Katalog

23 KASIM 1986 Ozetle DIŞ HABERLER CUMHURtYET/3 G.Afrika: 7 kişi idam edildi Guney Afrika'da yedi kişinin daha idam cezası infaz edildi. Hapishane yetkilüerinin verdiği bilgiye göre, biri melez altısı siyah yedi kişinin Pretoria Merkez Hapishanesi'nde idam edllmesiyle bu yıl idam edilenlerin satsı /06'ya yükseldi. 1984 yılında 115, 1985yılında da 137 kişi idam edilmişti. Hükümet yetkilüerinin parlamentoda yaptıklan konuşmada, Güney Afrika'da idamlık suçlann Batılt ülkelere nazaran dahafazla olduğu belirtildi. (L'BA) Sovyetlerde "mini devrim" Salı günü Yüksek Sovyet tarafından oy birliği ile kabul edilen yeni yasaya göre, "aym çatı altında" yaşayan aile bireyleri, özel işletme kurabilecekler. özel işletmecilik, lokanta, pansiyon, özel taksicilik ye otomobil tamirciliği gibi alanları kapsıyor. SSCB'de özel teşebbüse sınırlı izin verilmesini'Marksizminrevizyonu'olarak niteledi DUNYADA BUGUN ALİ SİRMEN Anahtar Temel, Karadeniz postasının güvertesinde istanbul'a doğru yol alırken, (eskiden öyle geılinirdi Karadeniz'den İstanbul'a) tahta bavulu cumburlop denize düşüvermiş, bizimki hiçfütur etmeden oynamaya başlamış»: Ha anaktari pendedur, anaktari pendedur!.. önceki günkü gazetelerde Dışişleri Bakanı Sayın Halefoğlu'nun fotoğrafını görünce anımsadık fıkrayı. Sayın Halefoğlu'nu, Andreotti'den anahtarı alırken gösteren fotoğrafın yer aldığı haberde ise Dışişleri Bakanı'nın bir sözü manşete çıkarılmış: "Artık anahtar bizde." Sayın Halefoglu'nu bu denli sevindiren, anahtarı aldık diye coşturan olay ise, Avrupa Konseyi'nde normal olarak sıramız geldiği zaman bize verilmeyen Bakanlar Komitesi Dönem Başkanlığı'nın aradan zaman geçtikten ve Türkiye'de bazı olumluya doğru yönelen gelişmeler izlendikten sonra verilmiş olmasıdır. Dışişlerimize sorarsanız bu olay bir diplomatik zaferdir. Bize sorarsanız, onların bu konudaki üstün çabalarını ve başanlarını hiç de göz ardı etmeden ve küçümsemeden deriz ki, olağan olanı gecikerek almak bir diplomatik zafer oluyorsa eğer, bu demokratik bir skandaldır. Evet Türkiye'nin olağan yollarla çok daha önceden varması gereken noktaya büyük diplomatik çabalardan sonra varmasının nedeni, ülkemizin Avrupa ölçütlerine uygun, Avrupa Konseyi'nin gereklerini yerine getiren bir demokratik yapıya bir türlü kavuşamamış olmasıydı. Anahtarın binbir güçlükle sonradan alınması da, eski uygulamaların bırakılacağı yolunda bazı olumlu gelişmelerin başlaması sayesinde olmuştu. Ancak Sayın Halefoğlu anahtarı aldığı sıralarda olumlu gelişmelerde bir duralama, geriye doğru çarketme süreci de ülkemizde başlamış bulunmaktadır. Türkiye hapishanelerinde ve tutukevlerinde düşünce suçu dolayısıyla mahkum ve tutuklu kişiler bulunmaktadır. Türkiye'de düşünce suçuyla suçlanan kişilerin yargılanmaları sürmektedir. Türkiye'de karanlık güçler, siyasal davaları paravan ederek demokrasiye karşı savaş açmakta, siyasal davalar düşünce suçu suçlamaları paravan edilerek çağdaş demokrasiye neden geçilmemesi gerektiği anlatılmakta, düşünce suçlamaları ardından ülkemizin Batı demokrasilerine geçemeyeceği bir kaziyei muhkeme haline getirilmeye çalışılmaktadır. Bu seslerin kimlerden çıktığı, nerelerden kaynaklandığı, bu yönelişleri hangi odakların adamlarının sahibinin sesi olarak dile getirdikleri ayrı bir konudur. Sahibinin sesi durumunda olanlann demokrasiye karşı çıkışlarını "vicdanlarının sesi olarak" nitelemeye çalışmaları da gerçeği değiştirmez. Türkiye'de kapalı kapılar ardında hazırlanan yeni ceza yasası tasanlan, doruklarda ufukları karartmaya yönelik demeçlerle düşünce belirttiği için hapse atılan, tutuklanan kişilerin varlığı, ülkemizin yöneldiği dünyada yine dikkati çekecektir. Ülkemizde yeniden geçiş döneminin en karanlık günlerindeki uygulamaların güç kazanması ilginç bir biçimde, insan hakları ve demokrasi konusuna, kendi dünya görüşünün doğal sonucu olarak çok başka bir açıdan yaklaşan Sovyetler Birliği'nde bile insan hakları ve temel hak ve özgürlükler konusunda, dünya ölçüsünde asgari müştereklerde birleşme olanağına yol açacak Gorbaçov uygulamalarının hızlandığı bir sıraya rastlamaktadır. Bilindiği gibi, Sovyetler Birliği insan hakları ve temel hak ve özgürlükler konusuna kapitalist dünyadan çok daha başka bir açıdan yaklaşıyordu. Bu durum iki kamp arasında bu alanda büyük uçurumlar doğuruyordu. İki kampın görüşlerinin sergilenmesi ve irdelenmesi ayrı bir yazı konusudur. Ancak Gorbaçov'un Sovyetler Birliği'nde başlattığı yenileşme hareketlerinin, iki dünya arasında daha ortak bir dil bulunmasını sağlaması olasılığı güçlenmektedir. Nitekim Moskova'nın 1987 yılı başından sonra ülkeden aynlmak isteyecek kişilere, bazı haller dışında izin verme yükümlülüğü altına girmiş olması da çok önemli bir gelişme olarak görülmektedir. Gelişme sürerse egör, Avrupa Güvenliği ve İşbirliği Izleme Toplantıları ve Birleşmiş Milletler gibi forumlarda, iki taraf arasında insan hakları konusundaki eleştiriler keskinliğini yitirecektir. Bu süreç içinde iki ülke, ofsayta düşmüş şaşkın forvetler gibi sırıtacaklardır. Bunlardan birisi Bulgaristan'daki Türklere karşı davranışı dolayısıyla Bulgaristan; öbürü de, ülkesinde kendi hoşuna gitmeyen düşünceler taşıyan Türklere karşı davranışından dolayı bugünkü Türkiye'de egemen olan iktidar olacaktır. Bu durum hiç kuşkunuz olmasın, hem Avrupa Konseyi'ne, hem AET'ye hem de NATO'ya yansıyacaktır. "Yansıyacak da ne olacak?" diye sorulabilir. Hemen belirtelim ki, Türkiye bir anda dışlanmayacaktır. Ama Avrupa Konseyi'nde yeniden sıkışacağımız, AET'nin kapısında boşuna dolanacağımız, NATO içinde kapıcı rolüyle sınırlı kalacağımızdan kimsenin kuşkusu olmasın. İnsan hakları konusunda kendi insanımıza baskı yapmamızın bedelini ulusal güventiğimiz, egemenliğimiz, ekonomik alanda karar verme yetkımiz üzerinden ödün vererek, dış ulusal sorunlarda sürekli köşeye sıkışarak ödemek zorunda kalacağız. Ve yirminci yüzyılda yine çağdışında yaşamayı sürdüreceğiz. Çağın dışında uluslararası âlemin kıyısında sürdürülen bir yaşamla ödeyeceğiz demokrasi ve insan hakları konusundaki direncimizin bedelini. Dünya görüşü dolayısıyla insan haklarına başka açıdan bakan âlemin önderi bile bloklar arasında ortak bir dile doğru yönelirken, biz kendi içinde bulunduğumuz blokun dilinden uzaklaşırken, tıpkı "herkes gider Mersin'e, biz gideriz tersine" tutumunu sergilemekteyiz. Bu kafayla devam edersek, içerde Sayın Halefoğlu da daha bir yıla kalmadan tıpkı Karadeniz postasındaki Temel'in durumuna düşecektir dışarda ve o garip, şaşkın türküyü çağıracaktır: Uy anaktari pendedur, anaktari pendedur!.. La loi sur le travail individuel s'inspire de l'experience hongroise MOSCOU | de notr» carttmpondani Un ouvrıer tovı*uque p jrri. a [ pamr du I" mıı prychaın quıiıer I ton uıınc pour monur. • tıtre prıve n ııelıer dertp»r«tıonauromobık n ulon de cotıfure un (.«f* ou un ••tauıani L* • luı mr lc travaıl I ındıvıduel • adoptfc le mcrcredı I 19 novembre par lcı mıllc cınq <.cnı< ld«puic« du Sovıet tupr*me a la fın |dc leur *e*»ıun d'hıver conııııue t pemc rCvoluııon İ4 rapI poncur du projtı M Ivan Oladkol. I prtııdent du tomtie d fctat au tra• ıl et bıcn tur un respcı t »b*olu du mar un C r a K c une offtcın* de tounıme . riui dr IOO0O0 p xısme I liRSS proctde aınm apre» II pourra *(re r*p*(ueur ou iraduc dnıını onı deji eıe rcpcrtof U Hongrıe dr M Kad*f c( la Chıtte ıcur i *un tompte et traıuporttr. a M Oladkoı Chacun u de M Deng Xı*optri|i i U M r*vıiKJn ıııre payını, du p&Kugen daıu u qu'ıl faudraıl unı doute pm irmnquılle du duıtme voıturc pcraonncilc löt de mıllıunı Ceu*u U hM rttablıı donc. mıne 6e rxn. ınvıtfa a M fâif* enreguirer le\ ıctıvıit, prıvecı . t.ılire*» • en effel un a»pett rtp I ımiıaiıve economıquc ındmduellc fnrrnrn un mvemııre a ta Preven quı ne M wrunı paı f Man clk Utt »u%%, tevercmcnı lc» t»ı deMtrmaıı pcrniiM la confectıon lımıı» de I eıpenente II n u ı pu d'ıtı au I" maı teroni de vetemcntı thaguureı ırıcou, (juecuon d'embauchcr un K U I ula davanıa|e pourtuıvıı quc brudcneı Upıt meublfl», c*rımı ne Lc tehasinık pourra (aıre ıra pRMC tl «ıı*te «rtfm tjueli] »jues joueu ıcuvemn et de façon vaıllcf dc« membr«t dc H ptopre vıı*a quı cell««l ınıerdıı |4n<rale de tout \a ubjciı ariıu ftmıllt. maıı Mulem«m ı'ılı vıvenı ment • La fabttcation et U luuı La luie c»t plu» tonsıderablc »ou* *on toil Fnfin tl devra K faırc tton d*s atmtı la produ danı la ıpherc det ıcrvıceı Un enreguircr «ı obıenır unc paicnıe drogvt. l'ottvtnurt dt tchastmk (iravaılleur • prıve • } aupreı de ta maınc e( payar un jeu • Cala allaır pre«que t, ır» dc b lot pourra cumtruırc unc daıcha, repa ımpöı ıclon une proceaure 5 Sovyet askeri Kanada'ya sığındı Afganistan'dan kaçan beş Sovyet askerinin Kanada hükümetinln yardımıyla Kanadaya geldiği ve bu ülkeye iltica ettiği bildlrildi. Kanada Dışişleri Bakanlığı, askerlerin perşembe günü Kanada'y a indiklerini belirtirken, mültecilerin kimliklerini şimdilik açıklamayacağını kaydetti. The Kingston WhigStandard gazetesi ise bugünkü saytsında Sovyet askerlerinin, Afganistan'da mücahitlere uç yıl önce sığındıklannı ve üç yıldan beri mücahit kampında barmdıklannı haber verdi. (a.a.) Aile şirketlerinin dışarıdan ücret karşılığı işçi çalıştırılması yasak. Kazançlarının ise, sosyal adalet ilkeleri ile orantılı olması gerekiyor. Mihail Gorbaçov. ye başladığını (yeniden gözden geçirmek) belirtti. Salı günü Yüksek Sovyet tarafından oybirliği ile kabul edilen yeni yasaya göre, ancak "aym çaü alünda yaşayan" aile bireyleri sınırlı özel teşebbüs kurma hakkından yararlanabilecekler. Başka bir deyişle, dışardan ücretli adam çalıştırılmasına izin verilmiyor. 18 yaşından büyük olanlar, öğrendler, emekliler, sakatlar ve ev kadınları yeni yasadan yararlanabilecekler. Gözlemciler yasa tasarısını Yüksek Sovyet'e sunan Ivan Gladkov'un bunun özel teşebbüse dönüş anlamına gelmediğini vurguladığına dikkati çekiyorlar. Gladkov, yeni yasanın sosyalist ekonominin ilkeleri ile "tümüyle bagdasUgını" söyledi. Gladkov'a göre, yeni yasanın çıkarılmasının temel nedeni, devlet işletmelcri ile kooperatiflerin, tüketim maddeleri ve servisler için talebi karşılayamaması, sınırlı özel girişimciliğe izin verilmesi ile, bu talebin karşılanacağı umut ediliyor. Sınırlı özel işletmecilik şu alanları kapsıyor: özel taksi işletmeciligi, özel aile lokantası, özel otomobil tamirhanesi, özel yedek parca Uretimi ve özel pansiyonculuk. Yeni yasa şu dört ilkeye dayanıyor: • Devlet bircysel çalışmayı düzenleyerek, bunun toplum yaranna olmasını sajlayacaktır. • Bireysel çalışma üzerindeki gereksiz tüm sınırlamalar kaldırılacaktır. • Bireysel çaüşmadan sağlanan kazanç, sosyal adalet ilkesi ile orantılı olmalıdır. • Bireysel çalışma izni yerel hükümetler tarafından verilir. Raportor Ivan Gladkov, Yüksek Sovyet'te projesini savunurken yaptığı konuşmada ülkede "zaten 100 bin gldl Azel ifletmenin mevcut oldugunu" söyledi. Le Monde gazetesi ise bu sayının birkaç milyon olduğunu ileri sürüyor. Yeni yasa bazı alanlarda özel girişimciliği ise yasaklıyor. Bunlar, ilaç üretimi, silah Uretimi ve tamiri ile eğlence yerleri Pakistanhn nükleer işbirliği Pakistan Devlet Başkanı Ziya Ül Hak, ülkesinin nükleer teknolojinin barışçı amaçlarla kullanımı alamnda bazı Müslüman ulkelerle işbirliği içinde olduğunu bildirdi. Bu ülkelerin ısimlerini belirtmeyen Ziya Ül Hak, Istekli olan İslam ülkelerini, bu programa katılmaya çağırdı. Ziya Ül Hak, İslam Konferansı örgütü çerçevesinde lslamabad'da düzenlenen "İslam Bilimadamları" toplantısında yaptığı konuşma1a, ülkesindeki nükleer tesislerin "barışçı amaçlara" hizmet ettiğini özellikle vurguladı. Dış Haberler Senisl Sovyctler Birliği'nde, 1987 mayısından itibaren geçerli olmak Uzere sınırb olarak özel sektöre izin verilmesinin yol açtığı yankılar sUrerken, bu konuda çeşitli yonımlar yapılıyor. Fransız Le Monde gazetesi, salı günü Yüksek Sovyet tarafından alınan karan, "Mini devrim" olarak nitelerken, Yüksek Sovyet'e bu projeyi sunan raportor ve Devlet Çalışma ve Sosyal Işler Komitesi Başkanı tvan GUdkov'un yaptığı konuşmada, Macaristan örneglne değindiğine dikkati çekti. Le Monde, Macaristan ve Çin'den sonra Sovyetler Birliği'nnin de Marksizmi revizyondan geçirme Mfrall>3kSribunt. gazetesinin iddiası: Körfez Savaşı Humeyni, ABD'ye yeşü ışıfc yaktı Dış Haberler Servisi lranın dini lideri Ayetullah Humeynl'nin 1985 temmuzunda ABDye yaklaşmak için yeşil ışık yaktığı bildiriliyor. Intemational Herald Irlbune'ün VVashington'da Beyaz Saray'a yakın kaynaklara dayanarak bildirdiğine göre, Humcyni 1985 temmuzunda lranın Batı Avrupa ve Amerika kıtasındaki elçilerini Tahran'a çağırarak bir toplantı düzenledi. Toplantıda Iran'ın uluslararası alanda içine düştüğü yanlızltktan kurtulması için ne gibi önlemler alınabileceği görüşüldü. Humeyni, toplantıya katılanlan şaşırtan bir konuşma yaparak, ABD, Ortadoğu politikasını değiştirmeyi kabul ettiği takdirdc, VVashington'a yaklaşmanın bile düşünülebileceğini söyledi. tran basınında 30 temmuzda çıkan haberlere göre Humeyni toplantıda şöyle konuştu: "ABD'ye doğru bir adım atarsak, onlar bize doğru yiiz adım atarlar." özel bir temsilci ile Washington'a iletilen bu mesaj, ABD ile tran arasında bir dizi gizli tema 'Türkiye tehdit altında' Federal Almanya'mn Bavyera eyaleti Başkanı Franz JosefStrauss, partisinin Münlh'te düzenlenen kongresinde yaptığı konuşmada Avrupa'da yerleşik kısa menzillt füzelere değinerek, "Türklye, Sovyet füzelerinin tehdidi altında bulunmaktadır" dedi. Birçok Avrupa ülkesi lle Türkiye'nin kısa menzilli Sovyet füzelerinin tehdidi altında bulunduğunu vurgulayan Hıristiyan Sosyal Birliği (CSU) lideri Strauss, orta menzilli füzelerin Avnıpa'dan sökülmesi için öncellkle Sovyetler'in kısa menzilli füzelerinin kaldınlması gerektiğini soyledi. Ayetultah Humeyni. sın yapılmasına yardımcı oldu. ABD'li uzmanlara göre, Humeyni'nin bu konuşması, Tahran'ın Doğu ve Batı ile daha iyi ilişkiler kurulması için başlattığı geniş çaplı kampanyanın bir bölümünü ,oluşturuyordu. Bu kampanya, Humeyni tarafından açıkça onaylanmıştı. Diplomatık kaynaklara göüe bu kampanyanın temel hedefı, Irak'a siyasal ve Herald TYibune'ün haberine göre, geçen yıl mayıs ayında tran'ın Avrupa ve Amerika kıtasındaki elçilerini Tahran'a çağıran Humeyni, gerekirse ABD ile temas kurulabileceğini belirtti. Humeyni toplantıda, "Biz ABD'ye doğru bir adım atarsak, onlar bize doğru yüz adım atarlar" dedi. askeri destek sağlayan ülkelerin desteğini azaltınaya çalışmak ve tran'ın bu ülkelerle daha iyi ilişkiler kurabileceği ortamı yaratmaktı. özellikle, Sovyetler Birliği ABD, Fransa, Suudi Arabistan ve diğer Körfez Ulkeleri ile daha iyi ilişkilerin kurulması öngörulüyordu. Iran'ı bu kampanyaya iten diğer çok önemli bir etken de, bü yuk silah sıkıntısı idi. Tahran, bu sıkıntı nedeni ile "nihai saldınyı" bir türlü gerçekleştircmiyor. Beyaz Saray yetkilisi, Tahranda "muhafazaltâr ılımlı" kanadın Körfez savaşımn sona ermesini istediğini, ancak, radikal kanadın savaşa devamda ısrarlı olduğunu belirtti. Nc var ki Intemational Herald Tribune, bu tür ayrımların çok yanıltıcı olabileceğine dikkati çekiyor. örnejin bazı batılı uzmanlar lran Meclis Başkanı Haşlmi Rafsancani'yi ılımlı olarak tanımhyorlar. Ancak ABD'li uzmanların çoğu Rafsancani'nin içeride radikal bir program uygulanmasından yana olduğunu dışanda ise, Irak'la savaşı desteklediğini belirtiyorlar. Ayetullah Huseyin Ali Muntazari ise yine bazı Batılı kaynaklarca radikal olarak tanımlanıyor. Oysa Muntazari içeride özel teşebbüse daha fazla şans tanınmasını istiyor. Bu bakımdan Rafsancani'ye kıyasla ılımlı. Ancak dışarda Irak la savaşın sürdürülmesinden yana. Dış Haberler Servisi Irak'ın başkentiBağdat'tadün akşam şiddetli bir patlama oldu. KentsakinleriTSl 17.53'tc meydana gelen pat lamanın birkaç k i lometre karelik bir alanda hissedildiğini belirterek, patlamaya uzun menzilli karadan karaya bir lran füzesinin yol açmış olabileceğini söylediler. Patlamadan sonra Bağdatlıların evlerinden çıkarak, patlamanın nerede olduğunu belirlemek için duman görülen bölgeye doğru koşuştukları görüldü. lrak hUkümeti, patlamaların tam yerlerinin açıklanmasını yasaklamış bulunuyor. Irak'ın, tran'ın Kuzistan eyaletine hava saldınları düzenlemesi üzerine, Tahran, perşembe günü 48 saal süreyle lrak kentlerini bombalayacağını duyurmuştu. Bağdat'ta dünden beri bir füze saldırısı bekleniyordu. Irarfın Bağdat'a füze saldırısı Japonya Hindistan 3 milyar dolar tasminat istedi Hindistan Hükümeti, ikiyıl önce, 2000 kişinin ölümüne neden olan Bhopal faciasıyla ilgiii olarak, Amerikan Union Carbide Şirketi aleyhine 3.12 milyar dolarlık tazminat davası açtı. Union Carbide firması ise ayrı btr dava açarak, llint hükümetinin 2000 kişi adma tazminat isteyemeyeceğini öne sürdü. UNİ Haber Ajansı, hükümetin Bhopal Bölge Mahkemesi'ne başvuraıak, 3 Aralık 1984'te Bhopal'deA Union Carbide tarım ilacıfabrlkasında meydana gelen zehirli gaz kaçağından doğan zararları şirketin tazmin etmesini istediğini bildirdi. Tazminat isteminin, mal ve çevreye verilen zarar lle zehirli metil izosiyanat gazına marıız kalanlarm üzerindeki uzun vadeli etkiyi kapsadığı belirtildi. İLAÇLARIAÇIKLIYORUZ • Batı'da yasaklanan, toplatılan, Türkiye'de serbestçe satılan ilaçların tam listesi... • Bağırsak ülseri yaptığı saptandığı için dünyada yasaklanan hangi tabletleri tüketiyoruz? • Kansere neden olduğu gerekçesiyle ABD'de yasaklanan yapay şekerleri neden kullanıyoruz ? • Kansere yol açan hangi doğum kontrol napları aile planlaması merkezlerinde parasız dağıtılıyor? Lozan Enstitüsü yöneticisi Prof. Dr. Georges Peter: "Bugün Türkiye'de kullanılması zararlı üc bin civarında ilac var." * . ÇATIŞMA Ml, KATLİAM Ml? #Adana Cezaevi'nde 3 mahkumu öldürmekle suçlanan Teğmen Ayhan Ürkmez Ağır Ceza'da yargılanıyor. # Zeynep Özal Ekren N o k t a ' y a içini döktü: "Beş gazeteyi dava ediyorum." # İnönü sahiden Avrupalı parlamenterlere "Türkiye'de 20 tane siyasi tutuklu var" dedi mi? # Cl A ajanı diye tanınan Paul Henze kendisini savundu:"Hepsi Moskova yalanı" # Namuslu'nun yonetmeni Eğilmez TRT'ye ateş püskurüyor:"Allah belânızı versin!" Oshima Adasını volkandan sonra deprem sarsıyor TOKYO (AP) Japonya'nın Oshima Adasf ndaki Mıhara yanardağı lav püskürtmeye devam ederken, ada şiddetli depremlerle sarsılıyor. Oshima Adası'nda meydana gelen 6.1 şiddetindeki bir depremin, başkent Tokyo'da da hissedildiği bildirildi. Depremin Oshima Adası'nda önemli bir zarara yol açmadığı, halkın yanardağın patlamasından sonra adadan boşaltılmasından ötürü depremler nedeniyle can kaybı ya da yaralanmanın söz konusu olamayacağı kaydedildi. Mihara Dağı, bir hafta önce faaliyete geçmiş ancak tehlikeli boyutlara ulaşmamıştı. Daha sonra yanardağın yan tarafından açılan bir kraterin lav püskürtmeye başlaması sonucunda, adada yaşayan yaklaşık 11.000 kişi önceki gün tahliye edildi. Sayda'daki çalışnıalarda 16 kişi öldü Filistinli gerillar ile Şii milisler arasında, Güney Lübnan'daki Sayda kenti yakmlarında süren çatışmalarda 16 kişinin öldüğü ve en az 20 kişinin yaralandığı bildirildi. Filistinli gerillalarm, Şii Emel örgütüne ait cephane yüklü bir kamyona ateş açmalan ve cephaneyi imha etmeleriyle başlayan çatışma, Filistin gerillalarmm, kentin sanayi bölgesinde mevzilenen EMEL milislerine saldırmalarıyla daha da büyüdü. ali poyrazoğlu tiyatrosu İş mi seçiyorsunuz? Eş mi seçiyorsunuz? Süah mı seçiyorsunuz? Muzır mı, Mezar mı, sıraselviler/taksim GENEL KURUL İLANI OTOMOBİLİŞ (TUrkiyeOtomoliv, Imal, Monuj, Demir, Çelik, Makine ve Metalden Mamul E;ya Sanayıi Ijçıleri) Sendikası 10. Olağan Gencl Kurulu, 121314 Aralık 1986 CumaCumartesı ve Pazar günleri 9 0017 00 saalleri arasında aşajıdakı gUndemı görüşmek Uzere Reks DügUn Salonu KADIKÖYİSTANBUL adresınde toplanacaklır. llk loplanuda yelerli çogunluk saglanamazsa, ıkincı toplantı 192021 Aralık 1986 CumaCumartesi ve Pazar gUnleri aym saatte ve yerde aym gUndem ile yapılacakıır Delegelere ve ilgililere duyurulur. OTOMOBİL İŞ SENDİKASI GÜNDEM: YÖNETİM KtlRULU 1Yoklama ve açılış, 234Açış konuşması, Divan seçimi ve saygı durusu, Komısyonların seçimi; a) Hesap Teıkık Komisyonu, b) Tahmını BUtçe Komisyonu, c) Tuzuk Tadıl ve Yönetmelikler Komisyonu, Konukların konuşması, Yönetım Kurulu çalışma ve hesap raporlarımn göruşulmesi, Denet(iler Kurulu raporunun göruşulmesı, Kurulların ibrası (aklanması) Tuzuk tadili vc yönetmeliklerin göruşulerek karara baglanması. Gelccek döneme aıt butçe leklıfinin görUşülUp karara baglanması, Teşkilatlanma ile ilgılı kararların alınması (yeni »çılacak, birleştirilecek, kapaıılacak şubeler) Gereklı taşınmaz malların satın alınması veva mevcut taşınmaz malların satılması hususunda Yönetım Kurulu'na yetki verilmesi, Seçımler; a) Sendıka Yönetım Kurulu, (Başkan, Başkan Vekili, GenelSekreter, Mali Sekreter, Teşkilatlanma Sekreteri, Egiıim Sekreteri) ve yedekleri, b) Sendıka Denetleme Kurulu asil vc yedekleri c) Sendika Disiplın Kurulu asil ve yedekleri Kapanış Kraliçe mi, Ev mi, Kitap mı, Haber mi, Dost mu, Hediye mi, Barış mı seçiyorsunuz?. Dünyanm en büyük bal üreticilerinden Meksika, "katil arılarm'' saldırısına uğradı. Guatemala sınırına 50 ktlometre mesafede bulunan milyonlarca kızgın an, hızla başkent Mexlco City yö'nıinde ilerliyorlar. Afrika kökenli "katil arılar" A vrupalı cinslerine oranla daha değişik ö'zellikler taşıyor. Meksika Tarım Bakanlığı, arılarm tarım ürünlerine zarar vermelerinden çok, insan katili olmalarıyla tanındıklannı bildirdi. Yapılan ıkhımadu göç mevsiminden dolayı sürekli yer değiştiren anların kurhanlanna kraliçe arının işaretiyle hep birlikte saldırdıkları, geçtikleri ülkelere milyonlarca dolarlık zarar verdikleri belirtildi. Meksikalı bilim adamlarmdan Manuel Tlabaugle ve Jose Antonio Zozaya bu an cinsinin 1957yılında Brezilya'da yetiştirlldiğini ve Afrikalı bal üreticilerine gönderildikleri sırada kaçtıklannı soylediler. "Kalil arılar" Görmeden Karar Vermeyin!. müzikli kabare/2 bölüm al[ poyrazoğlu/altan erbulak/alpay izer zerrin sümer/duygu ankara/cem özer leventtülek/levent kazak/ali avenk peker açıkalın salı / çarşamba / perşembe / cuma / 21.00 cumartesi /15.00 ve 21.00 pazar /15.00 ve 18.30 salı indirimli halk günüdür. 5678910111213 14 tel: 1444675 Satranç öğrenelim, satranç öğretelim Istanbul Satranç Darneği 145 64 57 SAKAT OLMAK SUÇ DEĞİL, ONU İŞSİZGÜÇSÜZ BIRAKMAK SUÇTUR... Türkiye Sakatlar Derneğl'nl Güçlendlrellm.