12 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CUMHURİYE Köksal: Evren başkanlığında hiyerarşik müdanale olacak 15 Omtan Köksal, yakın arkadaşı Kurmay Albay Kenan Evren'in bu isteğini yerine getirmedi Çiinkü, gönlü, en yakın arkadaşınm albay rütbesinden emekli olmasına razı gelmiyordu. Hayır!. Evren'in bu isteğini yenne getirmeyecekti. Evren, Ankant'ya gelmiş, MBK üyesi Sami Küçük'le de aynı konuyu göruşmüştü. Hayır! Sami Küçük de bu çok sevdiği arkadaşınm emekli olmasını istemiyordu. Evren, Genelkurmay Başkanı olunca Köksal'a sormuştum: "Sizin çok yakın arkadaşınızmış. Nasıl bir insandır Evren?" Şöyle yanıtlamıştv "Dürüst bir insan. Arkedaş canhst." "Herhangi bir siyasal eğilimi var mı?" "Olduğunu sanmam. Ama her asker gibi gericiUğe karşıdır." "Peki askeri müdahale ister mi?" "Onu da sanmam, Tabii koşullara bağlu Görmüyor musunuz bu anarşiyi?" "Yani?" "Bu anarşi, orduyu er geç müdahaleye sürükleyecek.. Bu bellL Sürükleyince de Evren müdahale kararı alacak.." "Peki Evren'e rağmen bir sağ müdahale olur mu?" "Onu da sanmam. Müdahale emirkomuta zinciri içinde olur. Ve zamanla askeri yönetim sağa kayar." "Arkadaşınız olduğu için soruyorum. Evren oyunu kime verir?" "AP'ye vermez.. MHP'ye vermez.. MSP'ye hiç vermez." "CHP'ye?" "Yok, verse verse Güven Fartisi'ne verir. Fakat siyaset ile hiç 'Igisi yok. Oy vermeye büe gitmez. Ama oyunu verirse Feyzioğlu'na verir." Evren, Genelkurmay Başkanı olduğu zaman Osman Köksal/'Terörün amacı, orduyu müdahaleye sürüklemek"diyordu Osman KöksaVın sandığından çıkan mektuplar 'İnkılap Mektupları' Uğur Mumcu 'nun kaleminden Şefik flter, Deniz Kuvvetleri Komutanı Koramiral Zeki Sö'zek emekliye sevkedilmişlerdi. Köksal, Aydemir Hn idamtna oy veriyor: Köksal, arkadaşı Aydemir ve Fethi Gürcan haklarındaki ölüm cezalarının yerine getirilmesi oylamasında Cumhuriyet Senatosu'nda "kabul oyu" kullanıyor. Sezai Okan ise "ret"... Ve böylece 1956 yılında Menderes hükümetine karşı ihtilai örgütü kuran üç kurmay subayın yazgısı, bir kez daha bir ölüm cezası oylamasında dramatik biçimde kendini belli ediyor. Aslında bu dramatik öykü "İhtilai* evlatlarını yer" kurahnın bir yinelenmesi değil miydi? 22 şubat olayları bu gerginlik içinde patlak verir. Osman Köksal, 27 Mayıs sonrası ilk seçimde oy kullanırken Sanınm, Tiirk ordusu ilk kez bu Uribsel hasJetine karşı y< nik diıştırulmuştür. Bu durumda, 12 Mart bildirisinin ısıgı allında derlenip tc parlanmak, bedefe götüren yollan kontrol etraek amacıyls asker diliyle, sorumluların "bazırlık dunımu"na girmelerin zornnlu göıüyorum. "Parlamento ve bükümet süregelen TUTUM, GÖRÜŞ v İCRAATI ile yurdumuzun anarşi, kardes kavgası, sosyal eko nornik huzursuzluklar içine sokmuş... anayasanın öngördü gü reformlan tabakkuk ettirememiş demek suretiyle, 12 Mart ortamının, iktidann süregelen tutum, göriis ve kraatının neticesi olduğu gerçeği ilan edilmiştir. Cumburbaşkanı ve Milli Güvenlik Kurulu asker üyeleri (biı ikisi hariç), 12 Mart öncesine kadar siyasai iktidann süregelen tutum. görüş ve icraaünı destekleyenler arasındadır. Köksal Bu durumda en iyîsi: (Evren) bu durumda gelecek olanların en iyisidir. Makul bir insandır, dengelidir. Sonra Necdet de var. Necdeî Üruğ dürüst, namuslu bir arkadaşımızdır. Komutanlar duruma hâkim olurlar. Evren'in başkanlığında bir müdahale ' olur, Hiyerarşi dışı sol ya da sağ bir darbe olmaz. Ordunun bünyesi elverişli değildir. "Bu terör orduyu müdahaleye sürükleyecek ama." "Bu durumda gelecek olanların en iyisidir. Makul bir insandır. Dengelidir... Sonra Necdet de var. Necdet Üruğ, dürüst ve namuslu bir arkadaşımızdır" "Hiyerarşi dışı bir sağ darbe olur mu?" "Hayır, kesinlikle olmaz. Komutanlar duruma hâkim olurlar. Benim hiç kuşkum yok, Evren'in başkanlığında bir müdahale olur, hiyerarşi dışı sol ya da sağ darbe olmaz, Buna ordunun bünyesi elverişli değildir. Terörün amacı orduyu müdahaleye türüklemektir. Cörüyorsunuz işte." Evren'in Genelkurmay Başkanlığt'na atandığı günlerdeki îöriisü böyleydi Köksal'ın. Köksal'ın manevra sandığından çıkan bir tetgraf 22 şubat tlayları ile ilgili. Osman Köksal, Başbakan tsmet Înönü'ye çektiği telgraf ile hü6 haziranda sessiz bir ihtilai olmuş ve Aydemir de sessiz ihtilalin kümetin ordu içindeki bu kaynaşmayı zamanında önleyemediğini "kuvvetli adamı" olarak sivrilmeye başlamıştı. anlatmak istiyor. Ve înönü 'yü eleştiriyor. Silahlı Kuvvetlerin 1961 seçimlerini geçersiz sayması yöntinde çalnönü, bu kaynaşmayı, o engin deneyi ile aşmayı deniyor, olay lışmalar da bu arada başlamış ve protokoller imzalanmıştı. çıkarmıyor. Tersine, olaylara yön vermeye ça/ışıyor. Arolannda, Faruk Gürler, CelalEyiceoğlu, Faruk Güventurk, ReKöksal ise çoğu kendisinin eski örgüt arkadaşı olan ihıilalcilere flk Tulga ve Cemal Madanoğlu gibi generaller, N. KemalErsun, Suat tnönü hükümetinin yumuşak davrandığından yakınmaktadır. Aktolga, Recai Baturalp, Vecihi Akın, Emin Aytekin, Fikret KökOlaylar 22 şubat günü Aydemir ve arkadaşlarımn tnönü 'nün vernar ve Bedreıtin Demirel'in de bulunduğu subaylar, 21 Ekim 1961 diği afsözü ile kısa bir süre için durduruldu. 22 şubat harekâtından günü harp akademilerinde toplanarak, "Bütün siyasal partiler faasonra orduda büyük çapta değişiklik yapıldı. üyetten men edilecek, seçim neticeleri ile MBK feshedilecek" karaYapıldı ama olaylar yine de durulmadı. Aydemir, bu kez açık açık rı nı almışlardu Aydemir ve arkadaşlan tstanbul'a giderek, bu subayyeni bir ihtilai hazırlıyordu. Ankara'da Orduevi'nin karşısındaki çay larla temas ederler... 22 ekim gunü aynı içerikte birprotokol da An bahçesi sanki bir ihtilai karargâhıydı. Aydemir ve arkadaşlan, akkara'da Mürted'de imzalamr. Aydemir ve Muhsin Batur, bu protoşamüstleri bu çay bahçesinde buluşurlardı. kole imza koyarlar. Aydemir'in, Başbakan tnönü'yü sert sözlerle eleştiren bir demeci Yassıada kararlannm infazt konusunda çıkan uyuşmazlik ve bu nedeniyle tutuklanması olayları hızlandırmıştı. ikiprotokol MBK ile Silahlı Kuvvetler Birliği'ni karşı karşıya getirTalât Aydemir'in yeni bir ihtilai eylemi içinde olduğu artık sır olmişti. maktan çıkmıştı. Sorulan soru "Ne zaman?". Ve "Kimlerler beraArtık kaçımlmaz sona doğru gidiliyordu. Cunta içinde cuntalar ber?" sorusuydu. kurulmuş, hesaplaşma başlamıştı. Böyle düşünenler yandmadılar. Aydemir, bu kez 22 şubat olayı 2 İ E k i m 1961'de darbe toplantısı •Köksal, tnönü'nün yumuşakhğını eleştiriyor Aydemir'in darbesi: Talât Aydemir'in veni bir ihtilai eylemi içinde olduğu artık bir sır olmaktan çıkmıştı. Sorulan soru "Ne zaman?" ve "Kimlerle beraber?" sorusuydu. Aydemir, bu kez 22 şubat olayı sonunda emekliye sevkedilen arkadaşlan ile 1963 yılınm 20 mayısı 21 mayısa bağlayan gecesi üniforma giyip Harp Okulu'nu eyleme geçiriyordu. îstanbul'da da Aydemirci subaylar tanklarla sokağa çıkmışlardı. "Demirel'in bu olayı arkadaşlanna şöyle anlaUıgı duyulmuştur. "Cumhurbaskanı ve Milli Güvenlik Kurulu asker üyeleri beni destekliyorlardı. Hatta bu destekte o kadar ileri gitmişlerdi ki, Milli Güvenlik Kurulu'nun son bildirisini daha etkili olur düşüncesiyle bir generalin okumasını onlar istediler. Ancak son anda 1960 öncesi Genel Kurmay Başkanının durumuna duşme endişesine kapıldılar ve döndiiier." Hükümetin copu, sopayı, silahı kuilanmak suretiyle süre gelen saldırısı, Cumhurbaskanı, Milli Güvenlik Kurulu Askeri üyeleri yoluyla orduyu yanıntza aidıgı görüntüsüne dayanır. Böyle olmayıp da bu destelüemeler 27 Mayıs Anayasası'nın uygulanması yönünde yapılmış olsaydı: 12 Mart rauhtırasında özienen Türkiye, üımlı ortamda kendiliğindeo gercekleşebilirdi. II.DOSYA Ben ATATÜRKÇÜ, DEVRtMCt, 27 MAYIS İHTÎLALİNİN ODAK noktasında yer aJnus kişilerden biriyim. 12/MART mubtınuımn suçladıgı kişilerin bizler için uydurma dosya hazırlamalannı normal karşılanm. Köksardan înönü'ye 22 şubat telgrafiı Köksal'ın I Mart 1962 günü Başbakan Ismet Înönü'ye çektiği telgqf şöyle: "Sayın tsmec Inönü Başbakan ANKARA Sizteri çok severim. Fakat vatan ve milletimi sizden daha çok severim. 22 şubat hadisesi hakkındaki fikrimi arz etmeyi faydalı buldum. Tiirk Ordusu'nda devam eden kaynamalann artmasında ve silah)] bir çatışmaya kadar vardınlmasında hükümetin de büyük mesuli>eti vardır. 22 şubat hadisesi büyiik miilelimizt ve şerefli ordumuzu daima rahatsız edecektir. Muvaffakiyet, hadiselerin vukuıuıdan evvel önJenmesindedir. Son badise iyi tatılil edilmeyerek tedbirlere baş\ururlar ise memleketimiz hoşa gitmeyen yeni olaylara sabne olabilir. Hürmetlerimle. Tabü Senalör Osman Köksal" Saşbakan tsmet lnönü, Köksal'ın bu telgrafını şu telgrafla yanıtır: Sayın Osman Köksal Cumhuıîyet Senatosu Üyesi. Alicenap lelgrafınızı memnuniyetle aldım. Teşekkürferimi sunarun. Taribimizin parlak bir sayfasmı teşkil edecek olan ihtilai Kurucu Meclis tasansau görüşen Milli Birlik Komitesi üyeleri. Sol basta Osman Köksal 1956 yılında ihtilai komitesini kuran uç kişiden biri Talât Aydemir iki arkadaşına karşı bir ihtilai eyleminin içindeydi. sonunda emekliye sevkedilen arkadaşlan ile 1963 yılında 20 mayısı 21 mayısa bağlayan gece üniforma giyip, Harp Okulu 'nu eyleme geçiriyordu. İstanbul 'da da Aydemîrci subaylar tanklarla sokağa çıkmışlardı. Sonrası biliniyor. İhtilai girişimi başansızlıkla sonuçlanıyor. Aydemir ve Süvari Binbaşısı Fethi Gürcan haklarında verilen ölüm rezalan TBMM'den de onaylanarak infaz ediliyor. Aydemir grubu ordunun iktidarda kalmasını istiyor Olaylar Silahlı Kuvvetleri bir ihtilale sürüklemekteydi. 27 Mayıs thtilali'ni gerçekleştiren MBK üyeleri, iktidan bir an önce sivillere bırakmak istiyordu. Aydemir ve arkadaşlan "Geçici bir süre köklü reformlar yaptıktan sonra ve sosyal adalet düzeni kurulduktan sonra" seçim/erin yapılmasmı savunuyorlardı. Bu "geçici" süre ne kadardı? Bunu bilen yoktu. CHP, 27 Mayıs 1960 thtilali ile ihtilalin daha ilk gunlertnde bulünleşmişti. Ismet tnpnü 'nün tarihsel kişiliği, ihtılalciler üzerinde çok etkiliydi. MBK üyeleri, yapılacak ilk genel seçimlerde CHP'nin iktidar olacağmı düsünuyorlardt. 1961 eylül ve ekim ayları MBK için gerçekten çok güç geçti. tlk guçluk, Yassıada kararlannm ınjazında çıkmıştı. 28 Haziran 1961 günü Ankara'da toplanan "Silahlı Kuvvetler Birliği" şu kararı almıştv "Yassıada davasında birinci derecede suçlular için Yüksek Adalet Divanı'nın verdiği kararlar derhal tasdik ve infaz olunacaktır." Yüksek Adalet Divanı, eyiulUn ortasında kararını açıklamıştı. Bu kararı "tasdik ve infaz" edecek olan MBK'ydi. Kararlarm görüşuldüğü gün TBMM "Silahlı Kuvvetler Birliği"ne bağlı birliklerce sarılmıştı. Osman Köksal ile Talât Aydemir arasındaki hesaplaşma idam hükümlüsü eski Başbakan Menderes'in darağaa üzerinde yapılacak n. Köksal, o gun, Menderes'in idamına "ret oyu" kullandı. Ekim ayı MBK için yine de çok zorlu geçmişti. TBMM açılacak mıydı? Açümayacak mıydı? 21 ekim İstanbul ve 23 ekim Ankara Mürted'de imzalanan protokoller ordu içinde oluşan bir ihtilai örgütünün TBMM'nin açümastna izin vermeyeceğinigöstermekteydi. Aynı günlerde, yurtdışmda bulunan 14'ler, Brüksel'de toplamp, MBK'ye "Aralanndan seçüecek üç kişinin TBMM'nin açıhşında bulunmak istediklerini" bildiriyorlardı. MBK gerçekten güç durumdaydı. Bu guçlük, tsmet tnönü'nün MBK üvelerine sağ/adığı destek iie hafifledi. Aydemir'in idamına bir ret, bir kabul • Köksal, arkadaşı Aydemir ve Fethi Gürcan haklarındaki Ölüm cezalarının yerine getiritmesi oylamasında Cumhuriyet Senatosu 'nda "kabul oyu" kullanıyor. Sezai Okan ise "ret"... Ve böylece. 1956 yılında Menderes hükümetine karşı ihtilai örgütü kuran üç kurmay subayın yazgısı, bir kez daha bir ölüm cezası oylamasında dramatik biçimde kendini belli ediyor. Bu kez, hesaplaşma, Başbakan Menderes'in darağacında değil Talât Aydemir'in boynuna geçen yağlı ilmiktedir! Talât Aydemir ve Osman Köksal arasındaki bu dramatik Öykü aslındc "ihtilai evlatlarını yer'' kurahnın yinelenmesi değil miydi? Araaan yıllar geçecek, Osman Köksal bu kez 12 Mart 1971 döneminde gizli örgüt kurup, hükümeti devirme suçlaması ile karşılaşacak ve arkadaşlan, tstanbul'da Ziverbey Köşkü'nde işkenceli sorgulardan geçirilecekti. « Bu sorgularıyöneten TümgeneralMemduh Ünlütürk'ün Köksal'ın eski arkadaşlarmdan olması da Köksal'ın yaşadığı dramatik öykünün bir parçası sayılmaz mıydı? Köksal, İstanbul Sıkıyönetim Savcısı Albay Süleyman Takkecinin hazırladtğı iddianame ile suçlanmıştu Manevra sandığından Köksal'ın iddianamedeki suçlamalara karşı verdiği yanıtlan içeren bir dilekçesi çıktı. Başbakan Erim'e de göndehlen dilekçeyi okuyalınv Köksal 12 MarV% değerlendiriyor: Siyasal iktidann, komünist görüntüsüyle aydınlar ve körpe kuşaklar üzerine yüklenmesi bir rastlantı değildir. Sömürme öğelerini sağlama sonucudur. 12 Mart harekâtı aynı görüntüye kapılarak aydınlar ve körpe kuşaklar köprüsünü havava uçurmuştur. 27 Mayıs'ın gün ışığı halka artık ulaşamayacaktır. Sanınm Türk Ordusu ilk kez bu tarihsel hasletine karşı yenik düşmüştür. Dosya. Anayasa Mabkemesi'nce "İSNAT CİDDİ DEĞİLDİR" dftmgasnu yemiştir. Hukukun uygulanabiJdiği ber yerde, bu damga itibarlıdır. Bu itibarla, artık bu dosya üzerinde durmaya gerek yoktur. Ancak bir iki noktaya değinmekle yelineceğim. öksal Yönetim sağa kayar: üdahale emir komuta zinciri içinde 4r ve zamanla askeri yönetim sağa yar. Evren, oyunu AP'ye vermez. HP'ye vermez. MSP'ye hiç vermez. rse verse Güven Partisi'ne verir. Fakat asetle hiç ilgisi yok. Oy vermeye bile mez. Ama oyunu verirse Feyzioğlu'na ir. düzeninden normal idareye geçiş, buyuk milletiraize ve demokratik rejime olan inancınızın güzel bir misalini teşkil etmektedir. Bu yolda daha büyiik basanlar ve şerefler kazantnanızı diler, takdirlerimle muhabbetierimi sunarun. let lnönü . iVigin komünist suçlaması Varafılmak istenen "komünist göruntıisü"ne yararlı olamayacagım bilindiği halde KOMÜNİST DÜZEN kurma iddiası ve VATAN HAINİ suçu ile kovuştunıldum. Merak ettiğim husus: Fikir, tutum ve davranışlanmdan dolayı mı komünist savüıyordum? Yoksa, Cumburbaskammo bana anlattıgı "Bir köye gittim: Köy halkı beni karşıladı, içlerinden genççe biri ileri fırladı \e dedi ki; Okulumuz, suyumuz, elektriğimiz yok. Bizlere bunlan temin edin. Herif buz gibi komünist..." olayı ölçüsüne göre mi komünist oluyordum? Hatıra gelen bir ihtimal olarak da, bu komünistlik ve vatan hainliği ithamı, Senatonun AP'li çoğunluğunu etkilemek ve dokunulmazlığımın kaldırılmasını saglamak olabilir. Oysa, Atatürkçü. devrimci ve 27 Mayısçı kişiliğim, AP çoğunlugu tarafından dokunulmazlığımın kaldınlmasına zaten fazlasıyla yetecekti. Nitekim, Senato'nun AP mensuplarının dokunulmazlığımın kaldınlmasına ilişkin kararda sık sık lekrarlanan bu "komünistlik" ithamı, dosya askeri yargıya intikal ettikten sonraki savcılık islemlerinde tüm kaldırılmıştır. III YETKİSİZLİK KARARI Sayın savcılıgın yetkisizlik karanna gelince: Prensip olarak bu karara karşı değilim. Hatta, böylece bu kovuşturma daha hızla sonuçlanabilecekse, karan hemen kabule hazırım. Ancak, 9 aydan beri kovuşturmayu, tutuklamaya maruz kalmış arkadaşlarımın ki ber biri kendi mesleklerinde seçkin hizmetleriyle tanınmış kişilerdir, düşüncelerini de dile getirdiğimi sanarak söylemeliyim ki, eğer bu yetkisizlik kararı nedeniyle sonuç daba uzayacaksa, bu karara karşıyım. Saygılarımla, 17/Ocak/1972 Osman KÖKSAL Not: Bu dilekçenin bir örneği, bilgi için Başbakan'e gönderilmiştir. Köksal'ın dilekçesi İSTANBUL SIKIYÖNETİM KOMUTANLIĞI ASKERİ SAVCILIĞINA (ANKARA SIKIYÖNETİM KOMUTANLIĞI ASKERİ SAVCILIĞI ARACILlCrYLA) 8/12/1971 Günlü. Es. 1971/509 S. T. Ka. 1971/J241971/41 sayılı yanya C I. GİRİŞ: 27 Mayıs Anayasası, halk yanurcna "sosyal ve ekonomik" bir düzen getirmişti. Bu düzen, "sosyal adalet" isletilerek gerçeklestirilecekti, Ancak, kurulacak düzen "egemen güçlerin" pkarianna ters düşüyordu. 1965 egemen sınıflann siyasal iktidan, bu terslii, önceleri anayasayı bir tarafa itmek, suçlamak yoluyla gitermeye çaiıştı. Bu çareler yufka kalınca da copa, sopaya, siiaha sarıldı. Böylece de 12 Mart öncesi doğdu. 27 Mayıs ihtilai: halktn ışık kaynağı olmuştur. Işık aydınlann ve körpe kuşakların kurdugu köprüyle halka aklanlıyordu. Egemen giiçler için, siyasal iktidan elde tutmak ne kadar önemli ise, halkın karanlıkta yaşaması da o oranda önem laşır. Her ikisi de sömürmeyi sürdiiren başlıca öğelerdir. Siyasal iktidann, komünisl görüntüsiiyle aydınlar ve körpe kuşaklar üzerine yiıklenmesi bir rastlantı değildir. Söıniirme öğelerini sağlama sonucudur. 12 Mart hareketi, aynı göriintuye kapılarak aydınlar ve körpe kuşaklar köpriısünü havava uçurmuştur. 27 Mayıs'ın gün ışığı balka artık uiasmayacaktır. csal yeni cuntaya karşı nan Köksal, 27Mayıs 1960 thtilali'nden sonra ordu içinde ku~ "Silahlı Kuvvetler Birttği" adındaki cuntaya karşıdır. 'alin yazgısı DP'ye karşı ilk ihtilai örgütünü kuran Osman KökYeni bir ihtilai toplantısı Talât Aydemir'i karşı karşıya'getirmiştir. tayıs Ihtilali strasında Kore'de bulunan Albay Talât Aydemir, mmuz ayında Türkiye'ye döner. Köksal ve Sezai Okan'ın desTBMM açılmış; ihtilalci Silahlı Kuvvetler Birliği yenik düşmüşile Harp Okulu Komutanlığı'na atanır. tü. eş'in Başbakanlık Müsteşarlığı'ndan aknması için gerek KökHarp Okulu Komutanı Talât Aydemir, TBMM açıldıktan sonra ek Sezai Okan ve Sami Küçük girişimlerde bulunurlar. Bu yeniden orgütlenmeye başladı. Bu kez. tstanbul'da 9 şubat günü, Balere Aydemir de katılır. Sonunda başanrlar. Türkeş, Başbamumcu'da Korgeneral Refîk liılga'nın başkanlığında yapılan birtopMüsteşarlığı görevinden alınır. lantıda Silahlı Kuvvetlerin hiyerarşik biçimde bir müdahalede bulu' sonra sıra 14'lerin tasfıyesine gelir. Bu tasfıyede Aydemir narak yönetimi ele alması kararı verilir. İhtilai, en geç 28 Şubat 1962 günü yapılacaktır. Protokol duzenlenir, imzalar atılır. ynar, operasyonu Ankara Komutanı Cemal Madanoğlu yüKorgeneral Refîk Tulga, Tümgeneral Fikret Esen, Tümgeneral Ra\ncak, tasflyeyi yapanlar, Aydemir'den de kuşkulamrlar. tıir, Brüksel'e sürülen Orhan Kabibay ile sürekli mektupla fet Ulgenalp, Tümamiral Bahattin Ozülker, Tuğgeneral Faruk Gürler, Tuğgeneral Faruk Güventurk, Tuğamıral Celal Eyiceoğlu, Tugarin bir kısmı, Türkeş, Orhan Kabibay, Orhan Erkanh, ordu mirat KemalKayacan, Tuğgeneral Zekiİlter, Kurmay Albay Fikret rgütlenme çalışmalarını yurtdışından da sürdürürler. Köknar, Kurmay Albay Doğan Özgöçmen, Kurmay Albay Emin Alpiçinde bir bölünme başlamıştır. "Silahlı Kuvvetler Birliği" cunta artık yönetimi ele almıştır. Bu cuntamn da "kuvvetli kaya, Kurmay Albay Nihat Arslantürk, Kurmay Albay Recai Batualp, Kurmay Albay VecihiAkın, Kurmay Albay Bedrettin Demirel'in Harp Okulu Komutanı Albay Talât Aydemir'dir. aralannda bulunduğu gnıp, ihtilai kararı alır. ntanın girişimi ile Köksal Muhafız Alayı Komutanlığı, MaAnkara Komutanlığı ve Agasi Şen de Cumhurbaşkanlığı Bundan sonra devreye Ismet tnönü girer. baylığı'ndan atımrlar. 6Haziran 1961 tarihinde yapılan bu 18 şubat gunü Genelkurmay Başkanı Sunay, lstanbul'da bütün bir>/ı sonucunda Milli Savunma Bakanı General Alankus, Kalik komutanları ile bir toplantı yapar. tnönü'nün amacı ihtilai örtleri Komutanı Celal Alkoç, '2. Ordu Komutanı Korgeneral gütünü dağıtmaktır.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle