Katalog

Cumhuriyet Sahıbı Cumburiyrl Maıbaacılık vc Gazeıecılık Turk Anonım Şırkeıı adına N«Hr Nadi. # Genel Vayın Muduru Hasan Cemal, Muessese Muduru Fminr l'şaklıgü. V.azı tşlerı Muduru Oka> Goatnsııı. 0 Haber Merkezı Muduru >alçın Baytr. Savfa Duzenı \onetmeni Ali Arar. # TemsıUıler ANkARA Valçın Dotan, IZ.MİR Hikm«l Çetinkaya. ADANA Mchmrl Mtrcan. Istanbul Haberkn: Rcka Öz, Dış Haberler Erjua Bakı, Ekonomı: O a a Ulagay, Kültür: Ctttl Ustrr, Magazın. Yalçıa Pelcsea. Spor Danışmanı AMulkadir Yucrimın, DUzeltmc Rtfik Durtmş, Araştırma ŞaMa Aipay, IşSendıka Şakran Ketead. HaberAraşUrma L'fuk Gildemir, • Koordınatöf: AMmtl Konıhaa, • Mab Işlcr Erol Erfcul, Reklâro ve HaJkla Üişkıler: C«Mctn Kof», Idare: Hneyia Girtr, Ijletme: ÖMİcrÇclk. Bdgilşlenı NaU laal. Basan ve Yayan Cumhuriyrl Maıbaacılık vc Gazetecılık TA Ş. Türk Ocajı Cad. 39/41 Cagaloğlu 34334 lst, PK 246lstanbul, Tel 51205 05(20harjTele*. 22246 # Burolar Aakara: Zı>a GOkalp Bulvarı Inktlap Sokak No 19/4 Tel 33 11 4147, Telex 42344 % Umir H Zıya Buharı 1352 Sok 2/3, Tel 25 47 0913 12 30 Teler , 52359 • Adaaa: Çakmak Cad No 134 Kal 3. Tel 1455019731 Te!ex. 62155 TAKVİM 29 HAZİRAN 1986 lmsak: 3.27 Güneş: 5 27 ögle: 13.12 tkindi: 17.12 Akjam: 20.47 Yatsı: 22.38 Yıııı ııs Nadi Yanşması'nı kazananlar \jazetemizin kurucusu Yunus Nadi adına her yıl değişik bir dalda düzenlenen Yunus Nadi Armağam Yanşması bu yıl Mizah öyküsü dalmda düzenlendi. 198586 Yunus Nadi Armağam Mizah öyküsü Yanşması'na gönderilen 604 yapıttan 97'si yarışma koşullanna uymadığı gerekçesiyle yarışma dışı bırakıldı. Yalçın Pekşen, Vural Sözer ve Refik Durbas'tan oluşan ön Seçici Kurul, geriye kalan 507 öyküden 21 'ini Büyuk Seçici Kurul'un değerlendirmesine sunmayı kararlaştırdı. ön Seçici Kurul'da yer alan Aydın Emeç ve Büyük Seçici Kurul'da yer alan Haldun Taner'i yitirmenin acısını ise hep birlikte yaşadık. Sabahattin Kudret Aksal, Melih Cevdet Anday, Rıfat Ilgaz, Salah Birsel ve Vural Sözer'den oluşan Büyük Seçici Kurul, haziran ayı boyunca gazetemizde yayımlanan 21 mizah öyküsü arasmda yaptığı değerlendirmede, bırincilik, ikincilik ve üçüncülük ödüllerine değer ürün bulamadı. Ancak 6 oykünün yazarlarına mansiyon verilmesi kararlaşttrıldı. "Allegori Örgütü" adlı uyküsüyle Sulhi Dölek, "Gerisin Geri tleri" adlı yapıtıyla Orhan Duru, "Üniformanın Hatın Var" adlı eseriyle Kandemir Konduk, "Kurban Taşlan" adlı öyküsüyle Yüksel Ocakh, "Çok Kötü Etmişsin Memet" adlı öyküsüyle Rasim Dirsehan örs ve "Sevgili Fatoş" adlı yapıtıyla Necef Uğurlu mansiyona değer görülduler. m5 S6 Yunus Sadi anhinlfri ' Armağ<™ f Yunus Nadi Armağam Mizah öyküsü Yarışması'nda mansiyon !fWiMğJl*Zı t ııusu Yanşması sonunda verilen 6 mansiyona alan yazarların mizah ve yarışmaya ilişkin görüşlerini aşağıda değer gorülen yazarlar, dün Sultanahmet'te Turkiye Tiıring ve Otomobil Kurusunuyoruz. Doğramacı 'ya yanıt ANKARA (ANKA) Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi öğrenci Derneği, YÖK Başkanı Prof. thsan Doğramacı'nın televızyon programını eleştirerek "Sayın Doğramacı nerede yaşamaktadır" diye sordu. Ytikstk Öğretim Yasası ile birlikte üniversitelerin, "eğitim ve huzur adına yasakçı, çağdışı bir modelin" içine itildiği belirtilen açıklamada TRTnin de gençliğin sesini duyurabileceği bir kurum olması istendu Tıp fakülteleri ANKARA (a.a.) Turk Tabipler Birliği Merkez Konseyi Başkanı Prof. Dr. Nusret Fişek, "lip fakultelerine, eğitim olanaklannm üstünde öğrenci alınması, gelecekte hem halk sağbğı hem de meslek baktmından vahim sonuçlar doğuracaktır" dedi Türk Tabibler Bırliği'nin 34. büyük kongresi dün TSE'de başladı. Kongrenin açış konuşmasını yapan Fişek şunlan söyledk "Bugün 23 sözde tıp fakültesi var. Bu okullara 1981'den önce, yılda 2 bin 400 öğrenci aünırken daha sonrakiyülarda bu sayı S bin 400* çıkmıştır. Turkiye'de hektme bu kadar gereksinme olursa, bu hata bir ölçude bağısumabilir. Ancak gelişmiş ülkelerde yılda S kez hekime basvuru olurken, bizde sigortah aielerin hekimlere başvurusu l'dir." mu 'nun Yeşil Konak Oteli'nde düzenlenen odul toreninde bir araya geldiler. Ön Seçici Kurul'un belirlediği 21 mizah öyküsü arasından Büyük Seçici Kurul'un ödule layık gorduğu Rasim Dirsehan Örs, Yüksel Oeaklı, Necef Uğurlu, Sulhi Dölek, Orhan Duru ve Kandemir Konduk (soldan sağa) ödüllerini gazetemiz Genel Yayın Müdürü Hasan CemaVden aldılar. (ERDOĞAN KÖSEOĞLU) Gerisin Geri İleri'nin yazan Orhan Duru: Üniformanın Hatın Var'ın yazan Kandemir Konduk: Gülme olayu, kültür SOrunu Kültür Serrisi "1933 yılında Rumelihisan'nda dogdum. Çeşitli yerierde orta ve lise eğitimimi yaptıktan sonra 1956'da Veterinertik Fakültesi'nden mezun oldum. Bir süre veterinerlik yapuktan sonra universiteye asistan olark girdim. 27 Mayıs'tan sonra 147'ler arasında universiteden uzaklaştınldım. 1961de gazeteciliğe basladım. Ulus ve Cumhuriyet gazetesinden sonra Miiliyet'e girdim. Halen orada çalışryonım. Bu arada öykü kitaplan, inceleme ve deneme kilaplan yayımladım. Çevirilerim oldu." Orhan Duru, "Yunus Nadi Mizab Öyküsü Yansması"na "Gerisin Geri tleri" adlı ve ona altı mansiyondan birini kazandıran öyküsüyle birlikte gönderdıği yazıda kendisini böyle tanıtıyordu. . Sayın Orhan Duru, veteriner hekimlik, paıiamento muhabiıiiği, edebiyat, yazı işleri müdürtügü yaptınız bugüne kadar. Tüm bu farklı uğraşlar mı sizdeki mizahı ortaya çıkardı? DURU Ben öncelikle öykucüyüm. Mizahı ayıramıyorum. Bende, okuyanların bildiği gibi humour ya da hafıf alaycılık ağır basıyor. Doğam böyle Biraz Akdenizliyiz. Akdeniz geleneklerini çok yalın buluyorum. Yani Rabelais ile Karagöz kaynaşıyor. Salt mizah yapmak için kendimi l^zdıUarımbeğenilînceteı^aneişçiliğinibıraktım Kültür Servisi Kandemir Konduk, Yunus Nadi Mizah öyküsü Yanşması'nda 6 mansiyon ödülünden birini kazanan profesyonel bir mizahçı. 1966 yılında Pazar Dergisi'nde çıkan bir röportajıyla yayın dünyasına adım atan Konduk, 1968 yılında Papağan Dergisi'ne girerek etkin mizah yazarlığı yanşantısına başlamış. Daha sonra Salata, Çivi gibi dergilerde ve çeşitli gazetelerde mizah sayfalarında etkinliğini surdüren yazar, bugüne kadar 910 tane oyununun sahnelendiğini söylüyor. Tiyatro dünyasına da 1971 yılında Altan Erbulak ve arkadaşlannın Çevre Tiyatrosu'nda ilk oyun olarak oynadıklan Yüzsüz Zühtü" ile girmiş. Konduk'un o zamanlardan "iyi iş yapan" oyunlan "Deli Deli Küpeli", "Işıklar Neden Kârardı?" isimli oyunlar. "O zamanlar tersanede çalışıyordum" diyor Kandemir Konduk, "1977 yılına kadar da bir yandan tersane bir yandan da yazaıiık temposunu surdurdum. Sonra yaptığım işler beğenildi. Bunlar cesaret verince de yaşamımı yazarak kazanmava başladım." Mizahı nasıl algılıyorsunıız? KONDUK Hem guldurmek hem duşündurmek diyerek çok beylik bir cevap vereceğim. Yani guldürmek ama bunun yanı sıra doğmdan, gerçekten ya Orhan Duru 'da gazeteci lik ve öyküculük yan yana Orhan Dnru: "Ben yarışmaya gönderdiğim öykümü bilimkurgu öyküsü olarak düşündüm. Türkiye'nin '1984'ü olsa böyle olabilir varsayımı ile bir uyarıda bulunmak istedim. Bizdeki mizaha gelince, genellikle söze dayalı biraz da belden aşağı bir anlayışla karşı karşıyayız." ülkenin kendine özgu bir mizahı var. Yalnız bu da biraz yemeklere benziyor. Kimi ülkenin mutfağını seviyoruz, kimini de sevmiyoruz. Yine de gülme olayı bir çaba, bir bilgi, bir kültür sorunu. Ulkemizde cıkmakta olan mizah dergilerini nasıl buluyorsunuz? DURU Genellikle sdze dayalı, biraz da belden aşağı bir mizah anlayışıyla karşı karşıyayız. Yeni bir anlayış da gözukmüyor. Yunus Nadi Mizah Öyküsu Yanşması'nda mansiyon alan öykunüzü bir de siz degerlendirir misiniz? DURU Ben bu öykuyü bilim kurgu öyküsü olarak düşundüm. Türkiye'nin "1984"u olsa boyle olabilir varsayımı ile bir uyarıda bulunmak istedim. Kandemir Konduk, yazdıklan beğenilince eline kalemi aldı. "Mizah çelişkiden doğuyor. Çelişkinin olduğu yerde de ister istemez bir eşitsizlik oluyor. Küfüre dayalı mizahı sevmiyorum ama yapanı da kınamıyorum. Bence amaca gitmek için her îürlü araç geçerlidir. Ama yine de güldürüde eleştiri benim için ön planda." taya çıkartacak espriler yaptığın zaman, çelişkiden doğan yanlışı sergilemiş oluyorsun. Mizahta bir diızey söz konusu olabilir mi? Duzeyli mizah ya da duzeysiz mizah diye bir ayırıma gidilebilir mi? KONDUK Valla bu çok görece bir olay. Ya da bir kalite kavramından? KONDUK Şimdi amaca varmak için tüm araçlar geçerlidir. Ashnda kufure dayalı bir mizah söz konusuysa mesela, ben beğenmiyorum. Ama yapanı da kınamıyorum. Mesela biz de Beyoğlu Beyoğlu'nu yaptık. Orada kalkıp adama "Aman efendim, size bir kadın takdim edebilir miyim?" dedirtemezsin ki. Yani geniş bir kitleye doğruyu anlatabileceksen böylesi de kabul. Kandemir Konduk: zorlaraıyorum. Şunu unutmayahm ki, gulmece, alay, hiciv yasamımızın bir parçası. Yıllar boyunca yaptığım işler beni insanlara ve toplutn konulanna daha yaklaştırdı. Yalnız bunJar arasmda mizah öğesini genelleştirecek noktalar aranıyorsa bu yanlış olur. Turk mizah yazan oldukca az sayıda? Buna karsın karikatürcü daha fazla. Bunu neye bağlıyorsunuz? DURU Ulkemizde mizah yazannın az olduğunu sanmıyorum. Karikaturist daha az. Burada nitelik ve çokluk sorunu birbirine karışıyor. Türkiye dışında bir ulkenin insanı olsaydınız yine mizah yazan olur muydunuz? DURU Turkiye'nın mizah açısından bir ayncalığı yok. Her na eleştiri getırmek, yani olumsuzu, haksızlığı ve eşıtsızliği de yermek. Güldürüdeki temel unsurlar neler? Bunlar degiskeler gosteren unsurlar mı sizce? KONDUK Bir, uluslardan uluslara değişkeler var. Bir, çağdan çağa değişiklikler var. Bir de, insanlann arasında, toplumun belli bir katmanını yererken, eleştirirken, hedef olarak gorurken, saldırırken, öbuı tarafta kalanlan rahatlatmaya dayalı değişkeler var. Mizah dediğimiz zaten çelişkiden doğuyor. Çelişkinin olduğu yerde de ister istemez bir eşitsizlik oluyor. Kadının yaptığım erkek yaptığı zaman gulduru oluyor. Ama bir de onu kimin o hale getirdiğine el atarsanız, o zaman da guldurünun altında bir dram yatıyor. Bu dramı or 'Bugün mizah için ne yaptın?" diye soruyor musunuz kendinize? KONDUK Yok onu ben değil de hanım soruyor... Sonra notlar tutuyorum. İzleyici ve okur sizin için nedir? Onlara ne gozle bakıyorsunuz? KONDUK Benden kendisini güldurmemi ama guldurürken de doğrudan, gerçekten yana birıakım şeyler söylememi bekleyen, isteyen ve benim de bununla yükümlu olduğumu hissettiğim, bana bunu hissettiren kitle. O zaman sürekli okuyucularınızla. izleyicilerinizle birlikte mi yapıyorsunuz? KONDUK İster istemez. Bunlar aynı zamanda kahramanlarım. Dolmuşta şurada burada. Şimdi şu da var; bir şey yazarken surekli onlarla birlikte oluyorsunuz. Onlarla yaşıyor, konuşuyorsunuz, konuşturuyorsunuz. Toplu halde geziyorsunuz demek? KONDUK Oyle tabii. Sonra oyle karakterler ki bunlar, yazarken "Yok o bunu söylemez, bunu boyle soyler" gibi ölçüler çıkıyor ortaya. En buyuk zevkim de, konu tiyatro olunca, artık onlan oyunculara bırakıyorum. Bu kez de onlar onlarla birlikte yaşamak zorunda kalıyorlar. Açık soyleyeyim, işte o zaman sadistçe bir zevk duyuyorum. Nasrettin Hoca anıldı SİVRİHİSAR (a.0.) Ünlü halk duşünurü ve mizah ustası Nasrettin Hoca, doğduğu yer olan Sivrihisar'da düzenlenen doğum şenlikleriyle anıldı. Sivrihisardaki törende konuşan Eskişehir Valisi Hanefı DemirkoU Anadolu'da Türk kültürüne katkıda bulunan kişilerin başında Nasrettin Hoca'nm geldiğmi belirttL Muskacı belediye başkan vekili ORDU (a.a.) Ordu 'nun Ünye liçesine bağlı Pelitliyatak kasabası Belediye Başkan Vekili, muska yazdığı gerekçesiyle tutuklandı. Alınan bilgiye göre, belediyede görevli iki memura 5 bin lira karşılığında muska yazan Başkan Vekili Haydar Kolcu, yapılan şikâyet uzerine yakalandı. Haydar Kolcu, ilk sorgusunu takiben tutuklanarak cezaevine gönderildi. TGS Ânkara Şubesi ANKARA, <a.a) Turkiye Gazeteciler Sendikası Ankara Şubesi'nin genel kurulu dün yapıldı ve yönetim kurulu üyeliklerine Ismet Solak, Kadri Özen, Rıza Ezer, Doğan Bulgun, Haldun Şahin, Umurdar Vaygar, Çetin Vural ve Celal Nart seçildi. Allegori Örgütü'nün yazan Sulhi Dölek: Mizah için okurun da çabasını bekliyorum Sulhi Dölek: "Yazarken haksız, mantıksız gördüğüm şeyleri öne çıkarıyorum. Zaten mizah, doğası gereği güçsüzden yana olduğu zaman bir önem taşıyor." Kültur Servisi Yunus Nadi Mizah Öyküsü Yanşması'nda mansiyon alan yazarlardan biri de Sulhi Dölek. Dolek bol ödullu bir yazar. 1%9'da kuçuk oykuleri ile "Yusuf Ziya Ortaç Ödülü'nu, ılk romanı "Korugan" ile Millıyet Yayınlan'nın 1974 Roman yarışmasında uçunculuk odulunu, "Vesil Bayır" adlı çocuk romanı ile 1979 Kultur Bakanlığı Dunya Çocuk Yılı yarışmasında birincilik odulünu kazandı. Bunları 1983 yılında yırmi gun arayla kazandığı Sabahattin Ali Ödülü ile Madaralı Roman Ödülü ızledı. Dölek, Yunus Nadi Mizah Öykusu Yanşması'na katılan oykuleri kendisininki de dahil asık yuzlu bulduğunu söylüyor "Bu belki Cumhuriyet1 in kişiliğinden kaynaklanan bir yonlendirme.. Belki de Gırgır Dergisi açsaydı bu yarışmayı daha başka oykuler yollanabilirdi." diyor ve her şeye karşın >arışmalarda bırinci, ıkincı ve uçuncunun rr.utlaka belirlenmesı gerekıığıne ınanıyor. Sulhi Dolek Turkiye'de karikaturun çok yaygın olmasına karşın mizah oykuculuğune ve romancılığına soyunan insanlann sayısındaki azlığı şuna bağlıyor: "Bizde yaygınlaşan şekliyle karikatur fazla derinliği olmayan gulduruler ve kolay anlaşılan şeyler. Sanırım toplum olarak tembelleştik. Ben buna bağlıyorum. Biraz da maddi olanaksızlıklar nedeniyle okumayla pek ilgisi kalmıyor insanlann." Dolek. "Mizahın amacı ne olmalı" sorumuzu "Bence mizah bir şeyleri değiştirmek amacıyla yapılmah. Guldurme esas ama hemen ardından duşundürme ve bir şeyleri degiştirme olmalı mizahın amacı. Eleştiri payı olmalı mizahın, aksaklıkları ön plana çıkarmalı ve saçmalıklarını vurgulamalı." diyerek yanıtlıyor Kendı mizah anlayışını ise "Kor kor parmağım gozune olmamak kaydıyla ince ve daha suzulmuş bir raizahtan yanayun" diye ozetliyor bir cumlevle ve surduruyor: "Ben mizah için okurdan da bir çaba beklemeliyim.. Mizahın hazır lokma olarak sunulması saglıklı bir şey değil. Kendimce haksız, mantıksız gorduğum şeyleri one çıkarıyorum yazarken. Zaten mizah, doğası gereği guçsuzden yana olduğu zaman bir onem taşıyor." "Nasü bir mizah" sorumuza yanıtı da şu oluyor Sulhi Dolek'in: "Kelime oyunu ve ses benzerliklerinden yararlanılarak yapılan mizaha karşıyım. Bence burada kıstas olarak evrenselligi almak daha dogru olur. Başka dillere çevrildiğinde de aynı etkiyi yapıyor mu bu onemli bence. Mekânı kaydırabildiğiniz gibi zamanı da kaydırabilirsiniz. Çünku "gülunç" iasanla ilgilidir. Dogada "gülunç" yok. Mizahın kokunde insan davranışları yatıyor ve insan davranışlan çabuk değişmiyor. Hırs, bencillik. acımasızlık... Bunları çoğaltmak mumkun. RommeVin oğlu Istanbul Haber Servisi tkinci Dunya Savaşı 'nın unlü "Çöl Tilkisi" Nazı Komutanı Mareşal RommeVın oğlu olan Stuttgart kenti Belediye Başkanı Manfred Rommei, özel bir ziyaret amacıyla getdiği tstanbul'da ıncelemelerini surdürüyor. 35 kişilik heyetiyle dun Anakent Beledıyesi'ni zıyaret eden Rommel'e Istanbul konulu özel bir brifing verıldi. Brifing sırasında "Sana uzayda bir yüdız veriyoruz, gel burada yaşa bile deseler, yine de Istanbul'u tercih ederim" dıyen Dalan "Haliç Projesi" konusunda bılgi verirken "Haliç'te evleri yıkılan öyle insanlar var ki, evini yıkmışamz, ytkıma devam için şiir yazmış" dedi. Manfred Rommei, bugun Turkiye'den ayrüacak. Sulhi Dölek, înce ve suzulmus mizahian yana. Kurban Taşlan'nın yazan Yüksel Ocakh: Çok Kötıi Ermişsirr Memet'in yazarıörs: Odülsüz amatörüıı piyasaya gîrmesi zor "Yazdıklanmı bugüne kadar piyasaya sürmedim hiç. Çünkü Turkiye'de bir aşama yapmadan yayın piyasasına girmek hıç de kolay değil. O aşama da ödüllerden geçiyor." ANKARA, (Cumhuriyet Burosu) Yunus Nadi Armağanı Mizah Öyküsu Yarışmasf nın altı mansıyonundan bırine "Kurban Taşlan" adlı oyküsuyle değer görülen Yüksel Ocaklı, ilk mizah öykusunu yarışmaya katılabilmek için yazmış. Daha önce 4 roman ve çok sayıda öyku yazdığını belirten Ocakh, "Daha once yazdıklarımda yer yer mizah öğeleri vardı ama mizah öykusunu ilk kez denedim" dıyor. Emekli öğretmen olan Ocakh yarışmaya kattlmak için ilk kez mizah öykusu denemesinin nedenini ise şoyle anlatıyor: "Yazdıklanmı bugüne kadar piyasaya sürmedim hiç. Çunku Turkiye1 de bir aşama yapmadan yayın piyasasına girmek hiç de kolay değil. O aşama da ciddi öduller almaktan geçiyor. Ben yazdıklanmı odul almayan Oykümde her şey ve herkes gerçek Yüksek Ocakh ilk kez denedi ve odul aldı bir Yüksel Oeaklı olarak koltuguma alıp gitsem hangi yayınevi basmak ister?" Çalışmalannı amator olarak surduren Oeaklı, Yunus Nadi Armağanı Mizah Öykusu Yanşması'nın amator ve profesyonellere açık olmasını bu bakımdan eleştırıyor "Boyle ciddi bir yarışma amatörler arasında ayrıca açılsa amatorler arasında dereceleri paylaşanlar profesyonel yazarlıga kazandırılır. Ben profesyonel bir yazar gibi yazamam, bu iş ustahk işi. Amatorlerin profesyonellerin arasından sıynlıp odul alması bir istisna." Mizah öykusunu ilk kez denemesıne karşın bu alandaki çalışmalannı surdureceğinı söyleyen Oeaklı "Mizah oykusü ince ve iğneleyici olmalı. Kaba olmamalı. Çünku her ulkenin koşullarında insanlar egemenleri doğnıdan kolaylıkla eleştiremiyorlar. Mizah yoluvla dolaylı ve iğneleyici bir eleştiri yapılabilivor. Mizah aslında korkudan. doğrudan soyleyememenin korkusundan kaynaklanıvor. Bu nedenle Turkiye için mizah çok onemli. Edebiyatımızda daha fazla yer almalı" Sevgili Fatoş adlı öykünün yazan Uğurlu: Yüksel Oeaklı: R a s i m Ö r s : "insanlar zor durumda kaldıklan zaman bunlardan kuriulmak için oyle çozum yolları buluyorlar ki, bunlar, dışandan gözlemleyen btrisı için komik oluyor. " Kultur Servisi "Yunus1.Nadi Armağam Mizah Öykusu Yanşması'nda verilen altı mansiyondan bırını "Çok Kotu Etmişsin Memet" adlı oykusuyle kazanan Rasim Dirsehan Örs, "Toplumumuzda insanlar sıkıştıkça. zor durumda kaldıkça oyle çozum yolları buluyorlar ki, bunlar dışardan gözlemleyen biri için yazınca komik oluyor" dıyor. Rasim Dirsehan Örs 1963 Içel doğumlu. Konya Anadolu Lısesı mezunu. HaJen de Istanbul Unıversıtesı Işletme Fakultesi'nde okuyor Okul takımında masa tenısi ovnayan Örs., aynı zamanda Beşiktaş Kulubu'nun Eltopu Takımı'nda da lisanslı o>uncu Rasim Dirsehan Örs, mizah oykulen yazmaya biraz da arkadaşlannın desteğıyle başlamış: "İnsanlarımızın zor durumda kaldıklan zaman basvurdugu çeşitli vollar var. Zaman zaman tanık oldugum bu olavlanr. bilinmesini istivurdum. Ama yazmamın olanagı yoktu. )urtta kalıyordum, daktilom yoktu, ge Rasim Dirsehan Ors'u yazarlık için arkadaşları yureklendirmiş. ce 11.00'de ışıkların sonmesi gerekiyordu falan. Sonra okul yıllıgında arkadaşlarım için yazdığım yazılar çok beğenildi. Butun arkadaşlanm mizah öykusu yazmamı onerdi. Zaman buldukça yazmaya başladım. Bir iki tanesini Gırgır Dergisi'ne yolladım. Muzaffer Abavhan da yazdıklanmı beğenmiş, beni destekledi. Sonra gazetenizin açtığı yarışmayı duyunca katıldım." Rasim Dirsehan Ors'e varışmada mansıvon kazandıran ovkusu gerçek olaylara da>anıyor 1984 yazında katıldığı Gonullu Çalışma Kamplarından donerken trende rastladığı Turk iiçılerınin anlattıklarını kaleme almış "Çok Kotu Etmişsin Memet"te: "Öykumdeki herkes ve her şey gerçek. Hem de hiç abartısız. Vurtdışında çalışan işçilerimizin başından ovle şeylergeçmiş ve oyle çozum yolları bulmuşlar ki, inanamazsınız. Bunlar pek fazla basına yansımadı. İnsanlarımız zor durumda kaldıklan zaman bundan kurtulmak için çeşitli vollar denivorlar. Bunlara dışardan bakılınca komik olabiliyor. Hani gulerız aglanacak halimize derler ya iste oyle.'" Bazı şeyleri gülunç söylerseniz, işîniz kolay "Yazarken mizah öykusu yazayım diye bir şey aınaçtamıyorum. Ama yazdıklanm genellikle mizah öykusu oluyor. Yazarken, çoğu zaman yaşadıklanmdan yola çıkıyorum. Yunus Nadı Mizah Ovkusu Yarışması'nda dağıtılan altı mansiyondan biri Necef Uğurlu'ya an "Sevgili Fatoş" adlı oykuyle >arışmaya katılan Uğurlu'vu televızyon için yazdığı kısa skeçlerden anımsamak mumkun. Necef Uğurlu oykunun kahramanı gıbı evlı ve bir bebeğı var. Devlet Tıyatrosu sanatçılarından olan eşı Ahmet Uğurlu tıpkı oykudeki kadın kahramanının eşi gıbı bebeğin doğumundan bir sure sonra askere gitmiş \e Uğurlu yine ovkude olduğu gıbı bebeğiv le beraber aılesının yanına taşınmış geçıci bir sure. Uğurlu'va ılk sorumuz. "Öykude yaşadıklarınızı mı anlattınız?" oluvor. "Tabii yazarken. yaşadıklanmdan vola çıkıyorum. Ama birçok yer de kurgu" diye vanıtlıvor: "Neden mizah?" diye soru>oruz: Luns tstanbuVda ISTANBUL (OM.) NATO eskı Genel Sekreteri ve Uluslararası Birincı Ataturk Barış Ödülü sahibi Joseph Luns, Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi'nin yaz dönemi toplantısına katılmak üzere uçakla tstanbul'a geldi. Atatürk Havalimanı'nda gazetecılerin sorularım cevaplandıran Joseph Luns, toplantıda "Dünyada Barış ve Banşm Korunması" konulu bir konuşma yapacağım söytedi. 'ğuriu, odul kazandığı öyku sune konu olan çocuğu ile. "Uzun süre çeşitli işlerde, bu arada Milli Reasurans Turkiye Seyahat Acenteleri Birliği ve değişik seyahat acentelerinde çalıştım. Daha sonra uzun sure de iş aradım ve iş aramak çalışmaktan daha çok hoşuma gitti. \alnız başıma bir şeyler yapayım dedim. İşin ilginci ben yazarken mizah oykusü yazayım diye bir şey amaçlamıyorum. Ama yazdıklanm genellikle mizah oykusü oluyor. Çoğu huzunlîi şeyler bana gore. En azından yaşanırken, gulerek yaşanmayan şeyler." Necef Uğurlu mizahın amacını da şoyle açıklıyor: "Mizah guldurmeyi amaçlar. Fazla konuşma imkânı olmayan, istedigini istediğin yerde soyleme imkanı olmayan toplumlarda, bazı şeyleri gülunç biçimde söylerseniz bir kere başınız derde girmiyor ve mizah yazannın ciddiye alınmaması bir avantaj oluyor. Bence mizahın en onemli, en etkin, en guzel yani bu." Uğurlu'ya gore mızahla ilgılenen insanlar toplumda pek fazla saygınlık gormuyorlar Bu yuzden de ozellıkle mizah oykuculuğune ve romancılığına gonul \erenlenn sayısının az olduğunu soyluyor \eeef L'gurlu: Denizi Temiz Tutahm Kampanyusı tstanbul Haber Servisi Üskudar Belediye Başkanlığı tarafından düzenlenen "Denizi Temiz Tiıtahm" kampanyası yarın başlıyor. Üskudar Belediye Başkanı Necmettin Öztürk kampanyanın ekim ayına kadar devam edeceğım ve bunu sağlamak amacı ile özeldeniz ekiplerının kurulduğunu söyledi. Üskudar Belediyesi Temizlik tşleri Müdürü Güven Kerimoğlu da "Denizi Temiz Tutalım" kampanyasının Selimiye'den Çengelkoy'ün bitişine kadar uzanan kıyı şerıdini kapsadığım, bu bölge içinde 25 araç ve 404 personelin görev yapacağım beldırdi.