15 Mayıs 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
1 TEMMUZ 1986 Ozetle HABERLER CUMHURÎYET/7 Özal, FakFukFori'u anlattı Başbakan Turgut Özal, FakFukFon olarak bilinen Fakir Fukara Fonu'yla, bugüne kadar hiçbir güvenlik kuruluşunun elinin yetişemediği bir kitleye yardım edilmesinin amaçlandığını söyledi. Bafbakan Özal, dün gece TRT televizyonundan yayımlanan tcraatın Içinden programında yaptığı konuşmada, söz konusu fon hakkında bitgi verlrken, 400 milyar liralık bir miktarın toplanmasınm öngörüldüğü fondaki paramn, fona bağlı olarak kurulacak 750 vakıfarasında usulünce pay edileceğini anlattı. Hızlı kanun çıkaran ve derhal icraata başlayan bir iktidar olduklartm söyleyen özal, "Milli birlik ve beraberliğimize dört elle sarıldıkça, birbirimizi sevip, birbirlmize inandıkça, Türkiye'nin çözemeyeceği hiçbir problem yoktur" şeklinde konuştu. a 135 bin öğretmen şaşkın Öğretmenlerin yükseköğretimli olması zorunluğunun getirilmesinden sonra başlayan Açık öğretim Eğitim Önlisans programından harç ahnıp alınmayacağı konusunda anlaşmazhk var. Milli Eğitim Bakanlığı, müdürlüklere genelge yollayarak harçların ödenmemesini isterken, Anadolu Üniversitesi Rektörü Yılmaz Büyükerşen, harcını ödemeyen öğretmenin sınava alınmayacağını söyledi. ÖNDER BALOĞLU ESKtŞEHlR Anadolu Üniversitesi Rektörü Yılmaz Büyükerşen eğitim önlisans programına yönelik eleştirileri yanıtlarken yükseköğretim harcını ödemeyen ilkokul öğretınenlerinin program dışında kalaeaklarmı söyledi. Milli Eğitim Gençlik ve Spor Bakanlığı Hi/metiçi Eğitim Daire Başkanlığı'nın Milli Eğitim Mudürlüklerine yolladığı ve öğretrnenlerin bu harçları ödememelerifii içeren genelgesini eleştiren Buyukerşen, taksitlerini odemeycn öğretmenlerin 12 temmuzda başlayacak sınavlara giremeyeceklerini söyledi. Yaklaşık 135 bin ilkokul öğretmeniııi ilgilendiren eğitim önlisan programına yönelik eleştiri ve yakınmalar üzerine Cıımhııriyet'in sorularını yamtlayan Rektöı Yılmaz Büyükerşen, progtanıa öğretmenin uıaaş ve terl'isi açısından bakılmasının son detece yanlış olduğunu belirterek şoyle konuştıı: "1739 sayılı milti eğitim lemel kanunıı biilıin öğretmenlerin yükseköğretimli olmasını gerektiri>or. tlkokullara iki yıllık yııksckoğretimi bitirıniş öğretmenlerin atanması da, halen görevde olan 135 bin öğretmenin yüksekögretime kavııştıırıılma.sı sorıınunu ortaya cıkarmış ve bu gurev de bakanlık tarafrndan Anadolu Üniversitesi'ne verilmiş. Cumlıuriycl'in kuruluşunda oluşturulan eğitim faküllesi varken bizim bu görevi üstlenmemiz büyük bir külfettir. Ama öğretmene olan saygımı/dan bu olaya girdik. Ne kadromuzda bir artış ne de üniversile olarak bir çıkarımız olmuştur. Bi/e dua edilınesi gerekirken, eleştiri görüyoruz. Üslelik bakunlık da Milli Kgilim Müdürlüklerine yolladığı genelgeyle yükseköğretim harçlarının ödenmeyecegini iletmiş. Bu para bir kere yasa koıııısııdıır ve üniversileye degil, llazine'ye girınektedir. llk aşamada 50 bin oğrelmeni aldığımız programın saglıklı biçimde devam elmt'si için, yııkseköğretim harçlarının ödenmesi şarttır. llk taksitlerini 6 hazirana kadar ödememiş olan öğretmenler kesinlikle sınava alınmayacaktır." Anadolu Üniversitesi Rektörü Yılmaz Büyükerşen ders programlarının ağırlığından vc TV'deki yayın ile kitapların anlasılmazlığından yakınan öğretmtiılcr için "tnsan yaslandıkça bir konuyu daha iyi kavrar. Ru bir olgunluk meselesidir. Ögrelnıenlerin bu konudaki yakınmalarını ciddi bulmuyorum. Çuk az bir gayretle de önlisans programında başarılı olacaklarına inanıyorum" dedi. Buyukerşen ayrıca ikinci aşamanın eylül ayında başlatılacağını ve her iki bölümden de me7iın olmaya hak ka/anan oğreımenlerin önlisans diplomalannı ayııı (aıılıic alacaklaıını söyledi. Önlisans harcı ödeyecekler mi, ödemeyecekler mi? DIYDIK/GÖRDİK YALÇİJ% PEKŞEJV Mizah Yarısmasına Nasıl Girilir? Bugüne kadar bir mizah yarışmasına girmediğim için, nasıl girildiğini pek bilmezdim. Geçen aylar içinde üç ayrı mizah yarışmasında jüri üyeliği yaptıktan sonra öğrenmek fırsatını buldum. Mizah yarısmasına girmek için.önce istenilen boyutlarda bir yazı yazılır. Bu yazının güldürücü olup olmaması o kadar önemli değildir. Okunduğunda sizi hüzünlendirse bile, üzerine "mizah öyküsü" yazılarak "güldürücü" bir hale getirilebilir.. Öykü, istenilen sayıda çoğaltılarak yarışma adresine postalanır. Bundan sonra işler sözlü olarak yürütülür. nağı kalmaz. Her gece saat 02.0003.00 arasında telefonu çalar. Aslında telefon günün diğer saatlerinde de çalmaktadır, ama jüri üyesi o sırada uyumadığından bunlar uykusunu engellemez. Arayan her zaman olduğu gibi yarışmacıdır. Aramasının da belirli bir nedeni yoktur. "içinden bir hatırınızı sormak gelmiştir... Hepsi o kadar." "Gecenın bu saatinde telefon etmek biraz rahatsız edici olmtıyor mu?" şeklindeki soruya, yarışmacının yanıtı hazırdır: "Aman efendim, rahatsızlığın lafı mı olur. Hiç önemi yok..." * * * Yarışma sonuçlarının açıklanacağı günlerde telefonlar ve mektuplar daha da sıklaşır. YaVft/Aki* ANM)IN Ml/.< rışmacı şimdi, kendi öyküsünün birinci seçilmesiyle, ilerde ortaya çıkacak olan ününün, eğer birinci seçilmezse zedeleneceğinden korkmaktadır. Jürinin toplanacağı gün yarışmacı bizzat "arzı endam" eder. "Övünmek gibi olmasın ama o öyküyü yazan bizzat kendisidir". Sizinle tanışmaktan "müşerref" olmuş ve tabii Mizah yarışmasının jürı üye sızı de "müşerref" etmiştir. leri, önce geleceğin ünlü miYeniden öykünün açıklamazahçılarından telefonlar alma sına gırişir... Aslında yazdığı ya başlarlar. Bu telefon konuş öykü son derece güldürücümalarının konusu "sizin jüri dür. Ne ki, güldürücü ögeleri, üyesi olmanızın ne kadar iyi ol güldürücü olmayan ögelerin duğu, yarışmacının ancak si altına bilerek gızlemıştir. Nezin adınızı jüri listesinde gör den bunun tersini yapmadığı dükten sonra yarışmaya katıl yolundaki soruyu da mizah yamak cesaretini bulduğu" yo zarı şu düşünceyle açıklamaklundadır. tadır: Ardından sadede gelinir. "Daha matrak olsun diye".. Yarışmacı canını dişine taYalnız canını sıkan bir nokkarak bir öykü yazmıştır. öykü ta daha vardır. Ne yazık kı, yasünün son decere güldürücü rışmaya kendisınden başka olduğu, okuyan birinin kasık katılanlar da olmuştur. Bu yüzlarını patlatmasından bellidir.. den jüri üyeleri sadece onun Yazar bu olaya bizzat tanık ol oyküsünü okumak yerine, dimuştur. Çünkü gülmekten ka ğer öykülerı de okumak zorunsıkları patlayan kişi, yazdıktan da kalmışlardır. sonra oyküsünü okuyan yaza• • * rın ta kendisidir. O yüzden biSonunda karar günü gelir raz dikkatli okunmasını isteçatar. Toplantıdan çıkan jüri mektedir. üyesi daha odasına gırmeden • • • telefonunun çaldığını duyar Bu tamşıklıktan sonra, jüri Artık kendisini yarışmacıdan üyesi için uyku uyumanın ola başka kimsenin aramadığını bildiği için, telefonlara yanıt vermez. Fakat işyerinden çıkarken yarışmacıyı kapıda kendisini bekler bulur.. Zorunlu olarak yeniden içeri giren jüri üyesi, hava iyice karardıktan sonra bir yolunu bulup, hâlâ kapıda beklemekte olan yazarı atlatır ve evinin yolunu tutar. Ve yarışmacıyı bu kez evinin önünde bekler bulur. ö n kapı yerine arka taraftaki yangın merdiveninden çıkıp, balkonun camını kırarak evine girebilen jüri üyesi, geldiği belli olmasın diye ışıkları yakmaz, biraz sonra çalan telefonu ve kapıyı da açmaz.. Allah'tan kapı oldukça dayanıklı çıkar. Mizah yazarının kapıyı kırmak için kullandığı kütüklere bile dayanır.. O geceyi sakin geçiren jüri üyesi, yarışmacının iki kez pencereden, bir kez de bacadan girme teşebbüsünü çeşitli yöntemlerle geri püsküıiür. Ozal, başpehlivan değil, piyade' DSP MKYK üyesi Haluk özdalga, 1983 seçlmlerl gibi yasaklı ve güdümlü seçim hesapları yapan Turgut özal'ın başpehlivan değü, olsa olsa styasetin piyadesi olabileceğlnl söyledi. Ozdalga, Başbakan özal'ın lemel haklar ve özgürlükler konusu gündeme geldiğinde Allah korkusundan bahsettiğini hatırlatarak, "Anlaşüıyor ki Sayın özal'ın içinde bir endişe, bir vesvese var. Bu güzel söz Başbakanın inancını değtl tnançsızhğını gösteriyor" dedi. Dinçerler'in kitapları düzeltiliyor Milli Eğitim Bakanlığı Müsteşan Kıvanç, kitap yazma seferberliğinin iyi niyetle başladığını, ancak seçilen yüntemin yanlış olduğunu söyledi. ANKARA, (a.a.) Milli Eğitim Gençlik ve Spor Bakanlığı Musteşarı Prof. Dr. Cemil Kıvanç, "Kilap yazma seferberligi iyi niyetle baslalıl'mıs, ancak metotlar yanlış seçilmış ve biraz acele edilmiş" dedi. a.a. muhabirinin konuyla ilgili sorularını cevaplandıran Kıvanç, kitap yazmanın kolay bir iş olmadığını ve kısa vadede gerçckleşemeyeceğini belirterek, şunları söyledi: "Işe güzel bir şekilde girişmi$ler. Ancak bu iş kısa zamanda hazırlanmaz, uzun vadeli bir mesele. Metot yanlış seçildigi için hem uzun sürüyor, hem de bazı yetersizlikler olabiliyor. Ama bu şimdi büyük çapta düzeltildi. Bakanhğın hazırlamakta oldugu kitaplar var. Uzun vadede kitapların daha iyi, daha mükemmel hale gelmesi için çalışıynruz. Buna da hemen başladık." Cemil Kıvanç, kitabın bir komisyon tarafından hazırlanmasının da müınkün olmayacağını kaydederek şöyle devam etti: "Kilap komisyon tarafından hazırlanmaz, tek kişi tarafından hazırlanır. Kitap, sadece bilgilerin aktarıldığı sayfalar yığını degil, yazarın hutıin duygularının aktığı bir yerdir. Bu matematik kilabı için bile böyledir. Kitabın, komisyon tarafından hazırlanması bu işi zorlaşlırmış ve gecikmeye sebep olmuş. Ama hunların hepsi düzeltiliyor. Bu kısa vadede yapılacak bir iş deftll." 19861987 öğretim yılında kitap sıkıntısının da çekilmeyeceğini belirten Kıvanç, bakanlığın, kısa vadede, önümüzdeki ders yılında kitap sıkıntısının olmaması için çalıştığını ve hemen hemen butun kitapların hazır olduğunu söyledi. Adli tatil 20 temmuzda Adli tatil 20 temmuzda başlayacak. 5 eylü'le kadar devam edecek adli tatil süresince nöbetçi mahkemeler görev yapacaklar. Devlet Güvenlik Mahkemeleri ile Askeri mahkemeler tse, tatil yapmadan görevlerine devam edecekler. Adli tatil süresince Yargıtay'da hukuk ve ceza dairelerinden birer başkan ile 6 'şar üye nöbetçi kalacak. Askeri Yargıtayda ise belirlenecek bir daire, başkan ve üyeleriyle birlikte nöbetçi olarak görevlerini sürdürecekler. Tek hâkimli yerlerde ise yasa gereğince adli tatil yapılmayacak. cumartesi günü vefat eden babası Hasan Yılmaz'ın (72) cenazesi Fatih Cmaii'nde yapılan tören: den sonra toprağa verildi. Yılmaz 'ın cenazesiyle birlikte, Fatih Camii'nden üç cenazenin daha kalkması nedeniyle gelenler avluya sığmadı. Mesut ve sanayici Turgut Yılmaz kardeşlerin anneleri Güzide Yılmaz'ın da hazır bulunduğu törene bakanlardan Tasçıoğlu. Eldem, Atasoy, Kalemli, Yavuztürk, Türel ile TBMM Başkanı Necmettin Karaduman, THY Genel Müdürü Yılmaz Oral, tstanbul Valisi Nevzat Ayaz, Anakent Belediye Başkanı Bedrettin Dalan, ilçe belediye baskanları, isadamlarından Halit A'arin, Vitali Hakko, emniyet müdürü Ünal Erkan, ANAP'lı milletvekiüeri ve çok sayıda ANAP'h katıldı. Hasan Yılmaz'ın cenazesi Edirnekapı Şehitliği'nde taprağa verildi. (F'otoğraf: YAI ÇIS ÇAKIR) Devlet Bakanı ve Hükumel sözHasan Yılmaz toprağa verildi sözcüsü Mesut Yılmaz 'ın geçen Erken emeklilik iptali için başvuru Eskiparlamenter ve halen Sayış > tay Başdenetçlsl olan Selahattin ' Öcal, milletvekillerinin emekliliklerine illşkin yasanın iptali için Bölge Idare Mahkemesi'ne başvurdu. Selahattin öcal adına Avukat Hayri Öner'in yaptığı duruşma Istekll basvumda, söz konusu yasayla müvekkiliriin kazanılmış hakkının elinden alındığı ve maddl kayba uğradığı görüşü ileri sürülerek, konunun Anayasa Mahkemesi'ne götürülerek yasanın iptali istendi. Yeni yasayla emekİi keseneğinin iki kat artırıldtğı savunulan başvuruda, yasayla hukuk devleti ilkelerinin çiğnendiği, eşitllk ilkesinin bozulduğunu anlattı. Ekimde ara seçime 'belki AKAP Genel Başkan Yardımcısı Keçeciler, 4 temmuzda toplanacak MKYK gündeminin en önemli • maddesinin ara seçim tarihi olduğunu ve ara seçimin 'muhtemelen' ekim ayı içinde yapılabileceğini söyledi. ANKARA, (a.a.) Anavatan Partisi Merkez Karar ve Yönetim Kurulu'nun 4 temmuz cuma günü yapacağı toplantıda ara seçim tarihin belirlenmesi bekleniyor. ANAP Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Keçeciler, "Ara seçimin muhtemelen ekim ayı içinde yapılabileceğini" söyledi. Mehmet Keçeciler a.a. muhabirinin konuya iliskin sorusu üzerine "4 temmuz günü yapriacak Merkez Karar ve Yönetim Kurulu toplantısının gündeminde, iç ve dış olayların bulundugunu ve gündemin en önemli maddesinin de ara seçim tarihi olduğunu" bildirdı. Keçcciler'in verdiği bilgiye göre, Başbakan Turgut özal 4 temmuz günü akşam saatlerinde Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'ne yapacağı geziden dönecek ve saat 19.00'da MKYK toplantısma katılacak. a.a. muhabirinin edindiği bilgiye göre, toplantıda öncelikle ara seçim yapılacak illerden 9 Ertesi gün yarışmacının yeni saldırı aletleri ve maymuncuk türünden şeyler bulmak için biraz uzaklaşmasından yararlanarak yıllık iznini alır ve tatile çıkar. • • * Tatilde yarışmanın sonuçları açıklanır. Ne yazık ki, dünyanın en güzel oyküsünü yazan yarışmacının hakkı yenmiş ve kazanamamıştır. Bundan sonra işler düzelir. Jüri üyesi bir kaç hafta boyunca aldığı ölüm tehditleri dışında, hiçbir olayla karşılaşmaz.. gösterilecek milletvekili adaylarının saptanması koşulları görüşülecek. Daha sonra, milletvekili adaylan için temmuz ayı içinde teşiklattan isimler istenecek ve genel merkezde buntara son şekli verilcrek, adaylar açıklanacak. Agustos ayı içinde tamamlanacak olan milletvekili isimlerinin .saptanması işleminden sonra, Başbakan Turgut özal, yurtiçi ara seçim gezilerine başlayacak. Eylülayı yurtiçi gezilerle geçecek ve ekim ayt içinde ara seçim yapılacak. ANAP'ın 4 temmuz günü yapılacak olan MKYK toplantısında Siyasi Partiler Yasası'ndaki düzenlemeler doğrultusunda, ANAP'ın program ve tüzüğünde yapılacak olan değişikİikler de ele alınacak. Bu arada seçim yasasındaki yeni dUzenleme için de çalışmalar yapılacak. • öte yandan çeşitli yolsuzluk ve usulsüzlük iddiaları ile suçlanan belediye başkanlanmn durumu da MKYK'da tartışılacak. Başbakan Türgut özal'ın Yozgat gezisi sırasında, Belediye Yasası'nda başkanların Meclis üyeleri tarafından düşürülmelerini önleyecek bir değişiklik yapılacagı yolundaki görüşünü MKYK Uyelerine anlatacağı ve bu konuda partinin görüşlerini alacağı öğrenildi. ANKARATA^I "Pul "cular ve "kul"cular CUMHURBAŞKANI Evren^ in Macaristan gezisinde gazeteciler protokoler açıdan ıkiye ayrıldılar. " p u l " c u l a r ve "kul"cular. Her ülkede olduğu gibi herhangı bir devlet yetkilisinin ziyaretini izlemek üzere gazetecilerın "sadece o geziyi İzlemek" amacıyla ingilizce deyimi ile " p o o l " (özel giriş olanağı) oluşturulur. Evren'in gezisinde de Macarlar böyle bir "pool" oluşturdular. Ancak Macarlar Evren'in resmi temaslarını ızleme olanağını sadece TRT ile Anadolu Ajansı: na tanıdılar. Cumhurbaşkanı ile Budapeşte'ye giden gazeteciler resmi görüşmelerden Dışışleri Bakanlığı Sözcüsü Yalım Eralp'in Budapeşte'de yaptığı brifingler yoluyla bilgi sağladılar. Bir ülkenin Cumhurbaşkanı gazetelerde hemen hiç yer alile kendisini izlemek üzere madı. Macaristan nerdeyse yurtdışına giden gazeteciler, tek boyutuyla, sokaklarında nasıl oldu da " p o o l " dışında serbest hayat kadınlarının dotutuldular? Bunda da bizim il' laştığı ülke olarak tanıtıldı. gili Devlet Bakanlığı ile Basın Macaristan yetkilileri de anYayın ve Enformasyon Genel laşılan bu işten çok üzülmüş Müdürlüğü'nün azizliği olsa olacaklar ki, Evren'le birlikte gerek. Çünkü, bundan bir ay giden TRT ve a.a. dışındaki kadar önce Macaristan Türki tüm gazeteleri "pool"a koyye'ye başvurarak, Evren'in gemadılar. zisi öncesinde üç gazetecinin Böylelikle ortaya, Hürriyet: davet edileceğini, davet edile ten Hasan Pulur'un bulduğu cek gazeteleri, ilgili Devlet Ba deyişle Budape$te'de iki gazekanlığı ya da Basın Yayın Enteci türü ortaya çıktı: "pul" formasyon Genel Müdürlüöü1 cular ve "kul"cular. "Pul"cunün saptamasını önerdiler. Balar resmi görüşmeleri izleyebisın Yayın Genel Müdürlüğü lenler, "kul'cular da BudapeşSabah, Günaydın ye Güneş te sokaklarını arşınlayan gazegazetelerini seçti. Üç gazeteteciler olarak görevlerini yerici bu gazetelerden Macarisne getirmeye çalıştılar. tan'a gitti ve döndüklerinde ne yazık ki Macaristan'a ilişkin dişe dokunur ciddı bilgiler bu Memur ile memur ve BağKur emeklileri "mini zam"lı muaşlarını bugün, işçi emeklileri ise 15 temmuzda alacaklar. Memur ve memur emeklileri maaşlarım 62 katsayı ve 23 bin lira yakacak yardımına göre alacaklar. SSK ve BağKur emeklileri ise, ücretlerlnln aym katsayıya göre hesaplanmasına karşın yakacak yardımını daha diişük miktarda alıyorlar. SSK emeklilerinin yakacak yardımt da 4985 liradan 6137llraya yükseldi. Katsayımn 62 olarak kesinleşmesiyle gö'stergesiz en yüksek aylık alan devlet memurunun aylığı 75 bin 255 lira, en az memur aylığı ise 40 bin 308 lira olacak. 'Minizatnlı bugü n maaş YHK'nın kararı, hukukçular arasında tartışma yarattı IGSAŞ sözleşmesi yasal ıııı? Petrollş Sendikası tarafından grev kararı alındıktan sonra işverenin başvurusu üzerine Yüksek Hakem Kurulu tarafından "grev yasağı' içine sokularak ve sendikaya haber verilmeden bağıtlanan toplu iş sözleşmesinin yasal olarak geçerli olmadığı savunuluyor. Prof. Kemal Oğuzman, özetle şöyle dedi: "Gübre Fabrikası bağımsıı bir işyeri ise 2822 sayılı yasanın grev yasakları içinde mütalaa edilmesi mümkün değildir. YHK'nın burayı ilgilendiren ihtilafta mecburi tahkim yolu ile karar vermek, sozleşme yürürlüğe koyma yetkisi yoktur." İGSAŞ işvereni bir önceki toplusözleşme döneminde de İGSAŞ'ın grev yasağı kapsamındaki işyerleri arasında olduğunu iddia etmiş, Petrollş'in o zamanki grev kararı iptali için nıahkemeye başvurmuşlu. Mahkemenin hazırlattığı 3 profesörün bilirkişi raporunda, İGSAŞ'ın grev yasağı kupsammdakı işyerleri arasında sayılamayacağı kararı verilmişti. Bu aşamada sendika greve gitmeden taraflaı anlaşmaya vararak, toplusözleşme imzaladıklanndan ve ihtilaf ortadan kalktığından mahkeme kesin sonuca varmadan dava düşmüştu. 2 Ocak 1984 tarihli İş Hukukçusu Prof. Kenan Tunçomağı, Kimya Metalurji Protesörü Haldun Civelekoğlu ve Maden Petrol Doçenti Argun Gürkan'dan oluşan bilirkişi heyeti raporunda işyerinin yasada sayılan grev yasakları kapsamındaki işyerleri arasına girmcdiği belirtilirken, şöylc denildi: "2822 sayılı yasanın 29. madde 3. bendinde sayılan pelrol tasfiyesini kapsaınadıgına oy birliğiyle karar verilmiştir." İGSAŞ'ın grev yasağı kapsamına girdiğine gerekçe ularak, YHK'nın daha önceki bilirkişi raporu ve hukukçuların görüşlerineaykırı olarak kullandığı 2822 sayılı yasanın 29. madde 3. bendinde sayılan grev yasağı kapsamına gircn işyerleri aynen şöyle: "Su, elektrik, havagazı, kimvevi ga/ ve petrol sondajı üretimi tasfiyesi ve dağıtımı işlerinde. " İGSAŞ'ta petrol ürünleri sadece hammaddc olarak kullanılıyor ve bunlardan suni gübre üretiliyor. Petrollş grev kararı alıp greve başlama gününü ilan etmişken, YHK'nın sendikadan habersiz işverenin başvurusu ile tek taraflı sozleşme yenilemesi ayrıca pek çok önemli yeni hukuksal sorunları gündeme getirdi; YHK'nın kararının geçerli sayılmaması halinde, yasada YHK kararlarının kesin kabul edilmiş olması nedeniyle daya açılması hakkı yok. Ancak olayda YHK'nın kararının hukuken varlığının söz konusu olmaması iddiasının bulunması nedeniyle iş mahkemesindc kararın yasal geçersizliğinin tespitinin davası açılması söz konusu olabilecek. YHK'nın kararının yasal geçersi/.liğinin mahkem^ce tcspiti halinde ise, bu kez Petrollş Sendikası'mn önceki gün için almış olduğu ve YHK kararı nedeniyle kullanamadığı grev hakkını nasıl kullanabileceği gündeme geliyor. Petrollş Sendikası'nın YHK'nın kararının hukuki geçersizliğini kendi kendine yorumlayarak grev hakkını yitirmemek için önceki gün grevi başlatması halinde ise, ortada YHK kararı açısından yasadışı grev iddiası bulunabileceğinden, işverenin tazminatsız işçilerin iş akdini feshetmesi ve sendika aleyhine yasadışı grev uygulaması müeyyidelerini işletmesi söz konusu olabilecckti. Müsteşar Ekrem mi, Türk mutfağmı Belçikalı tanıtıyor pilot Ekrem AET Komisyonu üyesi yor. mi? Cheysson, geçenlerde AnkaÇünkü, bu kez yemek listera'ya zıyarete geldiğinde yanında bir de Belçikalı danışman getirdi. Belçikalı danışman Ankara'nın son zamanlarda her resmi yemeğınde sık sık hatırlanıyor. si yıkanmış ceket ve kravatla iyice karışıyor ve dışışleri bu işten çok alınıyor: "Biz hiçbir konuğumuza bu kadar karışık yemek listesi sunmuyoruz." İşSendika Servisi Calp'in sağltğında Hukukçıılara göre YHK'nın İGSAŞ'ın grev yasağı kapsamında iyileşme olduğu yorumunu yaparak, gfev kararı almış olan sendikadan habekleniyor Geçirdiği kısmifelç nedeniyle 1b bersiz toplusözleşmeyi bağıtlani Sina Hastanesi'nde tedavi gö ması yasal değil. Yine hukukçulara göre, ren HP Kurucu Genel Başkanı Necdet Calp 'in sağlık durumun YHK'nın yasada sayılan grev yasakları ile ilgili yorumlama yapdaki iyileşme devam ediyor. Calp 7 tedavi eden A. Ü. Tıp Fa ma ve yasada açık olarak yer almamış işyerlerini yasa kapsamıkültesi öğretim tiyesi Doç. Dr. na alma yetkisi yok. Ayrıca, iş\ermln Mutluer, "Sayın Calp'in iğlık durumunda zamana bağ veren başvurusu ile gönderilmiş iyileşme bekliyoruz. Tansiyo bir sözleşmeyi görüşme yetkisitnormal. Vücudun felçtt bölü nin olması halinde dahi, diğer taünde hareket de başladı. Bu rafa bilgi vermesi gerekiyor. manla daha da artacak " dedi. YHK, yasayı aşan yorumu ile ecdet Calp 'in hastaneden çık gübre fabrikalarını da grev ya•asının şimdiltk söz konusu ol saklan kapsamına sokmuş oluyor. YHK'nın özel yorumu ile •adığı öğrenildi. grev yasakları kapsamına girmeyen on dört bin civannda gübre Fabancasıyla işçisi de grev haklannı kullanantihar etti maz ve grev yasağı kapsamında işyerlerinde çalışanların konuMtT'te görevli Ali Aydın, öncemuna girmiş oluyor. ki gün evinde yalnız kaldığı bir Hukukçulara göre, yasal olsırada tabancasıyla intihar etti. mayan YHK'nın yetkisinde o!Evlt ve üç çocuk babası olan Ali mayan sözleşmeyi görüşme vc Aydm'ın intihar nedeni henüz kesin olarak belirlenemezken, bir yürürlüğe koyma kararının da süre önce eşine, "Beni götürecek geçerliliği yok. ler, öyle hissediyorum. Onlar göYHK'nın IGSAŞ'ta sendika türmeden ben bu dünyadan gigrev kararı almış ve uygulamak deyim" dediği öğrenildi. Gece saüzcrc ikcn işverenin başvurusu at 23.30 sıralannda meydana geile ve sendikadan habersiz olarak len intihar olayı ile ilgili soruşsözleşmeyi yenilemesi olayı ile ilturma sürdürülüyor. gili görüşüne başvurduğumuz Nankörler BAŞBAKANLIK, memur katsayısı yükseltilmeyince baş gösteren tartışma ortamının 5. gününde ayıldı. Apar topar ama bilimsel bir dılle kaleme alınmaya çalışılan açıklama ile katsayısını savunmaya kalktı. isim vermeden (her zaman olduğu gibi) gazetelere çatılan 3 sayfalık ve 82 satırlık yazılı açıklamada özetle şu mesaj verildi: "Ey nankörler biz sizin için neler yaptık da farkında değilsiniz." Aslında benzer bir mesaj bir gün önce Malıye ve Gümrük Bakanı tarafından da dile getirilmişti: "Biz memura yapacağımızı yaptık.' Hükümetin tavrı böyle iken, ka,ynakların bu denli kıt olduğu ülkede hiç kimse kalkıp da memura daha fazla para verilsin diye haber yazamayacak anlaşılan.. Bu durumda, gazetecilere duşen, Malıye Bakanlığının her yıl yayımladığı tasarruf ilkelerini bir kez daha anımsatmakla sınırlı kalabilır: Katsayımn belırlenmesinde 5 gün geçtikten sonra yapılan sade suya tirit açıklamaların gereklılığı gıbı... l.ısemi/ okııl aile birliği \e korııma derneği cskı haşkanlaıından, \dkfunu ınutevelli heyeti uyelerı Sayın Mesut Yılma/ \e furgut Yılma/'ın değerli habaları BAŞSAGIJGI HASAN YILMAZ'uı veIa11nı u/untu ile oğreıınıiş b u l u ı n n o ı u / , kederlı aılesine başsağlıgı dılerız. İSTANBUL ERKEK LİSELİLtR EĞİTİM VAKFI Belçikalı danışmanın bir özelliğı vardı. Her yemekten sonra üzerindeki ceket, gömlek ve kravattan o gün hangı yemeği yedığini anlamak mümkün. Belçikalı diplomat yemek listesini bir anlamda üzerinde taşıyor. Daha yemek bitmeden listeyi Belçıkalının giysilerinden okuyabilıyorsunuz. Üstelık iş bununla da bıtmiyor. Yemek sırasında Belçikalının yemekleri üzerine döktüğü öyle ayan b"eyan görülüyor ki, yemekte bulunanların dikkatlerini çekmek bir yana, gülümsemelerine yol açıyor. Belçikalı da gulumsemelerin nedenini fark ediyor, kalkıyor, tuvalete giderek üstünü temizlemeye çalışıyor. Tekrar masaya döndüğünde, yemekte bulunanların gülümsemeleri daha da artarak kahkahaya dönüşu "BAKANLARÜSTÜ müstesar" olarak tanınan Hazine ve Dış Ticaret Musteşarı Ekrem Pakdemirli'nin pek az bilinen bir özelliği daha var: "Pilot Ekrem." Pakdemirli'nin çeşitli ehliyetlerinin yanında bir de pilot brövesi var. Kendi uçağı olmasa bile, sahip olduğu pilot brövesiyle özellikle Türk Hava Kurumu uçaklarını gayet iyi kullanıyor. Malum, işi de çok. Başını kaşıyacak vakti yok. Ankara'da otururken aniden istanbul'a ya da İzmir'e gitmesi gerekiyor. Tarifeye bakıyorlar. Uçak saati pek denk gelmıyor. İşte pilot ehliyeti o zaman işe çok yarıyor. Hemen Türk Hava Kurumu'ndan bir uçak kiralanıyor. "Pilot Ekrem" uçağa kuruluyor ve kendi kullandığı uçakla ver elini istanbul ya da İzmir ya da bir başka yer... yor?" Hatta yanına zaman zaman bazı genel müdürleri ve yardımcılarını da alabiliyor. Başkentte konuyu bilenler aynı noktayı vurguluyor: "Pakdemirli ekonomlden sonra hava sahasını da kontrol edi
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle