Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
75 AĞUSTOS 1985 EKONOMİ CUMHURtYET/9 TURKIYE'den \atınmlarda küçülme, tanmda yoğunlaşma ANKARA, (ANKA) Yatınm eğiliminin özal hükümetinin (mgördüğü politikalar doğrultusunda olduğu gözleniyor. Biiyük boyutlu yatınm yerine giderek kttçük boyutlu yatınmlara agırlık verilirken, toplam yatırımlar içinde tanma dayalı sanayi ile hlzmct sektörüne yönelik yaünmlann payında artış görülüyor. Daha az yatırımla istihdam yaratıldığı da gözleniyor. Ocaktemrnuz itibarıyla son Uç yıllık verilere dayanılarak yapılan değertendirme dönemleri, yatırımcıların tanma dayalı imalat sanayiinde özellikle gıdaiçkl ve dokuma yatirımları ile hizmet sektörüne yöneldiğini ortaya koyuyor. OcakTemmuz 1985 dönetninde teşvik belgesi verilen gıdaiçki ve dokumagiyim ile hizmet sektörü yatınmlarının tutarı söz konusu dönemdeki toplam yatınm tıılannın yttzde 61.4'ünii oluşturuyor. Söz konusu yatınm projelerinin toplam yatırımdaki payı geçen yılın aynı döneminde yiizde 38.8, 1983 yılında ise yüzde 54 düzeyindeydi. TUSIAD, vergi borçlannın açıklanmasına karşı çıktı Ekonomi Servisi Şank Tara, Sakıp Sabancı ve Osman Boyner gibi, Türk Sanayici ve lşadamları Derneği TÜSIAD'ın ağır topları, vergi borçlannın açıklanması yönünde demeçler verirlerken, TÜSLAD Başkanı Şahap Koeatopçu, TÜSİAD olarak vergi borçlarının açıklanmasına karşı olduklarını söyledi. Basın toplantısının başlangıcında okuduğu yazılı metınde, "özel sektörün vergi borçlannın 600 milyar yerine 98 milyar oldugunu açıklayan Maliye Bakanına teşekktirlerimizi sunanz" diyen Koeatopçu, daha sonra toplantının soruyanıt bölümünde "98 milyar rakamının faizler ve cezalan içermeyen çıplak rakam oldugu kanısındayım. Sanırım Sayın Maliye Bakanı bu rakamı düzdtecektir" dedi. Maliye Bakanı Alptemoçin'in açıkladığı 98 milyarlık rakamın 5 trilyonluk bütçe içinde son derecede küçük bir oran olduğu, dolayısıyla ülkemizde "vergi tedllerinin makul seviyede" bulunduğu, bu uygulamamn Batı'da da çok yaygın olduğu görüşünü savunan TÜSİAD Başkanı Koeatopçu, vergi kaçağı gibi daha büyük bir sorun dururken vergi borçlannı erteleten mükelleflerin adlanmn gazetelerde sergilenmesinin faydadan çok zarar getireceğini söyledikten sonra sözlerini şöyle sürdürdü: "6183 saydı kanunla belirtilen sebeplere dayanarak zor durum tSCİNtV EVRE1NİNDEN ŞÜKRAN KETENCt Türkİş'te Son Gelişmeler Türkiş yönetiminin bir şeyler yapılacağı izlenimini vere vere, yıllardır süren ve özellikle son Samsun toplantısında belirginleşen suskunluğu, boyun eğmişliği, Türkiş içinden de dışından da tepki almışa benzer. Hemen her gün gazetelerde yer alan demeçlerindeki boş sözlerin ardında, yeni sendikal düzenin işlemeye başladığı 1984'ten bu yana, işçilerin hiçbir kazanım elde edemeden, yeni yeni hak kayıplarına uğramaları saklanacak gibi değil. Yönetime ağır eleştiriler yapılıyor. Bu yapının değişmesi zorunluluğundan, Türklş'in bölünmesine kadar çeşitli söylentiler, değerlendirmeler var. Yasalardan gelen temel sendikal hak kısıtlamaları, geçlş döneminde YHK ell ile yoksullaştırma, hak kayıpları, işçi aleyhine ağır bozulan denge yetmiyormuş gibi her gün yeni bir geri adıma nasıl seyirci kalınıyor? Türklş neden susuyor? Işçilerl YHK'dan da ağır yeni yoksullaştırmalara götüren sözleşmelerin altına sendikalar nasıl imza atıyor? iktidarın yeni hak kısıtlamalarına karşı nasıl bir şey yapılamıyor? Samsun'da kirli çamaşırlar açığa çıkarılıyor. Türklş üst yönetimi direnme kararlarına karşılık bazı sendikaları Koordinasyon Kurulu'na teslim olup, beklemeden sözleşme imzalamakla suçluyor. Susmanın nedenleri açık bir dille şöyle sıralanıyor: "Bakanlığın elinde bazı sendikalann başkanlarının 10 yıl bilfiil işçilik yapmadıkları konusunda 20'den fazla dosya var. Bunları derhal işleme koyarlar. Sendlka denetlmleri daha da sıklaştırılır. Yüzde 10 baraj noktasında bulunan sendlkalanmız var. Bunların yetkilerini kaybettirlrter. Blzim katılmadığımız toplantılara MİSKHaklş'i çağırarak blzl etkisiz bırakırlar." Siyasal iktidardan gelen bu çok yönlü "şantaj" izlenimi veren, işleme konmamış baskı unsurlarının yılgınlığını içlerinde duyan sendikacılar çoğunlukta. işçi tabandan duyulmasını pek istememekle birlikte yönetımin izlediği politikaya destek veriyorlar. Kamuoyu önünde güzel, etkili, esprili sözler bulunarak işçi haklarının, sendikal hakların gerilemesine karşı çıkılacak. Ancak siyasal iktidar elindeki tehdit silahlarını kullanmaya kalkışacağı kadar çok kızdırılmayacak. Seçilme hakkının önüne konan "10 yıl bilfill işçlllk yapma koşuluna karşı çıkma" mücadelesi akla gelmiyor gibi. Bakanlığın neden bu tehdidi ortaya atıp işleme koymadığını tartışan dahi yok. Bakanlık istatistiklerinin en az % 40 ile yasal olmayan üyeliklere dayandığım en iyi sendikacılar biliyor. Tabil ki gerçek istatistiklerle bugün yetki barajını aşmış sendikalann en az yarısının toplu sözleşme haklarını yitırecekleri de çok iyi biliniyor. Sendikalann toplu pazarlık hakkı önünde çok önemli bir kısıtlama olan % 10 barajın kalkmasının kavgası verileceğine, siyasal iktidara her zaman gebe olunacak sahteciliğin meşrulaştırıldığı istatistikler yeğleniyor. Çünkü baraj kalkarsa bugünkü sendikalar yönetiminden canları yanmış işçiler, sendika yönetimlerini değiştiremiyorlarsa yeni sendika arayışı içinde olabilirler. Varsın temel bir sendikal hak kısıtlansın, siyasal iktidara gebe kalınsın, yetkiler sahtecilik temeli üzerine otursun. Yeter ki siyasal iktidar karşılarına HakİşMİSK'ten sendikalar çıkarmastn. Bir tek,siyasal iktidarın çok geniş denetim yetkisi ve bunun amacı dışında kullanılmasına net olarak karşı çıkılabilir. Ancak işleme konmamış karalamalar niteliğinde kalan denetim uygulamalarına karşı, yine bir sonuç getirmeyen karşı demeç tepkileri ile yetinilir. İşleme konulmamaları yeğlenerek siyasal iktidara yönelik eleştiri politikası yumuşatılır. Alınmış "eylem" kararları yutulup "hükümete yeniden zaman tanınması" gibisinden vumuşak inişlerle, suskunluğa geçilebilir. Türklş üst yönetimi ve onları sessiz destekleyen çoğunluk sendika yöneticisinin son konumu bu. Birde bunların gerisinde, hükümetle ideolojik birlik içinde olan küçümsenmeyecek bir grup, hem de büyük sendikaları temsil eden yöneticiler var. Bunlar bugünkü yönetimin çıkışlarını dahi aşırı buluyorlar. işçi tepkisinden korktukları için ses çıkarmayıp ya yapılan toplantılara hiç katılmayarak, ya susarak, ya da toplantılarda fotoğrafçılardan kaçarak, hükümetteki dostlarını kızdırmamaya çalışıyorlar. Yönetimi eleştiren, temsil ettikleri üye sayısı, delege hesabına göre, bugün çoğunlukta olmayan, ancak üst yönetim ve en sağdakilerın de dahil bütün sendikalar tabanının ve çoğunluğunun desteğini kazanmış olanlara gelince.. Bir kısmı üst yönetimde bulunan bazı kişilerin gidip başkalarının gelmesi ile sorunun çözüleceği görüşünde. Bütün çabalan bu çerçevede kalıyor. Bir kısmı ise köklü yönetim değişikliğlnin kaçınılmaz olduğu inancında. Bütün sendikalarda delege seçimlerinden başlanarak yeni baştan oluşacak denge içinde, işçi sorunlarına sahip çıkaçak bir Türkiş'in böylece doğabileceği savunuluyor. Türkiş'ten koparak mücadele ise bugün için en azından gündemde değil gibi. Buna maddi koşullar elvermiyor. TürkTş'te kalacak suçsuz tabanın cezalandırılması, hak savunmanın daha da zorlaşması gibi olumsuz sonuçlar da hesaba katılıyor. BAŞKAN KOCATOPÇU'DAN Vergilerini yasalara uygun olarak erteletenlerin suçluymuş gibi teşhir edHmelerini uygun görmüyorum. K.amuoyuna vergi borçlarının açıkiamnasım destekler yönde demeç veren bir Yönetim Kurulu üyemiz, TÜStAD olarak hazırladığımtz bu basın bültenini onaylamıştır, Wlaliye Bakam'mn özel sektörün borçlan olarak açıkladığı 98 milyannjaiz ve cezalan içermeyen çıplak rakam olduğu kanısındayım. Sanırım Sayın Maliye Bakanı onu düzeltecekür. Vergi kaçağı gibi daha büyük boyutlu bir sorun dururken, vergisini bildiren, fakat ödemede zorluk çeken mükelleflerin adlanmn gazetelerde açıklanması, fayda yerine zarar getirir. özel muamele yapılmış, kayınlmıs fırma varsa, basın bu firmalan isim belirterek açıklamalıdır. Vergi affına kesinlikle karşıyız. lerin kamuoyunu tahrik etmekte olduğuna işaret ederek, "Bunlar eger varsa, basın tarafından bilindikleri takdirde, isimleri belirtilerek vergi borçlan usuliine uygun olarak açıklanmalı ve böylece muhtemel birkaç kişinin özel durumu yiizünden bütün özel sektör tohmet altında bırakılmamalıdır." dedi. Basın toplantısının daha sonraki bölümünde gazetecilerin Kocatopçu'ya yönelttiği sorulardan bir bölümü ve Kocatopçu'nun yanıtları şöyle: Özel muamele görenleri basın açıklasın diyorsunuz. Bunu TÜSlAD olarak siz açıklasanız, agııiıgı daha fazla olmaz mı ve böylelikle sizin de ifade ettiginiz gibi tüm özel sektör töhmet altında kalmaz... KOCATOPÇU Biz, vergi borcunu özel muameleye tabi olarak erteleten var mı bilmiyoruz. Bunu bulup çıkarmak resmi makamlann görevidir. Eğer bu konuda resmi makamlann hatası varsa, onu ortaya çıkartmak ise Parlamento'nun görevidir. Biz bilmiyoruz diyorsunuz, ama örnegJn Halis Toprak'ın büyük çapta vergi borcunu ertelettigi, ya da Erdogan Demirörenin vergi şampiyonlan listesinin en başlannda yer alırken, vergi borcunu ödemediği ve bunun gibi diger bazı işadamlarının vergi borçlan çok yaygın olarak konuşuluyor. TÜSİAD bunların üzerine gidemez mi? KOCATOPÇU Bahsettiğiniz kişiler TÜSİAD üyesi değildirler. Hatta bunlardan biri TÜSİAD'a Uye olmak için 4 kerc başvurmuş, ama Uyelik talebi reddedilmiştir. Üyemiz olmayan kişilerin nasıl üzerine gidebiliriz... TÜSİAD'ın agır topları vergi borçlannın açıklanması yönünde başında demeç veriyorlar. Bu ise bu agır toplar önayak olamazlar mı? KOCATOPÇU Vergi borçlan açıklansın diye başında demeç veren bir yönetim kurulu Üyemiz, benim basın toplantısı metnimi önceden gördü ve onayladı. Son günlerde başında yer alıyor. Sadece YÜRTAŞ, PFKTAŞ ve KUI.A'nın 20 milyar dolayında vergi borcu var. Bu durumda Maliye Bakam'mn açıkladığı 98 milyarlık rakamdan bu 3 flrmanın 20 milyarlık borcu düşttldügünde geriye kalan 6737 firmanın 78 milyarlık borcu size normal gözüküyor mu? KOCATOPÇU Evet nor mal değil. Sanırım 98 milyarlık rakam çıplaktır. Faiz ve cezaları içermemektedir. Sayın Maliye Bakanımızın bu durumu düzelteceği kanısındayım. Vergi affı konusunda ne düşünttyorsunuz? KOCATOPÇU TÜSlAD olarak vergi affına kesinlikle karşıyız. Ayçiçek yağına 14 günde 2. zanı İZMİR, (Cumhuriyet Ege Bttrosu) Trakya Birlik'in ham ayçiçek yağı fiyatını 340 liradan 360 liraya çıkarmasının ardından özel sektör 14 gün içinde ikinci zammını da yaptı. Ağustos başında fiyatı 15 lirfc yükselten rafinatör firmalar, ürünlerine 20 lira daha zam yaptılar. Edinilen bilgilere göre, uzun süre ham ayçiçek yağını 320 lirada tutan Trakya Birlik'in, fiyatlarını bir ay ara ile 340 ve 360 liraya çıkannası, vinterize ayçiçek yağı üreten firmalan harekete geçirdi. Ağustos ayı başında fiyatlarını 435 liradan 450 liraya yükselten Kırlangıç firması, piyasaya 470 liradan ayçiçek yağı vermeye başladı. Komili firması ise fiyatını 480'e; Olin ve Salat da 482 liraya yükseltti. Bu arada Kristal firması fiyatını 460 lirada tuttu. Şahap Koeatopçu Maliye Bukanı'na teşekkür ederim. da oldugu için vergi borcunu iki yıla kadar taksitlendirerek makul bir faizle odemek herhalde suç değildir. Vergilerini açıkca beyan eden mükelleflerin, borçlannı ilgili makamlann incelemesinden sonra uygun görülecek taksitle ödemderi yiizünden suçluymuş gibi teşhir edHmelerini uygun görmemekteyiz. Hatta böyle bir açıklama, bu firmalann itibarlannı zedeleyerek daha da müşkiil dunıma düşmelerine neden olabilir." Koeatopçu, bu arada bazı firmaların vergilerini zamanında ödemediği ve bunlara özel muamele yapıldığı yolundaki haber Özbek: Bol ürün yetiştirdik, büyük zarara uğradık ANKARA, (Cumhuriyet Btirosu) Türkiye Ziraat Odalan Birliği Başkanı Osman özbek, üreticilerin bu yıl fazla ürun yetistirmelerine karşın, kazanç eldc edemedikleri gibi, büyük oranda zarara uğradıklannı söyledi. Ürünlerin tarlalarda çürümeye terk edildiğini belirten Osman özbek, "fian edllen destekleme alım flyatlan da üretici emegini karşdamamaktadır " dedi. özbek, halen çay ve hububat bedeli olarak 60 milyar lirayı aşan çiftçi alacağı olduğunu da sözlerine kaydetti. özbek, dün düzenlediği basın toplantısında, içte ve dışta meyve.sebzenin pazarlanması için gerekli önlemlerin alınmadığını bildirerek, ürün Anadolu Bankası'nın seminerleri TZOB BAŞKANI ÖZBEK Hububat ve çaydan, üreticinin 6Omilyarltk alacağı var. lerin tarlada çürütüldüğünü söyledi. özbek ayrıca, yumurtada reeksporta izin verilmesinin tavukçuluğu tamamen ortadan kaldıracağını savundu. Faizler ve durgun iç pazar Burtrak'ın da başını yedi ElVKA'ya ait olan traktör fabrikasında üretim durdu. Başbakan Turgut özal'ın da hisse aldığı ve bir dönem Yönetim Kurulu üyeliği yaptığı fabrikada Adalet Bakanı Necat Eldem Genel Müdürlük yapmıştı. Ekonomi Servisi ENKA Holding'e ait Burtrak Traktör Fabrikası'nda işçilerin büyük bölümü işten çıkarıldı ve üretim tümüyle durdu. Başbakan Turgut özal'ın da hisse aldığı ve bir dönem Yönetim Kurulu üyeliği yaptığı fabrikada, Adalet Bakanı Necat Eldem de genel müdürlük yapmıştı. UBA Ajansı'nın "Burtrak'ta çalışan 400 isçiden 360'ının işine fabrika kapatılıyor denilerek son verildi" biçimindeki haberı üzerine görüslerine başvurduğumuz Burtrak Genel Müdrii Mehmet Emln Arsu, fabrikanın kapatılmasırun söz konusu olmadığını, ancak üretimin 1,5 ay önce tümüyle durdurulduğunu ve bu nedenle işçi ve memur olarak toplam 281 olan personel sayısının 89'a indirilerek, ancak bir çekirdek kadronun göreve devam ettiğini söyledi. Burtrak fabrikasında, finansman masrafları nedeniyle maliyetler yüksek olduğu ve fabrika zarar ettiği için, geçen yılın sonuna doğru traktör uretimini yavaşlatma ve fabrikayı motor agırhklı olarak otomotiv sanayiine geçirme kararı aldıklannı dile getiren Mehmet Emin Arsu, sözlerini şöyle sürdürdü: "Biz zarar ettiğimiz için motor ağırlıklı otomotiv sanayiine kayma karan almıştık. Ama 1985'te bütün traktör plyasasında talebin çok durgun olması, bizim çıkış noktamız farklı olmakla birlikte karanmızın isabetli olduğunu gosterdi. Bu karar çerçevesinde elimizde yarım olan traktörleri tamamladık ve bir nüve kadro bırakarak Uretimi tümüyle durdurduk. Fabrikamızda bir zamanlar 400 kisi çalışıyordu. Ama 1,5 ay önce üretimi durdurdugumuz sıradaki personel sayımız, işçi ve memur olmak üzere loplam 281 idi. Üretimi durdurunca personel sayısını da 89'a indirdik. Şu anda elimizde 200'ü aşkın traktör var. Traktörde canlı satıs sezonu olan eyluleklmkasım aylannda satıs dunımumuza göre bir yön çizecegiz. Burtrak, ürettigi Japon llsanslı traktörleri "tşbora" markası ve yogun reklam kampanyasıyla satmaya çalışıyordu. İSTANBUL, (ANKA) Anadolu Bankası bankacılıkta değişen ve gelişen konulan içeren "ihılsas seminerleri" düzenledi. Ilki 19 Ağustos 1985 tarihinde başlayacak seminerler, birer hafta sürelerle sırasıyla lstanbul, Adana, Izmir, Trabzon ve Ankara bölgelerinde yapılacak. Bankanın kıdemli şef ve daha Ust düzeydeki yetkililerinin katılacağı seminerler, "eğitim uzmanlan" tarafından verilecek. Sinyalizasyon ihale§ini EtmaşSiemens grubu kazandı tSTANBUL, (a.a.) lstanbul merkezi sistemli sinyalizasyon ihalesini 894 milyon lirayla en düşük teklifi veren EtmaşSiemens (F.Alman) firmalar grubu kazandı. lstanbul Anakent Belediye Başkanlığı Genel Sekreteri Atanur Oğuz, 1 milyar 600 milyon liradan açılan teklifi 894 milyon liraya kadar indirdiklerini belirtti. Atanur Oğuz projeyle lstanbul trafiğinin rahatlatılacağını da bildirdi. Merkezi sistemli sinyalizasyon projesinin yapımına eylül ayında başlanacak ve 18 ayda tamamlanacak. Projeye göre, tstanbul yakasında 42, Beyoğlu yakasında 43 ve Kadıköy yakasında 47 olmak Uzere toplam 132 kavşağa modern trafik lambaları konulacak. KISA... KISA... ANADOLU BANKASI 19 ağustostan başlayarak "ihtisas seminerleri" düzenleyecek. Bankanın Ust düzey yetkililerinin katılacağı seminerler sırasıyla tstanbul, Adana, Izmir, Trabzon ve Ankara'da birer hafta sürecek. PAMUKBANK Türkiye Karayolları Haritası hazırladı. Karayolları haritası Pamukbank şubelerinden edinilebilinir. Bariker Bako'nıın Hahte belgeleri JSTANBUL, (a.a.) Tasfiyesi lstanbul (7) No'lu Tasfıye Kurulu tarafından yürütülen Bako Menkul Degerler Yatınm ve Flnnasman AŞ. olayında, sahte belgeler ortaya çıkanldı. Tasfiye Kurulu Başkanı Sezai Onaral, "Kilitlenmis olayı açmaya çalısıyoruz" dedi. Sirkeci Vakıf Han'da kinılik ve belge tespit işlemlerini yürütcn lstanbul (7) No'lu Tasfiye Kurulu üyesi Sabahattin Gürsoy, Banker Bako'nun sahte belgelerini ortaya çıkardıklarım kaydederek şöyle konuştu: "Bankerin ileri sürdügü 3 milyar liralık borcu inceledlk. Banker, sattıgı sertlfikalan müşterisine vermeyerek (Bunlar benim kasada kalsın) demi$ ve onlara sahte im/alı veya nuınarası/ menkul deger satıs makbuzu düzenlemiş. Menkul degerler satıs makbu/îannın altındaki imza sabiplerini çagırdık. Bu imzaların kendilerine ait olup olmadıklarım sorarak, makbuzlann sahtesi ile orijlnalini tespit ettlk. Böylece düzenlenen sahte belgeleri ortaya çıkardık. Gerçek borç miktarı olan 800 milyon lirayı kabul ederek, geri kalan 2 milyar 200 milyon liralık sahte imzayı reddettik." DUNYA'dan Ekonomi Servisl ABD'nin, aralannda Türkiye'nin de bulunduğu bir grup ülkeden yaptığı tekstil ithalatını kısıtlama yönündeki girişimleri, Çin'de sert tepkiyle karşılandı. ABD Kongresi Ticari Komite Başkanı Demokrat Milletvekili Sam Gibbons, "ABD, Çin'den tekstil ithalaünı kısıtlarsa, Çin'in de, ABD Ue ticaretini kesecegi, Çin yetkilileri tarafından bize net bir dille belirtildi" dedi. ABD ile Çin arasında 6 milyar dolarlık yıllık ticaret hacminin tehlikeye girmesinin söz konusu olduğuna işaret eden Gibbons, Çin, misilleme için ithalatı kesme yoluna gitse bile, yüksek teknolojili Amerikan ürünlerinin bu kısıtlamadan etkilenmeyeceğini söyledi. Çin, ABD'ye geçen yıl 1.29 milyar dolar değerinde tekstil ürünü ihraç etmişti. Tekstil nedeniyle Çin ABD'ye kafa tuttu Fındığa 450470 lira taban fıyat GİRESUN (Cumhuriyet) HUkümetin taban fiyatını açıklamakla görevlendirdiği Fiskobirlik, fındığa 450 470 lira fiyat verdi. Fiskobırlik Genel Müdürü Bulent Özescn.fındığa peşin odeme yapacaklarını bildirdi. Fiskobırlik Genel Müdürü Özesen, yüzde 50 randımanlı kabuklu tombul fındığın kilosunun 470, aym koşullara sahip kabuklu sivri fındığın kilosunu ise 450 liradan alacaklannı belirtti. Fındık alımlarında peşin ödeme yapılacağını belirten Özesen, "55 kooperatifimizde alımlara geçtik. 55 kooperatifimize alımlarda harcadıklan para da gönderildl " dedi. Hayati ihmcat sürüyor mu? Federal Almanya, tsviçre ve Belçika'ya yapılan dört aylık ihracat; Türkiye kayıtlarında söz konusu ülke kayıtlarma göre 129 milyon dolar fazla gözüküyor. ANKARA, (ANKA) Yılın ilk dört ayında Federal Almanya, tsviçre ve Belçika'ya yapılan ihracata ilişkin Türkiye'nin kayıtları ile bu ülkelerin kayıtlan arasında 129 milyon dolarlık farklüik belirlendi. Geçen yılın aynı döneminde ortaya çıkan farka göre büyük miktarda a/almakla birlikte TUrkiye ile ilgili ülkelerin kayıtlan arasındaki 129 milyon dolarlık farkın nasıl oluştuğu açıklık kazanmadı. Bu farkın bir bölümünün reeksporttan kaynaklanabileceği, ancak 129 milyon dolarlık farkın tümünün reeksportla açıklanamayacağı belirtildi. Bu da "hayali ihracat "ı yeniden gündeme getirdi. Güınrüklerden alınan fişlere dayanılarak Devlet Istatistik Enstitüsü tarafından tutulan kayıtlarda, yıbn ilk dört ayında Federal Almanya'ya yapılan ihracat 417 milyon dolar olarak gösterilirken, Federal Almanya'nın kayıtlan, anılan dönemde Türkiye'den 332 milyon dolarlık ithalat yapıldığını ortaya koyuyor. İki ülkenin kayıtlan arasında 85 milyon dolarlık fark bulunuyor. Aynı şekilde lsviçre'ye yapılan ihracatın Turkiye'ye göre 55.8 milyon dolarlsviçre'ye göre ise 25 milyon dolar olduğu ve arada 30.8 milyon dolar fark olduğu görülüyor. Belçika ve Lüksemburg'a yapılan ihracat ise Türkiye'nin kayıtlarında, 56.6 milyon dolar. Bu ülkenin kayıtlarında ise 43.4 milyon dolar olarak gözüküyor ve arada 13.2 milyon dolar fark olduğu anlaşılıyor. İlgili çevreler, 129 milyon dolarlık farkın tümünü reeksportla izah etmenin pek tutarlı olamayacağını belirterek, farkın en azından bir kısmının hayali ihracattan kaynaklanabilecegini bildiriyor'ar.Geçen yıl yapıldığı kesın olarak belirlenen hayali ihracata hangi firmaların karıştığının saptanmasına karşın, bu firmalara herhangi bir ceza verilmemesinin bu tur yolsuzluklar için cesaret verici oldugu savunuluyor. Sanyo: ^azarkasada fiyat kırmadık Sanyo MarmaraTYakya Bölge Müdürü Macit Eflatun, yazarkasada rekabetin ekim, kasım ve aralık ayında yoğunlaşacağını söyledi. Ekonomi Servisi Sanyo MarmaraTrakya Bölge Müdürü Macit Eflatun 500 milyarlık yazarkasa pazarında rekabetin ekim, kasım ve aralık ayında yoğunlaşacağını belirterek, "Ithalatın ve montaj calışmalannın gecikmesi sonucu piyasaya 1.5 aylık bir gecikme ile giriyoruz. Bu gecikme bize fiyat kırdıracak bir olay degil. thalelerde ve normal satışlarda fiyat kırmıyoruz. Toplan satışlarımız 373 bin 500 lira dolayında, perakende sati|larımız ise 415 bin lira + KDVdir" dedi. Piyasada parasal bir kaçış ya$andığını bildiren Macit Eflatun, yılbaşma kadar 5 bin 500 yazarkasa pazarlayacaklarını, ilk hedeflerinin 60 milyon lira kapasiteli müşteriler olduğunu söyledi. 330 servis istasyonu kurduklarını ve tüm TUrkiye'de Sanyo yazarkasaları pazarladıklarıru belirten Eflatun şöyle dedi: "lthal ve montaj gedktigi için biiyuk şirketlere giremedik. Ama Türkiye'de biiyük şirketler yüzde 5 orana sahip. Biz yüzde 95 oranındaki orta ve küçük sirketlere yöneldik. Yakında 6 reyonlu yazarkasanın yanında 12 reyonlu yazarkasa üretimine gececegiz. Bugün kadar 450 yazarkasa pazarladık. Yalnız Istanbul'du 15002000 yazarkasa pazarlamayı planladık." Eflatun, Sanyo yazarkasaların süratli, bilgisayar bağlantıh, mali hafızalı olduğunu, mali hafızaların 6.57.5 yıllık kapasiteye sahip bulunduğunu bildirdi. Japonlar, kadın çamaşırında da iddialı Ekonomi Servlsi Elektronik araçlardan otomotive çok çeşitli sanayi dallarında Batı pazarlarını egemenliği altına almaya başlayan Japonlar, şimdi de kadın iç çamaşırına el attı. Amerika'da ilk çalışmalarına 1977'de başlayan Japon iç çamaşırı firması VVacoal, son olarak New York Sanat Galerisi ve Metropoliten Sanat Müzesi'nde düzenlediği iki defileyle Arnerikalı dükkân sahiplerinin ilgisini üzerine topladı ve Dalaıu dericîlere 10 eylül sınırı koydu Ekonomi Servisi lstanbul Anakent Belediye Başkanı Bedrettin Dalan, Kazlıceşme'deki dericiler için son çizgiyi çekti ve "10 eylüle kadar Kartal'daki yeni Organize Deri Sanayi Bölgesi'nde Ustyapı inşaatına başlamayan dericilerin fabrikalannı yıktıracagım" dedi. Kartal'daki Organize Deri Sanayi Bölgesi için "yer belirleme" toplantısında dericiler, "yas deri ihracatının durdurulmasını" istediler. Organize Deri Sanayii Başkanı Turgut Koşar, altyapı için gerekli kredinin yüzde 99'unun devlet tarafından saglandıgını belirtti ve yeni organize sanayiini bir an önce bitirebilmek için deri ürünleri ihracatını iki kat artırmak zorunda olduklarını dile getirdi. DÖVİZ KURLARI Merke/ Bankası kendı ışlemlerı ıçın doların alış kurunu 531 05 lira olarak belırledı Wacoal ftrmasmın sahibi KoicM Kukamota. ABD mağazalannın Japon iç çamaşırına talebi hızla artmaya basladı. 5jj >r Dövız Alış 531.05 375.19 27.11 190.40 9.40 62 37 169.26 63.96 231 04 28.41 223.32 1759.32 734.97 145.49 Döviz Satış 536 36 378.94 27.38 192.30 9.49 62.99 170.95 64.60 233 35 28.69 225.55 1776.91 742.32 146.94 Efektif Alış 531.05 356.43 27.11 190.40 8.93 62.37 169.26 63.96 231.04 26.99 212.15 1671.35 734.97 138.22 Efektif Satış 541.67 382.69 27.65 194 21 9.59 63 62 172.65 65.24 235.66 28.98 227.79 1794.51 749.67 148.40 T.C. ZİRAAT BANKASI DÖVİZ AUŞTL. 531.10 375.16 27.21 190.62 9.45 52.74 62.37 169.36 63.96 231.04 28.41 223.32 391.63 1759.32 64.49 734.93 145.49 SATISn. 536.36 378.88 27.47 192.51 9.54 53.26 63.00 171.03 64.59 233 33 28.69 225.53 395.51 1776.74 65.12 742.21 146.93 AUSTI. 531.10 356.40 27.21 190 62 8.97 52 74 62.37 169.36 63.96 231.04 26.98 212.15 372.05 1671.35 61.26 734.93 138.21 Sjj SATIS TL. 546.98 386.38 28.02 196.32 9.73 54.31 64.23 174.42 65.87 237.95 29.25 229.99 403.34 1811.92 66.41 756 91 149.84 Yunanistan'da petrol ve ekmeğe zam Ekonomi Servisi Yunanistan'da, Andreas Papandreu liderliğindeki sosyalist hUkümet, petrol, motorin, fueloil, otomobil sigortası, ekmek ve şekere yüzde 5 ile yüzde 30 arasında değişen oranlarda zam yapıldığını açıkladı. Yunanistan'da et, okul ücretleri, kent içi ulaşım ile elektrik, su, telefon gibi kamu hizmetlerine de önümüzdeki haftalarda zam bekleniyor. Papandreu hükümetinin zam kararı, Yunanistan'da önceki yıl 1.6 milyar dolarken, geçen yıl 2.18 milyar dolara yükselen cari işlemler açığını azaltmak amacıyla başvurulan ekonomik önlemlerden biri olarak niteleniyor. Fındık fıyatları açıklanmadan önce dün Istanbul'da bir basın toplantısı düzenleyen fındık ihracatçısı Lokman Kondakçı, "1 eylülde piyasada fiyatlar olusnuya başlayacak. Eger Fiskobirlik 560 liranın alünda bir fiyat verlrse oradakiler vatan hainidir. tç piyasada fiyat yüksek olursa ihraç fiyatı da yüksek olur bu da Türkiye'nin lehinedir" dedi. 15 AĞUSTOS 1985 TARİHİNDfKİ DÖVİZ KURLARI \ P İKTISAT BAI\KASI Oolar B.AIman Marfcı Dövizin Cınsı 1 ABD Doları 1 Avustralya Doları 1 Avusturya Şılını 1 Batı Alman Markı 1 Belçika Frangı 1 Fransız Frangı 1 Hollanda Florlni 1 Isveç Kronu 1 Isviçre Frangı 100 Italyan Lireti 100 Japon Yeni 1 Kuveyt Dinarı 1 Sterlın 1 S.Arabıstan Rıyalı DÖVİZİN CİNSİ 1 1 1 1 1 1 1 1 1 1 AB0D0URI AVUSTRALYA DOLARI AVUSTURYA SİÜNİ M T I ALMAN MARKI BELCİKA FRAN8I DANİMARKA KRONU FRANSU FRANM HOLLANDA FLORİNİ İSVEÇ KRONU ISVİÇRE FRANM EFEKTİF Politikada düşman, ticarette dost Ekonomi Servisi Siyasal planda iki zıt kutupta yer alan ve diplomatik ilişkileri kesik olan Çin Halk Cumhuriyeti ve Tayvan (Milliyetçi Çin) arasındaki ticari ilişkilerin son dönemde arttığı dikkati çekiyor. İki Ulke arasında ticaret resmen yasak olmasına karşılık, Tayvan ve Çin yetkililerinin de teşvikiyle iki ülke arasındaki ticarette üçüncü ülkeler köprü olarak kullanılıyor. Japonya ve Hong Kong üzerinden süren ÇinTayvan ticaretinde Tayvan, Çin'den başta çay olmak üzere çeşitli tarım ürünleri satın alırken Çin'e elektronik eşya ve sanayi ürünü satıyor. ALIŞ SATIŞ u. ALIŞ SATIŞ ÇAPRAZ KUR 1 ABD DOLARI 2 7891 8 5145 3,1374 2 2985 1869.24 237 79 3 6500 1 Sterlın B Alman Markı Fransız Frangı Hollanda Florınl Isviçre Frangı Italyan Lireti Japon Yeni S Arabıstan Rıyalı 1.3840 ABD Doları A1TIN GÜMÜŞ ALIŞ Cumhuriyet Reşat 24 ayar kulçe 39.200 40.000 5.860 5.270 100 ioo ITALYAN ÜRETI SATIŞ 39.400 531.25 536.16 531.05 541.47 190.47 192.23 190.40 194.14 41 000 5.875 100 JAPON VENİ 1 KANADA DOLARI 1 KUVEYT DİNARI 1 NORVEÇ KRONU 1 STERÜN 1 S. ARABİSTAN RİYALİ K 22 ayar bilezik 900 ayar gumuş 5.650 103 T.C. ZtRAAT BANK[ASI "Gucüne erifllıncz"