Katalog

11 MART1986 LONDRA MEKTUBU Pierre Loti Sergisi Pierre Loti Fotoğraflan Sergisi, Türk ve tslam Eserlert Müzesi tbrahim Paşa Sarayında 10 nisana kadar açık. Loti'nin çoğu Türkiye'de çekilmiş 200 kadar fotoğraftnın yer alacağı sergi, Poitiers Müzesi Müdür Yarduncısı Bruno Gaudichon tarafından hazırlandu KÜLTÜRYAŞAM HAYVANLAR ÎSMAÎL GÜLGEÇ YUÛN ŞiMDi İZfN VfeR&CLER SON CUMHURÎYET/5 Her şeyi keman olaıı Haendel ve piyano büyticüsti Radu Lupıı Enescu'nun öğrencisi, neredeyse Yehudi Menuhin 'le aynı yaşta olan 1da Haendel, yirmisinçleymişçesine genç, taze, canlı. Kapkara saçlı, sakallı genç "Rasputin" Radu Lupu'yu Türkiye'de dinlemek ise, aydınlaüa ve yenileyici olabilir. FtLİZ AIİ LONDRA tngiltere başkentindeki şubat konserlerinde kemancı Heoryk Sezeryng ve Ida Haendei'den iki hafta arayla "Sibeüus Keman Konçertosu" nu dinledik. Cari Flesch ve George Enescn'nun öğrencisi olduğuna göre, Ida Haendel, "dünkü çocuk" değil. Yehudi Menuhin'le aşağı yukan aynı yaslarda olması gerek. Fakat bu olağanüstü kadın, sanki 20 yaşmdaymış gibi genç, taze (uzaktan tabii) ve tek sözcükie harika, sflsü püsü de yerinde (biraz rüküş ama zarar yok). lnanılmaz teknik kolaylık, dopdolu ve etli tonu, Tann vergisi doğal yeteneği ve müzikalitesi, bitmez tükenmez enerjisiyle Ida Haendd'in niye Isaac Stern, Menahin, Milstein hatta Perlman kadar dünya çapında ünlü olmadığını anlamak zor. Olaya belki de kadın gözüyle bakmak gerek. Ida Haendel tek başına bir kadın olarak butün kariyeri boyunca yalmz savaşırn vermiş. Oysa erkek sanatçılann yasamlannı rahatlatan, duzene koyan, onlara gündelik aynntılardan annrruş bir ortam sağlayan birer eş mutlaka var. Ida Haendd'in neler yaşadığını öğrenmek isteyenler, "Woman with Violin" başhklı otobiyografisini okumalılar. Kitabın adından da anlaşılacağı gibi, Ida Haendel'in tüm yaşarnı kemanla başlayıp, kemanla bitiyor. Piyanistşef Ashkenazi'nin 3 şubatta yönettiği Londra Filarmoni konserüvie solist, piyanist Radu Lupu idi. 194S'te Romanya'da doğan Radu Lupn, ilk bakışta kara saçlan ve sakalıyla Grimm masallarındaki kötü BU ONA iYı BB PERS OUJR MUHA56BrMüP«ı I < 5H t £ŞÇ' iN tOL BW4İ &OKAPIM. "Her Şey Yolunda"nın bölümleri yeni Çtkimi önceki yaz Bodntm'da gerçekleştirilen Alman TV dizisi "Her Şey Yolunda"nm ytni böliimlerinin çevrümesine karar verüdL Yönetmen Schramboehmer, dizinin büyük ilgi görmesi üzerine yeni böliimlerinin yine Bodrum'da çekileceğini açüdadu "Her Şey Yoiunda" adh TV dizisinin yayunlanan 10 bölümü yaklaşık 15 milyon kisi taraftndan izlenmistL Schramboehmer, Türkiye'nin güney hyüannda çekilmesi tasarlanan dizinin yeni bölümlerinin 1988 TVprogramı, na almacağau söyledL PİKNtK PtYALE MADRA YALNIZSA VAŞÇ1 VE GENÇ "RASPUTtN" Kemancı 1da Haendel, bütün kariyeri boyunca yainız başına savasım vermiş bir sanatçı. Piyanist Radu Lupu ise bir genç "Rasputin1" görünüsüne karşm, yumuşak ve sakin bir yorumcu. kalpli odunculan andınyor. Ne var ki bu genç "Rasputin", piyano çalmaya başladığında o sert ve kaba görünümün altındaki tabakalann ne denli oLağanüstü duygularla inceldiğini fark ediyorsunuz. Schumann'm "La Minör Piyano Konçertosa"nu neredeyse izlenimci, pastel renklerin öne çıktığı, yumuşak ve sakin bir yorumla yeniden canlandıran Radu Lupu'yu Türkiye'de de dinlemek aydınlatıcı ve yenileyici olur inancuıdayun. ve sonunda Afrika kıtasının tümünün müziğiyle tanışıverdi. Doğu ve Afrika müziğinde Batıya ilginç gelen,ritmikve makamsal çeşitlilikti. Doğuda müzik, Batıdaki gibi sürekli karşıtlıklar içeren öğelenn hızla yer değiştirmesi düzenine bağlı degildi. Doğu müziğindeki estetik, karşıtlıkları değil, uyumlu devamlılığı vurguluyordu. Çok belirsiz değışiklıklerle, saatlerce sürebilen (Hint müziğinde olduğu gibi), ritmik ve makamsal çeşitliliğe, doğaçlamamn da katılmasıyla Batılının kafasını iyice kanştıran bu yeni estetik, adını saydığımız bestecilerin hepsini teker teker, ama ayn biçimde etkisi altına aldı. Ne var ki, Doğuyu yeniden keşfedenler, Doğu müziğinin özünü değil, dış kabuğunu görebilmişler sadece. Müzikleri bu nedenle fotoğraf negatifi gibi karanlıkla aydınlığı birbirine kanştırmış durumda. Batı müzik estetiğinin şekilciliğiyle Dogunun kendine özgü şekilciliğini bağdastırmayı denemeye çalışmaktan oteye gidemeyen bir yol ayınmında şu sıra "minimalizm." Ama kimse ağzıru acıp laf etmeye kalkışmıyor. tnsanoğlu anlamadığı olaylar karşısında susmayı yeğliyor ne hikmetse! Çin'in en önemli romancısı öldü Çin 'in en önemli kadın romancısı ve kadın haklan savunucusu Ding Ling, 81 yasmda Pekin 'de öldü. 1920 ve 1930'uvdaki yapıtlanyla tanınan Ding Ling, devrimci ilkdere bağuhğı sonucunda 19S2'deStalin Ödülü'nü aldı. Ne var ki, 1957'den sonra gözden düsen sanatçı, saygınhğıru yeniden ancak 1979'da kazandı. "Bayan Şafey'in Guncesi" ve "Taşkın" adh romanlanyla ünlenen Ding Ling, 1952'deStalin OdüUi'nü"Sanggan Irmağı'nda Gun Işırken" adh romanıyla kazandu HIZLI GAZETEÖ NECDET ŞEN Bazen AYSEL'miş gibi o d i y o , bdZcn d c dülmiş o f b i . . . \&nıfc v<zr<ıca.Qifta. boynumd sanldı... Saçian şarnpuan kokuyordu... Minimalist müzik Yine şubat aymda "minimalist müzik" akımının Amerikalı yaratıcılannın iki önemli lideri, Steve Reich ve Terry Riley, Londra'ya geldiler. Müzikte "minimalizm", La Monte Yonng, Terry Riley, Steve Reich, Philip Glass, vb. gibi Amerikalı bestecilerin "Doğu"yu yeniden keşfetmeleriyle başladı. Nasıl bizler arada bir Amerika'yı yeniden keşfediyorsak, Amerikalılar da Doğuyu yeni yeni keşfediyorlar. özellikle 2. Dünya Savaşı'ndan sonra Pasifik'te, Uzakdoğu ile yüzyüze gelen Amerikalı, Java, Bali, Hint Yanmadası ve daha da ilerleyerek Yakındoğu, Kuzey Afrika Meral Yapalı Ova Sünder resitali Filarmoni Derneği tarafından düzenlenen Meral Yapalı Ova Sünder piyano ikitistnin resitali bugün 18.30'da Atatürk Kültür Merkezi'nde gerçekleşecek. Sanatçılar konserde Mozartin "ReMajörSonat'inı, Kemal Sündertn "Konçertino"sunu, Vaughn fVUHamsin "Entrodüksiyon ve Füg'ünü ve Chopinin "Rondo"sunu seslendirecekler. ÇİZGtLÎK KÂMİL MASARACI Shakespeare'i iki saate sıgdıran bilinçü çahşma KakranuiBİar ve S*yt«rılar / Yazan: Talat Halman / Çevre Düzeni: Metin Deniz / Işık: Lütfi Akad / Müzik Düzenlemesi: Server Acim / Sunan: Müşfık Kenter. DİKMEN GÜRÜN UÇARER "Kahramanlar ve Soytanlar" Talat Halman'ın Shakespeare'in dünyasında duyarL gezisi. Kendi deyimiyle, insanın dünyasında gezisi. Müşfik Kenter gibi usta bir oyuncu da bu ilginç gezinin anlatımcısı. "Kahramanlar ve Soytarüar" salt bir tiyatro olayı değil. Içinde tiyatroya, şiire, müziğe, anılara, anekdotlara yer veren tath bir sohbet, yoğun bir sohbet... Halman, "büyüklük tutkunu" kahramanlann dünyası ile "keskin zekâyı, açık sozliilttğfi" temsil eden soytarılann dünyası arasında gidip gelirken onlan "Sheakespeare'in votligi azman boyutlaria tarihi aşan kisiler" olarak tanımlıyor. Bu kişileri duygulanndaki coşkunluk, mantıklaruıdaki dengeyle bir kez daha yaşatıyor. Iktidar düşkünü Coriolanus, büyüklük tutkunu Lear, "ihanete siinikleyen ibtirasın kurbanı" Macbeth, "iftiranın karanlık güriT'nü gösteren Othello, özdeyişleriyle akıllarda kalan Polonius, kadının gücünü en güzel anlatan Erailia, hiciv sanağerine geçerken oyuncu yönüyle aniatıcılığını birbiri içinde eritiyor. Sanki karşısındakiyle bir toplantıda sohbet edermişcesine anlatıyor Shakespeare oyunlan üstune Bernard Shaw ya da Samuel Pepys'in dediklerini, ünlü Shakespeare oyuncusu Edward Kean'le ilgili bir anekdotu ya da Shakespeare'in kimliği üstüne yürütülen tahminleri... Shakespeare'in Türkiye'deki yaşamını da ne guzel veriyor Halman. Bedros Atamyan'dan Ertuğrul Muhsin'e kadar uzanan çizgide Telgezer Kardeşler, Siranuş Nigosyan, Sadi Tek, Engin Cezzar, Nur Sabuncu, Muallim Naci ve büyük ozana gönül vermiş daha nice kişi yerlerini alıyor. "Shakespeare'in öztt aşktır ve aşkın gücünün en yogun ifadesi sonelerdedir" diyen yazar onun aşka övgusünu dile getirirken sonsuz inancını da vurguluyor. Ve Müşfik Kenter yine aynı yumuşaklıkla guzel bir müzik eşliğinde geziniyor soneler, türküler arasında. Yazar, anlatımcı ve izleyici arasındaki bu uyum, bu bağlantı sanki gölge oyunu kullanılan iki sahnede kopuyorsa da güzel bir bütün içinde ufacık noktalar diyebiliriz bunlara. Metin Deniz'in yalın çevre düzeni bu değerli çahşmaya ayrı bir anlam kazandırıyor. llgiyle izlenebilirliğinin ötesinde Shakespeare gibi bir deryamn iki saatlik bir süreye böylesine dolu dolu sığdırılabilmesi bilinçü bir çahşma ürünü. AĞAÇ YAŞKEN EĞİLİR KEMAL GÖKHAN TARİHTE BUGÜy MÜMT4Z ARIKAN 11 Mart ŞISEN UÇAK KR//COSU.. 1945'TB SU6UN, AgD'pe, KAZA GEÇlZEN UÇAKLAIZt KALD/RA^AK İÇlN YENİ gi£ SULUÇ BAŞARlYLA OENENOI. ÖZELUKLS HAVAALANIARINA İNİŞKALKIŞ SlRASlN&A MEYPANA GELEN KAZAIARDA, UÇAKLAR. PİSTt KAPATAfSAK. TRAFIĞl SAATLeeCE &UGEJJJYO/ZPU. DuNLOP KUÜÜUJÇUNUN GELİÇrİePl&l YENİ HAVA YAS.TtZLAI2.IVLA BU ıŞ,KAZANIN HAFlFLIGİNB GÖ&£, ON PAICIKAYA DEĞIN OUÇÛRÜLEBlLECEKTİ. KAHATLA&H ALT/NA, ÜST Ü£T£ YE/SLEŞTıRiLEN YAOT1KLAJ3. OTOMATK OLAISAIC ŞıÇtfZİLIYOIS.,YEfSDEKJ kCAUCAN (SÖVOe, YANAÇAN TAŞIY/CI KAMYONA OTUfSJVLUYOROU. HER YASTIti 12 TON TAÇ/YA&/LEA/ LASTlK YAPIYA SAHİPTİ. OYUNCUANLAT1CI Müsfik Kenter, "KraUar ve Soytanlar''da oyunculukla anlatıcılığı birbiri içinde eritiyor, bu arada Shakespeare'in Türkiye'deki günlerine de can veriyor. tının övucüsü Jaques... ve djğerleri tek tek geçiyor gözlerimizin önünden. Müşfik Kenterse bu kişileri sunarken Halman'ın araştırmalanndaki, incelemelerindeki ve sonuçlanndaki netliği, sağlamlıgı, yumuşaklığı daha da belirginleştiriyor. Bir kişilikten di 50YBL ONCE Cumhuriyet Ren boşaltılmazsa Fransa hiçbir müzakereye girmiyecek Paris 10 (Hususi) Başvekil Alber Saro parlamentonun bugünkü toplantısmda bir nutuk söyleyerek Cenevrede Fransanm takib edeceği ham hareketi anlatmış ve demiştir ki: " Ren mıntıkası tahliye edilmedikçe Almanya ile müzakerelere girismeyeceğiz. Almanya birnza aktettiği Lokamo misakım feshetıikten sonra Fransa tehdid altında hiçbir konuşmada bulunmayacaktır. Bu kadarla da iktifa etmiyerek deruhde ettiği taahhüdler hilafına Lokarno misakım feshettiğinden dolayı Almanyaya karşı zecri tedbirler alınmasıru isteyeceğiz. Cenevrede, Fransa beynelmilel itimadı ve dünya sulhunu emniyet altına almak isteyenlere iltihak edecektir. Biz hiçbir zaman Alman milletinin hürriyet ve haysiyetine halel getirmek istemeyiz, büâkis kalkınması için Almanyaya yardım etmek isteriz. Fakat Renin askeri isgal altına alınması münferid bir Alman meselesi değil, beynelmilel taahhüdlerin ihlali mahiyetinde dünya sulhile alakâdar mühim bir meseledir. Bundan dolayıdır ki Fransa ihlal edilen taahhüdlerin tekrar yerine getirilmesini istiyor ve bu // Mart 1936 netice elde edilmedikçe Almanlarla yeni konusmalarda bulunmayacaktır." 19361986 Konservatuvar muallimleri tarafından bir konser verilecektir. İki merasim münasebetile cemiyet tarafından hazırlanmıs olan tarihi resimlerle süslü bir broşür de misafirlere dağıtılacaktır. ÇIKOLATA LEZZETİNDE BESLEYİCİ VE NEFİS BİR GIDA GALERİLER UMTUiaitSİ 7 IİMt i m • a Mart « M Salıh Acar Auni Arbaş Ccnrit Atmoca Cibct Burak Ali Derrm GardalDuyar Leyh Gamsız NecdetKalay Hukısi Mercan Gürol Sözen Selim Turan Burhan Uvgur Mnan Vannca HuSfev Gerede Cad 126 Tesvıtuve MeydanıIST Tel 141 27 11 528 66 29526 10 00/412 € R DESTEK SMUT VdBtÜ • 14» 03 54 TAŞYONTAR ryrZrîTT .SANATr. AP.SAT .TÜR.TPÎ KEMAL ZEREN (19011977) Tel 160 S9 13 • 161 62 06 160 71 30 Husrev Gerede Cad 80/1 Teşvikıye TAMERBAŞOĞLU Utltart GÜNGÖR İBLİKÇİ RAZAN SAMTMLHlM SALİH ACAR ŞADAN BEZEYİŞ ORHAN ERSOY RUZİN GERÇlN ZEKİ KIRAL YAŞAR YENİCELİ 14 | * a t 17 Matt Rumt Cad SUıUı Hjn 53/2 Tel 147 68 S9 CERCEVE RMUUISMır IIEldMAN ERIUT Saaat MtrtsJ 10 RESSAMIMIZIN YENİ ve SEÇME ESERLERİ ALP BARTU CAHİT GÜRAYDIN AYŞEGÜL INCEİSA REMZİ IREN NECDET KALAY ZEKİ KIRAL NÜSHET KUTLUĞ ABDULLAH MERİÇADAU REMZl TÖREMEN BURHAN UYGUR Rumetı Cad Mattuao Osnunbey sc* 3 5 ^ Etkut *Ct OSMANBEV T«( 146 05 *7 15 asırhk Türk tebabeti Memleketimizde Tıphane ve Cerrahhanenin ilk açıhşımn 109 uncu yılı münasebetile Tıb Fakültesi Talebe Cemıyeti tarafından 14 mart cumartesi günü üniversite konferans salonunda bir tören yapüacaktır. Toplantıyı Rektör açacak ve fakülte dekanımn ilk sözünden sonra profesör Kemal Cenab, doçent Ekrem Şerif bugünün ehemmiyetini anlatacaklar, biri sivil biri asker iki talebe de birer nutuk söyliyeceklerdir. Iföcomaltl Ataman Ayvaz RMinS«|W 1229Mart CHUACt (ttıto bn*) FLORANSA ANTİK VARAKLl TABLO ÇERÇEVELERİ FLORANSA TİPİ PATİNE OVAL ÇERÇEVELİ AYNALAR MODERN RESİM ÇERÇEVELERİ VE PROFİL SANAYİİ FLORANSA ASLANLI KORNIŞ SANAYİİ LİMİTED ŞIRKETİ kuruluşudur RASİN 122 Mart dört bayUt sanat galaria BACOAT CAD 294/J1 CAOOEBOSTAN İLAN AHOS ASLİYE HUKUK HAKİMLİĞİ'NDEN 1985/177 Davacı, Avanos Sigorta Evleri'nden Yaşa Duran Doğan vekili Av. Ünsal Eren tarafından davalı Altıpınar köyünden Necla Doğan aleyhine mahkememize açılan boşanma davasının yapılan açık yargılamasında: Davalı Necla Doğan, adına çıkartüan davetiyenin bila tebliğ iade edildiği, zabıtaca yaptınlan tahkikatta ise adresinin meçhul olduğunun bildirildiği görülmekle davalıya ilanen tebligat yapümasına karar verilmiş olduğu ndan: Davalı Necla Doğan'm duruşma gunü olan 24.3.1986 günü saat 10'da Avanos Asliye Hukuk Mahkemesi'nde hazır bulunması veya kendisini bir vekille temsil ettirmesi, davetiye yerine kaim olmak üzere ilanen tebliğ olunur. Basm: 13737 GENEL KURULA ÇAĞRI Adana'da kurulu S.S. TGS Basın Mensuplan Sosyal Sigortalılar Konut Yapı Kooperatifl'nin 8. Olağan Genel Kurulu 29 Mart 1986 cumartesi günü saat 10.00'da "Çukurova Gazeteciler Cemiyeti, Atatürk Caddesi, öğretmenler Sitesi B Blok asmakat Adana" adresinde aşağıdaki gundemle yapüacaktır. Genel kurula tüm üyelenn kaulmalan önemle duyurulur. GÜNDEM; 1 Yoklama, açılış ve divan seçimi, 2 Raporlann okunması ve görüşülmesi, a) Yönetim Kurulu çabşma raporu, b) Bilanço ve gelirgider hesapları, c) Denetciler raporu. 3 YOnetim Kurulu ile denetçilerin ibrası, 4 Gelecek yüın kadro, butçe ve iş programının görüşülmesi, 5 Dilekler ve öneriler, 6 Kaparuş. GaKn Paar 4*mlJ httgün 11 0019 00 Adtes Teşvıkıye Ihlamuı Yolu No. 1 (Teşvikıye Camıi Arkası) tst Tel 1330619 5274006 5268933 Telex 22627 tSTC TR 547 ııı J ırtiu \ y URART CEVOFT PASA CAO 376 MBEK 165 ' 4 96 BALKAN NACİ İSLİMYELİ MSMJMT 1W Nuri İyem S«fW en 1M01V» ırw Ktou. j 45 ,resım ressam Mart 1SM % Ayetujlah resbn sergisi UMTTYAŞAR . . SflNKT CtfLERlSl Mtltart ISMıU CiO PmDmce yln. l;»os :.ımi; r jp.iuj' Man. Kjl I No 27 34 ı İKlon I44 96 33 6ALERI ILANLARI HER GUN BU KOSEDE g Cad 332 5ı$.. 148 03 67 141 72 43 YÖNETİM KURULU