18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
MHURİYET/6 11 MART 1986 vbar, TBMM'de AP'lilerin TİP milletvekillerine tabanca kabzalan ile saldırmalarını anlatıyor Mehmet Ali Aybar Anlatıyor Mecliste TİP'lilere saldırı, Demirel ve Sükan'ın tertibiydi' LMUMCU Sayın Aybar, son zamanlarda siz, nd demokratlan "sol olmayan sol" olmrmk Unımrsnnuz. Böyle bir UDim getirdiniz. Acaba bnnu syalist olmayan sol" diye tanımlasak daha iyi olE mı? Ne diyorsunuz? kYBAR Pek büyük fark yok. Yani, sol, sosyademektir bence, yani kapitalist düzeni değiştirmeyi açlayan bir hareket. SoL kapitalist rejime tepki olaçıkmış; hareket olarak, düşfln olarak, solla sosizm eş anlamb sözcüklerdir. Bundan dolayı diyotı ki, kapitalist rejime son vereceğini açıklamayan, inlikle belirtmeyen hareketler sol değildir. Kapitanin sivriliklerini törpülemeyi amaçlayan hareketı sol saymıyorum Bitmeyen Koşıı Uğur Mumcu sordu, Aybar yanıtladı ye'yi ortak savunma ittifakından, NATO'dan koparmak için verilen buyruklara gelmişti. TİP'in yürüttüğü "NATO'ya hayır?" kampanyası Moskova'nın bu buyruğu doğrultusundaydı. Arkadaşımız Çetin Altan, oturduğu yerden: "Böyle konuşamazsın" diye bağırınca, Faruk Sukan da ona: "Çetin Altan siz. Türk mahkemelerinin mahkum ettigi Nazım Hikmet'i milli şair, vatan şairi olarak gösterdiniz mi? diye sormuştur. Altan'ın yanıtı, "En büyük şair idi Nazııs Hikmet" olunca, yeşil ışık yanmış ve yüzlerce AP'li yedi arkadaşımıza çuUannuşlardı. Yaaus Kocak'ın başına tabanca kabzası ile vurruyorlardı. Bu sırada Başkan Nurettin Koç, kürsude kampana çahyordu. îşin bittiğini gorünce, celseyi tatil ediyorum, demiş ve salondan çıkmıştı. Saldınyı Faruk Sukan duzenlemışti. Olaylann akışı bunu kanıthyor. Kuşkusuz Demirel' in onayım alarak. Içişleri bakanı tek başına böyle bir karar alamaz.. Nitekim ertesi sabah geceki olayın Mecliste görüşulmesi sırasında Demirel, Sükan'a arka çıkmış ve hainliği mahkeme karan üe tescil edilmiş Nazım Hikmet'e vatan şairi denmesinin olaya neden olduğunu savunmuş 3 APIiler Mecliste ve dışarda TİPe karşı sık sık zorbalık uygulamıştı 15 milyon m vatan pragı ABD içgalinde deyince..* ü.MUMCU Sayın Aybar, bir de sizin şu meşr 35 milvon metre kare vatan toprağı ABD işgali ındadır, di>e sozleriniz \ar parlamenloda. Anım* mısınız? AYBAR Hatırlamaz olur muyum? Nasıl unusilirim!.. Ne yuhlar!.. Ne Moskovaya'lar!.. Sustun şunu'lar!.. MeclisteTİP'in ilk konuşmasıydı: Deırel hukumetının programını eleştiriyorduk. Izleyekleri dış politikanın, Atatürk'un dış politikası olığunu söylüyorlardı. Atatürk'un dış politikası tam gnnsızlıktır: Siyasada, ekonomide, maliyede, asker.te, külturde tam bağımsızhk... Emperyalizme ve ıpitalizme karşı olmaktır. lzin verirseniz tutanakrdan o bölümu okuyalım: 1 ÇETİN ALTAN Sükann karşı "Nazım Hikmet en büyük fairdi" deyince APtiIer, TtPTilerintistünesaidtrdÜM. Çtün Altan daha sonra TlP mitinginde olay için "Aslanlar gibi dovüştük" diytcekti. OL, sosyalist demektir bence, yani apitalist düzeni değiştirmeyi maçlayan bir hareket. Sol, kapitalist ?jime tepki olarak çıkmış, hareket larak, düşün olarak. Kapitalist sjime son vereceğini açıklamayan, esinlikle belirtemeyen hareketler, ence sol degildir. "Atatürkçülüğün, Atatürk dış politikasmın en kıa fakat en doğru tanımı, tarifi, Türkiye'de herhanİ bir yabancı nüfuza, yabancı sultasına meydan verneyecek bir politika iılemektir. Kurtuluş Savaşımıın tarihsel nedenleri ve butun Atatürk devrimlerinjn emel hedefleri hep budur. Yani Turkiyemizin yabancı mfuzundan ve bu nufuz ister politik, ister ekonomik, ster külturel nitelikte olsun, masun bulunmasıdır. Dlaylara bu açıdan bakılınca, hukümet programmın >u bölümünu de sözlerle öz arasında çelişir görmekeyiz. Herkesin bildiği gibi, Türkiyemiz Atatürk'un Mumünden sonra gittikçe hızlanarak Batı dünyasının ıufuzu altma girmiş ve uydusu haline gelmiştir. \ P ' d e n şiddetli gürültüler Gerekçesi ne olursa olsun, böyle bir politikanın Atatttrkçulukle hiçbir ilişkisi bulunmadığı, tersine Atatürkçüluğe karşı bir hareket olduğu şüphesizdir. Bugun Türkiye'de 35 milyon metre karelik vatan toprağı ABD'nın egemenliği altındadır. (AP'den şiddetü gürultukr, "Utanmaz herif" sesleri... Soziınu geri alsın sesleri, ayağa kalkıp bağrışmalar.) Başkan Muhterem arkadaşlar lutfen yerinize oturun. ("Sozunu geri alsın" sesleri) Lutfen yerinize oturun efendim... Muhterem arkadaşlar, kürsude konuşan hanbın sözu ancak başkan tarafından kesilir. (Soldan guniltüler)... Başkanın da vazifesini yapabümesi için ondan evvel vazife yapmava kalkanlann susması lazımdır. (CHP ve TİP sıraİarından alkışlar). Sayın hatip, Türk Devletinin herhangi bir parçasının işgal altında olduğuna dair söylediğiniz sözu lutfen tavzih ediniz. (Soldan, geri alsın, sözleri). Türkiye tşçi Partisi Grubu adına Mehmet Ali Aybar (devarala) "Birleşik Amerika ile Türkiye Cumhuriyeti Hukumetleri arasında imzalannuş ikıli anlaşraalar gereğince Türkiyemizde 35 milyon metre karelik vatan toprağı Amerikan üssü halinde bulunmaktadır. Bu bir gerçektir". Abdurrahman Güler (Çorum) NATO üssü olarak verilmiştır. Turkiye'nin Rusya'ya karşı müdafaası için (Soldan guniltuler). YUNVS KOÇAK Saldın sırasmda başından tabanca kabzasıyla yaralanan TlP milletvekili, saldırının hemen ertesinde bir TlP mitinginde sargtlı başıyla konuşmuş "Bizi ytldtramayacaklar" demişti. DEMtREL Ç1K1SCA SALDIRI BAŞLADI Aybar, Meclisteki saldınyı şöyle anlatıyor: 1968 bütçe görüşmelerinde tçişleri Bakanı Faruk Sükan, benim ve Boran'ın bir konuşmasını ele aldı, havayı iyice elektriklendirdi, o sırada Demirel Meciis salonundan dışarı çıktu Sükan bu sırada Nazım Hikmet ile ilgili olarak Çetin Altanu söt attL Çetin Altan, "En buyuk şair idi Naıım Hikmet" deyince yutlerce AP'li 7 TtP'ünin üıerine saldırdı. TİP milletvekili Yunus Koçak tabanca kabzasıyla başından yaralandu Içifleri Bakanı'nm Başbakan'dan habersiz böyle bir işe girisemeyeceği açıktır. Nitekim Demirel, daha sonra "Olaylara vatan hainliği mahkemeden tescilli Nazun Hikmet'in ovulmesi" yol açtt seklindeki konuşmasıyla tertibin içinde olduğunu ortaya koydu. Saldırınm ertesi günü olayın Mecliste görüşülmesi sırasında Demirel, Sükan 'a arka çıkmış ve hainliği mahkeme kararı ile tescil edilmiş Nazım Hikmet'e vatan şairi denmesinin olaya neden olduğunu savunmuştu. Suçlamalanna CHP'yi de katan Demirel, Meclisin havasının elektriklendirilmesinde iki partinin fayda umduğunu üzüntüyle müşahade ettim diyecekti. tu. Başbakana göre, TlP yülardır Millet Meclisi kürsüsunü kışkırtıcı ve gerçek olmayan iddialarla işgal etmektedir. Meclisin huzur içinde çahşmasını engellemektedir. Bu suçlamalara CHP'yi de katan Basbakan Demirel, Meclisin havasının elektriklendirilmesinde iki partinin fayda umduğunu üzüntüyle müşahade ettim, diyecektir. Evet olay böyle olmuştu. Ve günumuzün sola açık demokrasi havarisi sayın Demirel, 196070'lı yıllarda sosyalist bir partiyi kaba kuvvetle saf dışı etmenın yollarını aramaktaydı. U.MUMCU TİP'lilere Meciis dışında da devamh saldınlar oluyordu. Gültepe'de, Akhisar'da. Peki kim vardı bu saldınlann arkasında? AYBAR Saldınlann arkasında "Komunizmie Mücadele Derne|i" vardı, "AP'nin militanlan" vardı. örneğin Akhısar'daki saldın. Halkı uzerimize yürütmek isteyen kışkırtıcılar AP'li gençlerle Komünizmle Mücadele Derneği'nin gençleriydi. Saatlerce belediye binasında mahsur kaldık. Kışkırtılmış büyük bir halk kitlesi cevreyi sarmıştı. Polis gelip gidiyor, "Efendim siz karakola gelin" diyorlardı. Biz "Karakola gelmeyiz, bize vasıta getirin. Biz tzmir'e gideceğiz" diyorduk. "Efendim hiçbir şoför sizi götürraek istemiyor." Her an can güvenliğinden yoksun olarak bu işleri yapıyorduk, abartmıyorum. Akhisar'da her şey olabilirdi. Basbakan Ürgüplü'ye telgraf çektik. Protesto ettik, Akhisar'da devlet yok, dedik, randeyu istedik ve gittik. Yanında Demirel de vardı. Olayı anlattım, hareketin başını çekenler AP'li gençlerle, Komunizmie Mücadele Derneği dedim. Demirel, "Biz şiddete karşıyız" dedi. Sonunda bir araba getırdıler. Bu arabaya bindik, ama araba halkın arasmdan gecmek zorundaydı, başka yol yok. Taş yağmuruna tutulduk, arabanın kırılmadık camı kalmadı. Biz o kalabahğı yarıp geçtik, İzmir'e vardık. Şimdi göruyorsunuz ki saldınlar öyle ufak tefek şeyler değildi. Her an can güvenliğinden yoksun olarak bu işleri yapıyorduk, abartmıyorum. Akhisar'da her şey olabilirdi. Basbakan Ürguplu'ye telgraf çektik. Protesto ettik. Akhisar'da devlet yok, dedik ve sonra randevu istedik, gittik. Ürgüplü'yü liseden tanırdım. Üç dört sınıf yukardaydı. Yanında Demirel vardı. Olayı anlattım. Bu hareketin başını çekenler AP'li gençlerle Komunizmie Mücadele Derneği, dedim. Demirel, "Yanıhyorsunuz, biz şiddete karşıyız" dedi. İster AP'li, ister başkası olsun, Akhisar'da polis sakhnlara seyirci kaldı. Ürgüplü "Bundan sonra olmayacak" dedi. U.MUMCU Peki ondan sonra da saldınlar olmadı mı? AYBAR Olmaz olur mu, devam etti saldınlar, hep devam etti. Biz daha evvel Gultepe olaylarından sonra Ismet Paşa'dan da randeyu istemiştik, 1%2'de. Paşa randevu vermek istemedi. Uzun zaman biz de direndik. Istanbul'dan sürekli randevu istedik. O zaman "Pekâla gelsin bakalım" dedi. Mecliste, 35 milyon m vatan toprağı ABD işgali altındadır, dediğimiz zaman, bu sözler Mecliste çok gürültü kopardı. Ne yuhlar, ne Moskova'yalar, ne susturun şunu'lar^. Radyoda canlı yayın yapıldığı için tüm Türkiye dinlemişti. Sonradan gittiğimiz yerlerde hep bunu soruyorlardı. Başkan Müsaade buyurun, tavzihe ve daha evvel söylediği sözü düzeltmeğe hatip devam ediyor. Evet efendim. Lutfen devam edin saym hatip. Daha evvel söylediğiniz 'İşgal altındadır' sözunü Türk Devletinin de, karşıhklı olarak imza attığı ve devletin müsaadesi ile yapılmış bir hareket olduğu yolundaki beyanınızı lutfen açık olarak ortaya koyunuz. TlP Grubu adına Mehmet Ali Aybar (devamla) Türkiye Cumhuriyeti ile ABD arasmda imzalanan ikili antlaşmalar, Amerika Birleşik Devletleri'ne Türkiye'de 35 milyon metre karelik toprağı üs olarak kullanma yetkısi vermiştir (Adalet Partisi sınüanndan, "Niçin? Sebebini de izah etsene" sesleri). Başkan Evet efendim mevzu hakkındaki konuşmanıza devam edin. Tavzih edilmiştir, lutfen devam edin sayın hatip. OTOMOBİLDEN ÇIKAN TAŞLAR Akhisar'da TlP'e yapılan saldından sonra bir basın toplantısı düzenleyen Aybar, otomobilden çıkan taşları gosteriyor. Olaydan sonra Basbakan Crgüplu "Bundan sonra olmayacak" demisti, ama TlP'e yönelik zorbalık harekttleri surdu gitti. Aybar'ın yanında Rııa Kuas. Atatürk dış politikasını izkyeceğine dair sözlerini şuphe ile karşılanz (TİP sıraİarından alkıslar). (Millet Meclisi Tutanak Dergisi, Cilt 1, sa. 176177). Basbakan Demirel eleştirilere yanıt olarak yaptığı uzun konuşmanın hemen yarısını TlP'e ayırmıştı. ABD üsleri ile ilgili bölümde, bunların NATO ittifakı çerçevesinde ortak tesisler olduğunu ileri şürüyor ve "Söz konusu tesisler Türkive'nin mıilkiyetinde bulunmaktadır" divordu. U.MVJMCU Çok da gürültü yapmıştı, bu konuşma. AYBAR Evet çok gürültü koparmıştı. Radyoda canlı yayın yapıldığı için tum Türkiye dinlemişti: Köylerde, kahvelerde, evlerde.. Dinleyenler şaşkına dönmuşlerdi herhalde. 35 milyon metre karelik vatan toprağının Amerikan işgali altında bulunması şok etkisi yapmıştı. Yurtaşlanmız ilk kez duyuyorardı bunu. Gerçekten buyuk gürültü oldu. Gittiğimiz yerlerde hep bunu soruyorlardı. TİP'in daha sonra başlattığı "Uslere, NATO'ya hayır!" kampanyalan için, bövlece ortam hazırlanmış oldu. L.MUMCL Mecliste ilk konuşmanız bu ABD işgali hakkında idi. Bu da çok^şert bir konuşma idi. Bundan sonra da parlamento içindeki mucadeleniz bu sertlikte devam etti mi? mıştı. Bizden biri kürsüye çıkınca tüm gruplar, ama özellikle AP alarma geçerdr. TlP gerçekçi ve yurekli muhaiefet yapmıştır. Sanıyorum emekçi halk yığınlarının giderek genişleyen güvenini ve sevgisini kazanmamızda, TİP'in Mecliste verdiğı mücadelenin etkisi büyuk olmuştur. U.MUMCU Peki hiç zorlukla karşılaşmadınız mı Meciis çalışmalannızda? AYBAR ilk gunden beri kendimizi yalnız hissettik. Bunun manevi baskısı goz ardı edılemez. Duşman gözü ile bakılıyordu bize. Hele ilk günlerde. YeAYBAR Bu tam bir tertipti. 1968 bütçe görüşmelerinde. Yunus Koçak arkadaşımızı hastanelik etmişlerdi. lçişleri Bakanı Faruk Sükan, eleştirileri yanıtlamak için kursuye geldi, ama eleştirileri bir yana bıraktı, benim bir konuşmamı, arkasından Behke Boran'ın bir konuşmasını ele aldı. Ben TİP'in tarih açısından Türkiye solunun mirasçısı olduğunu söylemişim. Oysa bu partiler mahkeme kararı ile kapatılmış komünist partileri imiş... Dolayısıyla TİP de komünıstmiş. 2 tsmet Paşa sordu: Randevunuz ll'de degil miydi? Fakat ilginçtir, randevu günu, TürkIş'in Ankara'da düzenlediği antikomunist miting günune rasthyordu, yani Tandoğan Meydanı'nı binlerce işçinin doldurduğu gundü ve orada "Kahrolsun komunizm" sloganları atılıyordu. îsmet Paşa bize o gun randevu vermişti. Paşayla göruşmeye kaJabalık bir heyetle gitmiştik. Girdik içeri. "Aybar degil mi" dedi. "Evet efendim" dedim. "Randevunuz dedi, ll'deydi gali. ba." Maça 10 yenik başladık; yani başbakandan randevu alınınca iki dakika, uç dakika geç kalınmaz, onu hatırlatıyordu bana. Hakhydı da, bu bizim kabahatimizdi. Çok canım sıküdı tabü. Anlattık Paşa'ya. Dedik ki "Bu olaylar faşizmin başkaldırmasıdır. Siz bunu benden daha iyi bilirsiniz. Faşizmin taktiği budur: En uçta olan, once tasfive edilir. Onu saf dışı ettikten sonra arkasından uçta olanlar gelir. Sıra sizde de olacak, yani CHP'de. Sizden dilegimiz anayasa ve yasaların uygulanmasıdır." Paşa "tçişleri bakanını gördunuz mü" diye sordu. Yani basbakan bu tur işler için rahatsız edilmez demek istiyordu. Ben de: Hangi içişlerı bakanı Paşam, Sayın Hıfzı Oğuz Bekata mı? Sayın Bekata, gazetelere demeç verdi. "Ne yapalım anayasa izin veriyor bu partiye" anlamında bir demeç. lçişleri bakanına gitmekte yarar görmedim." Yani saldınlar hep devam etti. TİP kapanıncaya kadar devam etti. Arkadaşlarımız ölduruldu. Amasya İl Başkanırruz tabancayla vuruldu. Katili bulunmadı, yani TİP zor şartlarda gorev yaptı. Türk subayı, Türk bakanı ABD tislerine giremez TlP Grubu adına Mehmet Ali Aybar (devamla) İkili anlaşmalarla Amerikan Devletinin üsleri haline getirilmiş bu vatan topraklanna, Amerikalılarra izni olmadıkça, devlet kademelerinde hangi yerı işgal ederse etsin, hiçbir vatandaşımız ayak basamaz. Yurdumuzdakı Amenkan uslerine Turk zabıtası giremez, Türk subayı, Türk komutanı, Turk hâkimi giremez, milletin vekilleri giremez, Türk bakanlan giremez (guniltuler). Bu uslerden havalanacak uçaklar, füzeler bizim haberimiz olmadan, Büyuk Millet Meclisi'nin onayı alınmadan, yurdumuzu her an vahim tehlikelerle karşı karşıya bırakabilir (...) Hal böyle iken hükümet programında bu durumun sona erdirileceğine dair tek bir kelimeye rastlamadık. Tersine Amerika ile olan münasebetlerin daha da kuvvetlendirileceği söylenmektedir. Bu şartlar altında bugunkü bağımlı durumumuzun ortadan ne yoldan kaldınlacağına dair somut teminat verilmedikçe ve hele Amerika ile olan münasebetlerimizin daha da kuvvetlendirilip geliştirileceği ifade edilirken, hükumetin Nlecliste düşmarr gözü ile bakılıyordu bize. Hele ilk günlerde. Yemek salonuna b'ıle toplu olarak giderdik. Her an tetikte idik. Sonraları daha .rahat çalışmaya başladık. Yıllar sonra AP Grup Başkan Vekili Oğuz Aygün, Size çok saldırdrk, yakışıksız sözler söyledik. Ne deseniz hakhsımz. ama yine de bir parlamento idik" dedi. mek salonuna bile toplu halde giderdik. Her an tetikte idik. Sonraları daha rahat çalışmaya başladık. Yıllar sonra AP grubu başkan vekili sayın Oğuz Aygun'le karşılaştık bir açıkoturumda. "Sizlere çok saldırdı k, yakışıksız şeyler söyledik. Ne deseniz hakhsımz, ama gene de Biz bir parlamento idik" dedi. Gerçekten de bir parlamento idik; sağlı sollu, serbest seçimle oluşmuş bir parlamento idik. U.MUMCL' Bir de ağır bir saldın olmuştu TİP'e Mecliste. Hangi yıldaydı? Nasıl olmuştu? Sükan'ın saldınyı hazırlayan konuşması Kaldı ki, Boran, konuşmasında Türkiye Işçi Partisi'nin demokratıkmerkeziyetçihği benimsediğini soylemişmış. TİP'in komunistlığini bir de bu kanıtlıyormuş. Çunku Komünist Enternasyonal'e demokratıkmerkeziyetçiliği kabul eden partiler alimrmış. Üstelik biz ulusal bağımsızlığı sa\runuy0Tmuşuz. Ulusal bağımsızlığı savunmak ise, 1960'ta Moskova'da toplanan 81 komünist partisinin ortak karanymış. Kaldı kı, TÎP Roma'da toplanan Komünist Partiler Konferansı'na temsilcı gondermişmiş. Antiemperyalizm, emperyalizme karşı cephe kurmak, enternasyonalın bir no 'lu direktifi imiş. Roma toplantıstnda Akdeniz'de boyle bir cephe birliği oluşturulması için yurutulen çalışmalara, Yunus Koçak da katılmışmış... Boylece TİP'in komunistliği kanıtlanıyormuş. lçişleri Bakanımn bu açıklamalan havayı iyice elektriklemışti. Artık saldınya yeşil ışık yakmanın zamanı gelmıştı. JConuşmayı ızleyen Basbakan Demirel de tam bu sırada, ben gormemiş olayım dercesine, salondan çıkmıştı. Saat gecenin birini geçiyordu. Sükan, konuşmasını surdüruyordu. Şimdi sıra Türki Bizden biri kürsüye çıkınca AP alarnıa geçerdi. AYBAR Hıç ödun vermedik. Kuşkusuz ses tonu konuya ve ortama göre değişir. Bütçe konuşmaları, 5ÖZİU sorular, yasalar uzerinde konuşmalar, genellikle sert geçerdı. TİP'in yasa teklıfleri komisyonlarda u)oıtulurdu. İkili anlaşmalar için verdiğimiz sozlü soru onergesine basbakan aylarca yanıt vermedi. Bir avuç TIP'li milletvekili Meclisın huzurunu kaçır SÜRECEK
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle