Katalog

14MAYIS 1986 Ozetle htanbul Bağımsız Mületveküi Günseli Özkaya ve arkadaslarının, hükümetin aldığı ekonomik ve sosyal onlemlerle huzur ve güvenin toplumun çeşitli kesimlerine ne ölçude yansıdığı ve bunun gelecekte nasıl bir boyut kazanabileceğine ilişkin genel gorüşme açümasım isteyen onergesi, dün Mecliste ANAP'hlann oylarıyla reddedildi. Göruşmeler sırasında, önerge sahibi Ozkaya'nın "analar çocuklannıpazarlamaya basladı" şeklindeki sozleri, ANAP'hlann tepkisine ve protestosuna neden oldu. Bu arada SHP kokenli 10 bağımsız milletvekili ise TBMM Başkanlığı'na bir önerge vererek traflk kazalan konusurtda Meclis araştırması açılmasım istedtter. HABERLER CUMHURÎYET/9 Kamu sözleşmelerinde yönetsel maddelerden ücret maddelerine geçilemiyor Önergeler Sözleşmelerde oyalama laması üzerine oluşturulan 3 Kamu Îşveren Sendikası, toplu pazarlık masalarına geçmişte eleştiri konusu olan ilke kararları ile oturuyor. "Ucret zammı ve sosyal yardım" maddelerinden önce yönetsel maddelerin görüşulmesi, Kamu Îşveren Sendikalannın ilk ilke kararlanndan birini oluşturuyor. Bu ilke kararı yuzunden birçok sözleşme şu anda "ücret zammı" görüşulmeden uyuşmazlık aşamasına gelmek üzere. Örneğin, Sağlıklş Sendikası'nın SSK hastanelerinde çalışan üyeleri için surdürduğu toplu sözleşme göruşmeleri yasada öngorülen 60 günluk tavan sureyi doldurdu. Ancak SSK adına göruşmelere katılan "Kamutş" Îşveren Sendikası, yalnızca yönetsel maddeler uzerinde uyuşmazhk çıkardı. Bu nedenle, göruşmelerde ucret ve sosyal yardım zammı maddelerine geçilemedi. Edinilen bilgiye gore, Kamulş, Sağlıklş Sendikasından, işçinin yönetime katılmasını içeren "tayin, nakil, işyeri degişikligi, Disiplin Kurulu" gibı maddelerden, işçinin lehine olanların çıkarılmasım istıyor. Yine Kamulş Sendikası ile toplu pazarhk masasına Devlet Istatistik Enstıtusü ve Ankara Üniversitesı matbaası için oturan Basınlş Sendikası arasındaki göruşmeler de 60 gunün bitimine az kala, uyuşmazhk aşamasına geldi. Kamulş bu sözleşme göruşmelerinde de, Basınlş Sendikasf nın yıllar öncesinden bir hak olarak sözleşmeye koymuş olduğu yönetsel maddelerin kaldınlmasını istıyor. Kamulş istekleri arasmda, disiplin kurullannda işçi temsilcilerinin ağırlığının azaltılıp, işveren kesimine yetkı tanınması maddesi de yer alıyor Aynı biçimde, Genel MadenIş Sendikası ile Turkiye Taş Kömurü Işletmelerı adına Turk KamuSen İşveren Sendikası arasında surdurulen 20 gunluk göruşmelerden de bir sonuç çıkmadı. Kamu İşveren Sendikası bu SÎL BAŞTAN ANKARA TASI Kesilen koyunlar ve cani ruhlu adam BAŞBAKAN Ozal'ın de atacağı baraj temeli içın ANAP'ın Petek otobüsü mehter marşlarıyia tören alanına gırerken, Cumhuriyet muhabirı uzakta, tören için kesılecek deveyı görünce, otobüsün mikrofonunu elinde tutan Erkal Zenger'e telaşla bağırdı: "Deveyı kesecekler, ne olur anons edin de kesmesinler" Deveyi Zenger de görmüştü: Mikrofondan telaşla bağırdı, çünkü bırkaç sanıyelik gecikme devenin boğazına dayanan keskın bıcağın harekete geçmesi demekti "Hey devenin başındakı, kesme deveyı. Sayın başbakanımız onu bağışladı... Çek bıcağı, bırakın hayvanı.." Deve kurtulmuştu. Yaklaştıklarında, kimbılir kaç saat önce bağianıp yere çökturülmüş deve, dayanılmaz biçimde ağlıyordu. Hatta gözlerinden gelen yaşlar, yüzünü sınlsıklam yapmıştı. Dızlerı koca bedenini saatler boyu çekmekten kan ıçınde kalmıştı. Deve kurtulmuştu, ama uzaktan gorülmesi imkânsız 5 koyun onlar alana girmeden kesılıvermişti. Her yer kan gölü olmuş, hayvanlar can çekışıyorlar, arka ayakları acıyla navayı dövüyordu. 6u dayanılmaz manzarayı gören Cumhuriyet muhabirı "Bu ne ilkellik... Küçücük çocukların önünde kıtır krtır canlı hayvan kesılir mi? Bunu gören şimdiki küçükler büyüyünce acımasız insanlar olmaz mı? Birilen bunu yasaklamalı... Kapalı yerde kessinler hiç olmazsa" diye söylenirken, Başbakan Özal'ın konutta görev yapan acar hizmetlisı gürledi. "Sen ne biçim Müslümansın. Bunun adı kurbandır. Kuranı Kerim emretmiştir bunu. Müslümanlar çocuklannı kesmesin diye, böyle emretmiştir. Ben çocukken de kesilirdi, çok seyrettim, şımdi acımasız mı oldum?" Cumhuriyet muhabiri, böyle ilkel, insanlık dışı ve acımasız olaylara Kuran'ın alet edilmemesi gerektiğini, bunun dinsel inanışla değil, insanlık duyguları ile ilgili olduğunu, bazı ınsanlann hassas ve duygusal yapıda bulunduklarını anlattı. Acar hizmetli bu yanıtlara daha çok sinıriendı. Ardından kendisine bir gazetenin başyazarı da destek çıktı. O da, devenin kurban edilmesini önleyen Cumhuriyet muhabirine hırslanmıştı. Tartışmaya "Bırak şunu, bu olsa olsa gâvurdur" diye "ilimsel bilimsel dinsel" bir beyanla katıldı Cumhunyet muhabiri bu bilgili din ulemalannın karşısında çaresiz kalmıştı." Peki "diye sordu" Hıristiyanlık da kurban kesın, çocuklarınızı kesmeyin demış Şimdı Hıristiyanaltında yanlış duymuş lar çocuklannı mı kesiyor?" olabılirız. Hem de biz doğru Başbakanın konut görevlisi duyduk diye ıddia edersek "tabiı" deyince yapılacak bir yann öbürgün bir yeherden şey kalmamıştı. Tartışma nokses bantları ortaya çıkıverır talandı. Kime neyi anlatacakonun için ve rakıbımızi tı? tanıdığımız içın vemıze lazım Gece Petek otobüsünde diyerek Adnan beye bu Zenger "Deveyı kesilmekten sütunlarda bir kez daha yer iyi kurtardık değil mi?" diye vermeyı uygun gördük.. Laf sordu. Cumhuriyet muhabirı, aramızda pastanın en güzel arkasında oturan dın ulemalaparçası da 5. katıydı... rını görüp yanıtladı: "Yok abı yanlış yaptık. Vuracaksın bıçağı boğazına, kıtır kıtır keseceksın. İHer yer kan... kullanılacakmış, ama Saban Oohhh ne güzel. Sonra karşıcı bu özel baskının satışların sına geçip keyif yapacaksın." dan öylesine dertli ki, şunları Zenger şaşırmıştı, sabah söylüyor deveyı kesilmekten kurtaran "Yahu kardeşım, bu adam Cumhuriyet muhabın şımdi jarı anlamak mumkün değil. neler diyordu. Hemen tavrını İstanbulFrankfurt arasındaki aldı 2 saatlik uçağa, first class üc"Kardeşim dısarıdan uysfl reti ödeyıp, 500 bin lırayı cepadam, melek gibi adam görulerinden çıkarıyorlar da, Darunüyorsun. Meğer sen bir calaceze'ye 25 bın liralık bağışnıymişsin..." ta bulunmaktan kaçımyoriar Yok arkadaş yok, anladım ben Cumhuriyet muhabirı kıs kıs bunları Bagış yaparken, cep gülerken, din ulemalan Başlerınde yılan var. Hele hele bakanın teknık danışmanının vergı oderken ceplerınde kobbılmeden söylediği sözlerden ra var." renkten renge girdiler... ticret zammı ve sosyal yardım maddelerinden önce yönetsel maddelerin görüşülmesinde direten Kamu îşveren Sendikaları bu konuda daha önceki yıllardc edinilen birikimleri silbaştan ediyor. Kamu îşyeren Sendikalannın bu diretmesi yüzünden birçok sözleşme ücret zammı maddeleri görüşulmeden uyuşmazhk aşamasına gelmiş durumda. IŞIK KANSU ANKARA Işçilerin karşısına çıkarılan Kamu Îşveren Sendikaları, yeni oyaJama taktikleri geliştiriyor. Surmekte olan birçok toplusozleşme görüşmesinde, Kamu Îşveren Sendikalannın katı ilke kararları nedeniyle, yönetsel maddeler bitmediği içın ücret zammı maddesine gelınemiyor. Kamu Îşveren Sendikaları, işçi sendikalannın geçmişte kabul ettirdiği ve bir hak haline gelen, işçilerin yönetime katılması ile ilgili sözleşme maddelerini biçiyor. Yeni dönem toplusozleşme göruşmeleri sonucunda işverence imza altına alınmış maddeler bile, Kamu Îşveren Sendikaları tarafından "sil baştan" ediliyor. Kamu Koordinasyon Kurulunun kamuoyunda çok tepki top goruşmelerde de yönetsel maddeler uzerinde ısrarla duruyor ve ücret ile sosyal yardım zammı maddesine gelmek istemiyor. Yönetsel maddelerde de, Kamu Işveren Sendikası'nca surekli işçiler aleyhine maddeler ileri surülmesi uyuşmazlıklar yaratıyor. Kamu İşveren Sendikalarf nın devreye girmesi ile birlikte, toplusozleşme göruşmelerinde ilginç gelişmeler de gözönune serilmeye başlandı. HakIş'e bağlı ÖzgıdaIş Sendikası, Kamu işveren Sendikaları kurulmadan once geçen ocak ayında Toprak Mahsulleri Ofisi'ne bağlı ekmek fabrikasında çalışan 20 uyesi için toplusozleşme masasına oturdu. Özgıdalş, daha önce geçerli olan 87 maddelik toplusozleşmenin yalnızca 15 maddesinin değiştirilmesini istedi. TMO Genel Mudur Yardımcılarmın da katıldığı bir toplantıda değiştirilmesi istenen maddelerin dışındaki hukumlerin aynen sözleşmeye aktarılması karar altına alındı ve bu karar tutanağa geçırildi. Tutanak işveren tarafı olan TMO Genel Müdur Yardımcıları ve yetkilileri tarafından imzalandı. Ancak devreye Kamu İşveren Sendikası Kamulş gırince, tutanakla kabul edilmiş bu maddeler Kamulş tarafından kabul edilmedi ve sözleşme goruşmelerine sil baştan yeniden başlandı. Sözleşme goruşmelenndeki uyuşmazlık uzerine atanan arabulucunun karara bağlanmış maddelerin yeniden göruşulemeyeceğini bildirmesine karşın Kamulş, bu istemi reddetti. Özgıdalş Sendikası, bu yuzden önumuzdekı gunlerde tespıt davası açarak, tutanakla karara nağlanmış sözleşme maddelerınin geçerli olduğunu mahkeme kanalıyla onaylatmaya çalışacak. TEST ANAHTARI Kamu İşveren Sendikaları ile toplu sözleşme masasına oturan sendikacılar, Kamu işveren Sendikalan'nın yöneticilerinin goruşmelere belli ilke kararları ile geldiklennı belirttiler. Kamu İşveren Sendikaları yöneticılerinin ellerindeki ilke kararlannı "test anahtan"na benzeten sendikacılar, bu yöneticilerin Başbakanlıktan verildiğini söyledikieri bu ilkelerin dışına çıkamayacaklannı ısrarla belirttiklerini kaydettiler. Kamu İşveren Sendikaları, nın "test anahtarcığı" ılkeleri arasmda 1986 yılı için işçi ucret zamlarının yuzde 27 artı 2 bın 500 lira ya da yüzde 30, ikinci yıl için yuzde 25 ya da yuzde 23 oranında olması da yer alıyor. SSK doktorlarına sözleşme imkânı Sosyal Sigortalar Kurumu Genel Mudürü Fikret Yağmur, SSK hastanelerinde görevti doktorlarm sözlesmeH olarak çahşabileceğini söyledi. Yağmur, "Doktorlanmıza biraz fazla para verelim ki iyi hizmet alalun'' dedL Pasta davası Başbakanlık Başdanışmanı Adnan Kahveci'yi altetmek kolay değil. Hanı ANAP gecesınde 5 katlı pastayı gostererek "bu pasta neden 4 eğıiimı temsilen 4 katlı değil?" dıye soran gazeteciye şıp diye cevabı yapıştınvermişti ya. Bız de Adnan Kahveci bütun eğılimlerı pastanın 5. katında bırleştirdı halbuki 5. kat pastanın en kuçük parçasıydı diye yazmıştık ya. biz öyie duyduk, oyle yazdık, ama Sayın Kahveci bir açıklama yaparak "ben pastanın en üst katını değil, en att katını söylemıştım. Yani biz eğılimlerı pastanın en büyük parçası olan alt katında birleşiirdık sızın yazdığınız gibi üst katında değil" dedi. Olur mu olur. Biz gecenin coşkun sesı milli star Müşerref Akay'ın nağmelerı Şide: Mücadelemiz sımfsal değil ANKARA, (Cumhuriyet Burosu) Türklş Genel Sekreteri Sadık Şide, ANAP'm sendıkalara çengel atma hevesinde olduğunu, ancak sendikalann buna izin vermeyeceklerini belirterek, iktidarı eleştirdi. Türklş'in aldığı eylem kararından sonra hukumetten saldınlann yoğunlaştığını, hükümetin hemen her konuda yaklaşımının sakat olduğunu kaydeden Şide; "Dunyada bizim kadar vatanperver başka hiçbirişçi konfederasyonu yoktur. Hükümet bunun farkında degil" dedi. Şide, duzenlediği basın toplamısıhda, gidişin kotu olduğunu, hükümetin umursamaz tavnnın kötu sonuçlar doğuracağım söyledi. Turklş'in mucadelesinin sımfsal değil, ulusal olduğunu, Turklş'le DİSK arasındaki ayrımın buradan kaynaklandığını kaydeden Şide, "Bunu farkedemeren hukıimet, bunun vebalini çok ağır öder" biçiminde konuştu. Işkolu sayısını azaltma girişimlerini eleştiren Turklş Genel Sekreteri, şunları söyledi: "Hükümetin isçüere ettiği yetmezmiş gibi, bu kez de ANAP'lı mületvekilleri teklifler vağdınyorlar, sanki meseleyi bilirlermiş gibi.. Tıp doktoru Sayın Kalemli, işçileri ve hür sendikacılıgı bırpalamaktan vorulunca bir başka tıp doktoru arkadası ve bu konudaki bilgisinden haklı olarak kuşku du>ulan bir sayın milletvekili Burhan Kara çıkıyor. kendi mesleğini ilgilecıdiren nice sorun dururken, ne hikmetse işçi sorunlarına merak salarak, işkollannın sayısını azaltacak oneride bulunuyor. İşkollarını 28'den 20'ye indirmeye çalışmak, sendikaları böliip giiçsuzleştinneyi amaçlamaktadır. Ortada boyle bir ibtivaç yokken, işkollan sayısını azaltmak neyin nesidir? Acaba isverenler mi istedi diyoruz, hajır onlar degil istemek, benimsemiyorlar bile? Altında sendika ve isci duşmanlığı >aü>or aslında. Tumuyle politik bir karar, muzır bir tasandır bu. ANAP sendikalara çengel atmaya kalkmıştır. Kendi şemsiyesi altına almayı umduğu sendikalaıia bir gul bahçesi oluşturmava çalışmaktadırlar. Ama hiçbir sendika bu ozenti içine girmeyecektir, bunu başaramayacaklardır. Hiçbir sendika bu aldatmayacaya duşmejecektir. Çünku sendikalar, hükümetin gidici, sendikanın kalıcı olduğunu bilir. Bu tasan .vasalaşırsa yann sendika pazan açılacaktır". Bakan Kalemli'nin ışçi ucretlerinin arttığına ilişkin açıklamasının çok açık bir "yalan" olduğunu da ifade eden Şide, Turklş'in kötu gidişe karşı daha da sertleşme kararında olduğunu, hukumetın durup dururken an kovaıuna çomak soktugunu söyleyerek şoyle devam etti: "Bizler Turklüğun ve Miislümanlıgın verdigi hasietle Avnıpalılardan daha humanisliz.. Biz sadece işçi demiyoruz. Memleket menfaatlerini her şeyden ustte tutuyonız. Mücadelemiz de sımfsal değil, ulusaldır. Zaten DİSK'le tek farkımız buydu. Bunu farkedemeven hıikumet bunun vebalini çok ağır oder. Dunyada bizim kadar vatanperver başka bir işçi konfederasyonu yoktur. Hukümet bizim iyi niyetimizin. memlekeie bağlılığımızın farkında değil". 'Bizim kadar vatanperver konfederasyon yoktur' Tathses: Benimle neden ugraşıyorlar? Hafta Sonu gazetesinde yaytmlanan roportajda şarkıcı Harika Avcı'ya hakaret ettiği savıyla hakkmda dava açılan ses sanatçısı Ibrahim Tatlıses'in yargılanmasma başlandı. Diyarbakır Karpuz Festivali sırasında Harika Avcı'yla otel odasında bir gece geçirdiğini anlattığı savıyla yargılanan Tathses, Avcı ile birlikte olmadığını vegazeteye boyle bir açıklama yapmadığım öne sürdu ve Turkiye'de çozum bekleyen birçok sorun olduğu halde neden kendisi ile uğraşıldığım bir turlu anlayamadığmı söyledi. İşadamı Sabancı'yı okumuyor SAKIP AĞA, "İşte Hayatım" adlı kıtabmın işadamlarına yönelık özel baskısının satışmdan şikâyetçı. Geçenlerde Başbakan Özal'la. görüşmek üzere uğradığı başkentte, gazetecılere, "Cebınde akrep bulunan ışadamlanndan" yakındı Sakıp Sabancı, hayatını konu alan kıtabın piyasada 1500 liraya satılan baskısının yanı sıra özel kapaklı 25 bin liralık bir özel baskısını da yaptırmış Kitabın bu baskısının gelirlerının tamamı Darulaceze'ye bir yemekhane yaptırmak uzere 19811984 arası Bakan Eldem: Diyarbakır CezaevVnde 33 kişi öldü SHP Ağrı Mılletvekiiı Ibrahim Taşdtmir'ın yaalı soru onergesını >anıtlayan Adale: Bakanı Necat Eldem, Diyarbakır Sıkıyönetım Ozel Asken Ceza ve Tutukevlen'nde 33 olum olavını doğruladı Eldem, olumlenn 21 Mart 1981 ile 13 Mayıs 1984 tarıhlerı arasmda olduğunu bıldırdı. Askeri cezaevindekı olumlerden 12'sının hastalık, 7'sının açlık grevı, 5'mın asılma yoluyla intihar, 4'unun kendını yakarak intihar, bınnın ka!p krızı, bırinın elektrık çarpması, bınnın ılaç zehırlenmesı ile meydana geldıgını belırten Eldem, ıkı kışının ıse gore\lı erlenn, "muessir fiîlieri" sonucunda olduğunu so\ledı ANKARA, (Cumhuri>cl Burosu) Eski milletvekili intihar etti Eski Çankırı Milletvekili ve entekli Doktor Dursun Akçaoğlu, oncekigün konuk olarak kaldığı evin dorduncu katından atlayarak intihar etti. Olay önceki gıin Bahariye Dr. fsık Caddesi An Apartmam 108 sayılı evde meydana geldi. Ankara'dan esiyle beraber ortanca oğlunu ziyarete gelen Dursun Akçaoğlunun intihar nedeni henuz beüi olmadı, ancak oğlu Mijdat Akçaoğlu, "Hastaydı, surekli kilo kaybediyordu, neden intihar etti bir turlu anlayamadım" dedi. Askeri cezaevlndtki ölum otayları ıçıtı adli soruşturma açıldığjnı, yalnızca iki olay ıçın kamu davası açılmasına gerek gorulduğunu belırıen Eldem, gereklı görulen durumlarda sıkıyönetım komutanlığınca basın \e kamuoyuna açıklama yapıldığını kaydetti SIDDIK BİLGtN Bakan Eldem ayrıca, Bıngol'un Oenç ılçesınde ışkence sonucu oldurulduğu one surulcn oğretmen Sıddık Bılgin olayı ile ılgılı soruşturma açıldığını bıldırdı ^e olaya adı kanşan Yuzbaşı \\i Şahin hakkında Muğla'da yaptığı one surulen ışkence ile ilgılı olarak acılan davanın da surduğunu so>ledı TEKBANK'TAN SAYIN HALKIMIZA DUYURU İSTANBULATAKÖY 9. VE 10. MAHALLELER I. KISIM 1774 KONUTA AİT ÖRNEK DAİRELERİN TANITILMASI II. KISIM 1770 KONUTUN TEMEL ATMA TÖRENİ 15 Mayıs 1986 Perşembe Günü Saat 13°° de Bayındırlık ve İskan Bakanı Sayın Safa Giray'ın Onurlandıracakları 1770 Konutun Temel Atma Töreninde Tüm Halkımızı Aramızda Gormekten Kıvanç Duyacağız. ÇAMUCA KIZ IİSELİLER Geleneksei talaş günümüzde okul bahçesinde birlikte olahm. 25 Mayıs 1986 Pazar Saat: 10.00 .528 66 29 512 05 05 / 412 GALERİLER i NERİMAN ERKUT Sanat Olertti 10 ressamımızın yeni ve seçme eserleri serjisl 9 Mayıs 3 Hazıran 1986 ALP BARTU HUSEYN BILIŞİK GURDAL DUYAR MEHMET GURBA^ TEKIN ARTEMEL Nejat Gönenç Retta Ser«tsi 14 Mayts • 3 Haztran Tsnsfc 1H II JS MACKA SANATGALERISI Adnan Çoker 13 m n 71 Eyom Cad 31 Uiça 140 80 23 AKAIXMİLILER Mebusan Yokuşu S.S.K. Pasajı No. 219 Fındıkh İST. 151 33 41 € 9 DESTfK SMUT M U M t i 141 03 54 TÜM CAGDAŞ SANAT GEREÇLERİYLE HİZMETİNİZDE REMZI IREN ZUHAL KARAÇENGEL FİKRET KOLVFRD1 IŞIL OZIŞIK NEVHlZTAN\ELI Rumek Cad Malbajc Osmanoey Sok 35/2 Er«ut ftp 'OsmonOey Maıaskarça.'1 Caa Saır K gar a g ı nce soıöan » i c sofca«ı Tel 146 05 4? GALERİ LEBRİZ ORHAN TAYLAN Resim Sergisi 1031 Mayıs Eytam Cad. No 16 Açıkhava Ap. Ni^antaşı Tel: 1402282 1410984 KAPTAN HEYAMOLA (Özcan Onur) Etaktımiı Peırtıır Sevsı 29 Ntoaa • 24 Mayıs AYSU KOÇAK 2S m$*ı U Mayıs Husn* Gtnde Cad 126 Te^nkıyt MtydanIST T» 141 27 11 MBSU«rua«$ı AEDPA 32 yıldan beri, DAKTİLO ve MUHASEBE kurlarımızı bitiren Orta ve İlkokul mezunlarına bile I Ş ÇOK \ E L c M A N YOK . LİSE MEZUNLARI! Aylar, yıllar geçiyor; Siz hâlâ BOŞ MU BEKLİYORSUNUZ ? Hiç olmazsa BİLGİSAYAR ÖĞRENİN. BİLGİSAYARLI M U H A S E B E ÖĞRENİN. ELEKTROİNİK UAKTİLOGRAFİ ÖĞRENİN. İŞSİZ KALMAYIN TURKİYE AMPİVON ÖZEL DAKTİLO SEKRETER VE BİLGİSAYAR KURSLARI Merkezı Beyoğlu Şubesi Kadıkoy Ştbesi Beyazıt Mıthat Paşa Cad . 14/1 Islıklal Cad . Yonca Han, 87/7 Altıyol, Kuşdılı Caddesı 6/3 Tel 527 55 25 527 49 03 522 21 06 Tel 149 79931498106144 90 11 Tel 338 08 42 336 11 50 DIKKAT Bu uç şubemızden başka, ŞAMPIYON adıyla çalışan hiçbir Daktılo, Sekreter ve Bılgısayar Kursu şubemız değıldır EMLAK KREDI BANKASI TEKBANK "Evinize açılan kapı,, İ!