18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CUMHURİYET/2 OLAYLAR VE GÖRUŞLER sını, eğitim ve ögretimde laik bir birlik sağlanmasını, dilimizin yabana dillerin boyunduruğundan kurtanlmasını, Arap harılerinin atılmasını, laikliğin toplum yaşamına egemen kılınmasını, kısaca, Batı'nın Dogu'ya yeğlemiş olmasını yadırgayanlarm sayısı pek çoktur. Bu tepkilerini fırsat düştükçe, sözleriyle, yazıiarıyla ve davranışlanyla açığa vurmaktan da geri kalmazlar. Bunlann saldırılarını kimi yazarlanmız, bir "toplumsal şizofreni" olarak adlandırmıştır (2). Her şeye karşın, bizim kammız odur ki, Türk toplumu bu açık Atatürk düşmanlarından zarar görmeyecek bir olgunluğa erişmiştir bugün. AS1L TEHIİKE Ama, bir bajka kümede yer alan kimseler var ki, Atatürk ilkelerine hiçbir zaman inanmış ve saygılı olmamakla birlikte, türlü yönetimlerin özelliklerine, eğilirnlerine ve özlemlerine göre tutum alma ustalığını göstermişlerdir. Bu gibiler, her iktidar döneminin yapısına uygun düşen yöntemler kullanarak ayakta kalmayı başarabilmişlerdir. Toplumumuzun geleceği yönünden asıl tehlike, bencc bunlann iyice tanınmasında yanılgıya düşmektir. Bakınız, Atatürkçülüğü bir ideoloji olmaya değer görmeyen bir bilim adamının yazdıkları bu konuyu ne denli aydınlatıyor: "Yapılan bütün propagandalara rağmen, Atatürkçülük, bir ideoloji olamaz. Zira, her ideolojinin temelinde bir fikrin bulunması icab edcr. Atatürk ise, bir 'fıkir' de|U, bir şahıs'lır... Bu kadar insicamsız bir fikir mecmuasına "ideoloji" adı verilemez... Yaptığı hareketlerde şüphesiz baa fikirlerden mülhem oldu, fakat bunlar, şuradan buradan toplanmış şeylerdi. Inîicamlı ve tenkidli bir zihniyetle incelenirse, Atatürk'ün hareketleri ve fikirleri arasında bir siirii tezatlar bulunabilir... Hakikatı açıkça söylemek lâzım gelirse, Atatürkçülük, Türkiye'de, Ataliirk öldüklen sonra doğan bir içtimai hastaiıgın adıdır... Hakikî fikirlerin yerine geçmek isteyen bayallerden kunulmamız lâzımdır." (3) Yukanda da belirttiğimiz gibi, konuytı bu ölçüde basite indirgemeye ne bilimsel yönden olanak, ne de yurttaş olarak hakkımız var. Ciddi bilim adamları, Kemalizm'in bir ulusal özgürlük, bağımsızlık ve cağdeşlaşma yöntemi olarak, Gandhi, Nehru, Nasır, Cinnah, Burgiba gibi daha bircok önderleri derinden etkilemiş olduğu konusunda görüş birliği içindedirler. Türkiye Iş Bankası'nın 1981 yılında düzenlediği Uluslararası Atatürk Sempozyumu'ua sunulan değerli bildiriler ve onlar üzerindeki görüşmeler de, Atatürkçülüğü, Mısır'dan Hindistan'a dek ideolojik olarak aigılayanlan güçlendirmiş, yadsıyanlan ise haksız çıkarmıştır. Denilebilir ki, yukarıda yer verdiğimiz Atatürkçülüğe karşı görüşler 30 vü önce kaleme alınmıştır. lnsanlar olgunlaştıkca eski düşüncelerini aklın suzgecinden geçirerek değiştirmiş olabilirler. Yazariar ve bilim adamları da bu kuralın dışında değildirler. Bu nedenle, o sözleri bugün için sahibinin karşısına bir günah gibi çıkarmak yerinde olmayabilir. Hemen belirtelim ki, değiştirilmiş olduklarına ilişkin bir kanıt da bulamadığımız yukarıdaki düşünceler, herhangi bir konudaki sıradan düşenceler değil, varlığımııı borçlu olduğumuz Atatürk'ün kişiliği ve Atatürkçülüğün özü ile doğrudan doğruya ilişkili görüşlerdir. Ve bu satırlar, ükokuldaki bir çocuğun değil, bir üniversite öğretim üyesinin kaleminden çıkmıştır. TUTARSIZLİK NEREPE? Kanımca, sorun Atatürkçülüğün bir ideoloji olarak yadsınmasında da değildir o kadar. Sorun Atatürkçü düşünce dizgesini küçümsemekte bu ölçüde rahat olabilen bir kimsenin. "Atatürk ilke ve inkılâplannı... Bilimsel yollardan araştırmak, tanıtmak ve yaymak...la görevli olan bir anayasa kurumunun en yüksek organında görev aJmayı içine sindirebilmiş olmasındadır. Içtenlik ve tutarhlık bunun tanvtersini yapmayı gerektirmez mi? Yurttaşlarımız ve geleceğin kuşaklan, üstelik Atatürk'ün bıraktığı gelirle yaşayan bir kurumda, Atatürkçü düşunceyi savunmak şöyle dursun, küçumseyen bir bilim adamının işinin ne olduğunu sormakta haklı olmazlar mı? Sayın Cumhurbaşkanımızın da, 19 Mayıs 1985 demecinde çok haklı olarak belirtmiş oldukları gibi, "Dinimizi bir siyaset aracı olarak kullanma): isteyen, kafaları örümcek ağı bağlamış yobazlarla, demokratik sistemin işleyişinden hoşlanmayan diktatörlük heveshleri.. Ne hazindir ki, Atatürkçü geçinen yönetimlerde bile söz sahibi olabilmişlerdir." Bunun için değil midir ki, Sayın Nadir Nadi de, tâ 1965'te, "Çağdaş uygarlığa sırt çevirmek Atatürkçülük ise, biz Atatürkçü değiliz. Hayatta en hakiki mürşit ilim değilse, biz Atatürkçü değiliz" diye yakınmak zorunluluğunu duymuştur. (4). SONUÇ Açıktır ki, gerçek Atatürkçülüğü geçerli ve kalıcı kılmanın yolu biçimden öze inebilmektedir. Bunun için hepimize büyük görevler düşer. Bütün kamu kuruiuşlannda olduğu gibi, Atatürk'ün bize emanet etmiş olduğu kurumlann yöneticilerinin atanması da çok duyarlı bir özen ister. Bu gibi yerlerde görev alacak olanlarda, herhalde, Atatürkçülüğe yürekten inanmış olmak, aranacak koşullann başında gelmelidir. Bunu yapamadığımız sürece, Atatürkçüiükie hiçbir ilişkisi bulunmayanlar, Atatürkçü dönemlerde bile, yönetimlerde söz sahibi olmayı başarmakta güçlük çekmezler. (1) "Herkesçt bilinınfktedir ki. dofnı yolda» «vnlmakla dnaya yıblmaz. Oau uıl yıkın bilim •dımtanıua dalkamklutodur." (2) M«slaf» Coşturotiiı. AtatirkfiUiik ve Sotyal Şiıofreai, Ankara. I9SI. (3) Konanizmle M m d d t , Sayı 36, 15 Mayıs 1952. (4) Nadir Nadi. Ben AUtarfcç* DefiHm. Istaobul, 1982. 7 TEMMUZ 1985 Afatörkçülük: Ideoloji mi, "Hastalık" mı? Açıktır ki, gerçek Atatürkçülüğü geçerli ve kalıcı kılmanın yolu biçimden öze inebilmektedir. Bunun için hepimize büyük görevler düşer. Bütün kamu kuruluşlannda olduğu gibit Atatürk'ün bize emanet etmiş olduğu kurumlann yöneticilerinin atanması da çok duyarlı bir özen ister. Bu gibi yerlerde görev alacak olanlarda herhalde, Atatürkçülüğe yürekten inanmış olmak, aranacak koşullann başında gelmelidir. I TÜRKİYE'NİN YENİ | MUHALEFET LİDERİ KİMDİR? Aydın Güven Gürkan'ın tüm yaşam öyküsü Yurrdışına çıkma yasağı ofan bokonı açıklıyoruz • Pişmanlık Yasası'nın ilk ^ | f t U ^ uygulaması: Emniyet ıSBfiSkv ftll ^saöB Müdürünün katı'line ceza indirimf O Karadenizliler, Sivaslılar, Kayserililer ve diğerleri istanbul'da nereleri paylaştılar? • İnanılmaz bir tecavüz • İran'da Humeyni'ye fehlike canlan • Tayland fahişe ihrac ediyor • Türkiye'de bilgisayar poflomas/ Prof. Dr. RUŞEN KELEŞ "Meşhurdur ki fısk iie olraaz ciban barap / Eyler anı müdahanei âliman barap" (1) Kececizade Izzet Motla (17851829) Kemalizm diye de bilinen Atatürkçülüğün gerçek niteliğine ilişkin tartışmalar, Atatürk henüz sağken başlatılmıştır. Tarihçiierımız, burüann ne gibi amaçlarla körüklendiğini yakından bilirter. Bu tartışmalarda öne sürülen görüşlerden bir bölümüne göre, Atatürkçtilük bir "ideoloji"dir. Bu görüşte olanlar, Kemalizm'in, Türk ulusunun kurtuluş savaşımına yön veren ve yeni devletin temellerini oluşturan ilkeiere dayandığjnı savunurlar. BunJar arasında, Atatürkçülüğü bir ideoloji oJarak yeterince geliştirilrnemiş görenler de yok değildir. Atatürk'ün katı ve kahplaşmış düşünce akımlanna bağlanmamış, yeniliklere açır . bir yaradılışta oiması, bu göriiştekileri, çağdaşlaşmanın bir siireç olduğu ve hedefin donmuş bulunmadıgı savlarında güçlü kılmıştır. öte yandan, tartışmarun öteki ucunda bulunanlar ise, Atatürkçülügun, "ideoloji" kavramını doldurmaya yetecek bir düşiinsel içerikten yoksun bulunduğunu varsayarlar. O'nun büyük bir asker ve eylem adamı olduğunu, bazen ve "lütfen" benimsemiş görünseler de, bir "ideolog" sayılmayacağını her zaman yinelerler. Dahası, bunlardan bir bölümü, Kemalizm'i, devletin "resmi ideolojisi" durumuna getirmeye çaJjşmanın bilimsellikle bağdaşmadığını vurgulamayı da unutmaziar. Bu görüş aynlıklan, çok partili siyasal yaşama geçmeden önce de, sonra da sürüp gitmiştir. Hatta, ne yazık ki, çok partili düzen, Atatürk ilkelerinden ve devrimlerinden hem büyük ödünler verilmesine, hem de iktidarlara yaranabilmek için, Atatürk adının, içtenliksiz bir biçimde, şu ya da bu görüşlere yakınmış gibi gösterilmesi çabalannın yoğunluk kazanmasına yol açmıştır. Siyaset kavramını, ülkemizde, hak etmediği halde, olabildiğince gözden düşüren, etmenlerden birinin bu olduğuna da kuşku yoktur. NEDEN İDEOLOJİDtR Acaba, Atatürkçülük bir ideoloji midir? Orhan Hançerlioğlu, Felsefe Sözlüp'nde, ideolojiyi, "Topiumun özdeksel yapısınca belirlenen siyasai, fekefesel, dinsel, sanatsâl, vb. düşünce biçimlerinin tümü" olarak tanımlar. Özer Ozankaya'nın Toplumbilim Terimleri Sözlüğü'nde de, bu kavram, "Herhangi bir toplumsal kümenin yaşamına yön veren ve kendi içinde uyumJu bir düzen oluşturan düşünce, inanç ve düşünüş biçirrüeri" oiarak tanımlanıyor. Her iki tanımın belirledigi çerçeve içinde de, Kemalizm'i bir "ideoloji" olarak görmeye hiçbir engei yoktur. Tersine, dayandiğı düşünceler ona bir uluşal çağdaşlaşma ideolojisi değerini kazandırmaya yeterlidir. Ismet Giritli de, bu konudaki çalışmalarında, Atatürkçülüğün, "dogmatiktotaliter" ideolojilerin tersine, "pragmatikdemokratik" bir ideoloji olduğunu benimsemiş görünmektedir. Doğumunun 100. yıldönümü nedeniyle yapılan bilimsel araştınnalar ve yayınlar, bu alanda oldukça berrak sonuçlar koymuştur ortaya. Bunlara göre, Atatürkçülük ideolojisinin özü, akla ve bilimsel yönteme, uJusai egemenlik ve tam bağımsızhk ilkeierine, çoğulculuğa, halkçılığa, laiküğe ve çagda$lajma doğrultusunda sürekli yenileşmeye dayanmakta olmasıdır. Bu nitelikleriyle Atatürkçülük, Cumhuriyetin kurulmasında olduğu gibi, ülkenin geliştirilmesinde ve toplumun yüceltilmesinde de yararlanılabilecek devingen bir yöntem, bir ideolojidir. Eğer bu düşünce dizgesi, kimilerinin aradığı gelişme düzeyine erişebilmiş degilse, bunun sorumluiuğu, büyük ölçüde, aydınlanmızın olsa gerektir. Sağda da, solda da, Kemalizm'i bir ideoloji olarak benimsemez görünenlerin bir bölümünü, bu tutumlannda içtenlikü sayabilirsiniz. Demokratik rejimin sağladığı düşünce özgürlüğünden, zarnan içinde zikzaklar yapmadan, topluma, kamu düzenine ve yasaJara saygıyı elden bırakmadan, yararlanmalanna kimsenin bir diyeceği yoktur. Atatürk'ün özlemini duyduğu çağdaş Batı dünyasına özgü bo$görü geleneği, belki boylelerini kınamaya da engeldir. Biliyoruz ki, aralannda, Yurttaşlar Yasasının Batıdan alınma TEŞEKKÜR Geçirdiğim eklem rahatsızlığını zamanında teşhis ve kısa sürede tedavi ederek beni yeniden eski sağlığıma kavuşturan Romatizma ve Fizik Tedavi Uzmanı Doç. Dr. FİKRET TÜZÜN'e ve RHEUMACIİNİC personeline teşekkürü borç bilirim... YALÇIN PEKŞEN MÜGE KOÇ İŞDAR GOKSEVEN Nişanlandılar. 6.7.1985 Çanakkale EVET/HAYIR OKTM AKBAL ADAPAZARI 2. SULH CEZA MAHKEMESİ Karar: 1985/237 Hâkim: Tevfık Erkan 14629 Kâtip : Ferda Yücel Sanık Davaa E«5 : Bir Yıllığı Kanştırırfcen... 1938'de 2731 kitap yayımlanmış. 1982'de 6190!.. Elli dört yıl geçmiş, yılda yayımlanan kitap oranı, kitap sayısı ancak bir kat artmış. Ya nüfus? 1931 'de 'On yılda on beş milyon gertç çıkar dık her yaştan' diyorduk. Şimdi Türkiye nüfusu 50 milyon. Arttş dört misli!.. Ya şimdi ne olacak? Şu sıralarda kitap satışlan birden yüksefmiş. Nedeni açık: Nasıl olsa son yüzde 49 kâğıt zammı kitap fiyatlannı büyük ölçüde arrtıracak diye fırsat bu fırsattır diye okurlar kitapları kapışıyorlar. Yayıncıiara, ellerindeki krtaplara yeni etiketleri yapıştırmaya zaman bırakmadan... ' Bir derginin soruşturmasına 1984 yılının mayıs ayında şu yanrtı vermişim: "Türkiye'de 50 milyon insan yaşıyor. Belki daha çok. Ama kitap satışlan 3 bin, 5 bin, en çok yedisekiz bin arasında. Niye böyle?" Sonra da, çeşrtli engellerden söz edip, konuyu 'tehlikeli kitap' sorununa getirmiştim: "Kitabın tehlikelisi olmaz bence. Kitap, yakılarak, toplatılarak, yasaklanarak ortadan kakJnlamaz. Kitap, büyük bir güçtür. Hepsini yok edersiniz, ama bir tane kalır, yine çoğalır. Bir kitabı beğenmey&biliriz, hoşumuza gitmeyebilir. Ama kitabı, daha doğn/su düşünürü, yazan zorbalıkla susturmak, o kişinin savunduğu görüşü, düşunceyi güçsüz kılmaz, büsbütün güçfendirir. Bir kitap, ancak başka bir kıtapla alt edilebilir. Yani, düşünce ancak daha güçlü, daha yarariı bir düşünceyle ortadan kaldınlabılir. Polis önlemleriyle değil." "Nesin Yıllığı" 1985'i okurken gecen yıl içinde yayımlanmış bir çok yazıma rastladım. ikjiyle okudum, kendi dışımda bir kişi gibi. Ben de, yazar arkadaşJar da, nice nice inandıncı yazılar yazdık. Ama duyan kim, dinleyen kim? Aziz Nesin de kitabın başyazısında devletin yazarlara karşı bakış açısını değerlendirmiş, benim vaktiyle bu sütunda çıkan bir yazımdan da söz etmiş, hani nerdeyse bütün şairlerin, yazarların hapsedildiği, aaalet önüne çıkarıldığı, lutuklandığından söz eden bir yazım vardı, ondan... Nesin şunlan ekliyor: "Bu arada çok ilginç olan Türkiye Yazariar Sendikastndan zorla boşaltılan yerin, iktidann desteğindeki yapay birtakım tutucu ve sağcı yazar örgütlerince doldurulmaya çalışılmasıdır. 1950'denberi iktidarlarca zaman zaman bu türtü yapay ve zorlama yazar örgütlerinin Türk yazım temsil etmesi istenmiştir... Zoria ve zoriamalaria pek çok şey yaptlabilir ve yaptıniabilir, ama yazın, zoria yaratılamaz ve yapay yollarla yazar çıkanlamaz." Evet, böyie yapay dernekler var. Bakanlar geliyor, TV'ler haber olarak duyuruyor. Ama bunlan ne biten, ne tanıyan var! Adlarını burada sıralasam içinizden biri bile ben bu yazarları biiiyorum, kitaplarını okudum' diyemez. Hükümetler her şeyi yapebilirfer, ki yapıyoriar. Ama sanat yazın alanında rtiçoir şey yapamazlar. Zorla, zorlamayla ne şair, ne öykücü, ne romancı, ne ressam, ne besteci yaratılabilir... "Nesin Yıllığı 1985"bin sayfaya yakın... 1984'ün yazınla ilgili bütün olayları yer alıyor. Şiir, deneme, roman, öykü, dil alanlanndaki çalışmalar, yaprtlar... Yuvartak yaş dönemlerindeki yazartarımız: 80 yaşına gelen Defne, Okay ve Velidedeoğlu, yetmişine, altmışına, ellisine ulaşan yazariar, şairler... Sonra 1984'te ölenler, onlar için yazılanlar, yapılan törenler, anma yazıları... "Nesin YıNığ", 1984'ün önemli bir oiayına geniş ÖJçiide yer ayırmış. Bu, Küftür Bakanlığı'nın deposuna atılan, Kültür Bakanlığt yayınlarıdır!.. 197879 yıllarında bastırılan kitaplar, 1979dasakıncalı bulunuyor, piyasadan toplatıhp depolara tıkılryor. Bu kitaplar şunlar: Duerremat'ın 'Beşinci Frank', Kaftancıoğlu'nun 'Altın Ekin', David Hume'un 'Din Ustüne", Emin Özdemir'in 'Düşüncenin Toprağı', Dimitri Kantemir'in 'Osmanlının Yükse/iş ve Çöküşü', Türter Alkan'ın SBF'de yardımcı ders kitabı olarak okutulan 'Siyasa/ Toplumsallaşma', Daglarca'nın 'Yaramaz Sözcüklef, Püsküllüoğlu'nun 'KırlangKm Kanat Vuruşu' şiir seçkisi, Catullus'un 'Şiirieri' vb... Bu olayla ilgili bir soruşturmaya Aziz Nesin şu yanıtı vermiş: "Bugünkü koşullarda bütün akılcı kitapların yakılması gerekir. Aslında az kitap yakılıyor. Kendilerine lâyık olan daha çok yakmaktır." . "Nesin Yıllığı 85" beigesel bir yapıt. Gelecek kuşakların da yararianacakları, ibretle okuyacaklan... •985/184 MALİYE VE GÜMRÜK BAKANLIĞI'NDAN MALİYE MÜFETTİŞ MUAVİNLİĞİ GİRIŞ SINAVI Maliye ve Gümriik Bakanlığ) Tefüj Kurulu Baskanlıgı'nca 3.9.1985 Salı günü saat 09.30'da, Ankara ve Isıanbul'da Maliye Mflfetti; Muavinliği Ciris Sınan açılacaktır. GtRİŞ S1NAVINA KATILABİLMEK İÇİN. a) Devlet Memurları Kanunu'nun 48'inci maddesinde yaalı niteliklere sahip olmak, b) 1.1.1985 tarihinde 30 yaşını dojdurmamış bulunmak, c) Siyasal Bilgiler, Işletme, Iktisat, Hukuk Fakülteleri ile Orta Do|u Teknik Üniversitesi ve Boğaziçi Üniversitesi İdari Jlimler Fakültelerinden, İktisadi ve Ticari llimler Akademilerinden (veya bu vasıfları haiz olduğu Milli Eğitim Bakanlığı'nca lasdik edilecek yurtiçi ve yundısı fakülte veya yüksekokullardan) birini bitirmiş olmak, gerekmekıedir. tsıeklilerin sınav için gerekli belgelerle sınav konularını belinen kitapçığı, adfarı geçen fakülıe ve akademilerle, Ankara'da Teftiş Kurulu Başkanlığı'ndan, istanbuJ ve Iznıir Defterdarlıklannda Maliye Müfettişlerinden, bizzaı veya mektupla saglayarak, başvurma ve kayıt islemi için en geç 23.8.1985 Cuma günü çalısma saatinin bilimine kadar Teftiş Kurulu BaskanhğYna başvurmâlan ilan olunur. Basın: 19830 K.H. ISMAİL KAPLAN: Rıza ve KezbBrfdao olroa, 1948 DJu, Eflani Beşiğdir K.N. kayıtlı, Adapazarı Mıthatpaja Mahi. Ofîs Karşısı Yalıoı Sokak No: 6 da oturur, evli 6 çocuklu, okuryazar sabıkasız, pastahaneci : Gıda maddeleri tüzüğüne aykırı davranış Suç Suçç T. : 18.6.1984 Yukanda açık kimliği yazılı sanık bakkında Adapazan 2*nci Sulh Ceza Mahcmcsi'nde yapılan açık durujma sonunda: G. D.: Olay tarihinde sanık Ismai! Kaplan'ın gıda maddeleri tüzüJüne aykırı olarak dondurma imal etmek suçundan eylemine uyan TCY'mn 398. 402/1, 647 sayılı yasanın 4. maddeleri uyarınci: Otuz iki bin lira agu para cezası üe tecziyesine, Uç ay silre ile cürme vasıta kıldığı meslek ve sanatın ve ticaredn tatiline, Karar verildi. 7.5.1985 Basın: 20039 Letra Hızlı ve aktif çalışmayı seven, çok iyi derecede İngilizce bilen, daktilo ve dosyalama bilgisi olan, yönetici nitelikleri bulunan sekreter GAYRİMENKULÜN AÇIK ARTIRMA İLANI KARTAL 1. SULH HUKUK HÂKİMLİĞİNDEN Dosya No: 1985/8. Satış Satılmasına karar verilen gayrimenkulün cinsi, kıymeti, adedi, evsafı: İzalei şuyu şuretiyle satışına karar verilen Kartal Yakacık köyünde Köy İçi mevkiinde kain 126 pafta 931 ada 13 parsel sayısında kayıtlı 438 m' miktarlı ev vasıflı gaynmenkul ÜK.nunun hükümJerine tevfîkan açık artırma şuretiyle satılacaktır. EVSAFI: Gayrimenkul Yakacık köyü köy içi mevkiinde Eski Hamam sokağına girilerek, yeni adı Eteğerli sokak da 41 kapı no.lu yerdir. İçinde iki katlı ev mevcut olup ev harap vaziyettedir. İMAR DURUMU: Blok inşaata rnüsait olup yoldan 5 metre yan bahçe 3 metre olmak üzere 3 katlı bina inşasına müsaittir. MUHAMMEN KIYMETİ: Bilirkişi beyanına göre 5.942.000. TL. kıymet takdir edilmiştir. SATIŞ ŞARTLAJU: 1 Satış 13/8/1985 günü saat 14.30'dan 14.50'ye kadar 2. Sulh Hukuk Kaleminde açık artırma şuretiyle yapılacakür. Bu artırmada tahmin ediJen kıymetin %75'ni ve rüçhanh alacaklılar varsa alacaklan mecmuunu ve satış masraflannı gecmek şartı ile ihale olunur. Böyle bir bedelle alıcı çıkmazsa en çok artıranın taahhüdü baki kalmak şartiyle 23/8/1985 günü aynı odada saat 14.3014.50'de ikinci artırmaya çıkarıiacaktır. Bu artırmada da rüçhanlı alacaklıların alacağını ve satış masraflannı geçmesi şaniyle en çok artırana ihale olunur. 2 Artırmaya iştirak edeceklerin, tahmin edilen kıymetin %10'u nisbetinde pey akçesi veya bu miktar kadar milli bir bankanın teminat mektubunu vermeleri lâzımdır. Satış peşin para iledir, allcı istediğinde 20 günü geçmemek üzere mehil verilebilir. Dellâliye resmi ihale pulu, tapu harç ve masraflan alıaya aittir. Birikmiş vergiler satış bedelinden ödenir. 3 Jpotek sahibi alacaklılarla diğer ilgüiJerin (+) bu gayrimenkul üzerindeki haklannı hususiyle faiz ve masrafa dair olar iddiaiarmı dayanağı belgeler ile onbeş gün içinde dairemize bildirmeleri lâzımdır, aksi takdirde hakları tapu sicili ile sabit olmadıkça paylaşmadan hariç bırakılacaklardır. 4 Satış bedeli hemen veya verilen mühlet içinde ödenmezse İcra ve Iflas Kanununun 133. maddesi gereğince ihale feshedilir. îki ihale arasındaki farktan ve %10 faizden alıcı ve ke/llleri mesul tutuiacak ve hiçbir hükme hacet katmadan kendilerınden tahsil edilecektir. 5 Şartname, ilân tarihinden itibaren herkesin görebilmesi için dairede açiK olup masrafı verildiği takdirde isteyen alıcıya bir örneği gönderilebilir. 6 Satışa iştirak edenlerin şartnameyi görmüş ve münderecatını kabul etmiş sayılacakları, başkaca bilgi almak isteyenlerin 985/8 sayılı dosya numarasiyle memurluğumuza başvurmâlan ilân olunur. 24/6/985 ( + ) İlgililer tâbirine irtifak hakkı sahipkri de dahildir. Basın: 8805 GEBZE İCRA MEMURLÜĞUNDAN GAYRİMENKUL SATIŞ İLANI Sayı: 1985/312 Satılmasına karar verilen gayrimenkuiun cinsi, kıymeti, adedi ve evsafı: Gebze, Osmanyılmaz Mah. Yeni Cadde 39 pafta, 193 ada, 17 parsel noda kayıtlı 781.08 m' miktarlı, bahçeli, natamam kargir ev. Belediyeden alınan 9.4.1985 tarih 507 sayılı imar durumuna göre, parselin iskân sahası içinde olup, nizami blok inşaata müsaadeli yoldan 3 metre, kat adedi eş 3 + 1 4 kat, bina derinliği 20 m. şeklindedir. Arsa içinde yol ssviyesinden 2.5 m. aşağıdan başlamak üzere 445 m2 tabanh yol kotundan 2 kat aşağı bodrum kat, yol kotu üstünde zemin kat, kaba inşaatı bitmiş betonarme karkas binanın 1. katının kalıbı çakıinuş, fakat uzun zaman bekletildiğinden ahşap kerestenin işe yaramaz duruma geldiği, binanın bodrum katında yol cephesinde kömürlük, arka cephede 3 daire, 2. bodrum katta ise yol cephesinde kömürlük ve arka cephede 3 daire, zemin katta 5 adet dükkân, bina giriş holü ve arkasında 3 daire olarak yapılmış ara bölme duvarlan 8.5'luk tuğla ile öriilmüş üç dükkânın profil doğraması yapılmış, camları takılmış, fakat camlar kısmen kınk olup, kaba insaat sıvaları yapılmamış, elektrik ve suyu henüz bağlanmayan natamam inşaatın 14.807. 500.00 TL.'ye tekabül eden 1/2 arsa payı ile birlikte hissesinin satılacağı, SATIŞ ŞARTLARI: 1 Satış 12.8.1985 pazartesi günü saat 16.00'dan 17.00'ye kadar Gebze tcra Daıresi'nde açık artırma sureti ile yapılacaktır. Bu artırmarla tahmin edilen kıymetin %75'ini ve rüçhanh alacaklılar varsa alacaklan mecmuunu ve satıs masraflannı geçmek şartı ile ihale olunur. Böyle bir bedelie alıcı çıkmazsa en çok artıranın taahhüdü baki kalmak şartiyla 22.8.1985 perşembe günü aynı yerde saat 16.0017.00 arasında 2. arttırmaya çıkanlacaktır. Bu artırmada da rüçhanlı alacaklılann alacağını ve satış masraflannı ve kıymetinin %50'sini geçmesi şartı üe en çok artırana ihale olunur. 2 Artırmaya iştirak edeceklerin, tahmin edilen kıymetin °!»10'u nisbetinde pey akçesi veya bu miktar kadar milli bir bankanın teminat mektubunu vermeleri lâzımdır. Saüş peşin para iledir, alıcı istediğinde 20 günü geçmemek üzere mehil verilebilir. Dellâliye resmi ihale pulu, % 10 Katma Değer Vergisi, tapu harç ve masrafları alıcıya aittir. Birikmiş vergiler satıs bedelinden ödenir. 3 İpotek sahibi alacakhlarla diğer irtifak hakkı sahipieri bu gayrimenkul üzerindeki haklannı hususiyle faiz ve masrafa dair olan iddialannı dayanağı belgeler ile 15 gün içinde dairemize bildirmeleri lâzımdır. Aksi takdirde hakları tapu sicili ile sabiı olmadıkça paylaşmadan hariç bırakılacaklardır. 4 Satış bedeli hemen veya verilen mühlet içinde ödenmezse İlK'nun 133. maddesi gereğince ihale feshedilir. İki ihale arasındaki farktan ve % 30 faizden alıcı ve kefilleri mesul tutuiacak ve hiçbir hükme hacet kaJmadan kendilerinden tahsil edilecektir. 5 Şartname, ilan tarihinden itibaren herkesin görebilmesi için dairede açık olup masrafı verildiği takdirde isteyen alıcıya bir örneği gönderilebilir. 6 Satışa iştirak edenlerin şartnameyi görmüş ve münderecatını kabul etmiş sayılacakları, başkaca bilgi almak isteyenlerin 1985/312 sayılı dosya numarasıyla memurluğumuza başvurmalan ilan olunur. 3.7.1985 Basın: 8793 Hızlı ve yaratıcı çalışmayı seven, genç ve dinamik, tercihan airbrush kullanabilen grafikerler arıvor Başvuaılann şahsen yapıiması rica olunur. LETRA REKLAMCILIK A§. 38 9 JACK NtCHOLSON HAFTASI POSTACI KAPIYI İKİ OEFA ÇALAH J. MtkN • J. P.Ks>Çm CunaPaıar: 15 3021 SalıPerş C tesi: 1M8.45 1 7 TEMMUZ INTERI0RS Yön: Woo4y «UEM Uatıe Keaton Kristin Griffith MctardJordan 1978 Amenkan Vapımı 91 dakika Merkez ve tüm bayılcrdc roıcü i. •clıılm M. tramHıı P tesıCars.CumaPazar 1218.45. SalıPerşC tesi. 153021 Toı: M. Aatoatoni Motel VtLLA LALE OrenBurbaniye Tel: 1343 Balıkesir Tel: 115!» 5. YAZ RESİM ÇAUŞMAURI M.S.Ü. REŞ.İM ve HEYKEL MÜ2ESİ YETtŞKİNLfRGENÇLERÇOCUKLAR Kayıt Günleri: ÇarşPerşCuma 11 001600 Tel. 161 42 98 1 Kişi 4450 TL. 2 kişiden sonra indirilmiş fiyatlar 15 ağustostan itibaren tam pansiyon 2950 TL İLAN 3. İCRA TETKİK MERCİt HÂKİMLİĞrNDEN 1985/262 Istanbul, Taksim Inönü Caddesi No: 30/A adresinde mukim MüRAT EKSPORT KONFEKSİYON SANAYİI VE TİCARET A.Ş. hakkında mahkememizin 1985/262 esas 1985/344 karar sayılı ilamı ile U.K.'nun 285^286. maddeleri gereğince 2.7.1985 arihinde İKİ AYL1K konkordato mehli veriimiştir. llan tarihınJcn itibaren 7 gün içinde itiraz olunabilir. Basın: 8905 Opr. Dr. KAZIM SARI Genel Cerrahi Uzmanı ETİBANK İSTANBUL ALIM SATIM MÜESSESESİ MÜDÜRLÜĞÜNDEN 1 Müessesemizin ihtiyacı oiarak, aylık takriben 1200 ICg. taze d^na eti satın alınacaktır. 2 Şartname Müessesemizin Meşrutiyet Cad. No: 241 Tepebaşı/İstanbul adresinden lemın edilebilir. 3 Ihalenin son günü 11.7.1985 tarihidir. Basın: 20193 Mua: Mecıdiyct o> Uiıyukücre J Cad. No: 57/5 Tel: 166 % 66 166 47 48 I LA RONDE Tön: Max OPHULS Scrge ReggianJ Oaırielle Darriet:x 1950 Fransız Yapımı 100 uakıka Merkcz ve cüm bayilerde ÇOCUK OYUN PARK1 KURUYORUZ. JST. 356 97 00 ÇAĞDAŞ • M.Ü. okul kimliğimi, pasomu kaybettim. Hükümsüzdür. HÂKAN K1ROĞLU
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle