Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
i CUMHURİYET/7 »İHP'liler ayaklandı AKSARAY / ANKARA , Cumhuriyet) SHP MKYK ırafından eski CHP senatörleııden Abdullah Emre lleri'nin jfe/l iğde adayı olarak seçilmesine îpki gösteren bir grup Niğdeli artili, dün Ankara'ya gelerek (enel Merkeze çıkarma yaptı. 'aklaşık 300 kişilik grup, 1KYK karannın değişmeyecegiı öğrenince, "İstifa ederiz, ISP'ye gireriz" diye slogan atiar. Hasan Uysal'ın Niğde'den bilîrdiğine göre, Niğde ll Başkaı tsmail Güven, Merkez tlçe J» iaşkanı Nail Gündüz, Aksaray lçe Başkanı tbrahim Kasman, ilukışla tlçe Başkanı Özhan •guz, Bor tlçe Başkanı Mehmet tzdemir ve Ortaköy tlçe BaşkaZ. 3 lbrahim Baştuğ ile öteki yeI 2İ yöneticiler bir toplantı yapdar. Toplantıya, bir başka aday dan Burhan Ecemiş'i destekleyen Çamardı ilçe örgütü katılmadı. Toplantıda milletvekili adayı Abdullah Emre tleri "istenmeyen adam" ilan edildi ve MKYK hizipçüik yapmakla suçlandı, tabanın eğilimlerinin hiçe sayıldığı belirtildi. lleri'nin adaylığı durumunda SHP'nin milletvekilliği kazanma şansımn yok edildiği savunularak, yerine îbrabira Kasman'ın aday yapılması için Inönü ile görüşülmesi görüşü benimsendi. Toplantıdan sonra bir açıklama yapan Niğde örgütünün adayı lbrahim Kasman, lnönü'nün de kendisini desteklediğini, ancak MKYK'nın HP kökenli üyeleriyle sendikaalar grubunun birleşmesi sonucu Inönü'ye rağmen lleri'nin aday yapıldığını öne sürdü. Daha sonra kalabalık bir partili grubu, dün otobüslerle Ankara'ya gelerek SHP Genel Merkezini adeta bastılar. Niğde örgüt yöneticileri, Abdullah Emre lleri'nin adayhğı konusunda ısrar edilmesi durumunda toptan istifa edeceklerini bildirdiler. Genel merkezde devam etmekte olan SHP MKYK toplantısına sokulan örgüt temsilcileri, ikna edilmeye çalışıldı. Küçük olan genel merkeze sığmayan Niğde örgüt temsilcileri, koridorlarda beklemek durumunda kaldılar. Bu arada aday adayı olan Aksaray İlçe Başkanı Ibrahim Kasman, ayaküstü düzenlediği basm toplantısında, "Millelvekili adayı MKYK'da masa başında bir grup tarafından gaspedilmiştir. Eger sosyal demokrat olduklannı söylüyorlarsa, lütfedip tabanın sesini dinlesinler. Bu karan verenler demokratik olmadıklannı gosterdiier. Aksaray, tüm 0çelerin nıifnsunnn yansıdır" dedi. Niğde adayı Abdullah Emre tleri de Niğde'yi çok iyi tanıdığını ve 1969'dan bu yana Niğde'de fıili olarak politika yaptığını bildirirek, "Kişisel hegemonya kunnak için bir şahıs ildeki bütün siyasi imkfinlan ve üveleri knDanmaya çaüşıyor. Bunun demokratik hiyerarşi ile bir ilişkisi yoktur" diye konuştu. SHP Genel Başkan Erdal Inönü, gelişmeler üzerine Niğde'den gelen partilileri 2O'şer kişilik gruplar halinde kabul etmeye başladı. Genel Başkanı tnönü ile yaklaşık 20'şer dakika konuşan her grup, genel başkanın odasından çıkarken, sinirli bir şekilde "Onlar kararlanm degiştirmezlerse biz degiştiririz, DSP'ye gidiyoruz arkadaşlar" diye bağırdılar. Başkanlık Divanı toplantı salonunda bulunan ve sayılan 300'ü bulan Niğdeli partililer, "Karar degişsin, taban dinlensin" biciminde slogan atmaya başladılar. Gürültüler üzerine koridora çıkan SHP Genel Başkan Yardıması Tevfik Çavdar'a Aksaray imamı Salim Dinç, "Sizler tabanın sesini dinJemezseniz, buradan çekip gitmek zonında kalacaksınız. Demir tava gelmezse, biz tava getirecegiz" şeklinde bağırdı. Niğdeli partililer, koridorlarda Abdullah Emre lleri'nin aday otması durumunda Niğde'de seçimi kazanamayacaklanm ısrarla vurgularken, SHP Niğde tl Başkanı tsmail Güven, sorunun tek çözümünün aday olan Abdullah Emre tleri'nin adaylıktan çekilmesi olduğunu söyledi. Güven, şöyle konuştu: "Bo kadar insan genel merkeze gelerek tleri'yi istemediklerini söylüyorlarsa, o adayın Niğde'de kazanamayacağı açıktır. MKYK'nın karan aıtık degişmez. Burada tek cözüm Abdullah Emre tleri'nin istifa etmesidir. O zaman MKYK bir ada> gösterir ve biz de o adayı destekleriz. Eğer tbrahim Kasman aday gösterilirse Niğde'de yüzde yüz kazanınz." Güven, bir basın mensubunun "tstifa söz konusu mu?" şeklindeki sorusunu, "tstifa konusunu orgütümle göruşecegim. Ancak biz bu adayla seçimi kaybedecegimizi bilmemize ragmen, benim kişisel göruşüm SHP'yi güçlu kılmak için çalışmamız gerektiğidir. Seçimi kaybetsek bile örgütü dağıtmak anlamsız olıır" diye yanıtladı. Aksaray îlçe Başkanı Ibrahim Kasman da, Abdullah Emre tleri'nin adaylığının Ankara'da bir otel lobisinde MKYK üyesi Cahit Angın'ın ısrarıyla alındığını ileri sürdü. Yaklaşık 300 kişilik grubun "tstifa ederiz, DSP'je gideriz" şeklinde bağırarak genel merkezi terk etmesinden sonra, Genel Başkan Yardımcısı Enis Tütüncü, MKYK'nın karannın doğru ya da yanlış olabileceğini, ancak bu karara saygılı olunması gerektiğini söyledi. ANKA Ajansının haberine göre, SHP Genel Başkanı Erdal lnönü'nün Niğdeli partililerle yaptığı görüşme sırasında, MKYK'nın karannın değişmeyeceğini voırguladığı ve "Genel başkanlar ikide bir karar degistirmez. Degiştirirse genel başkan olamaz. Benim MKYK'nın karannı degiştirmeye gücüm yetmez. Size dıişen adayımızı desteklemek, hayırlı olsun" biçiminde konuştuğu öğrenildi. Ankara örgütünden de milletvekili adayı Eşref Erdem'e tepki gösterildi. SHP'nin Sincan, Beypazan, Nallıhan, Ayaş ve Polatlı ilçe başkanları dün genel merkeze geldiler. Eşref Erdem'in adaylığına karşı çıkan ilçe başkanlan, durumun düzeltilmemesi durumunda istifa edeceklerini açıklayınca, Ankara tl Başkanı Ertugrul Günay ve örgüt temsilcileri, Genel Sekreter Banş Cao'ın odasında toplandılar. SHP'li baa yöneticiler odaya gelerek ilçe başkanlannı istifadan vazgeçirmeye çalıştılar. Görüşmeden sonra ilçe başkanlannın istifadan vazgeçtikleri öğrenildi. pcnililer, yerel aday istediler Zeki Müren: Ben, gerçek bir sosyul demokratun ENDER USLU BODRUM Zeki Müren, uzun yıllar sahnelerde şarkı söyleyerek binlerce insana iş imkânı yarattığını belirterek, Bu anlamda ben gerçek bir sosyal demokraüm ddi Zeki Müren, bir pastanede otururken SHP tlçe Başkanı Musa Gökbel'i yanına davet etti ve bir süre konuştular. Müren ile Gökbel arasında şu konuşma geçti:. MÜREN Sayın Gökbel, başlangıçta çok üzüldüm, ancak şimdi üzüntüm geçti. Çünkü taraflann muhatabının ben olmadığımı anladım. GÖKBEL Doğru. Bizim bu konuda muhatabımız siz değilsiniz. lrticanın bu denli hortladığı bir dönemde cumhuriyeti tüm kurul ve kurallanyla savunmak hepimizin görevidir. Burada Cumhuriyet Caddesi'nin bölünmesi, şeklen çok basit bir olaymış gibi görünse de, mesele buna cüret edenlere cumhuriyeti savunanlann var olduğunu göstermektir. MÜREN Belediye meclisi, bu konuyu bana şubat ayında bildirdiği zaman, afjımın bİT caddeye verilmesinden kıvanç duydurn. Ancak Cumhuriyet Caddesi'nin bir bolümünün verildiğini bilmiyordum. Cumhuriyet Caddesi'nin bölünerek bir kişinin isminin verilmesine, bu benim ismim dahi olsa katılmıyorum. Tepkinize katıüyorum. GÖKBEL Bu tepkimi dile getirdiğim telgraf metnine kamuoyu çok ilgi gösterdi. Ancak, tüm kamuoyu bu metne gelinceye kadar bu konudaki itirazlanmızı, demokratik yoldan mücadelelerimizi görmezlikten gelip telgraf metni üzerinde fırtmalar kopardılar. Ancak biz yapmamız gereken her şeyi yaptıktan sonra bunca hakhhğımızı gösterebilmek için böylesinerisklibir telgrafa gerek olduğuna karar verdik. Kararumzdan da pişman değüiz. MÜREN Cumhuriyet Caddesi'nin bölündüğünü gerçekten sizin telgrafınızla öğrendim. Bana böyle bir şey nakledilmemişti. Tepkinizde haklısınız. Ancak bu cadde Cumhuriyet Caddesi olmayıp da Mor Çiçek Caddesi olsaydı, yine aynı tepkiyi göstereceğinizi zannetmiyorum. GÖKBEL Evet, aynı şekilde tepki göstermeyebuirdik. MÜREN Sayın Gökbel, ben 25 yıldır sahnelerde şarkı söyleyerek binlerce insana iş imkânı yarattım. Bu anlamda ben gerçek bir sosyal demokraüm. DUYDLK/GÖRDİK YALÇIH PEKŞEN Çatı deyip geçmeyin... İstanbul Anakent Belediye Meclisi 1. Başkanı Güven Kurtul'un Sarıyer'de yaptırdığı çatı katı, boyutlannın ötesinde ışter gördü. Bize göre belediyenin ipliğini pazara çıkardı. Sade vatandaşların (Jaguar armağan edecek düzeyde bile olsa) yasalann elinden kurtulamayacağını, buna karsılık kişi ANAP'lı olunca akan sulann durdurulabileceğini kanıtladı. Salı günü bu köşede yayımlanan olayı yeniden özetleyelim: Güven Kurtul'un, Sarıyer, Meserburnu Caddesi 605 ada, 71 parsel, 63 kapı sayılı binasına, balkonunu kapatarak bir çatı katı yaptırdığı ileri sürülüyor ve müfettişlerın, İstanbul Belediye imar Müdürlüğü'nün yazılanna göre olay kanıtlanıyordu. Kaçak yapı, Boğazıçi öngörünüm alanında bulunduğu için son imar affı yasasına da girmiyor, doJayısıyla yıkılması gerekiyordu... Belediye Meclisi konuyu görüştü ve Güven Kurtul'un kaçak inşaatı hakkında soruşturma komisyonu kurulması isteğini reddetti. Dosyanın yeniden Bogaziçi İmar Müdürlüğü'ne havalesi benimsendi... Oysa konu çok önceden de İmar Müdüıiüğü'ne havale edilmtş ve imar müdürü bu konudaki karannı vermişti. İmar Müdürü Veli Öztürk'ün imzasını taşıyan 21 Ocak 1986 tarihli belgede şu hususlar belirtiliyordu: "Tespit formunda çatısı ikmal edilmiş, tümüyle kullanıma hazır, betonarme konut olarak belirtilen binanın rölöve projesinin ve rölöve projesi ekinde verilen fotoğratlann birbirine uymadığı, fotoğraflarda görülmeyen ve mevcut olmayan çatı katının yerinde mevcutmuş gibi rölöve projesinde gösterildiği anlaşılmaktadır. Bu arada rölöve projesine göre, 2. katta teras olarak gösterilen kısmın da yerinde oda haline getirildiği ve pergola olan çatısının kiremit çatı olarak örtüldüğü yerinde görülmektedir." İmar Müdürlüğü'nün yukardaki tespitine karşın Güven Kurtul, önceki gün belediye meclisinde yaptığı konuşmada sadece eternit olan çatının kiremitle kapatıldığını belirtmiş ve "eternit olan çatı kiremit olunca, arkasındaki yalı sahiplerinin manzarası kapanmıştı. Bütün sıkıntılar buradan kaynaklanmaktadır" demiştir... Hayır Sayın Güven Kurtul... Sıkıntı buradan kaynaklanmamaktadır. Sıkıntı bu ülkede yasalann insanlara göre uygulanıp uygulanmamasından kaynaklanmaktadır... Ve ne yazık ki, yasalar insanların bulundukları mevkilere göre uygulanmakta veya uygulanmamaktadır. Belediye meclisinin salı günkü toplantısı başka konuları da gün ısığına çıkarmıştır. SHP Grup Başkanı Ayfer Atay, Mecliste bir tahkikat komisyonu kurulmasını isterken, şunları söylemiştir: "Belediyenin İmar Daire Başkanı 60 milyonluk nafaka öder, bir başkası konut kooperatifinden 80 milyonluk hisse alırsa bütün bu oiaytarın hesabı bir gün ödenir. Bu tür olaylar yarına bırakılamaz... Kaçak inşaatı affa bilerek sokan belediye görevtileri hakkında meclisin kendinı aklaması açtsından tahkikat komisyonu kurulması gerekir..." ANAP İzmir adayı gecekonduda dert dinliyor Onde Yurtçu arkada Mercedes TÜREY KÖSE tZMİR 2. Seçim Bölgesinde yer alan Bayraklı, Çiçek mahallesi ve Alpaslan mahallelerindeki insanlar sıradan bir günü yaşıyordu. Açık yeşil bir Mercedes yavaş yavaş arkadan giderken, önde Izdaş Holding Yönetim Kurulu Başkanı ve ANAP'ın milletvekili adayı Atilla Ynrtçn ile holdingin basın müşaviri ANAP tl Başkanı Ramiz Sevinç ve mahalle muhtarlan yürüyordu. Yurtçu caddeler boyunca her dükkâna girip tek tek el sıktı, her kahveye girip "ne derdiniz var" diye sordu, zaman zaman da "afak" müjdeler verdi. Gecekondu mahallelerinin insanlan ise "Seçim vannış, ne istersek ohınnoş" deyip akıllanna ne gelirse istediler. YURTÇU'NUN MÜJDELERİ Siyaset yaşamına "gttrültülü" bir biçimde giren, ancak ilk gunlerde soğuk karşılandığı gibi, kendisi de uzak duran "holding başkanı" Atüla Yurtçu artık gecekondu mahallelerinde dolaşıyor, kahvelerde çay içip dert dinliyor, konuşmalar yapıyor. Geçen gün Karşıyaka'da seçim bürosunu açan Atilla Yurtçu ile birlikte Bayraklı, Çiçek, Alpaslan mahalleleri ile Salhane yöresini dolaştık. Bayraklı mahallesi muhtan Cavit Bekş, Alpaslan mahallesi muhtarı Fevri Dogan, Çiçek mahallesi muhtarı Ismail Kara, Salhane muhtarı Canip Dunılu Bayraklı caddesi boyunca Atilla Yurtçu ile birlikte yürüyorlar. İlk olarak uğradığımız Bayraklı mahallesi muhtarhğında "icraatcı" hükümetin "icraatçı" milletvekili adayı Atilla Yurtçu yüzünden eksik etmediği gülümsemesiyle hemen iki "ufak miıjde" veriyor: tki bulvann asfaltlanması isi haltedildi. Bir kanalınız vardı, yapdacak. Bayraklı mahallesi muhtan Cavit Beleş söze kansarak "YapıMı, yapıidı. Sagolun" diyor. Daha sonra cadde boyunca her dükkâna giren Atilla Yurtçu herkesin elini sıkıyor, hatır soruyor. Sorunlar, istekler aktanlırken Yurtçu'nun yanında bulunan Karşıyaka Belediye Başkanı Nevzat Çobanoglu istenilenleri not ediyor, yapılanlar, yapılacaklar hakkında anında bilgi veriyor. Yurtçu kahvelere girerek yurttaşlarla sohbet ediyor, kısa konuşmalarında hep "Biz yalnızca »ra seçim için propaganda yapmıyonız. Bu seçimde ve genel seçimde bize oy verin. Memleket düze çıksın" görüşünü yineliyor... Çiçek mahallesindeki bir kahvedeçaymı yudumlayan Yurtçu, kendisini dinleyen yurttaşlara sık sık, "başka derdi olan yok mu?" diye soruyor. Herkes tek tek isteğini iletiyor. Başka bir ülkede ortalığı yeri nden oynatabılecek bu sözler, ülkemizde kimsenin kılını kıptrdatmamtştır... Savcılar bu konunun üzerine eğilmek için belki, yine yazarımız Uğur Mumcu'nun bir yazı yayımlamasını ve ilgili yasa maddeterini göstererek "ihbarda bulunmasını" beklemektedir. Ne ki, Ecevit'in Zonguldak'ta yaptığı konuşma söz konusu okjuğunda, sayın savcılar, hiç kimsenin ihbar etmesini beklemeden "konunun üzerine hassasiyetle eğilmekte ve teypvideo bantlannı dikkatle" incelemektedirler. Görüldüğü gibi konu sadece bir çatı katının yıkılıp yıkılmaması değildir... Ancak bu çatı katı birçok gerçeği su yüzüne çıkartmıştır... "Manzarası kapandığı için" konunun peşıne takılmtş görünen Avukat Aytekin Ozan'ın şiirini geçen gün yayımlamıştık. "Ekşi üzüm sıkılmalı / Acı pekmez dökülmeli / Kaçak yapı yıkılmalı / Bekliyorum Sayın Dalan" diyen Ozan, hâlâ bekliyor.. Biz de bekliyoruz... Konudan ilgili tüm makamlar haberdardı. Anakent Beledryesi İmar Müdürü tarafından da kaçak inşaatla ilgili olarak yeminli özel teknık büro tarafından gerçeğe aykırı proje düzenlendiği 9 ay önce saptanmıştı. Ancak aradan 9 ay geçmesine karşın kaçak kısım yıktınlmamış, yıkma işlemini gerçekleştirmeyen ve geciktiren makamlar hakkında da hiçbir işlem yapılmamıştı. Konunun köşemizde yayımlandığı gün İstanbul Anakent ANKARA TASI Özal'ın Moskova gezisinin yıldızları BAŞBAKAN özal'ın bera hatsız olmuştu. Moskova'ya berinde Sovyetler Birliği gezi giderken, ucakta banştılar. Bisine katılan bazı tanınmış si rand, özal'a "Bu işi başında malar zamanlannı nasıl geçir halledelim. Sonuna kadar diler? İşte yanıtları: bekleyemem. 40 satır mı, 40 Semra Ozal: Semra Hanı katır mı, siz seçin vereceğiniz mın bir süredir rahatsız okJu cezaya razıyım" dedi. Birand'ğu yolundaki haberter, Mosko ın bu sözlerıyle kara kedi arava gezisinde doğrulandı. Eski dan çıkıverdı. neşesi ve keyfi yoktu. YürürErkal Zenger ANAP miken, çoğunlukla doktorları tinglerinin ses düzencisi, Cengiz Aslan'ın eşi Semra Özal'ın "Amigosu" "Kendi Hanımın koluna gjriyordu. Ra adını taşıyan 'Zenger' Basın hatsızlığı nedeniyle programı Ajansı" (ZBA) adına Özal'ın nın bazı bolümleri iptal edildi. gezisini izledi. ZBA, gazeteleBaşbakan Özal, "Hanımefen re haber servisi yapmadtğı için dinin nesi var?" diye soran Zenger'in gazeteci sıfatıyla gazetecilere "Son olaylar (Ja geziye katılmasının hikmeti guar) kendisini çok üzdü" de anlaşılamadı. Zenger, daha mekle yetindi. çok alışveriş yaptı ve 14 rubleye aldığı balalaykayı çalarak gazeteciieri eğlendirdi. Sakıp Sabancı: Ünlü işadamı, Sovyetler Birliği'nde "çift kimlikle" dolaşıyor. "Kurt adam" gibi sık sık kimlik değiştiriyor ve işadamından gazeteciye dönüşüyor. Sabancı, Özal'ın Kremlin'deki bütün resmi temaslarım gazeteci kimliğine bürünerek yakından izledi, merakını giderdi, Özal'ın Prezidyum Başkanı Gromiko ile görüşmesini izleyebil de. (Fotapoflan B. ECEVÎT) Abonman bileti satış yeri uzak. Ekmeklerin içinden sigara izmariti çıkıyor. Yollar bozuk. Baynıklıspor kuliibüne havnz verin. "ANAP'a yakın" yurttaşlar isteklerini anlatırken, kahvede uzak masalarda okey oynayan, "muhalir' bakışlarla gelenleri seyreden yurttaşlarla konuştuk. Adını söylemeyen bir yurttaş "Oy degil, kfltıt bile vennem, bütün kış su içinde otarduk, seçim oianca akıllanna geliyonız" dedi. Bayaztt toprağa verüiyor Feshedilen MDP kurucusu ve Kahramanmaraş bağımsız milletvekili Rıfat Bayazıt'ın ölümü nedeniyle TBMM'de boşalan milletvekiiliği için ara seçim yapılmayacak. Haber Merkezi Feshedilen MDP'nin kuruculanndan bağımsız Kahramanmaraş Milletvekili Rıfat Bayazıt, Kahramanmaraş'taki yayla evinde önceki gece tüpgaz patlaması sonucu çıkan yangında öldü. Bayazıt'ın ölümü ile TBMM'de boşalan Uyelik için Kahramanmaraş'ta seçim yapılmayacak. Bayazıt'ın cenazesi bugün toprağa verilecek. Kahramanmaraş muhabirimizin bildirdiğine göre, kente 8 kilometre mesafede Düzlük mevkiindeki yayla evinde kalan Bayazıt, önceki gece saat 23.00 sıralannda tüzgazla calışan buzdolabındaki gaz kaçağuıı önlemeye çalışırken, tüp alev aldı ve patladı. Patlamanın ardından alevler evi sardı ve Bayazıt yanarak öldü. Kahramanmaraş ValİSİ AdmUI Darendetüer, yaptığı açıklamada Rıfat Bayazıt'ın eşi Mehriye Bayazıt, torunu Canan Bayazıt ve yanlannda calısan Şükran Mazıcı'nın patlama sırasında bahçede bulunduğunu ve patlama sesi üzerine içeri girmek istediklerini, ancak Bayazıt'ın 'gelmeyin' diyerek onlan engellediğini bildirdi. Vali, yangım tek başına söndürmeye calışan Bayazıt'ın alev alan evin içinde yasamını yitirdiğini açıkladı. 1912'de Kahramanmaraş'ta doğan Rıfat Bayazıt, Ankara Hukuk Fakültesini bitirdikten sonra uzun süre hâkimlik yapmış, Yargıtay Birinci ve Uçüncü Ceza Daireleri Başkanüğı ile Yargıtay Birinci Başkan Vekilliği görevlerinde bulunmuştu. 12 eylül sonrası kurulan Danışma Meclisi'ne Kahramanmaraş temsilcisi olarak katılan Bayazıt, Bülend Ulnsu hükttmetinde Adalet Bakanlığı'na getirilmişti. MDP'nin kuruculan arasında yer alan Bayazıt, 6 Kasımda Kahramanmaraş milletvekili seçilmiş ve daha sonra partisinin feshedilmesi üzerine bağımsız kalmıştı. k, hatta yılgınlık yarattı £unu kabullenmenin şart oldusöylüyor. Ve sürdürüyor koıasını: lukuk, insanlara ve iosanlann ınna saygılı olmayı ögretir. endislik ise, içinde insan f akliin bulunmadığı bir şeyleri. jka sn kaulmasına kafamla, mle, ber şeyimk karşıyım. Ve î böylesi yöneümler toplumdeger ölçiilerini altttst edir. Toplomumuzda, milli•i değerfer konusunda bir duv dık belirtileri var mı? UKAN Sorunuza bir ör• cevap vereyim. Yassıada cemesi'nde "bir örtülü ödea cımbız sarfıyan" vardı. Or ANAP'aceza verecek re edeceğiz. Zaten seçim ve para dipsiz kuyu gibidir. O kuyuya ne atarsanız yutar ve gene yetmez. 6 Kasun sonrasındaki tablo bir ilginç dunımu da beraberinde getirdi. Degişik bir demokratik mıicadekyi.. Sizce bu mücadeie nasıl... ARKAN Demokratik mücadeie kişi mücadelesi değil, bir sistem mücadelesidir. Bugün ise, hem sağda hem de solda, iki eski politikacının kişisel mücadelesi sergileniyor. Bizim politikaalanrruz demokrasiyi hep, yalnızca yazıh hukuk içinde aradılar. Oysa demokrasiyi geliştiren, demokratik inanç ve geleneklerdir. 40 yıldır bu gelenek kurulmuş olmalıydı, kurula 9 miştir. Öte yandan bir Ecevit, yazüı hukuku olmadıgı halde 1979 ara seçimindeki 50 yenilgiyi istifa nedeni saymış ve etmiştir. Mesela böyle bir istifa geregini yazüı hukuku bnlamazsınız. Jaguar olayı gibi bir olay için de yazıh hukukta istifaya iliskin bir hüküm yoktnr, ama böyle bir olayda istifa etmek, geleneklerimizde olmalıdır. Soranm size, Vatan Cephesi uygulamasıyla, lcraatın İçinden programı arasında bir fark göriiyor musunuz?". mek için Kremlin'e gizlice sızdı. Yalnızca gazetecilere verilen kimlik kartına sahip olmadığı için Kremlin Sarayı'nın girişinde Sovyet görevliierini basın grubunun içine karışıp ustaca atlattı. Yakalansaydı TÜSİAD Başkanlıf ı ise yaramayacak ve geri gönderilecekti. Özal'ın Resmi görüşmelerinde ne işi olduğunu soranlara "Ben TÜSİAD Yayın Organı Görüş Dergisi'nin Yayın Yönetmeniyim" diyor. B^ratttaDalaa Bedrettin Dalan: İstanbul Belediye Başkanı'na Moskova Belediyesi yöneticileri yakın bir ilgi gosterdiier. Dalan'ın Moskova'ya geliş nedenlerinden biri dünyanın en büyük metrosu olan Moskova metrosunu görmekti. Kendisiyle yaptığımız sohbet sırasında metrodan pek fazla etkilenmediği izlenımini edindik. Adnan Kahveci: Başbakanın "Basdanışmanı" daha önce kitaplardan okuduğu Sovyetler Birliği ile ilk kez yüz yüze geldı bu gezide. Resmi görüşmelerden zaman buidukça, ülkeyi tanımaya çalıstı. Ozellikle büyük mağazaları dolaşarak tüketim mallannm fıyatlarını inceledi ve buradan yola çıkarak Sovyet ekonomisi hakkında sonuçlara vardı. Kahveci, fiyatlan satın alma gücüne göre "oldukça yüksek" buldu. Kahveci'ye göre, "örneğin, eşofman fiyatı Türkiye'de Sovyetler Birliği'nden çok daha ucuzdu." Sivil başkan ETKİN rolüne ve yoğun işlevlerine karşın son günlerde hemen hiçbir ağırlığı kalmayan Çalışma Bakanlığı tam bir yaz uykusunda... Bakan Mustafa Kalemli ile tartışma sonucu müsteşarlıktan aynlan Kutlu Savaş'ın koltuğu aylardır boş bekliyor. Ancak Kutlu Savaş'ın gözünün hâlâ müsteşarlıkta olduğu ileri sürülüyor. Bunun için seçımlerden sonra görevden alınması beklenen Kalemli'nin gidişinı gözlüyor. Müsteşarlığın da, yeni gelen bakanın atama yapması için boş tutulduğu belirtiliyor. rinden enteresan eylemleri sürüyor. Bunlardan birisi de müsteşar yardımcısı İsmet Bora Binatlı.. Uludağ'da yarattığı skandalın ardından, bu her Antalya gezisinin dedikodusu da sürüyor. Makam arabasının yaptığı kaza sonucunda yaralanan, arabası paramparça olan Binatlı, raporu sürerken nasıl olduysa ILO toplantısına katılrnaya giderken, kazada arabada olduğu ileri sürüten ve her nasılsa hiç yara almayan makam şoförü, kazanın sorumluluğunu üzerine alıverdi. Kazada kusur 8/8 makam arabasına verildi. Etibank'tan BağKur Personel Daire Başkanhğı'na geçirilen Ziya Yüce ile BağKur'da sürgün ve atama listeleri ile uğraşan "milliyetçi memur" Ramazan Senbek'in yarattığı olaylar da bakanlığı daha da ilgtnclestiriyor. Sürgün listelerini hazırlayıp memuharı tayin eden bu iki BağKur yöneticisi, memurlara harcırah vermiyoıiar. Memurlar "Yaptığınız yasadışı. Harcırahınız yoksa tayin yapmayın" dediklerinde ise, şu yarını alıyorlar: "B^yofsunuz kurum takk, harcırah veromiyoruz" Vural Arıkan'ın demokrasi konusundaki bir kaygısı da sağsol, askersivü aynmının giderek yerleşmesi. Bu aynmların Türkiye'ye yalnızca kamplaşma, felaket getirdiğini söylüyor. Eğer insanlar da mdaş Partisi Genel Başkanı Vural Arıkan, demokrasinin demokrasi inancı varsa, sağsol ay'ıktan çıktığını, ancak demokrasi geleneğinin politikaa nmının siyasette değil, yalnızca e geliştirildiğini söylüyor ve "40 yıldır bu gelenek ekonomik siyasette olacağına inatılamadı" diyor. nıyor. Bu olayı 7080 arasında ya:an, seçimlerle ilgili olarak "ANAP 2, SHP 8 sadığımızı vurgulayarak, "İki büıtvekilfiği alır, DYP barajı aşar, ama en çok 1 milletvekili yük partinin Udcrleri bu aynmın etkisinde kalarak bir masanın başırır" diyor. na oturmadılar, ama iki lider de sagdaki iki fanatik partiyle ikişer madı. Demokrasi sandıkta başlar çıktıgmdamület nasıl meşgul kez işbirligi yaptılar" diyor. ama, yaşamı politikacılann elinde ıştu bu harcamayla. Şimdi, Sayın Ankan son bir soru sisürer. Bu söylediğim geleneği de tlanrun nerelere vardığını açık ze. 29 eylül günunün tablosunu politikacılar kurmak zorundadır. gördüğUmüz bir Jaguar olayıtanmin edebiliyor musunuz? •pkiyle lcarşılaştırın. SorunuVatandaş Partisi Genel Başkanı :evabını bıilursunuz. Vural Ankan, bu söylediklerini yeARIKAN Evet, hem de raSedme bütün illerde girebüe tersiz bulmuş olrnalı ki, daha da kamlarıyla. Bence barajı ANAP, açmak gereğini duyuyor. Ve epeySHP ve DYP aşar. DYP milletveu « A N Kurucular Kuruluce gerilere giderek örneklemeye kili çıkarabilir mi, pek emin değibu konvıda Başkanlık Divanı'başlıyor söylediklerini. lim. SHP 8, ANAP 2 milletvekiltkili kıl<L. Hepsinde de gire"195060 arasındaki çok önemliğini alır. Belki bir tane de DYP. z, ytlzd« ellisinde de... Ondan ötesi, aldıklan oylarm deli birkaç olayı hatıriayalım. Değerlendirmesiyle yetinirier. GezdiNe kadar uyeniz var? mokrasinin özünü zedeleyen, Kırğim dolaştığım yerde gördüklerim UKAN Rahatlıkla 45 bişehir'in ilçe yapılması, muhalefet beni böyle düşündürüyor. tktidalur. Haüen aşağı yukarı 20 il liderinin taşlanmalan ve Vatan ra karşı vatandaşta bir bıkkınlık ve gütümüz var. Bir partinin örCephesi olaylan vardır. Gelelim daha da önemlisi bir yılgınlık var. ımesi d e çok önemli. O sebep Demirel « m n i M Yalnızca bir taBaşına daha neler gelebileceğini Su işi dte sılrdurüyoruz. Çok nesini söykmek yeter. Sayın Demidüşünen vatandaşlar, bu iktidan en iürede 1718 örgüt daha kurrel hiç söylememesi gereken bir sögüçlü gördüğü SHP eliyle cezalankaranndayız. Siz sormadan ziı büyük rahatlıkla söytemis ve dırmak yoluna gidecektir. yeyim, para bakımından ida'Bulun 226'yı,duşürün beni' de Bulgaristarîdan ıninibüsle kaçtı ÎHSAN ÖZÜAĞ ~ EDtRNE Bulgarlann baskı ve işkencelerine dayanamayan Şahinde adü bir Turk kızı, Bulğaristan'ın Kapitan Andreia sınır kapısından Türkiye'ye kaçmayı başardı. Bulgar ismi Manueila Halilibrahimova olan 20 yaşındaki Şahinde Halilibrahimova, bir minibusle Filibe'den itibaren Bulgar barikatlannı aşıp Kapıkule sınır kapısından Türkiye'ye kaçarak güvenlik kuvvetlerine teslim oldu. Türk isimlerinin zorla değiştirildiğini, camilere gitmenin ve sünnet olmanın yasaklandığını söyleyen Şahinde, babasının 1968 yılında Türkiye'ye turist olarak geldiğini, Bulgaristan'a dönduğünden beri parçalanmış ailesini birleştirme umuduyla beklediğini, Bulgarlann baskı ve işkenceleri dayanılmaz hale geldiğinden kaçnıa planı yaptığını ve bunda da başanlı olduğunu belirtti. Adı neredeyse çalışmama bakanlığına dönecek olan bakanlıkta ilginç olaylar da kulaktan kulağa anlatılıyor. Bunlardan en ilginci teftiş kurulu başkanının eytemleri. . Bu sayın başkanın sıcaklardan şikâyet ettiği, makamında pantolonunu çıkartarak, karşısına koyduğu vantilatörle sürekli serinlediği belirtiliyor. İç çamaşın ile makamında oturan başkan yüzünden, odaya girecek bayan memurlardan önce odacılar odaya Mehmet Ali Birand: girerek durumu başkanr bildi"32'nci Gün"ün yapımcısı, riyorlar. Hallerini bakana anla"Kreminolog" gazetecı Meh tan memurlar da hâlâ başkan met Ali Birand ile Başbakan beyin giyinmesini bekliyorlar. Özal'ın arasına kara kedi girdiği biliniyordu. Başbakan, BiBakanlıkta birbirinden enterand'ın bazı yazılarından ra resan yöneticilerin, yine birbi