23 Mayıs 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
12 MART 1986 Ozetle DIŞ HABERLER CUMHURİYET/3 Dış basından Libya, Iraklı Peşmergelere destek vaadini yineledi Fransa'da Islami CihacTa karşı birlik Seçimlere üç gün kala siyasal yelpazenin tüm liderleri rehineler konusunda hükümet çevresinde 'ulusal birlik' oluşturdu. SABETAY VAROL PARİS Fransa'da seçimlere birkaç gün kala günün en önemli konusu haline gelen rehineler olayının, tUm siyasal partileri hükümetin çevresinde birleştirdiği gözleniyor. Islami Cihad örgütü tarafından önceki gün fotoğrafı yayımlanan Ortadoğu Sosyolojisi Uzmanı Michel Seurat'nın, kendisini 1985 yılının mayıs ayından beri rehıne tutan "ıslami Cihad" örgüttl tarafından öldürUldüğü, geçen hafta içinde Uç sayfalık bir bildiriyle dünyaya ilan edilmişti. Fransızlar, bildirinin Seurat'ı ve diğer üç Fransız'ı ellerinde bulunduran örgütçe yayımlandığı hususunda şüphe götürmez kanıtlar olmakla birlikte 38 yaşındaki bilim adamının öldüğune inanmıyorlardı. Geçen cumartesi akşamı dört kişiden oluşan Fransız TV ekibi, Güney Beyrut'taki bir Şii anma töreninden dönerken kaçınlana kadar da, LUbnan'daki Fransız rehineler olayının 16 martta yapılacak parlamento seçimlerinin mihcnk taşını oluşturacağını kimse tahmin etmiyordu. Pazar akşamı, Fransız TV'lerinde haber bültenlerinin yayınılandığı, yani Fransızların büyük verilmesinı öncriyor. Ancak hukümete çatarak meseleyi seçimsel istismar aracı haline getirmek isteyenler çok azınlıkta. Islami Cihad rehineleri öldüreceği tehdidiyle Fransız seçimlerini etkilemek istiyor. Ancak Fransız politik liderlerin, vatandaşlarının, rehineler konusunda birbirine düşeceği bir ortamı yaratmamaya çalıştıkları da gözden kaçmıyor. Bilindiği gibi 16 martta yapılacak seçimlerin en büyük özelliği seçimlerden sonra sağ bir parlamento çoğunluğu oluşması durumunda sosyalist Cumhurbaskanıyla sağ eğilimli bir hükümet arasında yetki dağılımının ne şekilde paylaşılacağı konusundaki belirsizlik. Sağ liderlerden Barre, Cumhurbaşkanının istifa etmesi gerektiğini savunurken Chirac ve eski Cumhurbaşkanı d'Estaing buna gerek olmadığını ve temel yetkilerin hükümete devrolacağını ileri sürüyorlar. Sosyalist partinin ileri gelenleri ise Cumhurbaşkanının dış politika ve savunma konularında son sözü söyleyecek merci olduğunu hatırlatıyorlar. Aylardır devam eden bu polemiğe rağmen politik atmosfere egemen olan rehineler bunalımında Cumhurbaşkanı Mltterrand sessizliğini koruyor. Açıklamaları Başbakan Fabius yapıyor, kararlan hükUmet alıyor. Mitterrand'ın bu suskunluğu iki nedene bağlanıyor. 16 mart sonrasının bir örneğini şimdiden vererek muhalefetle geçici uzlaşmanın zeminini yaratmak ve devlet baskanının son anda mlldahale etme şansını koruyarak seçim öncesinde pozisyonunu daha da güçlendirmek. 27. Kongre Sovyetler Birliği Komunist Partisi'nin 27. Kongresinde Genel Sekreter Mihail Gorbaçov, eski liderlerin aksine açıksözlü bir tutum aldı. Gorbaçov, Moskova'ya, bürokratlara ve kendisinin başında olduğu parti mekanizmasma karşı açıksözlü bir tutum takınmayı siyasi bakımdan yararlı gördil Ancak Gorbaçov'un öngördüğü reformlar pek köktenci nitelikte değil, Sovyet lideri köklü reformdan çok, daha fazla eleştiri, daha çok çalışma, daha az yolsuzluk ve daha az içkı üzerinde durdu. Bürokrasîde birçok kişinin kafası uçurulurken, yönetıci kadronun alıştığı özel ayrıcalıkların artık garanti altında olmadığı belli oldu. Daha önce kararlaştırılan reformlarm ise "temklnll" nitelikte olduğu anlaşıldı. Gorbaçov'un önerdiğireformlarm, Doğu Avrupa ve Çin'deki radikal reformlarla benzer bir yönti yok. Kongre'deki anafikir, yapısal reformlardan çok, mevcut sistemdeki bozukluklarla mücadele etmekti. Stalin yarım yüzyıldan fazla zaman önce, katı biçimde merkezi modern Sovyet ekonomisini yaratmış ve parti denetimine vermişti. Gorbaçov, bu açıdan bakıldığında bir Stalinist Sovyetler Birliği'nin, aslında muhafakur bir toplum olduğu söylenebilir. Ama Batı, bu ülkedeki reformlardan ve Sovyetler'in piyasaya yöneldiğini söylemekten ideolojik bir zevk duyuyor. Gorbaçov'un SSCB'sindeyeni birdinamizm göze çarpıyor. Mevcut sistemi daha etkin bir şekilde işler hale getirmek için ortadan kaldırılması gereken çok hata bulunduğuna şüphe yok. Reform konusunda ise, Kongrede, Batının abarttığından çok daha hafif değişiklikler öngörüldü. (6 Mart) Irak'ta Saddam Hüseyin yönetimlne karşı stlahh mücadele veren muhalif Kürt ve Iraklı grup temsllcüerinin tran'ın başkenti Jbhran'da katüdıklan son durum değerlendirmesi toplantısında konuşan Libya'nın lran Büyükelçlsi Abdullah FazıU "Irak'ta Saddam yönetimi devrüinceye dek peşmergeler ve inkılapçı Iraklıların yanmda yer almaya devam edeceğiz" dedi. Kuzey Irak dağlanndan korsan yaym yapan "IKDP" (Irak Kürdistan Demokrat Partisi)nin "Kürdistanın Sesi" radyosunun haberlne göre, Irak'ın kuteyindeki tüm bölgelerde, "IKDP" peşmergeleri ile Irak ordu blrltkleri arasmda şiddetü çarpısmalann devam ettlği belirtildL i Mitterrand'ın sağdakî rakipleri Raymond Barre'm (buyük resim) gozu, Mitterrand'ın koltuğunda. Chirac ve d'Estaing (sağdaki restmler) ilk aşama olarak başbakanlığı hedefliyorlar. müzdeki pazar, başka bir deyişle seçim günü sona erecek. Fransız hükümeti için, geriye sayma başladı bile. "ULUSAL BLOK" Seçimlere birkaç gün kala siyasal yelpazenin tüm liderleri hükümet etrafında rehineler meselesinde "ulusal bir blok" oluşturmuş gözüküyorlar. Muhalefetin önde gelen isimlerinden ve son aylarda iktidarla uzlaşmaz bir tutuma giren eski Başbakan Raymond Barre "Başbakan en uygun tavn takındı. Hükümetin bu zor sorun karsısında gerekeni yaptıgına emlnim" derken, 16 marl soıırasınııı güçlü Başbakan adayı Jacques Chirac: "Kokeni akıldışılık, fanatlzm ve şiddet olan bu dramlarda sessiz kalmak ve sorumluluk yuklenenlere her türlii harekel özgürlugü tanımak, yapılacakların en dognısudur" tarzında konuştu. FKP lideri George Marchais, bu meselede Birleşmiş Milletler ve Kızılhaç'ın arabuluculuğuna başvurulmasını istcrken, aşırı sağ Ulusal Cephe lideri Le Pen, lsrailvari bir tutum takınılarak, düşmana aynı silahlarla karşılık Kohl için ikinci kez soruşturma Federal Alman Basbakanı Helmut Kohl hakkmda ikinci kez savcılık soruşturması açılması kararlaştırıldı. Bonn savcılığı sözcüsü Johannes Wilhelm, diin yaptığı açıklamada Federal Başbakan hakkmda, Yeşiller milletvekilt Otto Schily'nin suç duyurusu üzerine, savcılık soruşturması açılacağmı ve soruşturma ile ilgili olarak Federal Meclis Başkanı Philip Jenninger'e bilgi verildiğini bildirdi. Yeşiller mllletveklli Schily'nin, Başbakan Helmut Kohl hakkmda, Federal Meclis Araştırma Komisyonunda yalan ifade verdiğt Iddtasıyla suç duyurusunda bulunduğu öğrenildi. Başbakan Kohl hakkmda, yaklaşık 15 gün önce de Rheinland Pfalz Eyalet Mecllsl'nde kurulan araştırma komisyonunda yalan ifade vermekten dolayı Koblenz Savctlığı larafından soruşturma açtlmıştu çoğunluğunun ekran başında olduğu bir saat olan 20.10'da Başbakan Laurent Fabuis, hüküınetinin şantaja boyun eğmeyeceğini bildirirken önümüzdeki günlerde terörün tırmanışa geçme olasılığının da güçlü olduğunu ifade ederek Fransızları bundan sonraki gelişmelere adeta "hazırlamıştı." Michel Seurat'nın öldüğünü kanıtlayan fotoğraflann "Islami Cihad" tarafından yayımlanması seçimlere beş gün kala bu tırmanışın bir göstergesi sayılabilir. örgütçe tanınan süre önü Şronffurter^llgemeinf Ispanya ve NATO tspanya'da herkes hesaplarmda hataya düşmilş gibi görünüyor. NÂTO üyeliği için referandum konusu, ülkede 1981 şubaiındaki başarısız darbe girişiminden beri görülmemiş bir siyasi huzursuzluk yaratlı. Referandumda ret oyları çoğunlukta olursa durum daha da karmaştklaşacak, bir çıkış yolu bulmaksa oldukça güçleşecek. Halkın büyük çoğunluğunun NATO'ya üye olmayı reddetmesi halinde kaybeden, hem üzerinde fazla düşünmeden referandum sözü veren Başbakan Gonzalez, hem de kısa vadeli parti çıkarları yüzünden taraftarlarından ret oyu vermelerini isteyen muhalefet lideri Fraga olacaktır. Ama kaybeden, aynı zamanda ekonomik ve siyasi gelişmeler açısından güç durumda bulunan Ispanya da olabilir. Çünkü sonuç olarak Atlantik Paktının lspanya'ya getirdiğiyarar, tspanya'nın Pakt'a getirdiğinden fazla olacaktır. tspanyol politikaaları da bunun farkında. tçlerinde daha aktllı olanları, referandumda Uyeliğin reddedilmesini önlemek için ellerınden geleni yaptılar. Işlerin bu duruma gelmesini başlangıçta kimse istememişti. Gonzalez hükümeti, Fraga'nın "evet" diyeceğine inanmakla, Fraga ise "hayır" kampanyası ile parti ıçindeki rakıplerinin kuyusunu kazacağını sanmakla hata ettiler. Gonzalez bugün içmek zonında kaldığı çorbayı kendi elleriyle pişirdi. (8.Mart.86.) Islami Cihad'ın, Fransa'ya yeni koşulu: Irak'a askeri yardımı durdurun Şii tslami Cihad örgütü, Beyrut'ta geçen cumartesi günü 4 kişilik Fransız televizyon ekibinin kaçırılması eylemini kendisinin düzenlemediğini açıkladı. Fransız yetkUiler, Islami Cihad'ın yayımladığı Michel Seurat'nın cesedini gösteren fotoğraflarda kan izinin görülmediğini ve Seurat'nın öldürüldüğünün kesinlik taşımadığını söylüyor. İslami Cihad, Fransa Irak'a askeri yflrdımı durdurmazsa 3 Fransız rehineyi de öldüreceğini açıkladı. Dış Haberler Servisi Beyrut'ta kaçırdığı Fransız rchinclerdcn Michel Seural'yı öldUrdügUnu açıklayarak cesedinin fotoğraflannı yayımlayan Şii lılami Cihsd örgütü, Fransa'ya yeni bir koşul sürdU. Islami Cihad, Fransa'nın Irak'a yaptığı askeri yardımı durdurmaması halinde ellerindeki 3 Fransız rehineyi de öldüreceklerini açıkladı. lran yanlısı Orgüt, aynca Beyrut'ta geçen hafta 4 kişilik bir Fransız televizyon ekibinin kaçınlması eylemini kendisinin düzenlemediğini açıkladı. Islami Cihad tarafından önceki gun yapılan açıklamada, 4 kişilik Fransız televizyon ekibinin kendileri tarafından kaçırılmadıgı belırtılerck Fransa'nın Irak'a silah göndermekten vazgeçmesi istendi. Islami Cihad, bildirısinde, "Ellmizde bulunsn üç Kransız rvhinrnin hayalı, Kransanın Kayel açık olan Meklerimizl kabul edip elmemesine baglı" dedi. lran yanlısı Islami Cihad örgUtü geçen yıl LUbnan'ın MUslUman Batı kesıminde Fransız ve Amerikalı diplomat, gazeteci ve bilım adamlarının kaçırılması olaylarını Ustlenerek bu rehineleri elinde bulundurduğunu söylüyor. Islami Cihad geçen hafta yaptığı açıklamada, geçen mayıs ayında kaçırılan Fransız sosyolog Michel Seurat'yı öldürduğünü açıklamıştı. Ancak yapılan aramalarda Seurat'nın cesedi bulunamamıştı. tslami Cihad bunun üzerine Fransız rehinenm cesedinin fotoğraflarını önceki gün yayımlamıstı. Seurat'nın yakınları, fotoğraftaki kişinin kendisi olduğunu doğruladılar. Ancak Michel Seural'nın fotoğraflannda hiç bir kan \L\nm görülmedıgı, bu nedenle Seurat'nın öldüğünün kesin olarak söylenemeyeceği belirtiliyor. Islami Cihad, Seurat'nın yaşamına karşılık Fransa'nın Irak'a gönderdiği, iki rejim aleyhtan Iraklının ycnidcn Paris'e gönderilmelerini istemiş, bunun kabul edilmemesı üzerine rehineyi öldUrdüğUnü açıklamıştı. Beyrut'ta geçen cumartesi günü 4 kişilik bir Fransız televizyon ekibi kaîslami Cihad tarafından öldürülduğü btldirilen Fransız rehine Michel Seurat, Ortadoğu sosyolojisi uzmanı Idl. çırılmış, bu etylem Islami Cihad adına telefon eden bir kişi tarafından üstlenilmişti. Islami Cihad örgütü önceki gün bir bildiri yayımlayarak Fransızların kaçırılması eylemini kendisinin dUzenlemedıgını bildirdi. Bu arada Islami Cihad'ın elinde bulunan 3 Fransız rehınenin serbest bırakılmasını sağlamak amacı ile Beyrut'a gönderilen Fransız yetkili Rıza paad, Lübnan'da yaptığı açıklamada, tslami Cihad ile görüşerek daha fazla kan dökülmesıne engel olmayı umduğunu söyledı. Islami Cihad larafından yapılan açıklamada d«, örgüıün Raad ile görüşmeyi kabul ettıği bildirildi. Islami Cihad'ın temel istekleri arasında, eski lran Basbakanı Şahpur Bahtlyar'a saldın düzenleyen ve on yıl hapse mahkum beş kısılık komando ekibinin serbest bırakılması ve affedilmez bir hata olarak niteienen rejim aleyhtan ve lran yanlısı iki Iraklının şubat ayt içinde Bağdat'a gonderilmesı ışlemınin tamır edılmesi yer alıyor. Paris'ten gelen haberlere göre, Fransız hükümeti, Şahpur Bahtıyar'a saldın düzenleyen beş kışıyi bırakmaya hazır değil, ancak Şii ve Lubnan asıllı bir Fransız vatandaşı olan doktor Rıza Raad'a, Fransız hUkümetinin gayri resmi temsilcisi olarak Şam ve Beyrut'a gönderilirken verilen yetki, 5 kişiye önemli ceza indınmieri lanınabileceği ve iki Iraklı muhalifin savunma haklarının Fransa tarafından güvcnce altına ahnacağı noktalarında pazarlık etmek. LUbnanlı Şii militan örgül, doktor Raad dışında aracılarla görüşmeyeceğini açıklamış bulunuyor. Fransa'da eşcinsel oyları için mücadele SİNA KOLOCLU ~ Fransa'da seçimlerin yaklaştığı bugünlerde politik çekişmeler partilerin yanı sıra toplum katmanlarında kendilerine yer arayan homoseksüeller arasında da yaygınlaştı. Daha fazla özgürlük elde etmek için sağda ve solda kendilerine alternatif arayan homoseksüeller bugünlerde iyice politize oldular. Politik platformda karşı karşıya olan sağ ve sol, düzenledik leri iki ayrı gece ile sekse de bu laşmış oldular. 26 kasımda Jaeques Chirac, Giscard d'Estaing ve Sbnon Veil gibi sagın ağır toplarının katıldığı "AIDS ile mücadele" gecesi yapıldı. Fransız solundan cevap, Opera'da düzenlenen "AlDS'liler ile dayanışma günü" ile geldi. Geceye ünlü tspanyol soprano leresa Berganzo konuk olarak katıldı. Laurent Fabius ve eşı gecede Sosyalist Parti'nin desteğini temsil ediyordu. Her iki gecede de politik eğilimlerin özellikleri kendini gösteriyordu. Sagın "antl AIDS" gecesine giriş 2 bin frank iken solcuların "AIDS ile dayanısma gecesine" giriş sağcıların "demokratik" anlayışı ile 1002500 frank arasındaydı. Sağcıların gecesinde smokin mecburiyeti varken, solun gecesinde bluejean revaçtaydı. Fransa'da sayıları 4 milyonu bulan homoseksüellerin gelecek olan iktidardan isteği "dafa fazla özgürlük". Fransız homoseksUelleri hem sağa hem sola göz kırpıyor. Fransa'da seçimlerin diğer ilginç bir yönü de "harcanan paralar". "Amerikan tttrü seçim showunu" tercih eden partiler şimdiye kadar yaklaşık 1 milyar frangı seçim propagandalarına ayırdılar, bu rakam 1972 yılındaki seçimlerde 100 milyon frank, 1981 yıhnda 250 milyon frank. Bu yıl "show" gereği yalnız afişlemeler ya da seçim turları ile kısıtlı kalmayan partiler fılmler, video ve müzikten de yararlandılar. Güney Kore muhalefet lideri yine gösaltında Güney Kore muhalefet lideri Kim Dae Jung yeniden ev hapsine alındı. "Yenl Kore Demokratlk Partisi" sözcüsü, Kim Dae Jungtoıanayasal reformlar Isteğiyle düzenlenen gösterllere katılmasım engellemek amacıyla evinde gözettm altına almdığını ve dışanya çıkmasma izin verilmediğini belirtti. Güney Kore muhalefeti, 1987'dekt başkanlık seçimlerinln tek dereceli olarak doğrudan yapümasınt, basm özgürlüğünün sağlunmasım ve bütün siyasi tutuklulann serbest bırakılmasmı tstiyor. (UBA) Kurt midhetm Frtd Sinotvltı Avusturyu Başbakanı, Whldheim'la dalga geçti Fred Sinowitz, "Anlıyoruz. Walde\m Nazi örgütüne üye değildi, sadece atı üye idi" dedi. VİYANA (AP) Birleşmiş Milletler'in eski Genel Sekreteri Kurt VValdheim'ın geçmişte Nazilerle işbirliği yaptığı yolundaki iddiaların yol açtığı yankılar genişliyor. Bilindiği gibi, Waldheim, Dünya Yahudi Kongresi tarafından öne sürülen bu iddiaları yalanlamıstı. Avusturya'run Sosyalist Basbakanı Fred Sinowitz, dün düzenlediği basın konferansında alaylı bir şekilde VValdhe im'ın Nazilerle ilişkisi olmadığı yolundaki açıklamasına inanmadığını belirtti. Sinowitz şöyle dedi: "Anlıyoruz, Waldhe|m Nazilerin örgütüne uye degildi, sadece atı uye idi." Waldheim Nazi gençlik örgütünde sadece spor yaptığım (ata binmek gibi) öne sürmüştü. Sinovvitz, NValdheim'ın geçmişini araştıranları da suçlayamayacağını belirtti. Sinowitz ayrıca VValdheim hakkındaki iddiaların Sosyalist Parti tarafından kamuoyuna duyurulduğu yolundaki bazı söylentileri de kesinlikle yalanladı. Kurt Waldheim ise Avusturya Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde adaylığını koyduğu bir sırada hakkındaki iddiaların kasıtlı olarak çıkarıldığını öne sürüyor. Sinowitz dünkü basın toplantısında Waidheim hakkında şöyle konuştu. "Kurt Waldheim her yere varı üye olmuştur. Bir zamanlar Halkçı Parti hukümetinde görev aldı. Ama sonra bu partiye hiçbir zaman uye olmadıgını öne sürdü." Hüseyin, FKÖ'ye karşı yumuşaaı Ürdün Kralı Hüseyin, Fillstin Kurtuluş örgütü'nün Filistin sorununun çö'zümünde vazgeçllmez bir yeri olduğunu vurgulayan 1974 tarihli Arap zirvesi kararlanna saygılı olduğunu ve bu kararlan sonuna kadar tanıyacagım bildirdi. Newsweek'e göre, îran bastırdıkça Irak SSCB'ye yaklaşıyor Dış Haberler Servisi lranın baskısı yoğunlaştıkça, Irak'ın Sovyetler Birliği'ne yaklaştığı bildiriliyor. Amerikan Newsweek dergisi, tran'ın Uç hafta önce Şafak8 saldırısını başlatmasından bu yana, Irak'taki Sovyet askeri danışmanlarının sayısının 1000'e çıktığını belirtti. Dergiye göre, bu danışmanlardan bazılan cephenin ön saflarında lran sınırında görev yapıyor. Newsweek'in Ortadoğu'daki kaynaklara dayanarak bildirdiğine göre, geçen yılın sonlarında lran'ın cepheye büyük yığınak yapması üzerine Irak Devlet Başkanı Saddam Fao'da lran birlikleri: Savaşın btteceğlne illşktn hiçblr işaret yok. Hüseyin, Moskova'dan yardım nışmanlar da gönderdi. Newswe lran baskısı karsısında bunalmaistedi. Saddam'ın isteğini kabul ek, lrak'taki Sovyet askeri danışsının yeni bir göstergesi olarak eden Moskova, silah yardımının yorumluyor. Dergiye göre, şubat yanı sıra, Irak'a yeni askeri da manlarının sayısının artmasını, Saddam Hüseyin yönetiminin ayında Suudi Arabistan ve Ku Kipriyanu ile Rum orausu arasında anlaşmazlık Kıbrıs Rum yönetimi lideri Kipriyanu ile Savunma Bakant tliadis ve Rum Milli Muhafız Ordusu Komutanı General Matafias arasında anlaşmazlık başgosterdiği bildirildu Rum kaynaklarına gore, Yunanlı General Matafias, adı açıklanmayan bir askeri birliğin dağttuması için Savunma Bakanı lüadis'ten onay istedi. Ancak Kipriyanu, Iliadis'in onayından hemen sonra müdahale ederek emri iptal ettirdi. Aym kaynaklar, Kipriyanu ile îliadts ve Matafias arasındaki anlaşmazltğtn son günlerde doruk noktaya ulaştığım bellrttiler. huk'ta 1000 Sovyet askeri danışman var veyt dışişleri bakanlarının gizlice Şam'a gidip Suriye Devlet Başkanı Hafız Esat'la görüşmeleri de Irak'ın zor durumda olduğunun diğer bir işareti idi. Suudi Arabistan ve Kuveyt dışişleri bakanları Hafız Esat'tan lran'ı frenlemesini istediler. Ote yandan cephede çarpışmalar çelişkili iddialarla devam ediyor. Irak güneyde Fao yöresindeki çarpışmalarda tran'a ağır kayıplar verdirdiğini ileri sürdü. Bağdat radyosu Irak uçaklarının 24 saat içinde tran mevzilerine 221 çıkış yaptığım duyurdu. Tahran ise, çarpışmalarda 200 Irak askerinin öldürüldüğünü yüzlerce Iraklının da yaralandığını ileri sürdü. Kolombiycfda seçimi liberaüer kazandı Seçime kalılma oranı ancak yüzde elli düzeyinde kaldı. Bu durum, solcu gerilla örgütlerinin "seçîmleri boykot" çağrısının önemli ölçüde benimsenmesi olarak yorumlanıyor. BOGOTA (AP) Latin Amerika ülkelerinden Kolombiya'da geçen pazar günü yapılan seçimi Liberal Parti'nin kazandığı kesinleşti. Seçime katılmanın yüzde 50 gibi düşük bir oranda gerçekleştiği ve Devlet Başkanı Belisario Betancour'un Muhafazakâr Parti'sinin çok büyük ölçüde oy kaybettigi saptandı. Oyların, sayımı tamamlanan yüzde 90'ının yüzde 54'ünü Liberal Parti, yüzde 38'ini Muhafazakâr Parti aldı. Kolombiya Devrimci SUahlı Kuvvetleri adlı solcu gerilla örgütünün yasal uzantısı olduğu belirtilen Yurtsever Birlik Partisi ise beklenenden kötü bir sonuçla karşılaştı ve oyların yalnızca yüzde birini toplayabildi. Buna karşılık bazı başka solcu gerilla örgütlerinin "seçimleri boykot" çağrısına geniş ölçüde uyulduğu ve 14 milyon seçmenin ancak yarısının sandık başına gettiği gözlendi. Seçim sonuçlarının birkaç ay sonra yapılacak başkanlık seçimlerine de ışık tuttuğu ve şimdiki Başkan Betancour için büyük bir yenilgi olduğu kaydediliyor. Anayasa gereği, Betancour başkanlık için yeniden adaylığını koyamayacak. Muhafazakâr Partinin başkan adayı Alvaro Gomez'in de genel seçim sonuçlarına göre Liberal Parti'nin adayı Virgilio Barco karsısında şansının olmadığı anlaşılıyor. Liberal Parti'nin genel seçimleri kazanması ve liberal başkan adayının da başkanlık seçiminde en şanslı lider olması, en çok ABD'nin işine geliyor. Çünkü Virgilio Barco, "ABD'nin yakın dostu" olarak tanınan biri. Nasıl bir dış politika izleyeceği konusunda açık konuşmamakla birlikte, Betancour'un 3. Dünyacı çizgisinden farklı olacağı ve Reagan'ı sevmediğini pek saklamayan şimdiki başkana kıyasla ABD ile daha sıcak ilişkiler kuracağı tahmin ediliyor. Reagan, Libya için gizli komite kıırchı TANJU AKERSON WASHINGTON Reagan yönetimi tarafından birkaç ay önce ABD'nin dünyanın dört bir yanında giriştiği örtülü operasyonları koordine etmek ve yönlendirmek için gizli bir komite kurulduğu, komitenin gündemindeki en duyarlı hedefin Libya lideri Kaddafi olduğu açıklandı. "Washington Post" gazetesinin haberine göre yeni kurulan gizli komite, CIA, Dışişleri, Ulusal Güvenlik ve Savunma Bakanlığı temsilcilerinden oluşuyor ve tüm örtülü operasyonların plan ve bütçelerini hazırlıyor. Beyaz Saray'a bağlı "Old Executive Office Building"Eski Yürütme Ofis Binası"nın 208 numaralı odasında toplandığı için "208 Numaralı Komite" adı verilen bu yeni komite birçok yönden 1970'lerdeki ünlü Kırklar Komitesi'ni anımsatıyor. Düzenli biçimde toplanan komitenin üyeleri arasında Ulusal Güvenlik Danışman Yardımcısı Donald Forüer, CIA Gizli Servis Şefi Clair George, Dışişleri Bakanlığı lstihbarat ve Araştırma Bürosu Şefi Morton t. Abramowiu bulunmakta. Komite her türlü operasyon için ayrı ayrı gerekli plan, butçe ve hedefleri saptamakta ve ana kuruluş olarak CIA'yı kullanmakta. Ayrıca hangi silahların gönderileceği, hangi gizli malzmenin kullanılacağı, bunları gizli olarak yerilerine hangi kişilerin ulaştıracağı yine bu komite tarafından belirlenmekte. 208 Numaralı Komıte'nin şu anda üzerinde durduğu gizli operasyon programlarının en önemlilerinden birinin Libya olduğu belirtilmekte. Geçen hafta CIA'nın iki numaralı adamının değişmesıyle örtülü operasyonların önündeki en önemli frenleyici etkenlerden birinin kalktığı, bu tür operasyonların bundan böyle hızlanacağı bildirilmekte. İstifa eden CIA îkinci Başkanı John N. McMahon'un Üçuncü Dunyadaki örtülü operasyonlara kuşku ile baktığı, kendisinin görevden çekilmesiyle 1950'lerin ünlu Allen Dulles'ından bu yana Amerikan dış polıtıkasını gizli operasyonlar doğrultusunda yönledirmeye heveslı CIA Başkanı olan VVİIIiam Casey'in etkinliğinin daha da arttığı belirtiliyor. Bu arada a.a.'nın AFP'ye dayanarak verdiğı haberde ABD'nin "America" uçak gemisi ile on refakat gemisinin Libya açıklarındaki manevralara katılmak uzere Akdeniz'e doğru yola çıktığı bildirildi. ABD'ye ait "Saratoga" ve "Coral Sea" uçak gemileri de 6. Filo'daki gemilerle bırhkte Akdeniz'de bulunuyor. Amerikan Deniz Kuvvetlerı, 90 bin tonluk "America" uçak gemisinin, füzeatar "Ticonderoga" kruvazörü ve dört firkateynle Virginia'run Norfolk limanından aynldığını açıkladı. Pentagon'a yakın kaynaklar, America, Saratoga ve Coral Sea uçak gemilerinin on güne kadar Güney Carolina ve Florida'dan gelecek diğer gemilerle birlikte Libya açıklarında manevra yapacaklarını bildirdiler. Amerikan 6. Filosu, yılbaşından bu yana Libya açıklarında iki manevra gerçekleştirmışti. Bu manevralar ABD'nin Libya'ya karşı kuvvet gösterisi olarak yorumlanmıştı. Yıınanlı çiftçiler TürkYıınan smırını kapattılar SELANtK (AP) Papandreu hükumetinin tarım politikasını protesto eden binden fazla Yunanlı çiftçi traktörleri ile TürkYunan sınıruıı kapattılar. Bu arada binlerce çiftçi de, Kuzey Yunanistan'da karayollarını traktörleri ile kapatarak 10'a yakın kentle bağlantıyı kestiler. Dedeağaç'ta bir polis yetkilisi, Yunanlı çiftçilerin traktörlerinin Türkiye'ye giden iki karayolunu kapattığını soyledi. Bu karayollan Batı Avrupadan Ortadoğu'ya giden ana ticaret yollarını oluşıuruyor. Kuzey Yunanistan'daki çiftçiler, Papandreu hükümetinin 6 ay önce uygulamaya başladığı kemerleri sıkma politikasının kaldırılmasını istiyorlar.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle