Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
ER CUMHURİYET/7 1960'ta demokrasiyi ordu değil, gençler kurtardı CELAL BAŞLANGIÇ TÜREY KÖSE İZMİR DSP Genel Başkanı Rahşan Ecevit'in aday olduğu bölgedeki ikinci seçim tumna katılan Bülent Ecevit, "1960 yılında 10 yülık demokrasimiz çöktüğii zaman, kendimizi aldatmayalım, ordu falan degil, onu gençler kurtardı" dedi. Ecevit, 12 Eylül öncesi şiddet eylemlerine işçilerin katılmadığını, üniversite özerkliğinin de şiddet eylemlerine gerekçe gösterilemeyeceğini belirterek, 12 Eylül öncesi sağ terörün özerk olmayan Erzurum Atatürk Üniversitesi'nde, geçmiş dönemin baa yıllarında da sol terörün yine özerk olmayan ODTÜ'de yuvalandığını söyledi. Bülent Ecevit, Hamzakoy'dan Erdal lnönü'ye yazdığı mektuba ilişkin bir soruya da, "Liitfen olayı, İnönüEcevit çekişmesi olarak görmeyelim" karşılığını verdi. Önceki gün Izmir'e gelen Ecevitler, ikinci seçim bölgesine giren Menemen ve Karşıyaka ilçelerinde yaptıkları birer kahve toplantısından sonra dün kaldıkları Izmir Palas Oteli'nde çalıştılar. Menemen ve Karşıyaka'nın gecekondu semti olan Gümüşpala'da yaptıklan kahve toplantılarında beklenenden daha az coşkuyla karşılanan Ecevitler, Izmir'deki seçim çalışmalanrn Aliağa ve Bornova üçelerinde sürdürecekler. önceki gece DSP'nin Menemen'de düzenlediği toplantıdan sonra Karşıyaka Gümüşpala'daki kahve toplantısına gelirken, Örnekköy'de kalabalık arasından güçlükle ilerleyen Rahşan Ecevit, elindeki 9 sayfahk metni okuduktan sonra, mikrofonu eşi Bülent Ecevit'e verdi. "Halkçı Ecevit" sloganlan arasında konuşmaya başlayan Ecevit, öncelikle sömürücülerin memleketi bölmek istediklerine değinerek şunları söyledi: MEMLEKETİ BÖLMEK "Memleketi bölmek isteyenler, bepsi aynı Allah'a, aynı peygambere inananlan Alevi ve Siınni diye birbirine düşürdüler. 30 Ağustos Zaferi'ni Atatürk, nalktan aldıgı guçle kazandı. Savaş alanına giderken vatandaşa sen Alevi misin, Siinni mişin, Tiirk müsiin, Kürt miisiin diye sonılmadı. Ne Kurtnluş Savaşı'nda, ne Kıbns kurtanhrken. Soyadı Kanunu 1930larda çıkmış. Hangimizin hangi ırktaıı olduğunu kim bilebilir. Niçin ö>leyse bölünmeler oldu, çünkii sömürücülerin bir kurab vardır. Böl ve yönet Siz yönetilmemek için iilkeyi kendiniz yönetmek için birleşeceksiniz." Ecevit daha sonra, Çiğli'de bir yurttaşm kulağına eğilip, "Birleşin" dediğini anımsatarak, "Şaşırdım, işte birtik. Birteşmişsiniz. Nasıl birleşileceğini çatıdakiler bilmez, halk bilir. Çatısı paramparca bölünmüş bir partide demokratik solun birliği sağlanmaz" dedi. Her konuşmasından sonra hakkında soruşturmalar açıldığını yineleyen Ecevit, anayasa konusunda şu eleştirilere yer verdi: MAVt GÖMLEK 'Anayasa, daha millet ne oldugunu anlamadan oya sunuldu. Anayasayı övmek serbest, eleştirmek suçtu. Nerdeyse benim şu mavi gömlegim bile suç aleti haline geldi. O günler şimdi geride kaldı. O günleri siz aşıyorsunuz, duvarlan yıkarak. Şimdi devir degişti. Diieyenler mavi bayrağın ak giivercini altında birleşebiliyoriar. Anayasa benim durumumdakilere siyasi yasaklar getirdi. Ben bunun üzerinde durmuyorum. Ben, siyasi haklanm kısılsa bile görevirai yapmasını bilirim. Bir insan en koyu baskı rejimi altında bile bedelini ödemeye hazırsa özgiir kalabilir. Kendi haklan için savaşanlan asla kınamıyonım. ama benim miicadele tarzım başka. Eğer şu konuşmamdan 3 aya daha mahkum olursam, ömriim boyunca milletvekili seçilemem, anayasaya göre. Düşünün. 1718 yaşında bir genç şeytana uyup bir sokak lann tümü kalkb. Sendikalar yargılandı. Nedenlerinden biri de, efendim sendikalar dış politikaya kanşmış, bu biiyiiklerio isiymiş. Dış politika her şeyden önce halkın yetkisindedir. tşçiler dış politika ile ilgilenme hakkına generallerden, dıştşleri bakanlanndan, milletvekillerinden çok sahipler. Türkiye bir savaşa girecek olsa ilk darbeyi işçiler yiyecek. Gazetelerde okuduk, Rogers'ın sözlerini. Orta Avrupada niikleer silahlar fazla birikti, bir kısmını NATO'nun güneydoğn kanadındaki ulkelere göndereeegim, demiş. Gdip size sordular mı? Avrupa'da her hangi bir NATO ülkesinde tehlikeü ölçüde nükleer silahlar yıgılmaya başlandı mı, önce işçilerin, sendikalann sesi yükselir. Türkiye de o duruma gelmeden, hiç kimse Türkiye'de gerçek demokrasinin kunılduğunu iddia edemez." Ecevit konuşmasırun sonunda, ANAP iktidannın fonlarla, tapu tahsis belgeleriyle haikı "uyntmaya" çalıştığını •vurgula>rarak, "Hangi parti özlemJerinize uyuyorsa o partiye gidin" dedi. Ecevit, "TV'de bakıyoruz akşamlan, birinio vaat ettigini öbiirii de ediyor. Demek ki programlar o Ecevit, seçim yasağma uymanm titizliğiyle, kahve penceresinden ses kadar önemli değil. Ben burada leniyor. (Fotoğraf: ÜMÎT OTAN) otururum, Karabük'te bir doktor oturur. birbirinden guzel soskavgasına katılsa, 6 ay çeza allenmişti. Öğretmen okullannın yal demokrat programlar yazasa, sonra kafası kızıp duvarlara hiçbiri özerk değildi. Maksat, nz. O programı uygulanacak dugenclerin sesini kısmak. Çünkü iki kelime yazsa 6 ay daha ceza ruma getiremezse kâğıt üzerinde 1960 yılında 10 yülık demokraalsa, anavasaya göre mahkumikalır. Birileri de gelir, o kâğıdı simiz çöktüğü zaman, kendimiyeti bir yılı buldugu için ilerde ne çöp sepetine atar. Biz bunu yasazi kandırmayalım, onu ordu fakadar saygın biri olursa olsun dık" dedi. lan degil gençler kurtardı. Bunun milletvekili seçilemez." Bu arada önceki gün Izmir'e için gençliği bolelim, birbirine ODTÜ VE SOL TERÖR gelen Ecevit'e, gazeteciler, Hamkırdıralım dediler. Bunu, bölerek 12 Eylül öncesi şiddet hareketzakoy'da gözetim altında bulunsömürme, bölerek yönetme oyulerine üniversite özerkliğinin geduğu sırada Erdal lnönü'ye yaznunu oynayanlar yaptı" dedi. rekçe olarak gösterilmesinin andığı mektubu anımsatarak sonı Ecevit, daha sonra işçilerin, senlamsız olduğunu vurgulayan sormak istediler. Ecevit, sonınun dikaların en olmadık nedenlerle Ecevit, "Üniversite özerk olursa, tamamlanmasına izin venneden, yargılandığına değinerek sözleriterörün yuvas oluyormuş. Erzu"Evet, ama liitfen olayı lnönüni şöyle sürdürdü: rum'daki Atatürk Üniversitesi Ecevit çekişmesi olarak görmeDIŞ POLtTtKA VE İŞÇİLER özerk değildi, ama sag terör orayelim. Sayın tnönü, o koşullarda yuvalanmıştı. Bir başka üni"Ben çalışma bakanıyken, Al da si>aset dışında>dı. Hiç günversite ODTÜ de özerk değildi, demde yoktu. Koşullar onu gelah nasip etti, işçilerin en ileri ama geçmiş dönemin bazı yıllahaklara kavuşması için katkıda rektiriyordu. Tekrar gündeme gennda sol terör de orada örgiitbulundum. Bizden sonra o hak tirmeye gerek yok" dedi. Ecevit'ten 27 Mayıs değerlendirmesi: ATCKARA TA$I NE YAPIYORLAR? Devlet Bakanı Ahmet Karaevli ve Ulaştırma Bakanı Veysel Atasoy, ne yapıyoriar böyle ayakkabılarını çıkarmışlar, bağdaş kurmuşlar? Piknık mi yapıyoriar? Hayır, Celal Bayar'ın cenaze narnazından önce Maltepe Camii'nin bahçesinde 80 dakikalık yürüyüşten sonra dınlenıyorlar. (Fototraf: RIZA EZER) x tavaf... Bayar'ın cenaze törenine katılan esci liderlerden Süleyman Demirel, kaayolu ile Ankara'ya döndü.. Alpasan Turkeş'in geceyi Bursa'da geçire)ileceği açıklandı. Demirel'in ardınian DYP Genel Başkanı Hüsamettin Cindoruk ve HDP Genel Başkanı vfehmet Yazar da Umurbey'i terk et' Bayar'ın toprağa verilmesinden sona eski DP'liler, kasaba meydarunda oplanarak hatıra fotoğrafı çektirdiler. Tenaze töreni sırasında Demirel'i 'azariayarak" bir anda dikkatleri üzeinde toplayan torun Celal Bayar, Av"upalı giyimi ile ilgi gördü. Bayar'ın cızı Nflüfer Gürsoy ile damadı Ahmet •rsoy'un kendilerine başsağhğı te..mnisinde bulunan Umurbeylileri istıen tanıdıkları ve özellikle Nilüfer Uürsoy'un ya$ı genç olan Umurbey "Suyunuzu komşudan alın" ANKARA'nın Akay Kavşağı ile Esat Caddesi'nin kesıştığı köşede bulunan Bankacı Sokak'ta şu sıralarda tam anlamıyla tabya manzaraları gözlemleniyor. Ankara anakent belediyesınin yaklaşık 2 ay önce başlattığı yol genişletme çalışrnaları nedeniyle sokak sakinleri öbek öbek toprak yığınlarının bulunduğu sokak üzerinde "cambaz" ustalığı ile yürümeye çalışıyorlar. Sokak sakinleri ayrıca 1.5 aydır yararianamadıkları çağdaş yaşamın "su, elektrık, havagazı ve telefon" gibi olanaklarından son 15 gündür sınırlı ölçülerde de olsa yararlanabilıyorlar. Elektrik, havagazı ve telefon bağlantılarının Bankacı Sokak'ta oturan eski bir vali emeklisinin torpili ile ışlerlik kazandığını ifade eden sokak sakinlerinin son günlerdekı en büyük sorunları, su problemi.. Haftanın hangi günü ve hangi saatınde aktığı bellı olmayan ve tazyıkli olmaması nedeniyle suyun üst katlara çıkmadığını belirten bir sokak sakininin suarıza görevlisinden suyunu nasıl temin edebileceğıni öğrendiğı telefon görüşmesi şöyle gelişti: " Suyun haftanın hangi gününde ve hangi saatinde aktığı kesinlikle belli değil. Tespit edilen belirli bir program var mı? Tabii ki tespit edilen belirli bir program var. Ancak barajlarda su seviyesi o kadar düşük ki, bu nedenle yeterli miktarda su veremiyoruz. SEÇİM NOTLAR1 Ecevit'in gençliği DSP'nin düzenlediği toplantılarda "doğal lider" olarak tamtılan ve konuşmalar yapan kapatılan CHP'nin eski genel başkanı Bülent Ecevit, Polath'da konuşurken bir ara gözlük takınca vatandaşlardan itiraz geldi: "Gözlük takma, gençsin." Ecevit, bu sözlere sevindiğini belli edercesine gülümseyerek, "O kadar genç değiliz" diye yanıt verdi. Ama Bülent Ecevit bununla da yetinmeyerek, "doğal lider" olarak sunulmasını anımsatırcasına, "Demokratik sol harekette Ecevit'e saygL, Inönü'ye oy. de de vardı, Eceviı"lerin gezilerinde de. Böyle kalaHİKMET ÇETİNKAYA bahklann olmast, hatla kahve loplantılannm açıkİZMtR DSP Genel Başkanı Rahşan Ecevti ile hava mitingine dontişmesi olağan. Ama Ecevit'ten izleyen bu toptuiuklann 28 eylül birükte eşı Bülent Ecevit, öniekköy'den Çamlık'adek yüniyerek geldiler. îzmir'in Yamanlar Dağı sırtlanndaara seçimlerinde DSP'ye oy vereceklerini şimdiden kurulu olan Gumüşpata semtinin bir mahallesiydî söylemek ise yanlış. Çünkü Ecevit'len izleyenlerin Çamlık, Burada oturanlarm yüzde 80'i Kars, Erzu dörtte biri, yirmi araçlık konvoyla Jzmir'den gelen rum ve Ağrt yöresinden göç eden doğulu yurttaşlar partililer, buntara partili demek de doğru olmaz. Gea\ Geçmiş dönemlerde sosyal demokratlann İcate riye kalan dörtte üçü ise SHP'liler. Onlar da Ecevitlerinden birisiydi Gümüşpala semti A ncak 6 Kasım leri alkışlıyoriar, onlar da "Halkçı EcevU" diye bağınyorlar I983'te sol oytann bir bötüma ANAP'a ve MDP'ye gitmifli. Şimdilerde ise, ANAP ve SHP, yerleşik iki Onun için, Bülent Ecevit, Erdal lnönü'ye ve partiydi Gumüşpala'da. Yani güç dengeleri eşittu SHP'ye eskisi gibi fazla yuklenmeyip, yumuşak iniş yaptyor. Bu gerçek, Ecevitierin son gezisinde net olaYamanlar Dağı eteklerinden bakıldtğında, ışıl ıştldı Izmir. fCadifekale, kendine özgil bir ışık demetiydi. rak ortaya çtktu Limanda gemiler o sessiz lacivertin ortasında, biraz DSP İideri Rahşan Ecevit ve eşi Bülent Ecevit 'i salt romantik olacak ama, ate$ höceği gibiydiler. Yan SHP'liler izlemiyor. ITler hareketi ile ANAP'lan ihkent, yan kasaba görünümünde olan. yollan dar ve raç edilen merkez ilçe yönetim kurulu üyelerinden yokuş Çamlık mahallesinde, kalabalık aşın değildi. avukat Ytner Göknar da izliyor. Bülent Ecevit, Coşkulu diyebileceğimiz topluluk, ÖrnekköyÇamhk SHPye karşı yumuşak eleştirilerde bulunurken, htzlı arastndaydı. Rahşan ve Bülent Ecevit, karnnhktaya devnmcilerden söz ederken, eski ANAP'lı Göknar yan gidiyorlardı. Herkes, "EcevitTergebnif" diyerek da "Doğru, doğru" diye başını sallıyor. evlerinden sokaklara fırlıyorlardı. Gümüşpala 'nın Çamlık mahallesinde Bülent EceBiz bu kalabaltğm arasında sıkışıp kalmıştık. Ece vit'iyine topluluğun arasında izlerken, Mustafa Çevit'ler önde yüruyoriardı. Tam o sırada bir bağns tik adlı yaşlı bir yurttaş, "Partili misin?" dedi Biz. ma duyduk. Bilmem o kargaşa arasında Rahşan ve "Haytr, gazetea'yiz" deyince, konuşmaya başladv Bülent Ecevit duydular mı? OyUmmız bölünmesin diyeceğim, ama Bülent Ecevit yine sinirlenecek. Sen bunu yazar mısın? Ya Ecevit'e saygk lnönü'ye oy Ecevit'ler, Gumuşpata'ntn Çamlık manallesinegeltık bu millete, SHP'nin tabanı sanki bir başka parti meden önce, merkez kahvesinde şu anons vaptiıyor tabam. Niye böiüp pörçuyor Ecevit biıi. O vermedi mi bize demokratik sol dersi?.. : du: Ecevit, konuşmalannda salt sosyal demokrat ta Kıbns fatihi, halkfi Ecevit geHyorKahvenin içi ve dışı doluydu. AmayakaUmndagü banına değil, sağ partilerin tabanına da sesleniyor. vercin rozeti olanlann saytsı az/dı. Bülent Ecevit'i dinNamaanda niyazında olan insaniann, eğer sömürüiemek için geien SHP'liler de vardı kalabalık arasın den yana değillerse birer gerçek sosyal demokrat olda. Bir eski CHP'linin arkadaşımız Turey Köse'ye duklannı vurguluyor. anlattıklanm aynen akîarmakia yarar van Bülent Ecevit, her kahve toplantısından sonra st DSP parti değiL EcevitH sevenier demeği. Da nlstklam terliyor. Ecevit'ler, otellerine döndüklerinha partilesme olmadı. DSP partilesirse kimse önün de ise gazetecilerin tek tek ellerini sıkıp odalanna çıkıyortar. de duramaz Bu vetolar da obnasa... Bir de dikkatimizi çeken şu Ecevit'ler Izmir'deyBu tümceieri söyleyen ne htzlı bir eski devrimci, ne de ayağı yere basmayan bir eski solcuydu. Bir es ken, tnönü başka yerlerde konuşuyor. Izmir'deşimki CHP'li, KöyKoop yöneticisiydi ve hâlâ DSP'ye diye kadar hiç karşılaşmadtlar ve karsılasmamaya da özen gösteriyorlar. Ecevit'lersalı giinu Istanbul'da koüye olarak bile kabul edilmemişti. Menemen, örnekkoy, Gümüşpala'nın Çamhk ma nuşurlarken, Erdal tnönü de iki gün süreyle lzmirhaltesindeki katabahklar, Erdal tnânü'nun gezisin de dolaşacak. ANA muhalefet partisi SHP'nin Genel Merkezi'nde ara seçim öncesinde sessiz sedasız bir protesto direnişi başladı. Mustafa Sarı adında ve Belçika'da işçi olarak çalıştığını bildiren bir vatandaş tarafından başlatılan direniş, açlık grevi biçiminde sürüyor. SHP Genel Merkez yöneticileri ise, uzunca bir süredir Genel Merkeze gıdip gelen ve kendileri ile konuşan San'yı yeterince tanıdıkları için olacak bu Bu arada, üst katlara ke durumu hoşgörüyle karşılıyorsinlikle su çıkmıyor. lar. Amaaan hanımefendi, siDaha önce Cumhurbaşkanzin de dert ertiğiniz şeye ba lığı Köşkü önünde de bir gün kın. En azından suyunuzun açlık grevi yaptığını, ancak aktığına şükredin. Hem ben şiikinci günü polislerce uzaklaşze bir yol tavsiye edeyim. iki tırıldığını bildiren Mustafa Sakova alınız, alt kattaki komşurı ise grevin gerekçesini şöyle nuzdan rica ederek bu kovaanlatıyor: ları doldurunuz. Bakın o za"Belçika'da Türkler arasında man hiçbir sorununuz kalmaşeriatçı hareketler yayıldı. Ben yacak." yıllardır bunlarla uğraşıyorum. SHP'ye gerekeni yapın diye başvurdum. Gerekeni yapmadılar. Hazırladığım dosyayı Devlet Başkanına ve kamuoyuna iletsinler." Yıllardır bir iş yapmadığını, Belçika'da eşinin gelirı, Ankara'da ağabeyınin yardımı ile yaşadığını anlatan Mustafa Sarı, hükümete ya da iktidar partisine niçin başvurmadığı sorusunu ise, "Bu konuda herhalde iktidara gidecek değildik. Bu işi yapsa yapsa SHP yapar" diye yanıtlıyor. SHP Genel Merkez yöneticileri ara seçimlerde başarı sağlamak için uğraşırken, şimdi bir de kendisini tebessümle karşıladıkları Mustafa Sarının muhalefetini nasıl sona erdireceklerini düşünüyorlar. Ana muhalefete muhalefet rklere sahip çıkan olmamış. Her'e, "Anneniz nasıl?" diye sordufu duyuldu. Cenazeye gelenler, önceki gün saat 8.00 çivannda kasabayı tamamen erk ettiklerinde, 3 bin 19 nüfuslu belle sakinleri kalabalık nedeniyle meyiana gelen aksaklıklan gidermek için îlbirliği yaptılar. Bu arada, Parsbey vlahallesi'nde bulunan Celal Bayar vlüzesi'ne giden yollar, yerlere atılmış câğıt ve başlara şapka yapılan gazete '•ıklan ile doluydu. 7 dönümlük müjahçesindeki hemen tüm çiçekler • aa görmüştü. Çimler ezilmiş, bazı •sr ığaçlann dalları kınlmıştı. Cenaze töenine gönderilen çelenkler de yerlerleydi. Ancak, DYP, ANAP ve •IDP'ye ait çelenkler, Bayar'ın mezarı laşında yan yana dızilmişlerdi. dEZARA 6 AY EL İÜRÜLMEYECEK Celal Bayar'ın Umurbey'deki mezaına 6 ay süreyle el sürülmemesi gerekiği de Belediye Başkanı Hüseyin Kartat tarafından bildirildi. Karpat, 'Dinimize göre taze mezara 6 ay süeyle el sürülmez, biz de bunu yapma rzusundayız" dedi. Cenaze töreni öncesinde ve sonraında en fazla yorulanlann başında ge;n Umurbey Belediye Başkanı Hüsein Karpat'a göre Bayar, mezarında rtık rahat bırakılmalı ve siyasi çekişıderden uzak tutulmalı. ANAP'lı Be;diye Başkanı Hüseyin Karpat, 'Umurbey'de bundan sonra ne olaak?" sorumuza, "Çevrenin dağınıkğı bizim için önerali değil. Elbirliği e dağınıklığı gideririz. Beybabamıza arşı son görevimizi yapabildiğimiz :in kendimizi bahtiyar sayıyoruz. liizenin bahçesinde kalabalık nedeiyle hasar gören bölgelerde bakımı emen vapacağız. Dağınıklıkları gide:cegiz. Geriye beybabanuzın anıtı kayor. Ama dinimizde. taze mezara 6 y dokunulmazmış. Bu nedenle bek.yeceğiz. Zaten bu siırede anıtın pro•si hazırlanır. Anıtı devlet yapacak, >er proje hazırlanır, bize verilir ve si? yapın" denirse, Umurbeyliler olaık bu işi seve seve yaparız" şeklineki sözleriyle yanıt verdi. IÜZE KAPALI Celal Bayar'ın, bahçesine gömüldiimüze kapalı. Belediye ilgilileri, 6 asım 1985 gecesi soyulduğu saptanan ııızeye, jandarmanın izin vermemesi alayısıyla ziyaretçi alınmadığını bilrdiler. Yetkililer, "Soygundan sonıjandarma bize, 'Buraya kimseyi »kmayacaksınız, soruşlurma devam liyor. Sokarsanız, hakkınızda soruşırma açarız' dedi. Bu nedenle miızekapalı tutuyoruz. Zaten bu aşamaın sonra Kültıir ve Turizm Bakanlı, Celal Bayar'ın muzesi için kadroeleman atamalıdır" şeklinde konuşlar. hiçbir lidere belli ölçünün ötesinde umut bağlanmamalı. Önemli olan liderliğı doğrudan halkın üstlenmesidir. Halk da her zaman genç ve dinçtir" diye sürdürdü sözlerini. HAFTALIK HABER DERGİSİ SIKIYÖNETİM Sıkıyönetim yargıcı emekli Binbaşı Günsan anlatıyor: "Önce zihinlerde mahkum edildiler" ... Hakim Albay Soyer: "Recep Paşa üstüm, cevap vermek istemiyorum" ... Eski MSP'li Battal: "Sayın Evren bizi hedef haline soktu" 12 Eylül Demirel: Evren'in sözlerinin muhatabı ben değilim ANKARA, (IJBA) Kapatılan Adaiet Partisi'nin Genel Başkanı Siilevman Demirel, Cumhurbaşkanı Kenan Evren'in "askeri müdahalelerin faturası orduya yüklenmemeli" şeklindeki sözlerine "muhatap değilim" karşılığını verdi. Süleyman Demirel konuyla ilgili olarak UBA'ya yaptığı açıklamada Cumhurbaşkanı Evren'in sözlerine muhatap olmadığını ifade ederek, "Ben bu konulardaki düşüncelerimi daha evvel açıkladım. O nedenle bu sözlere ben muhatap değilim. Hiir ve demokrat Türkiye'yi aramak herkesin menfaatinedir bu anlamda eninde sonunda doğru >ola varılacaktır" dedi. Erdem: Çijiçi memnun Kaya Erdem, Bergama ve Dikili'deki köyleri gezerken, rakamlann çiftçinin durumunun iyi olduğunu gösterdiğini söyledi. Erdem 'e göre, köylünün borcunu bankaya ödeyememesi gibi bir durum söz konusu değil. DtKILİ/İZMIR, (a.a.) Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Kaya Erdem, üreticinin büyük şikâyetleri olduğu yolundaki iddiaları reddederek, çiftçinin durumunun gayet iyi olduğunu söyledi. ANAP Izmir 2. Bölge milletvekili adayı Atilla Yurtçu ile birükte Bergama ve Dikili'nin köylerini gezen Erdem, çiftçinin durumunun iyi olduğunu, bunu rakamlann da doğruladığını söyledi. Erdem şöyle dedi: "Ben Ziraat Bankası'ndan sordum, yılda 3.5 milyon kişiye kredi veriyorlar. Geri ödemeler de muntazam yapılıyor. Yüzde 98.5 oranında iade var. 3.5 milyon kişi arasında yok denecek kadar haciz olayı var. 3.5 milyon kişiden böyle parasını kaçınp bankaya vermeyen 35 kişi. Efendim, devlet çiftçinin malına haciz koyuyor, çiftçi borcunu ödeyemeyecek, gibi laflar gerçegi ifade etmiyor." HAZİNE BAKANLIĞI Çeşitli sorulan da cevaplandıran Erdem, bazı gazetelerde yer alan, "Hazine Bakanlığı kunılacak" şeklindeki haberleri yalanladı. Başbakan Yardımcısı, konunun spekülasyondan ibaret olduğunu kaydederek şöyle devam etti: "Gerçekleri ifade etmeyen bir durum. Hatırlarsanız seçim beyannamemizde ekonomik birimlerin tek bir bakan koordinatörlüğünde yürütüleceğini belirtmiştik. Bunu Mecliste de devamlı beyan ettik. Bunun aksi, şu safhada mümkün değildir. Onun için spekülasyondan öte konu degil." Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Kaya Erdem, özel sektörün yatırım yapamama şikâyetlerini de değerlendirerek, "Kamu yatınmlan daha fazla yapıldığı için özd sektör yatınmlan az görünüyor. Oysa özel sektör normal yatınmını yapıyor. Türkiye, son dönemdeki yatırımlarla şantiye haline döndü. Kalkınma hızının 7.8 oluşu da bundan ileri geliyor" dedi. A E r Y E BAŞVURU AET'ye başvunı için Türk ekonomisinin güçlenmesi gerektiğini bildiren Kaya Erdem, konuyla ilgili bir soruyu şöyle cevaplandırdı: "Hükümet olarak, biz her halükârda AET'ye müracaat edeceğiz. Ama müracaat etmeden evvel ortamını hazırlamak çok önemlidir. AET'nin kendi içinde de sorıınlan vardır. Onlarda da büyük işsizlik var. Yeni üyelerin girişi onları rahalsız etmektedir. Şartlan ayarlayıp müracaat edilecek ve kabıl edilecektir. Kanaatim odur.' Başbakan Yardımcısı, Yurtçu ile İzmir'deydi Güneydoğu olayları Bir yanda jandarma, bir yanda PKK ... 'Herkes düşmanını Apocu diye ihbar ediyor, ihbar edilen de alınıp götürülüyor' ... SHP'li Tevfik Çavdar: Savaş hali ilanı otomatiğe bağlandı Hangi cloktor iyi doktordur: Prof. Avman, Prof.Beyazıt, Doç.Sedat Tolgay ... Samsun da ANAPDYP kapışması: Tamam, ANAP lıyız ama enayi değiliz . İstanbul'da Refahlıların ev gezmelerı ... Amerikan ordusuyla Holyvvood elele ... Kanlı bıçaklı futbol tarıhimiz ... YARIN BAYİLERDE