Katalog

8 EYLÜL 1985 DIŞ HABERLER CUMHURÎYET/3 Güney Afrika'da ö'fkeli siyahlar, dükkânları taşlıyor, arabalan ateşe veriyor ve sokaklarda lastik yakıyorlar. Yandaki fotoğraf, Güney Afrika 'da kentlerin olağan görüntülerinden birini yansıtıyor. Özetle Atina, teröre karşı yardım istedi Yuıumistan Dışişleri Bakanı Carolos Papulias, Atina 'daki Arap ülkeleri ve Filistin Kurtuluş Örgütü temsilcilerini ülkesindeki Arap terorizmine karşı mücadelede yardancı olmaya çağtrdı. Attna'nm güney doğusundaki Glyfada'da salı gunü 19 Ingiliz turistin yaralanmasıyla sonuçlanan ve "Sosyalis: Müslümanlar Devrimci örgütü 'nün'' üstUndiği bombalı saldından sonra Arap ülkelerinin büyükelçüeriyie bir görüşme yapan Papulias, büyükelçilerin bu tür eylemlere karşı sıkt bir işbirüği yapmaiamı istedi. (a.a.) Güney Afrikalı siyahların lideri cezaevi revirinde muayene oldu Eureka. •• "\elson Mandela hasta Dış Haberler Servisi Irkçı beyaz yönetimin son olarak Capetown çevresindeki 454 melez okulunu kapattığı Güney Afrika'da önceki gün Durban kentinde yeni şiddet olayları çıktı. Polis, sokaklarda gösteri yapan binlerce siyahı plastik mermi, göz yaşartıcı bomba ve lastik kırbaçlarla dağıttı. Hint Okyanusu yakınlanndaki siyahlann yerleşim bölgelerinden Ciskei'de önceki akşam çıkan olaylarda ise göstericilerin üzerine ateş açan polis iki siyahı öldürdü. öldürulenlerden birinin 14 yaşındaki bir ki2 olduğu öğrenildi. 23 yıldır cezaevinde yatan siyah lider Nelson Mandela'nın cezaevi revirin SAMtM LÜTFÜ Ne dersen de bundan sonrası artık nafile. Bir kez girmeye görsün eylül, saçlara düşen ilk aklar gibi.. Önce yavaş yavaş, sonra hızla kısalacak zaten kısalmakta olan gunler. Sen, ağustos sıcağı hâlâ teninde sanırken ürpermeye başlayacaksın Artık yan bulutlu bir gök ve arada bir görünüp ısrtmaktan çok avutan güneşe bakıp, "Buna da şüküıi" diyeceksın. "Buna da şükür!" Taa ılerde kasımın ilk haftasında yaşatmaktan çok anıları çağrıştıran fersiz pastırma yazını bıle minnetle karşılayacaksın. Nasıl da göz açıp kapayana kadar geçıp gıtmiş bahar, nasıl da hovardaca dökülüp saçılmış yaz. Sonra hepsi bitecek, bir gün derın bir sessizlikle kar toprağı örtecek. Ne dersen de bundan sonrası artık nafile; bir kez girmeye görsün eylül saçlara düşen ilk aklar gibi.. Kovun bu düşüncelerı kafanızdan! Hem bütün dünyada canlanma, politık sorunların yeniden ele alınma ayıdır eylül. Türkiye'de de öyle. Hete bu eylül. Dıs politikada ABD ile ilişkilerimizde şu anda belli başlı uzlaşmazlığımızı oluşturan SIA, Kıbns konusunda Denktaş'ta Ankara'yı da sıkıntılı duruma sokar. yeni önerıler paketi ve sıcaklığını hiç yitirmemiş olan TürkiyeAvrupa ilışkileri ey'ülün önde gelen sorunları. Türkiye'nin Avrupa ile bir türtü rayına oturtamadıği, önümüzdeki dönemde de ne ölçüde oturtacağı şimdıden kestirilemeyen ilişkileri konusunda, Ankara açısından, daha bayramdan önce, bir umut ışığı belirdı; ağustos sbnunda Dışişleri Bakanlığı, Eureka'ntn kasımdakı Bonn toplantısına resmen çağrıldığırnızı bildirdi. Nedır Eureka? "European Research Ccordınatıon Agency" sözcüklerinın baş harflerinden oluşan Eureka Avrupa Araştırma Koordınasyon Ajansı'nın adı. Fransa'nın önayak olmasıyla, 1985 yıiının temmuzunda gerçekleşen Avrupa Bılimsel Araştırma Projesı Ajansı'nın ilk toplantısında AET üyesi 12 ülke ile Isveç, İsviçre, Avusturya ve Norveç de kurucu olarak bulundular. Sonradan Fınlandiya da onlara katıldı. Gerçekte Eureka VVashington'un Yıldızlar Savaşı ıpoteğıne karşı geliştinlmiş bir Avrupa seçeneğı. Bilindiği gibi, Reagan yönetımı "Yıldızlar Savaşı" projesinden Avrupa ülkelerıne de alt müteahhitlik işterı önerirken, onlara "21 yüzyılın yüksek teknolojisinde yaya kalmak istemıyorsanız, bu çağrıya katılmalısınız!" dıyordu. Gerçekte, Amerikan sılafı firmaları, Atlantik ötesınde kendılerıne göbek bağıyla bağlı yeni baskı gruplan yaratmak amacını da taşıyorlardı bu girişımlerinde Ama ne olursa olsun, ışın içinde kıyısından bucağından da olsa, gelişmış uç teknolojiye karışmak vardı ki, işin bu yanını kimse görmezlıkten gelemıyordu. Bir süredir, eğer teknoloji alanında onemlı atılımlar yapılmaz ise, Avrupa'nın 21. yüzyılda yaya kalacağının duşunülmeye başlandığı bir ortamda Paris bu çağrıya karşılık. bılgısayar. robotık, optık, laser kullanımı gibi birçok alanda en uç teknolqının gelıştirileceği, temelde sivil olan, ama askeri alanlan da kapsayabilecek bir çözüm olarak Eureka'yı ilerı sürüyordu. "Yıldızlar Savaşı" çağrısına gözü kapalı "Okey" diyen Ankara (gerçekte çağrının Türkıye'yi de ne ölçude ıçine aldığı çok, ama çok su götürürdü) Eureka'ya, biraz da son anda uyarılarak, katılmak için başvurdu. Ne var ki, bizden sonra başvuranlar kabul edilırken, biz Fransa'nın tutumu yüzünden gen çevrıldik Bir süredir, Avrupa'dan süreklı dışlanmaktan yakınan Ankara, Eureka'nın kapısından çevTilmeye alışmış, kendınce bu programa karşı seçenekler aramaya koyulmuştu. Neyse ki, sonunda Ankara Bonn toplantısına çağnldı. Ankara başlangıç bütçesi 1 milyar dolar olan bu "Avrupa Teknoloji Kulübüne" çağrılmaktan ne gibi yararlar sağlayabilır? Şu anda kat karşıhğı apartman yaparak konut sorununu Karadeniz usulü çözme teknolojimız de iflas etmış olduğuna göre, Eureka'ya aman aman katkıda bulunacak durumda olmadığımız ortada. Zaten başvurumuz karşısında pek de kibar olmayan bir biçımde de dile getinldı bu göruş. Çağdaş dünyada devletlerarası ılişkiler inceden inceye hesaplanmış bir alısvenş olduğuna gore, Türkiye'nin katkısınm sınırtı olacağı bu kulüpten kazancı da sınırtı kalacaktır. Bu durumda Ankara'nın "iştiyakını" nasıl açıklayabileceğimiz sorusu çıkıyor1 ortaya. Ankara, Eureka'yı, ne içinde ne dışında kalabıldiği, Avrupa'ya açılan bir kapı olarak görmüştür. Gerçekten de Eureka, Türkiye için son zamanlarda hemen her kurumundan her olanakta dışlandığı Avrupa'ya kıyısından köşesinden katılacak bir forum oluşturmuştur. Ancak bu kulübe rica minnet kabul edilmiş olmayı da fazla büyütmemek gerek. Avrupa'ya en gelişmış teknolojinın kapısı Eureka'dan girmeye çalışan Ankara'nın sıyasal yapı ve ınsan haklan konusundaki uygulamalanyla, Avrupada kendine sürekli ve rahat bir yer edinebıleceğıni düşünmek doğrusu çok yanlış olur. Bu arada temel hak ve özgürlükler konusunda çağa bir türlü ayak uyduramadığımızdan bızi dışlayan Avrupa'nm kurumlarına ya da üyeterine sövmenin bize bir şey kazandırmayacağını da artık görmemiz gerek. Evet! Bu tür çıkışlar. sanıldtğının tersıne özsaygımızı hiç de güçlendırmiyor. Eğer Avrupa'nm kabul ettiğı üyelerınden de kabulünü ıstediğı çağdaş ilke ve öiçüleri kabuı etmek istemıyorsak ikide bir "bizi alın!" diye adamlann kapısını çalmaktan vazgeçmelîyiz İlk bakışta gülünç gibi de görünse, Temel Reis gibi "Haçen punu tanımiiır mısun? Öyleyse ha pen senu hiç tanımiyrum" demek ınanın çok daha tutariı ve özünde çok daha onurlu bir davranış otacaktır. Üzulerek söylemek isteriz ki, bugünkü iktidarın bu ıkı yoldan hiçbirini tutmamakta direnip, Eureka kapısından girdiğıni sandığı Avrupa forumlarmda "istıskale" varan davranışlarla karşılaşmamıza neden olan eski türküyü çağıracağından korkanz. Bu durumda Eureka kapısından girerek eski türküyü çağırmayı sürdürenlerin çözümü bulduklarını sanıp da "Eureka! Eureka1" çtğlıklan atmaya başladıkları anda her iki "Eureka"yı da yitirmeleri kaçınılmaz olacaktır. İnşallah yanıhyoruzdur. Yeni şiddet olaylarında, polis, biri 14 yaşındaki kız olan iki siyahı daha öldürdü. Rahip Desmond TUtu, "Reagan'ın gizli ırkçı olduğundan kuşkulanıyorum" dedi. Güney Afrika parası değer kaybetmeye devam ediyor. Bağlantmzların yeni lideri: Mıtgabe Angola 'nın başkenti Luanda 'da dün sona eren Bağlantısız Ülkeler Dışişleri Bakanlan Toplantısında Zimbabve Başbakanı Robert Mugabe, 1989 yılına kadar geçerli olmak üzere Bağlantısız Ülkeler Hareketî'nin başkanlığtna getirildi. Toplantıda aynca geiecek yüki Bağlantısızlar zirvesinin Zimbabve'nin başkenti Harare 'de yapılması kararlaştırüdı. de muayene olması, siyahlann arasında heyecan yarattı. Beyaz yönetim ise Mandela'nın sağlık durumu hakkında bir açıklama yapmadı. Siyah liderlerden Rahip Desmond Tutu Başkan Reagan'ın "gizli bir ırkçı" olmasmdan kuşkulandığını söylerken, beyaz yönetim tarafından tutuklanmış olan melez lider Alan Boesak, cezaevinden gönderdiği mesajda siyah halka temkinli davranması ve ırkçı rejime yeni bir katliam yapma fırsatını vermemesi için çağnda bulundu. Güney Afrika parası Rand ise başasağı gitmekte devam ediyor. Durban'da önceki gün meydana gelen ye ni şiddet olaylannda birçok siyahın yaralandığı ve tutuklandığı büdirildi. Siyah göstericiler, kendilerine müdahale eden güvenlik güçlerine taş attılar. Polis de plastik kurşun ve göz yaşartıcı bomba ile karşılık verdi. 23 yıldır cezaevinde bulunan siyah lider Nelson Mandela'nın önceki gün böbreklerinin muayene edildiği öğrenildi. Siyah li derin hasta olabileoegı yolundaki kuşkulan zenci halk arasında heyecan uyandırdı. Beyaz yönetim ise Mandela'nın sağlık durumuna ilişkin bir açıklama yapmadı. Bayan Mandela, beyaz doktorlara güvenmediğini ve eşinin aile doktoru tarafından muayene edilmesini istediğini söyledi. Ilımlı siyah liderlerden Desmond Tutu, Amerikan ABC te Atina, sığınma hakkı isteyen Türklere karşı önlemler alıyor STELYO BERBERAKİS ATİNA Yunan hukümetinin Türkiye'den kaçan ve Yunanistan'dan siyasi sıfınma hakkı isteyen Türkler hakkında yeni uygulamalara başlayacağı büdirildi. Türkiye'nin Yunanistan'la sınır oluşturduğu Meriç Nehri'nden ya da Ege kıyılanndan yüzerek ya da motorla geçenlerin sayısı günde ortalama iki kişiyi bulmaya başladı. Yunan makamlanna teslim olan mülteciler "Türk yönetimine karşı olduklan" gerekçesini kullanıyorlar. Oysa son orman yangınlarında iki Türk kacağının "knndakçdık" suçu ile yakalanmalan ve daha önceki aylarda başka bir gnıp Türkün Atina sokaklannda soygun yapmaya hazırlanırken gözaltına alınmalan, Yunan polisinin, dolayısıyla Yunan hükümetinin Türk kaçaklarına karşı uyguladığı siyaseti değiştirmesine neden oldu. Bu arada Türkiye'den kaçtıkları halde, Yunanistan'da "Türkiye'ye geri dönmek" isteyen siyasi kaçakların sayısının artması, gerek Lavriyon göçmenler kampmdaki sakinlerin gerekse Yunan polisinin şuphelenmesine yol açtı. Buna gerekçe olarak Türkiye'den Yunanistan'a kaçanlann bazılarına "siyaset ik Ugisi olmayan tehlikeli" kişiler ya da "Türk yonetiminin gonderdigi casuslar" gözu ile bakılmaya başlandı. ne Türk mültecüerine kısıtlamalar Işte bu nedenlerle Yunan hükümeti, Türkiye'den kaçarak Yunanistan'dan siyasi sığınma isteyenler ve şimdiye dek istemiş olanlar hakkında yeni önlemİCT almaya başladı. Bunlardan bazılan şöyle: • Yunanistan'a Meriç ya da Ege'den kaçarak giriş yapanlar, teslim olduklan yerel makamlarda "gerçek amaçlan" belirlene tsviçre ilaç firmalarından "Zyma", karaciğer hastalıklarmda kuüamlan "Catergen"adh iiacın bütün ülkelerde sattşını geçici olarak durdurdu. Yapılan açıklamada, satışlann durdurulma gerekçesi belirribnedi. Ancak gözlemciler, ilacın satışının, ltalya Sağlık Bakanlığı tarafından durdurulmuş olmasına dikkat çekiyorlar. îtalyan Sağlık Bakanlığı yetkilileri, dün Catergen tedavisi gören bazı hastalarda yan etkiler görülduğünü ve 1984 temmuzundan bu yana iiç hastanın öldüğünü bildirerek, ilacın satışını yasaklamışlardı. Catergen adh ilacın satışı durduruldu dek alıkonacaklar. • Herhangi bir belgesi, karnesi, kimliği olmadan geçenlerin kimlikleri çeşitli yollardan belirlenene dek sığınma hakkı işlemi yapılmayacak. • Lavriyon göçmenler kampında kalanlara eskisi gibi kente iniş izni kolaylıkla verilmeyecek, verilse dahi nereye gideceklerinin ne yapacaklannın önceden bildirilmesi şart koşulacak. • Şüphe uyandıranlar ise Yunanistan sınırlan dışına çıkanlacak, ancak göçmenin kendi talebi yoksa kesınlikle Türkiye'ye iade edilmeyecek. Lübnan'da çatışmalarda 14 k'ışi daha öldü BEYRUT, (AP) LUbnan'da Şii EMEL milisleriyle Burç el Barajni mülteci kampındaki Filistinli gerillalar arasındaki çarpışmalarda önceki gün de 14 kişinin ölduğu bildirUirken Başbakan Raşid Karami Suriye ordusunun başkent Beyrut'ta güvenliği sağlamasını istedi. Baü Beyrut'ta Şii ve Dürzi militanlar arasındaki egemenlik mücadelesinde 10 kişinin ölmesinin ardından Parlamento Sözcüsü Hüseyin Hüseyni'nin evinde düzenlenen toplantıdan Karami, Suriye ordusunu çağırdı sonra konuşan Başbakan Karami, "Üzerinde anlaşmaya vanlan, ancak tam olarak yururlüğe konamayan güvenlik planlarmın uygulanması için guçliı bir kuvvetin Beyrut'ta görev >apması gerek," dedi. Karami, "Suriye ordusundan başka bu işi yapabilecek güçte kuvvet göremi>onım," dedi. Toplantıdan az önce de yine bir Sünni olan Çalışma ve Eğitim Bakanı Selim Hos da, Lübnan ordusu reorganize edilene kadar Suriye ordusunun ülkede güvenliği sağlaması çağırısı yapmıştı. Toplantıya aynca Şiileri temsilen Savunma Bakanı Adil Oseyran ve Parlamento sözcüsu Hüseyin Hüseyni katüdı. Karami, Selim Hos'un 24 saat içinde Suriye yöneticileriyle görüşmelerde bulunmak üzere Şam'a gönderileceğini açıkladı. Karami'nin açıklamasından az sonra Beyrut'u ikiye ayıran Yeşil Hat boyunca MüslümanHıristiyan çatışması yeniden alevkndi. ŞilVde ölii sayısı 10'a çıktı Güney Amerika ülkeierinden Şili'de askeri yönetime karşı düzenlenen protesto gösterüerinde güvenlik kuvvetleri üe göstericiler arasında (ıkan çatışmalarda 10 kişinin öldüğü 40 kişinîn de yaralandığı büdirildi. (UBA) levizyonuna verdiğj demeçte Güney% Afrika'ya ekonomik yaptırım uygulanmasına karşı çıkan Başkan Reagan'ı sert biçimde eleştirerek "Insaıun aklına acaba Başkan Reagan gizli bir ırkçı mı diye bir sonı takılıvor" dedi. Başkan Reagan'ın ise Güney Afrika konusunda ağız değiştirmeye başladığı gözleniyor. Reagan geçen hafta yaptığı açıklamada Güney Afrika'da ırkçıhğın artık sona ermekte olduğunu söylemişti. Reagan'ın bu konuşması gerek ABD, gerekse dünyada sert tepkikre yol açmıştı. Başkan Reagan önceki gün yaptığı açıklamada geçen haftaki konuşmasında "dikkatsiz bir lisan" kullandığıru ve Guney Afrika'da ırkçı uygulamanın sona erdiğine inanmadığını söyledi. Beyaz yönetim tarafından yasaklanmış olan Afrika Ulusal Kongresi'nin Genel Sekreteri Alfred Nzo, dün yaptığı açıklamada ırkçı rejimin ülkede olağanüstü hali kaldırmasını ve Batılıların Güney Afrika'ya ekonomik yaptınm uygulamalannı istedi. Alfred Nzo aynca Afrika Ulusal Kongresi Başkanı Nelson Mandela'nın da şartsız serbest bırakılmasını talep etti. AngolaL daki Bağlantısız Ülkeler Dışişleri Bakanlan toplantısında konuşan Nzo, "Güney Afrika'daki siyah halk Apartheid politikası ortadan kalkıncaya kadar mücadele etmekte kararlıdır" dedi. Ülkenin içine düştüğü ekonomik bunalıma bir çare arayan Güney Afrika Merkez Bankası Başkanı Gerald de Kock'un Avrupa gezisi ise devam ediyor. Kock, Batılı bankalardan Güney Afrika için taze kredi sağlamaya çahşıyor. NELSON MANDELA: SİYAH DÎRENİŞİN SİMGESt SÎYASET 85 Başbakan Raşid Karami 2. Sayfada TURKIYE CUMHURIYET MERKEZ BANKASI'NA SINAVLA ELEMAN ALINACAKTIR Merkez Bankası Araştırma Planlama ve Eğitim Genel Müdürlüğu'nde çauştınlmalc üzere ekonomi ve eğitim dallannda smavla yeterli sayıda araştırmaa ve lngilizce mutercim ahnacaktır. L ARAŞTIRMACILAR / A. ADAYLARDA ARANACAK ŞARTLAR ' 1. Başvunılan kadronun görevi ile ilgili konularda mesleki yüksek öğrenim ya da üsansüstü eğitim gönnüş ohnak. 2. Sınav tarihinde otuz, ancak lisansüstü derece alanlar için otuzbeş yaşını geçmemiş olmak. 3. Merkez Bankası Memurlan Yönetmeliğinin 2. maddesinde beürtilen diğer şartlan haiz bulunmak. B. SINAVLAR Adaylar yabana dil ve mesleki sınava tabi tutulurlar. Yabana dil sınavuıda başan gösteremeyenler meslek sınavına kabul edilmezler. Meslek sınavmda başarıh olanlar mulakata çağnhrlar. 1. Yabancı dil sınavlan: Yabana dil smavı 12 Ekim 1'85 tarihinde Ankara'da Ingiliz, Fransız ve Alman dillermden yazıh ve sözlü olarak yapüacaktır. 2. Mesleki smavlar a. Ekonomi dalındaki araştırmacılann mesleki smavı ekonomi (makro ekonomi, mikro ekonomi, uluslararası ekonomi), maliye, parabanka, matematik (cebır, doğrusal cebir), uygulamah istatistik (ortalamalar, varyans, endeksler, nokta ve aralık tahminleri, hipotez testleri) ve ekonometri (regresyon analizi) konulannda yapüacaktır. b. Eğitim dalındaki ajaştırmacılann mesleki sınavı genel psikolojiorgüt psikolojisi, psikolojik ölçme, eğitimde araştırma, yöntemm ve teknikleri ve hizmetiçi eğitim konulanndan yapılacaktır. D. İNGİLİZCE MÜTERCtMLER A. ADAYLARDA ARANACAK ŞARTLAR , 1. Yükseköğrenim gormüş olmak, 2. Sınav tarihinde otuz, ancak lisansüstü derece alanlar için otuzbeş yaşını geçmemiş ohnak, 3. Merkez Bankası Memurlan Yönetmeliğinin 2. maddesinde belirtilen diğer şartlan haiz bulunmak. B. SINAVLAR Adaylar Ingiliz dilinden sınava tabi tutulurlar. İngüizce smavı ekonomik ve mali konulan da kapsayacak şekilde Ingilizceden Türkçeye ve Türkçeden Ingilizceye çeviri şeklinde yazıh ve sözlü olarak yapdır. Başanh olanlar mulakata çağnhrlar. m . BtLGİ ALMA VE BAŞARI Bilgi ahnak isteyenler, Ankara'da Araştırma Planlama ve Eğitim Genel Müdürlüğüne, Ankara dışında şubelerimıze başvurabilirler. Aday olmak isteyenler: 1. Ankara'da Araştırma Planlama ve Eğitim Genel Müdürluğü'nden, Ankara dışmda Merkez Bankası şubelerinden temin edilerek açık ve el yazısı ile doldurulmuş "Görev İsteme Formu"nu, 2. Öğrenim belgesini, (Öğrenim belgelerinde mezuniyet dereceleri yazıh olmayanlann, aynca mezuniyet derecelerini gösterir bir belgeyi de yabana dil sınav tarihne kadar Genel Müdürlüğumüze iletmeleri gerekmektedir.) 3. Nüfus huviyet cüzdanım, 4. 4.5x6 cm boyi'.tunda iki fotoğrafı, 5. Yabana dil sınavlartndan hangisine girileceğini belirten bir dilekçeyi, Araştırma Planlama ve Eğitim Genel Müdurluğu'ne verecektir. IV. SON BAŞVLRU TARİHt Adaylann II. bolümde yazıh belgeleri 23 Eylül 1985 tarihine kadar Araştırma Planlama ve Eğitim Genel Mudürlüğü'ne vermelen veya bu tarihte adı geçen Genel Mudurlukte bulunacak şekilde posta ile gondermeleri gerekmektedir. Postadaki gecikmeler dikkate ahnmaz. Norveç'te yarın seçim var Yannki parlamento seçimlerinde sağ ve sol parülere yakın şans lanınıyor. Kamuoyu yoklamalanna göre ülkeyi önümüzdeki 4 yılda yine üçlü bir koalisyon hükümeti yönetecek. YAVUZ BAYDAR OSLO Norveç"te yarın parlamento seçimleri yapılıyor. Ülkedeki 3 milyonu aşkın seçmen Norveç'in yeni parlamento üyelerini belirlemek üzere sandık başına gidecek. Seçimlerin sonucunda geiecek 4 yılda ülkeyi yonetecek olan hükumetin yapısı da belirlenmiş olacak. Seçimlerden 10 gün kadar önce yapılan Tiabız yoklamalan, parlamentonun sağ ve sol kanadını oluşturan partilere eşit olmasa da, yakın şans tanıyor. Kamuoyu yoklamalanna göre oyların partiler arasında dağılımı şöyle olacak: tşçi Partisi yüzde 38.5, Muhafazakâr Parti yüzde 34.8, Hıristiyan Halk Partisi yüzde 7.9, Sosyalist Parti yüzde 6.9, Merkez Demokratlar yüzde 4, Liberaller yüzde 3, Üerieme Partisi yüzde 5. Kamuoyu yoklamalan aynca seçimlerde partiler arasındaki oy dağılımı tahminlerinde yüzde 1.5'dan fazla ojııamaya uğramayacağını gösteriyor. Aynca çoğunluğu hangi kanat sağlarsa sağlasın, üçlü'bir koalisyon söz konusu olacak. Parlamentodaki 7 siyasi partiden 6'sı koalisyon ortakhğı için aday görülüyor. İki başbakan adayı ise bugünkü başbakan Kare VVUlocn ve Gro Harlem Bnındtland. 1981 deçimlerinde Brundtland'ın sosyal demokrat yönetimine son vererek muhafazakâr bir hükümet kuran Willoch, başbakanhk döneminin ikinci yansında azınlığa düşen bu hükümeti ortanın sağındaki iki partiyle besleyerek "sağda işbirliği yaratan" bir lider olarak tanınıyor. Gözlemciler, Willock hükümetinin en büyük ya da tek başansımn, koalisyon işbirliğini sürdurebilmesi olduğu görüşünde. Koalisyon ortaklarından Hıristiyan Halk Partisi kürtaj ve pornografi, kırsal kesimi temsil eden Merkez Demokrat Parti ise çevre kirlenmesi gibi konular üzerinde duruyor. Parlamentodaki yedinci parti olan îlerleme Partisi ise, bir "denge gücü" olarak sağ koalisyona ortak olma çabasında. Butçe açığı ve dış borç gibi sorunları olma>an Norveç, seçimlere sağlam bir ekonomi ile giriyor. Irak Harg'ı yine vurdu BAĞDAT, (a.a.) Irak, İranın petrol dolum tesislerinin bulunduğu Harg Adası'm dün bir kez daha bombaladı. Irak savaş uçaklanmn 4 ton bomba attıkları saldırı, 15 ağustostan bu yana Harg Adası'm hedef alan 6. hava akını oluyor. Irak askeri sözcüsu, saldından sonra butun Irak uçaklanmn kayıp vermeden üslerine döndüğünü bildirdi. Sözcü, hava akınının, daha önceki Irak saldınlarında hasar gören petrol tesislerindeki onanm çakşmalannı engellemek amacını taşıdığını duyurdu. Irak'ta iktidardaki Baas Partisi'nin yaym organı "El Tavra" gazetesi de, Irak'ın Harg Adası'na ve öteki ekonomik hedeflere düzenlediği saldırıların, Iran'ın savaşa devam etmeye gücü kalmayana dek süreceğini kaydetti. Kabilradyosunun iddiası: Mücahitler bir yolcu uçağı vurdu: 52 ölü İSLAMABAD, (AP) Afganistan Kabil radyosu, bir yolcu uçağının Musluman gerillalar tarafından çarşamba gunu duşurulduğünu, 52 kişinin öldüğünü bildirirken, Sovyet birliklerinin de kısmi bir geri çekilme hareketi başlattığı ileri süruldu. Kabil radyosunun açıklamasına gore Afgan Havayollan Bakhtar'a bağlı uçak, ulkenin batısında bulunan Kandahar kentinden havalandıktan kısa bir süre sonra Amerikan yapısı füzelere hedef oldu. Radyo, haberde tipi belirtilmeyen uçakta 47'sı yolcu, 5'ı uçuş ekibi olmak üzere 52 kişinin olduğunu açıkladı. Pakistan'ın İslamabad kentindeki ka>nakların \ erdiği bilgiye göre radyoda yer alan resmi açıklamada füzenin, Amerikalılar tarafından gerilla savaşlan için gelijtirilen ve yerden havaya atılan türden olduğu, olayın ABD tarafından tezgâhlanıp Afganlı mücahitler :arafmdan uygulandığı iddia edildi. Pakistan'da ustlenen Afgan gerillalar konu hakkında bilgileri olmadığını belirterek, haberın doğruluğunu araştıracaklarını bildirdiler. Afganıstan'ın doğusunda gerillalara karşı aylardır yoğun bir saldınyı surduren Sovvet birliklerinin Pakistan sınırına birkaç kilometre yaklaştıktan sonra kısmi bir geri çekilme hareketi başlattığı bildiriliyor.Afgan Enformasyon Merkezi, mücahitlerin mevzilerinde tutunduğunu ve Sovyetlerin geri çekilmeye başladığım, ancak geri çekilmenin hangi olçüde gerçekleşeceği konusunun belirsiz olduğunu bildirdi. Merkezin Mtfdürü Seyid Mecruh, Sovyet birliklerinin durmasmın Pakislan'dan gelen gerilla takviyesi üzerine gerçtkleştiğini belirtti. Sovvet birliklerinin kısmi bir geri çekilme harekeü başlattığı bildiriliyor. YILDIRIM D0Ş0YORUM DEMEZ.. YUVANIZIKORÜYÜN.» HALKSIGÖRTA ANONİM İ