15 Mayıs 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CUMHURİYET/8 25 AĞUSTOS 1985 'Kasaptaki etten pahalı9 (Baştarafı 1. Sayfada) pahalı" diyor, "Çok istiyorsun. 50 bin ne demek?" Hayvanlann sahibi, daha siftah yapmamış. Sınırli, "Git o zaman kasaba, be birader" diye söyleniyor, "Et mi alıcan, kurban mı?" Alıcı, kül yulacaklardan değil. Hayvandan anhyor. Dönup bize soruyor: Şimdi bu arkadaş, acaba neye dayanarak 50 bin istiyor? Hayvanın çektiği ortalama kiloya gore olsa gerek.. Adam, bilmiş bir tavırla, gülümsuyor? Sizce kaç kilo gelir o koç? Bizden yanıt yok.. Tnıs.. Adam, neredeyse gramıyla kestiriyor: 2025 kilo ancak gelir temizi.. Şimdi bak canım, kasaptan aldığuı etin kilosıı 1500 lira. O fiyatın içinde birinci el var, komisyoncunun kân var.. Bunlar fiyat isterken, kafadan atı>or.. Şöyle bir bakıyor hayvana, sen de ahcı görunürsen, acaba ne desem?.. O et size 18002000 liraya gelir. Her yıl kurban kesermiş. Kasaplıktan anlıyor. Hayvanı keser, şişirir, yüzermiş. "Kesecek yerimiz var" diyor. Evinin kapısının öntınde, hayvanın gözlerini bağlayıp kesermiş.. Geçen yıl kaça almıştımz böyle bir koçu? Vala yanıtauyorsam, 26 bin 500'e.. Adakçı, bu soruşturmalarımızdan bizi alıcı sanmış olacak, "Siz kaç tane istivorsunuz abi?" diye soruyor. "Hayır, yanlış anlama. Aiacagın adede göre fiyat verecegim de.. Arkadaş bir tane dediği için eUi bin dedik." Kurban pazarlannda ne alırsan, pazarlıkla alacaksın. "Peygamber pazarugt" dıyorlar buna. Ayakta, uzaklaşıp, yaklaşıp, bir fiyat verip, sonra yine uzaklaşıp, yine yaklaşıp el kavuşturup sıkarak.. Sallaya sallaya, çekise çekişe.. Iki bin aşağı, bin yukarı.. Kurbancı, Edırne'den getirmiş koçları. Kendi besleyip, büyutmüş. Aracısız satıyor. Yatağını, yorganım ağılın içinde yüksekçe bir yere sermiş. Orada yatıp kalkıyor. Öğle vakti. Çorba yapmış, domates, salatalık kesmiş, bir lokma bir şey yiyecek, koyunlar tencereye dalıyor. Belediyeden kiralıyorlarrruş bu yerleri. 40 metre karelik bir ağıla 57.500 lira aylık ödüyorlarmış. "Bir koçtan ne kazanıyorsun?1 diye soruyorum, "Valla abi, bu durumda zarar yanyo" diyor. Aba, "Dogrudur" diye yanıtlıyor, "Kirası var, nakliyesi var, işçisi var, yemi var. Yem çok pahalandı.." Maiını üretip, pazara böyle aracısız çıkanın durumu kötü. "Bu malı satamazsan ne olacak? "diye soruyorum.Onu duşunmek bile istemtyorf'Sorma abrdiyorî'Rezillik.Mezbahaya gideriz mecburi.." Üreticiden alıp, satanlar daha rahat görunüyor. "Biz gider, yerinde seçeriz efendim"diyor biri, "AfyonEmirdag'dan dağlıç alırız. Trakya'dan kmrcık." Karşıda yayılmış koyunu gosterip, "Bak, şunlar yaramaz" diyor, "Kars malı. Arazide yayılır. Eti zavıftır. Bu >ıl ot da yoktu, bava aldüar. Kara koyun deriz bunlara. Yemle beslenen hayvan makbuldur. Arpa, fenni yem, fıh, samanla beslenen hayvanın eti hera kilolu olur, hem lezzetli." Bir bayramda, ortalama yüz koyun satarlarmış. "Tanesinde 10002000 kazanıvoruz işte" diyor, "Pazariıgına göre, Allah bereket versin." Yutmuş gorunup maliyet fiyatlarıru soruyoruz. "Üreticiden alır, kamyonla geüririz" diyor, "Bir kamyon Afyon'dan 70, Trakya'dan 3540 oine getirir. Var, sen gerisini hesapla." Israrla bir koyunu üreticiden kaça aldığını sovlemiyor. "Arap Pazan denilen usulle alınz" diyor, "Pazarlıkla.. Ayakta ahşveriş." Köylu maiını, satmadan bir ay önce, kırkarmış. Karaman 2540, dağlıç 3550 bin arasında değişiyor. Fiyat farklan, hayvanlann yaşlarıyla orantılı. 23 yaşlannda bir kıvırcık 6080 bin arasında gidiyor da, "şişek" denilen 1 yaşındaki kıvırcık 4050 bine.. "Satış oldu mu?" diye soruyorum, "Yeni başladım efendim" diyor, "Çogunun hayvanı banndıracak yeri yok. Bir hafta önce alıp ne yapsın adam, balkonda mı besleyecek? Her >ıl bo>le olur. Gelir, hayvanlara bakıp fiyatını sorar, giderler. Son giın alır çogu." Istanbul'da Trakya kıvırcığı tutuluyor. Sevap işleyecek olan, kesesine göre hayvan bakıyor bu pazarlarda. Kimisi, maltnı yuklenip gelmiş üreticinin tepesine son gün binıyor. Bizim aracı, "Yerinde satmak üretici için daha iyi efendim" diyor, "Buraya getirirse zararı göze alacak. Bu mal geri göturttlmez ki.. Götiıriirse, bir yıl daba bekliyecek." Anlaşılan, Kurban Bayranu bitince, malı yok pahasına götüruyor bunlar. "Alıcı, cinsieri tanır mı?" diye soruyorum, "Yiızde sekseni bakınca anlar" diyor, "Kimisi de, hayvanı etli göriınce alır. Havvanin eti sırüodadır efendim. Eline kemik gelirse, zayıftır. Bazılan, orasını burasını yoklar. Aşağısı işkembedir." Kurbancının biri Kars'tan gelmiş. Elindeki malın buralarda pek değerli olmadığını sonradan anlamış. Yüze yakın mor koyunu var. Gunde dört balya saman, bir çuval arpa gidiyormuş. On bin lira kadar tutuyorrhuş. "Koyun neden mübarektir?" diye soruyorum, "Dinimizce öyledir" diyor, "Mismil denir.. Yani eti yenen hayvan. Çift tırnaklıların eti yenir. Deve de çift tırnaklı. Kedi, köpek, eşek, at murdardır. Çünkü, onlar tek tırnaklı." Bastan beri aklıma takılan kilolu göstermesi için hayvana tuz yaTatıp su içirme numarasını soruyorum Karslıya. tcten konuşuyor. "Burada olmaz" diyor, "Mezbahada olur o iş. Çünkü mezbahada mal ayakttstü değil, kilovla satılır. Şimdi biz burada tuz versek, hayvan şişer." Kurbanı kesen üç pay yaparmış. Üçte birini fakirlere, üçte birini eşe dosta, üçte birini de çoluk çocuğuyla yermiş. Bir kıvıra k koçu alıp kamyonete yükleyen adama, "Sırat Köprüsü ' nu sordum, "Omı siz de bilemezsioiz, ben de.." dedi, "Ne oldugunn gören yok." 45 bine almış koçu. Her yıl kurban kesermiş. "Geçen yıl 29 bine altnışnm araa bundan okkalıydı" diyor. Bir aracı, Erzurum'dan 50 tane sığır getirmiş. Bakımsız hayvanlar. "Değişik maüanmız var" diyor, "lnek var, duve var, uç dişli var, kart inek var" Fıyatlan da düşuk. lyı bir koç fiyatına satıyor. Ucuza kapatmış anlaşılan. "Satamazsan bunlan, ne olacak?" diye sorunca güluyor, "Valla beyim, tstanbul'da bi gecekondum var, o kadar. Koyacak yerim yok. Bir kamyon 175 bin lira alıyor." öyle bir sonınu da yok. Az önce biri gelmiş sekiz sığır birden almış. "Olanda, para kum gjbi beyim" diyor, "Adarnın iıç tane fabrikası varmıs. Her fabrikasına iki tane kesecek. tkisi de benimle kardeşimin diyor. Allah kabol etsin." Kurban pazarlarında kamyonetlerin işi iyi. Hayvam bacaklanndan bağlayıp yatınyorlar. Yakın yerlere koyunun tanesi 750, uzaklara 1000 liradan taşınıyor. Dana, sığır 34 bine.. Az önce, bir kadın dört tane koç aldı. Yanında mahallesinden, "Bir bilen"ı var. Hayvandan anlıyor adam. O seçti koçlan. Hayvanlan debelene, debelene bir kamyonete bindirdiler. Yeşilyurt'a gidiyorlarmış. Bizimle konuşmak istemedi. "Size ne efendim?" diye bağırdt, "Bu gazeteciler de, her şeyin içinde. Niye kurban kesiyor muşum? Kime kesiyor muşum?.. Keserim kesmem, sizi ne alâkadar eder?" Beledıye ağılları kiralamış ama çevrede su yok. Hayyanlar susuzluktan kırıhyor. Edirnekapı Mezarlığı'run önundekiler, geçen gece, mezar bekçileriyle su yüzünden kavgaya tutuşmuşlar. "Bu susuzluk berbat valla abi" diyorlar, "Belediye bizden 60 bine yakın para alıyor, bir dirhem su vermiyor.." Caddenin lambalan da yanmıyormuş. Malın çalınmasından korkuyorlar. O sırada, üç uyanık geliyor yanlanna. .Gizli kapaklı bir şeyler konuşuyorlar. Arasıra, el uzatıp pazarbk etmek istiyorlar, adakçılar yanaşmıyor. "Biz buralıyız arkadaş" diyor uyanıklardan biri, "fcabında malına bir >ıl bakanz." Peşin para vermeden, tanesıni 45 binden alıp mahalle aralarında satmak istiyorlarmış... Kurban pazarlarında cebi dolular görulmuyor. Daha çok muhasebe mudurleri, satın alma mudurleri gelmiş. Bazı sığırlar, 185210 bin arasında alıcı buluyor.. Fatura, KDV gibi tatsızhklar yok burada. Sığır kesip de vergi iadesi alacak adamı sopalarlar. "Şimdi, bir A^.'nin ya da bir holdingin parasal işlerinden sonımlu biri olsaydım " diye duşunüyorum. Inerdim arabadan, "Gel aslanım buraya. Senin mi bu mallar?" derdım, "Bana şuradan iki boga, altı dana, sekiz sıgır seç bakiim.. Kaç para? Al.. Yiikle kamyona." Şirine\ler'de, dağ keçısınden boğaya dek, ne ararsan var. Bir Keşanlı iki duvesinin yulanndan tutmuş, guneşin alrunda dolanıp duruyor. "Getirdiğime pişmanun" diyor. "Tanesine 185 bin ver, hemen al. Pazarlık etmiyecegim. Malı gorüyorsun." Gerçekten de besılı sığırlar. Adam, günlerdir Istanbul'da sürünmuş olmalı. Uyanıklar, malı elinden ucuza kapmak istiyor. Hayvandan iyi anlayan, kalın bir alıcıyı yakalıyoruz: Sizinle biraz konuşabilir miyiz? TRT'ye açıklama yapacak biri gibi, "Buyurun" diyor, "Konuşabiliriz." Her yıl kurban kesermış. O yılkı kesesinin durumuna göre. Ne kesersiniz? Koyun, sığır.. Ne rastgelirse yani. Artık, hangisini miinasip görürsek onu kesiyoruz. Nerede kesiyorsunuz? Evde.. Elverişli mı eviruz. Sığır kesmek guç olmuyor mu evde. Artıkları nasıl temizliyorsunuz? Pek elverişli degil, ama kurbanı evde kesmek makbuldur. Bir hayır kurumuna mı veriyorsunuz? Derileri veririz tabii.. Sokaktan geçenlere mi? Yok.. Türk Hava Kurumuna veririz biz. Peki, kurban yerine herhangi bir hayır kurumuna o paranın verilmesini duşundünuz mü? Düşünmedik, kesiyoruz. Bizce, kurban daha makbul. Örneğın, bir yetımin okul giderleri karşılansa.. Onun yeri başka, "kurban başka. Zaten onu da yapıvoruz. Gücumuz yettiği kadar, yetimlere de bakıyoruz. Şe>deee. Bağcıiar'da Kuran kursunda bir yetim çocuk okuyor, onun aidatını ödüyonız.. Geçen yıl 50 bindi, bu yıl 70 bin oldu. "Allah kabul elsin"den başka, söylenecek bir şey yok!.. POLinKA VE OTESI Ankaragücü Stadı Gençlik yıllanmızda istasyona yakın bölgede iki tane futbol sahası vardı. Birinin adı Muhafızgücü, ötekinın adı Ankaragücü'ydü. Muhafızgücü, adı üstunde Çankaya'da Atatürk'ü korumak üzere oluşturulmuş askeri biriiğın {Muhafız Taburunun) futbol takımı idi. Zamanla bu tabur muhafız alayı olmuş, Çankaya sırtlanna sığmadığı için de istasyonun ardındaks, şimdiki Nevzat Tandoğan Meydanı çevresindeki alana dağılmıştı. Askeri biıiiğın futbol oynadığı bu alana da 'Muhafızgücü' sahası denirdi. Birlığin komutanı, ünlü İsmail Hakkı Tekçe idi. Sonradan Genelkurmay Başkanı olan General Cemal Tural'ın bu takımda oynadığını anımsarım. İstasyona yakın öteki futbol sahasının adı da AnkaragücüV dü. Ankaragücu'nün, Ankaragücü olmadan önce adı 'Imalatt Harbiye' idi. Neydi İmalatı Harbiye? Atatürk Kurtuluş Savaşını verirken, demiryolu kıyısındakı yere savaş araç ve gereçlerini onarmak üzere bir atölye kurmuşlardı. Zamanla bu atölye gelişmış fabrıka olmuştu. Savaş sırasında bu atölyelerde kağnı tekeri demırinden süngü, kasatura, toplara kama yapılıyordu Savaşta çok da işe yaradığını herkes bilir. İmalatı Harbiye adı çok ağdalı geldiğınden zamanla adı bir kaç kez değiştirildi. En son Makıne Ktmya Kurumu oldu. İşte nüvesinı İmalatı Harbiye'nin olusturduğu bu ımalathanelerde çalışan ışçilere bir futbol takımı kurdurdular. İlkin bu takımın adı da İmalatı Harbiye idi. Sonra Ankaragücü okju. Ankaragücü olmadan önce 'Sanatkaran Gücü' denirdi. Takımda oynayanlar işçiler ve işçilenn yakınlan oldu. Bizim futbol oynadığımız yıllarda bir de Gençlerbırlığı vardı. Gençlerbirlıği'nın oyuncu deposu Ankara Erkek SULAR ÇEKILDİ Terkos Gölu'nde tehlike çanlan çauyor. Eylulun yağışsız geçmesi buradaki su kaynağmm ömrünu tehükeye sokuyor. Llsesi idi. Lisede, boş alandatop koşturanların ıçinden GençŞu andaki duruma göre 40 gunluk bir omru olduğu hesapİanıyor. Terkos'tan gunde, buharlaşmayla birtikıe 400bin ton su azahyor. Sonuçta, lerbirliği'ne eleman yetiştirılirdi. Hiç unutmam, Küçük Mustagölun seviyesi giderek duşuyor ve çevresi, kuruyan topraklarla kaplanıyor. (Fotoğrafiar ERDOCAN KOSEOGLU) fa diye bir öğrenci top oynamada birden parlamıştı. Onu hemen Gençlerbirliği'ne kaydırmak istediler. Fakat Küçük Mus, ., NE NEDİR? tafa 'Gitmem de gitmem' diye direniyordu Sonra anlaşıtdı, babası İmalatı Harbiye'de ustabaşı ımış, 'ille de bizim takımda oynayacaksın' diye kulağını bükmüş. Mustafa Ankaragücü takımında uzun yıllar oynadı. Sonra, o yıllarda profesyonellik yoktu, ama futbolcuları kayırırlardı, başka takıma geçtı. Hangi takımda şimdi pek çıkaramayacağım, AteşGüneş desem yanılır mıyım acaba? Çünkü gene o yıllarda Galatasaray ikiye boTerkos Gölu'ndeki su seviyesini belirten kodlünmüş, karşında bir AteşGüneş takımı kurulmuştu. lama sistemi, goldekı suyun deniz seviyesindeki yüksekliğinden itıbaren başhyor. Denizden daha Zamanla Ankara büyüdü. Muhafızgücü'nün bulunduğu yeryuksekte olan gölun derinliği yer yer 5.5 metreye lere bir kooperatif, 'mebus evlen'nt oturttu. Askeri bırlik tugay kadar ulaşmasına karşın, golun deniz seviyesinmı, tümen mi ne oldu. Çankaya'nın ardındaki alanlara yerleşden yukarıdaki su miktan, kullanılabilen ya da çeti. Futbol alanınm üstüne yollar, evler yaptılar. kilebilen su olarak adlandırılıyor. Gölde şu anda Ankaragücü futbol sahası kentın çok dışında gibi görünür86 kodunda olan su, deniz seviyesinin uzerinde dü. Ucuyla askerlere bulaştığı için sahasına da kımse elleşeolan su miktannı belirtiyor. 86 kodundan yavaş mezdi. Ali Sami Yen Stadı gibi Ankaragücü Stadı da zamanla yavaş alçalarak (0) koduna düştükten sonra artık kentin ortasında kalmıştı. Hele 19 Mayıs Stadı yapıldtktan sonra golde bulunan önemli miktardaki suyun çekilmedeğeri gün geçtikçe azaldı. Yerinde duruyor mu, durmuyor mu, si mumkun olmuyor. Oysa şu anda 84 milyon metunutup gitmiştim. Hadi şu kadar öğüneyım, bu stadda Gençreküp su bulunan gölun (0) kodunun üzenndeki lerbirliği genç takım oyuncusu olarak ben de birkaç kez futsu DAVLUMBAZ DIŞARJDA Terkos Gölü'nden su çeken davlumbaz, yan yanya su miktan yalmzca 42 milyon metreküp. Bu su tübol oynamıştım. Futbolcu kılığında çekılmiş bir fotoğraftm gekendiğinde, gölde bir o kadar daha su bulunmayun dtşmda kahnış durumda. Şu anda gölde 86 santimetre kodunda su bulunuyor. Golçende elime geçti, pek sevindim. deki su seviyesi, dertiz seviyeâne yakktşnğmda kente su verilememe tehlikesi başhyor. sına karşın, Istanbul'a su nakletmenin olanağı Deru'z kalmıyor. seviyesine ulaşıldığında ise motorlar yanma tehlikesiyle karşı karsıvalar. Işte bu Ankaragücü Stadı'nı Ankara Belediyesi geçenlerde buldozerier göndererek yerle bir etmiş. Olayı gazetelerde okurken içim cız etti. Sonra düşündüm, neler yıkılmadı ki, burası da yıkılmasın! Ancak bu yıkma ve yıkılma olayından ötürü iki eski dostum Can Pulak'la Belediye Başkanı Mehmet Altınsoy birbirlerine girmışler. Mehmet Altınsoy'la DilTarih'teki öğrenderse nasıl su çekebileceğı merak lışma kapasitesi kaldığını belirtkos Gölu'ndeki çekım ve pompa (Baştarafı 1. Sayfada) cilik yıllanndan ben tanışırız. Daha sonra birkaç partiden miledıliyor. Çünku davlumbaz anti. istasyonunun goldeki en derin ceden kente gunde 1 milyon 150 letvekili çıktı, sanırım bakan oldu. Şimdi de ANAP'ın listesincak goldeki (0) koduna kadar su (5.5 m.) yerde bulunan su alma ALTYAPI SORUıNU bin metreküp su verilirken şu anden belediye başkanıdır. Demek siyasette başarının sıriarını merkezinde, suyun çekilmesi iş çekebiliyor. Terkos'taki motorlaİstanbul'un su sorununun iki da gunde 150 bin metrekup kıiyi bıliyor. leminde kullanılan beton dav nn 13 koduna kadar çalışabılegunde çozümlenemeyecek boyutsıntı uygulandığım vurguladı. lumbaz, suyun içinde kalması ceğini belirten Yenersoy, bu taklarda olduğunu, çünkü bunun Bayramda verilecek 3540 bin Can Pulak'la da gazeteciliğe yenıden yenıye başladığı yılgerekirken, bugun tumüyle su dirde motorların yanabıleceğıni, bir altyapı sorunu olduğunu bemetrekupluk fazîa suyun. daha larda Vatan'da birlikte çalıştık. Acı tatlı anılarımız vardır. Bir zaten (0) kodun.' ğelindiğinde yun dışında kalmış durumda lirten Yenersoy, "Kimisi kol kasonra yuzde 10'luk bir kesıntiyara Günaydın'da da beraber olduk. Şimdi Özal'ın basın daNisan ayına kadar normal giden bunun su verme anlamını gellınlıgında boru koymuş, kimisi le bile telafi edılmesının guç olme>eceğini belirttı. Yenersoy, şu nışmanıdır. su seviyesi, bu tarıhten sonra basit hortum doşemiş, kimisi de duğunu belirten yetkilıler. 1981 anda aktarma yaparak rahatla galvaniz boru kovmuş. SonucunEski iki dostum Ankaragücü Stadı için kapışmışlar. Değer azalmaya başlayınca su çekme ışyılında 450 santimetre koduna mi bilmiyorum. Nelere kıymıyorlar. Bu arada eski b<r futbol salemini yapan davlumbazın ara dıklarını.ömerli Barajı'nın da da bugünku durtım ortaya çıktı" kadar yükselen ve "normal" kahasına kıymışlar, çok mu? Zaten fabriKa Kınkkale'ye taşındıklık ayina kadar havalar kurak gi aynı koşullarda iki aylık bir ça dedi. Yenersoy, zamanında rastbul edılen su seviyesinin 1983'te tan sonra anlamını çoktan yitirmişti. gele yapılmış, duzensiz yapılmış, birden büyuk olçude duşerek 90 hiçbir projeye gore doşenmemiş santimetre koduna ındığını, hatların şimdi bu yüku kaldıra1984'te de en fazla 280 santımetmadığını, hatta bu incecik borure koduna ulaşabıldiğini belırtların pek çoğunun tıkanması netiler. "Normal" kabul edılen 450 deniyle çoğu yere su gıtmediğmı santimetre kodundakı su seviyevurguladı. Program gereği altyasi sırasında goldeki sulu alan 32 pı>ı tane tane duzeltmeye çalışkılometre kare ıken bugun 86 tıklarını da belirten Yenersoy sanumetre koduna kadar duşen (Baştarafı 1. Sayfada) şöyle konuştu: su seviyesi yuzunden sulu alanın "Beş milyonluk İstanbul'un su Insanlar nerelerde dınleniyorlar? 24.6 kılometre kareye kadar dasorunu, ancak altyapının dıizelDinlence için gıdılen yerler genellikle Ege kıyılarıdır. raldığı bildırıldı tilmesi, gunun koşullanna uyduEge kıyılarında daha önce yapı kooperatifine girıp bir yaz"Eğer Ömerli Barajı'ndan akrulması ile mumkun olur. Ben ıslık ev edınmışsenız rahatınız yerinde demektir. Çoluğunuzla, tarma yapılmasavdı O2ellikle K\rarla şunu belirtivorum. Anakent çocuğunuzla rahat bir dinlence geçırebilirsiniz. rupa jakasında çok daha buvuk Belediye Başkanı Sa>ın DalanTabıi suyun akmamasına aldırmayacaksınız, kooperatif sıkıntılar vaşanabileceğini" \urın su konusu uzerinde >ogun çagulayan Yenersoy. goldeki su yönetıcileri ile olan o bitmez tükenmez uyuşrnazlıklara da lışmalan var. Ankara ile surekli miktarının sureklı duşmesının aklınızı takmıyacaksınız. Durup dururken "kanalızasyonlatemas halinde. Dününu. bugunumotorlarının çalışma randımanınn denize akıtıldığı" kuşkusuna da kapılmayacaksınız. nü ve yarınını duşunen bir başnı da duşurduğunu belırttı. YeYa ne yapacaksınız? kanın bize verdigi direktiflerle en nersoy, "Eger motorları çok zorOlanla yetıneceksınız. Demokratık hak ve ozgürlukler kokısa zamanda en i>i hizmeti velarsak >anar, ki bu çok daha bunusunda böyle yapmıyor muyuz? "Bu kadanna da şükur" receğimize inanıyoruz." yük bir sorun >aratır" dedı Ferdeyip oturacaksınız Çoğumuz böyle yapmıyor mu? Bayramda gelenınız, gıdenıniz çok diye sakın huzurunuzu bozmayın. Siz dınlencedesınız, "aman Marksist gelmesin" diye kapılarım kapatan sosyal demokrat lıder değitsınız ki.. "Geçen yıl 15 işçi ile 5 günde tonluk rekolte tahminlerini, urü larda, hasat zamanı tındık bahRahatınıza bakın, takmayın aklınıza öyle olur olmaz şeyle(Baştarafı 1. Sayfada) topladığımız bahçeyi bu >ıl aüenun toplanmaya başlanması ile çelerini turkulerin, sevinç haykı cek bir gunde bitirdik." şeklinri... habercisi gibi gorünuyor. Gerçi birlikte fazla iyimser bularak 150 rışlannın, şakalaşmalann izleyen Yazlığınızdan çıkıp ilçe merkezinde alışverış yapıyorsubeklentiler arasında gerek iç, gede. Rekoltenin neden duşük olbin ton dolayına duşurmelerin kahkahaların kaplaması bu >uznuz, bir de bakıyorsunuz K\ pis sular sokak aralarından akıp rekse dış piyasada fındık fiyatduğu konusunda hemen herkes den de kaynaklanmıyor. Asıl ga den. Yore turkulerinde sevaa, gidiyor. Sonra da bir çukurda küçük göl oluşturuyor. Bunlannın hızla yükselmesi de \ar hemfikir. "Kışın oldukça sert riplik urunun bahcelere dağılı ozlem, sevinç, elem.. Duygulalara bakıp hemen "altyapı" diye yakınmaya başlamaym. "Alt~ ama bu durumun üretıciye nasıl geçmesi, şubat ve mart aylannrını dıle getiren dızelerin fındığa mından kaynaklanıyor. Aynı yapı" bılındiğı gibi Marksist bir tenmdır. Sonra adamın bayansıyacağı henuz bilinmediği da gonılen donlann fındık çiçekgubreleme, ilaçlama ve bakımın ilişkın dızelerle koyun koyuna lerini buvuk olçude etkilernesi." gibi "alivre" alışverişlerın ve pişına durup dururken bela açarlar. Bir incelemenızde "altolması bunun için. Çunku fındık yapıldığı yan yana ıkı bahçeden Bunun yanında "Fındığın yayasaya süpekülatif amaçlı mudayapı" kavramı kullanan ünıversite doçenti ıseniz, tamam yanev yapmaktır, gençlerin evlenbirinde tek bir fındık bile yokğışlı havaları sevmesine karşın halelerin nelere yol açacağı da dınız. Ticaret hukuku profesorlerınden rapor alıp, yakarlar mesidir, sağlık sorunlarının ço yöreye 6 aydır doğnı dıirüst yagken diğerınde fındık normal. Babilinmiyor. adamın çırasını.. Altyapı, malt yapı yasak. Böyle konuları zumudur, çocukların ilkokul zı ureticiler çereziik fındık bulamur jağmaması..." Ancak hiç konuşmayacaksınız. Çağımızdan 24 yuzyıl öncesisonrası eğitımıdir, çevre iller ve mazken çok az da olsa bazıları "Fındık neden bazı babçelerde ne dayanan belgelerde adına rasKıyı ılçelerınde siz siz olun da hastalanmayın sakın. İlçe geçen yılın iki mısli fındık aldı yuksek ılçelerdeki emekçiler için hiç yok, bazılannda yalmzca çelanan fındığın anayurdu yine bu hastanelerınde uzman hekim bulamazsınız. Hastanelerde mevsımlik de olsa iş kapısıdır... lar. Bir derenin sol >anındakı rezlik, bir kısmında normal, çok belgelere göre Doğu Karadenız. bir tek uzman hekim ya vardır ya da yoktur. O da dinlence' bahçede urun oldukça iyi, ancak az bir kısmında ise geçen vıldaIşte bu nedenlerle fındık ureBuradan once eski Yunan'a ve ye çıktı mı, tamam. Yolda kaza olduysa dışinizi sıkacaksısağdaki bahçede yok. Giresun ve kinden bile çok?" sorularının timindeki dalgalanmalar ve fiyat Roma'ya sonra da diğer ülkelenız, "tam teşekküllü rıasfane"ye yetişip hekim buluncaya kaTrabzon yorelerınde fındık nıs hareketleri halkın geçim duzeyiyanıtları şimdilik meçhul. re yayılmış. Halen dünyadaki en dar yolda kan kaybından ölebılırsınız. Önemi yok. peten daha iyi iken Ordu'da ol ni ve yaşamıru buyuk ölçüde etonemli dıkim bolgeleri Turkiye, Yaşınız bıraz ılerlemiş, üstehk daha önce kalp krizı de gedukça kötu... kiler. SCKFCFK Italya, Ispanya ve Amerıka'da. çirmiş olabılırsınız. İlçe hastanesınde dinlence sırasında ıç Bu günlerde Doğu Karadenizli 600 yıldır fındık ihraç eden Bu ıllenmizde ekonomik ve ftndık ureticilerınin hiçbir anlam hastalıkları uzmanı bulmak olanaksızdır. Kalbınızden kriz için Türkiye, dunya fındık rekoltesisosyal yaşam buyuk olçude fın veremedikleri bu garip durumu "yürutmeyidurdurma" kararı isteyeceksinız başka çaresi yok. nin >Tizde 70'i ve ticaretinin yüz dık ureticiliğı, işlemecıliği ve dış Hekimsiz ilçede kalp krızı gecirmek alaturka demokrasimizbuyuk bir şaşkınlıkla bırbirleri* (Baştarafı 1. Sayfada) de 78'ini, 410 bin hektarlık fınsatımı çevresinde orulmuş. Fın ne aktanrken sık sık kullantiıkde Marksist parti kurmak kadar tehlıkelıdir. dık dikim alanı ile de fındık di23 ağustos gunu meydana gedık, sahil şeridinde ayrıca "tek Dinlence ıçın çok uygun kamu kampları vardır. Buralarları sözler ise "Geçen >ıl 10 ton kim alanlannın yuzde 77'sinı üriin" niteliği taşıyor. len olayda şehit olan erler Nuda yer ayırabilırsenız, dınlencenizın hakkını verebilirsiniz. fındık aldığımız bahçeden bu >ıl 1 karşılayan en büyük uretici ve Bu kamplar motellere göre oldukça ucuzdur. Ülkemizde büFındık bu yorede halkın ya100 kilo bile fındık çıkmadı", man Şahin ve Osman Armağan dışsatımcı. ın cenazelen, dun duzenlenen toşantısı ve kulturuyle özdeşleşmiş. "Biz bahçeye bile girmedik", tün kamu kurumlarının ve ozel kuruluşların dinlenme tesisGerek dıınvada gerekse ulkerenle doğum yerlerine gonderilÖzellikle urunun bol olduğu yıl"Çereziik fındık çıksa iyi". leri yapma hakları vardır. Ege kıyılarında birçok kamu kumizde böylesıne onemli bir tarun dı. Siırt Devlet Hastanesi önunrumu yazlık dinlenme yerleri kurmuşlardır. Bu hak yalmzurünü olan fındık, ureticisi açıde duzenlenen torende konuşan ÜLKELER ca işçi sendıkaları için geçerli değıldir. Işçı sendikalarımn sından çok daha derin bir anlam Sıkıyonetun Komutan Yardımcısı TURKİYE ITAL YA tSPASYA ABD YILLAR Ege kıyılarında dinlence yerleri yapmaları "Anayasayı tağtaşıyor. fiugun Artvin'den IzTuğgeneral Hasan Kundakcı, şeyir, tebdıl ve ilga suçu" kadar ağırdır. 105.000 27.000 240.000 6.700 mit'e kadar Karadeniz bolgesin1974 hit erler Numan Şahin ve Osman Kamu kamplarında bakanların, müsteşarların, genel müdeki illenmızuı çoğunda uretılen Armağan'ın vatanları uğruna 97.300 346.500 20.000 12.100 1975 dürlerın, daıre başkaniannın en iyi odalarda dinlence gefındık özellikle Ordu ve Girecanlarını verdiklerinı soyledı. 95.650 28.600 1976 257.500 7.200 çirmelerı haklarıdır. Sendikacılann ise dinlence yerlerinde sun'da üreticinin tek geçim kay"Eşkıyanın sonu gelmiştir. Son bulunmaları bile yasaktır. nağı. Ama fındık bilinen 2 bin 307. 000 86.400 30.600 11.600 1977 günlerde yogun operasyonlar soGelelim motellere.. 400 yılhk tarihi boyunca ureticinucu sıkışan teroristlerden 12'si 310.000^ 99.200 18.300 11.000 1978 sine bu yılki gibi "garip" bir "Motel" dedığımız tam pansiyon ortalama 6 bin lira. Evlı teslim oldu. Gmenlik kuvvetle92.300 285.000 14.000 12.000 1979 oyun oynamadı. ve iki çocuklusunuz, gunde 24 bin lira eder. 10 gün kalırsari, huzur bozanlara kar>ı 100.000 24.000 12.700 250.000 nız, 240 bin lira. Gelış gidiş, ıvır zıvır, şu bu 10 günlük din1980 azimlidir" dedi. Tuğgeneral K.unAyrıca, gariplik bir yıl az, bir lence 300 bin liraya mal olur. dakçı, operasyonlarm süreceğinı yıl çok ürün veren fındığın bu yıl 124.700 1981 402.500 18.000 13.900 10 günde 300 bin lira harcayabilen devlet memurunun belirtti. tüm dağ taşın arandığı"verim yılı olması"na karşın her 106.700 15.000 1982 214.000 13.500 nı bıldırdı. heykelıni dikmek gerekir. yıl giderek artarak bu >ıl 410 bin 7.100 131.700 1983 405.000 28.000 Şu uzun dınlencenızi huzur içinde geçırın. Bakmayın biDaha sonra şehıt erler Numan hektara ulaşan dikim alanlarına zim soyledıklerımıze. Biz ne yazarsak ideolojıktır, büyükleŞahin'ın cenazesı doğum yeri oranla, tarıhinin en duşuk rekol50.000 11.800 1984 280.000 14.000 rımizın bızlere gosterdığı tepki de psıkolojiktir. Siz dinlenin, olan Yozgat'ın Sorgun ılçesinc tesine aday olmasından da kay11 yılhk bağlı karşıvaka koyune, Osman tek tek basaraktan, bade suzerekten, şöyle adam gıbı dınnaklanmıyor İki ay oncesine ka98.995 21.509 ortalama 299.682 10.872 Armağan'ın cenazesı de Ankalenın nasıl olsa memleketımız ehıl ellerdedir. Ve nasıl olsa dar ilgılı kuruluşların araştırrna Oran % 69,97 22,96 2,52 5,07 ra'\a eonderıldi. demokrasımız uzun süreden beri dinlencededır ve incelemelere bağlı 200 bin MEHMED KEMAL Su seviyesinin ^msmm kodlanması Terkos'un 40 günlük ömrü kaldı TERKOS GÖLÜNÜN SU SEVİYESİ UGUR MUMCU GOZLEM Fmdıkta panik Şırnak'ta
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle