16 Mayıs 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
25 NİSAN 1986 * * • • HABERLERİN DEVAMI CUMHURtYET/13 Akbulut: Abdülmalik olayla ilgili değil (Baftarafi 1. Sayfada) lamada, "Amerikan Büyükelçfligi, 4 Libyab'niD yakalanmasında Ameril u ı yetkilüerinin Türk yetkililerine yardım ettikieri ya da tavsiyede bulunduklan yolunda Türk basınında çıkan haberleri kesinlikle reddetmektedir" denildi. Bombacı 4 Libyalımn MilB İstihbarat Teşkilatı (MİT) tarafından sorgulandığı ve sorgulama sonucunda Ankara Devlet Güvenlik Mahkemesi'ne gönderilecekleri öğrenildi. tçişleri Bakanı Yüdırun Akbulut, dün Cumhuriyet'in konuya ilişkin sorulannı şöyle yanıtladı: Amerikan Subay Kulübü'nün ombılınınısı olayı ile ilgili sonış.onna hangi aşamadadır? AKBULUT Olayla ilgili sanıkların soruşturtnalan devam ediyor. Bu soruşturmalann detayım bilmcmekle beraber, şimdiye kadar elde edilmiş olan delillerden Libya Büyükelçısi'nin bu olayla inibatmı kurraak mümkün değildir. Soruşturma sonucunda suçlu bulunanlar hakkında ilgili mahkenıelerde dava açılacağı, suçlu olrnadıklanna kanaat getirilenler hakkında da takipsizlik kararı verilecegi tabiidir. Eğer dava açıldığında, açılacak olursa, konu mahkemelerde de daha bir açıklığa kavuşacaktır, biz de o zaman daha detaylı bir bilgıye sahip olacağız. Bu konuda söyleyeceğim budur. Soruşlurma daha ne kadar sürebUir? AKBULUT Bir şey söyleyemeyeceğim, bilemiyorum. 15 günlük gözaltı siircsi uygulanacak mı? AKBULUT Tabii, biliyorsunuz. 24 saatlik gözaltı süresi uzarsa, mahkeraelerden ek bir süre isteniyor. Ben kaç günlük bir süre alındığını bilmiyorum. Ama herhalde bir makul süre vermişlerdir. O süre de en fazla 15 gündür. O süreye ihüyaç hasıl olur mu, bilmiyorum. Sorgulamadaki bazı bilgilerin Amerika Birieşik Devletleri'ne ve istihbarat örgütlerine iletildigi yolunda iddialar var. AKBULUT Olur mu öyle şey? Nereden çıkanyorsunuz? Bakınız, soruşturma gizlidir, ben bile bilmiyorum. Tabii ben istesetn tabii bilebilirim. Ama, gızlı olan bir soruşturmayı Amerika'ya veya falan kişiye, falan memlekete bilgiler veriliyor şeklinde bir iddianın hukuk devletinde yeri yoktur. Böyle şey olmaz. Hem sorgulama hakkında sizin bile bilginiz olmadığını soylüyorsunuz, hem de Libya Biiyükelçisi'nin olayb ilgisi bulunmadıgını belirtiyorsunuz. Bu celişki degil mi? AKBULUT Tabii ki, şimdiye kadar bu konuda yapılmış önsoruşturmalar ve ban bilgiler var. Şimdiye kadar yapılan ön soruşturmalarda elde edilen bilgilere göre, Libya Büytlkelçisi'nin olayiarla inibatını kurmak mümkun değil. Mümkün olmadığı için de böyle bir şeyi yakıştıramazsınız. Dogru değildir. ABD'nin soruşturraa ile ilgili Tiiridye'ye bazı leikinlerde bulunduğu Mdialan da var? Türkiye'den Libya BüyiîkeKisi'nin yurt dışı edilmesi yolunda bir istek oldu mu? AKBULUT Şimdi bakın, bu işin ilgili makamı ben değilim. Aynca, böyle bir ıdkin söz konusu olamaz, olmamalıdır, olmamıştır. Ama bunlar bir gazete havadisi ve iddialardır. Şimdi Amerika'nın böyle bir telkini bize ne için olsun? Farzedelim ki, olsa bile, bu bizim bakanlığımız ile ilgili degil. Dışişleri Bakanlığı ile ilgili bir konudur. Ama bize sorarsanız, böyle bir isteği, telkini söz konusu değildir. Esasında su böyle sorular sorunca, böyle cevaplar vermek zorunda kalıyoruz. Ben, niçin Amerika'nın bir telkini konusünu konuşayım. Gazete, birtakım bilgilere göre bir haber veriyor. Bu bilgilerin aslı nedir, gerçekle ilgisi nedir, ben bilmem. Belki yazan da bilmez. Ama bunlar hep belkileri getiren işler. Siz, bana o gazete haberi doğruymuş gjbi veya muhıemelmiş gibi soru soruyorsunuz, ben de bu olabilirmiş gibi bir cevap veriyorum. Halbuki ben böyle bir konunun katiyen konuşulmasını bile istemiyorum. Çünkü, bir Amerika'nın telkini olmuş lafı hoşuma gitmiyor. Biz bir devletız, hükümetiz. Bir başka Ulkenin, devletlerarası ilişkiler harıç, hukuk kaideleri hariç, ülkede hukuk yokmuş, şunun telkini, bunun isteği, onun arzusuyla hareket ediyormuş... Böyle bir şey yok efendim. Gizliliğe ben kendim riayet ediyorum. Mademki soruşturma gizlidir. Ben riayet ediyorum. Herkesin riayet etmesi şarttır. Yani bir başkasımn telkini ile biz, şunu yapalım, bunu yapalım pozisyonunda bir ülke, bir hükümet olarak görülmek veya gösterilmek benim hoşuma gitmiyor. Bunlar yanhş. Biz aldığımız bilgilere göre, gerekeni yerine getirecek kararlıiıkta bir hükümetiz.bu jöyle dedi, bu böyle dedi ile degil. Dogruyu, hakikatı, memleketın menfaatleri istikametinde ne ise, ona göre karar verebilecek güçteyiz. Belki sizin de bir kastınız yok, ama öyle bir tablo ortaya çıkıyor ki, bizim üstümüzde sanki Amerika'nın telkini varmış gibi şüphe uyandınyor. Ne münasebet? Ne için olsun? Yani biz bu hususta karar alacak durumda değil miyiz ki? Neyse karar, alınz. Hiç kimsenin şüphesi olmasın. Ülkenin menfaati neyi gerektiriyor, vatandaşın menfaati neyi gerektiriyor, bir de ortadaki suç ve olay neyi gerektiriyorsa o kararı alınz. Kimseden bir endişemiz, bir çekinmemiz söz konusu olamaz. Kimden çekineceğiz? Biz koskoca bir devletiz. Bağımsız yargı organlanmız var. Hukukumuz var, kanunumuz var. Bir kişi serbesı b<rakılamayacaksa, suç işlemişse, falancanm bilmem nesi ile biz serbest bırakacağız? Olur mu böyle şey?. SORGULAMA MİT'TE A meri kan Subay Kulübü ne bomba koyma girişiminde bulunmaktan yakalanan 4 Libyalının sorgulaması doğrudan doğnıya Milli İstihbarat Teşkilatı'na bağlı özel bir ekipçe yapılıyor. Libyalı bombacılar, sorguİamaları tamamlandıktan sonra Ankara Devlet Güvenlik Mahkemesi'ne gönderilecekler. İçişleri Bakanhğı'ndan üst düzey bir yetkili, 4 bombacı Libyalımn sorgulamasının devam ettiğmi ifade ederek, "Sorgulamalar MİT tarafıodan mı yiirütülüyor?" sorusunu, "Konu tamamen intikal ettirilmiştir. Bu konuda yeni hiçbir şej bilmiyorum" dedi. Üst düzey bir emniyet yetkilisi, 4 bombacı Libyalımn Ankara Emniyet Müdürlüğu'nde sorgulanmadığını belirterek, sorgulamamn ve sorgulama sonucunda çıkan yeni bilgiler doğrultusunda operasyonlann devam ettiğini söyledi. Aynı yetkili, bu konuda yapılan operasyonlar konusunda şu bilgiyi verdi: "Son olaydan sonra yeni olaylann meydana gelmemesi ve hiç kimsenin burnunun kanamaması için caydıncı birtakım önlemler alındı. Bir bölgeyi ya da olay mahallini doldurmak suretiyle olayı önlemeyi, caydıncılıgı artırmayı amaçlıyonız. Denetimler artınldı. Devriye ve motorizc ekipler görev yapıyor. Hedef oluşturan ya da hedef olarak göriilen bazı bölgelerde asayiş ekiplerinin dışında hassas bolgeler şube ekipleri de devreye girdiler" AMERİKALILAR: YARDIM ETMEDtK Amerikan Haberler Merkezi tarafından dün yapılan bir açıklamada, ABD Büvükelçiliği'nin, 4 Libyalımn yakalanmasında Amerikan yetkililerinin Türk yetkililerine yardım ettikieri ya da tavsiyede bulundukları yolunda Türk basınında çıkan haberleri kesinlikle reddettiği ifade edildi. Amerikan Haberler Merkezi'nin konuya ilişkin açıklaması aynen şöyle: "Amerikan Buvükelçiligi. 18 Nisan 1986 akşamı Ankara'daki Amerikan Subay Kulübii'ne bomba koymaya çahşan 4 Libyalımn yakalanmasında Amerikan yetkililerinin Türk yetkililerine yardım ettikieri ya da tavsiyede bulunduklan yolunda Türk basınında çıkan haberleri kesinlikle reddetmekledir. Olajın şerefı. lam anlamıyla mükemmel çalışması ve profesyonel niteligi ile Türk yetldtifefne aittir. Bu artınlnuş uyan döneminde Amerikan uyruklulara sağlanan ek koruma nedeniyle Amerika Biriesik Devletleri Buvükelçiligi Türk yetkilileriDe minnetlardır." Öte yandan Reagan yönetimi, geçen cuma akşamı Gaziosmanpaşadaki Amerikan Subay Kulübü'ne bombalı saldın girişimiyle ilgili olarak gözaltına alınan 4 Libyalımn soruşturma sonuçlannı "ilgi" ile beküyor. Ankara'daki ABD Büyükelçiliği çevreleri de, dört Libyalımn soruşturma sonuçlan hakkında kendilerine bilgi verilmesinin Türk hüküroetinden resmen istendiğini doğrulayarak, "Şimdi lürk polisinin ynriittügü sorgulamamn sonuçlannı bekliyoruz" şeklinde konuştular. Bu arada, ABD'nin Ankara'daki Libya Halk Bürosu Sekreteri Muhammed Abdülmalik'in geçmişte terör olaylarına karıştığı gerekçesiyle ABD ve Isviçre'den sımrdışı edildiğini Türk hükümetinin "dikkatine sunduğu" belirtildi. Bir Amerikalı yetkili, "Abdülmalik'in ABD ve fcviçır'den sımrdışı edildigini Türk tarafına belli ettik" şeklinde konuştu. ABD'nin bu konudaki bildirimini, Ankara'daki Büyiikelçi Robert StrauszHupe'nin bombalı saldın girişiminin hemen ertesine rastlayan cumartesi günü Dışişleri Bakan Vekili Mesut Yılmaz'la gündeme getirdiği belirtildi. Bu arada, ABD'li yetkililer dört Libyalımn yakalanmasıyla ilgili operasyonun ABD istihbarat makamlannın Türk polisine verdikleri bilgilerin doğrultusunda yürütüld ü p yolundaki haberleri yalanlayarak, "Operasyon tümüyle Türk polisi tarafından yürütüldü. Amerikan makamlannın dört Libyalımn yakabuıması otayıyia herhangi bir baglantısı olmadı" şeklinde konuştu. GÜRKAN SHP Genel Başkanı Aydın Güven Givkan da Libya Büyükelçisi Abdülmalik ile ilgili bir soru üzerine buyükelçinin teröre karıştığı yolunda inandırıcı hiçbir belge olmadığını söyledi. SHP Genel Sekreteri Mustafa Timisi de 4 bombacı Libyalı olayı konusunda hükümetin geniş açıklamalarına ihtiyaçları olduğunu bildirdi. G^eneral sayısı iarttırılıyor ANKARA, (Cnmhuriyet Bürosu) Türk Silahlı Kuvvetleri'nde general ve amiral sajisının arttırılması ile hizmet süreîerinin uzatılmasını öngören yasa tasansı, Bütçe Komisyonu'nda görüşülerek kabul edildi. Milletvekillerine kolay emeklilik hakkı tanıyan yasa tasansımn yanda kalan görüşmelerine komisyonda dün de "hükümet olmadığı" gerekçesiyle devam edilemedi. Komisyonda benimsenen Türk Silahh Kuvvetleri Personel Yasası'nda degişiklikler öngören yasa tasarısıyla halen 12 olan generalamiral sayısı 14'e, 2 olan korgeneralkoramiral sayısı 3'e, 4 olan tümgeneraitiimamiral sayısı 6'ya ve 18 olan, tuğgeneraltuğamiral sayısı 24'e çıkarıhyor. Değişiklikle, generalamiral aç\ğını kapatmak, genç yaşta emekliliği önlemek ve her kuvvet ve her rütbeden 6 yerine 12 generalamıralin bir yıl daha aynı riitbede hizmete devam edebilmeleri olanağı getiriliyor. Normal bekleme süresi sonunda görev süreleri bir yıl daha uzatılan tuğgeneral ve tuğamiraller için yas haddini geçmemek koşuluyla 3 yıl daha bulundukları rütbede hizmete devam olanağı sağianıyor. Hizmetleri 4 yıl uzatılan tabip yüksek nıühendis, mühendis, askeri hâkim ve öğrettnen tümgeneraltümamirallerle, tufgeneraltuğamiraller, Genelkurmay Başkam'ran önerisi vc Yüksek Askeri Şüra'mn üçte fld çoğunlağunun karanyla her yıl değerlendirilerek, rütbeierinin yaş haddine kadar hizmete devam edebilmeleri tasarı ile öngörülüyor. Yüksek Askeri Şüra'mn karanyla da da generalamiral ile daha üst rütbelerdeki askerlerin sayılan yükseltilebiliyor. Tasan ile kara havacılığı, Kara Kuvvetleri Komutanlığrnın muharip bir sıntfı olarak kabul ediliyor. Kurmay subaylar için Harp Akademisi'ni bitirdikten sonra ayrıca Silahlı Kuvvetler Akademisi'nden mezun olma koşulu getiriliyor. Buradan mezun olanlara aynca bir yıl kıdem veriliyor. Deniz Harp Okulu'ndan mezun olan muharip subaylann sınıflan tasanyla deniz sınıfı olarak değiştiriliyor. Komisyonun geçen haftaki toplantısında milletvekillerine kolay emeklilik sağlayan ve Cumhurbaşkanınca veto edilen yasa tasansımn görüşülmesine, ilgili bakanın gelmeyişi gerekçesiyle dün devam edilemedi. Aydın Emeç?i kaybettîk (Baştarafı 1. Sayfada) lamıyla bir şok etkisi yarattı. Henüz gazeteciliğe baslamadan kendini Babıali'nin içinde bulan Aydın Emeç, "Son Posta" gazetesinin kurucusu Selitn Ragıp Emeç'in oğluydu. St. Joseph Lisesi'ni bitirdikten sonra bir süre Hukuk Fakültesi'ne devam eden Emeç, babasının ölümünden sonra "Son Posta"da gazeteciliğe başladı. 196O'lı yıllann ortalarmda Ercan Anklı, Ismail Cem ve Cengiz Tuncer'le birlikte "ABC" gazetesini çıkaran Aydın Emeç, bu gazetenin kapanmasından sonra Cengiz Tuncer'le " E Yayınlan"nı kurdu. Boylece yayın dünyasına giren Aydın Emeç, kültür ve sanat dünyasına büyük canlıhk getirdi. Seçkin yabancı yazarlardan yaptığı çevirilerle kitap dünyasına imzasını attı. 200'den fazla kitabın editöriğünü yapan Emeç, Jerzy Kosinski'den "Boyalı Kuş" ve "Adımlar", Richard Wright'tan "Kara Çocnk", tlya Ehrenburg'dan "Fırtına" Vasconcelos'tan "Kayığım Rosinha", "Şeker Portakalı", "Yaban Muzu" ve "Güneşi Lyandıralım", Vassili Vassilikos'tan "Ölnmsiiz". Konstantin Simonov'dan "Insan Asker Doğmaz", "Vaşayanlar ve Ölüler" ve "Silah Arkadaşlan", ltalo Calvino'dan "Ağaca Tttneyen Baron", Milan Kundera'dan "Şaka" ve Nikos Kazancakis'ten "Kardeş KavgasT'nı ve daha birçok kitabı Türkçeye çevirerek Türk okurlarına sundu. Aydın Emeç, bir süre de "Hiir Yayın" ve "Adam YayınlarT'nda yayın yönetmeni olarak çalıştıktan sonra, tekrar basın dünyasına döndü ve 1982'de Cumhuriyet gazetesinin Kültür Servisi Şefi oldu. Hürriyet gazetesi Genel Koordinatörü Çetin Emeç'in kardeşi, Cumhuriyet gazetesi Haber Merkezi Müdür Yardımcısı Leyla Tavşanoglu'nun ağabeyi olan Aydın Emeç, aslında herkesin "Aydın Abi"siydi. Nazrye Emeç'le evli olan Aydın Emeç, 4 yaşındaki Ali Selim'in babasıydı. GOZLEM UĞUR MUMCU (Baştarafı 1. Sayfada) Kıyamet kopmasına yol açan tumce şöyle idi: Buraya teftiş için geien Avrupa Konseyi temsilcilerine, Türk otoriteleri ve resmi görevlileri büyük yardımda bulunmuşlardır. Haydaaa!. Sonra işin içyuzü anlaşıldı. "Investigation" sözcüğü yanlış çevrilmişti. Bu sözcük, Türkçede "inceJemek, gözden geçirmek, teftiş etmek, tahkik etmek, araştırmak" anlamlarına gelmekteydi. TBMM çevirmenleri "Buraye inceteme yapmaya goten" diye çevirmeleri gereken bötümü, "imestigation"un sözcük anlamlanndan biri olan "teftiş etme"y\ kullanıp çevirdikleri için ortalık birbirine girmişti. Bu yanlışlık sonradan anlaşıldı ve çevirmenler hakkında soruşturma açıtdığı açıklandı. ABO Dışişleri Bakanı Shuttz'a TÜSIAD'ın verdiği yemekte, Koç Amca'nın sözleri de yanhş çevrilince bu güzide dostumuzu da üzmemiş miydik? Neyse, bundan sonra "Atatürk Banş ödülü"nu Shultz'a verir, boylece adamın gonlünü alırız. Bu çeviri işlerinde çok dikkatli olmak gerekir. Ne bileyim ben? Çevirmenler arasında komünist bulunabilir. Nerelere sızmıyorlar ki hınzırlar? iriandalı konuk parlamenter Flanagan da MarksistLeninist ve anarşist olabilir. Niçin olmasın? Bu yaşlı parlamenterin "irlanda Cumhuriyet Ordusu" ile ilişkili olmadığını kim söyieyebilir? Biliyorsunuz '7RA"nın "aşın sol ve bölücü Türk örgütleri" ile ilişkisi vardır. Bu iriandalı yaşlı parlamenterin "son bağtmstz Müstüman Türk devleti"ri\ yıkmak için gönderilmiş olabileceği de büyük olasılıktır. Hiç şüphesiz bu adam, 12 Eylül öncesine de dönmek istiyorduri. Biz kül yutmayız. O "to investigate" fiilini de gitsin külahıma anlatsın. Başka sözcük yok mu şu dinine yandtğımın Shakespeare'inin dilinde? Hiç efendim... Bu adamı, İstanbul'daki Ziverbey Köşkü'ne götürüp, ellerini ve ayaklannı zincire bağlatıp "Kel Eyüp"e sorgulatacaksın ki, bülbül gibi konuşsun.. An nerede Faik Türün Paşa'lar, Memduh Ûnlütürk Paşa 1 lar. Ziverbey Köşkü'nü bırakıp, yönetim kurullarında keyif çatmanın zamanı mıdır şimdi? Al adamı, bağla gözünü, yatır falakaya, yap işkenceyi, gör bakalım nasıl itiraf eder. Bu işkenceli sorgu tutanaklannı savcılara vermeye de gerek yok, el altından sağcı gazetelere yollarsınız, olur, biter. Sayın Karaduman'ın bu anlamlı jestini de çok begendik.. Adam >lteftiş etmeye geldim" derse elbette Karaduman'dan ağzının payını alır. Bu "teftiş" dediğiniz işi IMF heyetleri yapıyor. Dürtya Bankası ile imzalanan kredi anlaşmaları ile Türkiye Cumhuriyeti'nin bütün mal vaıiıklan ipotek altına sokuluyor. Tabii, Araplara satılan yerler bu ipoteğin dışında kalıyor. Diyorum ki, Sayın Karaduman, yürekten alkışladığımız bu kahramanca tutumunu IMF heyetleri gelince de yinelesin. Yinelesin ve bizim Cumhurbaşkanı adayımız olsun!. IMF heyetlerinin Türkiye'de yaptıklan incelemelere artık "imestigatiorf' mu denir; yoksa "nıspecöon" yani, "tetüş etmek, muayene etmek, yoklamak" mı, orasını da Sayın Özal'a soralım. Inşallah "tercüme hatası" yapmaz.. Seni anarşist İriandalı seni!.. AÇIKLAMALAR: 1 DESİYAB Genel Müdür Yardımcısı Sayın Onur An'dan 18 nisan günü bu köşede yayımlanan "Işçi ŞirkBÜ miT başlıklı yazıya bir açıklama gekji Bu açıklamada, DESİYAB'ın kuruluşu ve yapısı hakkında bilgi verildikten sonra, "kalkmma ptan ve pmgramlamda tarif edHen haBça açık şirkgf tanımının 1983 sayılı Bakanlar Kurulu karan eki 1984 yılı genel teşvik tablosunda yer aldığını, ancak, Bakanlar Kurulu karanna dayanılarak çıkartılan IJPT tebliğlerinde "çok ortakh anonim şirket' kayramına yer verilmesine karşın açık bir tanım yapılmadığı ileri sürülmektedir. "Çok ortaklı anonim şirkaT tanımının yapılmamış olmasının '1ereddütler yarattığı" ileri surülen açıklamada, bu konunun açıklığa kavusması için DESİYAB'ın DPTye başvurdugu ve DPT'nin de bir yazı ile bu tanımı yaptığı belirtilrnetctedir. DPTden "halka açık anonim şirket" tanımı gelince, daha önce kredi için başvuran "Meref' ve "Okan 'hkstH" adlı şirketlere kredi "tahsis" edildıği açıklanmaktadır. DESİYAB yazısında, Meret'in 30.1.1985, Okan Tekstil'in 85.1985 tarihterinde kredi için başvurduklan, kredi "tahs/s/n/n" Meret'e 1A1985, şirketlere kredilerin kullandırılma tarihinin ise Meret için 6 4 8 6 , Okan Tekstil için de a 1.86 oktuğu bildirilmektedir. DESİYAB'dan gelen yazıda, "Bakanlar Kurulu karannm DPTyazısı Ue değiştırilmediği cte" ileri sürülmektedir. Hemen yanıtlayalım: DESİYAB'dan gelen yanrtın büyükbölümü ";şç/ş»rf(e6nw?"baslıklı yazımızı doğrulayıcı niteliktedir. Bu bakımdan Sayın Arı'ya teşekkür ederiz. Yazıda sözu edilen yazışmalann tek tek incelenmesi, Bakanlar Kurulu karannm DPT yazısı ile değiştirildiğini göstermeye yetmektedir. 2 Bir başka açıklama "Ranault5" başlıklı yazımızla ilgilkjir. "Çukurcva Dış Tıcaret A.Ş."üen gelen yanıtta, şirketin, 198285 arasında 8 bin 500 komple tarım traktörü ihraç ederek, yurda 91 milyon 600 bin dolarlık doviz girdisi sağtadığı belirtitdikten sonra şu açıklama yapılmaktadır "Sayın Başbakanımızın katıkhğı son İran seyahatinde traktör ihracı tekrar gündeme getirümiş ve İran tarafı traktör satın almak için Türkiye'nin kendUerinden petro/ dışında sanayi mamulu ıthal etmesinı şart koşmustur. Teklif edilen Renautı5 binek otomoöili ithal karştlığında, inan'a ilk ağızda takhben 8.5 milyon dolarUk traktör ihracatmı gerçekleştırmek mümkün otacaktH? Açıklamada, daha sonra, traktör satışının gerçeklestirilmesi için Renault5 otomobilinin "ithaimm zaruri ktlmdtğı" belirtilmekte ve "OVAKRenault tabnkalannın Mais A.Ş. ile işbirtiği taleff edildiği, ancak bu işbirliği isteğinin de geri çevrildiği belirtilmektedir. Yapılan bu açıklamada 22 nisan tarihli "Renault5" başlıklı yazjyı doğrulayıcı niteliktedir. Her iki açıklama için de teşekkür ederiz. A<3 KAYBIMIZ Üyemiz, değerli meslektasımız, Cumhuriyet Gazetesi Kültür Servisi Şefi AYDIN EMEÇ 24 Nisan 1986 günü genç yaşta ve en verimli çağında vefat etmiştir. 1939 yılında doğan ve gazeteciliğe 1956 yılında Son Posta gazetesinde başlayan Emeç, çeşitli gazete ve dergilerle yayın kuruluşlannda muhabir, yazı işleri müdüni, çevirmen, editör ve genel müdür olarak TUrk basın yayın hayatına önemli katkılarda bulunmuştur. Vefatı basın topluluğunda büyük üzüntü yaratan Aydın Emeç'in cenazesi 25 Nisan 1986 cuma günü (Bugün) ögle namazından sonra Teşvikiye Camii'nden kaldınlarak Zincirlikuyu mezarhğında toprağa verilecektir. Aydın Emeç'e Tanndan mağfıret, ailesine ve üyelerimize başsağlığı dileriz. AOBIR KAYIP Merhume Rebia Emeç ve merhum Selim Ragıp Emeç^in oğlu, Hadiye Emeç'in yeğeni, Çetin Emeç, Zeynep Gezgin ve Leyla Tavşanoğlu'nun kardeşi, Nakime ÇuÜu ve Tayyar Çullu'nun damadı, Ahmet Çullu'nun eniştesi, Bilâl Gezgin, Bilge Emeç, Sedat Tavşanoğlu ve Semra Çullu'nun kayınbiraderi, Mehveş Emeç, Mehmet Emeç'in amcası, Revan Gezgin ve Doğan Gezgin'in dayısı, Leyla Çullu ve Canan Çullu'nun eniştesi, Ali Selim Emeç'in babası, Naziye Emeç'in eşi GAZETECİXER CEMtYETİ KAYBIMIZ Sevgili arkadaşımız, iyi insan AYDIN EMEÇ hayata veda etti. Cenazesi, 25 Nisan 1986 Cuma günü (bugün) Teşvikiye Camii'nde kıhnacak öğle namazından sonra, Zincirlikuyu Mezarlığı'nda aile kabrinde toprağa verilecektir. AYDIN EMEÇ'İ genç yaşmda kaybettik. Sonsuz acımızla baş başayız. ARKADAŞLARI Canımız, kardeşimiz, dostumuz AİLESİ NOT: Çelenk gönderilmeraesi önemle rica olunur. Değerli çalışma arkadaşımız, sevgili dostumuz, kardeşimiz, ağabeyimiz AYDIN EMEÇ'İ yitirmenin büyük şaşkınlığı, onulmaz acısı içindeyiz. Yakınlarına, dostlarına başsağlığı dileriz. CAN YAYINLARI AYDIN EMEÇ'İ kaybettik. Bugün Teşvikiye Camii'nde kıhnacak öğle namazından sonra, kendisini Zincirlikuyu Mezarlığı'nda uğurlayacağız. CUMHURİYET ÇALIŞANLARI Sevgili dostumuz, arkadaşımız Cumhuriyet Gazetesi'nin kültür sayfası yönetmeni yayınevimizin çeviri yayınlar eski editörü, dostumuz AYDIN EMEÇ yitirdik. Ailesine, yakınlarına, sevenlerine başsağlığı dileriz. ADAM YAYINLARI AYDIN EMEÇ yitirdik. Naziye'nin, Ali'nin, yakınlannın, dostlannın, arkadaşlannın başı sağ olsun. NAZAR BÜYÜM, DURSUN MUTLU, ÜMİT ÖKTEN, YILMAZ ÖZKAN, YÜCEL UZMEN.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle