12 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
27 OCAK 1987 HABERLER CUMHURÎYET/7 Özal ABD yolcusu A nkara (Cumhuriyet SM. Bürosu) 1985 yıltnda Houston'da bir göz ameliyatı geçirmiş olan Başbakan Turgut özal, ameliyat sonrası normal kontrolden geçmek üzere 2 şubatta ABD'ye gidecek. özal, bu arada Washington'u da zıyaret ederek, Başkan Reagan ile bir görüşme yapacak. Görüşmenin esas konusunu TürkAmerikan ilişkileri oluşturacak. Başbakan özal'ın Washington'da bulunduğu 58 şubat tarihlerinde Kongre önderleri ve yönetimin diğer bazı üyeleriyle de görüşmesi bekleniyor. Başbakan Özal aynca, Türkiye'nin Amerikalı Dostları Derneği'nin yıllık toplantısma da katılarak iki konuşma yapacak. Huktimete soru yağımıru A NKARA (Cumhuriyet Bürosu) DSP ve DYP'li bazı milletvekilleri, TBMM Başkanlığına verdikleri soru önergeleriyle, Güneydoğu'daki olaylar, Netaş grevi, Cemakttin Hoca, Çad'daki paralı askerler, GAP Projesi ve cam enjektör gibi konularda hükümetin bilgi vermesini istediler. KÖVKENT ÖNERİSt DSP Genel Sekreteri Nuri Korkmaz, Güneydoğu'da bölucü eşkıyaya karşın ahnan önlemlerin bir sonuç vermediğini belirterek, bu bölgede kapatılan CHP'nin köykent önerisinin uygulanmasını ve koruculuk sisteminden vazgeçilmesini istedi. Korkmaz, dun TBMM'de düzenlediği basın toplantısında, son 3 yıldır Güneydoğu'da yarısı güvenlik görevlisi olmak üzere 400 vatandaşın öldürüldüğünü, bunlar içerisinde köy koruculan ile onlann yakınlannın bulunduğunu anlattı. genel kurulda tamamen ele geçireceği haberlerini de anımsatarak, bu fabrikamn DESlYAB ile olan anlaşmazlığının açıklanmasını istedi. DSP'li Sunıri Baykal, 2600 işçinin katıldıgı Netaş grevinde grev kırıcılığı yapanlar hakkında herhangi bir işlem yaptlıp yapılmadığını Başbakandan sordu. Baykal, Başbakan tarafından yazılı olarak yanıtlanması istemiyle TBMM Başkanlığı'na ver12 Eylül sonrası şiddet eylemAlmanya'daki işçilerin Turkiye' diği soru önergesinde, şu sorulan lerine karşı alınan önlemlerin sodeki işçi şirketlerinin hisse senet yöneltti: nuç vermediğini belirten Korklerini topladığı haberlerinin doğ Taraflan uzlaştınnak amamaz, bu bölgede şiddet eylemleruluk derecesini sordu. cıyla yapılan bir girisim var rinin giderek arttığını, köy koruVardal, Sanayi ve Ticaret Ba mıdır? culan ve ailelerinin hedef haline kam Cahil Aral tarafından söz Ulaştırma Bakanlığı'nca işgeldiğini kaydetti. Korkmaz, kolü olarak yanıtlanması istemiyle çilere el altından haberler salınaruculuk müessesesinin bugüne TBMM Başkanlığı'na verdiği so rak, sendika değiştirmeleri yokadar kötü işlediğini ve aileler ru önergesinde, Almanya'da ça lunda baskı yapıldığı doğru ise, arasında sürtüşmeletde kullanıllışan işçilerin katkılarıyla Tür ilgililer hakkında ne gibi işlemmaya başlandığını belirtti. kiye'de kurulan kaç işçi şirketi ler yapılmıştır? CEMALETTİN HOCA bulunduğunu sordu. Kaplan'ın Libya ile Cad arasındaki saYozgat Çimento Fabrikası'ndaki vaşta ölü askerler arasında bazı DSP'li İsa Vardal, seriat düzehisseleri mayıs ayında yapılacak ni isteyen Cemalettin Kaplan'ın Türklerin bulunduğu doğru mudur? Bunlar içinde Iş ve İşçi Bulma Kurumu aracıhğı ile gidenler var mıdır? CAM ENJEKTÖRLER DSP Zonguldak Mrlletvekili İsa Vardal bazı tedavi kurumlannda hâlâ cam enjektör kullanılmasının salgın hastalıklara neden olduğunu bildirdi. Özellikle sarılık mikrobunun bu yolla yayıldığını bildiren Vardal, bakanlığın bir defa kullanılıp atılması gereken polantik enjektörler getirtmesine rağmen bu enjektörlerin de birden fazla kullanıldığınm anlaşıldığını anlattı. DYP Hatay Milletvekili Murat Sökmenoğlu da, Devlet Bakam, Başbakan Yardımcısı Kaya Erdem tarafından cevaplandınlmasını istediği önergesinde, şu sorulara yer verdi: "GAP özel plan bürosunun kurulması niçin askıya alınmıştır? Bu konuda ne gibi tedbir düBtRDEN ÇÛKTÜ SSK Tepecik Hastanesi 'nde tedavi gören küçük Mutlu, iki ay içinde 15 kilo verdi. şünülmektedir? Sulama kanallannın yapılmasının henüz yüzde 251ik bölümünün dahi tamamlanmamış olması, Şanlıurfa Tüneli'nin tamamlandığında sulama kanallannın yetersizliği nedeniyle, projenin aksayacağı kaçınılmazdır. Böyle na yeterli değil. Murteza Elgin bir gecikmenin olmaması, Türk İzmir'de hemofili tedavisi gören 12 yaşmdaki Mutlu örneği var, AIDS olmayabilir, çiftçisinin ve ülke ekonomisinin Işıksungur, iki ay içinde 15 kilo yitirerek 20 kiloya 34 müspet cevap gelirse, dışarı sarsdmaması için ne gibi onlem düşünce, AIDS kuşkusuyla özel bakıma alındı. ya da gönderilip tahlil yaptınlır alınmıştır?" >a, ancak o zaman kesin tanı koİZMİR (Cumhuriyet Ege Bü layan da 7 aydan beri tedaviyi Siyasi partilerin üst duzey yösürdürdüklerini belirterek şunları rosu) Hemofili tedavisi gören nabilir. Biz şu anda AIDS kabul neticilerinden banka ve sigorta söyledi: 12 yaşındaki Mutlu Işıksungur etmiyoruz" dedi. yönetim kurulu üyeliğinde bulu"Hemofili tedavisi göriiyordu. iki ay içinde 15 kilo yitirerek 20 Çocuk kliniğinde ayn bir oda nanlar ile ANAP eski Genel Başkiloya düşünce, AIDS kuşkusuy Henüz AIDS olduğu kesin değil. ia yatan Mutlu Işıksungur, an kan Yardımcısı Şadi PehlivanoğKlinik gözlemlerimiz uyuyor, la testler yapılmaya başlandı. nesi Arife Işıksungur ile birlikte lu'nun Türk Ticaret Bankası'nMutlu Işıksungur'un tedavi gör ama bu yöntenüe hemen AIDS korkulu bir beklevise eirdi. dSn aldığı harctrah, maaş ve tetanısı konamaz. İleri tetkiklerle düğü SSK Tepecik Hastanesi Gazeteciler fotoğraf çekerken mettüler konusu TBMM gündeBaşhekimi Hilmi Kumcuoglu, ancak yurtdışında sonuç ahnabiMutlu Işıksungur ağlamaya başmine getirildi. lir. Kuşku var, belirtiler bizi dii"Unı koyraadan 'AIDS' diye ladı ve annesine "Beni buradan damgalamak dogru değil. tlk be şündiiriiyor. Çocukta siıratle gegötiiriin, istemiyorum" diye baDoğuya tayin lirtiler öyle. Kesin tanı için Av lişen bir zayıflama var. Genel ğırdı. isteğine yanıt AIDS belirtileri; halsizlik, sürekJi rupa ya da Amerika'da test İzmir İl Sağlık Mudüru Atilateş, iştahsızlık, iıeri dereyaptınlacak" dedi. la Güngör de Ankara'dan gelen test sonuçlannı beklediklerine Bornova Mansuroğlu llkoku cede kilo kayıplan ishal, enfeksiyonlar gibi belirtilerdir. Çocuişaret ederek, "Çocuk Hemofilu 3. sınıf öğrencisi Mutlu Işıkli tedavisi gorüyor, Almanya'sungur bu yıl rahatsızlığı nede gun sürekli ishali var, zayıflaması var. Aynca AIDS'te çok sık endan ithal edilen 'faktör 8' diye niyle okula gidemedi. Son bir iki bir madde var, çocuğa bu tatbik ay içinde hızla zayıflayıp 35 ki feksiyonlar olur. Çocuk daha once Ege Üniversitesi'nde manediliyordu, bundan kaynaklanlodan 20 kiloya düşünce SSK Teler enfeksi>onu nedeniyle tedamış olabilir. Zayıflama üzerine pecik Hastanesi, üniversitede elivi oldu. Butun bunlar düşundüiki ayn yere test yaptınlmış. Ünize testi yaptırttı. İlk testten müsrücii." versitede ve doğumevinde yapıpet sonuç alırurken, hastane başlan Eliza Testi sonucu, müspet hekimi Hilmi Kumcuoglu "HeDoç. Dr. Suat Çağlayan, kuşçıktı. Bunun üzerine Hacettepe niiz kesin tanı koymak mümkiin Doğuya gitmek için açlık kular üzerine bir hafta önce tetÜniversitesi Tıp Fakültesi'ne değil, yurtdışında da test kik istediklerini, Ege grevine başlayan doktor kan örneği gönderildi. Şüphe, yaptınlacak" dedi. Mutlu IşıkÜniversitesi'nde yapılan ilk testCanan Güçbilmez'in ancak oradan sonuç gelince sungur'un tedavi gördüğü Çocuk ten müspet sonuç geldiğini vuratamasımn yapılacağı kesinleşecek" diye konuştu. Kliniği Şefi Doç. Dr. Suat Çağgulayarak, "Ancak bu tek başıbelirtildi. DYP ve DSP TBMM Başkanlığı'na bir dizi önerge verdi DUYDUKIGORDUK YALÇIIV PCKŞİKV Soru önergelerinde GAP, Cemalettin Hoca, Güneydoğu 'daki önlemlerin yeterli olup olmadığı, işçi şirketleri, NETAŞ grevi, cam enjektör kullanımı gibi konularda hükümetin bilgi vermesi istendi. ANAP eski Genel Başkan Yardımcısı Şadi Pehlivanoğlu'nun Türk Ticaret Bankası'ndan aldığı harcırah, maaş ve temettüler de TBMM gündemine getirildi. YÖK'te Ne var, ne Yök? "İngilizcesiz İngilizce Eğitimi" başhklı yazım Marmara Üniversitesi Atatürk Fakültesi yabancı diller bölümünün, öğrenciler ağzından manzarasını ortaya koyuyordu. Fakülte Dekanı Turan llgaz konuya yönetim ve öğretim açısından da bakılmasını isteyerek beni okula davet etti... Turan llgaz söze "önce öğretmen yok" diye başlayınca aklıma savaşı kaybeden generalin gerekçe ileri sürerken söylediği "önce barut yoktu" sözü geldi. Daha sonra ise "sakalı var", "bıyığı var", "kaden bozma" bu fakültenin üniversite camiasında fazla itibarının olmamasıydı. Bir çok eleman "Burası eski eğitim enstitüsü değil mi?" şeklinde burun kıvınyordu. O yüzden bir tür "hülle" uygulanıyor, başka fakültelerde kadrolu olan bazı elemanlar, YÖK Yasası'nın rektörlere tanıdığı görevlendirme yetkisi ile yabancı diller okulunda çahşmayı kabul ediyortardı. Başka bir neden YÖK Yasası'nın bu okullara tanıdığı kadrolardan bir çoğunun "tutuklu" olmasıydı. YÖK sözlüğünde "tutuklu" sözcüğü "kullanımına şimdilik izin verilmeyen kadrolar" anlamına geliyordu. Örneğin mevcut 2 doçent, 3 yardımcı doçent kadrosundan ikisi şimdilik "tutuklu" idi... Yine Turan llgaz'ın yaptığı açıklamaya göre öğretmenlik artık çekici bir meslek değildi. Dekan olduğu günlerde, henüz kimse tarafından tanınmazken, okulda öğrenci babası gibi dolaşmış. çoğunluğunu genç kızların oluşturduğu öğrenciler arasında bir mıni araştırma yapmıştı. Kız öğrencilerin büyük ç'oğunluğu "ne olmak istiyorsunuz?' sorusunu genellikle "hostes, manken, turist rehberi" şeklinde yanıtlamışlardı. Erkek öğrenciler arasında ise "bir diploma sahibi olmak" veya "askerliği kurtarmak" isteyenler çoğunluktaydı. Okula gırdikten sonra bile 23 sene boyunca hâlâ idealindeki fakülteyi kazanabilmek için giriş sınavlarına katılanlar vardı. Bunlar ancak sınavı kazanmak umudunu yitirdikten sonra ve başka bir kurtuluş yolu bulamamışlarsa, zorunlu olarak öğretmen olmayı kabul ediyorlardı... Öğrencilerin İngilizce bilmemelerinin bir başka ve iiginç nedeni olarak, htç İngilizce bilmeyenlerin İngilizce öğretim yapan bu okulu seçmeleri gösteriliyordu. Bu işin kolayı "Türk çocuğunun parlak zekâsı" ile bulunuyordu. Örneğin lisede Fransızca ve Almanca okuyan öğrenciler, üniversrteye giriş sınavında test anahtarlarının aynı olduğunu keşfederek İngilizce sınavını kazanabiliyorlardı. Boylece hiç İngilizce bilmeyen bir öğrencinin, tüm derslerin (birkaçı dışında) İngilizce okutulduğu okula girebilmesi mümkün oluyordu. Hal böyle olunca ilk iki sene öğrenciye sadece İngilizce öğretmekle geçiyordu. Oysa amaç İngilizce'yi bilen öğrenciyi öğretmenlik yapacak hale getirmekti... (Şimdi bu aksaklığı gidermenin formülleri aranıyordu.) Kısacası sorunlar biliniyor, fakat çözüm yolları bilinmiyordu. Aslında çözüm yolu da teorik olarak belliydi: "Öğrenciyi azaltmak veya öğretmeni çoğaltmak." Fakat bunun yolu bu ortamda nasıl bulunacaktı. İşte orası bilinmiyordu. Okulun öğretim elemanları ile de görüştüm; "Sınav kâğıdı okumaktan bitap düşmüşlerdi". Öğrencilerin iyi yetişememesi karşısında onlar da bugüne kadar hep hoşgörü ile davranmışlardı. Fakat yazımızdaki öğrenci yakınmalarını okuyunca şimdi işi sıkı tutmayı düşünüyorlardı. Ne ki bu sıkı tutuş sadece "not" açısından gerçekleşeceğe benziyordu. Yüksek yargı tazminatı göstergeleri A nkara (uba) Jm. Anayasa Mahkemesi, Yargıtay, Sayıştay ve Danıştay'ı içeren yüksek yargı tazminatı göstergeleri belli oldu. Adalet Bakam Oltan Sungurlu, yargı tazminatı ile ilgili Bakanlar Kurulu kararnamesinin Cumhurbaşkanı 'nın onayında olduğunu söyledi. Yüksek yargı organlanmn başkanları 1300 gösterge üzerinden yargı tazminatı alacaklar. Daire ve mahkeme başkanları ise 900 gösterge üzerinden, üyeler de 800 gösterge üzerinden yargı tazminatı alacaklar. Adalet Bakam Oltan Sungurlu 'nun verdiği bilgiye göre 1 'inci sınıfa ayrılmış bir hâkim 5 yıl sonra 650 gösterge üzerinden tazminat almaya hak kazanacak. Bu gösterge emeklilikte 850'ye yükselecek. Yargıtay üyeleri ise Yargıtay'a seçildikten iki yıl sonra 850 gösterge üzerinden yargı lazminaıı almaya başlayacak. Anayasa Mahkemesi üyeleri ise seçilir seçilmez 900 gösterge üzerinden yargı tazminatı almaya hak kazanacaklar. Küçük MutlııAIDS nu? Doktorlar 'ilk belirtiler öyle, ama kesin değil' diyor THY, 3 milyon yolcu taşıdı ¥ Taber Merkezi ±1 THY'nin, 1986 yılı içerisinde toplam 3 milyon yolcu taşıdığı, 1985 yılına oranla 1986'da yolcu sayısının yüzde yedi oranmda artış gösterdiği ve en fazla yolcuyu iç hatlarda taşıdığı bildirildi. THY'den yapılan açıklamada 1986 yılınm hizmet ve kâr açısından başanlı geçtiği belirtilerek, geçen yıl içerisinde dış hatlarda toplam 986 bin 597, iç hatlarda da 1 milyon 486 bin 154 yolcu taşındığı vurgulandı. Yaklaşık 3 milyona varan toplam yolcu sayısının, THY'nin başanlı bir yıl geçirdiğini ortaya koyduğunu belirten yetkililer, kargo taşımacılığında da birönceki yıla oranla yüzde 17 artış kaydedildiğini açıkladılar. şının üstünde gözü var" gibi gerekçelerle üniversiteden uzaklaştınlan ve şimdi meslekleri ile ilişkisi olmayan işlerde zaman tüketen ünlü hocalarımız geldi... Dekan öğretim elemanı sıkıntısı konusunda şu bilgileri verdi: "5 öğretim üyesi ile birlikte okutman ve yabancı öğretim görevlisi sayısı 21'dir. Buna karşılık uzatmalılarla birlikte toplam öğrenci sayısı 900 civannda... Gördüğünüz gibi bir öğretim elemanına düşen sayı 40'ın üzerindedir..." llgaz daha sonra dil eğitiminde ideal ölçü kabul edilen oranı da açıkladı: 1/10... Başka bir deyişle 1 öğretim elemanına 10 öğrenci... Durum böyle olunca 4. sınıfa gelen öğrencinin İngilizce bilmemesinden daha doğal ne olabilirdi? Öğretim elemanı sıkıntısının nedenlerıne gelince sayın llgaz yine "barut yoktu" sözünü hatırlatan bir şekilde "ücretler az" dedi. Ûniversite dışındaki ücretler, üniversitelerimizde yabancı dil öğretecek öğretim üyelerine verilen ücretin 310 katı arasında değişiyordu. Doğallıkla herkes "dışarı"yı yeğliyordu. İkinci bir neden, "Enstitü : Çünkü düşüncelerini hemen o gün uygulamaya girişmişlerdi. Sonradan görüstüğüm bazı öğrenciler o gün girilen sınavlarda kimsenin başanlı olamayacağı sorularta karşılaştıklarını ileri sürüyoriardı. Öğrencilerin büyük çoğunluğu eğitimin zayıflığını kabul ediyor, fakat bunun açıklanmasını "istikballeriyle oynanacağı" gerekçesiyle sakıncalı buluyorlardı. İlerde iş aramaya çıktıklarında "adı çıkmış" bir okulun mezunları gibi görüneceklerdi. Marmara Üniversitesi'nin Yabancı Diller bölümünde gördüklerim, duyduklarım, geleceğimiz konusunda beni kapkara düşüncelere yöneltti. Çünkü yukardaki ortamda yetişen gençler yakında iş başında olacaklardı... SSYB: Gelsin, istediği yere tayin edelim ANKARA Talihsizlik üstüne talihsizlik SHP Adana Anakent Belediye Meclis Grubu'nun, Belediye Başkanı Aytaç Durak'ı "partizanlık ve yolsuzlukla" şuçlamasının ardından, ANAP İl Başkanı Murat Yılmaz da, gazetelere gönderdiği yazılı açıklamada, SHP Grup Başkanı Yalçın Akyol'u, "Ağa babalannın zihniyetini sürdürmekle" suçladı. SHP Belediye Meclisi Grup Başkanı Yalçın Akyol, 5 Ocak Kurtuluş Bayramının ANAP bayramına, Kurtuluş Balosu : nun da ANAP Balosu'na dönüştürüldüğünü öne sürmüştü. ANAP II Başkanı Yılmaz, Belediye Başkanı'nın hizmetlerı "yer altından yer üstüne çıkardığı" iddiasında bulunarak, Akyol'un. "rakibin başarısından telaşa düştüğünü" söyledi. Akyol, imar planında dahi yeri olmayan bulvarların, Meclis kararı da alınmaksızın yapıldığını, bunlara, "Turgut Özal", "Adnan Menderes" gibi isimler verilmesinın hizmet yerine politıkaya en canlı örnek olduğunu vurgulamıştı. Yılmaz ise, büna "Boğaz Köprüsü'ne hayır" diyen zihniyetin devamı saptamasında bulundu. SHP Belediye Meclis Grup Başkanı bir gün önce ne dediyse, ANAP İl Başkanı, bundan bir gün sonra, tam tersıni söyledi. Açıklamasının en sonunda da "Sayın belediye başkanı şehircilikten de, plandan da projeden de çok iyi anlar. Sadece particilik olsun diye, muhalefet olsun diye, anlamadan. bilmeden bu büyük projelere karşı çıkmak, Âdana'ya ve Adanalılara saygısızhktır. SHP Meclis Grubu'nun Sayın Başkanı. bu saygısızlığı yapma taiihsizliğini göstermistir" dedi. ...Dedi ve ANAP Aaana İl Başkanı Murat Yılmaz'ın basın bildirisi" başlıklı yazıyı. gazetelerin Adana bürolarına dağıtma görevini belediye zabıta memurlarına verme taiihsizliğini gösterdi. 120 imzalı dilekçe / stanbul Haber Şervisi İstanbul Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi öğrencileri, sorunlarını içeren 120 imzalı dilekçeyi dün fakülte sekreteri Şahin Cengiz'e vermek isteailer, ancak Cengiz, toplu dilekçenin suç olduğunu belirterek almayacağını bildirdi, "Hepiniz tek tek getirin alayım, dilekçe vermeyin demiyorum, ama toplu alamam, düzen böyle, toplu dilekçe yasak" dedi. Fakülte sekreteri Cengiz ile o sırada odada bulunan ve muhasebe sorumlusu olduğu bildirilen Halim Ünsal gazetecilere engel olmaya çalıştı, "Okula nasıl girdiniz, buraya gelirken bizden izin aldınız mı" diyerek onlarla tartıştı. Bu arada Ünsal'ın, konuşmaları teybe alan Yeni Gundem dergisi muhabirinin teybini almaya çalışttğı ve tartışmamn uzun süre devan ettiği gözlendi. MANİSA FATİH ANADOLU USESİ Müdtir ^Bozkurt' şiiri okııttu şiirle, bir başka öğrenciye de politik ağırhğı olan "Bozkurtlar" adlı şiirin okutulması eleştirilere yol açtı. Veliler, okutulan şiirlerin seçiminin de hatalı olduğunu belirterek, "Zihinlerde bazı imajlar yaratacak şiirlerin veli toplantılannda bile okutulması hoş karşılanacak cinsten değil" dediler. Bu yıl öğrenime açılan Manisa Fatih Anadolu Lisesi Müdüru İsmet Sönmez, daha önce Manisa Spor Akademisi'nde genel sekreter olarak görev yapıyordu. Ülkücü gençleri desteklemekle tanınan Sönmez'in 1974 yılında bazı olaylara adı karıştığı ve polis tutanaklarında sorgulanmn bulunduğu bildirildi. SSYB Personel Genel Müdurü Hatimoğlu, "Yarın gelsin, ertesi gün istediği yere tayinini yapalım" dedi. Ve// toplantısında "aydınlatıcı dini konuşma" yaptırmak isteyen okul müdurü tsmet Sönmez, tepkiler üzerine konuşmadan vazgeçti. Manisa Valisi Rafet Üçelli, "Bana bilgi verilmedi" dedi. YÜKSEL GÖRDES MANİSA Fatih Anadolu Lisesi'nde bir öğretmenin dini içerikli konuşma yapması veliler tarafından tepkiyle karşılandı ve konuşması engellendi. Bu arada öğrencilere "Ramazan Sabahlan" ve "Bozkurtlar" adlı şiirlerin okutulması eleştirilere yol açtı. Fatih Anadolu Lisesi Müdurü İsmet Sönmez, 1.' dönem üçüncü veli toplantısı ve karne töreni nedeniyle velilere birer davetiye gönderdi. Ancak davetiyede "Bu toplantımızda aynca Hüseyin Akgül, din eğitimi konusunda aydınlatıcı bir konuşma yapacaktır" duyurusunun bulunması tepkilere yol açtı ve okul müdürüne eleştiriler yöneltildi. Bunun üzerine müdür, öğretmenin dini konuşma yapmasını izin vermedi. Din gibi hassas konuların çeşitli yorumlara yol açabileceğini belirten veliler bu arada Milli Eğitim Gençlik ve Spor Müdurü'ne de başvurdular. Okulda laiklik ilkesinden ayrıhnmamasını isteyen veliler, okul yönetiminin daha duyarlı olmasını istediler. Manisa Valisi Rafet Üçelli davetiye konusunda "Haberim yok, bana bilgi verilmedi" dedi. Toplantıda ele alınacak konuların, velilerin tepkisine yol açmasına karşın, 1/B sınıfından Çağdaş Durmuş adlı öğrenciye "Ramazan Sabahlan " adlı dini Veli ve karne günü toplantısı için bastırdığı davetiyeyle dikkatleri üzerinde toplayan Manisa Fatih Anadolu Lisesi Müdurü tsmet Sönmez. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Doğuya gitmek için açlık grevine başlayan İzmir İl Kültür ve Turizm Müdurlüğü doktoru Canan Güçbilmez'in bu girişiminin Sağlık ve Sosyal Yardım Bakam Mustafa Kalemli'nin ilgisini çekmesi üzerine, Güçbilmez'in atamasımn yapılacağı belirtildi. SSYB Personel Genel Müdürü Süleyman Hatimoğlu, Güçbilmez'in tayin isteğini resmi yollardan yapmayıp, bir dilekçe ile kendilerine başvurduğunu bildirerek, "Yann gelsin, ertesi gün istediği yere tayinini yapalım" dedi. Hatimoğlu, Güçyılmaz'ın Kültür ve Turizm Bakanlığf nda çalıştığını belirterek, kendilerine tayin isteğini kendi bakanlığı aracılığıyla ve resmen yapması gerektiğini vurguladı. Güçyılmaz'ın kendi bakanlıklannın doktoru olmadığından isteğine olumlu yanıt veremediklerini kaydeden Hatimoğlu, "Doktor hanım tayin isteğini resmen yapıp Ankara'ya gelsin, beni bulsun. Samimi olarak doğuya gitmek istediğini söylesin. Yann gelsin, ertesi gün istediği yere tayinini yapalım. Benim doğuya doktor tayin etmemde bir sakınca yok. Doğuda çalışmak isteyen ne kadar doktor varsa gelsin, tayinini yapalım" diye konuştu. Hatimoğlu, Güçyılmaz'ın doğuya tayininin gerçekleşebilmesi için Kültür Bakanlığı'ndan da olumlu yanıt almak zorunda olduklarını vurgulayarak, "Doktor hanım Ankara'ya gelsin, vazısını elden verelim" dedi. Ehlıyetimı ve nufus kâğıdımı kaybettim, geçersizdır. Fırat Eski ve yeni süvari Süvariliğe terfi Deniz Kuvvetlerı eski komutanlarından ve eski senatörlerden emekli Oramiral Hilmi Fırat, şenlikli bir törenle DYP'ye katıldı. Partiye giriş belgesini Genel Başkan Hüsamettin Cindoruk ye emekli Tümgeneral MusaÖğün'ün imzalayıp, DYP rozetinin Oramiralin yakasına takılmasından sonra bir ses duyuldu: Bu cümlenin yanıtı, anında Hilmi Fırat'dan geldi. "Fark etmiyor, çünkü ben gemide de süvariydim." "Paşam, gemiden inip ata bindiniz." 'Teşhir ve işyeri kapatma cezasuıı kim engel vyon ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) SHP Genel Sekreteri Fıkri S«gtar, 1 yıldır uygulamaya konulmayan teşhir ve işyeri kapatma cezalannın hükümet yanlısı zenginler tarafından engellendigini söyledi. Sağlar, "Eger bu yasa işlerlige gcçerse, ANAP'» akan çeşmekr kunır" dedi. SHP Genel Sekreteri Fikri Sağlar, konuyu bir yıl önce TBMM'ye kendilerinin getirdiğini hatırlattı ve hükametin de o zaman kamuoyunu oyaladığını, ancak zaman içerisinde halkın aldatılmaya devam edildiğini söyledi. Sağlar, konuyla ilgili olarak yaptığı açıklamada şöyle dedi: "Hükiimet bir yıldır tebligleri yvyımlamgyarak hsllu soyanlann, devlete vergi vermeyenlerin deveyi hamuduvla birlikte gotürmeleriııi göz göre göre görmezlikten gelmeye devam etmiştir. Çuaku bunlar bükDmetin arkaaoda bulunan para muslukUnoın başındaki luşilerdir. Çünkü bunlar hükümetin açtıgı kredileri ceplerine atıp kaçanlardır. Bunun en son öraegi 30 milyar linüık naylon fatura olayıdır. Halk ber zaman oldugu gibi uyutulmaya devam edilmektedir." Vergi Usul Yasası'nda yapılan degişiklikte, vergi kaçakçılannın TRT ve basmda teşhlri ile işyerlerinin kapatılması hükümlerinin bulunduğunu kaydeden Sağlar, bir yıl önce çıkan yasanın tebliğler yayımlanmadıgı için kullanılmaz durumda bulunduğunu bildirdi. Maliye ve Gümrük Bakanlığı yetkililerinden bu tebliğlerin neden yayımlanmadığını da soran SHP Genel Sekreteri, tebliğlerin yayımlanmasını engelleyen güçlerin olup olmadığını yetkililerin cevaplamasını istedi. Pazar günlerinin eğlenceli TV programı "Pazar Stüdyosu" bu pazar hem eğlenceli hem de üzüntülü başladı doğrusu. Sonradan anlaşılacağı üzere bir rahatsızlık geçiren Cenk Koray'ın yerine sunuculuğu üstlenen Canan Kumbasar, Koray'ın henüz stüdyoya gelmediğini söyieyerek, TRT'nin habercilik anlayışını. eğlence programında da olsa seyircilerinden esirgemedi. Ardından Canan Kumbasar, Cenk Koray'ın koltuğuna oturdu, programın içeriği hakkında bilgi vermeye başladı. Aman o da nesi: Bir "Zııırrrr" sesi. Canan Hanım'ın önündeki telefon çalmaya başladı. Canan Hanım önce aldırmaz göründü, sonra ahizeyi kaldırarak bütün kibarlığıyla "Evet" dedi, sonra kapattı. Sen misin kapatan, bir daha "zıırrrr"... bir daha "Evet". Kapatır kapatmaz bir daha "zıırrrr." Canan Hanım programı okuyamaz hale geldi, gözlerini çaresizlik içinde sağa sola çevirmeye başladı. O anda "hızır" gibi bir el yetişti, çaktırmadan telefon ahizesini kaldırdı ve açık bıraktı. Zıııır. 208 sosyal konut stanbul Haber Servisi / Fatih Sultan Mehmet Köprüsü ve çevre yollarının yapımı nedeniyle kamulaştırılan yerlerde gecekonduları bulunanlara 208 sosyal konut dün kura ile dağıtıldı. Törende konuşan Karayolları 17. Bölge Müdurü Yaman Kök, aralarında gecekonduların da bulunduğu bin 374 konutun yıkıldığını, kamulaştırma işlemi tamamlanan 37 kilometrelik ikinci çevre yolları için son iki yılda toplam 33 milyar 532 milyon lira ödendiğini belirtti. Mesai saatleri içinde veya dışında I BİLGİSAYAR veya MUHASEBE öğretmenliği yapabilecek ELEMANLAR ARANIYOR Yasal nitellklere sahlp isteklllerin merkez müdürlüğümüze başvurmalan rica olunur. AZEL OAKTİLO SEKRETER VE BİLCİSAYAR KURSURI Mtftın Peyofllu Şub«*l Kathkfty $ub**l Beyun Mnhat Pasa Cad 1«< IsTtbtlad Cad Yonca Han A?/? Alııyo! Kj5a.ı> Caaöos 6ı 3 TH 527 55 25 527 49 03 522 21 06 Tel 149 79 9 3 1 4 9 8 1 0 6 1 4 4 90 11 Tel 138 0B 42 336 ! 1 50 OaMılo Sskratcr ve SİNAN KARNICAOĞLU OIKKAT Bu uç •ubamınMn t>««k*. JAMP1YON aOıy<* caloafl Bagtayar Kureu şuMmu a*0ridır
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle