11 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CUMHURÎYET/2 OLAYLAR VE GÖRÜŞLER Göksun'da 11•« ı Sevr Antlaşması'na boyun eğmeyen Anadolu Türk halkının, Mustafa Kemal öncülüğünde başlattığı ulusal ayaklanma döneminde, iç ve dış düşmanlarla çetin bir savaşıma girildiği yülarda dahi, göçten öncekileri aratmayacak çeşitli eylemlerle Ermeni çeteleri yine karşımızda görülmektedir. 19181920'lerde Doğu Anadolu'da, Sovyet desteğıne giivenen bu örgütler, Güney'de de işgalci Fransız ordusu ile işbirliği yapmış ve yer yer Türk halkı üzerine kanlı baskınlar düzenlemiştir. Aşağıda açıklanan Göksun olayı, işte bu evrede gerçekleşmiştir. ALİ RIZA ÖNDER Emekli Yargıtay Üyesi Dünya kamuoyunda sürekli olarak canlı tutulmak istenen bir Ermeni konusu var. Son günlerde Fransa'yı tehdit eden eylemler düzenleyen kimi Ermeni örgütleri, Sovyetler Birliği'ndeki Ermenistan dışında, ülkemiz sınırlan içerisinde yeni bir Ermeni devletLkurmanın düşlemi ile yıllardan beri çırpınıp dunırlar. Doğmamış çocuğa don biçÜrcesine bir de anayasa hazırhyorlarmış. Her gönülde bir arslan yattığına göre, onları bu çabalanyla baş başa bırakarak konumuza girelim. Birinci Dünya Savaşı yıllarında son kertesine ulaşan acımıksız çete eylemleriııin Osmanü yöneticilerini 1915'teki toplu göçe nasıl zorladığı, sağduyusunu yitirmemiş bilim ve devlet adamlannca dile getirilen düncel (taribi) bir gerçektir. Ancak, bu göç uygulamasıyla Osmanlılar açısından kesin sonucun alındığı da söylenemez. Nitekim Sevr Antlaşmasına boyun eğmeyen Anadolu Türk halkının, Mustafa Kemal öncülüğünde başlattığı ulusal ayaklanma döneminde, iç ve dış düşmanlarla çetin bir savaşıma girildiği yülarda dahi, göçten öncekileri aratmayacak çeşitli eylemlerle Ermeni çeteleri yine karşımızda görülmektedir. 19181920'lerde Doğu Anadolu'da, Sovyet desteğine güvenen bu örgütler, Güney'de de işgalci Fransız ordusu ile işbirliği yapmış ve yer yer Türk halkı üzerine kanlı baskınlar düzenlemiştir. Aşağıda açıklanan Göksun olayı, işte bu evrede gerçekleşmiştir. GÖKSUN'DAKİ ZULÜM Şimdi, Maraş'ın Göksun ilçesinde 1921 yılında geçen kanlı olayı ele alıyorum. Bu kıyımın bugüne dek yaalı kaynaklara geçip geçmediğini ögrenemedim. Büyük bir olasılıkla yazılı bilgiler arasına girmemiş olabilir. Kurtuluş Savaşı yıllannda iki yılı aşkın bir süre bu ilçede kaymakamlık yapan Rifat Talat Öncel'in bundan 30 yıl önce (1955'te) Kayseri'de, Kağnıpazan semtindeki bir yazıhanede geçen görüşmemiz sırasında anlattığı olayı belgelemekle ulusal kurumlanmızdaki "Enneni Dosyası"na küçük bir katkıda bulunmuş olacağım. Bu bilginin özel anılarımızda kalmasına ve zamanla unutulup gitmesine gönlüm elvermedi. Aktarılan bilgi şöyledir: "Göksun Kaymakamı olarak 1921 yılı hasat mevsiminde bir gün, yanırnda jandarma görevlileriyle birlikte çevreyi dolaşıyordum. Bir köye yaklaştığimızda, harman yerlerinde birtakım insanlann saplar üzerinde gelışıguzel nranınış yatmakta olduklanm gördük. Yakıcı güneş altında düzensiz biçimde yerlere serilmelerinin nedenini ilk anda anlayamadık. Atlanmızı hızlandırdık ve harmana ulaştık. Gördüğümüz manzara gözlerimizi faî taşı gibi açmıştı. Atlardan inerek yatanlan birer birer inceledik. Kadınlı erkekli yirmiden fazla Türk köylüsünün çeşitli silahlarla öldürülmüş olduklannı anladık. Herhangi bir çatışmada yaşamlanm yitirmiş olmayıp düpedüz, kin kusan bir kırım ve kıyım kurbanı oldukları besbel Ne ölçüde ilkel bir kıyım olayı ile karşılaştığımızı şimdi anlatmam olanaksızdır. Erkeklerin üreme organları koparılarak sigara gibi ağızlarına tutuşturulmuş, kadınların göğUsleri kesilerek uçlan kendi ağızlarına sokulmuştur. Bundan, dayarulması güç marazi bir zevk alınmıştır. Köyün içinde hiçbir ses duyulmuyor, bir kıpırdama görülmüyordu. Sağda solda ahır köşelerinde saklanmış birkaç yaşlı kadın bulup çıkardık. Olanı biteni bize gözyaşlan içinde anlattılar. Ermeni çeteleri çevrede kol gezerken, bu köye de uğramışlar, iş ve güçleriyle uğraşan suçsuz köylüleri delik deşik ederek öldürdükten sonra çekip git11 i d i mişlerdir. Bunların yakalanması için haftalarca uğraşük. Yeterli ve kesin bir başarı gösteremedik." Bu dehşet verici olayı bana anlatan ildeşimiz (hemşerimiz), o günün duygulanm yeniden yaşıyordu. işgalci devletlerin, seçkin Türk düşünürlerini ve politikacılannı Malta'ya sürgün etmeleri olayına koşut olarak tstanbul'daki tutucu ve ulusal kişilikten yoksun iktidarın gayretkeşliği sonucu, 1915 Ermeni göçündeki ölüm olaylanndan sommlu tutulan Boğaztıyan Kaymakamı Kemal Bey 10 Nisan 1919'da Istanbul'da asümıştı. Kemal Bey'in Boğazlıyan Kaymakamlığı sırasında (1915) Kayseri Tomarza Bucak (nahiye) Müdürü olan R.Talat öncel, bir aralık, Itilaf hükümetince kendisinin de arandığmı ve aylarca ormanlarda saklanmak zorunda kaldığını, oysa, zorunlu göç olayının kökeninde çok ibret verici ve kışkırtıa Enneni cinayetleri bulunduğunu, yana yakıla ve arka arkaya sıralıyordu. Karadeniz bölgesüıdeki Pontus Rumlarının Türk kadınlannı öldürdükten sonra göğüslerini doğrayarak balıkçı sandıklarına istif ettiklerini, bu sandıklardan birkaçınm rastlanü sonucu denizden çıkanldığını, Giresunlu bir dostumdan dinlediğim zaman yeni Türk devletinin ne çetin koşullar altında kurulduğunun bilincine daha kolay vardım. Yazılı kaynaklar arasına girmemiş yüzlerce Enneni olayım anılannda yaşatan pek çok yurttaşımız, her geçen yıl sessizce aramızdan ayrılmaktadır. Bu anıları, düzenli çalışma ile olabildiğince saptayıp, dosyalamak zonındayız. Ne yazık ki, bu tür çalışmalar tek tük yurtsever aydınımızın özel çabalan dışına taşamıyor. Geçen temmuz ayı içinde Şebinkarahisar'a dek uzanan özel bir gezide edindiğim ilginç bir kitap var. "bçe Oloşunun Ellinci Yılında Şebinkarahisar" adı verilen bu kitaba, kısaca değinmek isterim. Kitabm 2024. sayfalannda 1915 Ermeni ayaklanmasının bu yöre ile ilgili gelişmesi üzerinde özlü bilgiler verilmektedir. Bu ayaklanmanın 1860'lara dayanan tarihçesi de gözönünde tutulduğunda, Osmanlı Imparatorluğundaki Ermeni olaylannın gerçek evrelerini izlemek, içyüzünü doğnı olarak kavramak kolaylaşmış olacaktır. Hiçbir konu, tek gözlükle incelenemez, hiçbir gerçek tek yönlü çabalarla ortaya çıkanlamaz. Bu kitapta yer alan Taşnak, Sutyan, Hıncak, Vereganziyal, Ramgavar gibi Ermeni komitalannın uygulamaya koyduklan ortaklaşa karan şöyle özetleyebiliriz: 1) Osmanlı ordusundaki Ermeniler, silah ve cephaneleriyle birlikte takım takım kaçacaklardı. 2) Cepheye gitmemiş olan Ermeniler, yurtta olay çıkarmak suretiyle, Türk askerini, aile ve köylerini korumak kaygısıyla, birliklerinden kaçmak zorunda bırakılacaklardır. nacağız. Böylece, hem yazımızın kaynağını belgelemiş olacağız, hem de eski bir yöneticimizin adını rahmetle anma ödevini yerine getirmiş ohnanın iç huzurunu duyacağız. Bu özet, 898 sayıh sicil kaydından çıkanldı. KAYNAK KtŞİ Rifat Talat Öncel, 1313 (1897) yılında Kayseri' nin Nize köyünde doğmuştur. 7 Eylül 1915'te Tomarza Nahiye Müdürü olarak devlet hizmetıne girmiştir. Bir arahk Efkere Bucak Müdürlüğünde bulunmuş, yeniden Tomarza'ya dönmüştür. 18 Mayıs 1920'de Develi Kaymakamlığına atanmış, 8 Haziran 1921'de de Göksun Kaymakamlığmda göreve başlamıştır. Bu yerden 31 Ağustos 1923'te aynlmıştır. Kilis Kaymakamı olarak süren görevi, 24 Haziran 1925'te sona ermiş ve bunu izleyen beş yıl içinde Gaziantep Valiliği'nde bulunmuştur. PENCERE IMF Sablonuyla Son Zamlar.. 12 EKİM 1986 30 temmuz 1930'dan 9 Temmuz 1935'e kadar Mardin Vaüliği yapan öncel, bir yılı aşkın süre Eskişehir Valiliğinde bulunmuş, 1936 ile 1945 arasında dokuz yıl Amaysa Valisi olarak görev vermiştir. 22 Ağustos 1945'te emekliye aynlmış, 15 Şubat 1968'de tstanbul'da öunüş3) Seferberlik ve askeri ulaşım iş tür. Karacaahmet Mezarlığı'nda lerini güçleştirmek için askeri • yatmaktadır. birlikler, yiyecek ve cephane konvoylan vurulacaktır. 4) RusŞu ek bilgiyi de ilgililerin diklar smın geçer geçmez, silaha sa katlerine sunmak isterim: Bunrılacak olan Türk ordusu, iki dan yedi yü önce YENİ ADAM ateş arasında bulundurulacaktır. dergisinde yayımlanan "Enneni 5) îtilaf devletleri hesabına ca Hastahğı" başlıkh yazımda, susluk yapılacaktır. 6) Türklerin Anadolu'daki Ermeni kıpırdamasırun zamanla kanlı eylemlemoralini bozmak ve askerden kaçmalannı sağlamak için sürek re ve çok boyutlu ayaklanmalara dönüştüğünü, Ermeni azınlıli propaganda yapüacaktır. ğının yüzyıllar boyunca TürklerŞimdi de yukandaki ilginç ve le bu ülkede nasıl bir uyum içinkorkunç olayı bize anlatan Vali de kardeşçe yaşadığını, belgelerle Rifat Talat Oncel'in devlet hiz kanıtlamaya çalışmıştım. (Temmeti konusunda kısa bir bilgi su muz1978/923). EVET/HAyiR AKBAL vacancy WE AHE SEEKING AN YASEMİN ÇELİK (Çomoğlu) ile Aynadaki Yüz Kimiıi?.. Birden tanımadığı birini görmüş karşısında. Yabancı bir adam! Dişler dökülmüş, kalanları da paslanmış. Surat çökmüş, gözter içeri kaçmış. Kim bu, demiş? Birine benziyor, tanıdığım birine, ama kim? Sonra farketmiş ki, karşısında bir ayna vardır, o aynada görülen de kendisidir. Altı yıldır tutuklu bulunan bir gencin yaşadığı bir an. Kendisini haftalardır ilk kez bir aynada gören bir mahkum... Kendini tanıyamayan... Ya annesi nasıl tanısın onu? Ama anneler bilirter, tanıüar oğullannı. Ne olursa olsun tanırtar. Bambaşka biri olsa da tanırlar... Böyle bir anne ile konuşuyorum. Oğlu altı yıldır 'içerde'... Duruşmalar attı yıldır sürüyor. "Daha şimdiden on beş yıllık bir cezayı çekmiş sayılır" diyor. Üstelik yurtdışına kaçabilirmiş zamanında... Anne direnmiş, yit diye. Amadelikanlı, 'Hayırben suçsuzum, yurdumu, insanımı sevmekten başka bir suçum yok' demiş. Şevgiyle suç da işlenir kimi zaman. Yasalar dinlemez sevgi filan! İnsanları kurtarmak birkaç genç insanın, birkaç yüz kendini belli görüşlere kaptırmış insanın üstesinden geleceği bir şey mi? Hele silahla, zorla, böyle bir şey nasıl gerçekleşir? Ama gençlikte düşünülmez böyle şeyler. Bir başka genç tammıştım. Kendisini hiç görmedim, ailesini tanıdım; bir de yaşadığı odayı gördüm. Duvarlar kitapla doluydu. Yabancı dilde kitaplar. Daha lise son sınıftaydı. Kendini vermiş okumaya. Toplum sorunlannı türlü açılardan işleyen yapıtlar... Baktım dikkatle, bir tek yazın yapıtı göremedim. Annesi gururla gösteriyordu "Butun bunlan okur? Ya sanat, yazın? 'Vyle şeyleri tutmaz. Sizleri de beğenmez. Yalnız size birazcık sempati duyar, o da öykücülüğunüzden öturu" diyordu anne... O gün sokakta bir geçit töreni vardı. Solun bütün grupları, grupçuklan katılmıştı törene. Ama o genç bütün bunları da beğenmiyordu, kendisi ve kendisi gibi düşünenler bambaşka Dir gruptu. bambaşka bir anlayışın insanlanydılar... Sonra ne mi oldu? Olan oJdu. 'Bir taşıtın yolunu kesti bir kaç genç. Silahlannı ateşlediler. İnsanlar öldürüldü. Bir süre sonra suçlular yakalandı. O genç de, lise son sınıf öğrencisi, odası tavana kadar bilimsel yayınlarla dolu o genç de kplerindeydi. İdama mahkum edildi. Anneyi bir daha görmedim, ama birgün babaya ki zengin bir aydındı rastladım. Gerçeği öğrendim, anne acıdan aklını yitirmiş. Baba da tanınmaz hale gelmtşti... Sonra ne oldu o genç, o aile, bilmiyorum... Şimdi karşımda bir anne konuşuyor. Anlatıyor. Tutukevi koşullarını. Hücrenin, tecrıtin durumunu. Artık tecrit yerlerine 'koğuş' adı verildiğini... Her ziyarette oğlunu gözleri yaşlı bulduğunu... 'Dövüyorlar' diyor "Karşınıza bile getirirterken dövüyorlar: (Arkası 13. Sayfada) ENTHUSIASTIC DYNAMIC PRESENTABLE FEMALE ANDOR MALE OFAGE MAXIMUMTHIRTY FOR OUR INCORPORATEO COMPANY MANAGEMENT SECRETARY POST WITH AGOOD SALARY AND PREMIUM ÜMİT ÇELÎK evlendiler. 11.10.1986 Ankara Gazeteler, sözbiriiği etmişçesine, son zamları manşetten ve yorumlu vermişler: Günaydın "Yüzde 69'a varan büyükzamlardan sonra zamcıbaşı keyiflendi. Ara seçim nedeniyle 3 aydan beri zam yapamadığı için canı sıkılan Özal'ın önceki günkü korkunç zamlardan sonra nesesi tekrar yerine geldi." Milliyet "İnsaf!.. Bir duble rakı evde 350 lira, bir tek Maltepe 15 lira..." Sabah "özal'ın intikamı gene zamlı oldu. Halka şirin görünmek ve ara seçimleri kazanmak için uzun süre zam yapmayan Özal, seçimleri kaybedtnce miltettentenahalde intikam aJdı." Güneş "ZAM... ve vurgunl.. Stok beyanı kaldınlınca, fırsatçılar bir günde milyariarca liralık haksız kazanç sağladı. 1986 yılı sonuna kadar tüketicinin cebinden 145 milyar lira çekilmesi hedefleniyorf' H ü rriyet "Zam değil, vurgunl.. Tekel de bayi de köşeyi döndü. Eyvahl.. Pahalılık dalga dalga... insaf!.. Samsun'da maliyet 104, satış 300 lira." Yalnız Tercüman zam haberini küçülterek "tedbirli tüccar zammı" başlığı altında vermiş; basın cogunluğuyla halkın tepkisini dile getiriyor. * Bıçak Kemiğe dayandı mı, herkes bağırmaya başlar, basınımızın tepkisl doğaldır. Ne var ki madalyonun öteki yüzünde bir başka gerçek göze çarpıyor. Türkiye'de uygulanması öngörülen IMF şablonu, ekonomik yaşamda "sürekli zam + sürekli devalüasyon" kuralını içeriyor. 24 Ocak 1980'den bu yana IMF şablonu uygulanmaktadır. Çoğu kişi 12 Eylül askeri darbesinin bu yüzden yapıldığını ileri sürmekte ve "24 Ocak + 12 Eylül= başan" formülünü savunmaktaydı. Şimdi bu sayın yorumcu ve uzmanlann soyleyecekleri bir şey var mı? Bir yandan son yapılan zamları eteştirirken öte yandan IMF şablonunu savunmak ikiyüzlülük olmaz mı? • 24 Ocak 1980'den bu yana altı yıl geçti, yedinci yıla girmek üzereyiz. "Sürekli zam + sürekli devalüasyon" reçetesi hızını yitirmeden uygulanıyor. Zamlaria yükselen iç fiyatlarla dış fıyatlar arasındaki çelişki büyüyor; devalüasyon kaçınılmaz oluyor; ekonomik göstergeler bu sarmala dolanarak olumsuzlaşıyor. Ne içerde enfiasyon dizginlenebiliyor, ne Türk parasının değeri korunabiliyor. Ama yedinci yıla yaklaşırken bile IMF'nin Türkiye1 deki güvenilir adamı Sayın Özal "geriye dönüşün mümkün olmadığını" vurgulayarak ekonomik modeli sonuna kadar yürüteceklerini söylüyor ve şöyle konuşuyor: Eğer biri yanlışlıkla (24 Ocak öncesine) geriye dönmek is terse, 19781979'da Ecevife yapılan tekrar yapılır. Başına öyle bir bela açılır ki, bu mümkün değildir" (Cumhuriyet 1 Ekim 1986) Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı, devietimizin dışarıya bu kadar bağımlı olduğunu kaygısızca dile getırebiliyor. Öylesıne ki hiçbir başbakan yeni bir ekonomik seçenek getiremez; getirirse "başına öyle bir bela açılır ki" ortalık cehenneme döner. Atatürk'ün kurduğu bağımsız cumhuriyeti bu duruma düşürenlerin utanması gerekmez mi? Son zamları eleştirirken konuyu saydamlaştırmakta büyük yararlar var: 24 Ocak 1980'de uygulaması başlayan IMF şablonu ya kısa süreli bir önlemler paketiydı, ya uzun süreli bir ekonomik modeldi. Eğer kısa süreli önlemler paketini uzun süreli bir modele dönüştürmüşse, Özal'ın yanılgısı büyüktür. Eğer IMF şablonu uzun süreli bir ekonomik modelse, bu modelin uygulamasındaki yanlışlar ve kusurlar yine Sayın özal'ın sorumluluğunu oluşturur. Bir olasılık daha kalıyor: IMF şablonunu kim nasıl uygularsa uygulasın; askeri darbe, pahalılık, zam, çöküntü kaçınılmaz mı olmaktadır? Sayın Özal'ın suyu bu durumda da son zamlaria biraz daha ısınmıştır. KONGRE Göztepe Lions Kulubü Derneği'nin olağanüstü mali genel kurul toplantısı 28 Ekim 1986 günü saat 19.30'da Marmara Yelken Kulübu Erenköy adresinde aşağıda yazılı gundem gereğince yapılacaktır. İlk toplantıda kanuni ekseriyet temin edilemediği takdirde ikinci toplanıı 5 Kasım 1986 gunu saaı 18.00'de Recep Peker Cad. No: 6 Kı2iltoprak adresinde yapılacaktır. Sayın üyelere duyurulur. Göztepe Lions Kulubu dernegi Yönetim Kurulu. GİNDEM: 1 Açılış \e yoklama. 2 Başkanhk divanının seçimi 3 Saygı duruşu 4 198586 dönemi yönetim kurulu mali raporunun okunması 5 Denetim kurulu raporunun okunması 6 Yönetim kurulunun ibrası 7 Dilekler ve kapanış A GOOD COMMAND IN TURKISH AND ENGLISH LANGUAGES WITH AZ KEYBOARD TYPING ESSENTIAL PLEASE APPLY IN VVRITING WITH A PHOTOGRAPH GIVING CURRICULUM VITAE TO P.O.B. 618KARAKOY/ISTANBUL IMPORTANT: MALE CANDIDATES MUST HAVE COMLETED THEIR MILITARY SEKVICE Monsieur Guy SALLIN Ses freres et ses soeurs Baux freres et belles soeurs Ne\eu\ et nieces de GENEVE ont la grande tristesse de vous faire part du deces de KİRALIK İŞYERİ ARANIYOR 200 m ! civarında içinde 24 m1 4 m. yükseklikte odaya müsait yer aranmaktadır. Muracaat: 155 08 7374 (RAGIP KIRCALIOGLU) bosfor turizm ISTANBULCENEVRE Bütün Avrupa şehirleriyle bağlantılı muntazam otobüs seferleri. Istanbul Mete Caddes* No 18 TaksımTel 143 25 25 Ankara: Adem Yavuz Sonak No 3/1 Kıztlay Tel 34 47 40 MME FATMA AYHAN KARACANSALLIN İstanbul 12.10.1986 Dr. ERDAL ATABEK Bahariye Cad. 96/3 KADIKÖY Tel: 336 04 49 Org, gitar, nota dersleri. 336 22 20 Üsküdar'da sahilde manzaralı kiralık daire Tel: 169 05 00 Daktilo bilen sekreter aranıyor Tel: 150 15 98 A d KAYBIMZ Şerafetıın Karacan ve merhume Adile Karacan'ın kızlan merhume Maral Karahan ve Ünal Karacan'ın ablaları. Mehmet Hayri Atay'ın annesi Mişel Atay'ın kayinvaldesi Guy Sallin'in sevgili eşi NURGUL UZUNKAYA ERTANASLAN evlendıler 11 Ekim 1986 Kâğıthane FATMA AYHAN KARACANSALLIN \efai eımiştir. Aziz naşı 12.10.1986 pazar gunü (bugün) öğle namazını mOteakip Fatih Camii'nden kaldırılarak Edirnekapı jehitliğindeki aile mezarlıgına defnedilecektir. Tanrı rahmet eylesin AKÜREN, ATAY, ERTÜL, GÖZMEN, KARACAN, KARAHAN, SALLIN AİLELERİ Baklıyataİ İktısat Bankası Genel Mudurtük Tel 176 5040 Teleks 27685 abc «tt> tr iktnal Banfcası Merkez Şube Tel 172 05M Teleks 2^417 iker tr ikUM< Bankas Bahçekapı Şube» Tel 512 0160 Teleks, 23604 ıkle Ir iktisat Bmkası Mec»dıre*oy Şubesı Tel 131 1732 Teleks 31094 ıkby Ir iküsat Bankası Ka<kköy Şubesi Tel 33B 9838 Teieks 290*4 ıktk tr iktiMl Banka» Karakoy Şube» Tel 145"084Teeks 24154 ıkka tr IktiMt Bankası Babrkoy Şubesı Tel 570 1680 Teleks 28676 tst tr İktbal Bankası Ankara Şubesi Tel 17 99 82 Teleks 46909 ıkts tr iktuat Bankası izmır Şube» Tel 22 62 47 Teleks 52292 ıkbı tr iktisat Bankası Buru Şubesi Tel 230 23 Teleks 32145 ıkDu :r iktisat Bankası Adana Şubesi Te! 370 0" Teleks 62800 ıkad tr IkVsat Bankası Mersm Şubesi Tel 380 50 Teteks 67253 ıkne tr İklisat Bankası Güıartep Şube» Tel 279 65 Teleis 69'18 ıkga Ir iktisat Bankası Denizll Şubesi Tel 130 10 Teleks 59545 ıkta tr İklisat Bankası Iskendenm Şubesi Tel 224 65 Teieks 6815" ısıb tr İktisat Bankası Samsun Şubesi Tel 1T8 75 Teleks 82131 smık tr i: $ 15.500.000 İktisat Bankası "İhracata Destek" Programının ilk paketini bakliyat ihracatçılarına ayırdı: Bakliyat ihracatının finansmanı için 15,5 milyon Dolar (11 milyar TL) kredi. İktisat'ın ihracat desteği paketinden yararlanmak için İktisat şubelerini arayın, Iktisatçınızla görüşün. İktisat'ın bakliyat ihracatçılarına tahsis ettiği ucuz, süratli, kârlı kredinin arını şartları öğrenin. 15,5 milyon Dolarlık İktisat Kredisi'nden yararlanın. İKTİSAT BAIMKASI
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle