Katalog

13 OCAK 1986 DIŞ HABERLER CUMHURİYET/3 Ozetle Güney Afrika, Lesothcfyu kuşattı Irkçı beyaz azınhğın yönetimindeki Güney Afrika Cumhuriyeti, "teröristler "i banndırdığt iddiasıyla komşu Lesotho 'yu ablukaya aldı. Bildirildiğine göre, son olarak Güney Afrika yönetimi, Lesotho 'nun dış dünyayla olan tüm karayolu bağlantılanm adeta kesti. Güney Afrika topraklan ile çevrilmiş bulunan Lesotho yönetimi, Pretoria 'nın bu tutumunu, kendilerini "diz çökme"ye zorlamayı amaçlayan bir politika olarak nitelendiriyorlar. (ANKA) Reagan çadırıma gelsin TRABLLS (APa.a.) Libya lideri Albay Muammer Kaddafi Başkan Reagan'ı başkent Trablus'ta çadırdan oluşan karargâhına davet etti. Kaddafi, Batı Avrupalı altı kadın gazeteci ile yaptığı gorüşmede şövie konuştu: "Neden olmasın? Reagan burava geiirse benim hakkımdaki gorüşlerini değiştirir. Benim siperlerde yaşamadığımı, sürekli el bombalan taşımadığımı. nefret dolu olmadığımı görür. Benim de aiiera olduğunu. şakalaştığımı, güJdüğumu oğrenir. Eminim, hakkımdaki görüşlerini değiştirir. Sizin arecüığınızla, Reagan'ı çadırıma davet edivonım." Kaddafi, Batılı bayan gazetecilerle gorüşurken, yanında 32 yaşındaki eşi ve sekiz çocuğundan dördu bulunuyordu. Başkan Reagan'la Kaddafi arasında son bunalım nedeni ile ilgmç hakâretler teati edildi. Reagan. Kaddafi'ye "barbar ve alçak" derken, Kaddafi de Reagan için "İsrail köpeği" deyimıni kullandı. ABD'YE SALDIRILMAYACAK Daha önce Libya'ya karşı bir misillemeye girişildiği takdirde Libya intihar tugaylannın ABD içinde eyleme başlayacaklannı soylediğı bildirilen Kaddafi, on Kaddafi'den ABD Başkanına ilginç davet Ticaret SAMIM LUTFU Başbakanın geçsn hafta başında sona eren gezısı doiayısıyfa dikkatler bir kez daha Türkİran ilişkilerine çevrildi. Doğrusu, Sayın Özal'ın gezisi sırasında gözlenen olaylar da bu ilişkinin pek kendine özgü niteliğini iyice vurgular yapıdaydılar. Türkıye ıle İran arasındaki ilışkıler, Şah Rıza Pehlevi döneminde, iki ülkenin aynı örgütlerde bulunmalarına karşın, sağlam ve sıcak olmamıştı. Şah'ın devrilip, Humeyni yönetiminin işbaşına gelmesinı ızleyen yılların rakamlarına bakanlar, Türkİran ticaret ılişkilerinde olağanustü gelişmeyi gorünce, bu iki ülke arasında geçmişte görülmemiş bir yakınlaşmanın yaşanmakta olduğunu sanabilirler. Türkiye'nin son yıllarda Humeyni Iranı ile ticari ilişkilerinin olağanustü boyutlarda artmasının özünde ise. Tahran'ın önce Batı tle ilişkilerinin bozulması, daha sonra da Bağdat ıle savaşması yatmaktadır. Ama neden ne olursa olsun, artış olağanustü boyutlardadır ve rakamlar bu gerçeği gözler önüne sermektedir. Ancak, bu noktadan yola çıkarak, ilişkilerin tümünü kapsayan bir yargıya varmak yanılttcı olur. Humeyni işbaşına geleliberi. bir yandan ticaret gelışirken, öte yandan Ankara ile Tahran'ın temel yönelişleri arasındaki uçurum da korkunç boyutlara varıyordu. Gerçekten de bugün Türkıye ile iran birbirlerine 180 derece zıt, birbirlerinin antitezi görüşlerden kaynaklanan iki devlettir. Türkıye Cumhuriyeti, son yıllarda Erbakan Hoca'nın iktidar ortaklığı dönemlerine rahmet okutacak darbeler yemiş olmasına karşın, yıne de laik temellere dayanmaktadır. Gunümüz Humeyni İran'ı ise, şerıat düzenine dayalı, Kuran'dan başka mürşit tanımayan ödünsüz bir teokratik devlettir. Humeyni yönetimi ıçın iki uç vardır: Hakkın yolu ve Şaytan'ın temsılcilerı. Bu "Şeytan"iar içinde de öyleleri vardır kı. şu anda taktik nedenlerle en on safta gorülmeseler bile, özde en tehlikeli ve en yıkıcı olanlar olarak kabul edılırler. İşte Humeyni için Atatürk bunlardan biri, hatta birincisidir. Çünkü laik cumhuriyetin kurulmasına önderlik etmiş olan Atatürk, Humeynı'nın antitezidir. Laik Türkiye Cumhuriyeti ise, Humeyni'nin olmaz dediğinin pek de âla olabilirliğinin, kötü dediğinin, hıç de kötü olmadığının, her halükârda kendi uygulamasından daha iyi ve başanlı olduğunun örneğidir. Böyle bir durum. Humeyni ile yandaslarını, eğer "herkes kendi bildıği yolda diledığince yürüsun, kımse kımseye kanşmasın!" demiş olsalardı bile, rahatsız edecekti yine de. Kaldı kı, onlar hiç de böyle bir davranış içinde değiller. Tam tersıne, kendi "devrimlerinı!" ıhraç etmenin yırtınışındalar ve bu alanda da laik Türkıye Cumhurıyeti'nin enınde sonunda yıkılması ve laikliğin simgesi Atatürk'ün adının da tarih sayfasından kazınması gerektığini duşünuyorlar. Bu durumda biz Humeyni'nin eylemınde "Şanh İran devrimi"m görenlerı aymazlıklarıyla başbaşa bırakırken, Tahran'ın Ankara hakkındaki temel görüşünü bir an bile akıldan çıkarmamalıyiz. Konunun bu yanına gerekli önemi verip, Iran'da Farsça, Arapça, Türkçe ve başka dıllerde yayımlanan hem iç, hem de dış tüketime yönelik olan laik Türkıye Cumhunyetı ile onun kurucusunu hedef alan ideolojik yayınların içerığini bilenler, İran yöneticilerinin Türk basınında yayımlanan ve kendi içyüzlerini ortaya seren yazılardan yakınmaları karşısında oldukça irkilmışlerdir. Hemen belirtmek gerekır ki, bu doğrultuda yazılar Batı'nın dürüst, yansız, güvenilir yayın organlarında çıkanlara oranla bizde çok azdır! Acaba İranlı dostlarımız bu yakınma cesaretini nereden alıyorlar? "İran ile tıcaret yapıyoruz. Onları eleştirmeyın!" demiş olan Özal'dan mı? Neyse ki, başbakan, Tahran'da bu yakınmaları yanıtlarken, bizde basının "özgür" olduğunu, bu konuda hükümetin bırşey yapamayacağını söylemiştir. Doğrusu iranlıların büyükelçiliklerinin iki yanında yapılacak olan otellere itiraz etmelerini anlamak da güçtür. Neymış efendim? Bu otellerde, tesettüre uymayarak, açık saçık dolaşacak olan kefereler büyükelçiliktekileri rahatsız edeceklermiş. İyi hoş da Türkıye'deki ınsanlar kılık kıyafetlerini ve davranışlarını, Humeyni buyruklarına uydurmak zorunda değiller çok şükür. Eğer İranlı dostlarımız bu durumdan rahatsız olurlarsa, kendilerine büyükelçilik binası için yeni bir yer göstenlmesi en doğru, en dostça davranış olur kı, bu da zaten önerilmiştır. Bu önerinin yanıtı, arazinin kendilerine Atatürk tarafından verildiği olmuştur. Humeyni yöneticilerinin bırden Atatürk'e bu denlı yakınhk duymalarını anlayamadığımızı söylersek bize kızmazlar umarım. Nasıl ki biz de "alay mı edryorsunuz?" dıyerek onlara alınmıyorşak... Bütün bu noktaları vurguladıktan sonra, Humeyni idelojisi ile onun yansımaları olan bu tür olayların iran ile komşuluk ilişkilerımızi bozmamıza, ticaretı kesmemize ya da azaltmamıza neden olmaması gerektiğını de, bir kez daha belirtmek isteriz. Çağımız, değışik dünya görüşlerine sahip ulkelerin banş içinde birlikte yaşadıkları, iyi ilişkilerı gelıştirdiklerı bir çağdır. Bizim de ona ayak uydurmamızdan daha doğal ne olabılir ki? Ancak tüm bu olayların orta ya da uzun erımde ılişkilerimizi etkileyip bozmasını istemiyorsak, bunlara karşı duyarlı ve uyanık olduğumuzu "hissettirmekte" yarar vardır. "Aman onlarla ticaret yapıyoruz. Fazla ses çıkarmayalım da ticaretımiz bozulmasın!" düşüncesı yanlıştır. Eninde sonunda İran bizimle ticaret yapıyorsa, bu alışverişten onlar da en aşağı bizim kadar çıkar sağlıyorlar. Başbakanın Tahran gezisi, işte bütün bunları bir kez daha düşünmemize neden oldu. ABDSovyvt yumuşaması Sovyet Komünist Partisi Merkez Komitesi l'luslararası tlişkiler Bölüm Başkan Yardımcısı Vadim Zagladin, Cenevre'deki ReaganGorbaçov zirvesinden bu yana "AmerikanSovyet ilişkilerindeki havanın biraz yumuşadığını" söyledi. Macar Komünist Partisi'nin yaytn organı "Sepszabadsag" gazetesine bir demeç veren Zagladin, "SovyetAmerikan ilişkilerindeki yumuşamanın etkisinin, genel olarak dünyada da hissedüdiğini" bildirdi. (a.a.) Libya lideri, "Eğer Reagan davetimi kabul ederse hakkımdaki görüşlerini değiştirir. Benim de aile sahibi olduğumu ve güldüğümü görür" dedi. Başkan Reagan, Muammer Kaddafı'nin tehditlerini ciddiye aldıklarını ve güvenlik önlemlerinin arttırıldığını söyledi. Roma Havaalanı baskınını düzenleyen terörist Muhammed Serham, tedavi edilmekîe olduğu hastaneden alınarak Orta îtalya'da bir cezaevine kondu. Polis yetkilileri, Serham 'ın havaalanı saldırısını tüm ayrıntıları ile anlattığını bildirdiler. ceki gecekı açıklamasında bu tur bir eylemi "gülünç" olarak nitelendirdi. Kaddafi, Reagan yöneüminin Libya tehdidine karşı ulusal bir olağanustü hal ilan ettiğmı duyduğunu belirterek şöyle konuştu: "Biz bunu duvunca güliiyoruz. Çünku bizim Birleşik Devletler'e karşı böyle tehlikeli şeyler yapmamızı gerektirecek düşmanca bir tavrımız yok." Muammer Kaddafi, Amerikan halkına gönderdiği mesajda ise kendisinin "Siyonist propaganda tarafından yansıtılan biçimde tanınmamasını" istedi ve "banş, işbirligi ve özgiirliiklerin adamı olduğunu" söyledi. Libya lideri, mesajmda, "tşte bu amaçla tüm özgurlük savaşçılannı destekliyorum. Çiinkii onlann özgur olmalarını ve ezilmemelerini istiyorum" dedi. REAGAN: "TEHDİTLER CİDDÎ" Beyaz Saray'dan yayımlanan açıklamada ise, Başkan Reaganın Kaddafi'nin Avrupa'daki ABD üslerine karşı saldınlar düzenleyeceği yolundaki uyansını "ciddi bir tehdit" olarak nitelendirdiği bildirildi. Reagan'ın bir grup gazeteciye yaptığı açıklamada, bu tehdıdi ABD'nin "ciddiyetle ele aldığım" söylediği ve alınan ekonomik önlemlere ek olarak askeri önlemlere başvurulup \aırulmayacağı yolundaki soruyu yanıtsız bıraktığı belirtildi. Amerikan askeri kaynakları, ABD üslerinde geniş onlemler alındığını doğruladılar. Roma Havaalanı baskınını düzenleyen Filistinli gerillalardan sağ olarak ele geçirilen tek terörist Muhammed Serham'ın tedavi edilmekte olduğu Roma Askeri Hastanesi'nden alınarak orta İtalya bölgesinde bir cezaevine nakledildiği açıklandı. Saldırıdan yarah olarak kurtulan Serham'a yapılan tıbbi mudahalenin sona erdiğini belirten İtalyan yetkilileri, askeri hastanede yapılan iki ameliyatla teroristin vucuduna saplanan şarapnel parçalarının çıkarıldığını belirttiler. İtalyan polisi geçen hafta bir ambulans içinde Roma sokaklarında gezdirilen teröristin kendilerine saldırıdan once kaldıkları, buluştukları, yemek yedikleri ve alışveriş ettikleri yerleri bir bir gösterdiğini kaydettiler. Filistinli olduklan belirlenen uç arkadaşı ve planlan hakkında ayrıntılı bilgi veren Serham'ın 16 kişinin ölümü ve 80 kişinin yaralanmasına yol açan havaalanı saldırısını tumu ile anlattığı da belirtildi. Kuzey Avrupa alarma geçti Papandreu, Kıbrıs için ulusal toplantı düzenliyvr LAHEY, (a.a.) Ulusiararası polis teşkilatının saldınlar düzenlenebileceği \olundaki uyarısı üzerine Kuzey Avrupa'daki butün Musevi kuruluşlarının çevresinde olağanustü güvenlik önlemleri alındığı bildirildi. lnterpol uyansında "çok guvenilir bir ka\nağın", Avrupa'da bulunan bir Filistin grubu taKıbns Rum nalkının iç ve dış po rafından Musevi hedeflerine karlitikasını yönlendirmeye çalışan şı saldım a gev'ileceğini ıhbar etYunanistan Başbakanı Andreas tiği belirtildi. Papandreu 'nun A rina 'da Kıbns Isveç yetkilileri ihbann büyük sonınu konusunda ulusal bir bir ciddiyetle değerlendirdiğini toplantı düzenleyeceği bildirildi. Kıbns Rum kaynaklarına göre ve önümüzdeki günlerde İsveç, Kipriyanu, önümüzdeki günler Danimarka, Hollanda ve Norde Rum siyasi parti liderleriyle veç'te düzenlenmesi beklenen ayn ayn görüşerek, Atina top saldırıya karşı gerekli tüm önlantısına katümalarını isteyecek. lemlerin alınmaya çalışıldığını Aynı kaynaklar, bu toplantıda açıkladılar. Yetkililer. perşembe günü alıKıbns sorununun tüm yönleriyU görüşülerek, öne nli kararlar nan ihbar üzerine önceki gün, arttınlan tedbirler sonucu MuseaUnacağmı söylüyorlar. (a.a.) vilere ait bütün sinagog, tarihi yerler, ticarethaneler ve tsrail diplomatik binalann polis tarafından korunduğunu kaydedeNATO Avrupa Mütteflk Kuv rek, sınır kapıları ile havaalanvetleri Başkomutanı Orgeneral Bernard Rogers, Amerikan uzay savunma sisteminden Yıldız Savaşları endişe duyan Avrupa 'nın kendi sistemini kurabileceğini, ancak bunun güç olacağını söyledi. (a.a) Interpol'ün, Abu Nidal grubunun saldınlar düzenleyeceği yolundaki uyarısından sonra Avrupa'daki Musevi kuruluslannda olağanustü güvenlik önlemleri alındı. Londra'daki Türk Hava Yolları'nın bagaj bölümünde çok sıkı güvenlik önlemleri alındı. Çıkış tünellerine silahlı polisler yerleştirildi. larının da yakından gozlendiğini söylediler. Ahnan önlemlerin İsrail Başbakanı Şimon Peres'in iki hafta sonra Hollanda'\a düzenleyeceği ziyarete kadar de\am edeceğini belirten Hollanda polisi ise ahnan ihbann ziyaret tarihini etkilemedigini bildirdi. Polis yetkilileri, alınan güvenlik önlemlerine ek olarak dün Stockholm'de bulunan bir sinagogun barikatlarla kapatıldığını ve etrafında köpekli polis devriyelerinin gezdiğini belirttiler. Saldınnın önümüzdeki gunlerde olacağını haber alan Inter pol ise, Abu Nidal'e bağlı iki komando grubunun geçen hafta sonu İskandina\ ulkelerine doğru yola çıktıklannı açıkladı. GÜVENLİK ÖNLEMLERİ Yetkililer, lnterpol tarafından 24 aralık tarihinde yapılan benzer bir uyarıdan uç gün sonra Roma ve Viyana havaalanlarına saldırı düzenlendiğini hatırlatarak, ıhbarı "ciddiye aldıklannı" söylediler. Rogers ve Yıldız Savaşları Uluslararası polis örgütü Interpol'un, Arap tedhişçilerin Batı Avnıpa'da girişeceği muhtemel saldmlarla ilgili uyansının ardından, güvenlık önlemlerinin artırıldığı Londra'daki Heathrow Havaalam'nda bulunan Turk Hava Yolları bagaj bölumü ile İstanbul'dan gelen THY uçaklarının yanaştığı çıkış tünellerinde otomatik silahlı \e kurt kopekli polisler gorevlendinldi. Bu arada Heathrovv Havaalam'nda son günlerde takviye edilen güvenlik önlemlerine ek olarak alanda görevli silahlı polis sayısı arttırıldı. Heathrow Havaalanı'ndaki baraj bolumu ile Istanbul'dan gelen uçakların yanaştığı çıkış tünellerine, 7.65 çapında SmithWesson tabanca ve otomatik silah taşıyan kurt köpekli devriyeler yerleştirildi. Istanbul'dan gelen yolcuların bagajları sıkı güvenlik önlemlerinden geçmiş olmasına rağmen seçmeli olarak tekrar kontrol ediliyor. İletişim Yayınîarı Dayanışma'ya ağır darbe Dış Haberler Servisi Polonya hukümeti yasadışı Dayanışma Sendikası'na karşı onemli bir başarı elde etti. Polonva resmı haber ajansı PAP'ın önceki gun yaptığı açıklamaya gore, 1981 yıhndan beri kaçak olarak vaşayan ve rejime karşı yurütülen mucadelenin onde gelen yeraltı liderlerinden biri olan Bogdan Borusevticz, Gdansk kentinde yakalandı. AP ajansı, Varşova'dan geçtiği haberinde. Polonva polis yetkililerinin Borusevvicz'le ilgili olarak "devletin onemli çıkarlarına karşı yasadışı eylemler v^pmaktan uzun zamandır aran dığı" ve "ola>ın geniş biçimde soruşturulduğu" açıklamasına yer verdi. Yetkililerin. Borusevvicz'in ne zaman yakalandığı konusunda avTintı vermedıklerı; Dayanışma'nın halen serbest bulunan eski lideri Lech Walesa'nın ise Gdansk'takı evınden telefonla verdıği bir demeçte olayı doğruladığı bildirildi. Rejım karşıtı bağımsız Dayanışma Sendikası'nın muhalefet eylemlerine hız vermesi ve ulkeyi buyuk bir kargaşahk ortamına süruklemesi üzerine 13 Aralık 1981'de Polonva ordusu emir komuta zinciri içinde ve emirle duruma el koyarak yönetimi üstlenmisti. Sendıkanın bazı liderleri yeraltına inmeyi başarmışlardı. O zamandan beri yönetime karşı bir yeraltı mücadelesi örgutlemeye çalışan kaçak liderlerden Tadeusz Jedynak ve Bogdan Lis geçen haziran ayında yakalandılar. Gözlemciler, şimdi de Borusevvicz'in yakalanmasıyla Polonya'da rejime karşı bir yeraltı mücadelesi içinde olanlann ciddi bir darbe yedikleri görüşünde birleşiyorlar. ArafatAbdülaziz görüşmesi FUistin Kurtuluş Örgütü (FKÖ) lideri Yaser Arafat, önceki gün Suudi Arabistan Savunma Bakanı Prens Sultan Bin Abdülaziz ile bir görüşme yaptı. Suudi Basın Ajansı 'nın haberine göre, Arafat, Suudi Arabistan Bakanı ile Ortadoğu ve FUistin davasına ilişkin son gelişmeleri görüştü. Toplantıya, FKÖ'nün Suudi Arabistan Temsilcisi Refik El Satşa ile FKÖ Merkez Komitesi üyesi Saleh Halef de katıldılar. Martin Luther KingHn anısına milli bayram Birleşik Amerika'da 1968 yılında öldürülen zenci lider ve sivil haklar savunucusu Martin Luther King 'in anısına yılda bir gun milli bayram ilan edildi. tlk defa bir zenci Amerikaltmn adına ilan edilen bayram, ABD Kongresi'nin kararına göre, her ocak ayımn üçüncü pazartesi günü kutlanacak. (a.a.) Portekiz, seçim heyecanına girdi Dış Haberier Servisi Portekiz'de 26 ocakta yapılacak devlet başkanlığı seçimleri için kampanya önceki gün resmen başladı. İJlkedeki 7 milyon 600 bin kayıtlı seçmen iki hafta sonra beş aday arasından birini Portekiz'in yeni devlet başkanı olarak belirleyecek. Bu yeni devlet başkanı, ulkenin 60 yıldan bu yana ilk sivil başkanı olacak. Bu bakımdan seçimler değişik bir heyecan kazanıyor. AP'nin haberine gore seçimlerin bir dığer ozelliği de, bir yıl kadar once seçmen olma hakkını kazanan 18 yaşındaki Portekizlilerin de sivil başkanın belirlenmesinde rol oynayacak olması. Ancak gözlemcilere gore, gençler bu oy kullanma ışinden biraz bıkmış gorünuyor. 18 yaşındaki oğrenci Samantha Cardoso acıklı bir şekilde, "Ne olur bana bu seçim kampanyası hakkında soru sormavın. Ekimde parlamento seçimleri, geçen av da yerel seçimler için sandık başına gittim zaten" diyor. Portekiz'de 60 yıldan bu yana ilk kez asker adayın katılmadığı devlet başkanlığı seçimleri, ülkenin Avrupa Ekonomik Topluluğu'na tam u\e olmasmdan 26 gun sonraya rastlıyor. şında başbakan yardımcısı idi, Sosyal Demokrat Başbakan Anibal Cavaco Silva ve Hıristiyan Demokratlar tarafından desteklenen Amaral, seçimlerde bu iki kanadın seçmenlerinin oylarını toplama şansına sahip. Son kamuoyu yoklamalarına göre, sağ kanadın temsilcisi Amaral 26 ocak seçımlerinde oylann yuzde 43'unu sağlayacak. Ancak Portekiz Anayasası, bir adayın ilk turda devlet başkanı seçilebilmesi için oylann yüzde 50'sini almasını şart koşuyor. Seçimlerde merkezi temsil eden aday ise, geçmi;te 3 kez başbakanhk yapan Soares. Dev let Başkanlığı seçimicrinde solu temsil edecek adaylar arasında Bayan Maria de Lourdes Pintasilgo ve Francisco Salgado Zenlıa bulunuyor. Pintasilgo 1979 yılında asker Devlet Başkanı Ğeneral Antonio Ramalho Eanes tarafından geçici hukümetın başkanlığına tayın edılmişti. Pintasilgo, dığer adavlar tarafından, Katoliklikle Üçüncü Dunyacılığı bağdaştıran göruşleri yuzünden televizyondaki bir açıköturumda sıkıştınidı. Dığer *oi kanat adayı Francisco Salgado Genha, ulkenin eski adalet bakanı ve Soares'in eski yardımcısı. Zcnha, geçen ay Sosyalist Partı'den ayrıldı. Seçimlerin beşinci adayı ise, komunistleri temsil çden Angelo Veloso. Columbia, sonunda fırlatddı Uzay mekiği Columbia'mn 7 kez ertelenen uzaya fırlatılma işlemi sonunda gerçekleşti ve Columbiya dün uzay yolculuğuna başladı. Cuma günü dünyaya dönmesi öngörülen Columbia 'da bulunan 7 mürettabat, yolculuksırasında SATCOM Kl" uydusunu yorungeye yerleştirmeye çahşacak. Ispanyol asılh bir Amerikan astronotunun da içinde yer aldığı mürettabat aynca "Halley" kuynıkluyıldızını inceleyecek. (ANKA) Güney Kutbu''nda bir Ingiliz gemisi battı Eski Başbakan Mario Soares (sağda) seçimlere merkezin temsilcisi olarak kctılıyor. Ateşli bir anti komünist olan Diege Freitas do Amaral ise, en guçlü aday durumunda. Ponekız 19261974 yılları arasında askeri rejimle yonetildi. 19~4 yılında Silahlı Kuvvetler, yaklaşık yarım yuzyılhk faşist dıktatorluğu devirerek iktidara geldi. Geçen yıl 6 ekimde yapılan parlamento seçimlerinde Sosşal Demokrat Cavaco Silva, başbakan seçılerek bir azınlık hukumetı kurdu. Bu seçimlerin diğer bir ozelliği de, Demokratik \enilenme Partisi adlı venı bir partinin sıyaset sahnesinde ülkenin üçuncu buyuk partisi olarak belirmesi idi. Bu parti, anayasanın seçimlere uçuncu kez katılmasını engellediği askeri başkan Ramalho Eanes'ın siyasi görüşlerınin devamını sağlama amacı ile kuruldu. De\let başkanlığının son haftalarını yaşayan General Eanes, 1976 ve 1980 seçimlerini kazanarak Lizbon'daki Başkanlık Sarayı'na gelmişti. Ponekiz'in son sivil devlet başkanı, 28 Mayıs 1926'da ordunun sağ kesimince gerçekleştirilen darbe ile devrilen Bernardino Machado idi. Antonio de Salazar ve Marcelo Caetano bu askeri diktatörluk doneminde başbakan olarak gorev yaptılar. Güney Kutbu'nda buzlar arasına sıkışan bir İngiliz gemisi battı. Içindeki 21 kişi Amerikan heUkopterlerince kurtanldı. Yetkililer, geminin batmadan önce Robert Falcon Scott'un 1912 yılında izlediği yoldan Güney Kutbu 'na ulasan uç Ingilizi almak üzere McMurdo Sound 'a doğru vol aldığım belirttiler. (a.s.) PAZARTESİ BAYİLERDE Seçimlere bes ada> katılıyor. Bunlar arasında en güçlüsünün, ateşli bir antikomunıst olan Diego Freitas do Amaral olduğu belirtiliyor. Amaral, sağ kanattaki Hıristiyan Demokrat Parti'r.in eski Uder: .t !980'lerin ba