18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
4 OCAK 1986 HABERLER CUMHURİYET/U DYP Genel Başkanı 1986'da erken seçim istiyor Cindoruk: Demokrasiyeihanet edenleri teşhire devam edeceğiz FÜSUN ÖZBİLGEN karmak için kamuoyu oluşturmağa çalışıyorum. Elbette kamuoyunun baskısı onemlidir ve parlamentoyu zorlar, ama şu anda sadece sizin zoriamanızla bir kamuoyu oluşmuş gibi gelmiyor bana, sonuç alamayacağınızı bildiginiz için mi acaba surekli olarak bu konuyu işliyorsunuz diye bir kuşkum var benim. Yani nasılsa böyle bir karar çıkmaz ama ben bu sıire içinde seçimi alacakmış gibi bu politikayı sürdurürüm diye mi düşünüyorsunuz? CtNDORUK Sonuç alamayacağım diye siyasi fikirlerimden vazgeçmem. Sonuç alacakmışım gibi siyasi fikirlerimi söylemeyi sürdürürüm. Yani bu politikamz siyasi bir oyun degil mi? CtNDORUK Değil, bunu düşunenler yanılırlar. DYP çok doğru bir iş yapıyor. Fikirleri neyse hepsini söyluyor. Çözüm neyse onu teklif ediyor. Bizim yeni seçim isteğimiz bir çözumdür. Bu çözümü teklif ediyoruz. DYP olarak bunu oluşturmağa. çaiışıyoruz. Gerekçelerimiz doğruysa ve Türkiye'nin gerçekleri bir yeni seçimi gerektiriyorsa bu zaten olacaktır. Ben yeni seçim olması güçtür diye, yeni seçim isteği doğruysa onu söylemekten vazgeçmem. Türkiye'yi fözecek, Türkiye'yi rahatlatacak tek siyasi çözüm yeni seçimdir. Ben bunu söyleyip geliyorum. Aksi bir çözümü duşünen varsa bunu ortaya koymalıdır. Eğer SHP'nin çözümü doğru bir çözüm olsaydı sonuç verirdi. Kendi bünyesi içinde dahi bütünlüğü sağlayacak bir çözüm olmadığı çıkmıştır. Sadece son kamuoyu yoklamalannda SHP'nin puan kazandığı gözleniyor. CtNDORUK Size öyle geliyor, eğer bu yoklamayı köy bazında yaparsanız ya da tarafsızlar yaparsa sonucun böyle olmadığı görülür. DYP Genel Başkanı Husamettin Cindoruk'un İstanbul'da Galatasaray'da büyük bir yazıhanesi var. Avukatlık yazıhanesi olan bu geniş ve çok odalı, salonlu daireyi Büyük Türkiye Partisi'nin kurulduğu günlerde siyasi bir karargâh halinde gözlemiştik. Cindoruk, DYP'nin ku; uluşu suresinde, İstanbul'da belediye başkanlığına adayhğında bu yazıhanede çahşmalarını sürdürdü. DYP Genel Başkanı olduktan sonra, Ankara'ya taşındı ama yazıhanesi yine siyasi bir merkez gibi. İstanbul'daki konuşmamua yine Galatasaray'da bu büyük ve tarihi handaki büroda yaptık. Cindoruk, Türkiye'nin meselelerine "demokmsi" açısından bakıyor ve temelde bu sorunun çözumlenmesi ile istikrarın sağlanacağını söyluyor. 1986yılında da mücadelelerinı aynı biçimde sürdüreceklerini belirterek erken seçim isteğini tekrarlıyor. Cindoruk ile 1986 yılı üzerine söyleşimiz şöyle gelişti. 1986 yılında size göre Türkiye'nin gündemi nedir? Partinizin gündeminde neler var? CİNDORUK Türkiye'nin gündemi bugünkü iktidar tarafından karmakarışık hale getirilmiştir. Türkiye kendine bir gundem yapmak zprundadır. Doğru Yol Partisi Türkiye'ye bir gündem getirmek için son aylarda hızlı bir çalışma yaptı. 1986 yılında Türkiye'nin çözmesi gereken en önemli sorun rejimin vasfını ve yönünü tayin etmesidir. Türkiye'de siyasi iktidann yetki aianını ve sınırını çizmesi gerekiyor. Benim 8 aydan bu yana ülkenin hemen hemen tümüne yakınını gezdikten sonra edindiğim izlenim şudur: Ülkede siyasi iktidar kargaşası vardır. Demokrasiyle idare edilen bir ülkede bir başbakan, bir hukümet, bir parlamento, bir de devlet yönetimi olur. Demokrasi ile idare edilen bir ulkede bir de başöğretmen olmaz. Eğer ülkede bir başöğretmen varsa, o basöğretmenin söyledikleri ülkeyi, siyasi hayatı surekli etkiliyorsa, o ulkede icra organının ve yasama organının yetkileri de görevleri de sınırlı hale gelir. Üstelik o zaman o ülkede demokrasi yoktur. DYP son aylarda ülkede siyasi iktidar kargaşasını ortadan kaldırmaya çalışıyor. Demokrasi ile idare edilmeyen ülkelerde devlet başkanları bir başöğretmendir. Söyledikleri yanlış da ols,a, bilimsel değeri olmasa da, ulke gerçekleri ile bağdaşmasa da doğru gibi kabul edilir, devlet dairelennde, resmi bayramlardaki sözleri hikmet gibi kabul edilir, yanlışlar doğru gibi alınır ve öylece o basöğretmenin doğrultusunda işler yurütülür. Orada bile bir tutarlılık vardır. Çünkü, basöğretmenin altında bir başbakan yoktur. Başbakan da başöğretmen ne derse onu yapar. Bugün ülkemizde bence sıkıntının temelinde yatan hâlâ 12 Eylül şartlarının sürmesidir. Türkiye hızla 12 Eylül şartlanndan kurtulmalıdır. Siz bu sözlerinizle başoğretmenden mi şikiyetinizi anlatmak istiyorsunuz, yoksa başbakandan mı? CtNDORUK Başöğretmen ile başbakanın uyumundan şikâyetçiyim. Uyumundan mı uyumsuzlugundan mı şikâyelçisiniz? CtNDORUK Uyumundan şikâyetçiyim, çünkü her ikisi tam bir uyum içerisinde, birbirini tamamlar biçimde Türkiye'yi idare etmeye çalışıyorlar. DYP Genel Başkanı Husamettin Cindoruk, Füsun Özbilgen'in sorulannı yanıtladı. daşların soyledikleridir. Ben bunu kamuoyuna çıkardım, Türkiye'de herkes ihtilallerden bıkmıştır, devletin askeri yönetiminden bıkmıştır, kapalı rejimden bıkmıştır, kapalı rejımlerin getirdiği başbakanlardan ve iktidarlardan millet bıkmıştır. Ben bunu söyluyorum. Kim ara rejimden faydalanarak başbakan, bakan olmuşsa bence fırsatçıdır. Ayıp bir şey yapmıştır, haysiyetli bir iş şapmamıştır. Bunu Türk tarihi de kaydedecektir, Türk mılletı de buna ınanmıştır. Bunu söyluyorum. öyle söyluyorum ki, bir daha kimse ara rejimden istifade edip de rakiplerini eli kolu bağlandı diye sevinerek onların safdışı bırakılmasından faydalanarak bakanhklan, başbakanlıklan paylaşmağa çalışmasınlar. Kimse boyundan büyuk bir işe gırmesin. Siz bu sözii soyleyince hakkınızda deniliyor ki, aslında bu parveren, kendisinin mecbur kılındığı güçler vardır. İcra yetkisinin elinde olduğundan da şüpheliyim. Siz bütün bunları söylemekten başka parti olarak ne düşuniıyor, geleceğe döniik ne gibi çozümler öneriyor, kendinizi 1986'da erken seçim isterken iktidara nasıl hazırlanıyorsunuz? CİNDORUK Biz 12 Eylül 1980'den bu yana ahlaklı, demokratik ve ilmi bir iş yaptık. Bilimsel bir iş yaptık, bizim yaptığımız iş doğrudur. Hapse girdik, partimiz kapatıldı, veto edildik, seçimlere sokulmadık, ama bugun göğsümüzu gere gere milletin önünde her şeyi söylüyoruz. Bu kadar söz söyluyoruz bana niçin cevap veremiyor özal, kolalı bir gömlek gibi milletin önünde duruyordu. Şimdi buruşmuş bir gömlektir. Tarihin önünde öyle olması gerekiyordu, onun için yaptım. Şahsı ile de hiçbir ilgim yok, şahsı benim için hiçbir husumet kaynagı değildir. Onun yerinde sayın Sunalp de olsaydı aynı şeyleri söyleyecektim. Sizin bugiine kadarki politikamz kapalı yerlerde soylenen şeyleri kamuoyunun önünde tartışmakb diyorsunuz. Peki bundan sonraki politakınız nedir? CtNDORUK DYP'nin bundan sonraki politikası da aynı yol içinde aynı süreç içinde devam edecektir. DYP kim demokrasiye ihanet etmişse, kim demokrasiye aykırı davranmışsa hepsini teşhir etmeyi sürdürecektir. Kim olursa olsun. Gücünü kuvvetini hiç düşünmeden söylemeğe devam edeceğiz. Türkiye ihtilalleri, darbeleri ayıplar hale gelecektir. Türk kamuoyu ihtilallerden nefret eder hale gelmıştir, daha da gelecektir. Türk milletinin şu anda içine düştuğu sıkıntının, fakirüğin, fukaralığın, az gelişmişliğin dibinde ihtilaller vardır ve millet bunu anladığı zaman ihtilal yapamayacaktır ve ihtilal yapamayınca surekli millet idaresi ortaya çıkacaktır. Dünyanın her yerinde olduğu gibi. Demokratik sağ, Türkiye'de ilk defa hesaplı, kitaplı. tutarlı, bılgili bir iş yapmaktadır. Masa başında konuşmuyorum Köylerden gelen sonuçların kentlerden çok da farklı olmadığı, haürlayacaksınız 6 kasım secimlerinde görienmişti. Sayın Sunalp gece yansı yaptıgı açıklamada "Kırsal kesimden gelen oylar sonucu degiştirecek" dedi ama kırsal kesim oyları da benzer biçimde geldi ve sonuç degişmedi. CtNDORUK Bu sefer çıkacaktır, çünkü ben Sayın Sunalp değilim, masa basmda konuşmuyorum, bütün Türkiye'yi gezdim. Kaldı Iki başh yönetim olmaz Bu fena bir şe> mi? CtNDORUK lyi bir şey olsaydı Türkiye iyi idare edilirdi. Türkiye'de yönetimin, seçimle gelmiş siyasi iktidann kayıtsız şartsız hakimiyeti altına girmesi gerekir. Dünyanın her yerinde devlet başkanlıklan, cumhurbaşkanlığı temsili niteliktedir. Ya da başkanlık sistemi olan ülkelerde başbakan olmadığı için başkanlık sistemi ile yönetilmektedir. Iki başlı yönetim olmaz. Ustelik bir ulkenin siyasi hayatını yönlendiren diğer etkin kuruluşlar vardır. Tarafsız bir radyo televizyon kuruluşu vardır. Parlamento içinde yerini almış siyasi iktidar namzetleri vardır. Bizde bu parlamento ve siyasi yapı karmaşası o yönden de çarpıkhk çıkarıyor. Meclis içindeki muhalefet partilerinın bir bölümu kesinlikle oy tabanlannı yitirmişlerdir, buna karşılık parlamento dışında oy tabanı olan partiler ortaya çıkmıştır. Bir ikili siyaset ortaya çıkmış bulunuyor. Parlamento içinde milletin temsil edilme gücü azalmış. Bir siyasi hayat var, parlamento dışında milletin temsil gücu vermek istediği yeni siyasi partiler var. Biz onu temsil ediyoruz. 1985 yılında siyasi yelpazenin sol kanadında, sosyal demokrat kesimde bir ölçüde bu olay aşıldı ve SODEP ile HP birleşerek SODEP'in Mecliste temsili saglandı. CtNDORUK Yanlış aşıldı, ben bunu vurguladım. Bunu vurgularken bir siyasal amaç ya da rakiplerimi kötülemek amacı gutmedim. Bir doğruyu tekrarlıyordum. Ama siz de bu yönde birleşme için bir görüşme ortaraı içine girdiniz MDP ile. CtNDORUK Hayır, biz demokratik duzen içinde varlığını sürdürecek ve millet tarafından kurulmuş partiye katılım istedik. Bugüne kadar eleştirdiğimiz, yapısını ve onu oluşturan seçimleri eleştirdiğimiz bir partiye katılım yolunu seçmedik. Sadece o noktada Meclise girme olanagı önem kazanıyor, eger siz MDP've katılırsanız Meclise girme olanağı sağlıyorsunuz, MDP size katıiırsa onlar Meclis dışına duşüyorlar. CtNDORUK Eğer ölçu parlamentoya girmek olsaydı dediğiniz doğruydu. Bir siyasi parti Meclise kesin kurallarını koyduğu ve ilke olarak kabul ettiği bir seçimle girmelidir. DYP genel, hür, eşit, demokratik bir seçimle parlamentoya girmeye kararhdır ve öyle bir seçimle girmediği bir parlamentoda yer almış bir partiye katılmaz. O zaman varlığımıza aykırı hareket etmiş oluruz ve varlığımızla tezat teşkil ederiz. Siz bu politikanızın geregi olarak surekli erken seçim konusunu işliyorsunuz. Ancak sizin de çok iyi bildiginiz gibi parlamentodan erken seçim karan çıkması çok zordur. CtNDORUK Millet karan çıkarmaya çalışıyorum, parlamento karan çıkarmaya çalışmıyorum. Türk milletinden bir karar çı Hüsamettin Cindoruk Mehmet Yazar ne yapacak? İktidar: Ülkede siyasi iktidar kargaşası vardır. Demokrasiyle idare edilen bir ülkede bir başbakan, parlamento, hükümet ve devlet yönetimi olur, ama bir de başöğretmen olmaz. Iki başlı yönetim olmaz. Birlesme: DYP genel, hür, eşit, demokratik bir seçimle parlamentoya girmeye kararhdır ve öyle bir seçimle girmediği bir parlamentoda yer almış bir partiye katılmaz. Erken seçim: Bizim erken seçim isteğimiz bir çözumdür. Bu çözümü teklif ediyoruz. bunu oluşturmaya çaiışıyoruz. Yeni bir seçim olması güçtür diye seçim isteği doğruysa onu söylemekten vazgeçmem. Eleştirinin dozu: Bugün Türkiye'nin kahvesinde, evinde, kapalı kapılar ardında vatandaşların söylediklerini kamuoyuna çıkardım. Türkiye'de herkes ihtilallerden kapalı rejimierden bıkmıştır, bunu söyluyorum. 8 6 politikası: DYP'nin bundan sonraki politikası da aynı yolda sürecektir. Kim demokrasiye ihanet etmişse, kim demokrasiye aykırı davranmışsa hepsini teşhir etmeyi sürdürecektir. Türkiye, ihtilalleri ayıplar hale gelecektir. Mehmet Yazar: Yedek genel başkan gibi dolaşıyor ve ağzına geleni söyluyor. Söylediklerinin hiçbiri ciddi degüdir, bana sorarsanız o yanlış trene binmiş. lilerin birbirinden farkı >ok ama bakanlıklar ve başbakanlık gittiği için, yani kisisel sorunlardan dolavı muhalefet yapı.torsunuz. Bu >orumlar hakkında ne divorsunuz? CtNDORUK Eğer birbirimızden farkımız olmasaydı, aynı teklifler bize de yapılmıştı, başta sayın Demirel olmak üzere. Bunların hepsi açıklandı. Özal ile o dönemde birlikte parti kurmak için görüşmeleriniz var. Yani birlikte olmavı kabul etseydi. o zaman şimdiki gibi konuşmayacak mıydınız? CİNDORUK Özal'a o zaman soylediklerim hepsi gerçek çıktı. Başbakan olabilirsin, iktidar olabilirsin, ama muktedir olamazsın demiştim. Talimatla kurduğu parti bugun Turk demokrasisinı tıkamıştır, Turk siyasi hayatını tıkamıştır, ustelik Türk mılletıni ekonomik sıkıntıyadüşurmüştur. Bugun Başbakan bence başbakanlık yapmaktan acizdir, başbakanlık yapamaz guçtedir. Hem kişisel birikimi bir başbakanlığa yeterli değildır. hem de kendısıne talimat Yazar gayrı ciddi Az önce gazetemizin telekslerinden bir haber geliyordu. Sayın Mehmel Yazar'ın Kayseri'de yaptığı bir konuşma. V azar diyor ki, DYP >onetimi butun gün demokrasiden bahsediyor ama kendileri parti içi demokrasinin işlemesine engel oluyorlar. Sizce bu eleştiri haklı mı? CtNDORUK Eğer DYP parti içi demokrasiye uymasaydı, Sayın Yazar bu sözü nasıl söylerdi? Sayın Yazar sekiz aydır 'yedek genel başkan" gibi dolaşıyor. Var mı dunyada yedek genel başkan diye bir şey? Futbol takımı mu bu? Yedek genel başkan gibi dolaşıyor ve ağzına geleni söyluyor. Söylediklerinin de hiçbiri ciddi değildir. Bana sorarsanız gayn ciddi bir adam. Siyaseti de bilmiyor. Ben siyasette hoşgörüye inandığım için, Sayın Yazar'ı da ciddi bulmadığım için, bırakıyorum, istediğini söyluyor. tstediği kadar konuşsun. DYP'nin yaptığı kavgayı da anlamış değil. Bana sorarsanız o yanlış trene binmiş. O başbakan olmak istiyor. DYP, başbakanlığı alrnak için belli bir siyasi kavganın sonucunu beklemektedir. Doğru Yol'dan başbakan da çıkacaktır, iktidar da çıkacaktır ama tutarlı ve haysiyetli bir siyasi kavganın sonucunda. Biz bir şahsı başbakan yapmak için yola çıkmadık. Yazar'ın gucu varsa gitsin bir başka parti kursun, yahut bir başka partiye başkan olsun da göreyim bakaytm. Tek başına iktidar oluruz Sizin istediginiz gibi bir erken seçim olsa, bu yıl bir seçim olsa, DYP iktidara hazır mı? CtNDORUK Işte bu iktidar 25 martta bir seçim yapsın, DoğruYol tek başına iktidar olacaktır. Basarısız bir iktidar karşısında DYP tek alternatiftir. Siyasi propaganda amacıyla söylemiyorum. Kesin inancım var, ilk seçimde DYP yuzde 50 oyla iktidar olur. Peki ya olamazsa ne yaparsınız? O zaman tum söyledikleriniz inanılmaz hale gelmez mi? CtNDORUK Olamazsa, bizim her zaman seçmenimize saygımız var. Türkiye'de genel oya saygı duyduğunu soyieyen tek parti DYP'dir. Biz yurekten kanaatımızı söylüyoruz. Her zaman söyluyorum, TV'ye beni bir 5 dakika çıkarsınlar bir de ben konuşayım. 21. asra yaklaşan Türkiye bir başbakanla bir basöğretmenin yönetiminde nereye gelmiştir, ortaya koyayım. Evvela herkes anayasa çizgisine girmelidir. Kimse beni korkutamaz. Ben anayasadan, yasalardan aldığım yetki ile konuşuyorum. Vatandaşlık ve siyasi parti genel başkanlıklanmı kullanıyorum. Bunu kullanmağa devam edeceğim. 1986 yılında Türkiye'nin nasıl bir gelişme içinde olacagını tahmin ediyorsunuz? CİNDORUK 1986 yılı içinde DYP bir yeni seçim yolu açmağa çalışacaktır. lurk milleti gerçekten bu rejim içinde kalkınamaz \e ekonomik durumunu duzeltemez. Bizim düşüncemize göre milli gelir daha da azalacaktır. Bu bütçe bir trilyonun uzerinde açık verecektir, işsiz sayısı artacaktır ve ülkede yatırımlar ve uretimde düşükluk olacaktır. Tarım politikası yanlıştır ve gelecek yıl ürun verimlerinde de duşukluk olacaktır \e ulke bu ekonomik polıtika \e bu ıktidarlar Türkiye'nin yeni bir iktidar döneminde stabil hale getirilmesi çok guçleşecektir. Yeni iktidann Türkiye'yi kısa zamanda rayına oturtabilmesi için ülkenin 1986'da yeni seçime kavuşması gerekir. ki bu SHP'nin vardığı geçici bir trend yukselişidir. Soldaki diğer demokratik oluşumlar tamamlandığı zaman aynı sonuçla karşılaşmayacaktır. Gerçek, zaman içinde değerini kazanır. Bizim söylediğimiz gerçekler zaman içinde milletimiz tarafından daha çok takdir görecektir, haklılık kazanacaktır. SHP çözümü Türk demokrasisini yeni bir umitsizliğe ve bugunkü manzaranın uzatılması sonucuna götürmüştür. Bana kalırsa kuruluş amaçlarına ve demokrasiye ihanet etmişlerdir. Efendim, sizinle ilgili olarak yoğunlaşan bir eleştiri konusu var. Siz yaptığınız konuşmalarda Başbakanı, hükümeti eleştirirken zaman zaman çok sert sözler söylüyorsunuz, daha dogrusu eleştiri sevivesini düşurdügüniiz, bir Başbakana hitap edilmeyecek kelimeler kullandığınız için hakkınızda eleştiri yapıiıyor. Bu konuda ne diyorsunuz? CtNDORUK Benim söylediklerimde gerçek dışı bir nokta varsa eleştirsinler. Benim söylediklerimin tumü gerçeğe uygundur. Türkiye'nin bugun kahvesinde, evinde, kapalı kapıların ardından vatan Ergenekon: Evrerfîn başvurduğu ifadeler gündeme gelecek DYP Genel Sekreteh Gökberk Ergenekon, Cumhurbaşkanı Evren'in 'çekip giderinr sözünü hatırlatarak, "Çekip gidildiğinde Cumhurbaşkanı mı olunmaktadır, yoksa Cumhurbaşkanlığından istifa mı edilmektedir" dedi. ANKARA, (ANKA) DYP Genel Sekreteri Gökberk Ergenekon, Cumhurbaşkanı Kenan Evren'in çeşitli vesilelerle yaptığı konuşmalarında yer alan, ancak "tam anlaşılamayan husnslar" bulunduğunu savunarak, "Sayın Evren'in, en sık başvurduğu ifadelerden başlayarak, bu hususlar bugünden itibaren birer birer gündeme getirilecektir" dedi. Ergenekon, Cumhurbaşkanının son aylarda çok kullandiğı tabirlerden birisinin de "çekip gitmek" olduğunu belirterek, "çekip gitmenin" hangi anlama geldiğini sordu. Ergenekon, açıklamasını şöyie sürdürdü: "Bilindiği üzere, Sa>ın Evren, 1982 Anayasasının geçici 1. maddesi uyannca Cumhurbaşkanı sıfatını kazanmıştır. Bu anayasada değişiklik söz konusu edildiginde, Sayın Evren, yapmayı tasarladığı engellemeler netice vermediği takdirde çekip gideceğini ifade etmiştir. Bu beyan, anayasanın değistirilmesiyle birlikte Sayın Evren'in de istifa edeceği şeklinde anlaşılmıştı. Oysa, gerek 19 Ekim 1985 giinii Çankın'da ve gerek 27 Aralık 1985 günii Kahramanmaraş"ta yaptığı konuşmalarda. Sayın Evren. 12 Eylül'ün bir ihtilal olmadığı nı iddia ederken, "Eğer biz ihtilalle gelen kişiler olsaydık, çekip gilmezdik" şeklinde konuşmuştur. Bu durumda 'çekip giimek' tabirinin hangi manaya geldiği hakkında tereddut dogmaktadır. 'Çekip gidildiğinde' Cumhurbaşkanı mı olunmakladır, yoksa Cumhurbaşkanlığından istifa mı edilmektedir?" VİTAŞ VİOA TİCARETI A.Ş. Sayın Pay Sahiplerine Rüchan Hakkının Kullanılması için Duyuru Şırketımız pay sahıplerinin katılması ile 31 Aralık 1985 tarihınde yapılan Olağanüstü Genel Kurul toplantısında Şırket ana sözleşmesinın 6. maddesi değıştırilerek Önmılyon (10.000.000.)TL sı olan Şirketımız Esas sermayesının Otuzmılyon (30 000 000.)TL. Si artırılarak Kırkmılyon (40.000 000.) TL. sına çıkanlmasına karar verılmıştır Genel Kurulumuzun bu karan gereğı olarak Yönetim Kurulumuz da 2 Ocak 1986 tarih ve 1986/1 sayılı karan ile pay sahiplenmızın Türk Tıcaret Kanunu ve Şırket esas mukavelesı gereğınce sahip bulundukları beher hisse için üç adet hısse olarak ruchan haklarını kullanmaları duyurusunda bulunmağa karar vermışlır Bu nedenle Türk Tıcaret Kanununun 394. maddesıne gore rüchan hakkını kullanacak pay sahıplerimızin : 1 Bu ılanımızın neşrınden 15 gün içinde Şirketımiz merkezıne başvurarak: a) İştırak taahhütnamelenni imzalıyarak tevdi etmeleri, b) Taahhüt ettikleri sermayenın % 25 inı nakten yatırmaları, 2 Bu sure içinde taahhütte bulunmayan ve taahhüt ettikleri sermayenın % 25 inı nakten yatırmayanların rüchan hakkını kaybetmiş sayılacakları, 3 Süresınde kullanılmayan ruchan hakları karşıhğı hısselerı diğer pay sahibı veya kışilere vermeye Yönetim Kurulumuzun yetkılı bulunduğu ılan oiunur. VİTAS VİDA TİCARETİ A.S. Yönetim Kurulu GİMSAN MADENİYAT SANAYİ S VE TİCARET A.Ş. Rüchan Hakkının kullanılması icin Duyuru Şırketımız pay sahıplerinin katılması ile 31 Aralık 1985 tarihinde Olağanustu Genel Kurul toplantısında Şırket Ana Sözleşmesınin 6 Maddesi değıştırilerek bırbucukmılyon (1 500.000 ) TL sı olan Şırketımız esas sermaye'nın Otuzdokuzmılyon (39.000 000 ) TL. sı değer artış fonundan karşılanarak her bın liralık hisseye Yırmıaltıbın TL lık bedelsız hısse verılmek suretıyle bakıye Otuzdörtmılyonbesyuzbın (34 500 000.) TL sı nakten olmak uzere yetmışbeşmılyon (75.000.000 ) TL. sına çıkanlmasına karar verılmıstir Genel Kurulumuzun bu kararı gereğı olarak Yönetim Kurulumuz da 2 Ocak 1986 tarıh ve 1986/1 sayılı karan ile pay sahıplerimızin Türk Tıcaret Kanunu ve Şırket Esas mukavelesı gereğince sahıp bulundukları beher hısse ıçın 23 adet hısse olarak rüchan haklarını kullanmaları duyurusunda bulunmağa karar vermıştır. Bu nedenle Turk Tıcaret Kanununun 394. maddesıne göre ruchan hakkını kullanacak pay sahıplerimızin: 1 Bu ılanımızın neşrınden 15 gun içinde Şirketımiz merkezıne başvurarak: a) İştırak taahhütnamelenni imzalıyarak tevdı etmeleri, b) Taahhüt ettikleri sermayenın % 25 inı nakten yatırmaları, # 2 Bu sure içinde taahhütte bulunmayan ve taahhüt ettikleri sermayenın % 25 inı nakten yatırmayanların rüchan hakkını kaybetmiş sayılacakları. 3 Süresınde kullanılmayan ruchan haklan karşıhğı hisselerı diğer pay sahibı veya kışilere vermeye Yonetım Kurulumuz yetkılı bulunduğu ılan oiunur GİMSAN MADENİYAT SANAYİ VE TİCARET A.S. Yönetim Kurulu Sayın pay sahiplerine Son genel seyim 9 yıl önceydi 1986'da ara seçim olursa, bu bir gösterge olabilir mi? CİNDORUK Olabilir, ara seçim ulkeyi meşgul edecektir, siyasi atmosfer yuk>elecektir, ara seçim için sarfedilecek bu çaba ve si>asi hava, bence bir genel seçime donuşturülmelidir. Türkiye'de 19""7'den bu >ana genel seçim olmadı. Son demokratik genel seçim 1977'de oldu. 9 sene genel seçim yapılmamış bir ülkeyiz. Genel seçim dediğiniz millet ıradesinin tumuvle yansımasıdır. Sahıe demokrasi, gerçek demokrasişi geciktiriyor. Bize soruyorlar, 6 kasım seçimlerine başka partileri sokmayıp sizi soksalardı, bugun aynı şe> ı soyler miydiniz diye. Açıkça ve erkekçe sö\luyorum, o şanla bir seçime girmezdik. Onu bir ahlaksızlık sayardık, ayıp sa>ardık \e demokrasiye ihanet sayardık. Seçimlerin yenilenmesinden söz ederken, son bir soru sormak isti>onım. Son günlerde çıkan emeklilik yasaları biliyorsunuz millehekillerini omur boyu emekli maaşına kavuşturdu. Bu arada parlamenlerlere kıslık evler, yazlıklar gibi bazı ek olanaklar getiriliyor ve adeta parlamenterler imtiyazlı bir konuma kavuşturuluyor. Bu >eni konum millefvekili olma arzusunu, milletin sesini Meclis kürsusunden duyurmak >erine. yeni bir meslek edinmek \e ömur boyu a>lık gelire ka«uşmak >olunda parlamenter seçilme yarışına dönüş!urrne>ecek mi? Bu >eni konumu ve olanaklar: nasıl karşılıyorsunuz? CİNDORLK Bu durum demokrasiyi yozlaştıran bir olaydır. Nitekim Sa\ın Gurkan'a bir mektup yazarak, bu kanunun iptali için Ana\asa Mahkemesi'nde bir dava açmalarını rica ettim. Kendileri çünkü Mecliste gerekli karşı koymayı yapmadılar. Bugun TBMM u\elerine \enlen haklar, demokrasiye karşı ruşvet niteliği kazanmıştır. Bana sorarsanız sayın milletvekillerinin bugün aldığı maaşlar, emekülık gibi sosyal guvenlik hakları, lojmanlar, sekreterler, bürolar. Turk ekonomisinın % Turk vatandaşlarının ha\?t <^e\iyesie nin u<>tundedır Bu demokrasi>e karşıılığın bir ruş\eti niıeliği ka/anmıştır ve ayıptır. Milletimizin Meclise saygısını azaltmıştır. Te>ekkür ederim Sa>m Cindoruk.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle