Katalog

14 TEMMUZ 1985 HABERLER CUMHURİYET/7 'TürkiyeAET ilişkilerinden umutluyurri? NİLAY KARMAN Belçika Dışişleri Bakanı Leo Tindemans, dttn İstanbul'un tarihi ve turistik yerlerini ziyaret etti. tkisi de Flaman olan Leo Tindemans ve eşi Rosa TindeKARA ÇADIRDA Belçika Dışişleri Bakanı Leo Tindemans ve eşi Rosa. Sultanahmet'teki tarihi mans, tarihi tbrahim Paşa Saratbrahim Paşa Sarayı'nda bulunan ıslam Eserleri Müzesi'ni gezerken, "kara çadır" adı verilen yörük yı'nda Islam Eserleri Müzesini çadınnm içine girip oturdular ve çadırdaki eşyalan incelediler. (Fotoğraf: ERDOCAS KOSEOĞL U)gezerken "kara Çadır" adı verilen bir yörük çadırının içine giKongreden notl^r rip oturarak, yörük yaşantısını kısa bir süre için de olsa tatmak (Baştarafı 1. Sayfada) dediği Adana II Ba$karu Sürey n önergeyi okuttu. Sunalpçilerin adayı Zonguldak İl Başkanı istediler. ya Kayar olduğu halde salonu Sunalp'e açık destek veren esBelçika Dışişleri Bakanı, turladı. Sunalp'in salona girdi Mustafa Saraı, Söylemezoğlu ki MHP'nin militanlan görevleği andan itibaren salonun "Baş taraftarlannın adayı ise Sıvas Türkiye AET ilişkılerinin gelerini öylesine ciddiye aldılar ki, kan Ülkü" sloganlanyla inledi Milletvekili Prof. Yümaz Altug ceğinden umutlu olduğunu belirMDP'nin milletvekilleri ve kurutirkç,n, artık toplulukça ği gözJendi. Sunalp, turunu ta idi. Sunalp iki aday olduğu için culan bile salona girmekte güçtüzük gereği gizli oyla seçim ya Türkiye'ye uygulanan kısıtlamalük çekti. MDP tçel MUletvekili mamladıktan sonra kuruculara ayrılan sırada Genel Sekreıer Ül pılacağını duyurdu. Sonra da ne ların haklı gösterilemeyeceğini Mehmet Kocabaş, ancak "Yahu söyledi. Leo Tindemans, Türkihikmetse konuyu oya sundu. kü Söylemezoğlu'nun yanına ben de eski MHP'liyim" diyerek ye'nin kabul ettiği yeni polis ya"Gizli oyla seçim yapılmasını oturdu. Ancak öpüsmedi. salona girmeyi başarabildi. sasıyla ilgili bir soru üzerine, kabnl edenler.." • •• *** r bunun tamamen Türkiye'nin Yine aynı görevliler tarafınGazetecilerin istegi üzerine SuSol taraftan birkaç el kalktı. içişleriyle ilgili bir sorun olduğudan salonun dinleyicüere ve pro nalp ve Söylemezoğlu birlikte Sunalp, kabul etmeyenleri oya nu ve bu nedenle yorumda butokole ayrılan bötumüne "Ko poz verdiler. Bu sırada Söylemesunmaya gerek görmeden "Ka lunmak istemediğini belirtti. miinizıniıı karşısında Sunalp'in zoğlu'nun sürekli sağ tarafa bakbul edilmiştir" diye sonucu ilan Tindemans, polis vasa^ı konuyanudayız", "MDIet, demokra tığı Sunalp'in ise iğreti bir güluşetti. Sunalp'in bu tutumuna deu ve asker diişmanlanna hayır'' le poz verdiği görüldü. Sunalp'lege sıralarından "Kendini kıçpankartlan asıldı. Görevliler sain yarunda bulunan eşi Suzan lada mı sandın paşa?" diye laf yesinde salonun havası sertleşti Sunalp ise, ciddi bir yüzle oturatıldı. (Baştarafı 1. Sayfada) ve kongreye gergin ve disiplinsiz du. Sunalp ve Söylemezoğlu • * • dokümanların kontrolünün yabir atrnosferde baslandı. Salon"diişman kardeşler" görünümupıldığı, Ağca'nın duruşmalarda Kongre salonun sürekli "Başda dikkati çeken diğer bir olgu nü Başkanlık Divanı masasında verdiği çelişkili ifadelerde belirkan Ülkü" sloganlanyla çınlada Suaalp'in iki küçük portresida sürdürdüler. tilen hususlann tartışıldığı belirmasuıa rağmen Sunalpçiler kanin AUtürk ve Söylemezoğlu'MDP'nin kongresine tildi. Emniyet Müdürlüğü yetnun büyük boy portreleri arası DYP'dcn Mehmet Gölhan, Ba zanacaklarından o kadar eminkilileri konuya ilişkin olarak, diler ki, Çankaya İlçe Başkanı na sıkıştınlnuş olmasıydı. ki Tuğ, Aykut Koranel, Kenan ttalyan savcırun Ağca duruşmaemekli asker Sacit Sönmez, "Ke• •* Koinkısa, Nedim Bllgiç, Aydın lanyla ilgili tüm bilgileri yarunfOim l'urgut Sunalp kazanacak, MDP Genel Başkan Adayı Arat, Hamdi Üçpınarlar, Refada getirdiğini, toplantıda iki kolumu hattin Şahin, lsmail Köse, Meh kazanmazsa ıkü Söylemezoğlu, salona Ağca'nın bazı kişiler hakkında keseceğim" diyerek çevresindemet DiUger ile 10 kişiük bir ka09.50'de büyük bir tezahüratla suçlamalarda bulunması veya kilerle iddiaya girdi. tılım sağlandı. Kongreyi omuzlarda girdi. Milletvekilleri kod adlan Ue, ömefin önce Akif • •• ANAP'tan Şadi Pehlivanoğlu, ve delegeler tarafından salon kadediği kişiye daha sonra başka Dinleyiciler arasında yer alan Mehmet Keçeciler, Eyüp Âşık, pısında karşılanan Söylemezoğbir ad takması gibı konulann Göksel Kalayaoğhı. SODEP'ten bir grup genç, "Kiralık Ülkü", lu'nun boynuna kırrruzı gullerkonuşulduğunu büdirdUer. YetTürkân Akyol, Atilla Sav, "DYP'ye Ülkü", "Müliyetçi dcn olusan bir çelenk asıldı ve kililer, savcırun yanında getirdiği HP'den Halil tbrahim Karal iz Sunalp" sloganlannı sürekli olaomuzlara alınarak tura çıkarılfotoğraf ve bUgilerle Ağca'mn lediler. rak haykırdılar. dı. Söylemezoğlu için atılan söylediklerinin karşılaştırıldığını Sunalp, kürsüde iken MDP "Başkan Ülkü" sloganlan, SuBu gençlere "boz horozlar" ve yararlı saptamalar yapıldığıMilletvekili Fevri Fırat, Muha ismi takıldı. Bu gençler sürekli nalp'in Calp'e benzer kaderini m belirttiler. ttalyan savcırun yafazakâr Parti Genel Başkanı Ali olarak Sunalp'i destekleyici slo nında gösteriyordu. Bu arada yine milgetirdiği evraklar Koç'un kongreye geldiğini du ganlar attılar. Bu sloganlara liyetçi görevliler dinleyici sıralaarasında, Ağca davasında bugüyurdu. Ali Koç, salona girince Söylemezoğlu taraftarlan "Başnndan topladıklan yandaşlanna ne kadar adı geçen tüm kişilerin MDP'nin görevlileri kendilerin kan Ülkü" slogamyla karşılık "Başkan Snaalp" "Milliyetci fotoğraflan ve haklarındaki bUden geçercesine, "Müliyetçi Tiirkiyc" sloganlan attırdılar. gilerle, Ağca'mn tüm ifadeleriverdiler Törkiye" sloganlan atülar ve bir nin bulunduğu belirtildi. Aynca Söylemezoğlu, omuzıarda tura • •• koridor oluşturarak kendisini görüşmede Oral Çelik'in fotoğKapatılan MHP'nin Genel devam ederken Sunalp yandaşı raflanmn da İstanbul Emniyet başkanı Alpasian Törkeş'in avudinleyicüer ile Söylemezoğlu ta koruma altına aldılar. • •* Müdürlüp Siyasi Şube Müdürkatı Nadir Nazif Islam, kongreraftarları arasında zaman zaman Kongrenin disiplinsiz havası lüğü kayıtlarına göre kontrolüde Sakarya delegesi olarak busert tartışmalar çıktı. Başkanlık Divanı'na da yansıdı. nün yapıldığı öğrenildi. lundu. • •• Mikrofonu eline geçiren bir Kongredeki "boz horoz"lar Eşi Suzan Sunalp'le birlikte Toplantıdan sonra gazetecileMDP'linin "Ya Allah, ya "Yeni Duşünce" dergisini dağıtsalona gelen Genel Başkan rin sorulannı yanıtlayan Marini, Bismiiiah" diye başlayan ve söz tılar. "MDP'nin kurucusu, büyük aslerinin çoğu anlasılamayan koMDP kongresi saat 18.10'dan şöyle konuştu: ker, milliyetçi lider" olarak taknuşmasından sonra Sunalp ile itibaren polis kordonu altında "Bu ziyaretim dolayısıyla dim edildi. Sunalp, yanında son Fevzi Fırat, Başkanlık Divam'n devam etti. Kongre salonuna, giTiirk adli yetkililerine bugüne anda kendisine destek veren daki masaya geldiler. Kongrenin ren çıkan herkes polis tarafından kadar gösterdikleri işbirligi yöaçılmaMtıdan sonra Sunalp, Di kontrol edildikten sonra, içeri Adana MUletvekili Yılmaz Honündeki çabalanndan dolayı levan Başkanlığı için verilen iki ay alındı. şekkür ederim. Önemli olan, bu caoğlu ile "20 yılhk öğrencim' Tindemans, îstanbul'da ANKARA'nın tasına bak İstanbul'un tarihi ve turistik yerlerini gezen Belçika Dışişleri Bakanı, "AET'nin Türkiye'ye uyguladığı kısıtlamaların haklı gösterilemeyeceğini" söyledi. sunda AET'nin resmi göruşunün Topluluk Bakanlar Konseyi tarafından açıklanmasının daha doğru olacağını ifade etti. Belçika Dışişleri Bakanı Leo Tindemans, Ispanya ve Portekiz'in AET'ye tam üyeliklerinin kabul edilmesinden sonra, topluluk içinde Akdeniz ülkelerine karşı daha olumlu bir yaklaşım belirdiğini hatırlatarak AET üyesi Akdeniz ülkelerinin ekonomik açıdan zarar görmemeleri için gerekli tedbirlerin ahndığını kaydetti. • Bu sabah eşiyle birlikte tzmir'e giderek tarihi ve turistik yerleri gezecek olan Belçika Dışişleri Bakanı Tindemans, akşam Ankara'ya gidecek ve pazartesi günü resmi temaslanna başlayacak. Tindemans'ın Ankara ziyareti sırasında, Belçika'nın OECD çerçevesinde Türkiye'ye 250 milyon Belçika Frangı tutarında kredi vermesini öngören anlaşma da imzalanacak. MODÛR tŞ BAŞIIDA Başbakan Turgut Özal'ın koruma poüslerı ABD gezısınden döndükten sonra basın mensuplarına daha da sert davranır oldular. Hatta Ozal da, "Dikkat edin. Amerikan polıslerinden yeni metotJar öğrendiler" diyerek gazetecilerin dikkatını çekme gereğini duydu. özal'ın korumalannın sert davranışlarının son örneğı de Federal AJmanya Başbakanı Kohl'un Esenboğa Havaelanı'nda karşılanması sırasında yaşandı Poiısler. gazetecılerı ıtelemekle de kalmayıp, tekme atıp dırsek vurdular. Gazeteciler sertliğın nedenıni Ozal'ın Keruma Müdürü Musa Öztürk'un polislere verdiği direktıfe kulak mısafırı olunca kavradılar Oztürk, şeref salonunun bir köşesmde poitslere şunları söylüyordu: "Gazetecilere dikkat edin, onları lyı takip edin. Fazla yaklaştırmayın." Ancak Oztürk karşılama sırasında emrindeki polislerın sert davranışlarını da yetersiz bulmuş olacak kı, gazetecileri itıp kakma görevını bizzat kendisi yürüttü. Polısler yetki yasası ile yetkılerinın artmış olduğunun herhalde farkında değıldıler Fotoğrafta Musa Ûztürk yetkilerinın arttığını gazetecilere gösterırken görülüyor. (Fotoğraf: RIZA EZER) MariniYleıı AğcaÇelenk yardımlaşmalann bundan sonra da devam etmesidir." Geliş nedenınin tamamen Ağca ve bağlantılı olaylarla ilgili olduğunu söyleyen Marini, bugün Istanbul'dan ayrıiarak ttalya'ya döneceğini, Ankara'ya gitmeyeceğini belirtti. Marini, bu arada Papa suikastına adı karışan ömer Ay ve Sedat Sım Kadem'in ifadelerinin alınması halinde Papa'ya suikast davasının büyük bir aşama kaydedebileceğini de sözlerine ekledi. Marini, Ağca tarafından öldürülen Milliyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni ve Başvazan Abdi tpekçi'nin eşi Sibel fpekçi ile göruşmesınin gündemde olmadığını da bildirdi. Cumhuriyet muhabirinin sorusu üzerine Ağca ile Çelenk'in yüzleştirilmesinin çok önemli olduğunu belirten Marini şöyle konuştu: "Hukuki yönden, yani Türk hukuku ve ttalyan hukuku bakımından, iki ülke adalet bakanlddaruun verecekleri karara göre üç tekttfte buhınuyoruz. Birindsi Bekir Çelenk'i geçici olarak ttalya'ya götürüp Ağca ile yüzleştirmek. tkincisi Türkiye'de bir uhıslararası sorgu yapüması. Çelenk'in hukuki durumu ncdir önce ona bakılmalıdır. Üçüncü teklif, Bekir Çelenk'in İtalya'ya götüriılmesi. Bu hukuki açıdan imkânsız gorünuyor. Başta Uk olarak Türk hukuku açısından sonra da bizim hukukumıu açısından ne vapriması gerektigi ÜÜcetenecektir. Bu iki hukukun Söylemezoğlu, yemek sırasın incelikkri taroşıldıktan sonra bir da sağdaki partüerle nezaket gö karara \arılacaktır. Eğer Türk riişmeleri yapabileceğini, hangi hukuku müsaade ederse Ağca partinin güçlendiğinin 1986 ara davasına bakan jüriyi Türkiye'seçimlerinde ortaya çıkacağını ye getinneyi düşünuıüm." söyledi. Partiden istifa edenlere Daha sonra bir açıklama yabirleşme çağnsında bulundu. pan İstanbul Cumhuriyet Savcısı Kongreyi değerlendiren SoyleNecdet Mengüç ise şunları mezoğlu, bir soru üzerine Sükysöyledi: man Demirel'i uzun zamandır "Marini, Türk hükümetiylc ziyaret etme fu"satı bulamadığı işin aydınlanması yonünden, tanı belirterek, "Kendüerini ziya mamen istişari mahiyette özd bir ret etmek islerim, ama bu siyssi görüşme yapmak üzere Adalet bir ziyaret olmaz. Ben MDP'ye Bakanlığı ve Milli Savunma Bagenel başkan olarak geldim, bu kanlığı'odan alınan nıüsaadeye raya vekâlet etmeye değil, par istinadel tstanbul Cumhuriyet timi güçlendirmeye geldim" de Savcsı olarak benimle görüsmek di. Söylemezoğlu, daha sonra, üzere gelmişlerdir. Herhangi bir "MUUyetçi demokratik kesimde resmi talepte mehaz teşkil edecek büyük kabul göreceğimi dokümanlan toplamak için gdzannediyorum" diye konuştu. mışierdir. Avrupa Insan HaklaSunalp de bazı milletvekilleri rı Sü/leşmesi uyarınca herhangi ve il yöneticileri ile evinde top bir talepleri olursa, bunun ne şelandı. Toplantıda durum değer kilde yapılabileceği hususunda lendirmesi yapıldı. Kongrenin sırf özel bir gönışme yapmak ikinci gününde secilecek MKYK için geldiler. Kendisi bu gelişinlistesi üzerinde çalışıldı. Ayrıca de Bekir Çelenk'in istenmesi kobazı parlamenterlerin ve il yöne nusunda bir girişimde bulunmaticilerinin partiden istifaları ko dı." nusunun göruşülduğu ileri sürul ÖMER AY'IN BABASI dü. Sunalp'i destekleyen İstanCumhuriyet muhabiri, Savcı bul İl Başkanı Zeynel Abidin Erdem, il örgütü ile birlikte 15 il Marini'nin ileride sorguya çekçenin de istifa edeceğini söyledi. meyi düşündüğii Ömer Ay'ın Nevşehir'in Apdi köyünde yaşayan babası Mehmet Ay'la teleKİM KİMDİR? fonla görüştü. Mehmet Ay sürekli olarak oğlunun suçsuz olduğunu, hiç İtalya'ya gitmediğini, Ağca'mn yüzünü bile görmediğini tekrarladı. Çok sinirli olan ve sürekli olarak herkese beddua 1936 yıhnda Kahramanma eden Mehmet Ay, "Oğlum hiç raş'ın Elbistan ilçesinde doğdu. İtalya'ya gitmemişti. Bunlar hep 1959'da İstanbul İktisat Fakül o e... oğlü e.. Ağca'nın uydurmatesi IşletmeMaliye dahndan me lanndan basımıza gddL Buna sezun oldu. 1969'da Devlet Lisan bep olanlar AUahlanndan bulOJculu Almanca bölümunü bıtir sonlar. Kıyamete kadar rahat yüdı. Almanya'da bir yıl süreyle zü görmesinler. Şerefli bir aile konut finansmanı teşküatlanma köy yerinde kendi halinde yasarve uygulamalan konusunda ih ken neden htızurunu kaçınrlar? tisas yaptı. Dönüşünde Mesken Oglum Avrupa'dan döndükten Genel Müdur Yardımcılığına sonra bir kez Malatya'da, bir kez atandı. 1979'da Bakanlıktaki bu de Elazığ'da goruşlüm. Oralara görevinden istifa etti. Daha son sık sık gidemiyorum" dedi. ra İmar ve tskân Bakanlığı Musteşarlığına getirilen SöylemezoğKİRALIK DAİRE lu, 1983 seçimleri öncesi bu goARAMYOR revinden de ayntarak MDP'ye Bir gazeteci 2530.000 TL. girdi. MDP'den KahramanmaLı\arında kuçuk bir daire raş milletvekili seçilen Ülkü Soy\a da çatı katı arıyor. lemezoğlu, son dönemde MDP Genel Sekreterliği gorevinı surMur.: 526 10 00 / 478 durüyordu. Söylemezoğlu, evtı 19.30'dan sonra ve iki çocuklu. Tarafsız şemsiye ÇALIŞMA ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı'nın sendikal yasaHP büyük kongresıni yaptı, larda yapılacak değışiklikler konusunda düzenlediği toplantı"partiye yeni kan geldi" denya işveren temsilcileri ile ünıversite oğretim üyeleri katıldılar. di. Ancak bazı uygulamalarTürkİş'in "gereksiz" bularak katılmadığı toplantı, Çalışma dan anlaşılıyor ki kan grubu ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı'nın toplantı salonunda yapıldı. tutmamış. İşçi temsilcilerınin katılmaması HP Meclis Grup Başkan Venedenıyle boş kalan yerlere killerı Polis Yasası'nın iptali gazeteciier oturdular. Bir gazeiçin günlerce süren bir çalışteci önündeki mikrofona vuramadan sonra Anayasa Mahrak, ses gelip gelmedığıni kemesi'ne başvurdular. Burakontrol etti. Ses gelmiyordu. ya kadar güzel. Ancak hemen Yanında oturan arkadaşı döneertesi günü HP'nin Tarım Krerek, "İşçi temsilcılerinin sesı di Kooperatifleri Yasası'nı dekesilmiş" dedi. ğiştiren yasanın iptali için de Az sonra Çalışma ve Sosyal Anayasa Mahkemesi'ne başGüvenlik Bakanı Mustafa Kavuracağı akşam üzeri açıklarv lemli içeriye gırerek, konuşdı. Bir gün önceden niçin hamasına başladı. Kalemlı'ye göber venlmez, son dakikada re, "tarafsız ve bilimsel bir açıklama yapılır diye düşünüşemsiye altına toplanılmıştı." lürken, aradan üç gün geçmeKalemlı'nin tarafsız şemsıden bir akşam üzeri bürolara yesi altında toplantıya katılanedilen telefonlardan HP'nin bu ların arasında Prof. Dr. Fikret kez de İmar Yasası'nın iptali Eren de vardı. Fikret Eren gecmiş senelerde "Kurt Karaca" takma adıyla yazdığı ül için Anayasa Mahkemesine gideceği duyuruldu. En azınkücü kitaplarıyla ünlüydü. Aynı zamanda Bakanlık tarafından resmi arabulucu da se dan bir gün öncesinden gazeteleri uyarmayan ve geç saatçilen Fikret Eren'in en ünlü kitaplarından birı de "Müliyetçi lerde verildiği için gazete sayTürkiye" adını taşıyor. falarında kayboluo giden bu önemli konularda HP'nin niçin sürpriz yapmak istediği ise anlaşılamıyor. tt Bir âlem şu HR. Zeynep Özal sere serpe... Sunalp de gitti (Baştarafı 1. Sayfada) ' i bu gnıp Söylemezoğlu aley.JIC tempo tuttu. Sürekli marşlar söyleyen grubu Sunalp bir ara ikaz edince sesler kesildi. Bundan sonra herkes kongrede bu grubun Sunalp'i güç durumda bıraktığj görüşünde birleşti. Bu arada gruptan bazılan gazetecileri tartaklamaya kalkıştılar. MDP kongresine Bitlis Milletvekili Kflmran tnan'ın da katılmayışı dikkatleri çekti. Kongre başlamadan önce salonda gergin bir havarun hâkim olduğu duyuluyordu. Salonda Atatürk'ün büyuk boy portresinin iki yarunda Sunalp'in fotoğraflan, hemen onun yanında da Söylemezoğlu'nun büyük boy bir portresi yer alıyordu. Salonda MDP MKYK üyelerine ayrüan bölümün hemen arkasında"MUIeJ. demokrasi ve asker düşmanlıgına hayır" yazılı bir pankart yer abyordu. Ban MDP'liler bu pankartın çok çirkin olduğunu, hiç kimsenin demokrasi ve asker düşmanı olmadığını söyleyerek yakıruyorlardı. Söylemezoğlu saat 09.55'te salona gençleriu omuzlannda girerken, "Başkan Ülkü" bağınşlanyla karşılandı. Boynunda çiçeklerden bir kolye bulunan Söylemezoğlu, salonda birbuçuk tur attıktan sonra yönetim kurulunun bulunduğu bölüme getirildi. Bu arada az sayıda kişinin Söylemezoğlu'na "yuh" çektikleri duyuldu. Daha sonra "Milliyetfi Türldye" sloganlan salonu çınlaürken Söylemezoğlu omuzlarda bir tur daha attı. Konuklar bölümunde DYP'den Mehmet Gölhan, Baki Tuğ, SODEP'ten Türkân Akyol, *tila Sav, HP'den Halil tbrahim raL Türklş'ten Kaya Özdemir ue Cumhuriyet Başsavcısı Fimz Çiiingiroğlu bulunuyordu. Saat 10.35'te heyecanlı bir genç mikrofona gelerek Sunalp1 in geleceğini haber verdikten sonra genel başkan omuzlarda içeri girdi. Sunalp salondakileri selamlarken yeniden "Başkan Ülkn" slogaru salonu çmlatıyordu. Mikrofondan Sunalp'i anons eden genç bu kez yamndaki diğer gençlerle birlikte, "Allahüekbcr" diye bağırırken diğerlerivle birlikte, "Milli devlet, güç lü iktidar" sloganını attı. Adı açıklanmayan bu genç ayrıca, "Alpaslanlann, Fatihlerin tonınlanyu, komünizmin karşısmdayız" biçiminde haykuırken delegeler "Başkan Ülkü" sözleriyle tempo tuttular. Daha sonra Sunalp kürsüye geldi. Gençler de Sunalp'e Kuran ve bayrak verdiler Sunalp Kuran ve bayrağı öpüp alnına götürdü. Divan başkanlığı seçiminden sonra kürsüye gelen Turgot Sunalp, bu kongre ile birlikte MDP'nin tüm organlan seçilmiş bir parti olacağuıı söyledi, kurulduğundan bugüne kadar partinin çeşitli iftiralar, olumsuz propagandalar ve tahriplerle yıpratılmaya çabşıldığını belirtti. Sunalp, "M1»P geçmişten aldığı derslerin ışıgında manevi degerlerin temel alındıgı bir parti olarak ve 1946 nıhundan aldığı ilbamla kuruldu" dedi. Genel Başkan adayı ve Genel Sekreter Söylemezoğlu da konuşmasında, partide taze kan ve yeni bir heyecan için iider değişikliğinin şart olduğunu söyledi. İki başkan adayı da kaybetmeyi düşunmediklerini belirttiler. Hesap ve çalışma raporunun okunmasmdan sonra MKYK ve mali rapor aklandı. Bu arada, Dedeman Oteli'ndeki il başkanları toplantısında bazı mületvekilleri ile delegelere hakaret eden Usküdar İlçe Başkanı Necdet Pişkin yine olay çıkardı. Olay, Sunalp ve Söylemezoğlu dışında saat 17.00'den sonra Mehmet Ceylan ile Mustafa Şems de başkanlık adaylığı için başvurmalan üzerine çıktı. Ancak Başkanlık Divanı bu başvurulann 17.00'den sonra yapılması nedeniyle İlçe Seçim Kurulu'nca ışleme konulmadığını açıkladı. Bunun üzerine kursü önüne gelen Pişkin, söz almak istedi. Söylemezoğlu yanlısı delegelerin "yuh" çekmelerine karşın, kürsüden aynlmayan Pişkin, konuşmakta ısrar etti ve Divan Başkanı ile tartıştı. Bu arada Sunalp yanlısı delegelerin de Pişkin'in konuşmasını sağlamaya çalıştıkları dikkat çekti. Tartışmalar sürerken, bazı delegeler ve izleyicilerin de küfürlü kavga ettıklerı görüldü. Pişkin'in kürsüyü terk etme mesi üzerine, kongreye 10 dakika ara verildi. Bu sırada önlem olarak çağırılan çevik kuvvet salona geldi. Ancak o arada ortahk yaüştı. Bu arada Divan Başkanı, Pişkin'e söz verdi. Pişkin konuşmasında, "Divan Başkanlıgında ipotek vardır, vesayet vardır" dedi. Söylemezoğlu yandaşlarının "yuh" sesleri arasında konuşmasını tamamlayan Pişkin, İstanbul delegelerince alkışlandı. Pişkin, kürsüden inince, başkanlık oylamasına geçilmeden önce verilen bir önergeyle, başkan adaylarının konuşması istendi. önce kürsüye gelen Sunalp, "Divan başkanı, bu parti fesbedilmelidir, dedi. Ben, bu partide oldugum müddetçe parti festaedilmeyecek, salılmayacaktır" dedi. Konuşmalardan sonra verilen bir önergenin kabul edilmesi üzerine genel başkanlık seçimi bir gün önceye alındı. Saat 19'da seçimlere geçildi. 637 delegenin katıldığı cylamada 425 oy alan Ülkü Söylemezoğlu, genel başkan lığa seçildi, Turgut Sunalp, 198 oy alırken, 14 oy da geçersiz sayıldı. Sunalp, oylama sonucunu beklemeden salondan aynldı. Gazetecilerin sorularını yanıtsız btrakan Sunalp, yalnızca, "TüzüğüınüzüD 67. maddesine bakın" dedi. llgili madde genel başkan seçilebilmek için delege tam sayısmın salt çoğunluğu olan 372 oy alınması hükmünü içeriyor. Söylemezoğlu, genel başkan seçildikten sonra yaptığı konuşmada, kendisine gosterilen "teveccühe" teşekkur etti ve "MDP kongresinde demokrasinin en güzel örneği verilmiştir" diye konuştu. Kongre, daha sonra (bugün 10.00'da) toplanmak üzere dağıldı. Trakya'da incelemelerde bulunan Başbakan Turgut Özal, kongre sonucunda Ülkü Söylemezoğlu'nun kazandığını kendisine bildiren milletvekillerine, "Kaç kaç kazanımş" diye sordu, ancak TRT sonuç sayısını vermediği için bilgi alamadı. Söylemezoğlu, başkan seçıldikten sonra, Dedeman Oteii'nde il başkanlarına ve delegelere verilen yemeğe katıldı. BERRAK SUDA BALIK VAR MI? DYP'de yarışa giren. bu yansı kaybeden ama ılerısı ıçın umudunu pek yitırmeyen Odalar Birlığı'nın eski başkanı. Mehmet Yazar şu sıralarda Kemer'de tatilde Onceki gün arkadaşımız Oeniz S o m ile birlikte balığa çıkan Mehmet Yazar'ın oltası dolu Bir zamaniar. DYPde yarıs hazırlıklan yapıldığı zamanlar, Yazar oldukça bulanıksudaydı. Oysaşımdı Kemerın suları oldukça berrak temız. Ya sıyasetin suları? Duruldu mu? (Fotoğrai: DENİZ SOM) Köpek davasında son aşama Eski Mogadişu Büyukelçısı Sıtkı Coşkun ile elçılikte Ataşe Hasan Turüdü arasındaki köpek davasının yeni aşaması geçenlerde karara bağlandı. Bir Amerikalı diplomatın köpeği yüzünden elçilık binasında eski Mogadişu Büyükelçisi Sıtkı Coşkun ile Ataşe Hasan Türudü kavga etmişler, hatta birbirlerini ısırmışlardı. Ataşe Hasan Türüdü tarafından hakaret ve darp nedenıyle açılan dava geçtiğimiz hafta Ankara 2'nci Sulh Mahkemesi'nde sonuçlandı. Buna göre, köpek yüzünden çıkan kavgadan Büyükelçi Sıtkı Coşkun, Hasan Türüdü'ye hakaretten 15, darptan da 15 güne hüküm giydi. Ancak mahkeme, hakareti karşılıklı saydığından, cezanın ortadan kaldınlmasını, darp fiilinden verilen cezanın ise tecil edilmesini kararlaştırdı. Boylece köpek davası sonuçlanmış otdu. PARTİLERİN örgüt binalarında en göze çarpan yerlere Atatürk'le beraber genel başkanınınresımlerinin asılması, alışılmış bir görüntüdür. Şu günlerde, ANAP dışındakl parti binalarında bu fotoğraflara yenileri e.klendi. Zeynep Özal'ın "sere serpe"] fotoğraflan ıle Semra Hamm'ın nazar boncuklu boyunluklu resimleri, Ftefah Partisı'nden, DYP'ye, HP'den SODEP'e kadar partilerin duvarlarını süslemeye başladı. Muhalefet partileri sözcüleri, "neden bunları partinize asıyorsunuz?" sorularını şöyle yanıtlıyorlar: "Ne zaman ana kız Özal'ların gazetelerde bir fotoğraflan çıksa vatandaş partimize telefon üstüne telefon yağdırıyor. Gazeteyi istiyorlar, biz de bu gazeteleri alıp, binamıza yapıştırıyoruz Binalarımız dolup taşıyor." Müfettişlerden icazet ÇALIŞMA ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı'nın Türkİş hakkında hazırladığı ve Cumhurbaşkanlığı'na da gönderdiği rapor halen kamuoyunda tartışılıyor. Türkiş rapora sert tepki gösterdi. Bakanlığın son düzenlediği sempozyuma katılmamak da bu tepkisinin bir başka göstergesiydi. Bakanlığın Türklş hakkındakı raporunda Genel Eğitim Sekreterı Kaya Özdemir ile ilgili bir bölüm de var. Rapordaki iddia, Kaya Özdemir'in eşinın hizmet otosuyla Marmaris'e gitmesi ve bunun karşılığında 61 bin 82 lira harcama gdsterilmesi, Şevket Yılmaz bu iüdiayı "61 bin 82 liralık ödeme Türkİş hizmet otosu için ; sarfedilen bir benzin giderinden ibarettir" biyiminde yanıtlarken, yaKinmasınışoyle dılegetirdi:] " Öyle ya, Kızılay'dan Ulus'a giderken, "benarabayla gidebilir miyim?" diye müfettişlerden icazet alacağız. Ülkü Söylemezoğlu Pahalı cihazlar SAĞLIK Bakanlığı'nın basınla ilışkılerini düzenlemek için göreve getirilen Adil Olcay, gerçekten de bakanlığın basınla ilişkilerine yepyeni bir soluk getirdi. Gazetemizin "lazer ışınının yanlış kullanımı ve anesteziye bağlı ölümler" gibı son günlerde güncel olan sağlık s o runlarına ilişkin sorularına yazılı olarak verdiği yanıtlarla Dr. Olcay'ın, basınla ilişkiyi doktorhasta ılışkisı gıbi yürüteçeği anlaşılıyor. Çeşitli sorunlarla ilgili sorduğumuz beş soru ile yanıtlarının sığdırıldığı bir sayfa kâğıtta, bakanlığın sağlık sorunlarına ilişkin görüşleri sorulardan daha kısa olan birkaç satırlık yanıtlarla "izah ediliyordu." En ilginç yanıt ise. la.7er ışınının yanlış ellerde kulianımının neolacağı sonuçlara ılışkın olanıydı: "Bilindiği gibi, tıpta kullanılan her cihaz, bir ihtisas sahasını ilgilendirir. Son derece pahalı olan (20 milyon lira) lazer cıhazlan gelişigüzel temin edilemeyeceğı için, lazer cihazları uzmanlarca kullanılabilır." Bakanlığın sağlık sorunlarına karşı geliştırdiği bu ıkı satırlık mantık, hastalara pratikte ne yarar sağfar bılemiyoruz. Bildigimız. son derece pahalı dediği 20 milyon lıralık araçlar (Mercedes markalı) bakan beyin altına veriliyor.. Muhtarlıktan bozma, Ankara'nın küçük beledıye başkanlarına veriliyor Sıra halkın sağlığına gelınce, "cıhaz kalmadıkeşkül var.."