Katalog

CUMHVRİYET/7 Gaziantep ANAP adayı iddialan yanıtladı Celal Güzel: Fındık fıstıkla ilgim yok içinde benim adım yoktur. Fıstıkla olan iiişldm vitrinlerde görüp satın almaktan öteye gitraemiştir. Fıstık agacım da yoktur, fıstık tüccarlığım da söz konusu yeniden talinsiz bir degertendirdeğildir. Kanun ve millet önünme olduğu takdirde her tiirlii kanuni hakkımı kullanacagınu be de veremeyecek bir hesabım da yoktur. Cumhuriyet gazetesi giyan ederim." bi, haberierinin dogrulugunu her ANAP Genel Sekreteri Mus zaman ifade ettigimiz bir gazetafa Taşar da aynı konuya ilişkin tede fısıltıya dayanarak yazı yazşu açıklamayı yaptı: mak bizi iizmiiştiir, takdiri de "Hukuki olmayan hiçbir işin okuyucuya aittir." DIYDUKIGÖRDİJK PEKŞE\ f T Gaziantep ANAP,adayı Hasan Celal Güzel, GaziantepHavaalanı'nınkendisiiçin açılmadığını belirterek "Ben paramla bilst alıp geldim" dedi. ANKARA, (Cumhuriyet Bürosu) Ara seçimlerde Gaziantep ANAP adayı olan Hasan Celal Güzel, "Gecmişinıde dürtistlüğumle Ugili en uf ak bir leke t>lduğunu söyleyeni ispata davet ediyonım. Fıstıkla, fındıkla ilgim yoktor" dedi. Hasan Celal Güzel, gazetemizde yer alan bir yazı nedeniyle dün yaptığı açıklamada, Gaziantep Havaalanı'nın hizmete açılmasının kendisiyle ilgisi bulunmadığını kaydederek, şunları soyledi: "Gaziantep Ha>taalanı'nın hizmete açılışı bundan aylarca önce ve daha ara secimin larihi belli olmadan, agustos ayı başında diye karartaştınlnuştı ve gerekli hazırlıklar yapılmıştı. THY'nin bu alanın açılışıyla birlikte normal tarifeli seferieri de buna göre düzenlenmişti. Bizim yaptığımız sadece bu ilk seferden faydaJanarak, vatandaşlık bakkımızı knllanarak Gaziantep'e gitmek olmoştur. Esas üzerinde durmak istediğimiz şudur Bu sabah(dün) yaptığım basın toplantısında da açıklamış olduğum gibi, hayatım boyunca devlet memuriyetinde bulundum, kursağundan devlet memunı olarak devletin bana verdigi maaştao başka beş kuruş geçmemiştir. Sayın Sirmen'in dün çıkan yazısında kulisten ve dedikodudan duyduğunu söylediği fıstık kombinezonu ile ilgili gazetenizde yer alan açıklamayı iizüntüyle karşılıyomm. Benim de insan olarak birçok hatalanm olmuştur. Ancak şu konuda berkese 'hodri meydan' diyonım. Gecmişinıde dühistlüğümle ilgili en ufak bir leke olduğunu söyleyeni ispata davet ediyonım. Bir avuç toprağım ve fıstık fındıkla da ilgim yoktur. Bu konularda ' zamanlar Baktrcüar Çarştsı 'nda eUe yapüan baktr işleriyle övünürak üzere. Sayüan giderek azalan sanatçüar şimdi tepsi, kazan gibi, niyorlar. (Fotoğraf: BÜLENT ECEVÎTJ Unay D«ıtecl Mç M ç a attawnl$... "Hiç llgl duymad.m, dnymuyorunr" diyot (Fotoğraflar: MEHMET DEMİRKAYA) "Erkek sporu" futbol için söz sırası kadınlarda... rînotlan MMskerleıi çim kunyesi: Burdur Denizci: Futbol Zaman Bırakmıyor DbıçeHer, Güzel ve Htşar Antepte (Foto&vf: MEHMETMERCAN) seviyor? var. "Seçim SOBBCII ne oinr" şeklindeki sorumu bir solukta yanıtüyor: "Gdmlş gecmi? hiç bir hökanet bizim kad«r Bnrdnr'a hizmet venncdi. Seçim g»nii bütüı kırgmhklar bfteccktir. Vittodas sandık taşında dftfttoüp tafuup oynna yine Uze verecektir. Difer sag partfleria alac^ı oytar b U ctUkmez.." Sait Ekinci'ye, kırsal kesimde görüştüğtimüz çiftçinin ANAP'tan memnun olmadığını, pahalüıktan yakındjğım söylüyorum. Ekinci'nin yanıtı biraz önceki gibi akıcı olmuyor: "Pahahbtın f«rkudayız, mkâr da etmiyoraz. Ama fSbreyi, lohoma, mazotn panafa alaa çiflçi uninünü de pahalı saüyor... Arada bir kaybı yok.." Ekinci'ye başan dileyip, hükumet Caddesi'nde karşı kaldınma geçiyonım. Karşı kaldınmda bir başka eczane. Kasanın arkasında bir başka eczacı. Refah Partisi tl Başkanı ve milletvekili adayı Hiseyin Afaofln'nun gözleri mahmur. Bir gece önce eczanesi nöbetçiymiş, yorgunluğunu üstünden atamamış. Agaoğlu anlatıyor: "tnanın ilk zamanJar umntmzduB. Bir şey y»rw«yt<*»tmnD Huuyordam. Ama birkaç gvodea beri köyierde yaptitun gezier bem unutiandırdı. Köytt pcrişaa. A N A P ' t u amodnnn kemi;. Bn dorumda «çgmeye yetecdc kadar oy ataftımm samyornm." Refah Partisi adayı Hüseyta AfaoiIn fazla bir şey söylemiyor. Ama kırsal kesimde Refah Partüiler çevrelerine toplanan köylülere ilginç şeyler söylüyorlar: "B« dttnyada liz kaybcttimz, giimhİTiarj boynnazB «şö, bari çocnldanaıa knrtann, onlar yaamaan... , A n «draJer Burdur'dakactmneMisliunan oldagunu göstereccktir, ona | ö rc oy verin..." gibi. Hükümet Caddesi'nden bir sokağa dalıp ilerliyorum. Hem toptan hern de perakende gıda maddesi satarı büyükçe bir dükkân. Masada DSP tl Başkanı Mehmel Dnrmazcr oturuyor. DSP'nin milletvekili adayı eczacı Nadir Yavuzkan henüz Ankara'dan gelmedigi için Mehmet Darmazer'in görOşlerini alacağım. Durmazcr'in dukkâru "an kovanı" gibi çalışıyor. Kutu kutu çaylar, teneke teneke salçalar, yağlar, çuval çuval unlar, şekerler dükkânın önüne yanaşan kamyonetlere yükJeniyor. Mehmet Durmazer bir yandan fatura yaayor, bir yandan da mUştenleri uyanyor: "Bufim 600, haftaya 900, yagı fazla al. Benden söylemes). Budar zam idjı secimi bile bcklemeyeccldcr..." ECEVtT't BEKLERKEN Durmazer müşterilerinden fırsat buldukça sorulanmı yanıtlıyor: "SHP'Uler teker teker btif a edip bize kayıt oluyoriar.." Çekmecesinden çıkardıgı bir tomar zarfı gösteriyor. tstifa mektuplanymıs. Durmazer devam ediyor: "Rahal 25 bia oy atanz. Sagda da oyUr parçalanscak. Nadir Bey DSP milletvekili olarak Aakara'ya ghlecek..." Mehmet Durmazer'in en büyük güvencesi, Eccviüerin biri bayram sonrası, digeri ey101 ortasında olmak üzere Burdur'a yapacaklan iki cıkarma. Dormazcr, özellikle Bıilent Ecevifin yapacagı konuşmalardan sonra Burdurlu sosyal dcmokratların "dojru yolıı" bulacaklanna inamyor. "Hıyırn tjJer" dileyip dükkândan çıkıyorum. Gelecek adres DYP il merkezi. Arka sokaklarda, bakımsız, büyük bir harun ikinci katı. Hemen bitisik odada Refah Partisi il merkea var. RP'nin merkezinde sakallı, takkeli bir partili parti bayraklanm sopalara geçiriyor. Yan odada DYP merkezinde i&e masa ve iskemleler odanın ortasma toplanraış, boyabadana yapılıyor. Burdur'un tek bekâr milletvekili adayı, 45 yaşındaki DYP tl Başkanı çiftçi Mustafa Çiloglu: "Burdur'da tkaret durmu^tar..." diye soze baslıyor ve sürdürüyor: 'Ne çiftçlde, ne memarda, ne de isçkk para kaldı. Böyle oianca esnafla tiiccann işi bitti." ÇUoflu da diğer adaylar gibi iddialı: "Ara sedmi kazanıp, mffletin ccMne «krep sokan ANAP'ın sonann Oan edecegiz.. " Konu Sileyman Demirel'e geliyor. Demirel bir isaret verecek mi? Verecekse ne zaman? Çiloglu gülüyor: "O, ne zaman ne yapacagını bttir. 0 , yalnız bizun dega, tiim Tartdye'mn Bderi. Demokrasinin bayraktan..." Adaylarla yapüğjm görüşmelerden sonra unutulmaya başlayan bakırcılar çarşısına, NATO yolu kıyısındaki gecekondu mahalJelerine, sanayi çarşısına, ara sokaklardaki kücük esnafın dükkânlanna ugruyonım. Yakmmalara bakılırsa ANAP'm ve adayı Sait Ekinci'nin işi zor. Ama bir Burdurlunun söyledigini de kulak ardı etmemek gerek: "Burduriunun ne yapacagı belli olmaz..." Gaziantep havaalanı açılışı (Cumhuriyet BüTOMM'de ANKARA, rosu) Gaziantep Havaalanı'nın ANAP adayı ve Başbakanlık eski Müsteşarı Hasan Celal Giizel'in gezisi sırasında açılarak THY tarafından ani sefer düzenlenmesi Meclise getirildi. DYP Gaziantep Milletvekili Feyzullah Yıldınr, TBMM Başkanlığı'na verdiği soru önergesi ile, Ulaştırma Bakanı Veysel Atasoy'un olayın sorumluları hakkmda ne işlem yapacagını açıklamasını istedi. Feyzullah Yıldınr, bitim tarihi daha önce 30 kasım olarak öngörülen Gaziantep Havaalanı'nın aniden ağustos ayında tamamlandığına dikkati çekerek, O zaman futbolcu eşi olmak o kadar koBenim evimde misafir gelmediği lay bir iş değil... Şu ana kadar olumlu bir şey sürece futbol kritiği olmaz... Sadece kötü maçlarda üzüntü olur... Ama ben söylemedinız... OLUMLU YANLARI üzülmem, aldırmam. Futbol dünyasına hep futbolcular (yani erkekler) açısından yaklaşılır ve bir erkek sporu olan futbol için doğrusu da budur... Ne ki futbol sadece erkekleri değil, bir ölçüde kadmları da etkiliyor. Futbol hastası bir kocanın eşi maç sonuçları ile hiç ilgilenmese bile, sonuçların sonuçları ile etkilenmek zorunda. Aynı şekilde futbolcu bir kocanın eşi de futboldan etkilenme durumunda... Bu nedenleri goz önüne alarak bugün Fenerbahçeli ünlü futbolcu Osman Denizci'nin eşi Umay Denizci ile "futbolun kadının dünyasındaki yeri" uzerine konuştuk... Sayın Umay Denizci, hanımlar futbolculara çok ilgi duyarlar. Bunun nedenini de hep merak ederim. Hem futbolla pek ilgilenmezler hem de futbolculara ilgi duyarlar... Sizin ilginiz nasıl oldu? Mesela nasıl tanıştınız kocanızla?.. Efendim evliliğimi genelde birçok ınsan yanlış bılıyor. Basın aracılığıyla kamuoyuna çarpık yansıyan evliliğim aslında bir aşk evliliğidir... Erzurum'da spor oynadığı yıllardı. Ben 12 yaşmdaydım. Osman da ablamın grubundaydı. Geleceği parlak bir futbolcuydu... Aradan 23 sene geçti. Bir gün yolda yürürken karşı Ulaştırma Bakanı Atasoy'a, "Yoksa havaalanının açılması ve ani bitirilmesi bir seçim yaünmı mıdır? Bu olayların sorumlulan kimlerdir?" sorusunu yöneltti. Sivil Havaalık Yasası uyannca yeni hat açümadan 15 gun önce ilan yapılması zorunluğu bulunduğunu da belirten Yıldınr, ANAP adayı Hasan Celal Güzel'i Gaziantep'e götüren uçak için bu zorunluğa uyulmadığmı kaydederek, "THY'nı zarara sokma pahasına seçim şovu yapmaya zoriayan hangi zihniyettir. Haklannda ne gibi işlem yapacaksınız ve ne gibi tedbir almaktasınız?" dedi. Gaziantep'ten seçim notları \£ 56.031 (% 53.1) 33.013 (% 31.3) Mart19M Jnen. 118.710 tf: 44.796 <% 40.9) P; 16.506 (% 15.6) . 10775 (% 9 9) DEP: 23 889 (% 21.8) 3 : 23.883 (% 21.8) 4,446 (% 4.1) nfida bir tepki olduğu gerçek. IfAŞINDAKİ ADAY eni bitmiş bir binarun birinci katı. nüaki tabelada iki isim var. BirinciVukat Ali Şahio. CHP'nin yülarca aşkanhğmj yapmış kurt politikacı. ıci isim, avukat tbrmkim Şaktn. 3 'mn il baskanı, milletvekili adayı, aşında ve Ali Şahin'in oglu. MttvekTİni babasına devretnüş, politikaya jnmuş. toahta Ş«Mn dinamik, iyi bir örgütSHP'nin tanışmasLZ kazanacağına uyot. Şahin'e göre DYP, RP, MÇP oyian bölecek. Aynca köylü, işçi, ınf ANAP'tan boşnutsuz. Sol oyse kemiklesmiş. Ya DSP? tbrahim n, "DSP, u c a k yfizde 3 onuunda hr, bo da Hzi etkjemez" diyor, ama gi her ilçede ilk sorusu, "DSP ne merv 116.502 1983 Ince Hesaplar, Kaba Oyuniar ALİ SİRMEN GAZİANTEP Gaziantep'in tamamlanmamış havaalanının guya resmi olmayan açıhşından dönerken, önumüzdeki Adana plakalı ve camlarına ANAP adayımn resimleri yapıştınlmış olan arabadan trafik tıkandığında sık sık inen bir yurttaş, '•fcşbitirici fdsefeye" uygun olarak arada bağlara dalıyor, salkım salkım uzüm koparıyordu. Aynı yurttaşm, ceviz dallanna yetişmeye çalışırken, sendelemesiyie küçuk çapta köşeyidönme, küçuk çapta bir suya düşmeyle sonuçlanryordu neredeyse. Bu arada yol boyu dizilmiş fıstık ağaçlarının dolu olduğu arazide ise, fıstık ureticileri mevzi almışlar, ürünlerini korumaya çalışıyorlardı. Anık karşılayıcılardan mı, yoksa fıstık üzerindeki "kombinezonlan" butün Antepli'nin dilinde dolaşan ve dipten taşar gibi duran bir kişiden mi, orasını kestiremedım. İNCE HESAP Önceki gün Antep Havaalanı'ndaki karşılamada, ANAP'ın ağır top adayımn iki yanında, 4 eğilımli kuruluşun 2 önemli eğihminin önde gelenleri Taşar üe Dinçerler bulunuyordu. Jeep'ten taşarcasına sarkan Taşar'a yapılan tezahürat, hem adayı hem de Dinçerler'i geri plana itiyordu. Ama Hasan Celal Giizel'in dünkü basın toplantısında, gerek Taşar, gerekse Dinçerler aralarından su sızmadığını bir kez daha dile getiriyor ve her ikisi de ANAP adayınm başarısı için tum güçleriyle çahşacaklarını açıkhyorlardı. Taşar ile Dinçerler'in bu açıklamasını öbür gazeteci arkadaşlar gibi biz de gulümseyerek izledik. ANAP'ın Gaziantep örgutıi üyeleri ne düşundüler, orasını bilemiyorum. Hasan Celal Güzel, dün parti merkezinde düzenlediği basın toplantısında, son derece rahattı. Konuşmasıyla, açıklamalarındaki ustalık ve soruları yanıtlamasındaki becerisiyle kendisine yakıştırılan "ağır top" sıfatının pek yabana atılır turden clmadığını ortaya koyuyordu. Gerçekte Sayın Güzel, Ozal'ın çok ince hesabımn ürünü. Uzun yıllar Başbakanhk Müsteşarlığı yapmış olan Güzel'in kişiliğinin, devlet ile özdeşieştirümesini sağlayacak bir izlenim yaratılması oldukça kolay. Zaten ANAP da bu görünümü güçlendirmek için elinden geleni yapıyor. Öyle ki, bu partiye hiç şans tammadığını söyleyen, 28 eylülde Özal'm partisinin büyük oranda oy yitireceğini ve yüzde 2025 uzerine çıkamayacağını dirençle ileri süren MÇP Gaziantep II Başkanı Murat Ozsaygıh bile yıne de şunları soylemekten kendini alamıyor: "Ama yine de unulmamak gerekir ki, ANAP burada devlet olarak giriyor seçime. Dün birçok resmi arabanın karsılamaya gitmiş olması da bunun en açık kanıtı." Aynı konuda SHP de yakınıyor. SHP tl Başkanı Ahmet Ekinci ANAP adayı Hasan Celal Guzel'in seçim yasaklannı çiğneyerek Yüksek Seçim Kurulu'nun kararlarını hiçe saydığını belirttiğı durıkü basın bulteninde resmi otolarla, bakan, genel sekreter, milletvekilleri ve milletvekili adayları için karşılama törenleri düzenlendiğini de vurguluyor. Ne var ki, ANAP'ın bu eleştirilere kulak asmaya hiç niyeti yok. O bir yana Mustafa Taşar konuşmasında, Kahramanmaraş'ta seçim yapılmaması karannı eleştirirken, Yuksek Seçim Kurulu'na çatar bir ifade de kullandı. Eleştırilere kulak asmamak, suçlamalar karşısında omuz silkmek, A.NAP'ın eskiden beri uygulayageldiği bir yöntem. Şimdi seçimde de aynı yolu tutacağa benziyorlar. Nitekim, akrabası ve destekçisi bir bayan gazetecinin önceden hazırlayıp uzatuğı pası alarak önceki günku yazımı yanıtlayan Hasan Celal Güzel, konuşmasının sonunda, "Basın, her gün bir yolsuzluk iddiasında da bulunsa kimseyi etkileyemez" diyordu. Bu sozlerine karşılık, "Çok haklısınız, zalen son zamanlarda basında her gün bir yolsuzluk haberi belgeleriyle birlikte yayımlanıyor, birçok suçlamalar yer ahyor ve kimsenin kılı kıpırdamıyor" dememiz uzerine adayın iki yarundaki ANAP'ın ağır topları güİümsemekle yetiniyorlar. Sayın Güzel, kendisi ve ailesi hakkmda bütün suçlamalara yanıt verecek durumda olduğunu söylerken, hemen vurgulamayı da unutmuyordu: "Bunu söylerken, kendimi, kanmı ve babamı kastediyorum. Benim bir kanş loprağım yoktur" diyordu. Başanlı başbakanlık müsteşarı işine geldiğinde Gaziantep'in en geniş ailelerinden biri olan Güzeller'in geniş kesiminin yardım ve desteğinden yararlandığını unuturgörünuyordu. Hiç kuşkusuz, garip bir mantıktı. Oy isterken en geniş anlamda "aile" kavrammı kullanıp hesap verirken bunu alabildiğine daraltmak. adayken, öte yandan da Taşar gibi •'milByrtci" göriişün ANAP içindeki kişisi bu bölgedeki seçime tüm ağırlığını koyarken, kim, neden "komando A)vaz"a oy versin ki? Ustelik Süleyman Bey bununla da yetinmiyor, devesini sağlam kazığa bağlamak için demeç vererek "G«ziantep'te Hasan Celal Güzel kazanır" diyordu. Doğrusu, bu denh açık destek çok az görülmüştü. Dünkü basın toplantısı sırasında haberi yayımlayan gazetenin kupuru herkesin görebileceği bir yere asümış dunıyordu. İKİ DAVRANIŞ Gaziantep'te "bir bilen" cephesi açısından işi sağlama almış olan ANAP, bu yönde oldukça rahat bir nefes alıyordu. Ama iş bununla da bitmiyordu. "Sağın oylan" dedikleri oylann bir başka sahibi de Refah Partisi'ydi. "Milli şuur" dedikleri ummet görüşunden yana olan bu parti karşısında da oy yitirmemeleri gerekiyordu. Bunun için yapılacak şey ise, RP'nin seslendiği topluluklara aynı dille seslenmekti. Nitekim, ANAP adayımn pek Amerikanvari bir biçimde bastınlmış olan ve devlet adamlarırun yabancı ülkelerdeki gezilerinin programlanru andıran seçim gezisi programında, siyasi faaliyetler arasında cuma namazı da yer alıyordu. Fenerbahçeli Osman Denizci'nin eşi, "Futbolcu eşi olmanın zorluklanna" karşın "durumundan hoşnut". "Bir futbolcunun evleneceği kadın, anlayışlı, olgun, bir nevi doktor olmalı" diyor... laştık. Oturduk. "Abi" dedığım bir ınsandı. Sonra ona yakınlık duydum. O da bana yakınlık duydu. Arkadaşlık etmeye başladık... Futbolla bir ilginiz var mıydı? Mesela seyirci olarak... Hayır kesinlikle yoktu.. Hatta lig nedir? Deplasman nedir? Ofsayt? Bunlar benim için o kadar yabancı şeylerdi ki... "Osman abı"ydı benim için... Ondan hoşlandım.. Yani işin futbolla bir ilgisi yoktu... GELECEĞİ PARLAK... Geleceği parlak bir futbolcuydu dediniz. Bunun da etkisi oldu mu, ondan hoşlanmanızda?.. Hayır olmadı... Hatta ailemde karşı bile çıkıldı. Çünkü tahsıl yapmam gerekiyordu. Onun için karşı çıkıldı. 2.5 sene sürdü... İyi de olmuş galiba. Siz de biraz büyümüşsünüz bu arada... Peki efendim, bir futbolcu ile birlikte olmanın zorlukları nelerdir? Çünkü normal insanlar gibi yaşamıyor sporcular... Aslında çok normal bir yaşantıları vardır. Antrenman saatleri, maç saatleri bellidir. Deplasmanlan bellidir. Gıdalan bellidir... Yalnız psikolojık durumları çok önemlidir. Evleneceği kadının anlayışlı, olgun, bir nevi doktor olması gerekir... Bu zamanla kazanılan bir pratik oluyor. HİÇ MAÇA GİTMEDJM Peki evlendikten sonra ilgi duydunuz mu futbola? Mutlaka duymuşsunuzdur... Hayır hiç duymadım. Hâlâ duymuyor musunuz? Hâlâ duymuyorum. Fakat kocanız o kadar heyecanlamyordur maçlarda. Maçlardan önce, sonra... Siz bu duygulara hiç katılmıyor musunuz?.. Efendim bir ınsan vardır ışını evıne getirmez, evinı işıne götürmez... Benim eşım öyle bir insandır . Benim evimde misafir gelmedığı sürece futbol kritığı olmaz... Sadece kötü maçlarda uzüntü olur. . Ben de zaten tutup da "Niye iyi oynamadınız? Niye gol atamadınız" demem Uzülmem, aldırmam. "Daha iyi oynarsın" gibi laflarla avuturum . Zaten maçı izlemediğım için hiçbir bilgim olmaz... Hiç futbol maçına gitmez misiniz? Hayır gitmem... Eşim de o kalabığa gırmemden hoşlanmıyor... Televizyonda izleme olanağım oluyor. Ona da zamanım elverirse...Evliliğımm başlangıcfnda kaynım Ali Kemal'in jübilesını ıziemiştim. Eşım o maçta sakatlandı ve artık ızlemek ıstemıyorum.. Hiç gitmedim. LİGLER BİTİNCE Sanıyorum ligler bittiği zaman siz de eşiniz de raha ^ir nefes ahyorsunuzdur... Hayır en ranatsız zamanı ligler bittiği zaman oluyor. Çünku tatil başladığında antrenmanları bırakıyorlar. Sonra lig başladığında çok zorlanıyorlar. Onun ıcın bir futbolcunun en dıkkat etmesi gereken zaman tatıllerıdır.. Aynı maç zamanı gıbı dıkkat etmek zorundadır Tabii kendısm ;orlayan birdüzerı deolmadığı ıçın d.j ahatsız edici oluyor li askerlerin kent katkısı âsınamayacak kadar da. North Carolina liversitesi'nde öğretim reylisi olarak çaiışan ' işletme doktoru, sladaki 5300 askerin r; fıafta Burdur nâfına yaklaşık 20 lyon bırakttğını İaîıyor. yaset henüz rdur'da hızını namış. ANAP %yı Sait Ekinci, 'ahalılığın •kmdayız" diyor, Hjr umutiu. SHP'li •çhim Şahin 'e re, "DSPyüzde3 ANAP'h Hasan Celal Güzel'i destekleyenlerden biri de "bir bilen". Evet, Süleyman Demirel'in telkiniyle komando namıyla maruf Ayvaz Gökdemir'i Gaziantep'te aday gösterirken, ANAP'tn işini kolaylaştırmayı amaçtadığı görüşü yaygın... Güzel'in siyasal etkinlikler programında "cuma namazı" da yer alıyor. öyleyse"namaz" açıkça siyasal bir etkinlik olarak kabul edüiyor. Bu arada aynı ıddialarla karşı karşıya olan Sayın Taşar'ın ise, kılını bile kıpırdatmadığı, en ufak bir yanıta bile gerek duymadığj görulüyordu. Dünkü konuşması sırasında Hasan Celal Guzel, hesaplı yanıtlanyla bir noktayı vurgulamaya çalışıyordu: Seçimleri kazanması halinde alelade bir milletvekili olmayacaktı. Seçilince bakan olacagı yolunda soylentiler bulunduğu sorusunu, oylesine ustaca yanıtlıyordu ki Sayın Güzel... Bakanlan atamak, Sayın Özal'ın yetkisindeydi, o istediğini yapabilirdi. Bu konuda herhangi bir pazarlık olmamıştı. Oyle bir şey soz konusu olamazdı. Sözünu bitirirken eklemeyi unutmuyordu. "Ama bu demek değildir ki, ben asla bakan olamayacağım." Tam bu sırada Taşar atılıyordu: "Sayın Güzel, bakanhğa layık bir arkadaşımızdır." "BİR BİLEN'İN DESTEGİ tşte Hasan Celal Güzel'i aday atarken, Sayın Özal'ın birinci ince hesabı buydu. Ikincisi ise. dört eğilimli kuruluşun önde gelen iki eğilimini oluşturan Dinçerler Taşar gruplarının üzerinde anlaşacakları, hiç değilse bir sure için anlaşabilir görunecekleri bir aday bulmaktı. Başbakan, şimdilik Sayın Guzel'de bu adayı bulmuş görunuyor. Bu arada, Hasan Celal Güzel'i destekleyenlerden biri de "bir bilen." Evet Süleyman Demirel'in telkiniyle "komando" namıyla maruf Ayvaz Gökdemir'i Gaziantep'ten aday gösterirken, ANAP'ın ya da Hasan Celal Güzel'in işini kolaylaştırmayı amaçladığı goruşu çok yaygın. Gerçekten de, bir yandan MÇP'nin genel başkanı Antep'ten ^ımdi denebılir ki, "bir adayın cuma namazı kılması neden sorun yapılıyor?" Hemen belirtmek isteriz ki, kimsenin bir başka kimsenin ibadet inanç özgürlüğüne karışmaya hakkı yoktur. Kimse kimseyi ibadet ediyor veya etmiyor diye kınayamaz. Hiç kuşku yok ki, ANAP'ın sayın adayı da dilediği yerde namazını kılabilir ve bunu sorun yapmak kişi olarak da basın olarak da yanlıştır. Ancak burada bir noktayı da iyice görmek gerekir: Hasan Celal Güzel'in programına dikkatle bakıldığında görülür ki, programda yalnızca siyasal faaliyetle ilgili olan noktalar yer alraıştır. Örneğin, toplu olarak seçmenlerle, gazetecilerle yenen yemekler programa konmuş, ama öbürleri, adayın tek basına ya da dostlarıyla yıyeceği yemekleri ise doğal olarak konmamıştır. Eğer sayın aday cuma namazını da siyasa! etkinlikler programına almamış olsaydı, kimsenin söyleyeceği bir şey olmazdı. Ne var ki namaz siyasal programda yer aldığma göre, sayın aday tarafından açıkça siyasal bir etkinlik olarak kabul edilnıektedir. Sayın Hasan Celal Guzel'in bir başka davranışını ise, alkışlanacak nitelikte bulduğumu vurgulamak isterim. Sayuı Guzel, SHP adayı Mustafa Yılmaz'ı ziyaret edecegini, kendisine iyi şanslar dileyeceğini belirtmiş ve seçim kampanyasını bir tartışma ortamının sınırlanmn dışına taşırmayıp gerginlik yaratmamaya ozen gostereceğini vurgulamıştır. Hiç kuşkusuz ki, bunca ince hesap ve kaba oyun arasında tek başına bu davranış demokrasimiz adına sevindiricidir. Zor fakat siz kendinizi bir anne gibi hissediyorsunuz. Onun da zevki başka... İlk günlerde zor oluyor. Sabah beşte kalkıp kemik suyu içirme, gece yatarken, yumurtasıyla balı karıştırmak... Veya bir olay var, kavga etmek istiyorsunuz... Aman maçı var susalım.." Budur zorluklan. Yoksa çok zevkli birolaydır... Hele gazeteyi alıp da başanlı maçlar çıkardığında övgülü sözler duyulduğunda çok başka bir olaydır. Ektiğinı biçmek gibi... Siz de galibiyetlerde payınız olduğunuza inanıyor musunuz? Hayır ama ne de olsa onun en yakın olduğu kişısiniz... Aslında bunları ben yapmasam o kendi kendine yapabilir... Peki kocan futbol dışında neyle ilğilenir, yoksa hep futbol mudur merakı?... FUTBOLCU YAŞAMI Benim kocamın ilgisi yine futboldur... Futbol, gazete ve güncel yaşam... Gazetelere de tabıi arka tarafından başlıyordur. Hayır bakın ben ilk evlendiğimde eşim gazetelen alıp da sıyaset sayfasından başladığında çok şaşırmıştım... Ama "hep futbolla ilgilenir" demiştiniz... Eşimin vakti yok... Gazete okur, belki bir kitap okur... Ayda bir eğer varsa iyi bir tiyatroya götürür... Güzel filmler seyretmeye çalışırız... Bunun dışında başka bir şey yapamayız... Futbolculuk gerçekten zor ve zaman bırakmayan bir iş. Zaten teknik dırektörler şöyle diyor: "Evlerınize gidin, futbol kasetleri alıp izleyin, futbol kitapları okuyun... Başka şey yapmayın." Galiba bir de erken yatmalan gerekiyor... Tabii sizin de... Biz onda (22.00) yatarız. Eşim en geç onbuçukta uykuya geçmek zorundadır... İyi futbol oynamak istiyorsa... Sadece maçlardan önce mi? Yoksa her gün mü? Her gün... FUTBOLCUNUN GELECEĞİ Peki efendim biliyorsunuz bizim ülkede futbol erken bırakılıyor. 30 yaşında bilemediniz, 35 ten sonra futbol oynayan parmakla sayılacak kadar bile yok... Sizin eşiriiz kaç yaşında... Kocam yirmi sekiz yaşında... Yani birkaç yıl sonra bırakabilir... Bundan sonra ne yapacaksınız? Planlarınız var mı? Yaparız. Osman küçük bir tatil kasabasına yerleşip gıda uzerine işletmecilik yapmayı düşünüyor... Futbolcular çok para kazanır derler. Doğru mu bunlar?... Verilen rakamlar... Abartıldığı kadar değil... Mesela sizin kazancınız nedir? Yüz bınden aşağı düşmez, ayda... primlerle 500 bıne kadar çıkabilir... Peki transfer paralan? Otuz, kırk, elli, yüz milyonlar... Onlar transter ücretleri. Onları saymıyoruz. Futbolcu eşi olmak zor fakat siz kendinizi bir anne gibi hissediyorsunuz. Onun da zevki başka.. İlk günlerde zor oluyor. Sabah 5te kalkıp kemik suyu içirme, gece yatarken yumurtayla balı karıştırmak. Onlar da gelir sayılmaz mı? Ne yapıyorsunuz bu paraları... Onlar ilerıye dönük yatırımlar oluyor... Bunlardan bugün yararlanamıyoruz... İlerde tabii bunlarla iş kurulacak, gelir sağlanacak Ama bugün o paralara göre yaşamıyoruz.. Galiba vaktiniz de yok bu paraları harcamaya. Tabıı vakıt de yok... Ama ısteyen harcayabilir. Vakit olmazsa, giyim olayı vardır, takı olayı vardır, eşya alınır... Yani ıstenırse para harcanabilir. ŞARKICI FAKTÖRÜ Bir de Umay Hanım, özellikle şöhretli futbolculara artist, şarkıcı hanımların müthiş bir ilgisi var... Bunlar sizi rahatsız etmez mı? Efendim çoğu mübalağa . Bu kadınlar parası olan herkese ilgi gösterir... Ama futbolcular basın tarafından sürekli ızlendiklerı için göze batarlar . Öyle sanıldığı gıbı bir olay yok ortada . Çocuğunuz var mı sizin? Şu anda yok, ama yakında olacak. . Doğacak çocuğunuz erkek olursa, onu da futbolcu yapar mısınız? Futbol yetenek olayıdır Yeteneğı varsa tabıı.. Sonuç otarak anladığıma göre, futbolcu eşi olmaktan hoşnutsunuz... Kuşkusuz hoşnutum... fhr ve SHPyi :Uemez." Wlilerin umudu tyit'in Burdur'a oacağı gezide. fP adayı Mustafa $ğlu, "Burdur1 da wret durdu" fe.?" oluyor. DSP'nin henüz örnmediği yanıtım ahncaya kadar te•üjfi sürüyor. «hfan Şahin, örgütüne hâkim, tü«k bilmeyen bir enerjiyle sabahtan • kadar seçim bölgelerinde gezi> .kla sohbet ediyor, ANAP'a geı dersi vennek gerektiğini vur•or. kümet Caddesi üzerinde bir eczaasada ANAP İl Baskanı ve milletadaylığ.ı son dakikada belli olan ıSait Ekind oturuyor. Seçim için aden birini satnuş. Ama Satt EHnIU kabul etmiyor, "SıkıııtKUıy<faın, için sattım" diyor. Eczane dohıp ır, ama gelenlerin tek bir aspirin Idığı yok. Kuru kalabalık, tebrike ANAP'hlar. t Ekiad'de belirli bir huzursuzluk