Katalog

OCAK 1987 * * • * HABERLERİN DEVAMI CUMHURtYET/13 İUrfaspor Ik kez ıçağa riniyor ŞANLIURFA (Cumhuriyet) Federasyon Kupası 5 turunı Luleburgazspor ıle karşılaşaık olan Şanhurfaspor, tarıhm: ılk kez uçakla deplasmana gıyor Profesyonel lıge 1969 yılında ıtılan Şanlıurfa, kupalarda bujne dek en çok 3 tura kadar jkselmış Teknık Dırektor Selaattm Unlu, takımın 5 tura yuk•lmesınm kuçumsenmeyecek bır aşan olduğunu so>leverek, "Bu ırda Birinci Lig takımlarıyla arşılaşmak ıstiyorduk, ama karımıza 3. Lıg takımı çıktı. Tarafırlara soz venjoruz, bu turu da ecıp bır Birinci Lig takımını L ra'ya getireceğu ve ılk kez Birinci Jg'den bir takımla resmi bir arşılaşma yapacagız." Parasal olanaksızlıklar nedenyle Luleburgaz deplasmanma 3 futbolcuyla gıdecek olan Şanlurfaspor'un bu ılk uçak yolcuuğu ıçın Vah Alpaslan Karacan la, ıl butçesınden yarım mıl>on ıralık yardımda bulundu. Bireysel başvuruda Divarf korkusu Özal hiıkümeti, Avrupa İnsan Hakları Komisyonu'na bireysel başvuru hakkını tanımakla birlikte, komisyonun bir üst kuruluşu olan Avrupa İnsan Hakları Divanı'nın yetkisini tammayı şimdilik düşünmüyor. ANKARA (Cumhuriyet Burosu) Ozal hukumetı Avrupa insan Hakları Komısyonu'na bıreysel başvuru hakkını tanımakla birlikte, Avrupa insan Hakları Sozleşmesı çerçevesınde komisyonun bır ust kuruluşu olan Avrupa tnsan Hakları Divanı'nın vetkısını tanımayı "şimdilik" duşunmuvor Adalet Bakanı Oltan Sungurlu, Cumhurvyet'e "Bu ko"nu ileride gundeme gelebilir" dedı A\rupa insan Hakları Sozleşmesı, ınsan haklannın korunması amacıyla ıkı aşamalı bır sıstem getırmış bulunuyor Buna gore, başvurular ılk olarak Avrupa insan Hakları Komısyonu'na >apılıyor. Komisyonun, >apılan başvuruyu haklı bulması halınde, dosya bır ust kuruluş olan Dıvan'a havale edılıyor Avrupa insan Hakları Dıvanı, bır mahkeme şeklınde çalışıyor Yapılan duruşmada, Dıvan'ın yargıçlannın vereceğı karar kesın \e bağlayıcı oluyor Kararın herhangı bir şekılde yenıden ıncelenmesı mumkun değıl Avrupa Insan Hakları Komısyonu'na bireysel başvuru hakkını tanıyan ulkelenn çoğunluğu aynı zamanda Dıvan'ın vetkılerını de tanımış bulunuvorlar Turkıye, bu durumda bıreysel başvuru hakkını tanıdığı halde, Dıvan'ın yetkısını tanımavan tek ulke olarak belırıyor Avrupa Insan Hakları Komısvonu, yapılan bır başvuruyu haklı gorduğu takdırde, aynntılı bır rapor hazırlayarak, dosvayı Avrupa Konsevı'nın sıyası karar organı olan Bakanlar Komıtesı'ne gonderıyor Raporun verılme sını ızleyen uç ay ıçınde dosya komısyon tarafmdan Avrupa Insan Hakları Dıvanı'na gonderılebılıyor Dıvan'ın yetkısının tanındığı hallerde, ılgılı ulke Av rupa Insan Hakları Mahkemesı 1 nde "davalı olarak vargılanıyor Dıvan, kararında ılgılı devletten yasalann değıştmlmesını de ısteyebılıyor Ozal hukumetı, Dı van'ın vetkısını tanımadığından Turkıye'nın mahkemede yargı lanması yolu kapalı tutuhnuş oldu Bu durumda, Turkıve hakkındakı ışlemler A\ rupa Insan Hakları Komısvonu'nun raporu ve bu rapora dayanarak Bakanlar Komıtesı'nın vereceğı kararlarla sınırlı kalacak Bakanlar Komıtesı, komısyon kararlarını ınceleyerek, ınsan haklarına aykırı bır durum olup olmadığına karar verıyor Bakanlar Komıtesı ıl gılı devletın ınsan haklarını çığnedığı yolunda karar alması durumunda gereklı onlemlerı alması ıçın ılgılı devlete bellı bır sure tanıyor Ilgılı devletın verılen sure ıçınde gereklı onlemlerı almaması durumunda, Bakanlar Komıtesı konuyu yenıden goruşuyor ve komısyon raporunun yayınlanmasına karar verebthyor Komısyon raporunun yayımlanması Dıvan kararı gıbı bağlayıcı bır nıtehk taşımamakla birlikte, ınsan haklarına aykırı davranan ulkenın teşhır edılmesı anlamına gelıvor Adalet Bakanı Oltan Sungurlu, Cumhurıyet'ın konuya ılışkın sorularını vanıtlarken, Avrupa İnsan Hakları Dıvanı'nın vetkısının tanınmasının ancak bellı koşullar yerıne geldığı takdırde mumkun olacağını soyledı \e "Divan'a başvuru ıçın belli şartların oluşması gerekıyor. İleride herhalde bu konuda girişimlenmız olacaktır" dedı Sungurlu, "Adalet Divanı'na başvuru içın koşullar nelerdır?" sorusuna şu karşılığı serdı "AET konusuyla ve Adalet Di>anı konusuyla benım bakanlıgım degil, Dışışleri Bakanlıgı ilgilidir. Bu çalışmaları da Dışişleri Bakanlıgı vurutmektedir. Şimdiye kadar bana Adalet Divanı'na başvuru ıle ilgili herhangi bir bılgı gelmedi. Hukumetin bu aşamada gundeminde degildir. Ama ileride gelir." KISITLAMA GETİRlLMESİN Kışısel başvuru hakkı ıle ılgılı çalışmaları ıle tanınan Avukat Guıtey Dınç de başvurutara kısıtlama getınldığı takdırde bunun Turkıye uze rınde şuphe uyandırmaktan başka bır ışe >arama>acağını soyledı Avu kat Dınç ozetle şu goruşlere yer verdı "Devlet Bakanı'nın açıklamasında bıreysel baş>uru hakkının ıcerıgı konusunda ıklıdann henuz açık \e kesın goruşlere sahıp olmadıgı anlaşılmaktadır. Vıne bu açıklamada komıs>onun başvuru hakkının kabul edıldıgı belırtılmekte, İnsan Haklan Mahkemesı'ne gıdflip gıdilıneyeceğı a>dınlanmamaktadır. Ajnca kapsamı >e ıçerıgı belırtılmemekle birlikte bırtakım çekıncelerden soz edilmekledır A\nıpa Insan Hakları Sozleşmesı'nın 25. ve 46 maddelenne gore bellı bır sure ve karşılıklılık (mutekabılıvet) koşulu dışında çekınce konamıyor. Bu nedenle bireysel başvuru hakkına engel ve ayncalık getinlemez Çekınce ancak sozleşme ve ek prolokoller ımzalanırken konulabılir. Turkıje. Avrupa İnsan Haklan Sozleşmesı'nı hıçbır çekınce kuvmadan onaytamıştır. Bu durumda sozleşmcde >er alan haklarla ılgılı bırevsel başvunılara sınırlama gelırilemez. Ancak ogrenim ve eğıtım ozgurluğunu duzenlejen ve sozleşmenın ekı olan ıkı numaralı prolokolu Turkıve 'Tevhidı Tedrısat Kanunu' kurallan saklı kalmak koşulu ıle ona)lamış!ır Bu nedenle laık dın eğıtımıne a>kın gorulen ıstemler bireysel başvuru konusu tapılamaz.°° 6 Ahnanyu'da seçimleri küçükler kazandı LLYA LÇER BONN OrKekı gun Fedcral Al manya da yapılan genel seçımlerın sonuçları ılgınç bır gerçeğı onaya çıkardı Iktıdardakı en buyuk koalısyon ortağı Hırıstısan Demokratlar (CDL), Alman Cı.mhurıyetı kurul dugundan berı, yanı 1949'dan bu yana en dujuk oranda oy aldı Buna karşılık koalısvonun zasıf onağı Hur Demokratlar (FDP) ıse en karlı çı kan partı oldu Bu arada sevimden karlı çıkan partılerden FDP ıle Ye şıller dışındakılerın lıderlerı de par tılerıne çekı duzen verme kararında olduklarını açıkladılar Son secımlerde yenıden bır koalıs von hukumetı gereğının ortava çıkması Alman seçmenın voğunluğa kar^ı olduğu, koalısyon hukumetı ıs tedığı gerçeğını açıkva gozler onune sermış oldu Bu arada koalısyonun ıkıncı ortağı partı durumundakı Hırıstıvan Sosyal Bırlığı nın (CSU) oy kaybına uğraması partı lıderı Slrauss'a halkın gu venmemesıne bağlaruvor Halk Stra uss'u aşın mıllıveiı,! buluyor Seçımlerın kesınleşen sonu^larına gore CDbCSL' ortaklığı vuzde 44 3 oranıyla 223 mılletvekılı, Hur De mokratlar (FDP) yuzde 9 1 oranıv la 46 mılletvekılı, Sosval Demokrat lar (SPD) vuzde 37 oramyla 186 rm! letvekılı ve Yeşıller yuzde 8 3 oranıy la 42 mılletvekılı çıkarabılecek Ilgınv bır gelışme de Neo Nazı Partısf nın oy oranını arttırması ol du 1983 seçımlerınde 90 bın kadar oy toplayabılen partı, oncekı gunku seçımlerın sonuçlanna gore 226 bın ov aldı Bu bınde 6'lık bır oran gos tenyor Ançak sı>asal gozlemçıler Neo Nazıler'ın o\ oranlarını arttırmalannın kayda değer olmadığmı söyledıler Bu arada toplam oylara bakıldığında sol oylarda yuzde 2'lık bır artı> gozlenırken sağ oyların yuzde 2 oranında duşiugu hemen dıkkatlerı çekıyor Başbakan Kohl ıle Strauss, sonuçların bellı olmasından ıkı saat sonra televızvonda bır açıkoturuma çıkarak oy oranlarını değerlendırdıler Ekranda gorunen vuzlennden sonuçIardan hıç memnun olmadıkları açık ça anlaşılan Kohl ve Sırauss, sonuçlardan memnun olmadıklannı soy lerken, bu eksıklığın neden kavnaklandığını araştırdık'.arını açıkladılar SPD'LI BRANDT Daha sonra ekrana gelen Brandt da durumdan memnun olmadığını ıfade ederek, " S P D kendısme yeni bır vol arayacaktır" dedı Buna karşılık FDP'nın lıderı Bangemann da çok memnun olduklarını, ayrıca hukumetin kurulması goruşmelerınde ek bakanlık ısteyecek lerını açıkladı Yeşıller de seçımlerden en çok kendılerının kazançlı çıktıklarını \urguladılar Yeşıller, aynca seçım kampanyası boyunca sureklı olarak kendılerının gundeme getırdıklerı konuların tartışıldığına da dıkkat çektıler Bu arada seçım sonrası, Yeşıller dışındakı partı merkezlerındekı hava ıstısnasız çok sonuktu Yeşıller ıse, seçımlerde elde ettıklerı başarı\ı muzık sho» duzenlevıp danslı bır partı vererek kutladılar Spor Servia Kınalıada Su Sporarı Takımı, \lmanya'da vapılan 9 îalon Yuzme Turnuvası'nda 45 maialya ve 2 kupa kazandı 45 takımın katıldıgı turnuvada Turkıye, Iıalya, Avusturya. Yugoslav ya, tsvıçre ve Batı Almanya'nın Bavyera takımları >anştı Turk takımında madalya dağılımı şoyle Laden Acarh 3 altın, 1 bronz, A> sun Fındık 1 gurauş, Murvet Gulseven 1 altın, 2 gumuş, Esen Koyuncuoğlu 4 altın, 1 gumuş, 1 bronz, Talın Artarvan 1 altın, 2 gumuş, I bronz, Serdar Hakyemez 1 altın, 1 gümuş, 2 bronz, Levent Ozcan 5 altın, Tolga Acarlı 1 altın, 4 gumuş, Sertaç Ersozlu 1 altın, 1 bronz, Arda Ozguven 1 gumuş, 2 bronz, Kutay Duman 2 altın, 3 gumuş, Murat Merıç 2 gumuş, 1 bronz Kınalıada Su Sporlan Takımı toplam 19 altın, 17 gumuş ve 9 bronz madalya kazandı Ayrıca Laden Acarh 100 m kelebekte 1 80 4 ıle en ı>ı havuz derecesını. Esen Koyuncu oğluıseîOOm karışıkta 2 31 1 dere cesıvle havuz kupasını kazandılar Kınalıada Su Sporlan Takımı madalyaların yaklaşık yuzde 15'ını alarak ium takımları gerıde bıraktı Kınalıada, Almanya'da 45 madalya ve 2 kupa kazandı Halefoğlu dönern başkam Iran'dan ilginç önerk (Baştarafı 1. Sayfada) kjye'nin uYgulavacağı çekıncelere gelince: Aslında, gerek komısyon, gerek dı\an içın dığer bırçok ulke de çekinceler kovmuşlardır. Bu çekınceler bazen sureklı olmuş, bazen bır •nuddet ıçın geçerlı olmuştur. Vanı Ankara'nın çekince koymuş olması degil. hangi çekıncelerı ne ıçın ko>muş olmasıdır. Eger askeri sorunlar ve ulusal gu>enlik ıle ılgılı çekinceler varsa, bunu normal karşılamak gerckir." Bu ortak göruşlerde bırleşen hukukçulann aynldıklan nokta ı%e, dıvanın yetkılennın t&nınmamasının pratıkte etkılı olup olmayacağı Bır grup hukukçuya göre, kışısel başvurulann ezıci çoğunluğu önce komısyonda halledılıyor ve dıvana gıden muracaatlann sajısı son derece sınırlı Öte >andan her ıkı organın da, ulusal mahkemelerde alınmış ka rarlan değıştırecek vaptınm yetkısı olmadığından, dıvanın tanınmaması talı bır şey Ustelık bu goruşu savunan hukukçulara gore, baş\urunun bır kere yapılmış olması etrafında "reklam" uyandırdığından, her halukârda "ıstenilene yakın bir sonuca zemin hanrlıyorlar." Buna karşılık, dığer bazı hukuk çulara göre ıse, Avrupa Konseyı İnsan Haklan Divanı'na kışısel başvuru hakkının tanınmaması, kışısel başvunınun butun anlamım ortadan kaldınyor Buna neden olarak da, dıvanın da ulusal mahkemelenn kararını değıştırecek bır vaptınm yetkısı olmamasına rağmen, o ulke mercı lenru kanun değıştırmeye ve mağdur tarafa tazmınat ödemeye mahkum etme yetkısı var Bu yuzden de, Turkıye'nın kabul ettığı İnsan Hakları Komısşonu'ndan daha çok ışleve sahıp Ote yandan, yıne bu hukukçulara göre, korrusyona başvuru yapıldığı takdırde onun çevresındekı "reklanu" fazla önemsememek gerekıyor Çunku komısyonda açılacak bır davarun "aleniyet" kazanabılmesı ıçın, ıkı tarafın da ona> vermesı gerekıyor Yanı.omeğınbır Turk mahkemesı hakkında dava açacak bır T C vatandaşımn bu davayı duyurabılmesı ıçın, Turk hukümetının onayı da şart Dığer tarafıan, Strasbourg'dakı gozlemulere gore, "çekinceler ve nitelık ne olursa olsun", \nkara'nın kışısel başvuru hakkını tanıması, Turkıye aleyhınde Avrupa Konseyı İnsan Haklan Komısyonu'nda açıl mış olan ve nıhaı kararı bır ya da ıkı şubatta alınacak olan da\ayı olumlu yonde etkıleyecek 1985 kasımında Ankara ıle beş şıkâyetçı başkent arasında varılan "doslane çozum" uyannca Turkıye'nın komısyon ve başkentlere vermesı gereken son rapor da, bundan ıkı hafta önce ıletılmış bulunuyor Şubat başında alınacak olan kararın esas olarak Turkıye'dekı son durumu özetleyen rapor lardan kaynaklanması gerekıvorsa da, Strasbourg'dakı gözlemcılere go re, Ankara'nın kışısel başvuruyu nıhaı karar öncesınde tanıması "bir yumuşama ortamı" yaratacak ve şı kâyetçı ulkelerın artık davalarında ısrar etmemesıne zemm haarlayacak Öte yandan, dun Strasbourg'da çalışmalanna başlayan konse> as samblesının Turkıye açısından en kayda değer olgusu, Kıbns Rum Mületvekılı Vassos Lıssandes'ın Kıbns temsılcısı olarak oturumda \er alma sı oldu Bılındığı gıbı, geçen rusan ayında Turk temsılcüer olmadıgı ıçın Lıssandes'ın >etkı belgesıne ıtıraz edılmış, çeşıtlı komısyonlardakı tartışmalardan sonra da, nıhaı kararın Konsev Assamblesı tarafından almması kararlaştırümışu Dunku karar dan sonra, Kıbrıs'ın bın asıl, bın de yedek olmak uzere ıkı Rum uveyle, fakat ancak bır vıl boyunca temsıl edılmesı kesınleştı Bılındığı gıbı, Lıssandes Kıbns Rum Meclısı Başkam Strasbourg'da bugunden ıtıbaren meydana gelecek gelışmeler ıse şun lar olacak Dışışleri Bakanı Vahıt Halefoğlu bugun Avrupa Konseyı Donem Başkanı sıfatıyla Fransa Başbakanı Jacques Chirac'ı kabul edecek ve kısa bır ıkılı goruşme yapacak Halefoğlu Chırac konuşmasında, Turkıye Fransa ılışkılerıne aynntılı bır bıçımde ınıleceğı sanılmıvor Yarın ıse, Turk Dışışleri Bakanı' nın en vuklu gununu oluşturacak Yıne donem başkam sıfatıyla Konsey Assamblesı onunde konuşacak olan Turk Dışışleri Bakanı, burada resmen Turkıye'mn kışısel başvuru hakkını kabul ettığını açıkla>acak ANKARA (Cumhuriyet Burosu) Kuveyt'tekı Beşıncı Islam Zırvesı, Iran bırlıkierının gerçekleştırdıklen Kerbela5 harekâtının gölgesı altında başlar ken, Iran Ankara'ya özel bır temsılcı gondererek, Irak rejımının geleceğini "şimdiden" Turkıye ıle goruşmeyı onerdı Oncekı gun anı bır şekılde Ankara'ya gelerek Başbakan Turgut Ozal'la goruşen Iran Başbakan Yardımcısı Ali Rıza Muayyeri, dun gazetecılere "Başbakan Savın Ozal'la bolgedeki siyası gelişmeler ve Irak'takı rejimın gelecegi konusunu konuştuk" dedı Iranlı ozel temsılcının bu konunun "karşılıklı olarak ele alındığı" şeklındekı bu açıklaması dun akşam saatlerınde Dışışleri Bakanlıgı tarafından yapılan bır açıklama\la ustu kapalı bır şekılde yalanlandı Dışışleri Sözcu Vekili Nazım Belger. bır soru uzerıne "Ne bolgenin siyasi gelecegi ne de Irakın gelecegi hakkında bir goruş teatisi soz konusu olmuştur. Goruşmede, Sayın Başbakanın. İran'ın savaşın geleceğine donuk niyet ve duşuncelen hakkında bazı suaileri olmuştur. Say ın Muavyeri de iran'ın bu kunudakı goruşlerini bdirtmiştir" dedı Dışışleri, bu acıklamayla Iran'la, Irak'ın gelecegi uzerınde bır sı yası danışmaya gınlmedığını behrtırken, İran'ın "bu konudaki goruşlerini belirltiğıni" saklamadı Ozel temsılcı, Ankara'ya ayrıca tran'ın Basra'ya gırmeyeceğı mesajını da getırdı ve "Şu anda boyle bir amacımız yoktur" şeklınde konuştu Buna karşılık Muayyerı, iran'ın, Irak'ın toprak butunluğunun korunmasından yana olduğunu da açıklayarak, savaşın sona erdırılmesının Irak 1 takı rejımın geleceğıyle ılgılı olduğunu ıma ettı tranlı temsılcının ılımlı bır tonda konuşması, ayrıca iran'ın savaşın "daha fazla devam etmesini istemediğini" belırtmesı dık kat çektı İslam Zırvesı'nın başlamasına kısa bır sure kala surprız bır şekılde Ankara'ya gelen Muayyen'nın Başbakan Ozal'la yaptığı goruşmenın perde arkası tam olarak açıklık kazanmazken, ozel temsılcı dun duzenledığı basın toplantısında bu konuda ılgınç ıpuçları verdı Ozel temsılcının açıklamaiarının en çok dıkkat ceken \onu, Irak'takı Saddam Huseyin rejımının geleceğini konu alışı "Bolgede meydana gelen ozel şartlar" nedenıyle Ankara'ya geldığını anlatan Muayyerı, sureklı bır şekılde Saddam Husevın rejımının "gidici oldugu" havasını \ermeye çalıştı Muavyerı, Irak'takı rejımının vakında devrıleceğını ıma ederek, "Irak halkının kuracagı bir yonetiınle yakın ilışkiler kurmavı umuyoruz" dedı Ozel temsılcı, iran'ın savaşın durumu ve bolgenın gelecegi hakkında bılgı vermek uzere Su udı Arabıstan \e Hındıstan'a temsılcıler gonderdığını de açıkladı Muavyerı, açıklamaları sırasında "Sayın Ozal'la bolgedeki sıyası gelişmeler ve Irak rejimınin gelecegi konusunda da goruşmelenmız oldu. Biz bolgede kalıcı bir barışın kurulmasını istiyoruz" dedı Konuşmasının ayrı bır bolumunde ıse, "Iraktaki rejirn devrilmedikçe bolge\t barış gelmeyecektir" şeklınde konuştu Turkıve'nın Saddam Husevın rejımının ayakta kalmasını arzuladığı hatırlatıldığında ıse, Muayyerı herhangı bır vorumda bulunmadı ve "Bizim Irak topraklannda gozumuz vok. Ne Bagdat ne de Basra'da gozumuz var. Bızim Irak'ın topraklanna ihliyacımu yok. Irak'ın toprak butunluğunun korunmasından yanayız" dıye konuştu Muavverı at,ıklamalarında, İran'ın bundan sonrakı savaş stratejısı konusunda da ıpuçları verdı ve Kerbela 456 harekâtla Irakhn geleceğini konuşahm rının amaeına ulaştığını anlattıktan sonra, Irak savaş mekanızması ortadan kaldırılıncaya dek asken harekâtların surduruleceğını bıldırdı "Basra'ya girecek misiniz?" sorusuna, "Şu anda boyle bir amacımız yok" şeklınde karşılık veren ozel temsılcı, bu sozlerıyle iran'ın Basra'yı ele geçıreceğı yolunda belıren kaygıları dağnmış oldu Boylelıkle bu açıklamadan, Iran'ın bundan sonra askeri harekâtlannı Basra dışındakı cephelere kaydıracağı anlaşıldı. Iran Başbakan Yardımcısı Muayyerı, bır soru uzerıne de Tahran'ın savaşın sona erdırılmesıne ılışkın koşullarında bır değışıklık olmadığmı behrttı ve bunları şöyle sıraladı 1 Savaşı Irak tarafının başlattığının belırlenmesı, 2 Savaşı başlatanın cezalandırılması, 3 Iran'a 300 mılyon dolar tutarında savaş tazmınatı odenmesı Muayyerı, ayrıca Irak'ın 1 Sıvıllere saldırdığı, 2 Kımvasal sılah kullandığı, 3 Uluslararası su yollarında seyrusefer serbestısını engelledığı \e 4 Savaş kurallanna aykırı davrandığı ıçın ulus lararası kuruluşlar \e tum ulkeler tarafından kınanmasını ıstedı "Irak kınanırsa. bu, savaşın sona ermesı için yeterli olur mu?" sorusuna da Muayyerı, "Eger bu olursa, olumlu bir adım olacaktır" karşılığını verdı Iran ozel temsılcısı, Turkıye1 nın arabuluculuk >apıp yapmavacağı yolundakı bır soru uzerıne de. "\rabuluculuk ancak one surdugumuz bu şartlar gerçekleştirilırse olabılir. Avrıca arabuluculuk konusu gonışmelerimizde ele alınmadı. Turkiye'nin buna isteklı olduğunu sanmıyorum" dedı Iran radyosunun Turkıye'yı hedef alan vayınları hatırlatıldığında ıse Muayyerı, "Bu konular ele alınacak kadar onemli defil" dedı ve ılışkılerın ıyı bır duzeyde olduğunu bıldırdı Ote \andan, özel temsılcının Başbakan Turgut Ozal'a, Iran Başbakanı Huseyin Mir Musavi'nın yakın bır tanhte Turkıye'ye gelecegi mesajını getırdığı oğrenıldı Muayyerı, dun gazetecılerın soruları uzerıne Musavı'nın şubat ayı sonunda \nkara'ya geleceğini bıldırdı OLAYIARES ARDENDAKI GERÇEK Hiltni Ok: (Baştarafı Spor'da) nın >anhş sonuclara yol açacağını söyledı Dılek, tartışmalı pozısyonlar ıçın, "Beşıktaş maçında Samsunsporlu futbolcunun cezaalanında duşurulmesı penallı, Galatasara> Fenerbahçe karşılaşmalanndakı pozısjonlar ise penaltı degıl" bıçımınde goruşlenıu açıkladı ve şunlan sojledı: "Beşıktaş Samsunspor maçında Alı, ellennı >e kollannı kulknmadan Samsunsporlu futbolcuya agır bır şarj >aptı. Bu pozısjon penaltı, Galatasaray savunma o>uncusunun ctzaalanı rçınde \aplıgı harekette ıse kasıt vok. Amaç topa vurmak. Bahattın. hareketımn sonunda savunma oyuncusunun ayağına takıldı Antaljaspor Fenerbahçe maçında da Onder'ın elle oynaması soz konusu degil, burada lopun ele çarpması var Penaltı olarak degerlendtrılmez." Trahzonspor (Baştarafı Spor'da) Tahsin Kajg (Fenerbabçe Kulubn Başkam): Antalyaspor maçında futbolcular kötü oynadılar Bu maçı almamız lazımdı Ancak kazanamadık Stankovıç'ın 'Şampıyonluktan koptuk' şeklındekı açıklamasına ıse bır anlam veremedım Hocanınboyle bır şe> soyleyeceğını sanmıyorum ManU Ozteldn (Sanyer Gcsel Sekreteri): Istanbul takımlarımn şerefını yıne bız kuıtardık Galatasaray, Beşıktaş ve Fenerbahçe kötu bır hafta geçırdıler Ama bız performansımızı sürdurüp galıbıvet serısıne bır venısını daha ekledık ve attığımız 2 golle 10 mılyonluk odulun de sahıbı olduk Zeynel Sc»uer (Ankaragucu Teknık Dırektoru): Futbolcularımız sahava mutlak kazanma hırsı ıle çık mışlardı Nıtekım bunu sahada gosterdıler Ancak kalı defans anlavışının jam sıra >uzde yuz golluk pek çok fırsattan fa>dalanamadık Bu ak sılıklerı >enmemız gerek 9 haftadır galıp gelemıyoruz Işı daha cıddıve almalıyız Mutlak bır galıbıvete moral \onunden ıhtıvacımız var Tugrul Kopanın (Alta) Genel Kaplanı): Yugoslav Tekmk Dırektor Ömeragıç"ın hesabını gorduk Alta> lıgde de kupada da başarılı olacaktır 19 gun surenbır hazırlık donemınden sonra şaıbesı vok bır maça çık1 tık Takımımızı tanı>an Omeragıç ın taktığını ıflas ettırdık Altay başarısını surdurecektır Futbolcular (Baştarafı Spor'da) kararlara göre, Kaptan Samet'ın sahada futbolcuların üzennde etkılı olamadığı ıçın dıkkatı çekıldı Lıgın devre arasındakı boşlukta, takımı maçlara ıyı haarlamadıgı ve gereken kondısyonu veremedığı ıçın, Teknık Dırektor Mılutınovıç'ten ıkı hafta ıçerısınde takımı toparlaması ıstendı Ote yandan, son Samsunspor maçı dahıl olmak üzere, Istanbul'da berabere bıten karşılaşmalar ıçın, daha önce alınan karar uyannca futbolculara 150'şer bın lıra para cezası verıldı (Baştarafı 1. Sayfada) tyımserlık yorumu turetmek de kolaydır Luks ve refah ıçmdekı hkandınav ulkelerınde, söz gelımı îsveç'te ıntıhar olaylannm pek çok olduğunu ılen surerek, Turkıye 'nın artık o duzeye ulaştığı mujdesınt de halkımıza \erebılınz; ama bızım toplumdakı depremle Batdı zengınlerın sorunlarını bırbırıne karıştırmak yamltıcı olacaktır Turkıye'de demokratık sıstem bır turlu rayına oıuramamıştır Batıda çok partılı rejım, patlamalara karşı sıgorta nıtelığı tasır Fıkır ozgurluklerı kapsamında kurulan orgutlenmelerın duzenledığı eylemler, sıyasal dışavurumlara donuşurler Grevler, gosten yuruyuşlerı, mıtıngler, toplanıılar, kıtlelerm eğılımlerı nı dıle getforler Yasaklar ulkesı Turkıye'de ıse bu tur demokratık haklar kısıtlanmış, orgutlenme ozgurluklerı yasaklanmıştır Halkın dağınık bıreyler surusune donuşmesı "depolitizasyon'' gereğı sayılmaktadır Kendısını boşlukta ve guvensız hısseden bıreylerın ıse geçım sıkıntısı cenderesınde bunalımlan yoğunlaşmakta, aıle dramları bırbırıne bağlı patlamalarla toplumu sarmaktadır. Son gunlerde genç kuşakta uç veren ıntıhar olaylarını tek bır nedene bağlamak kuşkusuz doğru olamaz. Okul aıle çemberı arasında sıkışan oğrencınm sorunları çeşıtlıdır Cençlık uzerıne yonelen baskılar "otorıter toplum" yaratmak sıyasetı yuzunden ağırlaşmıştır Kultur ıkı lemı, kışılık çatlaması yaratmaktadır Bır yanda dınsel propa gandayla ınançlar somurulmekte, ote yanda Dallas ozlemlen tele\ızyondan pompalanmaktadır Işsızlığın yoğunlaşması, geleceğe bakış açısında buyuyen umutsuzluk, gençlığı karamsarlığa ya da "boşvericiliğe"suruklemektedır Dengelı bır toplum oluşumu yerıne çeltşkılerın keskınleşmesı kışıyıya "otekı dunya"ya bağlamakta, ya da bu dunyada ' 'koşeyi donme'' çılgınhğına yol açmaktadır Bu ortamda televızyon dızılerının ıntıhar olaylannda ovnadığı rolu gereğınden çok abarımak 7 doğru mudur Toplumsal dengeler altust olmuş, boşlukta kalan bıreyın umuttarı ve yaşama gucu zayıflamıştır Boylesıne bır guçsuzluk surecınde esen her ruzgâr, aiız ağaçlar ıçın buy uk fırtına etkısını gosterecektır Ne var kı, devletın TRT'sınde yayın polıtıkasının temelden yanlış olduğu kesınlıkle sovlenebılır. tnsan denen yaratığın kah kaha ıle hıçkırık arasındakı bır salmcakta kolan vurması, ıvı bır şey değıldır Insan duşunen varatıktır Duşunmesını bılen çağ daş ınsan yenne duşunmekten korkan robotlar yaratmak ısteyen her vonetımtn sonu olumsuzlukla noktalanmıştır * * * Ankara, tran9m önerisine kapalı SEDAT ERGtN ANKARA Iran yönetimınin, Türtaye'ye yaptığı "bölgeBIB yt InuV'ın gefeceghıi gdröşeöm" öncrisi Türktran üişkilerinde yeni bir unsur değii. Iran yönetımı, bu düşuncesiai Ankara'ya bundan tam üç yıl önce açmıştı. Dışışleri Bakanı Vahit Hakfo^n'nun 1984 Ukbahannda Tahran'a yaptığı nyaret sırasında göruşttip Iran Meclis Başkam HaşimJ Rafsaocani, kendısme " I r a k t a Saddam Huseyin sonrasad* ortaym çıkacak d s r u a u sizink göntşmeye h a s n z " dıyerek, bu niycti açığa vıırmustu. lahran bu yöndekı önensıru daha sonra yapılan çesitli temaslarda tekrarladı. Son olarak, oncekı gün anı bır şekılde Ankara'ya gelerek Başbakan lurgat OzaTla görüşen Iran Başbakan Yardımcısı AK Rıza Muayyeri, yine " t a k ' ı n " gelecegi konusunu açîa. Muayyen, dun duzenkdiğı basm toplantısında da özal 1 la göruşmesınde "Irak'ın gekceginin kosaşuldagiınu" gızleme gereğı duymadı. Buna karşılık, tran'ın bu tasaraımn Ankara'dan olumlu bir karşılık gördüğünü söyieyebdmek güç. Aksine, Ankara, Iran yönetialenrun zaman zaman yuıeledikkn bu öneriden "alarJT duyuyor. Anlaşıldığma göre Başbakan Turgut özal da önceki günkü görüşmede, Muayyen'nın bu konudaki sözlenni dınlemekle yetmdi ve herhangi bu karşılık vermedi. Ankara, savaşın ne şekilde sonuçlanacağı henOz belli değilken, İran'ın Saddam Hüseyin'in devrümesıne kesın gözle bakıp, yeni yönetımin nıteiiğı ıçın masaya oturma önensinı "gerçekçr bulmuyor. Gerçekçi bulmadığı gibı "b« kskkı kenrMnde görmıiyor" da... Daha da önemlisı, Ankara Körfez savaşı sonuçlandığı takdırde, Irak'takı yönetımin devnlmesı pahasına bır çözumden yana değıl Türkıye, îran'ın beklentıİennın tam aksine, savaş sonrasında Saddam Hüseyın rejınunin ayakta kalmasını ısayor. Bolgedeki dengelenn altust olması, lrak'ta ÎTan çızgısmde yeni bır yönetunın kurulması ve bu şekilde Şıi nUfuzunun guney sınırlannı çevrelemesı Türkıye'yı fazlasıyla rahatsız edecek bır jgelışme olur. ÎRAN NE YAPMAK İSTIYOR? İran'ın bu önensırun ardında bolgenın gelecegi uzerinde Türkıye'yi de söz sahıbi gosterip, Ankara'nın bu konudaki endışelenni belli ölçülerde giderme çabasının yattığı da savlanabılır. tran'ın aynı önenyı Suudı Arabistan'a da yapmış olması, Ortadoğu'nun ılımlı kanadının karşı çıkmayacağı bır formfll arayışı ıçınde olduğunu gösteriyor. Bu arada, tran'ın Irak'ın geleceğiyle ilgili oSarak Tüıkiye ve Suudı Arabıstan'ın kapılannı çalması, aynı zamanda Batı ve ABD'ye de verilen mesajlar olarak da aknabılır Üzennde durulması gereken bir başka nokta da, Iran tarafırun, Irak'ın toprak bütünlOğünun korunmasından yana olduğunu altını çizerek vurgulaması. Iran, boylelıkle Ankara'ya savaş sonrasında Irak'ın bötünmesuu arzulamadığım, daha dogrusu Irak topraklan ıcinde yapay devletler (bir Kürt devletı gıbı) kurulmasına rıza göstermeyeceğı güvencesıni vermış oluyor. Gelgelelim, îran'ın Irak'a dönük bu hesaplan Ankara'da şimdilik bır "f anuzi" olarak görulüyor. Aynca, tranb özel temsilanm basına "Başbakaanuzla Irak'm gekcegtni konuştuk" dıye açıklamada bulunarak özelhkle İslam Zırvesı'nm sürdüğu bir sırada bazı taktık kazançlar da elde etmek ıstedıgı tahmın edıiebilir. tran boylelıkle, 1. Turkıye ıle Irak'ın geleceğini görüştüğu havasını yayarak Irak'ı baskı altına almak ıstemekte, Saddam Hüseyın rejımim ızole etmeyı amaçJamaktadır. 2. Aynı zamanda lslam Zırvesı sürdüğu bır sırada nrvede tranIrak Körfez savaşı konusunda çıkacak Irak yanlısı bır karar tasansım sulandırmaya çalışmaktadır (Baştarafı 1. Sayfada) ölçude duşuk bır oy oramyla yetınmek zorunda kalmıyorlar Son 40 vılda seçımlerde rastlanmayan ıkıncı olay, seçımlere kalılma oranınm bu olçude duşuk kal ması Oncekı gun vapılan seçımlerde kaıılma oranı yuzde 84 dolayında Tum Avrupa ulkelenne gore, yıne de en vuksek katılım oranlarından bın Ancak sureklı yuzde 90'ı aşan katılım oranlarına alışkın Almanya ıçın bu katılım ol dukça duşuk "Katılım oranı" deyıp de geçmemek gerek Bu oran, bır ulkede halkın polıtık sorumluluğunun gostergesı tktıdarı oylanyla belırlemelerındekı bılıncın en \urucu sımgesı Katılımın duşmesı, bır \andan kış koşullarına, oıe \andan hem ıktıdarın hem de muhalefetm ulke sorunlarma net çozum onerısı getırmelerınde yetersız kalmalan na bağlantyor Başbakan Kohl, kamuoyu yok lamalarına gore pek sevılmıyor Orneğın kendısını yenıden başbakan olarak gormek ısteyenlerın oranı yuzde 46. Kohl, Alman halkına pek sempatık gelmnor Partısının oy ka\bwda "Kohl'un kişiliği" gozden uzak tuwlmu\or A\rıca, değerlendırmelere göre, ışsızlık sorununun çozumunde Kohl halka gu\en vermıyor O\ kaybına uçuncu bır neden olarak, hele de So\yeıler'dekı Çernobıl Santralı felaketınden sonra, Almanya'da en çok tartışılan "çevre kirliliğı" nde Alınan seçmenın ıktıdardan kendını latmın edıcı vamtlar alamaması gosterılıyor Iktıdar bovlesme oy kavbına uğrarken, muhalefettekı Sosyal Demokratlara da seçımler hıçbır ka zanç sağlamıyor En buyuk kazanç Yeşıller ıle ıktıdar ortağı Hur Demokraılara an Kazandıklan ek 12 sandalye ıle mtlleıvekılı sa\ılarım 46'yayukselten Hur Demokraüar, seçım oncesıne gore bundan sonra ıkndarda daha çok soz sahıbı olacaklar Buna karşılık meclıstekı savılarını 27'den 42'ye çıkaran Yeşıllenn, us'.elık \arısından çoğıt BomroAN DO6AM kadınlardan oluşan mılletvekıllen, onumuzdekı donemde Kohl'un başına cıddı dertler açacaklar Şımdı Kohl kara kara duşunu\or Ama Sosyal Demokratlar da kara kara duşunuyor Çunku, Almanya'da "radikal solu" temsıl eden Yeşıller yukseldıkçe, Sosyal Demokratların tek başına ıktıda ra gelmelerı uzaklaşıyor Yeşıller, Sosyal Demokratların sa\undukları duşuncelen, "çok daha net" bıçımde dıle getırıvor Onumuzdekı dOnemde kendı ıç sorunlarma donecek olan Sasyal Demokratların bır yandan da Yeşıllenn mec lıste yuruteceğı muhalefetten eıkıleneceklerme kuşku yok Alman seçım sonuçlarmm Turkıve've ne gıbı elkısı olabılir7 Ilk değerlendırmeler, Başbakan Kohl'un aldığı seçım sonucundan sonra "Almanya ile daha çok ilgileneceğı" noktasında duğumlenı\or Şu anda dış pohtıka Almanya ıçın "uzakta bir kum tepesi." Ruzârın vonune gore önem kazanacak Bununla birlikte orneğın Turkıye ıle Avrupa Topluluğu ıtışktlerınde Almanva seçım sonrasında nasıl bır rol o\ nayabılır> Bızım edındığımız ılk ızlenımlere gore Başbakan Turgut Ozal aynı dunva goruşunu paylaştığı Alman Başbakanı Kohl'a "pek fazla umut bağlamamalı." Sadece seçım sonucu değıl, "A\rupa'dakı Turkiye'mn" bıraktığı ızlenım de Ozal açısından pek ıç açıcı değıl Almanya seçimleri oyle bır so nuç gosıerıyor kı, ıktıdardakı sağ koalısyon, ıktıdarım surdurmesıne rağmen, ha\allerı kırılıyor Muhalefeııekı Sos\ai Demokratlar, ıkudar beklemelerıne rağmen, ancak \arlıklannı koru\abıh\orlar, ha\allerı kınlnor Seçım sonuçlanndan "kendine destek bekleyen" 4\AP ıkttdan \e Başbakan Turgut Ozal, bekledığını bulamıyor, hayallen kırılı\or O\levse kımın aşkı depreşnoı0 Kuçuklerın \e radıkallerın ABD'de operasyon (Baştarafı I. Sayfada) Iran yanlısı Şu bır grup olan orgutun Beyrut Unıversıtesi'nde çalışan dort oğretım uyesını Federal Almanya'da tutuklu bulunan Lubnanlı Muhammed Ali Hamadey'ın ABD'ye teslım edılmesını engellemek ıçın kaçırdığı kaydedıldı Öte vandan, Amerıkan Kongresı Dışışleri Komısyonu Başkanı Senator Gaiborne Pell, cumartesı gunu Beyrut'ta kaçırılan uç Amerıkalı'nın oldurulmesı halınde, Vv'ashıngton'un, asken bır eylem duşunmesı gerektığını soyledı Pell, ABD Televızyonu'na verdığı demeçte, "Başkan Reagan, teroristlerce "sıkı bağlarımn' ortaya çıkarılması halinde, tran, Suriye ya da herhangi başka bir ulkeye karşı 'enerjık bır evlem' kararı almalıdır" dedı Cumhurıyet'ın Vvashıngton muhabırı Tanju Akerson'a gore, ABD yonetımının ne tavır takınacağı henuz açıklık kazanmadı Senato Dış thşkıler Komısvonu Başkam Pell'ın rehınelerın oldurulmesı halınde ABD'nın asken harekâta geçmesı goruşu konusunda ABD yönetımı şu aşamada ortava net bır tavır koymuş değıl. Başkan Reagan'ın her vıl yaptığı geleneksel bırlık çağrısı konuşmasının metnı uzerınde ça lıştığını bıldıren Beyaz Saray sozcusu, rehıneler sorununun duvarlılık \e dıkkatle ızlendığını belırtmekle yetındı Buna karşılık sıyasal uzmanlar asken harekât seçeneğının şu anda uzak bır olasılık olduğunu, ancak Batı Alman hukumetının rehıneler ko nusunda sıkı bır pazarlık surdu rerek bır sonuv alabıleceğını one suruyorlar Bevaz baray Sözcusu Larry Speakes ıse, VVashıngton'un uzun sure once Lubnan'dakı \merıkalılardan ulkevı terketmelerını ıstedığını anımsatarak, bundan sonra orada kalacaklann "kendı başlarına" olduklarını soyledı Speakes, Amerıkan Hukumetının rehıneler konusunda elı bağlı olduğunu belırtmesme rağmen, asken \a da ekonomık mısılleme olasılığını açık bıraktı, Speakes uygulayabıleceklerı bır dızı alternatıf bulunduğunu, ancak bu seçeneklerın ne olduğu konusunda konuşmak istemediğini kaydettı VVashıngton muhabırımız Şebnem Atıyas'ın haberıne gore asken mudahale olasılığı kamuoyunda açık bıçımde tartışılıyor Meclis ve Senato Dış İlışkiler Komıte Başkanlan cıddı bır asken mudahale olasılığını duşunmesını ogutlerken, eskı Dışışleri Bakanları'ndan Henry Kıssınger televızyon konuşmasında "teroristleri destekleyen ulkere karşı askeri mudahalede bulunulmasının gerekli olduğunu" soyledı Kıssmger Alman yetkılılerın rehınelerı kurtarmak ıçın pazarlığa gırışmelerını eleştırdı, asken mtıdahalenın ozellıkle "İran'a karşı gerekli olduğunu" behrttı, Kıssınger ^ashmgton'da buyuk yankı yarattığı belırtılen açıklamasında şoyle dedı "Ozellikle Lubnan'daki terorist grupların bulunduğunu bildiğımiz Bekaa \ adisi'nde \e bir de belki bazı Suriye kuvvetleri uzerınde askeri bir operasyon yapabiliriz. Bana sorarsanız aynca Irak sınınndakı İran birliklerıne karşı askeri gucumuzu kullanırdım, çunku İran'ın Irak'a karşı zaferi Batı çıkarları açısından son derece tehlikelı bır durum yaratacaktır." Kıssınger asken harekâtın son derece soğukkanlı ve dıkkatlıce yapılması gerektığını onerdı, eskı guvenırlilığı kazanmak ıçın bu mudahalenın gerektığıne değındı Zirve tutkusu (Baştarafı 14. sayfada) hareketsiz hale geliyordu. Dagcılık bilgileri ile kendisini kaldırıp yukarı tırmanmaya çalıştık, ne yazık ki çok yavaş ılerlivorduk. Saat beş buçuğa doğru nihayet bir agacın dibine ulaştık. Hava kararmaya başladığı için uşuvorduk, Ozcan da aynı şekilde... Agacın dibinde ateş vakmaya çalıştık, ne var ki başarılı olamadık... Bunun uzerine hepimiz uzenmizdekı gıysileri çıkartıp Ozcan'ın uzerıne orttuk. Bu arada biz donma tehlikesı ile karşı karşıya kaldık. Hatta yarı donmuştuk ki tahminen gece saat 22.00 sıralarında Ozcan'ı kaybettik" dedı Abacıoğlu, yarım saatı aşkın bır sure kalp masajı \e sunı solunum yapmalarına karşın başarılı olamadıklarını, kısa bır sure sonra kurtarıcı çağırmaya gıden arkadaşlarının ıkı koylu ıle geldığını, ancak koylulerı Ozcan Açıkalın'ın cesedını taşımaya ık na edemedıklerı ıçın arkadaşlarının cesedını <,aresız orada bırakıp koye donduklerını behrttı Gogsunuzde agrı ve yanma varsa Yokuş ve merdıven çıkarken ağrılar artıyorsa Kalbınızı kontrol ettırnız Muayene ve Kontrol ıçın Tel 148 58 6 6 1 7 2 61 43/44 Turk Kalp Vakfı