28 Aralık 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
30 HAZİRAN 1986 Ozetle DIŞ HABERLER CUMHURİYET/3 Ingiltere Savunma Bakanı açıkladı: Fransa Libyd'nın radar sistemini onarıyormuş tngiliz gazetesi "Sunday Express" Fransa'mn, Libya'mn 15 nisan Amerikan saldınsında hasar gören füze radar sistemlerini yeniden inşa etmekte olduğu öne sürdü. Gazete onarımt yapan "Avionics Combine, Thomson CSF"firmasmm karadan havaya füzeleri yeniden kıtllanıma sokacağınt ve Amerikan saldırılanna karşı daha korunmalı hale getireceğini iddia etti. "'Sunday Express" bu davranışm Libya saldınsı sırasmda Amerikan uçaklanna hava sahasını kullanmaya izin vermemesi nedeniyle Fransa'ya kızgınhğı yeniden geçen Washington'u yeniden sinirlendireceğini belirttt (a.a.) Türkiye'ye Tornado satışı hâlâ gündemde İngiliz Bakan, "Biz şartlarımızı bildirdik. Türklerden bir yanıt alamadık. Top Türklerde" dedi. LONDRA (a.a.) İngiltere Savunma Bakanı George Younger, Türkiye'ye Tornado savaş uçaklan satılmasına ilişkin projenin henüz gündemde olduğunu bildirdi. Bakan Younger, Cenevre'deki "Interavia" havacıhk ve uzay dergisine verdiği demeçte, Türk hükümetinin bugüne kadar Tornado satışına ilişkin olumlu veya olumsuz bir cevap vermemesini eleştirdi. Younger, derginin Londra temsilcisi Nicholas Cook'un sorularını cevaplandırırken, şunları söyledi: "Tornado ucaklannı ortaklaşa üreten "Panavia" şirketinin üst diıze>. yöneticüeri şubat ayında Ankara'ya yaptıklan ziyarette Başbakan Turgut Özal ile gönişerek, Panavia'nın resmi teklifini sunmuşlardı. Ancak o zamandan bu yana Turk hükumetinden hiçbir cevap alınamadı. Top şimdi Türkiye'de." İngiltere Savunma Bakanı George Younger, Tornado satışının "rafa kaldınldığını" iddia eden İngiliz Havacıhk ve Uzay Şirketi (British Aerospace'ın) Türkiye'ye kredi açılması için hükümete henüz başvurmadığını da söyledi. Bakan Younger, "British Aerospace ihracat kredi garantisi için bir yardım isterse, hükümel bu başvunıyn dikkatle inceleyecektir" dedi. PANAVİA NE DİYOR? Öte yadan Tornado savaş uçaklarını üreten (PANAVİA) şirketi yetkilileri, Anadolu Ajansı'na yaptıklan açıklamada, ortadaki "hareketsizligin" Türk hükümetinin henüz bir cevap vermemesinin yanı sıra, İngiliz ve Italyan mali kuruluşlannın paylarına düşen kredi dilimlerini hâlâ belirlememiş olmalarından kaynaklandığım söylediler. Panavia Halkla tlişkiler Müdürü Folkhard Olwein, F. Almanya finans kurumu (Hermes)in Türkiye'ye 40 adet Tornado satılması konusunda kendi payına düşen krediyi "dengelemeye" hazır olduğunu belirtti. F. Almanya kendi payına düşen yüzde 42.5 krediyi vermeye hazırken, îngiltere ve Italya'nm henüz bir karara varamaması, Alman hükümetinin bu konudaki girişimlerini de "donduruyod' Panavia şirketine göre, Türkiye'yi NATO ve AET'ye daha da yakınlaştırmak isteyen F. Almanya, Konya'da alçak uçuş eğitimlerinin yapılacağı hava üssünü de Tornado satışı projesine katmak istiyor. POLinKADA SORUNLAR ERGUN BALQ Sınav veren ordular Peru'da "Sendero Luminosd' (Aydınlık Yol), Filipinler'de NPA (Yeni Halk Ordusu), Kolombiya'da M19, ispanya'da ETA ve Sri Lanka'da Tamil gerillaları. Bunlardan ETA ve Tamil gerillaları ayrılıkçı savaş veriyorlar. Amaçları, bağımsız bir devlet kurmak. Peru, Filipinler ve Kolombiya'daki gerilla örgütlerinin nihai amaçları ise iktidan ele geçirmek. Gerek Mao'cu Aydınlık Yol, gerekse Filipinler'de Yeni Halk Ordusu, Mao örneğinde olduğu gibi kırtardan kentleri kuşatma stratejisini uyguluyoriar. Ancak bu örgütlerin tümünün de ortak hedefleri demokrasiyi yıkmak. Gerek bağımsız devlet kurabilmek, gerekse iktidan ele geçirebilmek için, ilk hedefin, ülkede demokrasi ortamına son vermek olduğu konusunda görüşbırtiği içindeler. Bu noktada hemen bir parantez açalım. Sri Lanka'nın yozlaşmış düzeninde kuşkusuz demokrasinin bulunduğu söylenemez. Tüm sosyal ve ekonomik ayrıcalıkların çoğunluktaki Sinhalızlerde toplandığı, Tamillerin ise ikinci sınıf vatandaş muamelesi gördüğü bu ülkede yönetfm yangına körükle gitmektedir. Ancak Tamil gerıllalarının eylemleri de orduyu büsbütün kışkırtmaya yöneliktir. Örneğin başıbozuk, disiplinsiz askerlerin misilleme yapacaklarını bildikleri halde, gerillalar Sinhaliz sivillere saldırmaktadırlar. Çünkü ordunun da sivil Tamillere yapacağı misilleme, halkı yönetimden büsbütün soğutacaktır. Bu tuzağa balıklama dalan, akılsız yönetim ve başıbozuk ordu, galiba sonunda Tamil gerillalan ve dışarıdan da Hindistan'ın kışkırtmaları ile Sri Lanka'yı bölmeyi başaracaklardır. Kolombiya'da da demokrasinin niteliği tartışma götürür. Ülkede sivil yönetim, ordu ile giderek daha içli dtşlı olmaktadır Yanı Kolombıya hükümeti de Sri Lanka hükümeti gibi balıklama olmasa bile, gerillalarm tuzağına düşmekte, ya da daha temkinli bir ifade ile, tuzağa giden yolda ilerlemektedir. Çünkü M19 gerillalarının isteği, hükümetin tümüyle ordunun denetimine girmesi ya da askerleşmesidir. İspanya, Peru ve Filipinler'de ise ikiidarda iyi niyetli, demokrasi ve özgürlüğe içtenlikle inanmış, kitlelerin desteğine sahip yönetımler bulunuyor. İspanya'da sosyalist Felipe Gonzalez, Peru'da sosyal demokrat Alan Garcia ve Filipinler'de Corazon Aquino, yığınların sevgisini kazanmış, büyük çoğunluğa dayanarak iktidarda bulunan liderlerdir. Bu ülkelerde hükümetleri "askerleştirm&k" ya da onları halkı soğutacak otoriter bir yola itmek zordur. Bu nedenle Peru'da Aydınlık Yb/, Filipinler'de >feni Halk Ordusu ve ispanya'da ETA'nın ilk hedefleri ordudur. Ordu kışkırtılacak, anarşı ve terör o boyutlara ulaştırılacaktır ki, askerler sonunda duruma müdahale ederek, yönetime el koyacaktır. Böylece toplumdaki çelişkiler, yumuşaması olanaksız biçimde derinleşecek, askeri diktatörlüğe karşı tepki duyan yığınlar, gerillalarm saflarına geçecektir. Bundan sonra halk savaşı başlatılacak ve son aşamada iktidar ele geçirilecektir. Nitekim Aydınlık Yol gerillaları orduyu iyice kışkırtmak için, son zamanlarda eylemlerini kentlerde yoğunlaştırmaya başlamışlardır. Plan budur. Gerek İspanya'da, gerek Filipinler ve Peru'da gerillalar bu aşamada ordunun iktidara gelmesi, askerlerin yönetime el koyması için savaşmaktadırlar. İspanya'da Bask'ın ayrılmasının gerçekleşmesi, Filipinler ve Peru'da ise iktidarın ele geçirilmesi, planın ikinci aşamasıdır. Önce demokrasi, ya da demokrasi kalıntıları tümüyle ortadan kalkacak, askeri diktatörlükler iktidara gelecek, bundan sonraki aşamada da yığınları kendi yanına çekmeyi başaran gerillalar, iktidan ele geçireceklerdir. Peru'da Aydınlık Yol, Filipinler'de Yeni Halk Ordusu ve İspan, ya'da ETA'yı umutlandıran nokta ise orduların yapısıdır. Üç ülkenin ordusunun da demokrasi geleneği yok, üç orduda da faşıst eğilimler varlıklarını sürdürüyor; ve üç orduda da iktidara gelmek için fırsat kollayan gruplar var. Peru'da geçen haflaki cezaevi isyanında askerlerin Aydınlık Yol örgütüne mensup, 100'den fazla mahkumu kurşuna dizmeleri Sosyal Demokrat Başkan Alan Garcia'yı kuşkusuz çok güç durumda bırakmıştır. Garcia'nın, katliamı gerçekleştırenler hakkında soruşturma açılmasını emretmesi ise orduyu tedirgin etmiştir. Aydınlık Yol gerillalarının istediğı de budur. Tedirginliğin daha da artması, ordunun yönetime el koymasına yol açabilecektir. Özetle, Sri Lanka'da yönetim de ordu da demokrasiden çakmıştır. Ülkede iç savaş bu nedenle hızla yayılmaktadır. İspanya, Perü ve Filipinler ordulan ise zorlu bir sınav vermektedirler. Demokrasıyi ortadan kaldırmak ısteyenlere karşı en etkili silah yine demokrasidir. Felipe Gonzalez, Alain Garcia ve Corazon Aquino bu gerçeğin bilincinde olan liderlerdir. , Orduların da aynı bilince sahip olması temenni edilir. Çünkü askeri diktatörlüklenn halka neler çektirdiği konusunda, Şili örneği karşımızda durmaktadır. IRKÇILIĞIPROTESTO Londra'da onbinlerce kişi, "Namibya ve Güney Afrika'ya Özgürlük"sloganları atarak yürüdü. Ünlü Hyde Park'ta sona eren yürüyüşten sonra Clapham Common'de bir rock konseri verildi. Yürüyüşü "AntiApartheid Hareketi" düzenledi. ABD tutum sapUyor Dtş Haberler Servisi Güney Afrika Cumhuriyeti'ndeki ırkcı beyaz azınlık yönetimine karşı tepkiler, ABD ve İngiltere gibi şimdiye dek bu yöneıime hoşgörü göstermiş ülkelerde bile yoğunlaşıyor. ABD ve İngiltere"nin bu ülkeyle ilgili dış politikalarını gözden geçirmeye başladıkları bildiriliyor. Güney Afrika Cumhuriyeti'nde ise 12 haziranda başlatılan olağanüstü durum uygulamasından bu yana yaklaşık bin sendikacının tutuklandığı haber verildi. Bu arada parlamentoda bazı "reform" tasarılarının ele alındığı öğrenildi. BBC Radyosu, ABD yetkililerine dayanarak verdiği haberinde, Reagan yönetiminin üst duzey uzmanlannca yürütülen çalışmalar sonucu yönetimin, başta yasadışı Afrika Ulusal Kongresi olmak uzere Güney Afrika'da ırkçı yönetime karşı mücadele eden çeşitli örgütler ile temasa geçmesi olasılığından söz etti. Ancak Beyaz Saray kaynakları, Dışişleri Bakanlığı ve Ulusal Güvenlik Konseyi'nde bu konuda çalışmalar yapıldığını doğrulamakla birlikte Reagan yönetiminin şimdiye değin izlediği "yapıcı j'aklaşım" siyasetini boşlayacağı anlamına gelmediğini vurguluyorlar. Bilindiği gibi, Ronald Reagan, Güney Afrika'daki Botha yönetiminin ırkçı politikasına son /ermesini sağlamanın yolunun "diplomatik kanallardan" geçtiğini savunuyoı ve ekonomik yaptırıma yanaşmıyor. Siyasal gözlemciler, Reagan yönetiminin Güney Afrika politikasını gözden geçirmek üzere çalışmalar başlatmış olmasını, ABD kamuoyunun ırkçılığa karşı giderek artan tepkisinin yanı sıra Temsilciler Meclisi'nde bir süre önce Güney Afrika'ya karşı ticaret ambargosu dahil geniş kapsamh ekonomik onlemler alınmasını öngören bir tasarının onaylanmasının daetkili olduğunu kaydediyorlar. Güney Afrika Cumhuriyeti'nde Botha yönetiminin ırkçı siyaseti İngiltere'de de kamuoyunda giderek artan ölçüde tepki çekiyor. a^lnın haberine göre, önceki gün Londra'da yaklaşık 100 bin kişinin katıldığı büyük bir gosteri duzenlendi ve ırkçı yönetim kınandı. Mitinge solcu politikacılar ile unlü rock şarkıcıları da katıldı. Mitingten sonra Boy George, Elvis Costello, Billy Bragg gibi birçok ünlü şarkıcı yedi saatlik bir "protesto konseri" verdi. Güney Afrika'da ise yönetimin olağanüstü durum uygulaması çerçevesinde baskı politikası butun hızıyla süruyor. Irkçı yönetime karşı çeşitli kuruluşlar, 12 hazirandan beri binlerce kişinin tutuklandığını veya kaybolduğunu ileri sürdüler. A>TII kaynaklar, 920 sendikacının da tutuklandığını beürttiler. Gozaltında tutma süresi 6 aya çıkartıldığı gibi gozaltına alınanların adlarının açıklanması da yasak. Bu yuzden "kayıp" pek çok kişinin tutuklu olup olmadığı öğrenilemiyor. Guney Afrika Parlamentosu'nda goruşulen reform tasanları için ise ırkçı yönetime karşı mucıdele eden bir beyaz din adamı şoyle konuştu: "Bu reformlann trajik yanı şurd a d r ki halkın büjuk çoğunluğunca ve özellikle de siyahlarea çok fazla küçük, çok fazla yavaş ve bundan ötüru çok fazla geç olarak gorüluyorlar. A\nı zamanda geniş bir be\az kesim de bunlan aşın derecede radikal buluyor." Washington, Güney Afrika'yla ilgili yeni politika çalışması başlattı Andreotti: Libyn saldırırsa NATO'dan yurdım isteyeceğiz ltalya Dışişleri Bakanı Giulio Andreotti, Libya'mn yeni bir saldın girişiminde bulunması durumunda, ülkesinin SA TO 'dan yardım istepeceğini söyledi. Andreotti, Roma'da düzenlediği basm toplantısında, söz konusu durumda, NA TO üyesi ülkelerin, saldınya uğrayan bir müttefike yardımcı olmalanm öngö' ren kuralımn uygulanmasım isteyeceklerini kaydetti. ttalya 'nın Libya ile iyi itişkiler içinde obnak istediğini söyleyen Andreotti, ancak öncelikle Libya lideri Muammer Kaddafi'nin terorizmie tnücadeU ettnesi gerektiğini belirtti. Yngoslavya'yı gençler yönetecek Komünist Partisi'nin Onceki gece sona eren 13. Kongresi'nde Merkez Komitesi'ne gençlerden oluşan 127 yeni uye seçildi. 13. Kong/v, ülke tarihinin en yoğun özeleştirilerine sahne otdu. BELGRAD (Ajanslar) Yugoslavya Komünist Partisi'nin 13. Kongresi, önceki gece sona erdi. Kongre sırasında yapılan secimlerde Merkez Komitesrne 127 yeni üye seçildi. Gözlemciler, yeni seçilen üyelerin gençlerden ohışmasına dikkati çekiyorlar. Devlet Baskanı Josef Broz Tho'nun ölümünden sonra ilk kez yapılan kongrede, ülkedeki ekonomik ve etnik sorunlann giderümesini sağlamak için Merkez Komite"nin yetkilerinin genişletilmesine karar verildi. Ülkedeki özerk ve yan Özerk eyalet yönetimlerinin ttlkenin sorunlan ile tek başına basa çıkamadıklan görüşü savunulan kongre sırasında partinin birtakım sorunlann üstesinden gelmek için daha etkin rol oynaması konusunda görüş birliğine vanldı. Bu arada kolektif parti ba^kanlığının başına, Bosna Hersek Cumhuriyeti Parti Merkez Komitesi üyelerinden Milenko Renovica (57) getirildi. 23 üyeli başkanbğın yalmzca 6 üyesinin eski üyeler olduğu belirtildi. Kongrenin, ülke tarihinde en yoğun "öz«teştiri"lere sahne olduğu bildiriliyor. Konuşmacılann, kalkınmada düşülen hatalan açıkca tartıştıkları kongrede, aJtı cumhuriyet ile iki özerk bölge, ülke bütünlüğünü bozduklan gerekçesiyle eleşliriye hedef oldular. Bitiminde "bbfik" çagnsı yapılan kongrede uzerinde önernle durnlan diğer konuyu ekonotninin içinde bulunduğu kötu durum oluşturdu. Kongrede alınan bir kararda, enflasyonun düşürülmesi, verimin arttınlması, yeni iş alanları yaratılması ve 20 milyar dolara ulaşan dış borçların ödenmesi için, geçen ay seçilen Başbakan Branko Mikuüç'in politikalarınm destekienmesi çağnsında buKınuldu. Mikuliç, issizliğin önlenmesi için küçük capta özel işletmelerin özendirilmesini savunuyor. Hindistan AWACS üretecek Hindistan, A WACS erken uyan sistemli uçaklan, kendi teknolojisinden yararlanarak yerli üretimle gerçekleştirmeyi planhyor. Hint basınında yer alan haberlere göre, A WACS uçaklannın yapımında hiçbir ülkeyle işbirliğine gidilmeyerek, yalmzca özkaynaklann kuüammı düşüncesi ağır basıyor. Ulusal Havacıhk Dairesi tarafmdan yürütülen çalışmalarla ilgili olarak deneme ve geüştirme projelerinin halen sürdürüldüğü beürtilirken, bu denemelerin vereceği sonuçların ışığında AtVACS'lann üretimine ilişkin bir tarih belirleneceği beürtiüyor. (ANKA) tran: Irak iki köyii bombaladı tran, Irak uçaklannın, cephenin giiney kesimlerinde iki köyii bombaladıkuavu, 5 sivilin öldüğünü ve 281nin de yaralandığını duyurdu. Tahran Radyosu, dünkü saldınlann cephenin 60 km. içlerindeki Şadegan kasabasına yakın iki kö'ye yaptldığını bildirdi. Tahran Radyosu, aynca Irak "m Kerkük 'teki petrol kuyularına, perşembe güniı iki tane karadan karaya füze attıklaruu duyurdu. 'Batt Trakya Türkleri dağıtdsırt' ATİNA, (a.a.) Yunanistanm Ege ve Kıbrıs sorunlan konusundaki tahriklerine özellikle son günlerde koro halinde katılan Yunan basını, şimdi de Batı Trakya Türklerine yönelik tehlikeli bir kampanyanın eşiğinde görunüyor. Ana muhalefet partisi Yeni Demokrasi'nin lideri Konstantin Mitsotakis'in, Papandreu'yu "Türkiye'ye karşı Yunan çıkarlannı savunamamakla" suçlamasından sonra, bu partiyi destekleyen Mesimerini gazetesi, Batı Trakya Türklerinin "dağıblmasım" isteyen bir yorum yayımladı. Kostas Kolmer imzasıyla yayımlanan yorumda, Kıbrıs, Ege \e hava sahası gibi konularda "Türk tehdidinin"' kendini açıkça gösterdiği, ancak bu tehdidin "en ciddi" yönü uzerinde durulmadığı öne süruldü. Tehdidin "en ciddi yönü" olarak, Batı Trakya Türklerinin varlığını gösteren yorumda, bu varüğın, "Belki de artık tendit degil, mevcut bir tehlike" olduğu görüşü savunuldu. Mesimerini'nin yorumunda. şu iddialara yer verildi: "Gerçekten İskeçe ve Gümıilcine'deki Muslüman azınlık, Meriç'i koruyan Yunan Ordusu'nun arkasında bulunan bir Türk cephesidir. Muslüman azınlık, bir Türk saldınsında'Yunan savunmasını zayıflatmaya hazırdır. Kıbns, Ege, hava sahası ve karasuları konulanndaki tehditler, Hellenizmin gözüne kül atmak için yapılıyor. Türkije Ege ordusunu hazırlar, çıkarma gücunü büyütür, yeni savuş uçaklan alırken, Trakya'yı da aklında tutuyor. Türkiye, Yunanistan'a büyük bir olasılıkla oradan saldırmaya başlayacaktır." Yorumda, Türklerin Batı Trakya'dan uzaklaştınlması, Muslümanlann İskeçe ve Gümulcine'de toplanmalannın engellenmesi istenirken, şu ifadeler kullanıldı: "Eğer bu Müslümanlar kendilerini Yunanlı olarak gorii>orlarsa, ülkenin başka bölgelerine gitsinler. Diğer bölgeleıjleki Yunan halkı ile kaynaşsınlar. Yok, eğer kendilerini Türk olarak görüyorlarsa ülkelerine gitsinler. Burada onlara yer yok." Yunan basınında yeni tahrikler: Yaşlılarda D vitamini ihtiyncı Amerika 'da vitaminlerin yararlan ve yaş gruplanna göre alınması gerekli dozlara ilişkin bir çahşma, yaşlılarm sanıldığtnın tersine, dahaçok "D" vitaminine gereksinme duyduÇunu ortaya çıkardt. Chicago Üniversitesi'nden bir grup bilim adammcayürütülen çalışmalar, " D " vitamininin yalnız çocuklar için değil, yaşlılar için de gerekli olduğu sonucunu verdi. Özellikle 50 yaşın üzerindeki kesimin, yetişkinlere oranla dört kat daha fazla "D" vitamini almasım isteyen doktorlar, böylelikle yaşhlarda ortaya çıkan kamburhık, bacak eğümesi ve diş çürümesı gibi rahatsızhklann ortaya çıkmayacağma dikkati çektiler. Polonya Komünist Partisi'nin kongresi başladı Peru, bomba sesleri ile çınlıyor AydınUk Yol Peru'da son 6 yıldır siddeı \ eylemlerini htzla yoğunlostıron Afaocu "Aydutuk Yol" örgulünun kökenleri 1966'lara uzanır. O yıilarda Abimatl Guzman adlı bir fetsefe profesörü, Maocu Peru Komünist Partısi'ni kurdu. Guzman'm strmejisi ktrsal alanlarda uzun vadeli bir gerılla savasım öngöruyordu. Yandaşlan. Guzman için "Marks, l.enin ve Mao'dan sonra dünya dtvriminin 4. kıha" adını takrmslardı. Guzman, Mao 'dan sonra Çin 'de iktıdara gelen Deng Şiao Ping ekibıni sasyalizme ihanetle suçtuyordu. Guzman'm komünist partisi, daha sonra Aydınlık Yol adını aldı. !9?8'de yer aluna gıren Guzman, 1980'de "devrimci savası" başlattı. Oysa o sıralarda Peru, 12 yıllık bir diktatörlükten sonra demokrasiye dönüyordu. And Dağları yoresinde ktrsal bölgelerde faalıyelterini yoğunlaşııran Aydınlık Yol •gerillaları, koylulere ters gelen btr dizi uygulama gerçekleştirdiler. Örneğm koylülerin, topraktan etde eıtıkleri fazla urunü, komunizme aykın olduğu j gerekçesi ile piyasada satmalanna ızin verılmedi. Bu olgu, köylulerde tepki yaratiı. 1983'le Devlet Başkanı Fernando Belaunde Terry, gerıliaların bölgelerıne askeri bırlikler gönderdı. tkı tarafın da kayıplara uğradığı kantı çatışmalar oldu. Gerillalarm şimdiye dek S bm kayıp verdiği tahmin edıliyor. Başkent Lima'da önceki gün bir polis karakolunu da hedef alan bir dizi bombalı saldın duzenlendi. Peru Adalet Bakanı, cezaevi katliamı ile ilgili olarak 100 muhafızın îutuklandığını açıkladı. JaruzelskL> 'Polonya normalleşti' dedi Polonya Lideri, Sovyet Lideri Mihail Gorbaçov'un da izlediği kongrede yaptığı konuşmada yeni bir kısmi siyasi af ilan edeceklehni açıkladı. Gorbaçov 'un bugun kongrede bir konuşma yapması ve yeni bir uluslararası gihşimde bulunması bekleniyor. VARŞOVA, (AP) Polonya Komünist Partisi'nin Kongresi dun başladı. Parti Birinci Sekreteri General VVojciech Jaruzelski kongreyi açış konuşmasında ülkenin "normale döndugünu" ve dort yıl önceki olağanüstü durumun ve kareaşanın artık söz konusu olmadığını vurguladı. Jaruzelski, ayrıca, yeni bir kısmi siyasi af ilan edeceklerini açıkladı. Polonya lideri, kongrede 1800 dolayında delegeye hitaben yaptığı konuşmada af konusunda fazla ayrıntılı bilgi vermedi. 1981"de yapılmış olan bundan önceki kongre sırasında Başbakan görevinde olan Jaruzelski o sırada izlediği politika nedeniyîe Sovyetler Birliği tarafmdan "fazla ılımlı ve uzlaşmacı" davranmakla suçlanmıştı. Oysa bu kongreyi izlemek uzere Mihail Gorbaçov'un yanında Dışişleri Bakanı F.dvar Şevardnadze ile birlikte gelmesi SSCB'nin Polonya'daki gelişmelerden duyduğu hoşnutluğun göstergesi olarak değerlendiriliyor. Siyasal gözlemciler, özellikle Dışişleri Bakanının Gorbaçov'un heyetinde yer almasını, bunun bir göstergesi olarak niteliyorlar. Sovyet lideri Gorbaçov'un bugun kongrede bir konuşma yapması ve geçen nisan ayında Demokratik Almanya Komünist Partisi Kongresinde yaptığı gibi yeni bir uluslararası girişimde bulunması bekleniyor. Polonya İcişleri Bakanı Yardımcısı, kongre öncesi yaptığı açıklamada, yaklaşık 300 siyasi tutuklunun temmuz ayı sonunda şartlı olarak salınmalarının söz konusu olduğunu bildirdi. Çatışma Bölgeleri Kanserli hücreyi normale dönüştüren hormon Avustralya'da kanserli hücreleri normal hücreye dönüştüren bir hormon gehstirildi. Avustralya ve tsrailli bir grup bilim adamı tarafmdan geliştirilen hormonun, hayvanlardaki kanserli hücrelerin sağlıklı hücreye dönüştürülmesi çalışmalannda son derece başanlı sonuçlar verdiği bildirüdi. tspanyu'da patlamalar: 1 ö/ü, 11 ynrah tspanya'nın kuzeyindeki BASK bölgesinde meydana gelen bir diZİ patlamada, bir güvenlik görevlisi öldü, ll'i de yaralandı. Bombah saldınlann, BASK bölgesinin bağımsızlığı için mücadele eden ayrılıkçı ETA örgütünce düzenlendiği sanılıyor. Dış Haberler Servisi Bir Latin Amerika ülkesi olan 19 milyon nufuslu Peru'da terör eylemleri hızla tırmanıyor. On gün once çıkan cezaevi isyanında yaklaşık 300 mahkumun öldürulmesinden sonra, ülkenin belli başh kentlerinde bomba patlamaları birbirini izliyor. Önceki gün başkent Peru'da yine bombalar patladı. Çeşitli yerlere yerleştirilen bombalardan biri de bir polis karakolunda patladı. Olayda bir polis yaralandı. Söz konusu karakolun on gün once tutukluların ayaklandığı üç cezaevinden birine yakın olduğu bildirüdi. Bilindiği gibi Aydınlık Yol ör Cezaevlerindeki isyanlar, Peru askerleri tarafmdan kanlı biçimde bastırılmıştı. Yaklaşık 300 mahkumun öldüğü olay, Lima'da bulunan Sosyalist Enternasyonal liderlerinde olumsuz etk'ı yapmıştı. gütüne mensup gerillalardan oluşan tutuklular, kendilerine 1 "siyasal tutuklu ' muamelesi yapılması isteği ile ayaklanarak gardiyanları rehin almışlar, askeri birliklerin cezaevlerine saldırması uzerine çıkan çatışmada 300'e yakın tutuklu olmuştu. Devlet Başkanı Alan Garcia, tutuklulardan 100'ünun teslim olduktan sonra güvenlik güçleri tarafından başlarına kurşun sıkılarak vurulduklarının belirlendiğini açıklamış ve katliamdan sorumlu olanların cezalandırılacaklarını bildirmişti. Polis kaynaklarının, önceki gun Lima'da patlayan bombaların iktidar partisinin bazı bürolarını da hedef aldığını, saldınlann Aydınlık Yol tarafmdan gerçekleştirildiğinin sanıldığını belirttiler. AP'nin Lima kaynaklı haberine göre Peru Adalet Bakanı Luis Gonzalez Poseda, cezaevlerindeki katliamı gerçekleştirdiği sanılan 100 yan askeri muhafızın tutuklandığını açıkladı. Poseda, bu muhafızların yargılanacağını ve suçlu bulundukları takdirde cezalandınlacaklanm bildirdi. Poseda şoyle dedi: "Peru hükümeli bu katliamın örlbas edilmesine izin \erme>ecektir. Cinayetlerin sorumluları adalet önünde hesap vereceklerdir" Devlet Başkanı Alan Garcia'ya göre muhafızlar, teslim olan 100 kadar tutukluyu hücrelerine goturdukten sonra yuzukoyun yere yatmalannı emrettiler ve sonra başlarından vurarak oldürdüler. Patlayan reaktör gömüldü Dış Haberler Servisi Soyvetler Birliği'nin Çernobil nukleer santrahndakı patlamanın meydana geldiği reaktörün kapatılma işleminin tamamUndığı bildirıldi. Kapatma işlemi için 5 bin ton kurşun ve çeşitli maddeler kullanıldı. Radyoaktıf maddelerin toprağa geçmesini Onlemek amacıyla reaktörün altına beton kaplanması çahşmalarının da tamamlandıgı belirtildi. Öıe yanydan Ukrayna bulunan eyaietinde Çernobil bölgesindeki yagmur bulutlannın ozel uçaklar larafmdan dağıtıldığı bildirüdi. Sovyetler Bırliğı Komünist Partisi yayın organı Pravda gazetesi, 26 nısandaki kazanın ardından uzen kum ve çimento ile tamamen kapatılan nukleer reaktorden kaynaklanan radyoaktif tehlikenın kesin olarak önlendiğini bildirdi.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle