Katalog

Cumhuriyet sırt kası ile güçlendiritiyor Damar genişlemesi yüzünden bir bölümü alınan veya zayıf olan kalp, üzerinde sinirler ve atardamarlar bulunan sırt kası ile sarılıyor. Sırt kası, bir süre kalp piliyle Iskelet kası latissımus dorsı desteklenip 1 Sinir ve kan damaharı ile biriikte sırttan kan söküluyor. Bir bölümü alınmış kalbe sarılıyor pompalama 2 Kalp pılı 3 Kasın guçlendirilmesı ıçın üzerıne gücü yerleştinliyor, böylece sırt kası kalp glbi atıyor arttırılıyor. Sırt kası, bir süre sonra kalp kası gibi çalışmaya başhyor. Bu yöntem biri Amerikalı, diğeri Fransız iki hasta üzerinde uygulandı ve her iki hasta da eski sağlıklarma kavuştular. Dış Haberier Servisi Damar genişlemesi (anevrizm) ne, deniyle kalplerinin bir bölümü * alınan hastalar artık merdiven ' çıkmakta güçlük çekmeyecekler. ' Kalbin bir bölümünün ameliyatla alındığı bu ameliyatlardan sonra hastamn hareket etme gücü büyük oranda etkileniyor ve ' kalbin kan pompalama işlevi yüzde 60 oranında yavaşlıyor. Ancak Amerikalı doktor Geor' ge Magovern'in denediği yeni teknik sayesinde kalp hastaları artık eskisi kadar sağlıklı olacak. Bu teknik, ameliyattan sonra zayıf düşen kalbin sırttan alınan bir kasla güçlendirilmesinden ibaret. Pittsburgh'daki Allegheny hastanesi plastik cerrahlarından Magovern, bu yöntemi ilk kez Mary Jones adlı 46 yaşında ve iki kez kalp krizi geçirdikten sonra kalbinin bir bölümü alınan hastasına uyguladı. 4 saat süren ameliyatta kolun hareketleri iie görevli, fazla bir etkinliği ofmayan "latissimus dorsl" adlı sırt kası bağlantı yerlerinden söküldü. Doktor Magovern, daha sonra üzerinde sinirler ve atardamar bulunan kası hastamn kalbine tıpkı havlu gibi sardı. Ameliyat tamamlanmıştı. Bir haftalık bir nekâhat döneminden sonra nakledilen kas kalp piliyle desteklenmeye başlandı ve kan pompalama gücü arttırıldı. Bir yıl sonra Mary Jones yorulınadan 3 kilometre yürüyebiliyor, basketbol bile oynayabiliyordu. "Time" dergisinin haberine göre, bu ameliyat, kalp ve sırt kaslarının yapılarının farklı olması bakımından ilginç. Kalp kası sürekli çalışıyor ve istikrariı bir oranda oksijen tüketiyor. Bu kas hiç yorulmuyor. Belkemiğine bağlı kaslar ise büyük bir kuvvet harcamanın gerekli olduğu hareketlerde faaliyete geçiyor ve kolayca yoruluyor. Ancak elektrik verilmesi yöntemiyle iskelet kasları da kalp kasları gibi davranıyor. ' Parisli doktor Alain Carpantier de kalbinden bir tümor alınan 35 yaşındaki bir kadın hastasına aynı ameliyatı uyguladı. Hastamn tamamen iyileştiği bildiriliyor. Ameliyatta kalbe nakledilen kas yine pille güçlendirildi. Pennsylvania Üniversitesi Tıp Fakültesi kalp cerrahlarından Larry Slephenson ise bir başka yöntem deniyor. Elektrikle kalp kası özclliği kazandırdığı iskelet kasını yumruk büyüklüğünde bir kesenin çevresine dolayan doktor Stephenson, böylece kan dolaşımını hızlandıracak mini pompalama organları elde ediyor. Hayvanlara yapılan ameliyatlarda vücudun herhangi bir yerine yerleştirilen bu "pompaların" kan dolaşımını 8 saat boyunca yüzde 20 oranında hızlandırdığı beHrtiliyor. Stephenson, bu yardımcı pompaların oldukça riskli olan acık kalp ameliyatlarına gercksinimi azaltacağı görüşündc. Böylece kalpleri zayıf olan, ancak tamamen hasta olmayan kişilerin de ameliyat olmalarına gerek kalmayacak. Stephenson'a göre vücuda böyle bir pomba nakletmek, kalp ameliyatından çok daha ucuz ve kolay bir yöntem. Eğer nakledilen kas Jıastanın kendi vücudundan alınırsa vücudun bu kası reddetme olasılığı da yok. Üstelik vücudunun kendi kendisini onaracak güce sahip olduğunu gören hastamn morali de düzeliyor. Sahıbı ( umhurivtl Matbaaolık \c Cıa/ııculık lurk Aııonım "jııkıiı .KIIII.I Nadtr Nadi. G (icncl Yavın Muduru Hasan Cemal, Mufssi"** Mııduıu frntınr l^aklıgll, Ya/ı l>len Mııduru Okay (ioncnsin, 0 Habn Mcrkıvı Muduıu Yalçın Bayrr. Sayfa Dıı/enı Ynneımenı Ali Acar. 0 lenısttı ılrt ANkARA Y.lçın l><>J>«n. I/MİK Hikmrl (,'rlinkaya. ADAN A Mrhmrl Mrrıan. Isıanbul Habeılerı. Krhafkı. Uış Haberier: Krgun Bakı. Ikonomı toman Dlagay, KUIlUr: Crlll llsltr, Magazın Yalfin Pekfen, Spor Danışmanr Abdulkadlr Yucrlman, DU/ellmc: Rrfik Ihırbaş, Arajdrma: Şıhin Alpay. IşSendıka Şukrmn Kelcnd. llabcr Araşlırma: Ufuk Guldemir, # KoordınalOr Ahnwl Konılsan, # Mali Ijlcr |>ol Krkul, Keklâm ve llalkla Ihşkıleı (.ııMcrea tioft. lda/c Hıucyln Gurtr, Işletmc önd«rÇ««k. Bılgı Işlem Nıül Inal. HuMin vr Yuvun (umhuriyrl Malhaaulık ve Gazetecilık I A Ş. TUrk OcBgı Cad. V) 41 ( .ığalııjtlıı 14114 IM , HK 24ftJsıanbul, lel. S|2 IIS (ı"i(20 h.ıı) R:lex. 22246 # Humlar Ankara: /ıy.ı (.rtkalp Bulvaıı Inkılap Sokak No. 19/4 Tel 33 II 4147, lclc» 42144 • l/ıtıir: H /ıya Uulvan 1352 Sok. 2/3, Tel: 25 47 0913 12 301elex: 52)59 • Adana: >,akıuak Cad No 134 Kal 3. tel. 14550197)1 Tckx 62155 TAKVtM 9 TEMMUZ 1986 lmsak: 3.36 Güneş: 5.33 öğle: 13.14 tkindi. 17.13 Akşam: 20.45 Zayıf kalp Beyaz Amerika'nın gerçek yüzü ihtiyar Bostoırda Amerika'da "buram buram (arih kokan" bir şehir varsa, orası Boston. Amerikalılar için tabii. Amerika'nın temellerini atan bağımsızlık hareketinin beşiği olduğu ve Amerikalılar tarihsiz bir ulus olduğu için, Boston'da bağımsızhk hareketinin başlamasından önceki her yaprak kıpırtısı, önemü bir tarih sayfası sayılıyor. 1770'te 5 kişinin öldüğü bir çatışmanın Amerikan tarihindeki adı "Boston kalliamı." Amerika'da Boston kadar 18. yüzyıl sonlarına geçmişin uzanabildiği başka bir şehir yok. Istanbul'un Divanyolu'ndaki Türbe olsun, Aksaray'daki Valide Camii olsun; Bizans surlarının ve Sinan'ın elinden çıkan yapıların yanında pek "asri" dururlar. tstanbul'un nispeten yeni tarihi görüntüleri, Boston'daki Amerikan tarihinin en eski eserleriyle yaşıt. Urartu'dan Hititlere, oradan eski Yunan'a uzanan topraklarda doğan, Mezopotamya ve eski Mısır uygarüklarına komşu bir bölgeden kalkıp Boston'agelen insan, burada ne kadar tarih kokusu alabilirse, o kadarını alarak, ama Amerika'nın mayasını bir nebze kavrayabilmek ihtiyacıyla Boston merkezinde kalın kırmızı bir çizgiyi izleyerek Boston'u arşınladım. "özgilrlük Yolu" adı verilen ve $ehir merkezinin belirli noktalarını dolaşan kırmızı çizgiyi izleyerek ilerleıken, "özgürlügün Beşiği" adı verilen Faneuil Hall'u gördüm. Abartılmış sıfatlarla yüceltilen Samuel Adams, Benjamin Franklin, James Otis gibi Amerikan bağımsızlığının öncülleri lngiliz çaylarını Boston limanında denize dökme kararını içte 200 küsur yıllık, kırmızı tuğlalı bu binada almışlar. Ne buyuk olaymış meğerse... Süper devlet Amerika'nın doğumuna o olay ebelik etmiş. Birçok önemli Amerikan şehri gibi Boston'un ortasından da bir nehir geçiyor. Charles Nehri'nin diğer yakası Cambridge adını taşıyor. Amerika'nın uluslararası şöhretteki üniversiteleri buradalar. Harvard ve M.I.T. (Massachussets Institute of Technology). Birincisinden Amerikan yöndticileri yetişiyor. tkincisinde ise Yıldız Savaşları gibi cüretkâr projelerin araştırmaları yapılıyor. Beyny, BoMton "Buram buram tarih kokan" ve gerçekten de tekdüze lngiliz ya da maden kenarlarının Belçika kentlerini andıran ihtiyar Boston, bu ciddiliğine uygun bir entelektüel görüntüye sahip. Harvard ve M.l.Tten ayrı Brandeis, Northwestern ve Massachussets üniversiteleri ve Boston College nufusu 1 milyonu bulmayan bu kente akademik hayatın tüm soğukluğunu ve ağır temposunu aşılamışlar sanki. New York'un ve San Francisco'nun o başdöndurucu gunlük hayat ritmi ve insan çeşitüliği, ne de Los Angeles'ın kozmopoütizmi ve güneşi Boston'da yok. Ama Boston bir anlamda bugunku Amerika'nın New York'tan, Los Angeles'tan, San Francisco'dan daha gerçek yüzü. Bu şehirler geleceğin Amerikası için belki bir ölçü olabilirler, ama birkaç siyah ya da renkli "leke" ile bezenmiş bembeyaz Boston, Amerikan "bağımsızlık savaşı"nın beşiği, gri göklü Boston, ikiyüzyıldır Amerika'yı yöneten eütin özelliklerini scrgilediği ölçüde günümüzün gerçek Amerikası. Amerika, yaklaşık her dört ya da beş Amerikalıdan birinin siyah ya da esmer veya san deriü olmasına, beyazların bir bölümünün Akdeniz kanı taşıyan Latin ya da Helen kökenli insanlardan oluşmasına rağmen, yine de esas itibarıyla Batı Avrupalılığın damgasının diğer unsurlarından çok daha güçlü vurulduğu bir ülke. WASP (White AngloSaxon ProtcstantBcyaz AngloSakson Sadi Irmakhn konferansı AMEBİKA Dev Sandviç Beyaz Boston fikir üretirken, New York, Harlem ve Bronx'ta, Los Angeles, renkli insanların, siyahların ve Meksikalıların fink attığı Skid Row'da, San Francisco mücrim oakışlı siyahların arşınladığı Tenderloin kaldırımlarında suç üretiyor. \jexington, Boston'un her babayiğidin oturamayacağı lükslükteki dış mahallesi. Lexington'da oturanlar, o kadar ' burunlarından kıl aldırmayan" kişiler ki, şehir merkezine çok uzak olmalarına rağmen, gürültü duymamak için semte metro ya da otobüs seferi istemiyorlar. Boston, bugünkü Amerika'nın New York'tan, Los Angeles'tan, San Francisco'dan daha gerçek bir yüzü. Boston, Amerika'yı yöneten ekibin özelliklerinin sergilendiği günümüzün gerçek Amerikası. da Boston, diğerinde Cambridge uzanıyor. Cambridge'ı geçtikten sonra önce Arlington, sonra Lexington ve Concord. Bostonlıılara "boyun egdirmek" için gelen lngiliz birliklcrinin lımana çıkmaya başladığını atına atlayıp "vatanseverlere" haber vermeye koşan Paul Revere işte bu yolu izleyip Amerikan devrimini ateşlemişti. Amerikan Bağımsızlık Mücadelesi, metronun ve belediye otobüslcrinin ulaşmadığı, iki katlı güzel yapıların sık ağaçlar çiçekli bahçelerden görünmediği, kuş sesleri eksilmeyen Lexington ve Concord'da başlamıştı. SİHtemin ö z e l l i g i Lexington'da başlayan bu miiAmerika'da olduğu kadar vatandaşlarının düşünce tarzını biçimleyen bir güce ve etkiye erişememiş olan kitle iletişim araçlarının tutumunu irdeliyor. "Yalan söylemenin en zehirli bıçimi, devletin hizmetinde gerçeğin saplırılması ve gözden kaçırılmasıdır. Özellikle devletin şiddet, katliam ve baskılara ilişkin roliiniin gizlenmesiyle yapılır. Bu, hür basının bir standart özelligidir... Kitle iletişim araçlarının devlet propaganda sistemine kölece bagımlılığı, doğrudan hiikümet emirlerfnden, tehditlerden ya da baskıdan, merkezi kararlardan ve totaliter devletlere özgii diğer araçlardan kaynaklanmaz. Çok daha karmaşık ve TRABZON, (OM.) Eski Başbakan ve Danışma Meclisi Başkanı Ord. Prof. Dr. Sadl Irmak, Trabzon'da "Atatürk, Çevresi ve Dünya Göriişü" konulu bir konferans verecek. Vali Yılmaz Ergun'un yaptığı açıklamaya göre, konferans bugün saat 14.00'te Atapark Kültür Merkezi'nde verilecek. Refik Saydam anıldı ANKARA, (ANKA) Eski Başbakan, Sağlık ve İçişleri Bakanlarından Dr. Refik Saydam, ölümünün 44'üncü yıldönümünde Ankara'da düzenlenen törenle anıldı. Sağlık ve Sosyal Yardım Bakanlığı'nda düzenlenen törende konuşan Sağlık ve Sosyal Yardım Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Abdurrahman Koçer, Refik Saydam'ın, 19 Mayıs'ta Atatıirk'le birlikte Samsun'a ayak bastığını, Sıvas ve Erzurum Kongrelerine katıldığını da ifade ederek, bu sırada böbreklerinden rahatsızlanan ve sıtmaya yakalanan Atatürk'ü de tedavi ettiğini söyledi. Cengiz Çandar Protestan) unsuru, Amerika'nın siyasi hayatına da, kültürel hayatına da bugüne dek yön vermiş. Boston, tam bir WASP kalesi. Çıkarttığı iki başkandan biri olan J.F. Kennedy'nin Katolik olmasına rağmen bu böyle. Arnerika'nın ortasındaki Wichita Havaalanı'ndan kent merkezindeki otelime beni getiren taksinin Louisianalı siyah şoförü, "Burada ırk ayrımı var mı?" sorusuna cevap verdi: "Gizlice var. Şu evlerde oturan beyazlar var ya, bunların hepsi Boston Celtics'in şampiyon olmasım istiyorlar. Bu bile gösteriyor ırkçılıgın damarlannda olduğunu. Bu iş ta kölelik devrine uzanır. Öyle kolay kolay kalkmaz." miş en buyiık yıldızlarından Larry Bird'ün beyaz olması nedeniyle "beyaz takım" olarak kabul ediliyor. Boston ve beyazlık, Boston (bir ölçüde de Philadelphia) ve Amerikan demokrasi tarihi ile beyazlık ve demokrasi iç içe geçmiş kavramlar sayılabilir. 10 Türk daha Yunanistart'a kaçtı ATİNA (a.a.) 10 Türk vatandaşının TürkYunan sınırmı kaçak olarak geçtiği bildirildi. Yaşları 20 ile 28 arasında değiştiği belirtilen kaçaklar, geçen cumartesi günü Pazarkule sınır kapısından geçerek sınır polisine teslim oldular. Yunan güvenlik makamları, 10 Türkün adını açıklamadı. "* ^ Lexington"da bir muhalif Amerikan demokrasisi Boston'dan kök salmış olduğu için midir ki, acaba bu ülkenin en aydın kafaları da bilimsel ve düşünsel çalışma için ideal durağanhktaki bu yaşlı şehirde toplanmışlar? Bunlardan biri ve en önde geleni Noam Chomsky M.l.üde deıs veriyor ve L*xing Çıraklık Yasası ANKARA, (ANKA) Bir süre önce yürürlüğe giren Çıraklık ve Meslek Eğitimi Yasasına işlerlik kazandırmak amacıyla başlatılan tüzük, yönetmelik, program geliştirme ve örgütlenme çaltşmalarında son aşamaya gelindiği bildirildi. Milli Eğitim Gençlik ve Spor Bakanlığt 'ndan yapılan açıkla • maya göre, aday çıraklık, çıraklık, kalfalık, ustaltk, intibak, işletmelerde mesleki eğitim ve usta eğitici eğitim programları hazırlanmaya başlandı. Beceri kursunun ilk mezunları İSTANBUL, (ANKA) Istihdamı geliştirme projesi olarak kabul edilen "Beceri Kazandırma Kursları" ilk mezunlannı verdi. lstanbul ili özel Idare binasında yapılan törene katılan Devlet Bakanı Tınaz Titiz, "Istihdam probleminde ilk kilometre taşına ulaştık" dedi. Çeşitli alanlarda ' 'beceri kazandırma'' kurslarına katılan 331 kişi başarı belgelerini aldılar. Tınaz Tltiz yaptığı konuşmada, hükUmetin beceri kazandırma kurslarını başlatmasıyla iyi bir yol göstericilik görevini de yerine getirdiğinı söyledi. Seferihisar, yatçılık merkezi oluyor İZMİR, (Cumhuriyet Ege Biirostı) Seferihisar ilçesinin Sığacık Koyu'nda yapımına baslanan 500 yat kapasiteli limanın tamamlanmasıyla Seferihisar yepi bir yatçılık merkezi durunıuna gelecek. Doğal bir liman görünümündeki Sığacık Koyu'nda bir yıldır deniz temizleme çalışmalannı surdurdüklerini beürten Seferihisar Belediye Başkanı Cumhur Gürüz, kücük limanı ilk etapta büyüttüklerini, bir bölumunu de yatlara ayırdıklarını söyledi. Geçen yıl yüzde 80'i yabancı 250 yatın Sığacık Koyu'na geldiğini, bu yatların bazılarının açıkta demirlediklerini vurgulayan Gurüz, sözlerini şöyle sürdürdü: "Seferihisar'ın belediye sınırları içinde 35 kilometrelik sahil şeridi var. Koylar, güzel kumlu plajlar lurislik tesis kurmaya uygun. Biz belediye olarak ilçenin kalkınmasında cn öneınli faktorii turi/m olarak görüyoruz. Hedefimiz Seferihisar'ı birinci sınıf bir yer haline getirmek. Yatırımlara haşladık, önrelikle Sığacık Koyu'nda yal limanı inşaatı çalışınalarını surduruyoruz. Bir yıldır denizi tcnıi/liyoru/. Kuçuk limanı ilk etapla büyuttük, bir kısmını da yatlara ayırdık. Encumenden yal tarifesi geçirdik." Toplam 1.5 milyar liraya mal olacak 500 yat kapasiteli limanın iki yıl içinde tamamlanacağını beürten Cumhur Gürüz, "Ayrıca karada 300 yat için kışlama yeri yapıyoruz. Burada, boya, bakıın ve onanm yapılacak. Kara inşaatımız siiriiyor" dedi. İlk bolümunun iki ay içinde tanıamlanarak 150 yatı barındırabilcccğini beürten Gürüz, şunları söyledi: "100 metre uzunlugunda yal yanaşma rıhtımımn ihalesi yapıldı. Bu tamamlanihca 60 yat demirleyebilecek. Sığacık Koyu lamaınen yal limanı haline gelecck. Zaten koy, doğal bir liman görunümiinde, liman için çok uygun. Limanda eleklrik, su, bar, restoran, süpermarket, telefon hizmetleri verilecek. Öniımiızdeki sene yeni ihalesi yapılan rıhtıma tclefon halları döşenecek, dünyamn her yeri ile telefonla görüşme yapılabilecek." Cimri çiftçihin mirası KİLİS, (UBA) Çevresinde kolay kolay harcama yapmayan bir insan olarak tanınan Ali Saraç'ın (84) kasasında 3 bin adet tedavülden kalkmış 50 lıralık bulundu. Cenaze işlemlerinı yaptırmak için huviyet cüzdanını almak uzere babasının kasasını açan oğlu Ali Saraç şaşırarak, babasının "tutumlu"olduğunu, ancak bu kadarını da ummadığını söyledi. ÖZGÜRLÜGÜN BEŞİĞİ Samuel Adams, Benjamin Franklin, James Otls lngiliz çaylarını Boston Hmanından denize dökme kararını 200 küsur yıllık Faneuil Hall'da almıslardı. Siyah taksi şoförünun sözünu cttiği Boston Celtics, bu yılın Amerikan (dolayısıyla dünya) profesyonel basketbol şampiyonluğunu kazandı. Kerim Abdülcabbar'ın takımı LA Lakers'ın ezeli rakibi. Fınali Lakers'ı eleyen Houston Rockets ile oynadı ve şampiyon oldu. Amerikan profesyonel basketbolunda oyuncuların yüzde 70'i siyah. Tek tuk beyaz oyuncu bulunuyor. Koçlar ise genellikle beyaz. Boston Celtics ise koçu ve ilk beşte oynayan bir ya da iki oyuncusu siyah olmasına rağmen diğer tıırn oyuncuları ve en önemlisi Amerikan basketbolunun gelmiş geçton'da oturuyor. Noam Chomsky, dünyamn en önemli birkaç dilbilimcisinden biri. Yahudi, ama Israil aleyhtarı. Amerikan vatandaşı, ama Amerikan sisteminin en keskin dilü eleştirmenlerinden biri. Yaşadığı Lexington, Boston'un her babayiğitin oturamayacağı lükslükteki dış mahallesi. Lexington'da oturanlar o kadar "burunlarından kıl aldırmayan" kişiler ki, şehir mcrkczınc çok uzak olmalarına rağmen, l^xington'a otobüs ya da metro istemiyorlar. Gurültu duymak istemedikleri için. Zaten her biri otomobil sahibi. Charles Nehri'nin bir yakasın A TU KAHRAMAN lngiliz birliklerinin limana çıkmaya ba^ludıklannı, atına atlayıp vatanseverlere haber veren ve Amerikan devrimini ateşleyen Paul Revere 'nln Boston 'daki heykeli. cadelenin ürünü Amerikan demokrasisinin yaınan eleştiricisi Noam Chomsky, Cambridge'deki işyerinde ya da Lexington'daki evinde kaleme aldığı "Yeni Bir Soguk Savaşa Uoğru" adlı kitabının girişinde şunları yazıyor: "Amerika Birleşik devletleri'nde vc Batının büyük bir böliimünde, propaganda sislcmi gerçekten göz kaınaştırıcı bir başarıya sahiptir ve bunun öneıni özellikle, kuvvet kullanmadan ve baskıya başvurmadan aynı sonuçların elde edilmesindedir." Chomsky, bu lezden kalkarak hiçbir ulkede, hiçbir topluında ve tarihin hiçbir döneminde, bugün ince, gözükmeyen bir dizi unsurun karşılıklı etkileşiminin bir sonucudur. lmtiyaz ve itibar mevkilerinde bıılıınma, sınıf çıkarları gibi leşvik unsurları dış politikanın formüle edilmesinde bir ön yargı yaratır; tnplumsal, iklisadi ve siyasi karar vermeyi esasta korumaya hizmet edcr.. Başka yerlerde bulunan baskıları ve cezalan bilmeyen bir toplıımda, bu tiır tazyiklere (imtiyaz elde etmek vs.) uymak asla gerekli değildir. Ancak, (seçilmesi gerekenden) farklı bir yol seçenler, mesleklerini yerine getirme fırsallarınm bulunmadıgını ya da çok sınırlı bir muhdtap kitlesine ıılaştıklarını sık sık görınüşlerdir. Daha basil biçimde ifade etmek gerekirse, yctınekli genç bir gazeteci ya da üniversitede akademik kariyer vapıııak isteyen biri, oyıınıı kurallarına göre oynarsa, bir itibarlı ve imtiyazlı mevkiye tırmanabilir; hatta bazen bu bir iktidar mevkii olabilir. Ya da bagımsu bir yol tullurursa, bu, polis muhabirligi, bir cemaat okıılunda hocalık, buyük gazetelerden çıkarılmak, lıakarete ugramak ya da laksi şoförlüğü ile sonuçlanabilir." Devletin ya da öze! kesimin hâkimiyet ve denetimini sağlayan mekanizmalan sorgulayacak kitle örgütlerinden yoksun, esas itibarıyla dcpolitizc bir toplumda tecrit edilmiş bireylerin önünde pek a/ seçenek vardır. Amerikan sisteminin, Bostonda hayat bulan Amerikan demokrasisinin çok ınce ve keskin bir eleştirisini getiren Noam Chomsky'nin duııımuna ne demeli'.' Cevabını veriyor: "Istisnalar vardır. Hatta, yayın araçların( lıkası 10. Suvfudu) Psikoloji kongresi İSTANBUL, (a.a.) Boğaziçi Üniversitesi ile Kültürlerarası Psikoloji Kurumu 'nun ortaklaşa duzenlediği 8. Uluslararası Psikoloji Kongresi'ne lstanbul'da devam edildi. Kongrenin üçüncü gününde bilim adamları, kültürel arasındaki davranış farklılıklarını incelerken, kultur psikolojisinin endustriyel ve organizasyon açısından etkilerini de ele aldılar. Toplantıda ayrıca, kadının kultıirlerdeki rolıi, külturden kulture geçişte psikolojik değışmeler, belleğin külıürden kıiltüre geçişte geçirdiği evreler tarlışıldı. Fransa'yı karıştıran cinayet Bir polisin, trafik suçu işleyen 28 yaşındaki bir genci öldürmesi ve içişleri bakamnın polis uleyhine tanıklık yapanlan suçlur şekilde konuşması, hukUmeti zor durumda bıraktı. SABETAY VAROL PARİS Gorevli polisin, trafik suçu işledikten sonra kaçmaya çalışan bir genci öldurmesi, Fransa'da şiddetli polemiklere yol açtı. Geçen cumartesi gunu meydana gelen olaydan sonra, gorgu tanıklaııııııı, guvenük görevlisini suçlayan ifadclcrine karşın, valılık genel sekreterinin, memurunıı korıır demeç vermesi, "gııvvnlik guvlerinin gorev sırasındaki sorumlulııkları" ko nusunda tartışmaları sıddetlen dirdı. Olay, Parıs'ın cn kalabalık mcrkezlerinden olan Opera semti yakınlarında meydana gcldi. Yanlış yola sapan bir aracın, karşıdan gelen bir polis otosuyla karşılaştıktan sonra aıaç surucusunun kaçnıaya çalışması üzcıine, araçtaki polisler, 2 K yaşındaki ıı/un saçlı, hippy gorununılu bft genç olan Loic liîfevre'i birkaç yu/ mctrclik takıpten sonra ctkısı/ hale getırdiler. Bu arada gotevlı polislerden biri sılalııııı çekerek, gcnce atc"; açtı. Olaydan sonra güvcnlik kııvvctlcrinm, iki saat hoyıınca çevreyi kuşatma altına aldıklaıı. görgu tanığı olabilecek kişiler i urkütmeye çalışlıklan ilade ediliyor. Bunlara ck olarak, aynı gtın bir açıklama yapan Paris Valılik Genel'Sekreterı, Loic Let'evre'in göz yaşartıcı bumba taşıdığını, polis görevlisi (iilles Burgos'un bııını silah sanarak kendinı meşıu nnıdafada hisscttiğini vc atcş cttığıni belirtti. Genel Sekreter, Loic Lefevre'in sabıkalı bir kı.şı olduğunu da açıklamasında belirtti. Atcş açma olayına tanık olan çok sayıda kişinin, polis Burgos'un, Lefevre'i soğukkanlılıkla olduıduğuııu TV kaııu'ruları onünde açıklamalarından sonra, basın mcnsupları, Lel'evreın sabıkalı olınadığını. yalnızca onctnsı/ ba/ı ıratık suçlarından polise duştuğunu saptadılar. Gcüşmelerbuııunla da kalmayıp, İçişleri Bakanı Charles Pasıiua'nın görgü tanıklarına baskı yapar biçimde "yalancı tanıklıkta bulunanların adalete verileceğini" söylemesi, bardağı taşıran son damla oldu. Fransa'daki tum TV kanalları ve yazılı basın, olayla ilgılı geüşmeleri yakından izliyorlar. İçişleri Bakanı'nın sert demeçlerine karşın, Chirac hükunıetınin diğer bakanları, havayı yumuşatmaya çalışıyorlar. Devlet Bakanı Kdouard Balladur'un guvenük kuvvetleri görev sırasında suç işledikleri takdirde bu suçun ce/ası/ kalmasının hukıımetin goruşleri urasmda buluıımadığmı soyleyetek, olayın yol açtığı olıımsu? havayı gidernu'k ıstcıncsı, kanıuoyunda menınunluk yarattı. Sovyet parlamenlerler ANKARA, (ANKA) Sovyetler Bırlıği Yükself Prezidyuın Başkan Yardımcısı Vilodlmir Pavlovic Orlov başkanlığında bir parlamento heyeti TBMM Başkanı Necmetttn Karaduman 'ın resmi davetlisi olarak bugun Ankara'ya gelecek. Orlov ve Karaduman başkanlığındaki iki ulkenin parlamento heyetleri arasındaki resmi göruşmeler hemen yapılacak ve iki ülke arasındaki ilişkilerin daha da geliştirilmesine çalışılacak. Karaduman, aynı akşam konuk heyet onuruna bir akşam yemeği verecek. Sovyet heyeti perşembe giinü Başbakan Tıırgut Ozal ile bir gönişıne yapacak.