • Sandığı'nın da diğer sosyal güŞam'daki yetkililer bu konularda ne düşünvenlik kuruluşlan ile aynı çatı almektedirler? Bu sorunun karşılığını araştırtında birleştirilmesinin farklı bir mak için Cengiz Çandar dün Şam'a uçtu. çözume yöneleceğini bildirerek, Kasım ayında iki hafta boyunca İsrail'de kakonu ile ilgili olarak şu bilgileri lan ve izienimlerini yazan Cengiz, bu defa öyverdi: künün öbür yüzünü sizlere ulastırmaya "Benim. sosyal güvenlik kurtıçalısacak. luşlannın aynı çatı altında birleştirilmesi yolunda çalışmalar yaBir olayda bütün taraflan dintemeden sağpıldıgı konusunda bir bilgim lıklı bir yargıya varmak olanaksızdır. Gazeteyok. Yalnız emekli aylığı alanlarcinin ve "gazete"ri\n öncelikli görevi de bir la BağKur ve işçi emeklilerinin oiayı bütün boyutlanyla nesnel bir biçimde mumkıın olduğu kadar yakın okurlarına sunmaya çalışmasıdır. şartlardan istifade elmeleri yo Başkana kereste (Baştarafı Sporda) yapıyor" denince bir suç oluyor ve dolayısıyla o kişinin haysiyet ve şerefi kınlıyor. Bu ne biçim iş. Saunacı = hamamcı demek değil mıdir? Aslında bu muhterem kişilere verilen bu cevaplar onlzın küçümsemek için dsğil, onların futbolla hiçbir ilişkileri olmadığını belirtmek içindir. Bir büyuk holdinge rauteahhit demek, saunacıya hamamcı demek, veya kuaföre berber, restoran sahibine lokantacı demenin, haysiyet ve şeref kırıcı olduğunu ilk kez duyuyoruz. Eğer bu meslekler Latince söylenseydi, demek ki o zaman suç olmayacaktı. Kulüpten 2 >ıl uzaklaştınlmanıza neden sizce neydi? Sanıyorum az önce de söylediğim gibi bu lafları sarfetmekle buyuk suç işlemişız. Bu yuzden Fenerbahçe ligte 5. olmuş. Bize değil 2 sene hak mahrumiyeti vermek, katlimiz vacip. lyi ki bu bir spor kulubü. Işlediğimiz bu suçlar ya ceza yasasına konsaydı, o zaman halimiz nice olurdu? Üstelik bu suçlara bir de ideolojik bir kulp takarlar, üstelik ömru billah güneş yüzü göremezdik. Yine de 2 sene hak mahrumiyeti verenlere AUah razı olsun diyelim. Ölum gelmiş cihane, baş ağrısı bahane. niyle yarım kalmasına karşın Başbakan Özal tarafından geçen günlerde hizmete açıldığmı hatırlattı ve •"Olmayan santrallar açıldı" diye konuştu. Dalkılıç, PTT'nin NETAŞ'ta yüzde 49 oranında pay sahibi bulunduğuna dikkat çekerek, grevin yol açüğı kayıplann SHP'ce TBMM'ye getirilmesirü istedi. Konuşması zaman zaman grevcilerin, "Emegin onuru sermayeyi yenecek" sloganlan ile kesilen Erdal İnonü, "Üç yıldır Sayın Özal'ın iktidarı döneminde işçileri ezen, çabşanlann haklarını vermeyen bir hükümetin icraatını izliyonız" dedi. Taşçıoğlu'nu "Bugüne kadar işçilerin baklannı vermedik. Bundan sonra verecefiz" şeklindeki sözlerini hatırlatan Inönü şöyle dedi: "Gecmişte yaptıklannın yanlış olduğunu kabul ediyorlar. Ama görüyorum ki. bu hataiar, bu tutum devam ediyor." Galatasaray (Baştarafı Sporda) dekı gerilim azalmış, klikleşmeler, en azından sahada gözükmez hale gelmış Hele sezon başında pek oyunu paylaşamadıkları gözlemlenen Davvkins ve Calvın'in birbirlerine yardımcı, tamamlayıcı olduklan dün ilk defa ortaya çıktı. Fenerbahçe, Cory'nin ve Scott : un sakatlık ve hastalık nedenleri He tum hafta antrenmana çıkamamaları ve genç Ibrarıım'ın öasketbolu bırakıp okuluna dönme kararı gibi nedenlerle işlerı henüz pek yoluna koyabilmiş görünmedi. Ancak bu kadar kısa zamanda ve bu şutlarda mucıze de beklenmemeli. Fenerbahçe'nın yenilgısinde 47 şuttan 17'ani sokabılmesı, 12 faul kaçınması ve pota dibinde 12 top kaçırarak sad«ce yüzde ellı civarında başarılı olması rol oynadı. Arçelik tiryakiliği de bir başka oluyor. Kendimi bildim bileli, Arçelik'le büyüdüm. Bizim eve, Arçelik'den başkası giremezdi sanki. İki yıl evvel, evlenmeğe karar verince, bir Arçelik fırınla işe başladık. Nikah tarihi yaklaşınca da, pek tabii, bir Arçelik buzdolabı ve çamaşır makinası aldık. Kocam, geçenlerde şikayet ediyordu. Arçelik elektronik süpürge istiyormuşum da, neden başka markayı eve sokmazmışım. Pek tabii, değil mi?İnsan iyi bir şeye alışınca, tiryakisi bile oluyor. Kocamın kabul etmesi gerek. Ben bir Arçelik tiryakisiyim. Bu gidişle, sanırım kocam da yakında Arçelik tiryakisi olacak. İyi şeylere alışmak kolay oluyor. Bana ve Arçelik'lere. AİİE ÖÖSTU u5 "
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle