12 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
10 EKİM 1986 * * * HABERLERİN DEVAMI CUMHURİYET/15 6 ANAPta Ne uluyor?. (Baftarafi 1. sayfada) Ankara ithal kömtirü lül'deki seçim başansızlığı, bir yandan bu dengeleri sürdürmenin çok güçlestiğini, öte yandan bu dengeterin artık değiştiğini ortaya koymuştur. Bir Refah Partisi'nin MSP oylarına, bir Millryetçi Çalışma Partisi'nin MHP oytanna ve tabii en önemlisi Doğru Yol'un AP oylarına taJip olmalan ve bu oyiarı almaya başlamalan ANAP'ın yuzde 1112'lik oy kaybına yol açarken, aynı zamanda parti içi kanatların birbirine girmelerine neden olmuştur. Örneğin, kendilerini "liberal" diye niteleyen bir kanadın önde gelen bir üyesi dün bize "Selametçi cytar Refatta gitti, Ksçeciler de artık ANAFtan gitsin, daha ne duruyor" diyebilmiştir... Ayrıntısına girmeye burada gerek görmüyoruz; ama ANAPta sulann durulmasının kr> lay olmadığı çok açıktır. ANAP'ın "partileşebilmesi" için iktidara ihtiyacı vardır; 28 Eylül'de zemin ayağının attından hafif kayinca da ortalık kanşmıştır. işin özeti budur ve Sayın özal'ın işi parti içinde de artık çok zorlaşmıştır. (Baftarafi 1. Sayfada) kulan duşük kalorili, kükürt oranı yüksek, ancak fiyatı düşük özel ocak kömürlerine ilgi göstermeye başladı. Kaçak kömürlerin başkente sokulmasına engel olunamadığı belirtiürken, hergün en az 100 kamyon kaçak kömürün başkente geldiği öne sürülüyor. Havaların soğumaya başlamasıyla birlikte yakacak derdine düşen başkentülere, bu konuda yalnızca "1987 vadesi" veriliyor. Kömür ahnak üzere TKl'ye başvuran başkentülere, ocak ayının ortalanna kadar kömür sırası verihnesi, yurttaşlann sert tepkilerine yol açıyor. TKl yetkiüleri, kömür ahnak isteyenlere bu kadar uzun süreli gün verilmesine gerekçe olarak, depolarda kömür bulunmamasını gösterdiler. Yetkililer, günlük kömür dağıtım kapasitesi 5 bin ton kadar olan TKl'nin 2 bin ton kapasite ile çahşmak zorunda kalmasından yakındılar. mıyla darboğaza düştü. Kazandığı ihale uyannca ithal kömürü TIR'lara 44 ton, kamyonlara ise 23 ton yükleyerek taşımaya başlayan Şahin Nakliyat, getirilen sınırlama üzerine, bu kez TIR'lara en fazla 2023 ton, kamyonlara da yine en fazla 12 ton yükleyerek taşımak durumunda kaldı. Tonaj sınırlaması nedeniyle bir araçla taşıyabileceği kömürü, ancak iki araçla taşımak durumunda kalan Şahin Nakliyat, bu kez araç bulmakta sıkıntı çekmeye başladı. . Bir buçıık'ııncu zirveye En önemli askeri ve siyasal konular, en üst düzeyde tartışılacaktır. Çok sıkı ve çetin bir pazarlığın geçeceğine kuşku yok. Askeri dosyada ele ahnacak sorunlann başında, ABD'nin "Yddız Savaşlan" adıyla tanınan Stratejik Savunma Girişimi (SDI) projesi gehyor. ABD, Sovyetler'in uzun menzilli nükleer saldırı silahlannda ve özellikle Avrupa'da konuşlandırmış oldukları orta menzilli füzeler sayısmda doyurucu bir indirim yapması karşılığında SDI projesini ertelemeyi kabul edebilir. Moskova, ABD'nin uzayı silahlandırma projesini tümüyle terk etmesinden herhalde umudu kesmiştir. ABD ise özellikle Sovyetler'in aynı anda 10 nükleer başlık taşıyabilen ve değişik hedeflere büyük bir isabetle yöneltilen kıtalararası stratejik SS18 füzelerinden çekinmektedir. Orta menzilli Sovyet SS20 füzeleri de Batı Avrupa için bir tehdit oluşturmaktadır. Moskova da ABD'nin Batı Avrupa'ya SS20'lere karşılık olmak üzere yerleştirdiği PershingII ve Crnise füzelerini ciddi bir tehdit etkeni olarak değerlendirmektedir. Siyasal gözlemcilerin yaygın kanısı, orta menzilli silahlarda bir anlaşmaya varmaya taraflann daha yakın oldukları biçiminde. "Yıldız Savaşlan" ve uzun menzilli stratejik silahlarda ise taraflar birbirlerine doğru küçük adımlar atmakla birlikte görüş aynhğı henüz oldukça büyüktür. Nükleer denemeler ve kimyasal silahlar konulan ise nispeten daha kolay gözükmektedir ve bir uzlaşma umudu daha güçlüdür. su ise ancak tartışıiır, ama bir sonuç çıkmaz. Çünkü Sandinista iktidan kendi gücüyle ayakta duruyor. Sonuç olarak, iki süperin zirvesi de olsa, pazarbk pazarhktır. Sonuçta ya tamam denir, ya devam. Anlaşma ya da anlaşmazlık anlamında kesin bir tamam olmayacağı; bazı belli konularda anlaşmaya varıhp, son karann bir sonraki raunda, Washington'daki ikinci zirveye bırakılması, gerçekleşmeye en yakın olasılık gibi gözükmektedir. bütun bilgi ve beJirtiler bundan farklı bir ortamın altını çizmektedir. Dikkat edilmesi gereken bir baska nokta daha var; o da, ANAP'ın tepelerindeki kapışma ortamının sadece bir seçim başansızlığının ürünü olmadığıdır. 28 Eyiül'deki gerileme, alttan atta zaten öteden beri sürmekte oian çatışmanın su yüzüne vurmasını sağlamıştır. İktidar partisinin ayağının altındaki zeminin kaymaya başlaması, taraflan birbtriyte kapışmaya yönettmistir. Kimdir bu taraflar? Çok bastte indirgenerekömeğin, "Seiametçiler"den, "HareketçiJefben, "/toera/terTden söz edilebilir. ANAP kurulurken, MSP'den, MHP'den, AP'den kısaca sağ yelpazenin tümünden destek aiınmıştır. Sayın özal, parti üst yonetimini oluştururkan bu alandaki hassas dengeleri sürekli göz önünde tutmuş, ANAP "partüeş/nceye" kadar da bu dengeleri korumaya özettikJe karariı gözükmüştür. Ne var ki 28 Ey Fransızlaruı gözü (Baştorgfı 1. Sayfada) vuruşunu yapmış durumda. Dünya sıralamasında 12. sırada yer alan Sodete General, tş Bankası ve IFC (Dünya Bankası'run yan kunıluşu) ile ortaklaşa bir leasing şirketı kuruyor. Paribas ise bilindiği gibi Osmanlı Bankası'nın ana kuruluşu. Bunlann yanı sıra gene Fransa'nın en büyük bankalarından Banque Indosuez'in de Türkiye'de bir şubesi var ve faaliyetini sürdürüyor. Fransız bankalannın çoğunun Türkiye ile ilişkileri yeni değil. Fakat Türkiye'ye ilginin yeniden arüşı ve ilişküerin canlaıunası hiç kuşkusuz şu son yılların olayı. 1984 yıhnda Türkiye'de bir temsilcilik açtıktan sonra şimdi bunu tam teşekküllü bir şubeye dönüştürmek için başvuruda bulunan Credit Lyonnaise'in Ortadoğu ve Kuzey Afrika Bölgesi Direktörü M. Gouzerh, "Umarım başvurumuz kabul edilir ve Türkiye'de daha geniş kapsamlı çjüısma oianagı bnluruz" diyor. Oncelikle dış ticaretin finansmanı için Türkiye'ye ilgi duyduklannı belirten M. Gouzerh, daha sonra iş alanını genişlettiklerini ve Türkiye"nin bazı büyük projelerinin finansmanına ilgi duyduklarını anlatıyor. Türkiye"nin bu büyük projelerin gerçekleşmesi için ortaya attığı "yap işlet devret" modelinin yeni fakat incelenmeye değer bir model olduğunu söyleyen M. Gouzerh bu model çerçevesinde bazı önemli projelerin finansmanına katılabileceklerini ifade ediyor. Bu arada Fransız firmalannın iddialı olduklan tüp gecit, elekrik santrallan, nükleer santnd ve Ankara metrosn gibi projeleri sayıyor. Türkiye^de bir leasing şirketi kurmayı da düşündüklerini, ancak şimdilik bundan vazgeçtiklerini anlatan Credit Lyonnaise Direktörü, "Türkiye 1980'den sonra ekonomide attığı adımlan atmamış olsaydı gene bu ilgiyi gösterir miydiniz?" sorusunu ise şöyle yanıthyor: "Dış borçlannı ertdetmek zorunda kalan ve uluslararası piyasadan kredi alamaz duruma düşen bir ülkeye böyle bir ilgiyi duymak mümkün degil. Türkiye'nin bugün gordüğü ilginin önkoşulu, piyasada borçlanabilir alke durnmuna gelmiş olmasıdır." M. Gauzerh Türkiye'nüı cari işlemler açıgının bu yılın ilk yarısında büyumüş olmasını fazla önemsemiyor, "OzeDikle lrak'ın dnrnmn Türidye'vi zorladı galiba" diyor. Yüzde 30 dolayındaki bir enflasyonun ve ona bağlı devalüasyonun ise yabancı yatınmcıyı düşündürecek bir unsur olduğunu belirtiyor. "Türkiye'de vatırım yapmak için araştırma yapan ve bize danışan çok ünlü bazı Fransız firmalan var ama bu işlerin sonuçianması tabii biraz da zamana bağlı" diye konuşuyor. Dünyanın 67 ülkesinde faaliyet gösteren Banque Indosuezin Türkiye'ye ilgisi ENKA ve Doğuş gibi yurtdışı müteahhitük şirketleriyle çahşarak başlamış. Daha sonra Türkiye'de şube açmaya karar veren Banque Indosuez'in Ortadoğu bölümü yetkililerinden Patrick Soghomonian Türkiye'deki faahyetlerini büyük bir heyecanla anlanyor, finansmanına katkıda bulunduklan önemli projeleri sayıyor. Anlaşması bugün Ankara'da imzalanacak olan AnkaraGerede Karayolu Otoyol Projesi'nin bunlardan biri olduğu belirtilen Soghomonian, Türkiye'nin bu kredi anlaşmasında sağladığı Libor artı 1.25'lik faiz oranının Türkiye'nin piyasadaki itibannın olumlu yönde geliştiğini gösteren bir müjde sayılabileceğini söylüyor. "Yap işlet devret" modeline ilgi duyduklarını ve bu yeni modelin işlerliğini araştırdıklarını kaydeden Soghomonian, Fransız firmalannın Türkiye'de yatınma iştahh göründüğünü, iki büyük fırmanın bu yöndeki araştırmalarına yardımcı olduklarını anlatıyor. Banque Indosuez'in ülke değerlendirmeleri yapan iktisatçısı François Rivier Türkiye ekonomisinin 19801985 döneminde olumlu bir gelişme gösterdiğini ancak enflasyon sorununun hâlâ çözümlenememiş ohnasının kaygı yarattığını beürtiyor. Cari işlemler açıgının bu yılki seyrinin beklenenden kötü olduğunu söyleyen Rivier, Türkiye'nin değişik araçlar kullanarak borçlanmaya yönelmesini ise olumlu bir gelişme olarak değerlendiriyor. Rivier, kısa vadeli kredi bulmakta pek zorluk çekmeyen Türkiye'nin orta vadeli borçlanma konusunda ise biraz zorlanabileceğini söylüyor. Credit Lyonnaise ve Banque Indosuez'e yaptığım ziyaretleri tamamlarken, Fransız bankalannm Türkiye'ye duyduğu ilginin pek rafta kalmadığını fark ediyorum. (Ba^tarafı 16. Sayfada) Oysa bu kez dunım farklıydı, çünkü diplomatlar ve teknisyenler engelleri aşamamışlar ve iş Reagan ile Gorbaçov'a düşmüştü. Bu görevin Washington'da, ikinci zirvede denenmesi mümkün, ama sakmcahydı. Her şeyden önce, zirve az çok doyunıcu bir anlaşmayla sonuçlanmazsa bundan hem iki ülkenin ilişkileri hem de uluslararası ortam olumsuz etkilenirdi. Oysa iki tarafın da amaa anlaşmamak değil, en avantajlı anlaşmayı gerçekleştirmekti. KAÇAK KÖMÜR GELİYOR TKl, kömür isteyenlere "köİkinci, pek bir sonuca bağlanmür verememenin sıkıntısını" madan sürüp gidecek zirveler bir yaşarken, yasal yollardan kömür bakıma, bir ölçüde VVashingbulamayan başkentliler, Ankaton'un işine gelebiür, Reagan ra'ya yasadışı yollardan giren kö için kişisel sorun yaratmayabüir. müre ilgi göstermeye başladılar. Ama bundan Moskova zararlı özel kömür ocaklannda üretilen çıkar, Gorbaçov kişisel olarak kalorisi düşük, kükürt oranı yıpranır. Çünkü SSCB'nin, yüksek ancak fiyatı 1520 bin li ABD'yle uzlaşıp bir soluk almara arasında değişen kalitesiz köya başlamış ekonomik yapısını, mürler, Ankara'ya gizhce getiri geri kahruş teknolojisini yenilelerek, özellikle kaloriferli binala meye şiddetle ihtiyacı var. SilahKaloriferlerde yakıhnak üzere ra satılmaya başlandı. lanma yanşı SSCB için taşınması Güney Afrika'dan ithal edilen giderek ağırlaşan bir yük olmaKARAEVLİ VE TÜREL, KO ya başladı. Üstelik "Yıldız koklaşmayan antrasitli kömüNUYU tNCELtYOR rün, bir türlü Ankara'ya getiriSavaşlan" projesiyle de ABD en Ankara'da kömür sıkıntısı çe azından kâğıt üzerinde ürkütülememesi de ayn bir sorun oluşkildiği şeklinde haberlerin yo cü bir avantaj sağladı. Gorbaçov turuyor. ğunlaşması üzerine, Devlet BaAnkara Anakent Belediyesi1 ise Ülkesinde yapısal reform önkanı Ahmet Karaevii ile Enerji ve nin açtığı ithal kömürü taşıma lemlerine direnenlerin karşısma Tabii Kaynaklar Bakanı Sudi Tü güçlü bir konumda çıkabilmek ihalesini kazanan Şahin Naklird'in TKl'nin kömür satış ve tev için dış politikada göz dolduruyat, bu kömürün kilogramını zi bürolarına giderek konuyla cu bir sonuç abnak zorunda. Ge6.80 liradan taşımayı kabul etti. ilgüi bilgi aldıklan öğrenildi. TKİ İskenderun'dan TIR ve kamyonçen her zaman hem ülkesinin larla ithal kömürü taşımaya baş yetkilileri, konuyu inceleyen iki hem kendisinin zararına çalışılayan Şahin Nakh'yat, trafik po bakana, boş depolan göstererek, yor. kömürle ilgiU sıkıntılannı anIislerinin getirdiği "tonaj Sovyetler görüşme yeri olarak lattılar. sınırlaması" üzerine tam anlaLondra ve Reykjavik'i önermişlerdi. Silahsızlanma konusunda Batı Avrupa kamuoyunu ve yönetimlerini yanına çekmek isteve arkadaşlan "aynca bu yasa'y yen Sovyetler için böyle bir zir(Baştarafı I. Sayfada) la köylerdeki arazi satış yasağıvenin Londra'da gerçekleşmesi çözümü için çalışılacağı ve ken nın da kaldırüdıgım, köy toprakbu bakımdan bazı avantajlar düerine Ulkemizde mülk edinme lannın da satılabilecegini" ileri sağlayabihrdi. Reagan yönetimi olanağının tanınacağı yolunda" sürdüler. • e bunu fark etmeyecek kadar d söz verdi. Dönüşte hazırlanan taYabancılara Türkiye'de mülk deneysiz olmadjğı için küçük tzsarı, TBMM'den geçerek ya edinme olanağını veren yasa, landa seçeneğini tercih etti. salaştı. dün Anayasa Mahkemesi'nce iptal edildi. Ne var ki anılan yasa îkinci yasaya itiraz, SHP Grup Sıkı pazarhk Başkan Vekili Seyfi Oktay ve 83 iptal kararına karşın gerekçesi İzlanda buluşması, bir buçuyazıhncaya dek yürürlükte kalıarkadaşından geldi. Hazırlanan kuncu da olsa tam bir zirvedir. yor. Yani bugüne kadar yapılan başvuru dilekçesinde söz konuve gerekçeli karar yazıhncaya kasu yasanın anayasanın başlangıç dar yapılacak satışlar, bu kararbolümu ve 3 ile 7. maddelerine dan etkilenmeyecekler. Anayasaaykırı olduğu öne sürülerek yanın 153. maddesi, iptal kararla (Baştarafı 16. Sayfada) sanın bu nedenlerle iptali istenüzerine simli iplikten liderlerin nnın, gerekçesi yazılmadan açıkdi. Oktay ve arkadaşları, ayrıca lanmayacağmı ve iptal edilen ya adının yazıldığı öğrenildi. iki yasa arasında içerik bakımınsanın ancak gerekçeli karar Res• Görüşmenin hava raporu: dan hiçbir fark bulunmadığını, mi Gazete'de yayımlandığı Cuma günü ülkenin kuzeyhatta ikinci yasanın daha genişzaman yürürlükten kalkacağını doğusu alçak basıncın etkisinde letilmiş hükümlar taşıdığını ve hükme bağhyor. kalacak ve yağmur yağacak. Cuyabancı ülkenin kendisine olduğu gibi gerçek kişilere de "müGerekçeli kararm yazılması ve martesi fırtma bekleniyor. Son görüşmenin yapılacağı pazar gütekabiliyet şartı aranmaksızın Resmi Gazete'de yayımlanarak toprak ve miilk satışı olanagı yürürlük kazanması ortalama 4 nü ise, havanın iyileşeceği tahmin edihyor. getirildigini" vurguladılar. Oktay ile 6 ay sürüyor. (Baftarafi 16. Sayfada) Onceld Tennnz 1974 Richard Nixon ile Leonid Brejnev arasında, Moskova'da yapıldı. ABD'de "Vatergate skandah"mn patlak vermis olduğu ve Nimn'ın koltuğunu sarstığı bir ortamda yürütülen görüşmeler de verindı geçti. Liderler, izin verilen antibalistik sistemlerin sayısmı ikiden bire indiren ABM Anlaşmasına ek bir protokol imzaladılar. Bunun yanı sıra nükleer silahlarda yeralıı denemelerini yasaklayan bir antlaşma imzalandı. Kasım 1974 Gerald Ford ile Leonid Brejnev arasında Vladivostok'ta (SSCB) yapıldL 1985e dek geçerli olacak biçimde stratejik silahlann sınırlandınlmasıyla ilgili yeni bir anlasmanın genel ilkeleri üzerinde görüş birliğine vardılar. Bu konu üzerinde uzmanlar ocak 1975'te Cenevre'de görüşmeye başladılar. Jimmy Carter ile Leonid Brejnev arasında, Viyana'da yapıldı. Her iki ülkenin liderlerinin bundan böyle düzenli olarak zirve toplantılarında bir araya gelmelerini kararlaştıran Brejnev ve Carter, kısaca SALT2 olarak 6ilinen Stratejik Silahlann Sınırlandınlması Antlaşmasım imzaladılar. Ancak altı ay sonra SSCB'nin Afganistan'ı işgal etmesi üzerine ABD Kongresi aritlasmayı onaylamayı süresiz olarak erteledi. \abancıya mtilk saüşına Haziran 1979 Siyasal dosya izlanda ReaganGorbaçov arasında kıyasıya bir pazarlığa konu olacak öteki dosya siyasal sonınları kapsıyor. Bu dosyada baş köşeyi hiç kuşkusuz Ortadoğu sorunu tutuyor. Moskova'nın sözgelimi banş sürecirte katılmak gibi bir bedel karşıkğında Israil'le yeniden diplomatik ilişki kurmayı ve Sovyet Musevilerine göç izni vermeyi kabul etmesi mümKasım 1985 kündür. "Bölgesel sorunlar" olarak anılan sorunlardan biri Ronald Reagan ile Mihail olan Kampuçya konusunda Gorbaçov arasında, Cenevre'de Moskova "yumuşayacağı" yo yapıldı. iki ülke arasmdaki uzun lunda son günlerde an arda net bir gerginlik döneminden sonra işaretler verdi. Afganistan konu gerçekleşen bu ilk zirvede tarafsunda Sovyetler'in "Biz askeıie lar iki gün süren görüşmeler sorimizi çekelim, ama rejim yerinnunda 1986 yılı içinde ABD'de de kalsın" biçiminde özetlenebi yeniden bir araya gelmek dışınlecek yaklaşımlannın kabui edil da hiçbir konuda somut bir anme şansı yok. Nikaragua konulaşmaya varamadılar. Feribot sempozyumu Navlıın krizinden Türkiye de nasip alacak ERHAN AKYLLDIZ tZMİR Uluslararası Deniz Ticaret Odası Genel Sekreteri John HoiTocks, deniz taşımacıhğı aJanındaki kriz yüzünden son dört yıl içinde 100 milyon DWT kapasitesindeki işsiz tankerin hurdaya verildiğirıi söyledi. Ulaştırma Bakanlığı'nın, Türkiye Deniz îşletmeciliği'ne ait Ankara feribotunda düzenlediği "Uluslararası Deniz Taşımacılığı Eğitimi Sempozyumu"nda konuşan Horrocks, dunya deniz ticaretindeki bunalıma nasıl gelindiğini aynntıları ile anlattı. Son 45 yıl içinde geleneksel denizci ülkelerin bile büyük bir bunalıma düştüğünü söyleyen genel sekreter Horrocks, dünya deniz ticaret filosunun sürekli tonaj yitirdiğini, ancak Türkiye ve Güney Kore gibi bazı ülkelerin uyguladıklan hükümet politikalan nedeniyle bu trendleri tersine döndürebildiklerini, ancak bu düşüşten Türkiye ve Güney Kore'nin de nasibini alacağını söyledi. Genel Sekreter Horrocks bu sektörün bu denli acınacak duruma gelmesinde hükümetlerin, bankaların, tersanelerin ve gemi sahiplerinin de büyük etkisi olduğunu belirterek, dünya deniz ticaret filosunun son yıllardaki gerilemelerine değindi. 1985 yıhnda dünya deniz ticaret filosunun yüzde 7.5'ini oluşturan 47.8 milyon DVVT'luk tankerin hurdaya verildiğini belirten Horrocks, son birkaç aydır denizcüik sektöründe belirgin bir canlanmanın olduğunu vurguiayarak şöyle konuştu: "OPEC ülkelerinin kontrolden vazgeçmesi nedeniyle petrol fiyatları düşünce, petrol alımlan da arttı. Bu da tanker alımına yol açtı ve bir taşıma talebi yarattı. Ancak bu ne kadar sürer Dihnmez. OPEC ülkelerinden yeni kısıtlamalar beklenebilir. Önümüzdeki iki ay içinde tanker navlunlannda büyük düşmeler olacaktır." 1985 yıhnda dünya deniz ticaret filosu içinde en büyük sürprizi Çin'in yaptığını belirten Horrocks, "Bu Ulke sıralamada ilk 10 arasına girmeyi başardı" dedi. Artema/Armiy D i z i s i' n d e n ... T e k K u ma n d a I ı L a v a b o B a t a r y a sı Üstün Artema teknolojisinden her mekân, her kullanım için sağlam armatürler! Yüzbinlerce defa "aç kapa"dan sonra bite suya"tam" hükmeden sağlam seçenekler... lEczacıbaşı ARTEMA
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle