18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
i^UMtlUKIYET/6 28 MART1986 "Allahsızın namazı kılınmaz" diyen bir grup Maltepe CamisVnde gösteri yapınca olaylar patlıyor Öktem'in cenazesine gerici saldırı înönü: Kesin ölçüde 31 Mart vakası tmran öktem'in cenazesi Gülhane Askeri Hasta törler ile çok sayıda kişi katıhyordu. Katüanlar aranesi'nden alınıp saat 10.30'da Yargıtay'ın önüne ge sında CHP Genel Başkanı lsmet faöat de bulunutirildi. Oradan MaJtepe Camisine götürüldü. Saba yordu. hın erken saatlerinde üç bin kişilik bir grubun tmran tmran öktem'in cenaze namazı kılınacaktı. Ancak öktem'in cenaze namazında olay çıkaracaklanna ilişYargıuy Başkanı tmran öktem, 1 Mayıs 1969 gü kin polise haber geldi. Polis, bunlann çoğunluğunun imam ortada yoktu. Gülhane Askeri Hastanesi imanfl tedavi olduğu Gülhane Askeri Hastanesi'nde ya Ilahiyat Fakültesi öğrencileri, Komünizmle Mücade mının getirilmesi istendi. Işte tam o sırada olaylar patsamını yitiriyordu. lmran öktem'in ölümü işçi, oğ le Dernegi üyeleri ve kimi AP'liler olduğunu sapta lak verdi. Yaklaşık üç bin kişilik topluluk cenazeye rcnci, öğretmen ve aydın çevrelerde üzüntüyle karşı dı. Bu kişilerin Maltepe Camisi çevresinde taş ve so katılan kadın ve erkeklere "Dinsijler, onnn namazı loluır mı?'\ "ADahszın namazı kdmmaz", "Kâfirler landı. Yayımlanan bildirilerde, " O , anayasanın yü pa stoku yapuklan görüldü. Moskova'ya" biçiminde bağınyorlardı. Olay gerçekrekli bekçüerinden bfriydi' deniliyordu. Cenaze törenine sivil Yargıtay üyeleri, Danıştay ten tüyler ürperticiydi. Maltepe Camisi avlusunda buTarih: 3 May» 1969. üyeleri, yargıçlar, askerler, milletvekilleri, tabii sena lunan Devlet Bakaru Seyfl Özturk ile kimi tabii seYer: Ankara Maltepe Camisi. natör ve sivil giyimli subaylar arasında tartışmalar çıkıyordu. O ana kadar sadece izleyici dunımunda olan toplum polisi gösterici topluluğa doğru harekete geçiyordu. Ellerinde megafon bulunan saldırganlar "Möslümanlar koriunayın. DinsizJerin namazı kılıomaz" diyerek gösterüerinj sürdürüyorlardı. Toplum polisi cop kullanıyor, olaylar musalla taşma doğru gelişiyordu. Musalla taşının yaJcmında CHP Genel Başkanı lsmet tflöntı duruyordu. Tam bu sırada Tuğgeneral Nabi Alpartnn, Jnönü'ye yaklaşıyor, koluna girip tabancasını çekiyordu. Tuğgeneral Alpartun'un bu hareketinden sonra yüksek sesle şöyle konuştuğu duyuldu: "Açılın! Bu memleket sahipsiz detikür." Tuğgeneral Nabi Alpartun, bu kez Inönü'ye dönüyor, "tzlo verineaiz emniyetinizi saglayaeagım Pasam" diyordu. Cenaze törenine kanlanlar Tuğgeneral Nabi Alpartun'un bu hareketi karşısmda kendisine sevgi gösterisinde bulunuyorlardı. tsmet tnönü camiden aynlmış, eller üzerine alınan tmran öktem'in tabutu avludan çıkanlmıştı. Tabut cenaze arabasına konulmak isteniyordu. Ancak gençler tabutu vermemek için direniyorlardı. Bunun üzerine Dışişleri Bakanlığı Protoko! Genel Müdürlüğü tarafından cenaze progranu tümüyle değiştiriliyordu. Garnizon Komutanı Korgeneral Esref AİCIDCI ve törene katılan diğer subaylann da bu görüşe katılmalanyla kortej Necatibey Caddesi'ne yöneliyordu. Korgeneral Akına, tüm polis müdürlerinin karşı koyrnasına karsın kortejin Zafer Alanj'ndaki Atatürk Amtı'na kadar gttmesine izin vermişti. Saat 10.30'da başlayan cenaze töreni saat 15.00 sıralannda sona erdi. tçisleri Bakanı Farnk Sükan, yaptığı açıklamada on beş kişinin gözaltına alındığını söyledi. CHP Genel Başkanı tsmet lnönü olaylan "kesin ölçüde bir 31 Mart vakası" olarak njtelendirdi. Inönü parlamentonun devlete ve anayasaya sahip çıkmasını istedi. TİP Genel Başkanı Mebmet Ali Aybar, olayı "trticanın cüretkflr bir gövde gösterisi" biçiminde yorumladı. MP Genel Başkanı Osman Bölükbaşı da şöyle diyordu: "Rüzgâr eken, fırtına biçer derler. tktidar artık fırüna ekroeye başlamıştır. beride ne biçebikcegini kestirmek hiç de guç değildir. Türkiye sahipsiz bir , "MEMLEKET SAHlPStZ DEĞlLDtR" Gericilerin baflatnğı saldırı musalla taşına doğru yayılma eğili memleket manzarasına biıründürülraüştür." mi gösteriyor. lsmet tnönü musalla laşının yakınmda. Bu sırada Tuğgeneral Sabi Alpartun, "Bu mtmltket 7 Mayıs 1969 günu dünya ve hukuk tarihinin ilk sahipsiz değUdir" dîyerek silahını çekiyor ve koluna girerek, /nönü'yıi koruyor. ve en büyük hukukçular yürüyüşü yapıldı. özel cüp Sancılı Yıllar (19651971) HİKMET ÇETİNKAYA 6 öktem'in cenazesine yapılan saldından sonra hukuk tarihinin ilk ve en büyük yürüyüşü yapılıyor. pelerini giymiş, Yargıtay, Sayıştay ve Danıştay baş Uen uçüncü miting olduğunu belirtiyor, şöyle diyordu: kanlan ve üyeleri başta olmak üzere bine yakın hu"Bu, sermaye tahakkümudür. Buna tahammüi edekukçu, üniversite rektör ve dekanlan, öğretim üye meyiz. Asgari ücretlerin uygulannıaması halinde ntüleri, yargıçlar yürüyüşe katıldı. Yürüyüş çok görkem cadelemiz sertteşecek ve hırcınlaşacağız. Demokratik liydi. Binlerce öğrencinin de katıldığı yürüyuş sıra rejimi konımaku karariryu." sında Ankaralılar korteje çiçekler attı. 20 Eylül 1969'da İstanbul Işık Mühendislik ve MiHukukçular yüruyttşünü Başbakan Süleyman De marlık Özel Okulu'nda silahlı çatışma sonucunda mirel, yanında baa bakanlarla "Talky Walky" tel Mehmet Cantekin adında bir öğrenci öldürülüyor, altı kişi de yaralanıyordu. Aynı günün akşamında sağcı slriyle izledi. 1969 yazı universitelerdeki işgal ve boykot olayla öğrencilerin yönetiminde olan MTTB'nin Cagaloğnnın yanı sıra fabrika işgalleriyle de sürüyordu. 6 lu'ndaki binasında pailamalar oluyor, imam hatip Ağustos 1969'da tstanbul Silahtarağa'daki Demir Dö okulu öğrencisi Mustafa Bilgin yaşamını yitiriyordu. Patlamalann nedeni ise saptanamıyordu. küm'de 2300 işçi fabrikayı işgal etti. Çeliktş Sendikası'ndan aynlarak DtSK'e bağlı MTTB, Mustafa Bilgin'in cenazesine tüm tstanbulMadenlş Sendikası'na geçen işçiler tarafından veri lulan çağınyordu. Cenaze "tekbir" ve "salavat" gelen sözleşme önerisi, işveren tarafından geri çevrili tirilerek kaldınlırken göstericiler, "ölürsek şehit, ka Ankara'da Yargıtay üyeleri ve hukukçular yürüyor. (Fotoğraf: FtKRET OTYAM) yordu. Bunun üzerine fabrika, işçiler tarafından işgal ediliyordu. tçerdeki işgalcilere yemek ve su götürmek isteyen işçi ailelerinin fabrikaya girişi yasaklanıyor; güyenlik güçleriyse ellerinde savalık karan olduğunu, işgalin kaldırılmasını ve fabrikanın terk eailmesini istiyorlardı. Madentş Sendikası'na bağlı işçilerle polis arasındaki tartışmalann sertleşmesi üzerine polis fabrikaya giriyor, sis, ses, göz yaşartıa bombayla cop kullanmaya başlıyordu. Kanlı çatışma sırasında 1. Ordu Komutanlığı'na telgraf çeken işçiler, fabrikayı askere teslim edeceklerini belirtiyorlar, jandarmanın girişimiyle yatıştınlan olaylarda 64 polis, 14 işçi yaralanıyordu. Ardından işçilere aileleri tarafından yiyecek, sigara verilmesine izin veriliyordu. ganları atıyorlardı. ürsak gaziyiz", "Biz bir öleceğlz, bin dirüeceğiz" slo Taylan Özgur'tin ölümü öğrenci olaylan yeniden başlamıştı. 23 Eylül'de ODTÜ öğrencisi Taylan Özgür, tstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi'nde yapılan aramada üzerinde silah bulunması nedeniyle kacarken, kendisini kovalayan sivil polisler tarafından tabancayla vuruluyordu. tşçi ve öğrenci hareketlerinin böylesine yoğun bir biçimde sürdüğü 1969 Türkiyesi, ekim ayında yapılacak genel secimlere haarlanıyordu... Ve 12 Ekim 1969... Yapılan genel seçimlerde Adalet Partisi yeniden ikEmeklilik yasası ve olaylar tidara geliyor, Süteyman Demirei, yeniden başbakan İşçi emeklilik yasasının çıkmayışını protesto için oluyordu. Adalet Partisi toplam oyların yüzde Türktş'in düzenlediği mitinge binlerce kişi katılıyor 46.53'ünü aiıyordu. du. Türklş Genel Başkanı Se>fî Demirsoy, bu mitingin on yıl içinde Türktş tarafından gerçekleştiri SCRECEK 60 bin işçinin birikmiş alacağı nisanda ödeneeek Kaya Erdem, işçilerin zor durumda olduğundan yakınan sendika yöneticilerine, "İşçilerin sıkıntısını biliyoruz. ama bizim de parasal sıkıntımız var" dedi. Sonuçta, Tarım ve Köy tşleri Bakanı'na haber vermeden açıklanmamak kaydtyla alacakların ödeneceğini bildirdL ANKARA, (Curahuriyer Büfosu) Başbakan Yardımcısı ve Devlet Bakaru Kaya Erdem, hükümetten toplu iş sözleşmelerinden doğan hakların ödenmesini isteyen Türklş Genel Başkanı Şevket Yılmaz'a, "İşçilerin sıkıntısını biliyoruz ama, bizim de parasal sıkıntımu var" yanıtını verdi. Yapılan görüşme sonunda, Erdem Yollş Sendikası'na üye 60 bin işçinin toplusözleşme m Devlet Bakanı Erdem, Şevket Yılmaz'a söz verdi: DYP'nin kendi belediyesine talimatu ç? alacaklarının 150 bin liralık ilk bölümunun 1 nisanda, geri kalanın da nısan ayı içınde odenmesi konusunda söz verdi. Tarım Orman ve Köyişleri BakanlığVna bağlı Köy Hizmetleri Genel Mudurluğu'nde çaiışan 60 bin işçinin toplu iş sözleşmelerinden doğan 19 milyar lira tutaruıdaki fark alacağı başta olmak uzere işçilere olan borçların ödenmesı amacıyla Kaya Erdem'le görüşen Türklş Genel Başkanı Şevket Yılmaz, Yollş Sendikası Genel Başkanı Bayram Meral ve Yollş Genel Sekreteri Beszat Akdogan, Erdem'den "söz" aJdılar. Yapılan görüşmede, Yılmaz, Erdem'e, kamu kuruluşlarının, toplusözleşmelerden doğan farkları odemediğinden yakınarak; "tşçiler perişan durumdadır. Ben Yollş ile Tarım Bakanlığı arasında vapılan toplusözleşraeyi imzalamaya gitmedim, fark „ için gittim. Tanm Bakanı en kısa sürede ödeneceğioe söz verdi. Ama aradan avlargeçti, 1 yıllık fark halâ ödenmedi" dedi. Erdem, farklann ödenmesi gerektiğini belirterek "Niye bu kadar uzun süreli bir fark birikmiş? Toplusözieşmeyi iki ayda bitirseydiniz bojle olmazdı" deyince, Yolİş Genel Sekreteri Akdoğan, "Süreyi biz değil sizin bakanınız ıızattı. Çalışma Bakanınu yetki belirleme diye 56 aj toplusözieşmeyi geciktirdi. Zalen toplusözleşme goruşmeierini uzatmak bizim elimizde değil. Ancak şimdi bunlar önemli değil, işçiler farklan bekliyor" karşı lığını verdi. Yoiİş Genel Başkanı Bayram Meral de, işçilerin gün geçtikçe değerini yitiren alacaklarının ödenmesini isteyerek, "Başımıza gelen bir orneği vereyim: 'Adana'da bir isçimizin çocuğu okulda cam kırmış. Öğretmeni cam parasını getirmeden okula gelmc demiş. Ancak işçi parayı bulamadığı için çocugu okula gidemiyor" dedi. Başbakan Yardıması Kaya Erdem, bunun üzerine şu karşılığı verdi: "tşçikrin sıkıntısını biliyoruz. Ancak bizim de hukümet olarak parasal sıkıntıraız var. Haletı acil birçok ödememiz var ve bunun ödenmesi gerekiyor. Takdir edersiniz ki bizim de bir ödeme planımız var." Bayram Meral, Erdem'in sözleri üzerine, alacaklarının bir yüdır ödenmediğini bunun artık bekletilmeye tahammülü olmadığı belirtince Erdem, alacaklann mayısta ödenebileceğini söyledi. Meral buna itiraz etti. Yapılan göruşme sonunda Erdem, işçilerin alacağının 150'şer bin hralık bölümün 1 nisanda ücretlerle birliktç, geri kalarunın ise nisan ayı içinde ödenmesine söz verdi. Ancak varılan kararın TV'den açıklanmamasını istedi. Gerekçe olarak da "Bunu Tanm Bakanı açıklasın, şimdi onu aşmış olmayalım" dedi. Türklş yöneticilerinin ısrarı ve Tarım Orman ve Köyişleri Bakanı'nın telefonla arandığı halde bulunamaması üzerine anlaşma açıklandı. . Sabancı'mn da katıldığı toplanıtda, Rotary Kulüp^ünbeyin özürlti çacuklar için yapmayı planladığı hizmetler anlatüdı Aralık sonuna kadar olağanüstü ve olağan genel kurullar yapılacak Sabancı: Geçmişte işçiye karşı hatalar yaptık Tİ'SÎAD Başkanı, Rotary Kulübü toplantısmda yaptığı konuşmada, "Bir avuç işçi ücretinin tartışmasını yaptık. Artık işçinin de yönetime katılması tarttşılır" dedi. İstanbul Haber Servisi Suadiye Rotary Kulubü'nün düzenlediği bölge kulüpleri toplantısmda bir konuşma yapan işadamı Sakıp Sabancı, "Geçmişte isadamlan olarak nepimiz hatalar yaptık. Işverenler olarak hissi, lüzumsuz bir şekilde, onca maliyet girdisi içinde diğer avucumuzdaki bir avuç işçi ucretinin tartışmasını vaptık. İşçilerin de iş yonetimine kaülabiimeleri tarbşüır" şeklinde konuştu. Geçen günlerde yapılan spastik çocuklann eğitimi ile ilgili sempozyum sonuçlannın değerlendirildiği toplantıda, onur konuğu olarak "dünyadaki teknolojik gelişmeler hakkında" konuşan Sakıp Sabancı, özel sektoriin araştırma ve geliştirmeye büyük önem vermesi gerektiğini vurguladı. Sabancı, "özel işktmeler, bu güne kadar kuçük atölyelerde üretim yapar, di) bilmeyiz, akreditif nedir bilmeyiz, fikri inkişafımız tam değil, bep kestirme yollardan iş yapmak isteriz, ama artık silkinip arayış içinde olmanuz lazım" diyerek Türkiye'de eğitimci yetiştirmenin de çok büyük sorun olduğunu belirtti. Sakıp Sabancı, "Öğretmenter, çağdısı bordrolar altında ezilirken, yaşam savaşı verirken, egitim konusunda söylediğimiz sözler buz listüne yazdan yaa olur" dedi. Toplantıda Rotary Kulüp'ün beyin özürlü çocuklar için yapmayı planladığı hizmetler hakkında bilgi veren Prof. Dr. Hıfzı Özcan da Türkiye'deki 1314 yaş arasındaki ilkokul çocuklannın 2 milyonunun özürlü olduğunu, bunlann 400 binin de beyin özürü olduğunu belirterek, "Bu çocuklann tüketici değil, üretici olmalan için rehabilitasyoolannın yapılması insanlık görevidir" dedi. Rotary yetkilileri de bu yıi halk sağhğı konusunda yaptıkları çalışmalar içinde "Spastik Çocuklar OiimpiyadT'nın Türkiye yetkılısi olduklarını belirterek, 2 yıl sonra ABD'de yapılacak "Beyin Özürlü Çocuklar Olimpiyadı" için, yüzme ve atletizm çalışmalannı ekim ayında başlatacaklannı, bunun idari ve mali yiıkümlülüğünü Rotary'nın ustlendiğini anlattı. ANKARA, (Cumhuriyet Bürosu) DYP Merkez Yönetim Kurulu, DYP'ü belediye başkanlan ile, DYP'nin çoğunlukta olduğu belediye meclisleri üyelerine, Emlak Vergisi'nin yüzde 40 oranında indirilmesi için talimat gönderdi. DYP Merkez Yönetim Kurulu, yapılacak ilk seçimde iktidara gelindiğinde Emlak Vergisi'nin tümüyle kaldırılacağını da açıklarken, kaldırılacak olan bu verginin kaynağımn vatandaşa külfet yüklenmeyecek bir biçimde diğer kamu gelirlerinden karşılanacağı belirtildi. Emlak Vergîsi'nî yüzde 10 iııdirin Otomobilrlş kayyuntarmın acelesiyok Kayyım Ünsal: Günlük işlerin sürdürülmesine öncelik veriyoruz. Kayyım heyeti olarak her türlü sendikal faaliyeti yürütmeye yetkiliyiz. tşSendika Servisi Geçen pazartesi günü OtomobilIş Sendikası yönetimini devralan, Av. Engin Ünsal, Av. Eşref Kemal Tekin ve Av. Akın Sokullu'dan oiuşan üç kişilik kayyım heyeti, sendikanın toplusözleşme ve gerekirse greve gitme de dahil bütün faaliyetlerini yürütebilecekleri, buna yetküi oldukları görüşünde. Dün göruşune başvurduğumuz kayyım heyeti üyesı Av. Engin Ünsal, göreviı oldtıkian sendikayı olağanustu genel kurula goturmeye ilişkin çalışmaJannın henüz başlangıç asamasında olduğunu bildirdi ve henüz bir genel kurul tarihi belirleyecek durumda olmadıklarıru söyledi. Ünsal, "6. tş Mahkemesi'nin karan bizi bafuyor. 9. genel kunıl delegeleri ile olaganuslü genel kurul vapacağız. Önce 9. genel kurulun yasal geçeriiliği devam eden delegelerini saptamak zonıadayız. Bu da zaman alacak, zor bir iş" dedı. Engin Ünsal, Aralık 1983'te yapılan genel kurul delegelerinin birçoğunun bugün yasal geçeriiliği olan üyelik durumlarımn bulunmaması halinde ne olacağını ammsatmamız üzerine ise, işin sendikamn münfesıh sayılması (fesh edilmesi, kapatılması)na kadar gidebıleceğini bildirerek şunları söyledi: "Mahkeme karan kesin ve baglayıcı. Sadece 9. genel kurulun yasal geçeriiliği olan iıyekrinin katüımı Ue yapacagımız olağanüstü genel kurul sonunda seçilecek yönetime ancak sendikayı teslim edebiliriz. Efer gercekten olağanüstü genel kurulu yapmaya yeterii yasal geçerüiiğ! olan delege bulunamaz, yeterii çogunluk sağlanamaz, olağanüstü genel kurul gerçekleştirilemezse iş, sendikanın fesh edilmesine kadar varabilir." Engin Unsai, genel kurul delegelerinin belirlenmesinde ve yasal konumlarının araştırılmasında çok titiz davranacaklarım, bu konuda yargı ile surekli işbirliği içinde olacaklannı da belirtti. Av. Engin Ünsal, olağanüstü genel kurulun uzaması olasıhğına karşı, sendikanın günlük işlerinin sürdürülmesine öncelik vereceklerini açıkladı. tlk iş olarak, sendikanın toplam 51 milyara varan işverenlerde kalmış aidatlanmn hızla toplanması için listeler hazırlayıp girişimde bulunmaya başladıklarım anlattı. Ünsal ayrıca, aksine görüşlere rağrnen, kayyım olarak sendikanın her tür güncel işlerini yurütnıe yetkisine sahip olduğunu, bu yetkilerin kapsamına her tür sendikal faaliyetin girdiğini belirtti. Zamam gelmiş ya da yanda kalmış toplusözleşme görüşmelerini yürüteceklerini, gerekirse, gerekli halde greve dahi gidebileceklerini ve bütün bu temel sendikal faaliyetleri yürütme karannda olduklaruu söyledi. Av. Engin Ünsal, yasalar gereği sendikanın önümuzdeki aralık ayı sonuna kadar olağan genel kurulunu yapmak zorunluluğu içinde olduğunu anımsatmamız üzerine ise, "Olağan genel kurulun yapılabilmesi için, önce olağanüstü genel kurulun yapılması gerekli. Tabii ki bu tarihten önce olağanüstü genel kurulu yapmaya ve olağan genel kurula sendikayı götürebilecek yeni yönetime sendikayı teslim etmeye çalışacagu" şeklinde konuştu. Yasalar gereği, aralık sonuna kadar (yasa en fazla üç yıl arayla yapılmasını öngördüğü için) yapılması gereken olağan genel kurul için, işyerlerinden başlanarak şubeler delege seçimlerinin ve şubeler genel kurullarının yapılması, bu genel kurullarda seçilecek delegeler ile sendika genel kuruluna gidilmesi gerekiyor. Aylar isteyen bu çalışma zinciri, ancak olağanüstü genel kurulun yapıhp, yönetimin kayyımdan bu yönetime teslim edilmiş olması ile başlayabileceğinden, kayyımların olağanüstü genel kurulu toplamada gecikmeleri Otomobillş'in geleceğini tehlikeye sokabiiecek. Maaşının 25 katı faiz alacak 50 milyonluk büyük ikrcuniye 20 yılhk memura çıktı BURSA, (Cumhuriyet) Millı Piyango'nun 25 mart ekstra çekilişinde 50 milyonluk büyük ikramiye, 20 yılhk bir memura isabet etti. 084851 numaralı tam biletine 50 milyon lira çıkan Şerif Düdükçü, kazandığı parayı bankaya yatırarak maaşımn yaklaşık 25 katı ayhk faiz alacak. 3 çocuk babası olan Şerif Düdükçu, yıllardır piyango bileti aldığmı belinerek, Orman Bölge Müdurlüğü'ndeki işinden aynlmayacağını ve 3 yıl sonraki emekliliğini bekleyeceğini söyledi. Kazandığı parayla öncelikle ev sahibi olmak istediğini kaydeden orman mühendisi Dudükçü, dün Milli Piyango Bölge Mudürlüğü'nden ikramiyesini aldıktan sonra, 2 milyon lirasmı yanına aldı, 48 milyonu ise banka faizine yatırdı. iadesinin katkısı ycdnızca yüzde 3 İşSendika Servisi Vergi iadesinin ücretlere yansıma oranının yalnızca yüzde 3 dolayında olduğu bildirildi. Petrollş Sendikası Genel Merkezi'nden yapılan yazılı açıklamada, Kamu Toplusözleşmeleri Koordinasyon Kurulu'nun ve hukümet yetkililerinin "ücretlere yapılan zamlann, vergi iadeleri de göz önüne alındığında, enflasyonun altında kalmadıgım" one surdükleri hatırlatılarak şöyle denildi: "Her ücretli, bakkal, manav v.b. tüketim.malı satıcılanndan peyderpey ve genellilde borçianarak alışveriş edebilmektedir. Bunlann kaışılıgında da yeteri kadar belge alamamaktadır. Vergi iadelerinden, işçiler, bükümetin iddia ettigi oranlarda yararlanamamaktadırlar. Sendikanuzca yapılan bir araştırma vergi iadesinin ücretlere yansıma oranının yuzde 10 değil, yüzde 3 civanndadır." Petrollş araştırması BİLGE ÖZDENOĞLU ile TURGAY ÖZCAN evlendiler. 27 Mart 1986 Ankara Gazi Orduevi (Atatürk Orman Çiftliği) Düdükçü, basın mensuplannm sorulannı cevaplandırırken, "Aşın bir sevinç duymuyorum, normai günlerimirin aynısını yaşıyoruz. Yaşantunızda fazla bir değişiklik olmadı" şeklinde konuştu. Apron kartımı kaybettim. Geçersizdir. Kart No: 03253 İSMAİL ÖKTEM
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle