22 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CUMHURIYET/2 OLAYLAR VE GÖRÜŞLER cu kez 6 Mayıs 1922'de uzatılır Her uzatıhşta karşıcıların eleştırılerıyle karşılaşilır Ozellıkle uçuncu kez uzatılişı bır ola> olur M Kemal'ın rahatsızlığı dolayısıyla Meclıste bulunmadığı 5 mavıstakı oylamada, karşıcılar, başkomutanlık gorevınde kalmaması gereknğmı soylerler Tartışmalı goruşmelerden sonra oylamaya geçerler Başkomutanhk gorevının uzatılması kabul edılmez Bakanlar Kurulu uyelerı ıle Genelkurmay Başkanı ve Mıllı Savunma Bakanı çok uzuluıler Bu durum karşısında kendılerınm de gorevde kalmalanmn anlamı olmadığını soyleyerek çekılmeye kalkarlar Ordu komutansız kaldığı gıbı, Genelkurmay Başkanı ıle Bakanlar Kurulu'nun çekılmesıyle bır bunahmın doğacağını açıklayan Gazı, Genelkurmav Başkanı ıle Bakanlar Kurulu'na 24 saat daha beklemelerını rıca eder Kendısı de başkomutanlık gorevını bırakmamaya karar vererek, durumu Bakanlar Kuruluna bıldırır. 6 Mayıs 1922 gunu Meclıste açıklama yapacağını da duşunerek başkomutanlığa karşı konuşanların goruşlerını, Mechs tutanaklarını getırterek ınceler Salıh Efendı, Mehmet Şukru Bey, Huse>ın Avnı Bey, Selahattın Bey, Kara Vasıf Be>'ın karşı, yanı olumsuz sozlerını tutanaklarda gorur. Meclıste bu olumsuz goruşlen tek tek çuruttukten sonra, başkomutanhk gorevını bırakamayacağını soyler 6 mayıstakı bu açıklamalardan sonra oylamaya geçılır, 11 karşıcı ve 15 çekımsere karşı 177 oyla Başkomutanhk Yasası'nın suresı uzatılır Butun bunlardan sonra karşıcıların olumsuz dırenmelerı surer. Bakanlar Kurulu'nun nasıl oluşturulacağını gosteren 8 Temmuz 1922 gunlu >asa ıle, bakanIarın ve bakanlar kurulu başkanının Meclısce gızlı o> la seçılmelerı sağlanır Yanı, Gazı Bakanlar Kurulu Başkanlıtı goresınden uzaklaştırılmış olduğu gıbı, bakanların da onun gostereceğı adaylar arasından seçılmesı hukmu kaldırıhr AKŞEHÎR'DEKİ KARAR Ordumuzun gereksınmelerını ve hazırlıklannı tamamlamak uzereyken Mustafa Kemal, hazıran ortalannda saldınya karar vererek, çalışmalarını bu vonde yoğunlaştırır Karannı yalnız Batı Cephesı Komuıanı, Genelkurmay Ba^kanı ve Mıllı Savunma Bakanı bılmektedır. Gazı, kendısıvle goruşmek ısteyerek Konya'ya gelen Ingılız Generalı Tavsend'le buluşmak amacıyla Ankara'dan ayrıldığı habennı yayarak 23 Temmuz 1922 akşamı Batı Cephesı Komutanlığı karargâhının bulunduğu Akşehır'e gelır Savaş planının goruşulmesınde Genelkurmay Başkanının da bulunması uygun gorulur 24 temmuzda Konya'ya gıden Gazı, 27 temmuzda yenıden Akşehır'e doner Genelkurmay Başkanı Fevzı Paşa da 25 temmuzda Akşehır'e zaten gelmıştır 2728 temmuz gecesı bırhkte >apılan goruşme sonunda, saldınya geçmek uzere 15 ağustosa değın eksıküklenn gıderılıp hazırlıklann tamamlanması kararlaştınlır 28 temmuz gunu yaptırılan bır futbol maçını gormelen ılerı surulerek ordu komutanlarıyla kımı kolordu komutanlan Akşehır'e çağnlır 2829 temmuz gecesı komutanlarla genel saldırı uzerınde gorulur 30 temmuz gunu Genelkurmay Başkanı ve Batı Cephesı Komutanıvla yapılan bır toplantıda saldınnın nasıl yapılacağı ayrıntılı olarak saptanır Ankara'dan çağrılan Mıllı Savunma Bakanı Kâzım Ozalp Paşa da 1 ağustos gunu Akşehır'e gelır Mıllı Savunma Bakanlığı'na duşen ışler saptanır Başkomutan Gazı Mustafa Kemal, Genelkurmay Başkanı Fevzı Paşa ve Mıllı Savunma Bakanı Kâzım Ozalp Paşa Ankaraya donerler Batı Cephesı Komutanı Ismet Paşa, 6 Ağustos 1922'de orduva gızlı olarak saldırı buvruğunu \erır Bundan sonra Gazı Ankarada bır ça> şolenı vermekte olduğu habennı gazetelerde yayımlatarak Ankara'dan gızlıce ayrılır 20 ağustos gunu Akşehır'e ulaşır zlaten Genelkurmay Başkanı da 13 ağustosta cepheye gelmıştır 26 Ağustos 1922 sabahı duşmana saldırı karanna varılır 24 ağustosta karargâh, \kşehır'den Şuhut kasabasına getırılır 25 ağustosta da savaşları yoneteceklerı Kocatepeyakınlarındakı çadırlı ordugâha gıderler 26 ağustOb sabahı Kocatepe'dedırler Sabah saat 5 30'da saldırı başlar BAŞKOMUTANHK SAVAŞI Daha saat 6 30'da Tınaztepe hemen alınır 26 ve 27 ağustosta epey duşman cephelerı duşurulur 27 ağustos oğleden sonra ıkıde ılk hedeflerı oluşturan duşman mevzılen alınarak, duşman Sıncanlı Ovasfna atıhr Ama o gunun uzunç b'r olayı da vardır 57 Tumen Komutanı Albay Reşat Bey, butun mevkıler ele geçınldığı halde Çığıltepe'yı elde edememesını bır onur sorunu yaparak ıntıhar eder. Ne kı son nefesını verırken, askerlen Çığıltepeyı almış bulunurlar 28 ağustosta duşman Izmır yonune çekılme çırpınışlan ıçındedır O gun Döğer'ı Altıntaş'ı alıyoruz 29 ağustosta dumanın kuzey kanadı, Eskışehır Cephesı de bozulur Başkomutanhk Savaşı, Gazı'nın Afvonkarahısar Belediyesi'ndeki karargâhında sabaha karşı kendisine getirilen haritalarda gorduğu durum uzerıne kendisıyle Ismet ve Fevzı paşaların incelemelerinden sonra verdıği buyrukla 30 Ağustos 1922 günu saat 14'te başlamıştır Bu savaşın onemı, butun Yunan cephesinde son ve kesın sonucu sağlayan bır utku oluşundadır SAVAŞ ALANI O zaman 23 Tumen Kurmayı olan Fahrı Belen, savaş alanını şöyle betımler "31 ağustos sabahı savaş alanı, duşmamn bıraktığı toplar, ağır sılahlar, motorlu araçlar ve gereçlerle dolu ıdı Duşmanın 2 000'den çok olu bıraktığı anlaşılıvordu O kadarı da tutsak edılmıştır" Gazı ıse şoyle anlatır " Bırakılmış toplar, otomobıller araç gereçlerle bunlar arasında yığınlar oluşturan oluler ve tutsak kafilelerı, gerçekten bır mahşen andırıyordu Oğle vaktı, Çal Koyu1 nde vıkık bır evın avlusu ıçınde Ismet ve Fevzı Paşa ıle buluştuk. Kırık kağnı arabalarının doşeme ve oklanna ılışerek, durumu ınceledık " TUTSAK GEINERALLER Başkomutanhk Meydan Savaşı Başkomutanhk Savaşı, Gazi'nin Afyonkarahisar Belediyesi'ndeki karargâhında sabaha karşı kendisine getirilen haritalarda gördüğü durum üzerine, kendisiyle İsmet ve Fevzi paşaların incelemelerinden sonra verdıği buyrukla 30 Ağustos 1922 günü saat 14.00'te başlamıştır. Bu savaşın önemi, Yunan cephesinde kesin sonucu sağlayan bir utku oluşundadır. BEHZAT AY Sakarya Savaşı yengısıden sonra son saldırı hazırhklanmız gızhden ve sağlam olarak yurutulmektedır Ne kı TBMM'de Gazı Mustafa Kemal'ın ışı yavaştan ele aldığı, Ankara'dan ayrılmadığı dedıkodıılan vapılmaktadır 15 Kasım 1921'de Malta'dan donen Rauf Bey 17 Kasım 1921'de Bavındırlık Bakanlığı'na, Kara Vasıf Bey Anadolu ve Rumelı Mudafayı Hukuk Grubu Yönetım Kurulu uyelığıne seçıldiklerı halde pek memnun gorunmemektedırler "Askerlık bakımından gudulen sıyasa nedır 9 " gıbı sorular sormaktadırlar Ve çok geçmeden Rauf Be\ bakanbktan, Kara Vasıf Bey Grup Yönetım Kurulu'ndan 13 Ocak 1922 gunu çekılırler A>nı gun Refet Paşa da Mıllı Savunma Bakanlığı'ndan çekılır Meclıste ıkmcı grup adıyla bır grup kurulur Bu grup "Sakarya Savaşı'ndan sonra aylar geçtığı halde ordu nıçın saldınya geçmıyor?" dıye hoşnutsuzluklarını behrtır Bununla da yetınmezler, "Bızım asıl duşmanırruz Yunanlılar ve Yunan ordusu değıldır Yunan ordusu karşısında az bır guç bırakıp, asıl orduyu Irak kuzey sınırına yığıp Ingıhzlere saldırmamız gerekır" gıbı gulunç savlarda bulunurlar Ortalığı vaygaraya vermek ıçın "Nereye gıdıyonız9 Bızı kım, nereye surukluyor 1 " dıye sorular ortaya atarlar M Kemal, yanm hazırlıkla, yarım onlemle vapılacak saldırının >ararsızlığına değındıkten sonra şovle soyler. "Osmanlılar, goze aldıklan savaşın genışlığı olçusunde hazırlıklı ve onlemlı davranmadıklarından, daha çok duygularıvla tutkularının etkısı altında ış gordüklerınden, Vıyana'ya dek gıtmışken gerı çekılmek zorunda kalmışlardır Ondan sonra Budapeşte'de de duramadılar, gerı çekıldıler, Belgrad'da da yenılıp gen çekılmek zorunda bırakıldılar Balkanlar'ı bıraktılar Rumelı'den çıkanldılar Bıze, ıçınde duşman bulunan bu yurdu kalıt bıraktılar. Bu son yurt parçasını kurtarırken olsun tutkulanmızdan, duygularımızdan vazgeçerek duşunceh olalım Kurtuluş ıçın, bağımsızlık ıçın önunde sonunda duşmanla, butun varhğımızla vuruşarak onu yenmekten başka karar ve çare yoktur ve olamaz!" (Soylev C 2, s 439) Gerçeklen bılmek, ona gore gerçekçı adımlar atmak gerekır Ordumuzda ne araç gereç, ne >eterınce er, ne de subay vardır Şunu hemen belırtmelı kı, "Inönu Savaşlarına gırerken butun Anadolu'da ancak beş general vardı Bunun da bın, rutbelennı, nışanlarını padışaha ıade eden Mustafa Kemal'dı" (Ş.S Aydemır, Tek Adam, C 2, s 528) Suba> durumu boyleydı de er sayısı yeterlı mıydı 1 Ne gezer' Cephede kurma\ olarak çalışmış bulunan Cevdet Kerım Incedayı, "tstiklal Harbimiz" adlı yapıtmda, son saldırı hazırhklarını anlatırken şunları yazar " Arabaları getırenlerın bır kısmı çocuk ve ıhtıvarlar, çoğu da kadınlardı Tumen komutanı, duzlukte sıralanmış olan bunları teftış ederken, uzun övendırelerıyle sevgılı hayvanlarının başlarında dızılen kadınlara, erkeklerının nıçın gelmedıklerını sordu. Bu zahmetlı ışte çok yorulacaklarını, dahası davanamayacaklarını soyledı Kadınların verdıklerı yanıt şuydu: 'Erkeklerımız hızmette (askerlıkte)dır Emrınıze bız geldık Boyle bır gunde bıze bu kadarcık ış duşmesın m ı 9 " Subay sayısı yetersız, er sayısı pek az (Bırıncı Dunya Savaşı'ndan berı ınsanlarımız sureklı olmektedır) Ş.S. Aydemır, "Tek AdanV'ın ıkıncı cıldınde, savaştakılerı soyle betımler " muharebelenn mıhnetlenne alın terlen ve gozyaşları ıle katılmış yarı aç, varı tok, lıyme lıyme kıyafetlı analar, gelınler, kızlar, çocuklar ve ihtıyarlardı. Hep bırbırlerıne sokularak, hep bırbırlennı kendılenne sıper ederek, önlerınde hayal meyal kağnılan, böğurlerı bırbırlerıne geçmış ökuzlerı, ıneklen ve ellennde ovendırelen ıle uçsuz bucaksız bır kadınlar, çocuklar ve ıhtıyarlar ordusu . İşte asıl Kuvayı Mılhye buydu" Bu konuda, butun bu savaşlara katılmış olan Şevkı Yazman, "İstiklal Savaşı Nasıi Oldu" adlı yapıtında, "Sakarya Savaşı'na on safta katılan subayların yuzde 8O'ı, erleıın vuzde 6O'ı, ya şehıt olmuş ya da yaralanmıştı" dı>e yazar Subay ve er durumu böyle Ulaştırma araçlan ıse hemen hemen at, eşek ve kağnıdan oluşmaktadır Ancak, Fransızlarla yapılan Ankara Anlaşması'ndan sonra kımı olanaklar sağlanır Nıçın saldınya geçılmedığını, ışın yavaştan yurutulduğunu soyleyen karşıcılardan (muhahflerden) bır bölumu de, Fevzı Paşanın anlattığına göre, saldırının bır delılık olacağını belırterek, "Ne dıye boşuna kan dokelım, yuzde 25 utku olasılığı olsa saldıralım, ama vok" dıye soylenmektedırler Gazı, butun bu dedıkodular ıçmde guç olan gorevını yapmaktadır Yetennce hazırlanması gereken uç araan Ulusu, Meclısı, ordumuzu saldınya hazırlamaktadır Meclıste, cephede bulunacağı sırada orduyu karamsarhğa, umutsuzluğa duşurecek açık tartışmalardan vazgeçılmesını rıca eder Bu kez karşıcılardan bın, rıcalannı, buvruk verıyormuş gıbv yorumlar, başka bırı Meclısın duygularındakı temızlıkten kuşku duyduğunu sovler Bır başkası da "Uygulanmayacak bır şey, yapılamaz, ordu>u bozguna suruklersın efendım" der BAŞKOMUT4NLIK GOREVİNE DE KARŞILAR Başkomutanhk Yasası'nın suresı, bırıncı kez 31 Ekım 1921'de, ıkıncı kez 4 Şubat 1922'de, uçun PENCERE 30 AĞUSTOS 1986 Meydan Savaşlan ve Tarihin Yargısı?.. Oktay Ekşı Hurrıyet'te yazıyor "Allem ettık, kaliem etok, bır benaze' olayını da kendımıze benzettık Kendımıze derken, sızden, bızden değıl, bu ışı çırkmleştırenlerın asıl kışılığınden söz edıyoruz Bayar hangı tarıhte vefat ettı? 22 Ağustos 1986 Cuma akşamı saat 21 25'te değıl mır> Aradan 7 gun geçtı Takvımler bu sabah 29 ağustos gününu yaşadığımızı göstermeye başladı Hâlâ adamcağızın cenazesı ortada Oysa Cemal Gürsel 4, Ismet Inönü 3, Cevdet Sunay 6 günde toprağa venlmıştı Oraya mı gömelım, buraya mı? Anıtkabır mı uygun, Devlet Mezariığı mu Yoksa doğduğu yer Umurbey mı tartışmaları nıhayet en çırkın ve en sevıyesız şekle bürundü " Oktay Ekşı haklı değıl mı? • Kımı cenazenın kaldırılması bır "sıyasal gösten"ye dönuşur, böyle olaylar çok gorulmuştur Bayar'ın cenazesı gerçı devlet torenıyle kaldırıldı, ulusal yas ılan edıldı, ama eksık olmasınlar Celal Beyın aşırı yandaşları sayesınde olay sıyasalhğa donuştu, ulusallık cok daha gerı planda kaldı, hele bır hafta boyunca olayı TRT'den ızleyenler, gün geçtıkçe sıkıldılar Yeter artık canım Yanılgı neredeydı7 Celal Beyı sevenler sanıyorlar kı butun ulus kendılerıyle eş duygudadır Oysa boyle bır şey yok, Celal Bayar'ı Ismet Paşa'yla kıyaslamaya da olanak yok Ister DP'lı olalım, ıster AP'lı, ıster ANAP: lı, ıster CHP'lı, elımızı vıcdammıza koyarak ıtıraf edelım kı Bayar ıle Inönu bır terazının ıkı kefesıne konamaz Ismet Paşa, Bırıncı ve Ikıncı Inonu Meydan Muharebelennın Komutanıdır, Garp Cephesı Komutanıdır, Lx>zan Kahramanıdır, "Mılletın makus talıhı"n\ yenmış adamdır Celal Beyın ıse komutanlığım ustlendığı bır ulusal meydan savaşı yoktur Ancak ıç polrtıkada epey meydan savaşı vermıştır Celal Bey 27 Mayıs^i960 devrımının yolları hangı taşlarla doşendı 9 Uşak'ta Ismet Paşa'nın kafasına atılan taş, Celal Beyın komutasındakı bır neferın elınden çıkmamış mıydı 9 Topkapı'da Ismet Paşa'nın arabasını kuşatıp, Inonu kahramanını oldurmek ısteyenlerın komutanı kımdı? Kayserı'de Ismet Paşa'nın trenını çevıren bırlıkler kımden emır alıyorlardı? 28 nısanda Istanbul'da Beyazıt Meydanı'nda gençlığın savaşımı Celal Beyın baskı rejımıne karşı değıl mıydı9 Ankara'da 29 nısanda Kızılay'da gençlere karşı venlen meşhur meydan savaşının komutanı da Celal Bey değıl mıydı9 27 mayısa doğru Harp Okulu oğrencılerı Ankara'da yuruyuşe nıçın geçmışlerdı"? Celal Bey değıl mıydı, yuruyen Harp Okulu oğrencılerı ıçın"Tenkıl etmelı' dıyen? Bayar'ı devlet torenı duzenleyerek, ulusal yas ılan ederek otekı dunyaya son yolculuğunda uğurlayanlar bugun her şeyı yapabılırler ama tarihi değıştıremezler Denebılır kı Celal Bayar a ılışkın son yargıyı tarıh verecektır, şımdı sıyasal kavganın sıcaklığında yaşıyoruz Doğrudur Ancak tarıhsel ıncelemeyı yapacak olanlara kuçuk bır ışık tutmak ısterım Kılıç artığı Yunanlılar kaçarlarken koylerı, kasabaları, kentlen yakmaktalar Batı Anadolu vanıyor. Yanan Uşak onunde venı bır savaş venlır General Tnkopıs (Yunan Ordusu Başkomutanı) ve obur generallerlerle subavlar teslım olurlar (300 subay ve 4 000 er) Gazı, huzuruna getirilen Trıkopıs'e, "Oturun General, vorulmuş olacaksınız" der, sıgara verır, kahve soyler Ama gozlerı Trıkopıs'ın gozlenndedır Trıkopıs, Mustafa Kemal'e, "Ben sızın bu kadar genç olduğunuzu bılmıyordum General" dıyebıhr ancak Bağımsızhğımızı sağlayan 3C Ağustos utkumuz kutlu olsun ARADABİR Prof. BAHRİ SAVCI OKURLARDAN Arkeoloji ve tarihi eserler Arkeoloji gıbı bugun artık bilimselhği kabul edilmiş bir bilim dalına ve her birı değerlı birer bilim adamı olan arkeologlarımıza "mezar kazıcısı" gozuyle bakılan bir Turkiye'de arkeolojiye ve sanat tarihine verdiğinız değerden dolayı sizlere teşekkur etmek gereğini duyuyorum. Ozellikle 10 Ağustos 1986 tarihli Cumhuriyet'in Dergi ekinde sayın Kerem Çahşkan'ın yazısmı okuduktan sonra duşuncelerimı sizlerle ve okuyucularla paylaşmak için bu yazıyı yazmaya karar \ erdim. Turkiye'de keşfedilmemis fkeşfedilmiş, fakat değeri bılinmeyen) birçok patara olduğunu soylememe gerek yok. Bu yaz Ege kıyısında • sırin bir koy, eski adı Asos, bugunku adı Behramkale'ye yaptığım gezi sırasında oranın tarihi hakkında bıldiklennı anlatmasmı istediğim, eskiden Bulgar goçmeni olarak buraya yerleştirildığini soyleyen ve o zaman çobanlık yaptığım oğrendiğım ıhtiyar bır adamın ağzmdan duyduğum şu sozler hâlâ kulağımda çmhyor: "Evladım bız cahil ıdık, tarihi eserlere gerektiğı değerlerı veremedık, bunlara sız barı değer \erin." Bugun hâlâ sahıp çıkamadığımıza yandığımız tarihi eserlere hayıflanıp duracağımıza, cahillikle suçladığımız buyuklerımizin durumuna gelin bız duşmeyelim. El ele arkeolojiye \e tarihi eserlere sahip çıkalım. Sonradan pişman olacağımız vurdumduymazuğımızı bır kenara atıp de\let olarak arkeolojiye destek çıkalım. Tabii bu arada bizler de arkeolojiye "mezar kazıcılığı" gozuyle bakma yamlgısından sıyrılahm. AYKAN OZEı\ERERZ/NCAN Reva mı? Butun, askersel karışmalara karşı olunmak gerekır Ama, herkarışmanın, tarıhsel bır olgu olarak değerlendırılmesı de yapılır Bu değerlendırmelerde, soz konusu tarıhsel olguya, doğasının dışında revalar gorulmemelıdır Kım ne derse desın, 27 Mayıs, asla hak etmedığı bır "yabancı kılınma" prosesı ıçıne alınmıştır Işte bu, ona reva değıldır Ama, neyleyelım kı, kımı antısosyal, antılaık, antıdemokratık dınamıkler, bır objektıf değerlendırmenın dışında olarak, oyle yapmaktadırlar 27 Mayıstan gelen sosyal, laık, demokratık "gırdı"lere "husumet" duymaktalar (Bayar'ın olumuyle bu durum yenıden lyıce kendını gosterdı) Asıl acı olan, bu tavrın, Amerıkan, Fransız devrımlerınden berı gelen demokratık gelışım surecını, çok yanlış olarak algılamaktan gelmesıdır 1776 Devrımı, 1789 Devrımı, ulusça bağımsızlık, ınsanca ve toplumca ozgurluk devrımlerıdır Fakat, bızım geleneksel tutucularımız, onları, tıcarete dayalı bır kurulu duzenın yaratılması, surmesı, onun, ayncalıklı zumrelerın ınsantoplumulus uzenndekı hegemonyasının sağlanmasının ıdeolojısıyapısıörgutueylemı olarak anlamışlardır Keza, Ingıttere nın 1833 Duzeltme Devınımlerı, kral ve soylular ıttıfakının sıyasal gucunu, Ingılız Parlamentosu'na geçırmenın kesın çızgılerıdır Fakat, gene bızım geleneksel bıçımcılerımız, bu egemenlık gucunun, butunu ıle parlamento kanalı ıle, ulusa geçışmı, sanayı devrımının yarattığı ust katman zumrelennın ıktıdannın oluşması anlamında kavramışlardır Ve yıne, bu bızımkıler, Fransa'da, 18301848'lerın sosyal ıcerıklı oluşumlarının durdurulmasını, demokrasmın, bütun calışan guclerın, evrımın önder katmanlarının ıktıdarına bağlanmasını gerektırdığı anlamında algılamışlardır Ve oyle kı, eğer demokrası, bu önder katmanlann, çalışanlar uzerındekı egemenlığını sağlayamazsa, Batıda, kımı ulkelerde yapıldığı gıbı bu egemenhğı, faşızmın ve nazızmın otorıtaryanızmlerı aracılığı ıle sağlamakta bır sakınca gormemıslerdır Ikıncı Dunya Savaşı, ulusları, totalıtaryarızmlerden kurtarma savaşı olduğu halde, ınsanları da, önder üst katmanlann hegemonyaları dolayısı ıle, ıcıne duştuklerı sefaletten gereksınmeden yoksulluktan korkudan "azade" kılma ozunde olduğu halde, bızım gelenekselcılenmız, bu savaşı da gene ust katmanlann yonetıcılık ayncalığını ve tabıı, duzenlerını gelıştırme savaşı saymışlardır Oysa, Turk ulusu, Ikıncı Dunya Savaşı sonu uyanan ozgürlukguvencekalkınmagonence kavusmaboylece "demokrasıleşmeye yonelme coşkusu ıçınde "tek partı saltlığı" evresını aşmıstı Ama, bızım geleneksel durağancılarımız, yukarıda gosterılen bır yanılgılı demokrası antayışı ıle halktakı bu coskuyu, kapıtalcı bır ust katmanlar yaratma yolunda "manyuple" ettıler Böylece sosyal ıçerığe, laık felsefeye, planlı ekonomıye, katkıcı demokratık sureceulusal egemenhğı 'ınsan hakları" ılkesı ıle bağlamaya yabancı bır bıçımsel demokrasıye "hapıs" oldular Ve o zaman, bu demokrası yurümedı 27 Mayıs geldı O da şunları doğurdu I Osmanlılıklslamlıkpantürkızmcılık dışında, turlu sosyalırfesal kesımler konsensusu uzenne dayalı bır ulusallasma ıle çağdaşlaşmaya, yenıden yonelme II Zayıf ınsan ve zayıf toplum kesıtlennı sosyalman koruma, demokratık yaşam bıcımını, laık felsefe temelıne oturtma, ulusal olanakları ve bırıkımlerı, elde edılecek yenı "gırdı"lerı, ust kâpıtal katmanlarının 'kârı ıcın değıl' ekonomık bağmısızlığı ve ulusal gereksınmelerı one alan bır karma plancılık gutme afjlammda bır pozıtıtçılığe yenıden yonelme •III Eskı Vatan Cephelerının tekelcı olıgarşık ıktıdarlanna yeniden duşulmemesı ıcın Meclısı bıle onun yasama eylemlerın( bıle, "ınsan hakları' ıle bağlamayı ve sınırlamayı da ıceren brr hukuk devletıne yonelme •IV Ulusallaşmanın zorunlu koşulu olan ulusal egemenlığm siyasal bıçımı olarak tam parlamentarızm ilşte saldırıları, reva gorduklerı ağır saldırıları bu yuzden, gelışmeye dayanamamaktandır Kalkmma hızı 1986 yılı kalkmma hızımız 7,8 gıbı çok yuksek bır duzeyde gerçekleşiyormuş. Buna ınanmay anlar v e gulup geçenler \ar. Oysa doğrudur. Hatta çoğu \ar, azı yok. ialnız takdımde hata olduğu anlasılıyor. Burada ufak bir duzeltme yapmak gerek. Bu kalkmma hızı A \AP'ta olanlarm \ e gelişenlerin kalkmma hızıdır. V/6/V/F AkMASOĞLU ATAKOY Celal Bayar, 27 Mayıs 1960'ta Çankaya'dan ındırıldı Bayarın Çankaya'dan ındırılmesıyle ulkede nasıl bır değışım oldu' Yargıçlar bağımsızlık guvencesıne kavuştular, unıversıte ozerkleştı, ışçı, sendıkal haklarla donandı, grev hakkı toplum duzenınde yasallaştı, demokratık hak ve ozgurlukler gerçekleştı 12 Eylul 1980'den sonra Celal Bayar'a Çankaya'nın kapıları yenıden açıidı Ve ulkede nasıi değışım oldu' Yargıçlann bağımsızlığı, unıversıtenın ozerklığı, ışçılerın sendıkal hakları, emekçınm grev hakkı, yurttaşın ozgurluklen ve demokratık hakları kısıtlandı vesayet demokrasısı donemıne qırdık Tarıhın kerterızlerı hıc değısmez Bunlar bağımsızlık, ozgurluk, sosyal adalet ve demokrasıdır Turkıye kuçuk Amerıka olacak' dıyen Celal Bey tarıhe ters dusmuşse, tarıh Celal Beye ne yapsın? Felsefe dergısı 86'EYLÜL iü g IL ı tı e (j^~ =t D ^ ~ r er Js nd'kı Eıı1 »ı SarolTEBM T hrz rr^tUır Cur1 ıur}ete Ka3 ( f fij U* "Jgrelırı J" A Sejdı Bev AbduUalı KAYOI Felbefe Nasıl *e N«^en Esk J u r s n <ı >rt<L>a Cık Helmut SKrDEL / Turkçesi A l i ı ÇALIŞLAB zr C •"K l t l l l 0MELYAN0V5KI / Turkçesi Oguı OZUGUL H^k f Scu < d G J . KURSABOV / Turkçesi Azız ÇALIŞLAR ^< £ J I1 C tt G JC ^ k n ^ s ^ A r ""* ıSTs 'Tunım'ıff 0İU4UHI Resim dosygsu 1 Vatınaalan İflftMKlltn • S«ıakat KmtdtrhM • Tırtstll TttitKrı • Tırtn Oir»»tll«rlM GÖRSEL YAPITLAR URETIM MERKEZI tia kırılı>lırı... Gazatenıze abone olmak >stıyonjfn Abone btdelıvapı v* Kradı Bankası Cıhangır Şubesı nd«kı 7013 nolu nasaba yatıranış ve dckontu ılışıkıe sjnulmuştur. TARİHİ, FİKRİ, OİNI ESERLER. EnUstlekletTurke YToker 100 En Ai'ukıieı ıG «ailraffi 1100 " j k Tarıh F Nur 12 lu«s c Q 800 Resnlı Tur*ve Tarfn (YOriuna) i 375 M lyeîçı ğın Kaynakiar Toce] b50 U Tjkv« AKaBakl) oaO ^ Paul Taneti 7"D Kara A ı n Kavgası (Prol G.mk. :5Û 7 Kuran "eromes ISaSman) 5 Taın Mamaz Hocas (hasl I 1 ^00 Buyuk Oua = ol Suleyron Aıeş) 660 vemek K laO (Mukerrem S Cıranı 330 Ruya Tabi'te Mt«a ren Özkanı D50 100 BUYUK EDİP ŞAİR. MEBakar 5 nca avsve Metınei Ak f 1 IA* T Deae Ko KUI 7C T Zıya Gc*alc ?C »00 p 660 Yahya Kenai 660 Peyar™ Sala 100 A N hal Asya 550 Faruk Nalz 660 Rerrz Oğ^z 66J Calt Sdk 55C Reşai Nu 1 440 VJSU Has acıo STAR Gazatec.lık. Matbaacılık Basın Yayın Organızasyonj Cıhangır Yokuşj Ho 25/5 Taksim ISTANBUL Tlf 145 71 54 ORHAN TAYLAN TUTUKLULUK GÜNLERÎNDEN GÜN IŞIĞINA ÇIKAN 16 RESİM Isıeme cubeslen • //an Maısur tok Ibrahım uua Ishanı I </.V \ısanıası htanbul Tel H0 <Mı "• OLLSüM SAS4T tU Inkılap Snk ^ / Kcıla\ 4nkara Tcl :< HıS 9" Nodari SIMONJA / Turkçesi Ergın KOnASAN r s» r 3 g'"l 1 r Erwin PHACHT / Turkçesi Azız ÇAİISLJLR Dıeter WITTICK / Turkcesı Ulug NVTKU I stl s 1 > ft Arslan KAYNAKDAG telseK Y ı ı I .ı 18F Emrah KAYA rt* (• I m t r ls« J / ı I Kn f I V SAT1Ş ŞARTLARI 1 odeme! goncerıi r 2 Tuî? 300C aya 2 1 btoar şJer valnız odef kadar olan s par şter n pos a masra al crva a nır SATIŞ MERKEZÎ GERMAN female, grafıc DES1GNER, ındependent, lookıng for an ınterestıng JOB (not necessafily ın the abo\e PROFESSION) vvhıch mıght ınclude travellmg and a faır amounl of responsıbılıtv and actıvıtv part tıme possıble Gıba c o Engın Sağdıç Sokak 32 7 Ş15I1 Istanbul inçekum ALANYA Kulubunuz Incekum'da Şahane bır tatıl Geleneksel konukseverlığımız ve dostça hızmet anlayışımız ıle Her turlu eğlence ve spor olanağı Club KDV DAH1L 1000 TL TOKER YAYINLARI Ankara Cad 4 M 1 Sırkecı'ISTANBUL T«l 5223309 BÜTÜN BAYİLERDE ORG, GITAR, NOTA dersieri 336 22 20 Lnoehum • Fıyatlara yemek ve S A R A P dahıldır • Yabancı hocalardan wınd surf ve tenıs dersieri harıc olmak uzere sunulan tum hızmetle r ucretsızdır. KREUZBERGLİYİ21 HEPİMİZ MÜMTAZ ERGUN "Bız olmasak, Amenkahlar, Almanlann çoğunu döver Bıraz bızden çekınıvorlar Bakma ağobey' Almanlarla ba zen anlaşamasak kavga etsek de Kreuz berglı sayılınz hepımız. Kreuzberg çocukları bırbırını tutar." Bcriia'ıı aıM Tirk •atultesi Krenzberg'ten yaşanmış gerçekkr, >ıtik ve kıyıp bır knştğu acıbn ve Tnrkiye'aıı son yılhrdakı en buyuk sorano. "Eıı Aittakiler"den dıfcı gerçekçi, dak* K I ve âsteük bizim ıısulannuzın va$ın öyknsâ. KREUZBERGLIYIZ HEPIMIZ 200 » v f ı KDV dakıi 880.Dağrtnı: FERHAN BOZKURT Ankır» Cad. 6464 SirkedlsUabnl Tet: S27 18 U ANIMASYON PROGRAMLARI • AEROBIK ÇOCUK KULÛBÜ ' BASKETBOL AÇIK BÜFE < VOLEYBOL MTINDSURF < MİNİ FUTBOL SU KAYAĞI• SUTOPU OKÇULUK ' HENTBOL YELKEN ' MASATENISI TENİS' DOKTOR JİMMASTIK • ÖZEL SHOMf PROGRAMLARI Soysal Sitasi İşhanı Kat 4, No'. 404409ANKARA TEL: 31 18 19 31 69 69 Tlx: 46945 tiatr. Fax 314682 MERKEZ BÜRO: Alanya Tel. (3231) 1420 1421 Tlx: 56605 inkmtr CLUB INCEKUM
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle