11 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
20 EKİM 1986 DIŞ HABERLER CUMHURİYET/3 CemayeVin başkanhk sarayı bombalandı Lübnan'in başkenti Beyrutta, Hıristiyan Devlet Başkam Emin Cemayeltn başkanhk sarayı ile Şü EMEL örgutu lideri Nebih Berrinin evleri bombalandı. tki binada da hasann büyük olduğu^ ancak saldın sırasında Berri ve CemayeVin evlerinde bulunmadığı belirtüdi. Müslüman ve Hıristiyan kesimleri ayvran hat izerinde önceki gün karşıakb olarak yapüan bombanbman sonucu, birisi asker olmak üzere 9 kişi yaralandL Güventik kaynaklarmca yapüan açıklamaya göre, Baabda'daki başkanhk saraymm btüunduğu semte de bombardıman sırasında 36 top mermesi duştü ve birçok diplomatik ternsüdttgm buhmduğu semt üe çevredeU ormanhk kesande yer yer yangmlar çıktu (JUL) Sovyetler, 5 ABD'li diplomatı sınır dışı ediyor Görevleriyk bağdaşmayan faaliyetlertie bulundukkun iddiasıyia ülkeyi terk etmeleri istenen 5 ABD'li, istenmeyen adam ikm edUdi. ABD Dışişleri Bakanı Shultz, Sovyet karanna misülemede butunacaklannı söyledi MOSKOVA, (».a.) Sovyeüer Birliği, ABD'nin Moskova Büyükelçiliği'nde çalışan dört diplomat ile Leningrad Konsoloslufu'nun bir çalışanını "istemneyen adam" ilan ederek ülkeyi terk etmelerini istedi. ABD ise, bu kararı protesto edeceklerini bildirerek, misillerae yapma tehdidinde bulundu. Dışişleri BakanlığTnın yaptığı açıklamada, bu kişilerin "görevleriyte bağdaşmayan faaliyetlerde bulnndnklan" savunularak, ABD Büyükelçiliğine konuyla ilgili sert bir protesto notası verildiği kaydedildi. Açıklamada, smırdışı edihnesi kararlaştınlan görevlüerin VViliam Norvüle (birinci sekreter), Charies EhrenerieM (uçüncü sekreter), ataşe olan Garry Lonnqoist ve David Harris üe Leningrad Konsolosluğu'ndan Jack Roberts olduklan belirtüdi. Moskova'daki Amerikalı yetkililer, birinci sekreter Norville'in kısa süre içinde Sovyetler Birliği'nden aynlacağının biündiğini söylediler. Gözlemciler, Moskova'nın açıklamasının, ABD'nin casusluk yaptıklan gerekçesiyle sınırdışı etmeyi kararlaştırdığı BM'nin New York'taki merkezinde görevli 25 Sovyet diplomaürun ülkeyi terk etmeleri gereken tarihe rastladığını belirtiyorlar. 25 Sovyet görevlinin, dün New York'tan ayrümalan gerekiyordu. Moskova, ABD'nin sınırdışı karanna misillemede bulunacağıru açıklanuştı. Ancak dünkü dışişleri bildirisinde, beş Amerikalı diplomatın sınırdışı edilmesinin New York olayıyla bağlantısı olup olmadığından söz edilmedi. Bu arada ABD Dışişleri Bakanı George Shultz, Washington'da bir televizyona verdiği demeçte, Sovyet karanna misillemede bulunabileceklerini söyledi. Shultz, Sovyet açıklamasından kısa sttre sonra verdiği demeçte, Moskova'yı protesto edeceklerini belirtti. ABD Dışişleri Bakanı Shultz, Başkan Reagan'a danıştıktan sonra ne gibi bir tepki göstereceklerini kararlaştıracaklanru kaydetti. Fiüpinler'de hükümet bunahmı kapıda Savunma Bakanı Enrile, Aquino'nun gerillalarla barış görüşmeleri yapma politikasına cephe alarak istifa tehdidinde bulundu. MANtLA (Ajanslar) Uzakdoğu ülkelerinden Filipinler'de uzun bir süreden beri hükümet içinde kendini duyuran anlaşmfl7İıgın ciddi bir bunalıma doğru gittiği ve Devlet Başkaru Corazon Aquino ile hükümetin sol kanadına ters düşen Savunma Bakanı Joan Ponce Enrile'nin istifa edebileceği bildiriliyor. AP Ajansı'nın haberine göre, FUipinler'in güneyindeki Zamboange kentinde bazı subaylar ile yaptığı toplantıda konuşan Savunma Bakanı Ponce Enrile, "gerfllalar ile yıiıütnlen banş görii$meieri"ne karşı oldugunu belirterek istifasını verebileceğini açıkça dile getirdi. Siyasal gözlemciler, Enrile'nin bu açıklamasırun hükümet temsücileri ile komünist gerilla lider ERGUV BALd IKADA SORUNLAR Reykjavik Zirvesinin ÖzeNiMeri Reykjavik zirvesi, başanya ulaşsa idi ABO Sovyet ilişkilerinin tarihinde en önemli, en yaşamsal zirve olacaktı. Zirve, bu kolu kanadı kırık durumunda bile iki süper güç arasında gerçekleştirilmiş en anlamlı ve geniş ırfuklu toplantılardan biridir. Reagan'la Gorbaçov Reykjavik'te "Perili Ev"de masaya oturduklarında "Ortadoğu'nun şurası senin, burası benim" ya da "Asya 'nın bu bölgesi benim nüfuz alanım, şu b&gesi senin nufuz aianın" gibi pazartıklarla zaman yftirmeyip, doğrudan sorunun özüne, var olma ya da yok oJma konusuna inmişlerdir. Başka bir deyişle nükleer silahlar gündemin en önemli maddesini oluşturmuştur Reykjavik'te. Nitekim zirveden sonra yapılan tüm açıklamaların da bu konuda olması, dikkati çekmiştir. Bölgesel sorunlar, insan hakları.. Afganistan, Kampuçya, Ortadoğu gibi konularda dişe dokunur herhangi bir açıklama yaptlmamıştır. iki tarafm da Reykjavik'te tüm dikkat ve çabalannı nükleer silahlar üzerinde yoğunlaştırdığı anlaşılıyor. Tek ve üstelik en önemli bir sorunun bu denli yoğun biçimde ele alındığı bir zirve olarak, sanırız Reykjavik buluşması sonuçsuz kalmasına rağmen ABD Sovyet ilişkilerinin tarihinde özel bir yere sahip olacaktır. Reykjavik'in bir diğer özelliği, görüşmelerin baş dondürücü bir hızla gelişmiş olmasfdır. Ellerinde dünyayı birkaç kez imha etmeye yeterli nükleer stok bulunan iki süper gücün liderleri 48 saat içinde nükleer füzeleri tasfiye etme noktasına gelmişlerdir. IntemationaJ Heratd Tribune gazetesinde Flora Lewis ilginç bir yorumda bulunuyor. Rora Lewis "İki lider, kaydettikleri baş döndürücü gelişmeden ve dünyada yarattıklan bekJentilerin boyutlanndan kendileri de ürküp Yıldız Savaşları'na bir cankurtaran simidi gibi sanlarak zirveyi baltalamış olabilirter" diyor. Flora Levvis'in yorumu kuşkusuz tartışmaya açtktır. Ama Reykjavik'te 48 saat içinde varılan nokta gerçekten baş döndürücüdür. Reykjavik zirvesinin basınımızda üzerinde pek durulmayan diğer bir özelliği ise, Sovyetler Birliği'nin bu toplantıda 2. Dünya Savaşı'nın bitiminden bu yana ABD ile olan ilişkilerinde belki de en büyük tavizleri vermeyi kabul etmiş olmasıdır. AP ajansının bildirdiğine göre ABD Dışişleri Bakanı George Shultz, zirvenin 2. gününde Sovyet önerileri hakkında "nefes kesici" öneriler deyimini kullanmıştır. Sovyetler Reykjavik'te, orta menzilli nükleer füzelerin Avrupa'dan kaldınlmasını ve sadece ABD ile Sovyetler Birliği'nin Asya topraklarında 100'er başlık bulundurmasını kabul etmişlerdir ki, bu, pratikte Başkan Reagan'ın 1981 yılında ortaya attığı "sıftrçözüm" formülünün kabulü anlamına gelmektedir. Moskova, pazaıiığa İngiliz ve Fransız füzelerinin dahil edilmesinde ısrar etmekten de vazgeçmıştir. Gorbaçov, ayrıca Reykjavik'te nükleer denemelere moratoryum konması isteğinden vazgeçmiş ve nükleer denemelerin denetlenmesi için ABD'nin ortaya attığı önerileri kabul etmiştir. Yıldız Savaşlan diye bilinen SDI projesine ise tümüyle karşı çıkmaktan vazgeçip, denemelerin sadece laboratuvarla sınırlı kalmasını istemiştir. Aslında uzayda denenmeyen bir SDI projesinin fazla gelişme umudu yoktur, ama Moskova'nın bu konuda da tutumunu eskisine kıyasla yumuşattığını belirtmek gerekiyor. İki süper güç, stratejik nükleer silahların ise beş yıl içinde yarı yarıya azaltılması, daha sonraki aşamada da tümüyle tasfiye edilmeleri konusunda görüş birliğine varmışlardır. Reykjavik gibi, insanlığın yazgısının masaya getirildiği toplantıları değertendirirken, ideolojik saplantılardan ve duygusal eğilimlerden annmak şarttır. Aksı takdırde gerçekçı ve objektif bir değerlendirme yapmak imkânsız olur. Gorbaçov'un, Reagan nasıl olsa Yıldız Savaşiarı'ndan vazgeçmez duşüncesi ile, Reykjavik'te büyük ödünler verip, kendisi için propaganda yaptığı yolundaki yorumlar bize biraz kolay ve ucuz geliyor. Bir süper gücün lideri, en yaşamsal konuda böyle bir kumar oynamaz. Reagan "Peki arkadaş, ben SDI projesinden vazgeçiyorum" dese idi, Gorbaçov ne diyecekti? "Aman Sayın Başkan; ben yanlış hesapiamışım. Sizin SDI'den vazgeçmeyeceğinizisanıyordum. Önerilerimigerialıyorum" mu diyecekti? Gerçek şu ki, Sovyetler Birliği silahsızlanmayı istemektedir. Barış, insanlık, kardeşlik... Bunlarm tartışmasına girmeyelim. Moskova silahsızlanmayı istemektedir; çünkü arkadaşımız Ali Sirmen'in de belirttiği gibi herşeyden önce içeride ekonomik sorunlan vardır. Bir dizi ekonomik reformu gerçekleştirip halkın yaşam standardını yükseltmek istemektedir. Gorbaçov, propaganda amact ile değil, bu somut nedenle Reykjavik'te büyük ödünler vermeye hazır oldugunu belirtmiştir. Başkan Reagan ise, Shultz'un deyimi ile Gorbaçov'un nefes kesici önerileri karşısında hazıriıksız yakalanmıştır. Kendi dışişleri bakanının bile "nefes kesici" diye tanımladığı önerileri, herhalde Reagan da beklemiyordu. Başkan'ın etkisi altında olduğu, aşırı sağ ya daSahinler ise, ne olursa olsun Yıldız Savaşlan projesini geliştirmekte karariı idiler. Sonunda bilinen oldu ve zirve Yıldız Savaşlan'na takıldı. Reagan, Reykjavik'ten ayrılırken, nükleer füzeleri ortadan kaldıran bir anlaşma yapan başkan olarak tarihe geçme fırsatını yitirdiği için üzgün müydü? Yoksa hiç böyle bir düşünce aklına gelmeden, zirveyi baltaladığı için sevinçli mi idi? Bilemeyeceğiz. Bazı yorumcular gibi, insanlann akJından geçenleri okuma yeteneğimiz olmadığı için bu konuda kesin bir yargıda bulunamıyoruz. Ama bikJiğimiz nokta, Reykjavik zirvesi gibi, çok yanlı ve önemli bir konuyu ele alırken, ideolojik saplantılardan ve kişisel tercihlerden arınarak sorunu tüm boyutlan ile ortaya koymanın zorunlu olduğudur. Ponce EnrUe Antikomünlst leri arasında bir süreden beri yürütülen "banş görüşmeleri"nin yeniden başladığı güne rastladığına dikkati çekiyorlar. Washington'a yakınlığı ile tanınan Ponce Enrile, gerillalar ile görüşme masasına oturulmasından çok, bu güçlere karşı askeri operasyonlar yürütülmesinden yana. Enrile, istifasını ne zaman vereceğine ilişkin bir soruyu yanıtlarken "Zamanı gelince" dedi. Enrile bu zamanı saptarken kişisel çıkannı değil, halkın gereksinimini göz önünde tutacağını öne sürdü. Corazon Aoutno Zor durumda Filipinler'in eski diktatörü Ferdinand Marcos'un devrilişinde ve bayan Corazon Aqnino^ nun devlet başkanhgına seçilişinde Genelkurmay Başkan Yardıması Phiüpc Ramos ile birlikte belirleyici bir rol oynayan Enrile, ABD yanlısı ve antikomünist görüşleriyle tanınıyor. Bu yüzden zaman zaman hükümet içinde sürtüşmeler çıktığı ve Aquino'nun sağ kanat iie kendi dışındaki sol arasında sılaşıp kaldığı biliniyor. Ycni Halk Ordu&o gerillaları ise tutarlı bir banş anlaşması yapılmadıkça ateşkesi reddediyorlar. Peşmergeler, 100 Irak erini öldürdü Mesut Barzani önderliğindeki Irak Kürdistan Demokrat Purtisfne (KDP) bağlı guçlerin önceki gün Irak 'm kuzey kesiminde 100 Irak askerini öldürdükleri büdirüdt tran Resmi Haber Ajann ÎRNA'ntn verdiği habere göre, Barzani'ye bağlı güçler ile Irak askerleri arasındaki çatışmalar Zaho ve Duhok arasındaki bâlgede meydana geldi (&JL) ANSİKLOPEDİ OKURLARINA ÖNEMLİ DUYURU: Gandi Tayland'da HbuBstan Başbakanı Rajiv Gandi, bir günhik resmi ziyaret için Tayiand'm başkenti Bangkok* geUL laykauTda Sihlerin çoğunhtkta butunmalan nedeniyle, Gandi için sıkı güventtk önJemkri ahndığı bildiriUyor. PoUs yetkiiüeri, Hindistan'da bağvnsti bir devlet kurmak isteyen Sihierie Tayiand'da yaşayan Süıier ansmda fazla bir bağ buhmmadtğaa, ancak yine de sıkı önUm almak zonmda kaUhklannı söyiedtter. Erşad, 24 ekimde göreve başhyor Bangiadeş'te askeri yönetimin lideri General Hüseyin Muhammed Erşad, devlet baskanhğı seçbnlerini kazandığı için 24 ekimde düzenlenecek bir törenle ant içerek görevine resmen başlayacak. Askeri yönetim liderliğinin yanı ara, devlet baskanhğı görevini de üstlenen Erşad, geçen hafta yapüan devlet baskanhğı seçinüerini kazanarak, bu kez eski görevini "seçim yoluyla devrabruş" ohıyor. Erşadayakm kaynaklar, ant içme töreninden tonraki ilk onbeş gün içindeparlamentonun toplanuya çağnbnaanm beklendiğini beürtiyorlar. Aym kaynaklar, General Erşad' tn parlamentoyu toplayarak 4.5 yüdır devam eden askeri yönetimi sona erdirmeyi amaçladtğuu kaydediyor. (ANKA) LAROUSSE Sayıları yüz bini aşan Büyük Larousse okurlarına bir müjdemiz var: Artık bu benzersiz ansiklopediye sahip olmak için 5 yıl beklemeniz gerekmeyecek. Gelişim Yayınları Büyük Larousse'un tamamlanma süresini sizlerden gelen istekler üzerine 3 yıla indirdi. Büyük Larousse'un toplam sayfa, cilt, madde, fotoğraf ve resim sayısında hiçbir değişiklik olmayacaktır. 5 Ocaktan itibaren fasiküller 48 sayfa yerine 80 sayfa olarak yayımlanacaktır. Büyük Larousse 3 yıl sonra tamamlandığı zaman, dünyanın ve Türkiye'nin son bilgilerini içeren, tek ve en büyük ahsiklopedi olacaktır. Yayın süresinin uzunluğu nedeniyle 1. ve 2. fasikülleri almamış okurlar için, bu fasiküller yenîden satışa sunulmuştur. BÜYÜK Ü ARTIK 3 YILDA TAMAMLANACAK • Brezilya, büyük silah satıcısı Giderek büyüyen sanayisi ve artan dışsattmlan nedeniyle dünyanın önde gelen silah satıcüan araanda yer ahnaya aday olan Brezüya, 'Ürünlerini" San Jose Dos Campos kenünde düzenlenen birfuarda sergHiyor. Bir hafta açık kalacak olan silah fuannda, uzay araştırması ve teknolojisi de dahil olmak üzere, silah sanayünin geaşmis örneklai sergileniyor. (ANKA) N KER TEHIİKE ÜLE Çay ve kırmızı şarap, gırtlak kanseri yapıyor Türkiye'de ve birçok ülkede en çok tüketilen içküerin başında gelen çay, Amerikalı doktorlara göre önemli tehtikeleri de beraberinde getiriyor. Miami ÜniversitesVnden bir grup doktorun, yaptıklan araştırmaya dayanarak ortaya atttklan iddia, çayın çok sıcak içilmesi durumunda tehUkeli olabileceği yaklaşımını da aştyor. Ister sıcak, isterse soğuk içilsin, çayın içindeki tein maddesi nedeniyle tehttkenin her zaman var olduğu betirtiliyor. Doktorlara göre, çayın içinde bubınan tein maddesinin etkisiz duruma gelerek, gırtlak kanserineyolacmamasının tek çıkaryoht, çayı sütle birlikte içmekten geçiyor. Miami Üniversitesi doktorlan, çayın yanı sıra, özellikle kırmızı şarabın da yüksek oranda tein maddesi icerdiğini, bu nedenle aym tehlikenin kırmızı şarap sevenler için de söz konusu oldugunu söylüyorlar. (ANKA) Bir nükleer savaş, 10 bin Çernobil9e eşit olacak MADRİD (%A.) "Dünyida başlayacak genel bir nükleer savaş, Sovyetler'in Çernobil Santnüı'ndaki kaza sırasında meydana gelen patlamanm 10.000 katı zarara yol açacak ve böyle bir fefaücette 2^ mdyar insan ölecek." "Nükleer Savaşı Önlemek için Ulnslararası Doktortar Birligi"nin Madrid'de başlayan ikinci toplantısında konuşan Sovyet bilgini M.İlyin, ekibi ile yaptığı araştırmanm tüyler ürperten sonuçlarını açıklamaya bu sözierle başladı. Sovyet bilgrnine göre, Atlantik ve Urallar arasında meydana gelecek sınırlı bir nükleer savaşta ise 1.000 megatonluk nükleer silah patlayacak ve yaklaşık 314 milyon insan hayatını yitirecek. Birliğin başkanı da, yaptığı konuşmada, kaza sonucu bir nükleer savaş çıkma olasılığının giderek arttığını vurguladı ve bunun muhtemel bir saldın karşısında süper güçlerden birinin "tepki gösterme zamanının azalmasından ileri geleceği" görüjünü savundu. ŞIMDI ABONE OLUN, KAZANIN • 1 2 3 • 1 2 3 4 5 6 Tümü 3 taksitle: 150 000 TL taksıt 50 000 TL Son ödeme 7 Kasım taksıt 50 000 TL Son ödeme 7 Aralık taksıt 50 000 TL Son ödeme 7 Ocak Tümü 6 taksitle: 160 000 TL taksıt 35 000 TL Son ödeme 7 Kasım taksıt 25 000 TL Son ödeme 7 Aralık taksıt 25 000 TL Son ödeme 7 Ocak taksıt 25 000 TL Son odeme 7 Şubat taksıt 25 000 TL Son odeme 7 Mart taksıt 25 000 TL Son odeme 7 Nısan TERS ADAM Romari Barifts Özankça 1500 TL. Habora Yayınlan Başmuhasip Sk. Tan Apt. No: 1 Cağaloğlu/îstanbul Gelişim Yavmlan "Güvenilir Yayıncılık" Odeme koşullarından hangısı sıze uygun gelvorsa Gelifim Yayınlan A.Ş. 111910 no'lu posta çeki hesabına en geç 7 Kastm 1986 tarihine kadar ödemeyi yapmanız gerekir. Büyük Larousse'un cıltlerı, her 2 ayda bir tamamlandıkça adresınıze taahhutlü posta ile yollanacaktır Posta çekı alındısı elımıze geçer geçmez, "Gelışım Yayınlan Buyük Larousse Sozleşmesı' 3 gün ıçmde taahhutlü olarak, adresınize postalanacaktır • Tümu pesin: 140 000 TL Son oderne 7 Kasım Florida salıillerine Sovyet sandıkları vurdu JUPITER ISLAND ( u . ) ABD'nin Florida plajlanna üzerlerinde Rusça ve lspanyolca etiketler bulunan 20 dolayında mühimmat dolu sandığın vurduğu açıklandı. Yerel yetkililerin bildirdiğine göre, sandıklann çoğunda havan topu mermisi bulunuyor. Sandıkları inceleyen donanma uzmanları, bunlann 6 ekimde Bermuda açıklannda batan Sovyet nükleer denizaltısına, ya da 15 gün önce Florida açıklannda batan Bahama bandıralı yük gemisine ait olabileceğini bildirdiler. Palm Beach serifi Richard Wille, mermilerüı Sovyet yapısı olduğunun anlaşıldığını belirtti ve sandıklara radyoaktivite de bulaşnus olabileceğine dikkat çekerek halkın uyanldığmı söyledi. Şerif Wille, karaya vuran sandıklardan birinin ise henuz kunliklerini belirleyemedikleri kisilerce alınıp götürüldüğUnü de sözlerine ekledi. • Tümü 12 taksitle: 180.000 TL 7 Kasımdan başlayarak her bir taksıt 15 000 TL olmak üzere, her aym 7'ande 12 ay sureyle İlk odeme 7 Kasım 1986 Son odeme 7 Ekım 1987
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle