Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
12 NİSAN 1986 • ••*• HABERLERİN DEVAMI CUMHURİYET/13 mışlardır. Anadoln'nun her tarafı aşagı yukan kanla doludur. Kanla kazanılmış bu topraklan başkalanna peşkeş çekmeyelim. Çiinkii bu topraklarda başkalannın göziı vardır. Bu millete, bu topraklara sahip çıkahm. Sizi yanhş yola siinıklemek isleyenleri dinleyin ama kendinizi kaparmayın. Daima onun karşısında olan birşevi de dinleyin ya da okuyun. Yaşlandıkça göreceksintz ki, bunun çok büyiik yararlan vardır. Biz de vaktiyle bu hatalara diıştük. Gelir birisi, birşey anlatır. Doğru söylüyor deriz. Ama karşı tarafı dinlediğimiz zaman öyle olmadıgım anlanz. tşte bunlan göre göre tecnıbe sahibi olduk ve hemen birdenbire anlatılana artık kanmıyoruz". BASKETBOL 2. LİGİ ODTÜ: 76 Pertevniyul: 65 HAKEMLfJkFikretAltan(3), Yahya Beyoğlu (3). ODTÜ: K. Serdar (8) 19, Serdar (5) 6, Hakan (7) 21, Kubilay (6) 10, Levent (7) 20. PERTEVNİYAL: Ruşen (4) 14, Cemal (5) 22, Ertunga (S) 19, Mehmet (4) 10. Nejat (1). İLK YARI: ODTÜ lehine 4134. Htiseyin'e (Baştarafı 12. Sayfada) Evren: İşkence iddiası maksath (Baştarafı 1. Sayfada) sürdürmeyin' bütün mesele buradadır" ESKİDEN AVRUPALILARA KIZIYORDUM Cumhurbaşkam Evren, Avupa'ya kaçmış 25 bin civarında Türk vatandaşının aleyhte çalışmalar yaptıklarını bildirerek, bugüne dek yeterince tanıtım ve propaganda olmadığı için Avnıpa ülkeleri parlamenterleri ve kuruluşlanmn yanlış bilgiler edindiklerini söyledi. EvTen, "Ben Avnıpa ülkeierinin bazı parlamenterierine ve kuruluşlanna vaktiyle kıayordum, çok ağır konuştuğum da oldu. Fakat sonradan bunlar buraya gHdikçe. kendileriyle teınas ettikçe gördüm ki, bu adamcağızlann da pek kabahati yok. Zira gelip görmemişler Tiırkiye'yi. Orada kendilerine anlahlanlara inanmışiar" diye konuştu. "Türk ırkının bir hasieti de kendini methetmekten kaçınmasıdır" diyen Evren, artık propogandaya gereken önemin verildiğini ve yapılan propogandalann etkisini göstermeye başladığını bildirdi. Evren, Türkiye'ye gelen yabancı devlet adamı ve parlamenterler ile çeşitli kuruluş temsilcilerine "hakikati" gösterdiklerini anIattığı konuşmasında, öğrencilerden, söylediklerini arkadaşlanna iletmelerini istedi. Evren, daha sonra şunları söyledi: BEN 70'E AYAK DAYADIM "Biz bugiin vanz, yann yokuz. Ben yetmişe a>ak dayadım. kaç sene yaşayacağım belli degil. Ama sizler daha çok görev yapacaksımz. Bu vatani bize emanet edenler çok kan akıt MEHMET ZEYTİNCİ KONYA Türkiye Basketbol 2. Ligi klasman grubu maçlan sona erdi. 4 takımın katıldığı maçlarda Pertevniyal ve ODTÜ 2. iigde kalırken, Güney Sanayi ve Anadoluhisarı tnahalli kümeve düştüler. Maçlarda şans eseri iigde kalan ODTÜ'nün başansı gerçekten alkışlanacak şekildeydi. Zira ODTÜ Konya'ya, yöneticisiz ve antrenörsüz, 8 sporcuyla ve amatör nıhla gelmişti. Çıkannış olduğu maçlardan ve almış olduğu 2 galibiyetten sonra İigde kalmayı basardı. Gttnün ötekı maçlannda ise şu sonuçlar alındı: Oyak Renault Taçspor: 9765, Şekerspor Z.Fakültesi: 9763, Beslenspor Nasaş: 5753, G.Sanayi Anadoluhisarı: 8578. ÜNtVERStTELER FUTBOL SAMPİYONASI ODTÜ: 1 Yıldız Üni: 1 HAKEMLER: Yaşar Karaca (6), Yusuf Varol (6), Kenan Uçar (6) . ODTÜ: Hitmi (6) Hinda (6), Mustafa (5), Fatih (4), Ali (6), Ferhat (4), Hayrettin (4), Şenol (6), Alsaplan (6) (Ahmet 6), Şeref (6), Gürtunç (6) (Yusuf 5) İSTANBUL YILDI2 ÜNİVERSİTESi: Mehmet (4) Bünyamin (4), Turgay (6), Emin (6), Berdal (6), Memduh (6), Aydın (5), Ali (6) (Selahattin 5), Mehmet (8), Rasim (7) GOLLER: Şeref (8), Memduh (29) KIRM1Z1 KARTLAR: Memduh ve Mehmet (Istanbul Yıldız), Şenol (ODTÜ) TALAT TÜRKELt ANTALYA/KAYSERİ Antalya ve Kayseri'de oynanan Üniversiteleraraşı Futbol Birinciliği'nde ODTÜ ve Anadolu Üniversitesi, finale kaldılar. Kayseri grubunda, İstanbul Yıldız Üniversitesi ile 11 berabere kalan ODTÜ , finale kalırken, ikinciliği Yıldız, üçüncülüğü Fırat, dördüncülüğü de İstanbul Üniversitesi aldı. Kim kimdir? (Baştarafı 12. Sayfada) 62 kilo: Hüseyin DemirUş 1964 Sıvas doğumlu. Halen vatani görevini yapmakta. Ankara MTA Kulübünün güreşçisi. tlk kez A milli takımraayoyugiyiyor. Bir kez Balkan yıldızlar şampiyonluğu var. Yun içinde de gençler Türkiye ikinciliği, birincıliğı, büyüklerde de ikinciliği, üçüncüluğü ve birınciliği var. 57 kilo: Rıfal Yıldız Erzurum doğumlu. 20 yaşında. 4 yıldır güreş yapıyor. Güreş yaşantısınj Federal Almanya'da surdürüyor. Türkiye şampiyonasuıda dereceye giremedi. llk kez A milli takım mayosunu giyiyor. 74 kilo: Ernan Balcı 19 yaşında İstanbul doğumlu. Halen İstanbul Demirspor Kulübünde güreş yasantısını surdürüyor. 2. kez A miUi takım mayosunu giyecek. Gençler dünya dördüncüsü, Balkan gençler ikincisi, gençler Türkiye ikincisi, büyükler Türkiye ikincisi ve Türkiye şampiyonluğu gibi dereceleri var. SERBEST 48 kilo: Mustafa Ooü 1960 Çankırı doğumlu. 7 yıldır güreş yapıyor. Akdeniz oyunları üçüncülüğu var. 46. kez milli mayoyu giydi. Ankara'da vapılan Türkiye şampiyonasında ucüncü oldu. Halen vatani görevini yapmakta. Trabzon'a geldi. Cumhurbaşkanlığı ha bir dizi testlerden gececeğim. İnKonseyi Üyesi Sedat Celasun ile birşallah kötü bir şey çıkmaz ve en kısa bkte Trabzon'a gelen Evren, Karadezamanda formama kavuşurum" niz Üniversitesi'nde öğrencilere bir dedi. konuşma yaptı. Hüseyin'in, bu ani rahatsızlığı neKaradeniz Üniversitesi'nde Rektör deniyle hastaneye yatmasından sonProf. Kemal Güriiz'den üniversitenin ra dün genel sekreter Semih Baytilfaaliyetleri ile ilgili bilgi alan Cumken, menajer Ziya Şengül, eski yöhurbaşkanı Evren, daha sonra Musnetim kurulu üyesi Hüsnü Çil ve fut tafa Tarakcıoglu Anfısi'nde Tıp Fabolcu Şenol hastanede kendisini zi kültesi 3. sınıf öğrencilerinin bir deryaret ettiler. Ziyaret sonrasmda bir sine katıldı. Evren, Doç. Asiye Nuacıklama yapan menajer Ziya Şengül hoğlunun yeni doğan bebekler Ue il"Hüseyta için neniiz bir teşhis kon gili dersini bir süre izleyip daha sonra muş degil. Kendisi şu anda iyi oldu anfideki öğrencilere bir konuşma gunu söylüyor. Ancak doktorlann yaptı. koyacağı teşhis onemli. Hiç kuşkuEvren, konuşmasında öğrencileri suz takıma en çok yararlı olacağı bir her düşüncenin karşıtım da okumaanda büyiik şansszhk" dedi. lan ve öğrenmeleri için uyardı ve bir Aynca dün doktorlann isteği üzeNasrcttin Hoca fıkrası anlattı. Evren, rine Hüseyin'in tomografîsi deçekilinsan hayatının çocukluk, gençlik, de. Bunun sonucunda vücutta heryetişkinlik ve ihtiyarbk çağı diye böhangi bir rahatsızlığa rastlanmadı. lünebileceğini belirterek, şöyle dedi: Hüseyin'in rahatsızlığı nedeniyle "Şimdi sizler ve bizler, bu çocukani olarak hastaneye kaldırılması luk çağını geçirdik. Sizler, gençlik cafutbolcular üzerinde de "şok" etkiğındasıruz, bLderden bir kısmımız olsi yarattı. Dün öğleden sonra yapıgunluk çağında. bir kısmımız da ihlan çalışmada tüm futbolcuların ağth'artık çagııuı a>ak basmısu. Her çazını adeta bıçak açmıyordu. gın kendioe göre bazı ozellikleri var. SanLacivertliler, dünku çalışmaBunlann içinde en lehlikeli olanı lannı bitirir bitirmez Amerikan Hasgençlik çagıdır. Bunu yaşla ifade e(tanesi'ne gittiler ve ancak doktarlam«k istersek, 12 ila 24 yaş arası dirın kg^n talimatı nedeniyle gruplar yebiliriz. İyi ahşkanlıklan, kötü alışhalinde Hüseyin'in yanına girebıldikanlıklan evvela çocukluk çağından ler. Futbolcular gibi Fenerbahçe Kugeür. Eğcr insan gençlik çağında bunlübü Başkanı Tahsin Kaya da dün lann iyilerini alıp kölulerini dışanöğleden sonra hastaneye gelerek Hüya abunazsa, kötülüklerin üzerine yeseyin'i ziyaret etti. ni kolulukler iiave ederse. iş(e o deYÖNETİM, DALAN'I likanlılık dedigimiz, gençlik çagı deZİYARET ETTt diğimiz sizlerin çağında yolumuz deöte yandan Fenerbahçe Yönetim gişik yonleır sapabilir". Kurulu, dün İstanbul Anakent BeCumhurbaşkam Evren, milletı lediye Başkanı Bedrettin Dalan'ı zi \ bozrrîak ve bölmek isteyenlerin daiyaret etti. ma gençlik kesimine el attiklannı bildırerek, "Hiçbir zamaa bizim yaşımızdakilere gelerek. bizim düşüncelerimizi çelmek ve başka istikamet(Baştarafı 12. Sayfada) lere çevinnek istemeder. 712 yaş araaiınmış. Şımdilerde etüdü vapılan bu sına kadar olan çocukları da yere en kısa zamanda hipodrom in(demezler. Daha ziyade. işte, yollaşaatına başlanacak. nn »ynlacağı çağ olan sizin gibi genç900 AT START ALACAK... lik çağında olanlara el aturlar. Başka işçi kesimlerine el atarlar. Çiinkii Yetmiş beş yanş günü devam edecek olan İstanbul vanşlannda tahmi onlar da gençlik çagındadırlar, daha yeni gençlik cagını geçmişlerdir" dini 900 atın start alacağı ilgililer taye konuştu. rafından belinildi. Yaklaşık 375'i Ingiliz, 525'i Arap atının 75 gün süreCumhurbaşkam Evren. 12 Eylul cek olan mücadelelerinde at sahipöncesi gençlik çağına el atıldığını billerine ikramiye olarak toplam 2 direrek bunlann atlatıldığını, ancak milyar, 841 milyon, 924 bin lira iko dönemin yeniden getirilmek isteneramiye ödenecek. 75 yanş gününde ceğini kaydederek şöyle dedi: yanş atları, 270*i Ingiliz, 265'i Arap "1980'e geldiğimizde gençlik çağıolmak üzere toplam 535 koşu koşana el atmışlardı, sizlere takmışlardı, caklar. Ödenecek ikramiyelerden 1 gençl'k çağı derken yalnız universimilyar 270 milyon 716 bini Arap atleyi kasdetmiyonım. Liseleri de kalannın sahiplerine, 1 milyar 329 millıyonım, hatta ortaokullar ve sizleryon 366 bin lirası da Ingiliz atlarının den bir çoklannız o zaman ve sizlersahiplerine verilecek. Aynca Bursa den birçoklannız o zaman herhalde yarışlannda da 32'si Arap, 24'ü Inlisedeydiniz o donemi yaşadınız. Bir giliz olmak üzere 56 koşu koşulacak ülke düşünunüz ki. okula giderken sekiz günde. Bu koşularda da Arap öğrenciler muhafaza altında, evleriatlan sahiplerine 58 milyon 650 bin ne yine muhafaza altında donüyorlira, tngilizlere de 46 milyon 580 bin lar. Bölıinmuş gruplar >olun sağınlira olmak üzere toplam 105 milyon dan solundan gidiyorlar. Birbileriy230 bin lira ikramiye ödenecek. le kavga etmesin diye zırhlı araçlar, silahlı polisler, inzibatlar.. Böyle bir donemi ya^adık. Bunlan çok şukur atlattık. Fakat 52 kilo: Zcki Bulut şu hiçbir zaman haluinızdan çıkma1967 Tokat doğumlu. Takımımızın an ki, o donemi yeniden getirmek isen genç güreşçilerinden birisi 6 yıl teyeceklerdir ve nitekim, hareketler dır güreş Japıyor. Yıldızlar Avnıpa de başlamıştır. Sizinle jakından ilgişampiyonluğu, gençlerde dünya ve lenmek gerekir. Bunu her zaman her Balkan ikinciliği var. yerde ifade ediyorum \e şuna inanı57 kilo: Metin Kaplan nız ki, gençliğin yetişmesi için >apıl1963 Kahramanmaraş doğumlu. ması gerekenlerin belki hepsi yapılTEK Kulübünde gureş yasantısını mıvor ama, büyuk bir kısmınm yasurdürüyor. Halen vatani görevini pılması için çaba sarfediliyor". yapmakta. tkinci kez milli mayoyu Evren, konuşmasını şöyle giyecek. Geçen yıl vapılan dünya sürdurdü: şampiyonasuıda 9. oldu. Türkiye sam "12 Eylül'den sonra anarşi ve tepiyonluğunun yanı sıra geçen yıl rör olaylannın yaüşmasını müteakip Türkiye ikincisi oldu. seçimle yeni bir demokratik düzene geçtik. Ondan sonra neler yapmadı62 kilo: Berkao Alpay 21 yaşında. Jandarma gücünde gü hır.. 'Tam demokrasiye gecilmedi, bu reş yapıyor. 4. kez milli mayoyu gi parlamento seçilmiş bir parlamento yecek. Ancak A milli mayoyu ilk kez değildir, işkence vardır. Bu anayasa Atina'da giyecek. Türkiye şampiyo demokratik değildir. Hapishaneler boşalmalıdır, gene! af ilan nasında Uçüncü oldu. edilmelidir' dediler. Bunlan hep duy68 kilo: Oktay Aktaş 27 yaşında Kars doğumlu. Anka dunuz, gordunuz. Hâlâ daha bilmera Şekerspor'da güreş yasantısını sür miştir. İşkence olaylan dilden duşmemiştir. 70'lerin başından beri her dödürüyor. 10 yıldır güreş yapıyor. Tanemde Türkiye'de işkence vardır idkımımızın en tecrübeli elemanlanndiası ortaya atılmışlır. tklidar değişdan birisi. 74 kez milli oldu. Ancak mişlir. fakat işkence iddiaları yun dışında fazla başansı yok. bitmemişlir Sebebi, Avnıpa iilkele74 kilo: Siileyman Çakın ri ve geltşmiş ülkeler nezdinde bizim 24 yaşında Samsun doğumlu. llk kredibilitemizi düşurmeklir. Yani, kez A milli mayoyu giyecek. Türki'Türkiye'de demokrasi yoktur, Türkye birinciliği, ikinciliği ve üçüncülüiye'de halen daha işkence vardır, biğü var. Mücadele gücü ve tekniği dınaenaleyh bu ulkeye yardım yapmağer güreşçilere oranla en üst düzeyyın, bu ülkeyle ilişkilerinizi de. UĞUR MUMCU GOZLEM Ege'de geri adım mı? Veliefendi (Baştarafı 1. Sayfada) te almayarak Ege'deki uluslararası sulann kontrolünü Yunanistan'a verdi. Limni Adası NATO planlarına dahil edilmediği için NATO manevralarına katılmayı reddeden Yunanistan, Napoli karargâhının Ege'nin komuta kontrolünü kendisine bırakması karşılığında katı tutumunu yumuşattı ve manevralarda yer alacağını bildirdi. Tatbikatın Napoli karargâhındaki hazırlık aşamasında.Türki yc'nin bir müdahalede bulunup bulunmardığı açıkhk kazanmadı. Sağlanan bilgiler, Türkiye'nin müdahalesinin tatbikat senaryosunun kesinleşmesinden sonra yapıldığını jgösteriyor. 10 GÜNLÜK KRIZ Daha sonra Türkiye'nin müdahalesi üzerine konu Brüksel'deki NATO Askeri Komitcsi'nde gündeme geldi ve bir Türk yetkilisinin ifadesine göre, "10 gün siiren bir kriz yaşandı". NATO Başkomutanı Orgeneral Bernard Rogers'ın da devreye girdiği ve Türk ve Yunan Genelkurmayları Ue temasa geçtiği bu tartışmalar sonucunda tatbikat senaryosunda değişikliğe gidildi. Bulunan "orta yol" formülü ile Türkiye ve Yunanistan'ın tatbikattaki sorumluluklannın kendi karasuları ile sınırlı kalması, Ege'nin uluslararası sularının komuta kontrolünün ise Napoli karargâhı tarafından üstlenilmesi kararlaştınldı. Aynca tatbikat sırasında ticari fıloların askeri gemiler tarafından korunmasından vazgeçildi. Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Yalım Eralp, dün gazetecilerin sorularını yanıtlarken, "halen surmekte olan tatbikatta Türk görüşlerinin NATO tarafından kulak ardı edilmesinin söz konusu olmadıgım" belirtti. Sözcü, bir gazetecinin "Tatbikat senaryosunun hanrtanması aşaması için de aynı şeyi söyleyebilir mi ABD'den Libya'ya (Baştarafı 1. Sayfada) lanmaya başladı. Libya lideri Muammer Kaddafi ise bir acıklama yaparak, ABD'nin ülkesine herhangi bir eyleme geçmesi halinde Güney Avrupa'daki kentlere saldırılar düzenleyeceklerini söyledi. Kaddafi, Trablus'ta yaptığı açıklamada Güney Avrupa'daki bazı üslerin Amerikalılarca ülkesine saldırı için kullanıldığına dikkat çekerek buna daha fazJa izin vermeyeceklerni belirtti. ABD Donanma Bakanlıgı'ndan edinilen bilgîye göre, Ispanya'nın Malaga limanında bulunan Amerikan uçak gemisi Coral Sca Doğu Akdeniz'e dogru yol alıyor. Pentagon'da adının açıklanmasını istemeyen bazı yetkililer, Amerikan donanmasına bağlı diğer uçak gemisi America'nın Sicilya yakınlarında olduğunu belirttiler. tki uçak gemisinin Akdeniz'in ortasında buluşarak, Libya açıklarına doğru birlikte yol alacakları sanılıyor. Pentagon'daki çeşitli kaynaklara göre, ABD'nin Libya'ya karşı bir askeri harekâta girişebilmesi için bölgede en az iki uçak gemisi bulundurması gerekivor. ABD Başkanı Ronald Reagan'ın, önceki gün Libya lideri Muammer Kaddafi için "Ortadoğu'nun kuduz köpegi" benzetmesini kullanması, ABD'deki ArapAmerikan örgütleri tarafından şiddetle kınandı. AmerikanArap İlişkileri Başkanı Mehdi, New York'ta yaptığı açıklamada, Başkan Reagan'ın Kaddafi nezdinde tüm Araplara hakaret ettiğini ifade ederken, "ABD askeri bir operasyona girişerek belki 1000 Libya askerini öldürebilir ama tüm dünyadaki milyonlarca Amerikalının hayatı da tehdit altına girer" şeklinde konuştu. NATO Genel Sekreteri Lord Carrington, "ABD'nin uluslararası terorizme karşı misillemede bulunmasının" ittifak içinde buyük sempatiyle karşılanacağını söyledi. BERLtN'DEKt PATLAMA VE KOHL ABD Başkanı Reagan'dan sonra FederaJ Almanya Başbakanı Helmut Kohl da, Berlin'de Amerikan askerlerinin gittiği bir diskotekte geçen hafta meydana gelen patlamanın ardında Libya 'nın da olduğu yolunda onemli ipuçları bulunduğunu söyledi. MANSUR ALEYHtNDE SOMUT KANIT YOK Yunan ve İtalyan polis yetkililerinin geçen hafta TWA uçağına bomba koyduğundan kuşkulandıklan Filistinli kadın Elias Mansur, önceki gün Lübnan adli makamlarınca sorguya çekildi. Beyrut'un 80 km. kuze>inde bulunan Trablusşam kentinde bir sorgu yargıcı ve bir askeri savcı tarafından ayrı ayrı sorgulanan Mansur, daha sonra gazetecilere verdiği demeçte, "Masum oldugum anlaşddı" dedi. Lübnan adli makamlanna kendisinin teslim olduğunu vurgulayan Mansur, polis merkezinden yanında muhafız olmadan aynlarak evine döndü. EMPERYALİZMİ EZMEK İÇtN Öte yandan Libya yönetiminin Hindistan'da gazete ilanlan ile "Amerikan empervalizmini ezmek" için lejyoner aradığı bildirildi. Çoğunluğunu fakir Hintlilerin oluşturduğu 6 binden fazla kişinin askerlik başvuru kayıtlannı yaptırdığı açıklandı. Libya Halk Bürosu sözcüsü Ebu Bekir tarafından yapılan açıklamada Hintlilerin üç hafta önce başlatılan kampanva için kilometrelerce uzaklıktaki köylerden gelerek halk bürosu önünde sıraya girdikleri belirtildi. AET'NİN OLAĞANÜSTÜ TOPLANMASI İSTENDİ ABD ile Libya arasındaki gerginliğin artması üzerine, Avrupa Ekonomik Topluluğu üyesi 12 Ulkenin dışişleri bakanlannın olağanüstü bir toplantı düzenlemesi istendi. siniz?" şeklindeki sorusu üzerine "Ben tatbikat başladığı andan sonraki dunım hakkında konuşuyonım. Tatbikaün başlamasından önce, senao'o aşamasında ne oldu, bilmiyorum" karşılığını verdi. Sözcü, aynca tatbikattaki düzenlemelere ilişkin olarak varılan mutabakatın Türkiye'nin görüşlerine ters olmadığını da açıkladı. İsminin açıklanmasını istemeyen üst düzey bir Türk yetkili de bu konuda şunları söyledi: "Yunanistan eskiden beri Ege'nin tümü üzerinde egemenlik iddiasındadır. Türkiye ise Ege'nin bir Yunan gölü olması düşüncesini kabul etmiyor. Ege'nin kendi karasularımız dışında kalan bolumünde de hakkımız vardır. Tatbikat düzenlemesine baküırsa, Yunanistan'ın soruralolugu kendi karasulan ile sınırlı kalnuştır. Bu, Ege'nin tümii üzerinde hak iddia eden Yunanistan'ın tutumu açısından herhalde bir ilerleme olarak gösterilemez". Yunanistan'ın sorumluluğunu karasularıyla sınırlamayı kabul etmesi kendi politikası açısından bir gerileme ortaya çıkarmakla birlikte aynı durumun Türkiye açısından da geçerli olduğu belirtiliyor. Türkiye, NATO çerçevesindeki komuta kontrol düzenlemelerinde sorumluluğunun Ege'nin ortalarına kadar uzanmasını istemekteydi. Ancak Yunanistan gibi Türkiye de sorumluluğunun geçici bir düzenlemeyle yalnızca kendi karasularını kapsamasını kabul dhi. Bu açıdan Türkiye'nin görüşlerinde de belli bir "zemin kaybı" ortaya çıktı. ANKARA'DA RAHATSIZLIK Son anda değiştirilmekle birlikte, NATO askeri makamlarının Türkiye'nin karşı görüşlerine rağmen Ege'nin komuta kontrolünü tümüyle Yunanistan'a bırakma eğilimini benimsemeleri Ankara'da ciddi bir rahatsızlık yarattı. Bu rahatsızlığın hafta başında Ankara'yı ziyaret eden Napoli karargâhının bir numaralı sorumlusu NATO Güney Avrupa Müttefik Kuvvetleri Komutanı Oramiral Arthur Moreau'ya Türk askeri makamlan tarafından iletildiği bildirildi. ROGERS ANLAŞMASININ SAKINCALARI Bu arada, "Akdeniz İkmal86 Tatbikatı"nın yol açtığı bunalım, Türkiye'nin, Yunanistan'ın askeri kanada dönüşünü sağlayan "Rogers Plam"na sağlam garantiler almaksızın "evet" demesinin yarattığı sakıncaları bir kez daha sergiledi. Rogers Planı'nda Ege'de denize ilişkin komuta kontrol düzenlemelerinde Türkiye ve Yunanistan'ın sorumlulukları açık bir şekilde belirlenmemişti. TATBİKAT 18İNE KADAR SÜRECEK Geçen pazartesi günü başlayan "Akdeniz İkmal86" tatbikatı nın 18 nisan tarihine kadar süreceği bildirildi. Halen devam eden tatbikatta Ege'nin uluslararası sularında seyreden ticari gemiler doğrudan Napoli karargâhı ile telsiz bağlantısı kuruyorlar. Tatbikatın bu bölümünü Napoli karargâhındaki bir Amerikah general yönetiyor. (Baştarafı 1. Sayfada) Askeri dönemde "yasBkçthk" geçerltdir. S'rvil dönem başlayınca yasakçılığın kalkması gerekir. Gel gör ki, Türkiye'de "yasakçılık" , kendilerini "liberal" sayanların dönemlerinde fazlasıyla geçerlidir. Alın bir örnek: Mazhar Zümrüt, Çalışma Bakanlığı Müfettiş Yardımcısıdır. 12 Eyiül döneminde bir gün 1402 sayılı yasa hükumleri uygulanarak "sakıncalı" görülmüş ve kamu hizmeti ile ilişkisi kesilmiştir. Yasalar da hak arama yollannı kapattığı için Mazhar Zümrüt, bu işlemin iptali için yargı yoluna başvuramamıştır. Aradan zaman geçmiş, Zümrüt'ü "sakıncalı" görerek, kamu hizmetinde çalışmasını yasaklayan Ankara Sıkıyönetim Komutanlığı bu işlemini geri almıştır Mazhar Zümrüt, 1982 yılının ekim ayında görevinden alınmış; 1985 yılının temmuz ayında da sıkıyönotim komutanlığı eski işlemini geri alarak, günlük deytş ile "sakıncaJılığı kaldırmış"\ır. Eh artık, bundan sonra sivil ve liberal ANAP'lı Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı'na ne yapmak düşer? Bu çalışma müfertişini eski görevine atamak! Yok hayır, bakan tam tersini yapar. Sıkıyönetim komutanlığınca "sakıncalılığı kaldınlan" Mazhar Zümrüt'ü eski görevine başlatmaz. Bunun üzerine Mazhar Zümrüt, avukatı aracılığı ile Ankara 6. İdare Mahkemesi'ne başvurur. İdare mahkemesı, oybiriığı ile Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı iştemi hakkında '"yürütmeyi durdurma karan" vermiştir. Bakanlık bu karara itiraz etmiş; itirazın reddi üzerine Mazhar Zümrüt Samsun İş Teftiş Grup Başkanlığı'na atanmıştır. İşler bununla da brtse iyi. Sıkryönetimin "sakmcalf görmediği Mazhar Zümrüt'ü sivil yönetim "sakıncalı" görür ki, 7.236 günü yeni görev yeri olan Samsun'da iş müfettiş yardımcılığı görevine başlayan Zümrüt, bu atama işleminden bir ay sonra, müfettiş yardımcılığından alınıp, "memuriuğa" atanır. Aylıkları da verilmez. Zümrüt, "İş müfettişi olarak çalısth ğım dönemin maaşlannı verin" diye dilekçe üzerine dilekçe verir. Sivil ve demokrat bakanımız bir türiü maaşları ödetmez. Konu yalnızca Mazhar Zümrüt ile mi ilgili? Haklarında "sakıncalı" karan sıkıyönetim komutanlığı tarafından kaldınlan ve Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı tarafından görevlerine başlatılmayan daha başkalan da yok mu? var. A. Mengü Uyanık, M. Kemal uke, Salih Karahaliloğlu, Etem Erol, Ahmet Uygur, Sahibe Uyanır da sakıncalılık kararları kaldırıldıktan sonra görevlerine başlatılmayan, bu nedenle idare mahkemesine başvuran ve yürütmeyi durdurma kararlan aldıktan sonra belki "kendiliklerinden istifa ederier" diye, Malatya'ya ve Erzurum'a atanan öteki görevlilerdir. Milattan önce Türkiye'de bir başbakan vardı. Bu başbakan, Danıştay kararlarını dinlemez, dilediğini yapardı. Anlaşılıyor ki bugünkü liberaller, bu anayasa ve hukuk dışı davranışları için bu eski başbakanı örnek almaktadırlar. Bu "Milattan önceki başbakan" sonraları "hüniyet kahramanı" olmaya soyundu ama kimseyi inandıramadı. Ne demişler: Alma mazlumun ahını, çıkar aheste aheste.. Hem canım, özal'ın kendisi de bir zamanlar askerter tarafından "sakıncalı" görülerek, görevinden alınmış, daha sonra sakıncalılığı yine askerler tarafından kaldırılarak eski görevine baştatılması sağlanmamış mıydı? "Damdan düşenin halden anlaması" gerekmez mi, ya ey cemaati Müslümin? AGRA'dan YALÇIN (Baştarafı 1. Sayfada) DOĞAN lefoglu'na yer kalmamıştı. Buna kızan Halefoğlu, gitti ve dinleyıcılenh de arkasındaki sıralara oturdu. Dunım hemen fark edildi, uzmanlar, danışmanlar koştu geldi, ama Halefoğlu 'nu en arka sıradan kimse kaidıramadı. Halefoğlu için ikinci talihsizlik kendini daha sonra yeniden gösterdi. Hindistan Havayollan ile Türk Havayolları arası nda imzalanan karşıtıklı sefer anlaşmasınm altına Halefoğlu'nun imzası açılmıştı. Ne var ki anlaşmayı Devlet Bakanı Vthbi DinçerUr imzaiadı. Üstte Halefoğlunun adı, altta Dinçerler'in imzası. "Olur böyle şeyler" diyen Halefoğlu, olaylan "gülerek ve tevekkülU" karşılamasım bildi. Heyette kimsenin neşesi kaçmadı. Hatta anlaşmanın şerefine kadehler kaiktı. Başbakan özal anlaşmayı şampanya içerek kutladı. ÖZAL, GANDİ'YE SE DEDİ? tçilen şampanya ithal malı mıydı, deiil miydi pek belli değil. Ama olmama olasılığı daha yüksek. Çünkü Hindistan'da ithal malı görmek çok güç. 700 milyonluk Hindistan'ın ithalatt ancak Türkiye'nin ithalatı kadar. Yani 1011 milyar doları pek aşmıyor. Bu nedenle Başbakan özal,, Rajiv Gandi'ye her zaman ki alışkanr hklannı da unutmayarak, ekonomik konuları açarak yaklaştı. Bir ara iktsinin arasında şöyle bir diyalog geçti: ÖZAL Siz Sovyetler Birliği'nt mal satıyorsunuz değil mi? GASDİ Evet, satıyoruz, ÖZAL Neyle gönderiyorsunuz mahnızı? GANDt Gemiyle. ÖZAL O zaman boğazlardan geçiyor sizin gemileriıuzGANDİ Doğru. ÖZAL Getin birUkte iş yapatmu Bizim gemilerimiz de Bombay'a gitsin. Biz ihracatçıya belli ölçüde vrr* gi iadesi ödeye&n ve taşmtaalığt destekleyelim. GANDİ Taşımacılıktaki bu uygulamaya karşılık biz de Türkiye'de uzman olduğumuz alanda iş yapalım. Örneğin sizin ülkenize demiryolu. doşeyelim. Yukardaki diyaloğun özü şu: Türkıye'den herhangi bir gemiyle Hindistan'a mal ihraç ediliyor. Türk hukümeti Hindistan'a ihracatı teşvik için ihracatçıya belli bir vergi iadesi odeyecek. Ama şu anda ihracatçıya ödenen vergi iadesi miktarları giderek azalıyor. Bununla birlikte, ihracaıçımn teşviki için yine de yeni yeni yollar aranıyor ve gemiyle gönderilecek mallar için ton başına belli bir vergi iadesi düşünülü,\ jr. özal, halen Ankara'da karara »ağlanmamış bulunan ve fakat düşunülmekte olan bir konuda Rajiv Gandi'ye söz vermiş oluyor. Böylelikle, Hindistan'a ti' caret açısından önem verdiğini vurgulamak istiyor. Kısaca, daha henüz Ankara'da karara bağlanmamış bir konuda Hint Başbakanına, "Biz bu işi yapacağız" yolunda söz vermiş oluyor. Aşk da, polıtika da görüldüğü gibi sınır tanımıyor. Ne Hint'te, ne Çin'de, ne de Türkiye'de. Trabzon Em. Mdllüğü'nden almış bulunduğum. Öğrenci Pasaponumu yitirdim. Hukümsıizdür. HÜSEYİN HAKKI ATALI istanbul at yanşlan yann başüyor! (Baştarafı 1. Sayfada) mürgeciliğinden kalma bahçe içinde evler göze çarpıyor. Bunun dışında, Agra'daki Hintliler genellikle "gecekonduları" andıran evlerde oturuyor. Sokaklannda Hint inanışlanna göre kutsal sayüan ineklerin dolaşüğı, küçük küçük dükkânların bulunduğu, sefaletin gözle görüldüğü Agra'nın hemen dışındaki Taç Mahal dün Türk heyetince gezildi. Daha sonra da 2.5 saatlik uçuş sonucunda Hindistan'ın tam ortasından kuzeyden güneye doğru ve Hint Oİcyanusu'na 400 km. uzaklıkta bulunan Bangalore'ye ulaşıldı. S. Arabistarfdan ucuz dan petrol verebileceklerini" be1 lirtince, Başbakan, halen İran da petrol pazarhğı yapmakta olan Türk heyetinden "fiyat düşürmemek için imkânları zorlamalarını " istedi. İran, Türkiye ile yaptığı ticaret anlaşmasına dayalı olarak Türkiye'ye yaklaşık 2223 dolardan petrol satıyor. Bundan bir süre önce dünyada petrol fiyatları düşmeye başlayınca, Türkiye'nin tüm zorlamalanna karşın, İran, sattığı petrolün fiyatını indirmeye yanaşmadı. Petrol fıyatının düşürülmesinin "ancak, Tiirkiye'den satın almakta olduğu malların rıyatlannın düşüriilmesiyle mümkiin hale gelebileceğini" bildirdi. Türkiye, kendi sattığı mal fiyatlarmda herhangi bir düşmeyi kabul etmediği için İran da, Türkiye'ye sattığı petrolün fiyatını düşürmeye yanaşmadı. Ancak şimdi Türkiye Suudi Arabistan üzerinden böyle bir kolaylık sağlayınca, Tahran'daki Türk heyeti iran ile yeniden pazarlığa oturdu. Suudi Arabistan'dan Hindistan'a gelirken Kral Fahd ile yaptığı görüşmeler üzerine bilgi verirken, gazetecilerin petrolle ilgili sorulannı yanıtlamadı. Petrole ilişkin bu göruşmelerin Kral Fahd ve Prens Abdullah Bin Abdülaziz ile başbaşa biraraya gelmeleri sırasında yapıldığı bildiriliyor. Türkiye Jokey Kliibü Bir yandan turistik yönü, bir yandan da sanayi ve ticari kuruluşlarıyla sürecek olan gezi programında ilginç bir gelişme Suudi Arabistan gezisi ile ortaya çıktı. Sağlanan bilgilere göre, Hindistan'a gelirken, Suudi Arabistan Kralı Fahd ile yaptığı görüşmede İranIrak savaşı, bunun bölgeye etkisi ve aynı zamanda petrol fiyatları ele alındı. Türkiye şu anda, Suudi Arabistan'dan yılda 1 milyon ton petrol satın alıyor. Özal, Kral Fahd1 dan "daha fazla petrol alıp alamayacağını, bunun şu andaki diinyada geçerli fiyatlardan miimkün olup olamayacağını ve kredi koşullannı" sordu. Kral Fahd, "düşmekte olan fiyatlar 20 yıl aşklan dillere destan biryaşam yürütürler birlikte. Mümtaz Mahal 1640 dolaylarmda 14. çocuğunu doğururken ölür. Bunun üzerine Cihan Şah aşkını olumsüzleştiren bir anıt yaptırır. İşte Hindistan'ın Agra kentine birkaç kilometre uzaklıktaki ünlü "Taç Mahal Mezar Anıtı" böyle bir aşkın urtinu. Taç Mahal'de once Begum'ün mezarı var. Mermerin tizeri oyulmuş, her oymanın içifiruze taşlanyla tek tek örulmüs. Ortaya, mermerin üzerinde firuzeden oluşan dallı budaklı çiçek nakışı çıkmış. Yaşammda Begüm'e doyamayan Cihan Şah öldükten sonra kendisinin de Begum'ün yanına gömulmesini istemis. Begum'ün mezarma göre daha yüksek bir anıt mezar da kendisi için diktirmiş. İki mezar arasındaki tek fark, "hükümdar mezan olarak " Cihan Şahınkinin biraz daha yüksek olması. Loş havası, dalga dalgayankı geliren duvarlan, 4 minaresi ve iki katlı mozolesi ile Taç Mahal bugün dünyada en onemli İslam yapıılanndan biri. Ask nelere kadır... Bugunü guzumüzle gördük, elimizle tuttuk. Polilikanın nelere kadir olduğuna da, bir gün önce Yeni Delhı'de tanık olduk. Başbakan Turguı Özal, Hindisıan Tıcaret Odası 'nda düzenlenen toplanııda Hintli isadamlanna seslenirken, bizim, kulaklarımıza inanamadığımız bir girişle söze başladı: "Hindistan ile Türkiye'nin üç ortak noktas var ekonomik bakımdan. tlki, tıpkı sizin gibi beş yılhk kalkınmaplanımız var. İkincisi, sizin de bizim de diğer ülkelerde çalışan işçilerimiz var. Üçüncü ortak nokta da, ne Türkiye'de, ne Hindistan'da açlık var". Biz yaklaşık 2.5 yıldır Başbakan Özal ile dünyanın çeşitli yerlerinde bulunduk. Neredeyse yüzlerce konuş: masına tanık olduk. Ama "Türkiye nin 5 yılhk kalkmma planıyla övündüğüne" ilk kez rastladık. Her yerde kalkmma planlarınm serbest piyasa ekonomisine ters geldiğini uzun uzun savunan Özal, Hindistan^ da aniden "plancı gunlerini" hatırlayıverdi. Nedeni gayet basit. Hindistan oldukça katı bir devletçi politika izliyor. Bununla birlikte, uygulanan katı devletçilik, belli bir aıle sayısı Ue sınırlı "hanedanlar" a yarıyor. Bir benzetme yapmak gerekirse, Hindistan 'ın bugün ekonomik politikası bizim 1930'lardaki devletçiliğimizi andırtyor. Başbakan Turgut Özal, Hindistan'ın uyguladığı devletçipolitikadan hareketle Türkiye'nin Hindistan'a yakmlık kurabileceği çeşitli araçlardan birinin de "5 ytllık kalkmma planı olduğunu " düşünmüş olmalı ki, bu beş ytllık planı pek sevmiş goründü. PROTOKOL HATAS1 HALEFOĞLVM K1ZDIRD1 Türk dış politikasmda son sozü söyleyen Özal, beş ytllık plana sarılarak Hindistan'a yaklaşmak ısterken, dış politikayı fiilen uygulayan Dışişleri Bakanı Vahit Halefoğlu, bu yaklaşımı biraz sınırlı bir biçimde izlemek zorunda kaldı. Özal'ın gorüşüne katılmadığı için değil, toplantıda bir protokol hatasma kızdığı için. Toplantıda Türk resmi heyetine ayrılan masaya yaklaştığında masada kendisine bir yer ayrılmadığmı gordü. Danışmanlara ve burokratlara yer ayrılmış, ama Bakan Vahit Ha