28 Aralık 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Cumhuriyet Sahibi: Canhnri)ct Matbaacılık ve Gazetecılık Turk Anonim Şırkeıi adına Nadir Ntdi, # Cenel Yayin Müdünl: Hasan Cemal, Muessese Muduru. Ejninr CşakJıgU. Yazı Işlerı Muduru: Okaj Gonensin, # Haber Merkezı Muduru. Yalçıa Bajer, Sa>fa Duzenı Yönetmenı: Ali Araj, # Temsılaier ANKARA: Yalçın Dojan. IZ.MIR: Hikmrt Çftiakay*. ADANA. Mrbmrt Mrrraıı. tslanbul Haberleri. RrlM Ö2. Dıj Habrrler: Ergun B»io, Ekonomı. Osmaa l'l«g«j', Kulıur: Ajdın Emeç, Magazın Yalçın Pckftn. Spor Danışmanı. Abdulkadir Yucriman, Duzeltme: Rcfik Durbaş, Araşıırma: Şahin Alpav IşSendıka Şukran Kclcnci. HaberAraştırma. Lfuk Gaktemir, # Koordınatör Ahmel Konılsan, # Malı lşler Erol Erkut. Reklâm \e Halkla llıjkiler Güktmn K«s*r, Idare: Husoin Gunr. Işletme Onder <>lik. Btlgılşlem Nail Inal. Auun ve Yayan. CunıhuriyM Matbaacılık ve Gazetedlık T.A Ş. Türk Ocagı Cad. 39'41 Cağaloğlu 34334 Ist.. PK: 246lstanbul, Tel: 526 IOO0(9hat), Telejc 22246 # Burolar Ankara: Zıya Gdkalp Bulvarı Inkılap Sokak No: 19/4 Tel: 33 11 4147, Telex 42344 # Izmin H Ziya Bulvarı 1352. Sok. 2/3. Tel: 25 47 0913 12 30 Telex: 52359 0 Adaaa: Çakmak Cad. No: 134 Kaı 3, Tel 1455019731 Telex: 62155. TAKVİM 12 NİSAN 1986 Imsak: 4.52 Günes: 6.23 ögle: 13.10 Ikindi: 16.51 Akşam: 19.46 Yatsı: 21.11 Danimarkalı parlamenter ve eski Adalet Bakanı Prof. Espersen: 'Dostane Çözüırf anlaşmasında insan hakları göz ardı edildi Pnf. OU Esptrsen tlkokulu dışardan bitirme ANKARA, (ANKA) Yurt dışında ilkokulu dışardan bitirme sınavtartnı düzenleyen yönetmelik değişikliği dünkü Resmi Gazete'de yayımlandı. Buna göre, ilkokulu dışardan bitirmek isteyenler, Türkçe, sosyal bilgiler, fen bilgisi ve ntatematik derslerinin yam sıra "din küitürü ve ahlak bilgin si nden de sınava girecekler. Danimarkalı parlamenter Ole Espersen, Türk hükümetinin şikâyetçi Beşler'le yaptığı "Dostane Çözüm" anlaşmasında insan hakları için verdiği taahhütlerden en asgarisini bile yerine getirmediğini söyledi. politik bir pazarlığm ürünü olarak niteledi ve "Bu anlaşma en temel insan haklannın korunmasını bile garanti altına almıyor" dedi. "Danimarka Parlamentosu'nda bu metnin onaylanmasına karşı çıkan oylamayı sadece bir oyla kaybettik" şeklinde bir açıklama yapan Espersen, Danimarka Sosyal Demokrat Partisi olarak bu anlaşmaya şiddetle karşı çıkmalannı şöyle açıkladı: "Dostane Çözüm'ün anlaşma metninde, Türk hükümetinin insan baklan konusunda yerine getirmeyi vaadettiği taahhüder son derece az ve muglak. Örnegin iş SEMRA SOMERSAN Danimarkalı parlamenter ve eski Adalet Bakanı Prof. Ole Espersen Türk hükümetinin şikâyetçi beşlerle " D o s t a n e Çözüm" anlaşmasında insan hakları için verdiği taahhütlerden en asgarisini bile yerine getirmediğini söyledi. Türk hükümetinin anlaşmadaki maddeleri ne ölçüde yerine getirdiğıni incelemek üzere Türkiye'ye gelen Danimarka Sosyal Demokrat Parti üyesi ve Anayasa Hukuku Profesörü Ole Espersen, 6 Aralık 1985'te imzalanan anlaşmayı tamamen kence için sadece özel bir komisyonun kunılacağı ve yetkililerin işkence yapmaktan kaçınmalanna çalışılacağı belirtiliyor. Oysa bu İnsan Haklan Anlasması'nın kendisinden kaynaklanıyor, hiç yeniligi olmayan bir madde. Affa ilişkin maddede Türk hükümeti bir miktar af yapmayı kabul ediyor. Bu da son derece muğlak ve anlamsu bir madde. Zaten ulkenizdeki son gelişmeler de Türk hükümetinin açıkca artık hiçbir şekilde, hiçbir tür af çıkarmayacağını gosteriyor" dedi. BİZ AZINLIKTAYIZ Danimarkalı parlamenter Espersen, Cumhuriyet'in "Dostane Çözüm", Türkiye'de insan haklan ve Steiner Raporu konularındaki sorulannı şöyle yanılladı: 24 nisanda Avrupa Konseyi Steiner Raporu'nu gündeme getirecek. Genel kanı, raporun onaylanacağı yonünde yogunlaşıyor. Siz bu rapor hakkında ne düşüauyorsunuz? ESPERSEN Steiner Raporu'nu ve ekindeki memorandumu okuduğunuz zaman, bu raporun Türkiye ile normal ilişkileri başlatmak isteyen Avrupalı politikacılar tarafından hazırİandığı açıkça belli oluyor. Danimarka Sosyal Demokrat Partisi üyelerinin hiçbirisi bu raporu onaylamaz. Ne yaak ki biz aanlıkta kalıyoruz. Dostane Çözüm'deki anlaşma metnini de politik bir pazarlığm ürünü olarak nitelediniz. Sizce Avrupa Ulkelen niçin Türkiye'ye insan haklan konusunda bu kadar taviz veriyorlar? ESPERSEN Bazı Avrupa ülkeleri Türkiye ile normal ilişkileri başlatmayı çok arzuluyorlar. Bu anlaşılır bir olgu. Türkiye'nin de buna ihdyaa var. Amerika NATO ve stratejik nedenlerle Türkiye'ye gereksinim duyuyor. Fransa ve Federal Almanya Türkiye'yi büyük potansiyeli olan bir pazar olarak görüyorlar. Yani hem politik hem stratejik Isveç'ten protesto YAVUZ BAYDAR nedenlerle Batı ülkeleri Türk hükümeti ile iyi Uişkiler sürdürmek istiyorlar. Oysa "Dostane Çözüm"de söziı edilen insan hakları öylesine temel haklar ki, kanımca bir ülke bu haklan güvence altına almadan ne Avrupa Konseyi'nin tam bir üyesi, ne de AETde aday üye olabilmeli. İDDtASIZ BİR ANLAŞMA Danimarka Sosyal Demokrat Partisi olarak siz Türkiye ile normal ilişkilerin surdürulmesine taraftar değilsiniz. Bunun nedenleri üzerinde binu daha durabilir misiniz? ESPERSEN Türkiye "Dostane Çözüm"ün anlaşma metnindeki en asgari, en basit taahhütleri bile yerine getirmiyor ki biz normal ilişkilerin sürdürülmesine taraftar olalım. Kaldı ki bu insan hakları konusunda son derece iddiasız ve son derece alçakgönüllü bir anlaşma. Sizce Türkiye .demokrasi yolunda 1982den bu yana hiç yol kaydetmedi mi? ESPERSEN Biraz ilerleme kaydedildiğini biliyoruz. Örneğin, gazeteler işkence konusunu işleyebiliyorlar. Ama bu tür konularda yazılar yazılması, ya da hükümete muhalefet edilebilmesi yetmez ki. Özgür basın mutlaka gerekli, ama hiçbir zaman tek başına yeterli olamaz. önemli olan sorunları çözmektir, sadece dile getirmek değil. Özgür bir basın dabu sürecin ancak başiangıcıdır. Kendi başına bir çözüm olamaz. • 3 dazlağa 78 JT HAMBLRG, (a.a.) Federal Almanya'nın Hamburg kentinde geçen yıl Mehmet Kaymakçı admdaki Türkü döverek öldürdükten sonra başmı betonla ezip cesedini ormana gömen üç Alman dazlak, 7 ile 8 yıl arası değişen ağır hapis cezasına çarptırıldılar. Hamburg Ağır Ceza Mahkemesi, bir lokalde çıkan tartışmanın ardından Kaymakçı 'ya saldıran Almanlardan 20 yaşındaki Mario Ballies'in 7 yıl, 21 yaşındaki Frank Peters ile 20 yaşındaki Bernard Möüer 'in 8 'er yıl ağır hapis cezasına çarpürılmalarını kararlaştırdı. SEMtNERDEN FKÖ lideri Yaser ArafaCın özel kaleminden SamiMusaüam, istanbuVda düzenlenen basm toplantıstnda, karşıt Fitistinti gruplarla göriısmeye her zaman hazır olduklannı söyledi. Filistin Semineri'ne kattian Musallam, toplantıda Filistin sonmunun başanyia derinlemesine incelendiği görüşünde olduğunu beUrttL FKO gruplan arasında diyaloğa doğru FKÖ*ye bağlı El Fetih grubu ile örgütün içindeki Arafat muhalifı iki Filistinli grup, Cezayir Devlet Başkanı\Şadli Bincedid'in ülkesinde tüm Filistinli grupların katılacağı bir kongre yapılması önerisini olumlu karşıladılar. ZEYNEP DAĞLIOCLU Filistin Kurtuluş Örgütü lideri Yaser Arafat'a muhalif Filistinli gruplann Cezayir Devlet Başkanı Şadli Bincedid'in tüm FKÖ fraksiyonlann katılacağı bir kongrenin toplanması önerisini kabul etmesiyle FKÖ içindeki ayrıhkların giderilmesi konusu gundeme geldi. İstanbul'da bulunan FKÖ lideri Yaser Arafat'ın özel kaleminden, Sami Musallam, karşıt Filistinli gruplarla gorüşmeye her zaman hazır olduklannı söyledi. FKÖ'ye bağlı El Fetih grubunun lideri Arafat'ın yardımcılarından Salah Halaf (Abu İyad), Kuveyt'te yaptığı açıklamada, diğer Filistinli fraksiyonlarla uzlaşma sağlamak amacıyla herhangi bir zaman ve önkoşulsuz olarak Cezayir'e gitmeye hazır olduklannı söyledi. Cezayir Devlet Başkanı Şadli Bincedid önceki gün FKÖ içindeki muhalif grupların aralannda uzlaşma sağlamak amacıyla ülkesinde toplanmalarını önermişti. Arafat muhalifi gruplardan Filislin Halk Kurtuluş Cephesi ve Filistin'in Kurtuluşu İçin Demokratik Cephe de. Bincedid'in önerisini olumlu karşıladı. Ancak iki muhalif grup, Filistin birliğinin yeniden sağlanması için bazı önkoşullar getirdiler. Bu koşullar arasında, halen askıda bulunan FKÖÜrdün anlaşmasının iptal edilmesi ve FKÖ'nun demokratik ve kolektif şekilde yönetilmesi yer alıyor. BM bünyesinde faaliyet gösteren Filistin Halkının Vazgeçilmez Hakları Komitesi tarafından düzenlenen ve dün sona eren Filistin Semineri nedeniyle İstanbul'da bulunan FKÖ yetkilisi Doktor Sami Musallam, FKÖ içindeki muhalif gruplarla gorüşmeye hazır olduklannı söyledi. Komite tarafından düzenlenen basın toplantısında bir sorumuzu yanıtlayan Arafat'm Özel Kalem Muduru Musallam, "Muhalif gruplara yaptıklan ortak bir (oplantı davetinin her zaman geçerli olduğunu" söyledi. Filistin Halkının Vazgeçilmez Hakları Komitesi Başkanı, Malta'nın BM Baştemsilcisi George Agius, Filistin sorununun çözümünde İsrail ve ABD'nin tutumu bakımından komitenin görüşünü şöyle dile getirdi: "Seminerin gözünde bu konu, özellikle ABD'nin tulumu hayali onem taşıyor. ABD'nin temel bakış açısında köklü bir değişiklik olmadıkca İsrail de kendiliğinden fikir değiştirmez. ABD, BM Güvenlik Konseyi daimi üyelerinden biri olarak, sorunun çözümü için bir uluslararası konferans için hazırlık çalısmalannın başlamasını bile veto etmektedir. Üstelik bu veto diger Güvenlik Konseyi üyelerinin büyük çogunlugunun aksi yönde istek belirtmelerine rağmen gerçekleşmiştir. Komite olarak ABD ve dostlarına Filistin sonınu konusundaki temel tutumlannı köklü biçimde değiştirmeleri çagrısında bulunuyoruz. Ortadoğu sonınu Filistinlilere kendi devletlerini kurma hakkını tanımadan çözümlenemez." Agius "Geçmişte ABD ve sovyetler Birliğinin bu tür bir konferansın ortak başkaniıgını yapmalarının umut verici bir nokta oldufunu" belinti. Seminerin dunkü son oturumunda seminer çalışmalarını toparlayan taslağın maddeleri görüşülürken, Yunanlı gazeteci Kostas Galanopulos, taslağın bir bölümunde "Türkiye'nin Batılı güçlere karşı ulusal kurtuluş savaşı verdiğine" ilişkin ibareye itiraz etti. Yoğun tartışmalardan sonra bu ibaredeki Batılı guçlerden Yunanistan'ın kastedilmediği, Ingiltere ve Fransa'mn ima edildiği belirtildi ve "Baulı" sözcüğünun önüne "mütehakkim" sözcüğu eklenerek ibarenin kabulu sağlandı. Dünku oturumda konuşmacılar seminerin başına iyi yansıtılamadığından yakındılar ve bu konuda BM'nin Ankara temsilciüğiııi ve temsilci Server Maiik'i sert bir dille eleştirdiler. Profesör Dr. Türkkaya Ataöv panelist olarak katıldığı Filistin Semineri'ne ilişkin yaptığı değerlendirmede, "Ortadoğu bunalımının kökeninde Filistin sorununun yattığını ve bu sorunun çözümü için uluslararası bir barış konferansının toplanmasımn şart olduğunu" söyledi. Prof. Ataöv, adil bir sonucun ancak konferansa FKÖ'nün de katılması ve varılacak çözümün tüm ilgililere garanti edilmesi ile elde edilebileceğini" kaydetti. BM Filistin Semineri sona erdi •• Telefon abone ücreti kalkıyor Haber Merkezi Ulaştırma Bakanı Veysel Atasoy, yıllık telefon abone ucretlerinin tamamen kaldırılacağını bildirdi. Resmi bir ziyaret için Federal Almanya 'ya giden Veysel Atasoy, Frankfurt'ta verdiği demeçte Ankaralsianbul demiryolunun çifı hat olarak yen' den yapılması ve yolun kısattılması Üzerinde durulduğunu bildirdi. Bakan Atasoy, bu konuda Fransa ve Italya'dan teklif geldiğini belırterek, Franstzların Ankaralsianbul demiryolu ulaşımım iki saate indirmeyi önerdiklerini söyledi. Atasoy, mayısayından itibaren AnkaraZonguldak arasında mavi tren seferlerine başlanacağını da sozlehne ekledi. Üniversiteli öğrencinin öliimii İZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) Ege Üniversıtesi Rektörü Dr. Sermet Akgün, geçen günlerde yasamını yitiren yurt öğrencisi Altan Durmuş'un olütn nedeninın zehirlenme olduğunun anlaşıldığını, olayda ihmal ve i/gisizHğin olmadığını söyledi. Dun düzenlenen basın toplantısında, olayla ilgi araştırma raporunu okuyan Akgün, hastanın kapıda değil, •müşahade altında 2.53 saat bekletildiğini ve muayenesmin yapıldığını belırterek "Ancak zehirlenmeye yol açan maddenin ne olduğu bilinmediği için tespit etmek çok güç. Testler sürüyor. Her ihtimai üzerinde tek tek duruluyor"dedi. Prof. Akgün, garaj kayıtlarmda yurtlardan bu hasta ile ilgili herhangi bir ambulans başvurusu bulunmadığım bildirdi tnhlrksnı ÜnUi Ispanyol rtssamı Goya'nın, yaklaşık 3.5 milyar Türk Lirası y j UIUIU»U biçuen v e IngUtereyie îspanya arasında anlaşmazlıh; konusu değer olan "Santa Cruı Markizi" adlı tablosu, bu paranın ödenmesi koşuluyla Îspanya 'ya iade edilecek. hpanya hükümeti temsilcileriyle tablonun şimdiki sahibi Lord Winbome arasında bir süredir devam eden görüşmelerin olumlu sonuçlanmasmda aracıhk yapması istenen tngiltert KraliçesiElizabethtn avukatlannm büyük katkılan oldıtğu belirtildi. Îspanya, tablonun 1983ytlında sahte belgeler kullanüarak yurt dtşına çıkanldığtnı savunuyor. "Santa Cruz Markizi"nin önünde fotoğrafçılara poz veren Lord Winborne ise, tablonun yasal sahibi oktuğunu söylüyordu. Zeytinyağı sağlığa yararlı İngiliz The Economist dergisinde yer alan habere pülerleşiyor. Istatistiklere göre tüketimi son göre araştırmalar, başlıcası zeytinyağı olan monoABD'de zeytinyağı oranında artbir yılda yüzde 10 doymamış yağlann sağlık için tehlike yaratmadığı tı. gibi, vücuttaki kolesterol miktarını da düşük tut KULLANIŞLI \T. DAVANIKLI tuğunu gosteriyor. Economist'e göre, gıda endusHaber Merkezi Tereyağın kalp hastalıklarına, margarinin kansere yol açtığı biliniyor. Bu yüzden doktorlar genellikle yağiı yiyeceklerden kaçınılmasını öğütlüyorlar. ABD'de Texas ve Califomia Üniversiteleri'nde yürütülmekte olan araştırmalann bulguları, yağlı yemekten hoşlananlar için umut veriyor. Araştırma sonuçları şu mesajı veriyor: "Zeytinyağı yiyiniz." tngiliz haftalık haber dergisi The Economist'in 8 mart tarihli sayısında yer alan habere göre. 5öz konusu araştırmalar, başlıcası zeytinyağı olan monodoymamış yağlann sağlık için başka tehlikeler yaratmadığı gibi, vücuttaki kolesterol miktarını düşük tuttuğunu gosteriyor. Akdeniz ve Ege ülkelerinin bol zeytinyağı yiyen bolgelerinde kalp hastalıklarına ve kansere nispeten az rastlanması bu sekilde açıklanıyor. Bu bölgelere özgu bol balık, sebze ve zeytinyağı, buna karşılık mümkün olduğu kadar az tereyağ ve margarin yeme usulü ABD'de giderek po(Ajanslar) tileri de tereyağ ve margarin gibi polidoymamış yağlar yerine, zeytin ve fıstık yağı gibi monodoymamış yağ kullanmaya yalkın. Zira monodoymamış yağlar daha kolay kullanılabildiği gibi nispeten daha dayanıklı. Ne var ki, zeytinin ancak belirli iklim bolgelerinde yetişebilmesi ve hayli zahmetli bir bakımı gerektirmesi nedeniyle, dünya zeytinyağı üretimi sınırlı bulunuvor. Ancak ayçiçeği gibi normal olarak polidoymamış yağ üreten bitkilere monodoymamış yağ üretmesi "öğretilebiliyor." ÜRETİM CANLANIYOR Bir AET kuruluşu olan Uluslararası Zeytinyağı Konseyi. araştırmalarda elde edilen sonuçların, zeytinyağı tüketimini teşvik ederek, İtalya, Yunanistan ve Îspanya gibi zeytinyağı üreticisi ülke ekonomilerini olumlu yönte etkilemesini bekliyor. Lezzetli ve aynı zamanda sağlığa zararlı olmayan başlıca yemeklik yağ olan zeytinyağının tüketimi, yakm zamana kadar, sağlığa zararlı sa>Tİması nedeniyle azalmakta idi. Şimdi tüketimin artma eğilimine girmesinin, zeytinyağı ureten bölgelerde ekonomik canlanmaya yol açması olası. Türkiye1 nin Ege kıyılan da dünyanın belli başlı zeytinyağı üreticileri arasında gelmekte. ABD'de yapılan bilimsel araştırmalann sonucıu STOCKHOLM Isveç Sendikalan Örgütü LO ile Memurlar Örgütü TCO, Isveç Dışişleri Bakanı Sten Andersson'a bir mektup göndererek Avrupa Konseyi'nin yaz başında Türkiye'de düzenlemeyi kararlasürdıja toplantıyı protesto ettiler. LO Genel Başkanı Stig Malm ile TCO lideri Bjorn Rosengrenin imzasını taşıyan mektupta, "Türkiye'nin sendikal hak ve özgürluklere saygı göstermedigini, dolayısıyla Avrupa Konseyi'nin benimsediği insan haklan kurallarını çiğnediği" kaydedilerek, "söz konusu toplantı Avrupa Konseyi'nin insan hak ve özgürlükierini gözetme konusunda güvenilirtiğıni tehlikeye sokmaktadır" dendi. Her iki örgutün liderleri, toplantının iptal edilmesini ya da "daha uygun bir yerde" yapılmasını istediler. Eurovision tehükede OSLO, (Cumhuriyet) Norveç'in Bergen kentinde 3 mayıs tarihinde yapılacak olan Eurovision şarkı yanşması, ülkede sürmekte olan geniş çaplı grev nedeniyle tehlikeye girdi. Grevin Bergen'deki bütün otelleri kapsamına alması nedeniyle özel bir toplantı yapan Bergen Belediyesi yanşmaya katılacak müzisyenlerin ve basın mensuplarımn, grevin surmesi halinde, özel pansiyonlarda ağırlanacağını açıkladılar. Ülkeyi saran geniş çaplı grevin önumüzdeki hafta Norveç televizyonuyla, PTT'sine yayılması beklenirken NorvecTV yöneticileri yarışmanın başka bir ülkeye aktanlması konusunu tartıştılar. Ancak yarışmanın yapılması için grevi sürdüren taraflann Norveç TV'sine özel bir izin vermesinin beklendiği belirtildi. Playboydavası | Istanbul Haber Sen'isi Alman ARD1televizyonu, Playboy dergisi sorumlu müdürü Ali Uğur Saydam hakkında açılan davayı filme aldı. Bakanlar Kurulu karanyla yurda girmesi yasaklanan Playboy dergisinin ohjinal sayılanndan alıntı yapıldığı iddiasıyla açılan davada sorgusu yapılan Ali Uğur Saydam, Playboy 'un Türkiye'deyayımlanması için gerekli izni aldıklarını ve alıntı olduğu one sürülen yazjların kendileri için hazırlandığım söyledi. Von Weizsaecker nişan verdi BA TI BERLİN (a.a.) Cemalettin Çetin (56) adında bir Türke, Federal Almanya Liyakat Madalyası verildi. Batı Berlin'de 1982 yılından beri Turk aileleri için açılan danışma bürosunun mudürluğünü yapan Cemalettin Çetin 'e liyakat madalyasını, Alman Cumhurbaşkanı Richard von Weizsaecker adına Berlin Yabancılar Danışmanı Barbara Joh verdi. 25yıldır Almanya'da bulunan Cemalettin Çetin, çeşitli sosyal faaliyetleri, Turk ve Alman toplumlarının uyumu yolundaki çalışmalan nedeniyle liyakat madalyasına layık görüldü. ABD Libya'ya yeniden saldırma hazırlığı içinde! Hütortun oğlu miras için savaş açtt Dış Haberter Servisi Oteller kralı milyarder Conrad Hilton, miras yoluyla servet sahibi olunmasına hep karşı çıkmıştı. Nitekim, 91 yaşında öldüğünde vasiyeti gereğj mirasmın yüzde 99'u çeşitli hayır kurumlarına verildi. Conrad Hilton'un yuz milyonlarca dolarlık servetinin, hayır kurumlarına verilmeyen yüzde l'i de oğulları, kızı, torunları ve kızkardeşleri arasında paylaştınlmıştı. Conrad Hilton'un mirasından her bir torununa 15'şer bin dolar, iki kızkardeşine 50'şer bin dolar, ikinci karısı iinlü aktrist Zsa Zsa Gabor'dan olma kızı Francesca Hilton'a 100 bin dolar, oğlu Barron Hilton'a 750 bin dolar ve diğer oğullan Eric ve Conrad Hilton'a 325'er bin dolar düşmıistü. Hilton'un kızı Francesca, mirası yetersiz bularak mahkemeye başvurmuş ancak davayı kaybedince reddi miras etmek zorunda kalmıştı. 3 milyar dolarlık Hilton imparatorluğunun bugunkü yöneticisi hayır kurumlarından, parasının fakir Katolikler ve yoksul çocuklar için harcanmasını istemişti. Hilton şirketler grubu yöneticisi Barron Hilton, babasının çeşitli hayır kurumlarına bıraktığı hisselerini geri almak istiyor. Oğul Hilton bu isteğini, ABDde 1969 yılında yürurlüğe giren, "Bir şirketin hisselerinin yüzde 20'sinden fazlasının bir vakıf tarafından elinde bulundunılamayacağı" yolundaki vergi yasasına dayandınyor. Barron Hilton, Hilton Şirketler Grubu'nun hisselerinin babasına ait yuzde HİLTON VE MİRASÇILAR Baba Conrad Hilton (solda), mirasmın 27.4'ünü vakıftan geri almayı tayüzde 99'unu çeşitli hayır kurumlarına bırakmıştu Bu paydan en buyuk sarhyor. Hilton'un avukatları, payda Katolik rahibelere aynlnuştu Hilton'un, ünlü aktris Zsa Zsa müvekkillerinin New York BorGabor'dan (sağda) doğma kızı Francesca (ortadaj ise, babasmdan kalansası'nda 72 doiardan işlem gören 100 bin dolar mirası reddetti. her bir hisse için (Oteller Kralı Conrad Hilton öldüğündeki de57 yaşındaki Barron Hilton, baton lehine sonuçlanması halinde, ğerden), 24 dolar odeme yapması bası Conrad Hilton'un şirkettetüm dünyadaki Katolik kiliseleiçin çaba gösteriyorlar. ki hisselerinin çoğunluğunu çeri rahibeleri ve rahipleri için ayşitli hayır kurumları adına elinrılan fon 905 milyon dolar azaCalifornia Eyalet Savcılığı, de bulunduran vakfa karşı hukulacak. Oysa dini bütün sadık bir ABD'deki vergi yasalarının yaki bir savaş başlattı. Katolik olan baba Hilton 15 sayrattığı bu karmaşık durumun gifalık vasiyetinde, mirasmın buLos Angeles mahkemelerinde derilebilmesi için yeni bir formül yük bir bölümünü bağışladığı sürmekte olan davanın oğul Hilortaya attı. Bu formül uyarınca. vakıf tarafından yönetilen Conrad Hilton'a ait hisselerin çoğunluğu ya da tamamı kamu yararı için çalışan bir başka kuruluş tarafından denetlenebilecek. Böyle bir çözüm ise, Barron Hiltonun babasının hisselerini geri alma yolundaki çaba.'anna büyük bir darbe indirmiş olacak. Bu arada, Barron Hilton'un ortaya attığı "Babam servetinin kamu kuruluşlarınca denetlenmesini istemezdi" yolundaki sözleri. Conrad Hilton'un iki yakın arkadaşının verdikleri ifadelerden sonra savcılık nezdinde tamamen değerini yitirdi. Çünkü Conrad Hilton'un yakın ealışma arkadaşları James Bates ve Myron Harpole verdikleri ifadelerde, Oteller Kralı'nın sağlığında vasiyetini 35 kez değiştirdiğini ve her seferinde oğluna verdiği mirası azalttığını dile getirdiler. Hilton impaıatorluğunun California'da başlattığı hukuki savaşımın yakında sonuçlanması bekleniyor. KemerköySantrah İZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) Gökova'a yapılacak Kemerköy Termik Santralı için verilen arazi kamulaştırma kararı aleyhine açılan davada, Aydın Idare Mahkemesi, Danıştay 'da görülen asıl iptal davasının sonucunu beklemeye karar verdi. İstanbul Haber Servisi Turizm Haftası 15 nisan salı gunü Kültür ve Turizm Bakaru Mükerrem Taşçıoğlu tarafından bir temizlik kampanyası ile İstanbul'da açılacak. Hafta, 22 nısan gününe kadar sürecek. Turizm Haftası
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle