18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Cumhuriyet 12 Eylül Öncesi *ahıbı < umhumc( Maıbaauhk ve Oıj/cMculık Turk Anonım Şırketı adına Nadir \adi, # Genel >a\ın \1uduru KasınOemal. Muevesc Muduru fcmıne l şıUıgıl. Va/ı l>Ierı Mjduru Oka» (.onensın. • Habcr Merke/ı Mu duru îalçın Bater. Savta Du/enı Voneımenı 4lı Arar, # Teımılaler AN kARA Vjlçınl>ogan.IZMIR Hıkmel O<ınkaıa, \DANA Mehımn Mrrcan. Senn $elh'rı Isıanbul Haberlerı KeltaO/, IJii Haherler Krjun Baln. Lkonomı (Km»n Lbgty. kultur Aıdm f OKÇ, Maga/ın \a(«,ıo Prk>«n, Spor Danı^manı Abdulkadır \u<elman. Du/elımc Refîk l)urha>. Ara>lırma Ijahın Alpat. l> Sendıka .Sukran krtencı, 9 Kuordınalor Ahmel Korulsan, # Malı Ijler Lrol hrfcııl, ilan /.lya hrjjene. Hjlkla ilı^kılcr (»uldervfi Ko^ar, Idart. Husnın (»urer, l>letme Sadun Sonme/. Bw,dn \e "tavun. C umhııritet Mjlbaaulfl ve Ga/eıeulık T A ^ furk (Kağı Cad 19'41 Cağaloglu Nıanbul PK 246 Isunbul. Tel <26 10(XX9hat). Telci 22246 • Hurolur \nkjra: / ı w Gokd!p Bulvarı fnkılap Sokak No 19 4 Tel ^3 11 41 4^ ale\ 42144 • l/mır: Halıl /ı\a BuKarı No 64/3. Tel 25 47 0911 12 30 Teln 521SV • Adana: Cakmak Cad Mo 114 Kaı 3. Tel 14550 I9"»31 Telcv 6215"; TAKVIM 9 Temmuz 1985 Imsak. 3.36 Gune$. 5.33 öğle. 13.14 İkındı: 17.13 Akşam. 20.45 Yatsı: 22 33 HALUK BAYÜLKEN ANLATIYOR CÜNEYT ARCAYÜREK Korutürk: Sayın Ecevit'e görev almaya hazır olup olmadığını sordum, "Hayır" dedi. "Oyleyse vazife verdîğimi, sizin almadığınızı, itizar beyan ettiginizi açıklayacaksınız. Demek ki siz sıranızı savıyorsunuz. O halde sizden sonra fazla sandalyesi olana hükümet kurma görevini vermek gerekecektir" dedim. Mf CGP, DP JS^ıOnbirler, C n<n d * ftayınd r * > bafcanltfclannj genr i«c»0i O r * »uruluyor . T» t+l*ft *rJ* ' /*~' 1 SıEcevit kabinesine katılıyor 2 OCAK 1978 Ecevit, hukumetikurabilmek için bağımsız milletvekilleri ile temasa geçiyor. AP'den...,,ılan 11 milletvekilinin Ecevit'le "bakanhk pazarhğı" yaptığı iddiaları one suruluyor. "Eksantrik" lafı Korutürk ile DemirePi karşı karşıya getirdi Şimdi uyan mektubunun verüdi$i 27Arahk 1979'da bir ayük hükümet oian Demirel'in azınlık hükümetinbı rtastl kurulduğunu, bu arada Çankaya Köfkü'nde netiirgörüşmeler yapddığmı sizden dbüeyeüm. Kalın dcfterlerini kan$brdı, "19 Ekira 1979 cama gâBD sayın Camharbaşkuıı ile bir göröfme yapıyoraz" diye başladı: Bu görüşmede ıkinci konu önemJiydi: "Hfilriiaıet kooıuuMfaı g e ı d hav* ve dnnun nedir?" Bunu kar$ılıklı görüşüyoruz. Kendikrine şunlan söylüyorum: "7anâlialrin gerçek mlyed bafaıda ınlıyıhntf göraaâyor. Bn danun ve l a t u n u u baştm Ati Baraatet'la gayrederiyie ba« a «kaettirfldi. B ı sebeplc basnda a n rejün reyt a n hükMmet formiilleriııjn Sayın Canbarbaşkau'•ca, daka yaypıı deyimiyle Kdfk'te, Çamkafa'da düfttnttlmedlti, zabâlİBÜiıı demokradk am0er<« İsti^areter yapacafuuz rt oaa göre hfiktaıeti knnna göreTini bir Udere verecetlıılz üzerimât dnntiuyor." Sadece bir büyük gazetedc "Dakş ne beUeniyor?" diye bir yazı çıktığını, AN Baranaei'in bu gazeteyi derhal arayarak aydınlatacağuu eklcdim. SeçimJerden (14 Ekım 1979 ara seçimleri) bu yana iki büyük partı liderine durumu tahlil etmek için 45 gttn bırakıldığııu, bu suretle onlann da yetkili kurullanyia daruşmalar yapmalarına fırsat tanındığuıı, bu sebcple bugünkü görü^melerde Sayın Cumburbaşkanınuzın daha özlü olarak istikrarb bir hükümet kurtnaya yönefik düjüncclerini açıklayabileceğini belirttim. Korutürk: "Ortak bildiri (asviple karşılandı f konuMu 8u fj^H** asyatadk rytıa urqnn »arak b ı ukuınetım. e ü\f «oa ısyo. nıtrfı T vermec nerneYe c • » t,» ı » ts» • * •>*« " s * • * * • ** r • s ipr" 7 OCAK 1978 Korutürk 'un ' 'ekzantrik'' demesi tartışmalara yol açıyor. APve sağ basın Korutürk 'e karşı adeta bir kampanya başlatıyorlar. 3 Çeşitli spekülasyonlar 14Ektnl979seçimkriönemlibtraşamaydı. Bu seçim yirml iki aydtr hükümette bubınan Ecevit vepartisi için bir çeştt güvenoyu sayUabüirdl S milletveküi İle 33 senatör seçüecekti. Bu teçimde CHP oyiannm çok gerHediği yiijjde 30'lara duştüğü buna karpak AP oyiarmda hayti üerieme oiduğu görüldü. AP muhale/ette iken, bir yandan anarjinin ttrmanthğau vurgulayarak, öiü adedtnin 5 btnin üzerine çtküğuu söytüyor, öte yandan da yemek yağmdan benzine değin uzanan "yoUar" sorunımda iktidara yükleniyordu. AP, bu seçimde miOetvekiti seçilen iBerde yuz.de 53, senato seftmlertnde de yüzde 45 oy aUh. Durum, bu göstergeUri çizerken, Köşk 'te kabine üzertnde görüjmeler yapıhyordu. Çunku, Bülent Ecevit, 16 Ektm'de "milletin AP'ye teveccüh ettiğini"önesürerek istifa etmlfti. Yenibir başbakan ve bir hükümet aranıyordu. Bakattm Çankaya 'nın tutumu ruual geüftcekti, Uderierie yapacağı konufmalam özü neyCumhurbaşkanı, iki partinin Millet Meclisi'ndeki sandalye sayısını gösteren listeyı ıstediler, verdim.. Bir CHP'linin AP'ye geçtiğini listede gösterdim. Sayın Cumhurbaskanı şunJan söyledi: " O haMe Ecerit, ilk olarak kttköraet knrma göreTinta Denkel'e mflaesi görastnde. KemUsi ilk olarak görrv almamak aiyetiode oMvgun ve bana açıkladıguıa göre, görevi tmgun Sayıa Demird'e vereMUrim berkalde. Ne dJyebUir bana?" Sayın Ecevit'in bize gönderdiği yazılı beyanının ben söylüyorum şimdi bu yönde oldugunu, arna geleneklerc göre sandalye sayısı en çok olan partiye ilk görevin verüdigıni, gerçekte ikinci partiye görev verilmesine tnani olmadığınj, ancak bu sabah Bülent beyle görüştükten sonra "eger bir direktifleri ohırsa arkada;larla yeoi bir dejerleadirntenin yapılabOecegini" arzettim. tki partinin yeterli sandalyesi olmadığı için sürekli olarak Uzerinde mutabık kahnacak bir "tarafaz ba$bakanla", iki partinin işbırliği ihtimalJeri uzerinde spekülasyonlar yapıldığını, çeşitli çevreierde böyk bir başbakan için listeler olu$rurulduğundan söz edildiğini, hatta Adnan Ba$er KafaogJu, Zeyyat Baykara gibi ısımlerin ortaya çıktığını, bazı muhayilesi geniş kişüerin bunlan Köşk'teki mesai arkadaşlanna kadar uzattıklannı, bu spekülasyonlann hiçbiri ile Sayın Curahurbaşkanı'nın ilgisi bulunmadığının açıklandığım, anJauJdıJmı söyledim. Hatta, eger böyle bir hükümet kurulacak olursa, bunun iki partinin kendi kararlanyla oluşabüeceğini, o takdirde Sayın Cumhurbaşkanı'ndan bu hususta o partiJerin hakemlik veya fikir isteyebileceğini, Cumhurbaşkanı'mn normal demokratik yol ve yöntemler dışında bir düsünce ve girişiminin söz konusu olmadjimj ilgiülere açıkladığırma kaydettim... Sayın Cumhurbaşkanı, Sayın Ecevit'i kabul ettikten sonra, aynı gün iç çalışma gnıbunu, Milli Güvenlik Kurulu'nun toplandıgi salona çağırdı ve şunlan belimi: "(1) Ecevit, HaUy'la ilfili bir konoda gelişınekri söyiedi. (2> Ben, 'Memleket gayet gözel bir sefân yapü. PoIkikaalar, baan booD lyi degerleiKİrraefi. Uç gün dnnnme fmatuu verdim hepinize, Millet Medisi'ndeki saodalye Ustesi önttnde, bazır nusmız, gorev almaya yeaiden' dedJnı. Saym Ecevit, 'Hayır' dedi. Ö>leyse, vaztfe verdJgiıııi, sizta aimadıgımzı itizar beyan ettigiaizi acddayacakamz, dedim. Demokradk pnwedârü ihlal etmektea endişe ederim. Demek ki siz, nrasuuzı savıyorsaniu. O halde dzdea soora fazla tandalyesi olaaa bökiiıner kuma görevmi vermek gerekecektir. D * dflaya, içerdeki geflşmderi bektfyor diye komftam ve hiilnimet koaasaada gedkme olarsa dıs yardımlann bnndaı etkilenebUecegmi beMrrÜm. Saym Ecevit, 'İç dunımum vazife almaya müsait değü' D e « . Yaai olagaaustü KurulUy'ı toplamak gereibü söyrayor.' İç görusmede bize bunlan aktaran Cumhıırba$kanımız, " O balde" dedi, "Ne bekleyecejlz?" tım. ttizar ettfler. Saym DemireTe, 'Sıra size geliyor' diyecegim. Ona da diyinmek içm bir fld gnn bırakırun. NfteUm Ecevit'e de bir ild gin önce sıra sizde demiftim. Hafta bafmda pazarteti gttaü MGK var, sab giuM MSP ve MHP çâgnlabinr. Bafbakan EcevH'tn »öyiedigine göre, sayın Yıkbz da CHP'ye geciyormıu}. Somm flzerme saym Ecevit, aynca yardanıı AP'nin hiknmet Irarmaanıa imkfln dverdiginden ve yetUU kvnmnrmca kab«l edflebflecek bicimde destek vermekten de söz etti." Ben, sayın öztrak'a sordum: "Anayasa bakınundan görev verilmesi sifaben olabilir mi, yaztyla mı görev verümeUdir?" llhan: "Yazılı verilmesi esastır" anlamında bir konuşma yaptı. Ali Baransel: "Bülent beye sifahen verilip itizar etmesinden sonra Demirere yazılı verilirse, o takdirde Demirel'in niye en çok sandalyesi olana görev verilmeyip de bana vcriliyor diye itiraz edebileceğine" isaret etti. Sayın Cumhurbaskammız, "Sayın Demirere sifahen soracagmı, vaztfe size dttstyor dryecegün. Biilent beye yapttun giM, «anmmesi içm valdt berakacagmı, salıya MSPVe MHP ile gorfişüp, çarsamba gttnâ görev verecegiıni söyieyeccgim" dediler. Aynı gün sayın Demirel'le görtlşmesini su şekiide anlattı: "Sayın Demirel'le secünieri görastük. Demirel, bn seçim önemli dbette, dttyor, ama bize getkdiğj beş milktveUHtkür. Biraz da yan teaMeri onMir. Genel seçim obaydı, belld sonoctan baaka oiabUrdi. Bn dummda aacak aalasntayta bir hâkümet knndabiür. Saym Ecevit, itizar etti, ama bn aşamada diyerek itizar beyan etti. Demirel'e, MSP ile göriısecegimJ söyledim. Aynca kendislni çarsamba günü saat 11.00'de tekrar görecefimi ifade ettim. CHP'nin bazı ahvaide kendilerine destek oUbOeceRinJ bngttn bana Ecevit'in söyledigmi beUrtnm. Bryık altmdan gtrayor bn destege sayın Demirel. SecinMİe askerlerin aidıgı tedbirlerden Araak 1977lerde on değü, on bir miBetvekmAP'den istifa ederek Ecevit'e destek vtrecekkrbu Htm ettlkten sonra, bir gensoruyia AP'nin ağırhk verttiği hükümet gieüyordu. AP'den İstifa edenier Günes Moteti'ndeyapüan konupnalardan sonra hükümette devlet ve öteki ktmi bakanhklarda yer aayordu. Cumhurbafkanı be, bu hükümeti onayiamayanların "eksantrik" kişiler olacağını söyiüyor, yeni bir tartışma ortamı çtkıyordu. APise, "kendi bünyestnden bakanhk vaadiyle kandınp istifa etttrOenlere, Ecevit'e karşı" karşı ateş püsktirüyordu Korutürk, bir hükümetm düpnek üzere oiduğunu ve yenisinm bu çizUen çerçevt icinde olufacağmı efbette btUyordu. Saym Cumhurbaskam, pariamentodaki bu pazarkklardan sonra gerçeklejen isüfalardan dbettehaberttydL Nasü bir defertendirme yaptyordu Cumhurbaşkanı? Bütun bunlardan Cumhurbaşkanı'nın haberi olmaz olur mu? Bunlar, Cumhurbaşkanı'nın endişelerinde ve değerlendirmelerinde daima hakem rolü oynuyordu. Şimdi geleiim sık sık hükümet degışıkliği konusuna, buradan başlayaJun. Bir genel seçim otaıus 1977'de. En çok sandalyeyi alana hükümeti vermiş, bu hükümet güvenoyu alamamıştı. Bunun arkasından ikinci partiye görev vermişti. O da hükümeti kurmuştu. E>emirerin koalisyon hükümeti, rahatsız, y»lıy»mıyordu. EJer rahat çalışabilseydi, bir gensoruyia gitmeyi ister miydi? Hükümetleri rahat çalıştınnayan Cumhurbaşkanı değildi. Cumhurbaşkanı, her yeni hükümete destek oluyor, hatta kunılmasıyla birlikte, "Çok süktr ADai'a, bir hiikttmet daha knnıldn, insaOah ba devam eder" diyordu. Ama büyük tecrübeleriyle bunlann devam etmeyecegi hususunda bir değerlendirme ve düsünceleri de her zaman mevcuttu. Cumhurbaşkanı bunlan bihniyor degÜ, ama demokratik yol olarak benimsenen yollann dışında ne 18 OCAK 1978 Ecevit'in kurduğu kabine Meclisten güvenoyu alıyor. AP'den ayrılanların bakanhklara getirilmesine karşı, Adalet Partisi Başkanhk Divanı bir bildiri yayımlıyor. Aradaa yıDar gecti, nerelerdeydinto? Bnfaum olabilecegui daha önceterden söyledmt ben. Fakat bir dösüBce tarn fnydn: Anayaaada ve kannnlarda bir milletvekinnin bir taraftan öteki tarafa gecmeslne mani bir httküm yok! öncderi de olmns buoJar. tçinden nznlmekle beraber...." Kuacan, bir partiden belirü kişüerin bakanhk vaadiyie bir bafka partiye gecmesine karşı... mı? Tabii. Üzülüyor, hoşlanmıyor, sonunda bir tepki seldinde ifade ediyordu: "Ne yapsaydım yani, ölke httkiımetsiz mi kalsm" diyordu. Düsüncesi bu. Fakat bunlara engeJ olacak yasal bir önlem yok. 1978'de Ecevit hükümeti kurulurken, sayın Korütürk'O bütün bu oiusmalara ragmen engelleyecek yasal bir önlem de yoktu. Aynca, Cumhurbaşkanı'nın tereddüderini azaltacak bir baska gelişme oldu. Bir deklarasyon çıktı, müşterek bir bildiri. Bu deklarasyon öyle ki, içindeki birkaç cümle hanç, belki de AP de buna imza atabilirdi. luyor. Mesela ben diyordum ki: "KaoınKa AP'nin raduiyonu belli bir tertip ve strateji detOdir. 11 iiyeanım aynlnuuı oniara çok »a gdmi$ oiman. Hiikametten aynlmaktan da aa. O sebepie, sayın Cnmhnrbaskanı'un gnvenoynndan önce ekzantrik beyau, yaraya tnz dökmek gibi gdmis olabiUr. Siyasal tanslyon bn şartlarda dbette artar. Ben AP'H arkadaslara, daha önceki bir ayük CHP httkimetme 1977'de 'Çankaya hükumeti' dediniz, eiestirdiniz temmaz ayında. Ama 11 miDerTekiliııin deklarasyonnaa ragmen araok ayında Mecnae geüp giivenoyn Istedlniz. Yani istifa etmediniz. Givenjiziigi tescil etthrmeye ytfftmiT. Mecliste 214 iiyesi oian bir partiye hfkömeti vermesini şimdi niye eiesdriyorsonnz diyorum." AP'li arkadaslann anlattığına göre, partinin hassasiyeti 11 Uyenin ani aynlışından ve kendi içinde 11derlîje oynayan zevatın hâlâ aktif olmasından kaynaklansa gerekti. Zira 11 'lere reaksiyon göstermezse o zaman lidere "öyieyse daha önce davranıp niye MSP'yi bırakıp bir APCHP ortakhgmı aramadınız?" diye yeni eleştiriler yöneltilebilinnis. Emekü Amiral Fahri Çoker, 1978'de Öztrak'tan önceBashukukOajaısmam bu de|erlendirmenin doğru oldugunu söylüyor ve "Bn reaksiyonnn AP'nin fazla nassasryettnden üeri geMUni" söylüyordu. Baransel, "Bu flkirler etrahnda Eamnoynnn aydudatmaya devam edecefimizi" belirtiyordu. Bu tarüşmalar sürerken, devlet işleri de yürüyor tabii. Kurt Waldheim ve başka konuklar gelmişti. Bazı dış geziler vardı. Cumhurbaşkanı bunlan yapabilir mi, bunu arastınyorduk. Doktor Üban Ugnrtaf gelmiş, arka arkaya olmamak şartıyia bu gezüeri yapabilecegim' söylüyordu. HÜKÜMET GUVBOYU aUH:229 Tarafsızlık, suskunluk değildir Bakın, o zaman ki notlanmdan bazı noktalan ifade edevim: "Hükümet kurulduktan sonra, yankılan sürtlyor. Saym Cumhurbaşkanımızla 9 Ocak 1978 hükümetin m? Korutürk: Ben çok tahammül ettim. Mesela bir Dışişleri Bakanı Mısır'ı ziyaret ediyor, Başbakan: "Bu bir resmi ziyarettir" diyor, aynı hükümetin Sanayi Bakanı: "Hayır özel gezidir" diyor. Başbakan Yardımcısı Erbakan: "Devalüasyonu Maliye Bakanı yaptı, gidin ona sorun" diyor. Ama o hükümet hâlâ yerinde duruyor. Cumhurbaşkanhğı taraf siz diyerek, suskunluğa bürünemez, tarafsızhk suskunluk değildir. Adalet Partisi Başkanhk Divanı'nın "on adama on bakanhk" diye başlayan bildirisi karşısında Korutürk şunlan söylüyordu: "Ben göreve geldiğimden beri yüzer gezer oylara dayamlmaması gerektiğini, demokraük kaideleri, müesseseleri yalnız yazıh olarak değil, geleneklerle de pekiştirmek durumunda olduğumuzu, bunun yazılı bazı müeyyideleri bulunması gerektiğini söyledim ve bazı direktifler verdim. Aradan yıllar geçti, nerelerdeydiniz?.." KORUTÜRK DEMtREL'LE "eksantrik" lafindan sonra AP ve sağ basımn baslattığı kampanya Korutürk'ü üzmustu. Cumhurbaşkanı: "Adalet PartisVnin Devlet Başkanlığı'm karşısına alması bir hatadır"diyordu. (Fotoğraf: ARŞÎV) menuuüyet beyan etti. 'Belld sa sralarda bir transfer kavgası ofatcakur, ama bunlarla istikrarb bir hükömet kurniamıyor. Hflkümet yemai knralmadıgı için isbasında, sıkıyöaettm uranlmaıtıııa evet demeüsiniz' dedim. Saym Demirel, 'Yardımcı olacağız' dedi. Saym Demirel'e hMkömeti alır nusuu diye sormadım. Resmen görev vermedim. Ben istisarelerimj yaparken, saym Demirel de yetkili knnühuiyla görn>ecck. Hnteaa, saym Demird'le göröşmelerimdeıı memnunnm." tç çalışmalarda yapılan bu görüşmelerden sonra, çarsamba günü saym Demirel'e görev verilebiieceği konusunda fikir birligıne vanldı. Ali Baransel, "istimzaç ve ştfahi soralann resmen görev tevdli anlamınaselemeyeceginJ" belirterek, iki büyük parti arasında Bu dengenin basın ve kamuoyunda dikkatle izleneceğini söyiedi. Cumhurba$kam, normal demokratik prosedürü yürüteceğini söyieyerek toplantıyı kapato. yapabilirdi ki? Başka bir yolu hiçbir zaman düşünmemiştir. Düşündüğü tek yol, demokratik yollardan hep asgari müstereklerde partilerin gitmesini sağlamaktı. Bu da olmuyordu. Ecevit hükümetinin kurulmasmda notlardaki izlenim şöyle: Söylediğim genel çerçeve, Cumhurbaşkanı'nın her zaman kafasmdaydı. Zaten kendilerini üzüntuye garkeden, sonunda sağlığını bozan emin olun kı, bu tur ters gelişmelerdi. Vazifeye başladığı zaman saglıkiı bir insandı. Ondan sonra hafif bir kalp spazmı geçinnisti 1974'te. Ameliyatı saymıyorum, normal bir seydi. Vazifeye başladığı zaman ayagında hafif bir burkulma, ayak sinirinde tesir icra eden bir rahatsızlık. 1978 ocakşubat ayında tansiyonu artmaya başladı. Bütün bu siyasal olaylar sağlığına tesır ediyordu. 1980'de 6 nisan günü vazifeyi bıraktıktan sonra sağhgı normal ve afiyet içinde. kurulmasından çok kısa süre sonra haftahk değerlendirme toplantısı yapıyoruz. Baransel, Cumhurbaskam'nın Ecevit kabinesini lcabulde yaptjgı beyanda kuilandığı "eksantrik" kelimesinin akislerini anlatıyor. "AP ve s a | basının eleştirileri var, adeta kampanya gibi" diyor. Hürriyet'in özellikle, "Cnmharbaskanı'nın eksantrik demeci" basuldı birinci sayfa haberi. Cumhurbaskanı şöyle diyor: "Camharbaskanlan, mlletu birligi etrafındaki fikirleri önerir, destekler. Ortak biktiri bir program degiktir. Keza ben, metni kastetmedim sözlerimde. Meündeki ideal ve amaçtan desteklemeyecek nemen nemen kimse bnlnnamaz, dedim. öyle degil mi? Bn fikir ve ideaHere AP imza koymaz mrydı? Keza 'milli irade Mecliste tecelli etti' demedim. 'Belirdi' dedim. Bn da doftru degÜ mi? Mecliste güvensiziik oyu verilmedi mi Demirel kikometine. Ben kenmeleri secerek knflanınm, AP'nin devlet baskanhgını karsıana alması bir hatadır. Ben çok takammül ettim, mesela nerede göriUnjBsfnr ki, bir dısifieri bakanı Mısır'ı ziyaret ediyor, başbakan, 'Bu bir resmi ziyarettir' diyor, aynı hikümetia sanayi bakanı, 'Hayır, özel gezidir' der." Başbakan Yardımcısı Erbakan "Devalüasyonu Maliye Bakanı yaptı, gidin ona sorun" der, ama o hükümet yerinde durur. Cumhurbaşkanlıgı (arafsız diyerek susknnlaga bürunemez, tarafsızfak suskuniuk değildir." (Bu sözleriyleKorutürk, Demirel'in ikindMChükümetmielefttriyor, beUddeogüne değin söyleyemediklerini bir '/f çahşmada' dile getiriyor, 'eksantrik' keümesiyle başlayan kampanyaya karşı bir çesit savunu yapıyordu. Korutürk'le görüsmenizde daha sonra neler oldu?) Çeşitli gazetelerin yazdıkları tanışıbyor, konuşu Kasım Gülek'in önerileri Sonra tansiyonu yükseldi. Ne kadar büyük stres altında oldugunu anlıyordum. Hem azim, hem stres. Bu arada saym Kasım Gülek geüyor bana, enteresan bir "şey" söylüyordu. "Ben, Zeld Yamani ve diger Snudilerle göriıştiimorada galiba bir şirketle ilgisi vardı onlar dediler ki, 'Yahn siz demokrasizede oldunuz'. Gülek, demokrasiyi yerleştirmek için dar bölge sistemıne gidümesini, baskanlann, Amenka'da oiduğu gibi halk tarafından seçUmesinı, ön seçimJerin kaldınlmasını öneriyordu. "Ben" diyordu Gülek. "Bunlan 1960'daKnrncn Mecliste savundnm, dinletenıedim." "Eksantrik" kelımesını söylediği 6 ocakla bü e başlayan tartışma sürüyordu. Bir ara çok deger verdigim bir AP'li geldi ve bana, "Bu sozön AP'deld yaraya tnz serpmek gibi" etki yaptığım söyiedi. Muhatabım, "Bn tör çıkıslara ragmen, saym Demirel, Cnmhnrbaşkam'na karşı saygıda çok hassasor, buna partideki iç topianaJflrda daima dile getirir, asınbldara nuni orar" dedi. Başka bir notum daha var: Ben 6 Ocak 1978'de hükümet kurulduktan sonra Cumhurbaşkanı'nın hükümeti kabul sırasında yaptığı o maJum konuşmayı hemen herkesin benımsediğmi ifade etmiştim. Baskanın ortak biidiridekı sözlerin sözde kalmayıp aksiyona geçmesini ifade ettığini belinmiştim. Ben, Cumhurbaskam'nın demecini böyle anlamıştım. Ama Çoker ile Baransel, bu sözlerin tepki yaratacağını ifade etmişlerdi. Anarşi tırmanıyordu Anarşi tırmamyordu. Anarşi 1978'den itibaren artık esas hedefine dogru Jerlemeye başlamıştı. Halkı yıldırmak, bölUculük, mezhep kışkınıcüığı ile büyük olayiara sebebiyet vererek çapımn genişlemesi gibi. Diyorsunuz ki, bu konularda size bilgiler geliyordu, Çankaya'ya... Gerçekten şöyle bir istaostik yapılmıştır, o istatisükte 26 Aralık 1978 tarihinden 11 Şubat 1982 tarihine kadar olan olaylarda 1978 ve 1979 yıllannın tırmanıştaki rolünü gösteriyordu. Bildiğiniz gibi, 26 Arahk 1978'de Kahramanmaraş olaylanndan sonra sıkıyönetim ilan edılmişti. 26 Aralık 1978'den 11 Şubat 1982'ye kadar olan olay sayısı 39.385. Bunlardan 26 Aralık 1978'de sduyönetimin ilamndan 11 Eylül 1979 arası sekiz dokuz ayük dönemde olaylar 9 bin küsur. Yani toplam olayların yüzde 23'ü. Rakamlar bakımından son iki yıl ne kadar muazzam bir artış gösteriyordu. Nitekim 12 Eylül'den sonra sayın Devlet Başkanımız Kenan Evren, anarşinin 5 bin 441 can aldığını açıklamıştır. Bu rakamlar bile Türkiye'de hiçbir msanlık duygusuna yer vermeyen bir örtülü savaşm uygulandığıru açıkça ortaya koymaktaydı. tşin agırlığım göstermek için rakamlann küçük bir bölümünü verdim. (Evet, anarşi 197879'da ttmumıyor, peki Cumhurbaşkanhğı bu gelişmeyi nasü görüyor, nasü değerlendiriyor?) Cumhurbaşkanımıza resmi makamlardan bı :ı aktanhyor, MGK toplantıknnda hepsi görüşülüyor, değerlendirmeler asıl orada yapıhyordu. tçişleri Bakanlığı'ndan, MtT'ten biigiler geliyordu. Vatandaşlanmızdan, bilhassa parlamenterlerimizden, eski devlet adamlanndan olayların ağırhğı hakkında arka arkaya başvuruJar geliyordu. Bilhassa Malatya'da Belediye Başkanı Hamid Fendoğlu'nun (Hamido) bomba ile öidürülmesinden sonra. Hele bu olaydan sonra kaygılı başvurular, beyanlar, bize vaki başvurular çok artıyordu. Tabıi, bütun bunlar iç çalışmalarda, ikiü konuşmalarda Cumhurbaşkanımızla birlikte değeriendiriliyordu. Koalisyon hükümeti çalışamıyordu Uyan mektubunun verilmesi, o günün Çankaya antlarmı, daha sonraki gelişmeleri Bayülken'le izledik. Göreve basladıktan bir ay sonra uyan mektubunu alan Demirel hükümetinbt nasü kurulduğunu, Köşk 'ün bir hükümet kurulufuyla ilgiti duyarlı tutumunu gördük. Şimdi daha gerilere gidebilirdik. Ylrmi iki ay is başmda kaum Ecevit hükümetinin kuruİusuyla birükte ne gibi olaylanngözetildiğini, Türkiye'nin içinde bulunduğu koşullan Çankaya 'nın nasü değerlendirdiğini, ne gibi girijbnlerde bulunduğunu Bayülken'den öğrenebOtrdik. İsbasında Demirel hükümeti vardı. Ecevit, birsuredir "Hükümet olabilmek için on namuslu adam anyorum" diyordu. Nitekim Istifalardan hoşlanmıyordu Ecevit hukumetinin kunümasmdan önceki günleri soruyorum. Bir partiden istifalar oluyor, bu olaylar strasında Korutürk 'ün tutumunu öğrenmek istiyorum. Bunlardan katıyyen hoşlanmıyordu. AP'den aynlanların bakanhklara getirilmesinden sonra Adalet Partisi Başkanhk Divanı'nın bir bildirisi yayımlandı, " 0 0 adama on bakanlık vererek" diye başlayan bir bildiri. Bu eleştiri karşısında Cumhurbaşkanı şöyle diyordu: "Ben göreve geidigunden beri yüzer gezer oylara dayamlmaması gerektiğini, demokratik kaideleri, müesseseleri yatmz yazıh olarak degil, geleneklerle de gelistirmek dnrnmnnda olduğumuzu, bunon yazılı bazı müeyyideleri banuunaa gerektigmi söyledim ve bazı direktifler de verdimdi. Onerilerde de bnlundumdn. Sıra Demirel'de O sırada öztrak, toplanrıya katıldı, Cumhurbaşkanı ona, "Kaide n«dir?" diye sordu. "En çok saadafyeai otana teküf etmek. O ı ı da yap SCRECEK
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle